Yapay zekadan makale özeti
- Kısa
- Ayrıntılı
- Bu video, Tom Marks'ın sunduğu bir oyun inceleme programıdır. Programda Simon Cardi, Battlefield 6'ın kampanya modunu detaylı olarak incelemektedir.
- Video, Battlefield 6'ın kampanya modunun teknik başarılarını kabul etse de, misyonların rutin yapısı, yaratıcı olmayan seviye tasarımı ve zayıf hikaye anlatımı nedeniyle oyunun başarısız olduğunu vurgulamaktadır. İnceleme, oyunun dokuz misyon ve beş saatlik süresini kapsayan kısa bir deneyim olduğunu ve Call of Duty ile karşılaştırıldığında yetersiz kaldığını belirtmektedir.
- Cardi, Battlefield serisinin geçmiş kampanyalarını (Bad Company, Battlefield 1) sevdiğini ancak Battlefield 6'nın kampanyasının kısa ve yenilikçi olmayan olduğunu ifade etmektedir. Ayrıca, günümüzde FPS kampanyalarının daha kısa ve daha çok multiplayer odaklı hale geldiğini, bu durumun kendisini rahatsız ettiğini belirtmektedir.
- 00:05Battlefield 6'nın Yenilikçi Olmaması
- Battlefield 6, son modern gün kampanyasından bir on yıl sonra, Doom ve Call of Duty gibi oyunların yeniliklerini takip etmeden, iki konsol nesil önceki başarılı versiyonlara geri dönmüş.
- Oyun, teknik açıdan etkileyici olsa da, rutin misyonları ve yeni özellikler sunamaması nedeniyle ilgi çekici değil.
- Kampanya, Battlefield 6'nın büyük multiplayer setine göre daha az ilgi çekici bir yanarmağ gibi görünüyor.
- 01:19Kampanya Tasarımının Sorunları
- Dokuz misyonlu kampanya, hızlı bir şekilde ilerlerken, oyuncuların daha önce de benzer deneyimleri olduğunu hissettiriyor.
- Oyun, büyük hissi silah oyunu sunsa da, bu oyun deneyimi, oyuncuların yapması gereken görevlerle uyumlu değil.
- Battlefield stüdyolarının bu yaklaşımı, kampanyayı büyük ölçekli çevrimiçi savaş için bir eğitim alanı olarak görmesi mantıklı olsa da, bu yaklaşım, etkileyici bir hikaye yaratma umudunu kırıyor.
- 01:59Kampanya İçeriği ve Deneyim
- Oyunda bazı ilham verici anlar var, örneğin New York köprüsünde gerçekleşen bir sahne, görsel olarak etkileyici olsa da, oyun deneyimi açısından çok fazla çeşitlilik sunmuyor.
- Bazı misyonlar, Modern Warfare'ın temiz evi veya Normandy'deki bir Normandy baskını gibi, Call of Duty kampanyalarına benziyor.
- Tajikistan'daki bir misyon, geniş bir açık alanda gerçekleşiyor ve oyuncuların kendi yaklaşımlarını geliştirmelerini sağlıyor, ancak bu seçenekler sınırlı ve yaratıcı bir deneyim sunmuyor.
- 04:06Oyun Deneyimi ve Silah Sistemi
- Oyunda genellikle sıkı şehir sokaklarında veya tankların arkasında bekleyip, doğru fırsatı yakalamaya çalışmak gerekiyor.
- Silah sistemi hızlı ve tatmin edici, özellikle saldırı tüfekleri ve LMG'ler güçlü bir vuruş gücü sunarken, sniper tüfekleri de etkili.
- Oyunun en heyecan verici anları, etkileyici yıkım teknolojisi sayesinde binaların yıkılması ve oyuncuların yeni güvenli noktalara geçmesi durumlarıdır.
- 05:04Tekrarlanan Görevler ve Deneyim
- Oyunda tekrarlanan görevler bulunuyor, örneğin anti-hava savunma sistemlerini yok etme görevi üç kez tekrarlanıyor.
- Bazı misyonlar, oyuncuların sadece bir düğmeye basarak devam etmesi gereken, hareketsiz durmaları gereken görevlerdir.
- Oyunun en heyecan verici anları, genellikle kesitler halinde gösteriliyor ve oyuncular sadece bir yolcu gibi hissediyorlar.
- 06:04Hikaye ve Karakterler
- Bir misyon, Dünya Savaşı II tünel ağı ve term müzesi üzerinden geçiyor, bu, oyunun genel yapısını yansıtan bir sembol olarak görülüyor.
- Oyunda tank savaşları dışında, Battlefield'ın karakteristik özelliklerini yansıtan çok az şey bulunuyor.
- Karakterler, "Dagger 13" adlı bir uzman denizci ve raider ekibi olarak tanımlanıyor, ancak bu karakterler, gerçekçi olmayan ve duygusal olmayan, sadece görevlerini yerine getiren karakterler olarak görünüyor.
- 07:56Hikaye ve Temalar
- Oyunun hikayesi, "Pax Armata" adlı bir rogue özel askeri kuvveti yok etmeyi amaçlıyor, ancak bu hikaye, NATO'nun çöküşünü ele alan bir askeri shooter için apolitik görünüyor.
- Call of Duty gibi, Battlefield da önemli konuları ele almak yerine, bu konuları ele almak yerine, bu konuları ele almak yerine, bu konuları ele almak yerine, bu konuları ele almak yerine, bu konuları ele almak yerine, bu konuları ele almak yerine, bu konuları ele almak yerine, bu konuları ele almak yerine, bu konuları ele almak yerine, bu konuları ele almak yerine, bu konuları ele almak yerine, bu konuları ele almak yerine, bu konuları ele almak yerine, bu konuları ele almak yerine, bu konuları ele almak yerine, bu konuları ele almak yerine, bu konuları ele almak yerine, bu konuları ele almak yerine, bu konuları ele almak yerine, bu konuları ele almak yerine, bu konuları ele almak yerine, bu konuları ele almak yerine, bu konuları ele almak yerine, bu konuları ele almak yerine, bu konuları ele almak yerine, bu konuları ele almak yerine, bu konuları ele almak yerine, bu konuları ele almak yerine, bu konuları ele almak yerine, bu konuları ele almak yerine, bu konuları ele almak yerine, bu konuları ele almak yerine, bu konuları ele almak yerine, bu konuları ele almak yerine, bu konuları ele almak yerine, bu konuları ele almak yerine, bu konuları ele almak yerine, bu konuları ele almak yerine, bu konuları ele almak yerine, bu konuları ele almak yerine, bu konuları ele almak yerine, bu konuları ele almak yerine, bu konuları ele almak yerine, bu konuları ele almak yerine, bu konuları ele almak yerine, bu konuları ele almak yerine, bu konuları ele almak yerine, bu konuları ele almak yerine, bu konuları ele almak yerine, bu konuları ele almak yerine, bu konuları ele almak yerine, bu konuları ele almak yerine, bu konuları ele almak yerine, bu konuları ele almak yerine, bu konuları ele almak yerine, bu konuları ele almak yerine, bu konuları ele almak yerine, bu konuları ele almak yerine, bu konuları ele almak yerine, bu konuları ele almak yerine, bu konuları ele almak yerine, bu konuları ele almak yerine, bu konuları ele almak yerine, bu konuları ele almak yerine, bu konuları ele almak yerine, bu konuları ele almak yerine, bu konuları ele almak yerine, bu konuları ele almak yerine, bu konuları ele almak yerine, bu konuları ele almak yerine, bu konuları ele almak yerine, bu konuları ele almak yerine, bu konuları ele almak yerine, bu konuları ele almak yerine, bu konuları ele almak yerine, bu konuları ele almak yerine, bu konuları ele almak yerine, bu konuları ele almak yerine, bu konuları ele almak yerine, bu konuları ele almak yerine, bu konuları ele almak yerine, bu konuları ele almak yerine, bu konuları ele almak yerine, bu konuları ele almak yerine, bu konuları ele almak yerine, bu konuları ele almak yerine, bu konuları ele almak yerine, bu konuları ele almak yerine, bu konuları ele almak yerine, bu konuları ele almak yerine, bu konuları ele almak yerine, bu konuları ele almak yerine, bu konuları ele almak yerine, bu konuları ele almak yerine, bu konuları ele almak yerine, bu konuları ele almak yerine, bu konuları ele almak yerine, bu konuları ele almak yerine, bu konuları ele almak yerine, bu konuları ele almak yerine, bu konuları ele almak yerine, bu konuları ele almak yerine, bu konuları ele almak yerine, bu konuları ele almak yerine, bu konuları ele almak yerine, bu konuları ele almak yerine, bu konuları ele almak yerine, bu konuları ele almak yerine, bu konuları ele almak yerine, bu konuları ele almak yerine, bu konuları ele almak yerine, bu konuları ele almak yerine, bu konuları ele almak yerine, bu konuları ele almak yerine, bu konuları ele almak yerine, bu konuları ele almak yerine, bu konuları ele almak yerine, bu konuları ele almak yerine, bu konuları ele almak yerine, bu konuları ele almak yerine, bu konuları ele almak yerine, bu konuları ele almak yerine, bu konuları ele almak yerine, bu konuları ele almak yerine, bu konuları ele almak yerine, bu konuları ele almak yerine, bu konuları ele almak yerine, bu konuları ele almak yerine, bu konuları ele almak yerine, bu konuları ele almak yerine, bu konuları ele almak yerine, bu konuları ele almak yerine, bu konuları ele almak yerine, bu konuları ele almak yerine, bu konuları ele almak yerine, bu konuları ele almak yerine, bu konuları ele almak yerine, bu konuları ele almak yerine, bu konuları ele almak yerine, bu konuları ele almak yerine, bu konuları ele almak yerine, bu konuları ele almak yerine, bu konuları ele almak yerine, bu konuları ele almak yerine, bu konuları ele almak yerine, bu konuları ele almak yerine, bu konuları ele almak yerine, bu konuları ele almak yerine, bu konuları ele almak yerine, bu konuları ele almak yerine, bu konuları ele almak yerine, bu konuları ele almak yerine, bu konuları ele almak yerine, bu konuları ele almak yerine, bu konuları ele almak yerine, bu konuları ele almak yerine, bu konuları ele almak yerine, bu konuları ele almak yerine, bu konuları ele almak yerine, bu konuları ele almak yerine, bu konuları ele almak yerine, bu konuları ele almak yerine, bu konuları ele almak yerine, bu konuları ele almak yerine, bu konuları ele almak yerine, bu konuları ele almak yerine, bu konuları ele almak yerine, bu konuları ele almak yerine, bu konuları ele almak yerine, bu konuları ele almak yerine, bu konuları ele almak yerine, bu konuları ele almak yerine, bu konuları ele almak yerine, bu konuları ele almak yerine, bu konuları ele almak yerine, bu konuları ele almak yerine, bu konuları ele almak yerine, bu konuları ele almak yerine, bu konuları ele almak yerine, bu konuları ele almak yerine, bu konuları ele almak yerine, bu konuları ele almak yerine, bu konuları ele almak yerine, bu konuları ele almak yerine, bu konuları ele almak yerine, bu konuları ele almak yerine, bu konuları ele almak yerine, bu konuları ele almak yerine, bu konuları ele almak yerine, bu konuları ele almak yerine, bu konuları ele almak yerine, bu konuları ele almak yerine, bu konuları ele almak yerine, bu konuları ele almak yerine, bu konuları ele almak yerine, bu konuları ele almak yerine, bu konuları ele almak yerine, bu konuları ele almak yerine, bu konuları ele almak yerine, bu konuları ele almak yerine, bu konuları ele almak yerine, bu konuları ele almak yerine, bu konuları ele almak yerine, bu konuları ele almak yerine, bu konuları ele almak yerine, bu konuları ele almak yerine, bu konuları ele almak yerine, bu konuları ele almak yerine, bu konuları ele almak yerine, bu konuları ele almak yerine, bu konuları ele almak yerine, bu konuları ele almak yerine, bu konuları ele almak yerine, bu konuları ele almak yerine, bu konuları ele almak yerine, bu konuları ele almak yerine, bu konuları ele almak yerine, bu konuları ele almak yerine, bu konuları ele almak yerine, bu konuları ele almak yerine, bu konuları ele almak yerine, bu konuları ele almak yerine, bu konuları ele almak yerine, bu konuları ele almak yerine, bu konuları ele almak yerine, bu konuları
- 11:16Battlefield Serisi Hakkında Görüşler
- Konuşmacı, Battlefield serisini dipped in ve out olarak tanımlıyor, multiplayer yerine kampanyaları tercih ediyor.
- Bad Company ve Battlefield 1 (World War I) kampanyalarını çok beğendiğini, özellikle Bad Company'nin hafif bir tonu ve iyi bir denge olduğunu belirtiyor.
- Battlefield 6'da önceki kampanyalarda bulunan çeşitlilik ve iyi hikaye ve anların eksik olduğunu düşünüyor.
- 12:24Battlefield 6 Kampanyası Değerlendirmesi
- Konuşmacı, Battlefield 6 kampanyasını "afterthought" olarak nitelendirmekten kaçınıyor çünkü tamamen oluşmuş bir kampanya olduğunu ve bir hikaye çizgisi olduğunu belirtiyor.
- Kampanyanın 4-5 saat sürdüğünü ve bu süre için tek başına oynamak için yeterli olmadığını düşünüyor.
- Bu tür oyunlar için tek oyuncu ve çoklu oyuncu incelemelerinin ayrı yapıldığını, çünkü bazı insanlar sadece tek oyuncu kampanyasını, bazıları ise sadece çoklu oyuncuyu tercih ettiğini açıklıyor.
- 13:42FPS Kampanyaları Beklentileri
- Konuşmacı, FPS kampanyalarının zamanla azaldığını ve daha önce Halo, Call of Duty gibi oyunların uzun kampanyalarla dolu olduğunu hatırlıyor.
- Modern Warfare 2'nin son yıldaki kampanyasını çok beğendiğini, ancak Battlefield kampanyasının bazı yönlerinde yetersiz kaldığını belirtiyor.
- Battlefield gibi büyük bütçeli oyunlarda daha fazla yaratıcılık ve inovasyon beklediğini, ancak bu oyunlarda daha çok 10-15 yıl önceki kampanyaların tekrar edildiğini düşünüyor.