Buradasın

Cumhuriyet Halk Partisi Grup Başkanvekili Ali Mahir Başarı'nın Açıklaması

Yapay zekadan makale özeti

Bu video, Cumhuriyet Halk Partisi Grup Başkanvekili Ali Mahir Başarı'nın bir açıklama yaptığı bir haber kaydıdır. Konuşmacı, önünde dosyalarla birlikte duruşunu göstermektedir.
Videoda, parti kapatma talebi ve iddianame hakkındaki eleştiriler yer almaktadır. Konuşmacı, iddianamenin hukuksuz, adaletsiz, mesleksiz ve delilsiz olduğunu iddia ederek, bu iddianameyi kabul etmediklerini belirtmektedir. Ayrıca, Ekrem İmamoğlu'nun oğlu Selim ile ilgili bir görüntü veya konuşma olmadığını, ancak başbakan ile oğlunun paraları sakladın mı diye bir konuşma olduğunu vurgulamaktadır. Konuşmacı, partisinin kapatılmasına asla izin vermeyeceklerini ve milleti partisine, iradesine ve demokrasiye oy verdikleri sandığa sahip çıkmaya davet ettiğini ifade etmektedir.

Cumhuriyet Halk Partisi'nin Kapatma Tehdidi Üzerine Açıklaması: Cumhuriyet Halk Partisi Grup Başkanvekili Ali Mahir Başarı, partinin kapatılmasını talep eden bir açıklama yapıyor.
Başarı, 1980 darbesini yapanların partiyi kapatmasına rağmen hiçbir siyasetçiyi susturamadıklarını belirtiyor.
Bu durumu "Türkiye'nin birinci partisi'ne yapılan bir darbe girişimi" olarak nitelendiriyor.
00:43Halkın Önemi ve Partinin Dayanışması: Başarı, milleti ve halkı hafife alındığını, bu milletin Pir Sultan Abdal, Karacaoğlan, Nazım Hikmet ve Atatürk'ün halkı olduğunu vurguluyor.
Partinin arkasında milyonlarca insan olduğunu ve milyonların umudunun Cumhuriyet Halk Partisi olduğunu ifade ediyor.
Bu durumu bir muhtıra olarak nitelendiriyor ve tüm milleti partisine, iradesine ve demokrasiye oy verdikleri sandığa sahip çıkmaya davet ediyor.
02:23İddianamenin Eleştirisi: Başarı, sahte deliller, yalancı ve gizli tanıklarla, cezaevine atılıp ölmekle tehdit edilen ve ifadeleri değiştirilen insanların beyanlarıyla ülkenin cumhurbaşkanı adayı cezaevine atılıp partisinin kapatılamayacağını belirtiyor.
Ekrem İmamoğlu'nun oğlu Selim ile babası arasında "paraları sıfırladın mı" şeklinde bir konuşma olmadığını vurguluyor.
İddianameyi hukuksuz, adaletsiz, mesleksiz, delilsiz ve iftiralarla dolu olarak nitelendiriyor ve bu bir muhtıra olduğunu tekrarlıyor.