Buradasın

Türkiye'nin Ortadoğu'daki Siyasi Konumu ve Dış İlişkileri Üzerine Akademik Röportaj

youtube.com/watch?v=phk7xSMUwbQ

Yapay zekadan makale özeti

Kısa
Ayrıntılı

Bu video, "Sesli Gazete" adlı bir televizyon programında Gazi Üniversitesi öğretim üyesi Prof. Dr. Nurullah Aydın ve emekli büyükelçi İnal Batu ile yapılan röportajları içermektedir. Programda ayrıca "Hocaefendi" ve Erol Toy gibi konuklar da yer almaktadır.
Röportajlar, Türkiye'nin Ortadoğu'daki siyasi konumu, Büyük Ortadoğu Projesi, Türkiye'nin ABD'ye bağımlılığı ve komşu ülkelerle ilişkileri gibi konuları ele almaktadır. Program, Türkiye'nin dış politikası, medya kontrolü, Gülen cemaati, Alevi-Sünni ilişkileri ve Silivri davası gibi güncel meseleleri de kapsamaktadır.
Röportajlarda Türkiye'nin Suriye ve İran meseleleriyle ilgili yaklaşımı, İsrail'in İran'a yönelik tehditleri ve ABD'nin Türkiye'deki etkileri detaylı olarak tartışılmaktadır. Ayrıca Türkiye'nin ekonomik açığı, köylerin ihmal edilmesi, kentleşme süreci ve toplumun dini bölünmesi gibi iç politika konuları da ele alınmaktadır.

00:10Siyasi Haberler ve Yorumlar: AKP'nin açıklamaları iktidar-Cemaat krizini reddetse de, iktidar periferindeki ve Fethullah Gülen cemaatinin emrindeki gazeteler ve yazarlar hala birbirlerine ateş etmeyi sürdürmektedir.
Arınç, Güneş gazetesinde yargıda uzun tutukluluk sürelerini eleştiren bir açıklama yaptı.
Ali Kırca'nın "Bravo Siyaset Meydanı" programında, yasaların sürekli çıkarılıp torbaların içine atılması ve sonra sorunlar yaşanması eleştirilmiştir.
01:46Kürt Açılımı ve Köprü Faciası: Hüseyin Çelik, Mardin Artuklu Üniversitesi'ndeki harem selamlık sempozyumunda Said Nursi'nin kürt reçetesi olarak tanımlanan yeni açılımı açıklamıştır.
Çaycuma'da 15 kişiyi yutan köprü faciası, yerel gazetenin 20 Mart'taki tehlike haberine kulak verilmemesi sonucu gerçekleşmiştir.
61 yaşında olan köprü, daha önce de yıkılmış ve aynı köprü yeniden yıkılmıştır.
03:29Kürecik'te Amerikan İstihbaratı ve Suriye: Kürecik'teki Amerikan radar üstüne çıkarma, TGB'liler tarafından yapılmış ve Amerikan askerlerine çuval atılmıştır.
Suriyeliler, esad orduyu geri çekmek için silahlı muhaliflerden yazılı güvence vermesini istemiş, ancak Annan'in çekilme koşulsuz olacağını belirtmesi üzerine 12 Nisan'da silahların susacağını söylemiştir.
05:10Orta Doğu Projesi ve Türkiye: Gazi Üniversitesi öğretim üyesi Prof. Dr. Nurullah Aydın, "Kıyamet Savaşı Kapıda mı? Armageddon ve Büyük Orta Doğu Projesi" başlıklı yazılarında Orta Doğu projesiyle ilgili değerlendirmeler yapmıştır.
Türkiye'deki kamuoyu ve akademisyenler genellikle Amerika Birleşik Devletleri'nin oluşturduğu medya merkezinde üretilen senaryolardaki sızıntı halindeki haberler ışığında yorum yapmaktadır.
Orta Doğu coğrafyasında 1916 yılında Skyscott'un haritayı belirlemeye ilişkin İngiliz ve Fransızların Osmanlı İmparatorluğu hinterland'ındaki şekillendirdiği haritanın yeniden dizaynı projesi günümüzdeki yeni durumudur.
08:29Suriye ve İran'ın Stratejik Önemi: Suriye'nin Baas yönetimi ve Soğuk Savaş döneminden itibaren İsrail karşıtı devlet yapısı, Rusya'ya endeksli bir devlet yapısının getirdiği birikimle Orta Doğu coğrafyasında direnen bir ülke haline gelmiştir.
Suriye ile İran'in stratejik ortaklık adı altında birliktelik politikası, Batı'nın bu ülkelere yönelik sondan bir önceki hedef tahtasıdır.
İsrail, ikinci bir uzlaşmaya kapı açmadan İran'ı vurmak istiyor ve Amerika mutlaka destekleyecek, Türkiye'nin alınması ve muharip güç olarak kullanılması senaryoları vardır.
12:04Orta Doğu'nun Jeopolitik Önemi: Suriye, Orta Doğu coğrafyasının kilit jeopolitik ülkesidir.
Bütün dinlerin Kudüs doğuşluğu olmasına rağmen Yahudilik, Hıristiyanlık ve İslam'ın küresel boyuta dönüş merkezi Suriyedir.
12:31Suriye ve İsrail İlişkileri: İsrail'in 1948'de kurulmasıyla birlikte, İsrail'in güvenliği Amerika Birleşik Devletleri'nin birinci önceliği olarak görülüyor.
Türkiye'nin Suriye'ye müdahale konusunda "sıcak çatışma" terimi kullanılmış olsa da, silahlı kuvvetlerin güneydoğu'da PKK'ya odaklandığı ve Suriye sınırlarına yönelik askeri kaydırma olmadığı belirtiliyor.
Batı medyasında, özellikle Fransız istihbaratının ve İsrail'in Mossad ajanlarının Hatay-Antep hattında muhalifleri eğittiği ve silahlandırdığı haberler yer alıyor.
15:01Türkiye'nin Dış Politikası Değişimi: Türkiye'nin yakın dostları olan Kaddafi, Mubarek ve Esad ile olan ilişkilerindeki değişiklik, Türkiye'nin mezhepçi ve ABD politikası bağlamında doğal görülmektedir.
İsrail'in 1990 yılında kendi güvenliğini tehdit eden en önemli unsurları olarak Kaddafi, Saddam ve Esad'ı saydığı bilinmektedir.
Büyük Ortadoğu projesi kapsamında Türkiye'nin eşbaşkanlık görevi görmesi, Suriye ve İran'a yönelik politikadaki değişikliği şaşırtıcı kılmamaktadır.
17:05Türkiye-İran İlişkilerindeki Gerilim: Başbakanın İran ziyaretinde kabul edilmemesi ve sonrasında karşılıklı ağır konuşmaların yapılması, diplomatik bir gerilime neden olmuştur.
Batı medyasında Türkiye'nin 1923'ten beri uyguladığı denge politikasının terk edildiği ve ABD'nin bölgesel politikalarına entegre olduğu iddia edilmektedir.
Türkiye'de bir kısım akademisyenlerin ve gazetecilerin batılı istihbarat örgütlerinin maaşlı sözcüleri olduğu ve kamuoyunu aydınlatmada yeterli bilgi verilmediği belirtiliyor.
21:49İran'dan Doğalgaz Kesintisi ve ABD'nin Rolü: İran'da yaşanan değişim, önce Enerji Bakanlığı'nın İran'dan ithal edilen doğalgazda %20 kesinti yapılacağını ve bunun Libya'dan karşılanacağını açıklamasıyla başlamıştır.
ABD'nin İranlı bankalara ve şirketlere yönelik talepleri doğrultusunda Türkiye'de İranlı şirketlerin faaliyetlerinin sınırlandırıldığı ve bu durum İran yetkililerini tavır almaya sevk etmiştir.
Amerikan Büyükelçisi Richardson'ın açıklamasından sonra Taner Yıldız'ın %20 kesinti açıklamasını yapması talihsiz görülmüş ve bu durum ABD'nin verdiği talimatların yerine getirildiği kanısını doğurmuştur.
25:07Türkiye'nin Milli Güçlerinin Durumu: Türkiye'nin en büyük sorunu milli güçlerinin dağınık olmasıdır.
1951'de NATO'ya girişle birlikte ABD'den NATO endeksli silahlı kuvvetler unsurlarının milli subaylarla arasındaki ikili yapılanma sürmektedir.
Zaman zaman silahlı kuvvetlerde ciddi anlamda ABD karşıtı subayların tasfiyesi yaşanmaktadır.
25:45Amerikan Kontrolü ve Türkiye'deki Değişimler: 1960, 1970, 1980 yıllarında yaşanan subayların tasfiye edildiği süreçlerin benzeri, özellikle silahlı kuvvetler açısından ciddi bir şekilde yaşanıyor.
Türkiye'deki medyanın büyük oranda Amerika Birleşik Devletleri'nin kontrolüne geçtiği ve kamuoyunu aydınlatma görevini yapan medyadaki el değiştirmesi göz ardı edilmemeli.
Türkiye'deki haberleşme ve iletişim ağı tamamen Amerika'nın kontrolü altına alındı; maillerden cep telefonlarına, televizyonlardan her türlü haberleşme ağı Amerikan denetiminde.
27:06İstihbarat Yapılanmasındaki Değişiklikler: Türk istihbarat yapılanmasının en önemli teknolojik kod şifreleme sistem ağının NATO nedeniyle Amerika'nın elinde olması.
CIA'nın Türkiye'de ofis kurması, FBI'nin Türkiye'de ofis kurması ve Kamu Güvenliği Müsteşarlığı adı altında kurulan yeni istihbarat kurumunda yabancı ajanların çalıştırılması.
Amerika'nın elektronik istihbarat ağı (NSA) ile Türkiye'nin kendisine entegre edilmesi.
28:23Türkiye'nin Önemli Kurumlarının Kontrolü: Türkiye'nin devletin en önemli kurumlarının Amerika'nın denetim ve kontrol ağına dahil edildiği şeklinde bir imaj oluştu.
Türkiye'nin yeraltı ve yerüstü kaynakları, 80 yıllık birikimi olan büyük devlet şirketleri ve limanları yabancıların eline geçerken, Türkiye'nin tartıştığı konular büyük bir kamuflajla din, türban ve laiklik endeksli siyasi tartışma bağlamında heba edildi.
1996 yılındaki Skyspcot anlaşmasıyla bölgenin haritalarının çizilmesinin benzeri olarak, NATO dergisinde yayınlanan Albay Ralph'ın yeni Ortadoğu bölgesel sınırların ve devletçiklerin oluşturulması projesi Türkiye'deki bölgesel ağının şekillendirildiğini gösteriyor.
29:52Ortadoğu Projesi ve Türkiye'nin Rolü: Amerika Birleşik Devletleri'ndeki Neo'nların 2000 yıllık Hristiyan ve Yahudi çatışmasını sona erdirmek ve Avengelizmle ortak değerler bütününe dönüştürmek isteği.
İstanbul'un Ortadoğu coğrafyasının muhalif örgütlenme üssü olarak şekillendirilmesi; Libya'daki, Mısır'daki ve Suriye'deki muhaliflerin toplantıları İstanbul'da organize ediliyor.
Büyük Ortadoğu projesi kapsamında Fas'tan Endonezya'ya, Afrika'nın Moritanya ve Mali'ye uzanan İslam ülkelerinin coğrafyasında bir yeniden yapılanma şekillendirilmesi.
31:45Türkiye'nin Stratejik Konumu: Türkiye'de yeni bir federatif cumhuriyet ve gevşek bir Ortadoğu Osmanlı İmparatorluğu'nun yeniden ihdası gibi hayali düşüncelerin sık sık dile getirilmesi.
1999'a gelindiğinde, 1996'dan başlayan ve Ortadoğu'nun yeniden pay edilmesinin temel nedeni olan petrol ve doğalgaz enerji hatlarının ele geçirmesi stratejisi doğu ve batı arasındaki çatışma alanı oluşmuştu.
Türkiye'nin Brüksel, Washington, Vatikan, Londra-Paris beşgeninde şekillendirilen projelerin Ankara odaklı yeni bir strateji geliştirememenin handikapını yaşıyor.
34:03Türkiye'nin Geleceği: Türkiye için bir yeni Sevr ortaya konuluyor ve Türkiye şıkır şıkır işliyor.
Türkiye'den muhalif güç olarak faydalandıktan sonra son ülke olarak canını okuyacaklar.
Türkiye'nin başta Milli Güvenlik Kurulu olmak üzere silahlı kuvvetler, siyasilerin önümüzdeki on yıllık herhangi bir stratejik plan içerisinde olmadıkları belirtiliyor.
38:26Asya'nın Birleşmesi ve Amerikan İmparatorluğunun Zayıflaması: Suriye, Irak ve İran'daki gelişmeler, Asya'nın bir araya gelmesini gösteriyor ve bu durum Amerikan emperyalizminin gücünü zayıflatıyor.
Avrasya'yı kontrol etme stratejisi artık savaşı göze alamayacak kadar zorlaşıyor.
Türkiye'deki iktidar, iktidarını sürdürmek için her türlü istiskale (aşağılanma) razı oluyor ve halkla kopuşuyor.
39:48Anadolu Kaplanları ve Türkiye'nin Dini Bölmeleri: Türkiye'nin üretim gücünün yaklaşık %90'ı Anadolu kaplanlarının elinde, bu kişiler ilkokuldan mezun olmuş, dükkandan fabrika, fabrikadan holding'e yükselmüş zenginlerdir.
Bu kişilerin kültür ve gezi anlayışı sınırlı, camide vaaz dinlemek ve hacca gitmekten ibaret.
Türkiye'nin yaklaşık yarısı Sünni, yarısı Alevi olmasına rağmen, dini bölünmelerle %49-50'ye geçilemiyor.
42:06Türkiye'deki Medya ve Baskı Durumu: Türkiye'de medyanın %85-90'ı direkt veya dolaylı olarak iktidarın baskısı altında bulunuyor.
12 Mart ve 12 Eylül gibi olaylarda medyanın tamamı denetim altındaydı, ancak bugün bu baskıları yapanlar korkuyor.
Bugün Başbakan'ın söyledikleri birinci sayfada ve haberlerde yer alırken, geçmişteki paşaların sözleri de benzer şekilde önemseniyordu.
43:31Din ve Siyasetin Karşılaşması: Türkiye'de özellikle Sünni kesimin Anadolu katmanları arasında çok koyu dindarlık var, ancak bu kesim duygusal bir anla siyasete girer.
Yaklaşık 80-90 yıllık Cumhuriyet hayatında hiç olmadığı kadar din tartışılmaya başlamış.
Anadolu kaplanlarında yeni kuşaklar daha sabırsız ve daha çok isteyen hale geldiğinde rekabet kızışacak ve reform daha kolay hale gelecektir.
44:58Cemaat ve İktidar Arasındaki Çatışma: Cemaat (Hocaefendi) ve iktidar yöneticileri arasında Fenerbahçe ve MIT Müsteşarı konularında çatışma yaşanıyor.
Gerçek İslam başat bir dindir, Haçlı seferleri İslam'ı yok etmek için yapılmıştır.
İlimlı İslam stratejisini ortaya atanlar, en katı İslam'ı uygulayan Suudi Arabistan konusunda dilsiz kalıyor.
46:33Emperyalizm ve Enerji Kaynakları: Emperyalizmin isteği apaçık ortaya çıkıyor, enerji kaynaklarının mülkiyeti sorunu önemli bir konu.
2012'ye kadar topraklarında petrol olanlara Amerika'nın İngiltere-Fransa ortaklığı %10 pay veriyordu, şimdi %7'ye düştü.
Amerika, İrak'ta harcadığı paraları sübvansiyenin karşılığını alamadığı için Libya'da büyük bir kriz yaşanıyor.
48:42Cemaat'in Gelişimi ve Köy İhmal Edilmesi: Cumhuriyet 1980'lere kadar köyü ihmal etmiş, köy enstitüleri kurup kapatmış, mezunları kentlere atmış.
1980'lerde Türkiye'nin dış satımı 2 milyar 200 milyon dolar ile 2 milyar 700 milyon dolar arasında gidip gelirken, 2009'da büyük krizde bir yılda 20 milyar dolar kaybetmiş.
Kentleşme hızı artınca, köylerde ihmal edilmiş olanlar kentlere toplandı ve toplu halde kahvelere veya camilere giderken, cemaatin gelişmesi buna paralel oldu.
50:24Cemaat'in İç Rekabeti ve Nakşibendi Tarikatı: Cemaat, insanları doyurmak için kendi aralarında turnikeler kurdular ve bu turnikelerin ticari rekabeti iç rekabete dönüştü.
Ticarete bulaşmanın getirdiği siyasete bulaşma ve siyasete bulaşmanın getirdiği en güçlü olma isteği kaçınılmaz oldu.
Cemaatlerin öncüsü olarak görülen Said Nursi'nin asrın Nakşibendi tarikatıdır ve yaklaşık 1000 yıl boyunca illegal çalışmıştır.
51:53Ticaret ve Siyaset Arasındaki İlişki: Ticaret ve rekabet nedeniyle siyasete girmek zorunda kalınmaktadır.
Demokrasi, özgürlük ve insan hakları kavramlarını kullanmayı öğrendiler.
Devleti ele geçirenler kibre ve zulme döndüler, bu da aralarındaki çatışmaların artmasına neden olacak.
52:38Para ve Güç Kavgası: Deniz kaynakları bittiğinde para kavgası başlayacaktır.
Güç ele geçiren parayı kontrol edecek, güç kavgası da bu şekilde başlayacaktır.
Sünni kesimde dindarlığın gerektirdiği bir kulluk alışkanlığı vardır, Alevi ise eleştirel düşünceye sahiptir.
54:06Çatışmalar ve Güç Paylaşımı: Çatışmalar güç paylaşımı üzerinden yürütülüyor.
Ticarete bulaşmaları en büyük hataları oldu, ancak başka türlü güçlenemezlerdi.
Endüstrileşmiş ticarette rakamlar büyüdükçe açılar da büyüdü.
54:40Ekonomik Sorunlar: Türkiye'nin cari açığı 70 milyar dolardan 100 milyar dolara çıktığında ekonomik zorluklar arttı.
Cari açığın büyümesiyle elektrik, su, gaz, sigara ve içkiye zam yapıldı.
Hazineyi doldurmak için vergilere zam yapıldı ve doğrudan topluma el atıldı.
55:43Fethullah Gülen ve Cemaat: Cemaat Amerika'dan yönetiliyor gibi görünüyor, ancak Fethullah Gülen'in gerçekten cemaatin merkezi olup olmadığı sorgulanıyor.
Fethullah Gülen inanmış insanlara karşı ağzı iyi laf yapan biri ve bu sayede Said-i Nursi'nin son halifelerinden biri olarak nur cemaatinin bir bölümüne hakim oldu.
İzmir'de vakıf kurarak İlim Yayma Cemiyeti'nin okullarına karşı nurcu okullar oluşturdu.
57:40Okul Sisteminin Kuruluşu: Vakıf kurulması, İzmir Milli Eğitim Müdürü'nün desteğiyle gerçekleşti.
Graham Fuller, Denizli Lisesi'nde öğretmenlik yaparken müdürle yakın ilişki kurmuştu.
Vakıf kurulduğunda her okulda mutlaka bir teknoloji sınıfı olacak koşulu getirildi ve paralar geldi.
59:30Teknoloji Eğitimi ve Amerika İlişkisi: Her okulda teknoloji sınıfı vardı ve öğretmenleri Amerikalıydı.
Teknoloji sınıflarının iki yılını geçirenler Amerika'ya gidip üst teknolojide eğitim görüyorlardı.
Bu teknoloji eğitimi, merkezi sistem turnikesi için önemli bir rol oynadı.
1:00:29Toplum ve Refah: Türkiye sadece okullardan, kışlalardan veya camilerden ibaret değil, toplumun tamamında refahın paylaşılması zorunludur.
Yoksulluk ve açlık sınırında 35-40 milyon insan olduğu belirtiliyor.
Birinci Meclis'ten bir molla milletvekili, "Biz Türkler devleti kendimiz sanırız" diyerek Türkiye'nin kendini devlet sanarak yasalara uyarıldığına işaret etti.
1:01:43Hilafet ve İmparatorluklar: Fethullah Gülen'in dönmeyeceğine dair bir görüş belirtiliyor.
İngilizlerin büyük pişmanlığı, Osmanlı İmparatorluğu'nu dağıtmak olmuştur.
Amerikan imparatorluğu nereye girdiyse orası berbat olmuştur.
1:03:31Türkiye'nin Dış İlişkileri ve Komşularıyla Sorunlar: Türkiye'nin komşularıyla ilişkileri, "sıfır sorun" iddiasıyla yola çıkan hükümetin geldiği nokta ibret vericidir.
Ermenistan ile uzlaşma girişimleri başarısız oldu, Azerbaycan ile büyük güven bunalımı yaşadık ve İran ile gerginlikler su yüzüne çıktı.
Irak ilişkileri en vahim durumda, Haşimi'nin Türkiye'nin kapılarını açmasıyla Irak'ta İran'a yakın bir rejim oluşuyor ve Kuzey'de de bağımsızlığının perçinlenen bir Kürt devleti var.
1:06:13Suriye, İran ve Libya İlişkileri: Suriye'de Türkiye neredeyse can düşmanı haline geldi ve Suriye, Irak ve İran ile birden kavgalı bir Türkiye'yi yaratmak büyük bir beceriksizlik.
AKP hükümeti, Arap Baharı patladığında Libya'da Kaddafi'nin gözden çıkarılacağını ve NATO'nun Libya'da ne işi olduğunu anlamadı.
Suriye'de patlayınca, Libya'daki hatadan kaçınmak için en önde yer alıp Assad aleyhtarlığı bayrağı taşıyor, ancak Rusya ve İsrail'in durumunu görmedi.
1:09:44Silivri'de Sanatçıların Nöbet Çadırı: Silivri'de sanatçıların nöbet çadırını ziyaretiyle başladı, Ataol Behramoğlu, Levent Kırca, Sadık Gürbüz, Bedri Baykam ve diğer onlarca sanatçı buluştu.
Şair Ataol Behramoğlu, duruşmayı "tiyatro" olarak nitelendirdi ve yeteneksiz, acımaksız, kötü bir müsamere olduğunu söyledi.
Müzisyen Sadık Gürbüz "burada hukukun adalet tarafından tutuklandığını" söyledi, gazeteci Ümit Zileli ise Balyoz davasında kullanılan CD'lerin 2006-2009 yıllarında kaydedilmiş olma olasılığının yüksek olduğunu belirtti.
1:11:18Sanatçıların Mesajları: Ressam Bedri Baykam gazetecilere "bu savaşı siz de verin" dedi ve çektikleri görüntülerin haberlere girmesi gerektiğini vurguladı.
Erol Toy, hukuksuzluğu yaratanlara "12 Eylül gibi kazdığı kuyuya düşer" mesajını gönderdi.
Sağlık durumu nedeniyle katılamayan ressam, yazar ve gazeteci Fikret Otyam, "oturduğunuz yerde nöbetçiyiz, sessiz mahkeme salonundayız" mesajını gönderdi.

Türkiye'nin Ortadoğu'daki Siyasi Konumu ve Dış İlişkileri Üzerine Akademik Röportaj

Yapay zekadan makale özeti

Yanıtı değerlendir