• Yapay zekadan makale özeti

    • Artı TV'nin "Tarihin Peşinde" programında sunucu ve Aykırı Yayınları'nın sahibi tarih yazarı Seyfi Öngder, Türkiye Cumhuriyeti'nin kuruluş sürecini ele almaktadır.
    • Video, 96. yıldönümünde Cumhuriyet'in kuruluş hikayesini kronolojik olarak incelemektedir. 1908 sonrası ikinci meşrutiyetle başlayan burjuva demokratik devrim, Osmanlı İmparatorluğu'nun çöküşü, İttihat Terakki'nin rolü, Milli Mücadele ve Cumhuriyet'in ilanı süreci detaylı olarak anlatılmaktadır. Ayrıca, Cumhuriyet'in ilanının ardından yaşanan siyasi gelişmeler, ikinci meclisin kuruluşu ve bu meclis içindeki tartışmalar da ele alınmaktadır.
    • Programda Mustafa Kemal, İsmet İnönü, Ferris Çakmak, Rauf Orbay, Kazım Karabekir gibi dönemin önemli siyasi figürleri hakkında bilgiler paylaşılmakta, Cumhuriyet'in ilanının demokratik yönleri değerlendirilmekte ve Cumhuriyet'in ilan cümlesi ile devletin dini İslam'dır ifadesinin eklenmesiyle ilgili tartışmalar incelenmektedir.
    00:25Cumhuriyetin Kuruluş Hikayesi
    • Tarihin Peşinde programında 96. yıldönümünde Cumhuriyet'in kuruluş hikayesi ele alınıyor.
    • Konuk Seyfi Öngder, Aykırı Yayınları'nın sahibi ve tarih yazarı olarak Mustafa Kemal'in Saati, Kuruluş ve Kurucu ve Çankaya'nın Bütün Adamları kitaplarını yazmış.
    • Cumhuriyet'e giden yol, 1908 sonrası ikinci meşrutiyetle başlayan bir burjuva demokratik devrimi parçası olarak tarif ediliyor.
    01:53Osmanlı İmparatorluğu'nun Durumu
    • Çökmüş ve çürümüş bir hanedan vardı, özellikle İtilaf Devletleri'nin Osmanlı İmparatorluğu'nu işgal etmesine kadar giden sürecin esas aktörü değildi hanedan.
    • Vahdettin ihanet eden bir unsur olarak öne çıkartılırken, Sultan V. Reşat İttihat Terakki'nin kuklasıydı ve boş kağıtlara imza atıyordu.
    • İttihat Terakki, Türk resmi tarih yazımında neredeyse bütün suçu saltanata ve hilafete attı, ancak tarihsel olarak miyadını doldurmuş bir rejimdi.
    03:53Cumhuriyet Fikri ve Milli Mücadele
    • Cumhuriyet fikri o dönemde gavurlukla komünizmle eşdeğer tutulan bir fikirdi, ancak herkes gidişatın oraya doğru olduğunu biliyordu.
    • Milli Mücadele, arkasında İngiltere olan Yunan ordusunun Anadolu'yu işgal etme teşebbüsüne karşı milliyetçi bir hareket olarak gelişti.
    • Milli Mücadele sürecinde Türk ordusunun vermiş olduğu asker kaybı 10-13 bin arasında değişirken, hastalıktan ölen asker sayısı 20-25 bin civarındaydı.
    06:45Milli Mücadele'nin İç Savaş Boyutu
    • Milli Mücadele Anadolu'da bir tür iç savaş olarak da değerlendirilebilir; doğuda Ermenilere, batıda Rumlara ve Yunanlılara karşı mücadele edildi.
    • Kürt aşiretleri arasında da farklı gruplar vardı; Cemil Çeto gibi bazıları Mustafa Kemal ile beraberdi, bazıları ise isyan etti.
    • Kazım Karabekir Ermeni meselesini hallederken, Karadeniz ve Ege'de Rumlar Yunan işgaline karşı mücadele etti.
    08:13Merkezi Otoritenin Zayıflaması ve Demokratik Çoğulculuk
    • 1918'de Birinci Dünya Savaşı bittikten sonra işgale uğrayan Osmanlı'da merkezi iktidarın ve otoritenin kaybolduğunu veya zayıfladığını hatırlamak gerekir.
    • Merkezi otorite zayıflayınca yerel örgütlenmeler ve inisiyatifler oluştu, bu yerel kongreler Yunan işgaline karşı kendini örgütlemeye başladı.
    • Bu yerel örgütlenmeler milliyetçi bir damar taşıyordu ancak aynı zamanda demokratik unsurlar da taşıyordu; yerel meclisler seçimle asker, kumandan ve politik yürütme organları tayin ediyordu.
    09:39Cumhuriyetin Kuruluşuna Kadar
    • Cumhuriyetin ilanına kadar giden süreçte demokratik unsurlar ve çoğulculuk geliştirilebilirdi.
    • 1908-1912 arasındaki üç-dört yıllık dönem ve 1919-1922 arasındaki süreçte demokratik seçimler ve çoğulcu meclis deneyimi vardı.
    • Milli Mücadele'ye önderlik eden kadro, 1924 Ekim'inde kurulan Tarakki Pervaz Fırkası ile ikiye ayrıldı; Kazım Karabekir, Ali Fuat Rau ve Rauf Orbay başta olmak üzere Terakkiperverler bu fırkaya katıldı.
    11:16Osmanlı'da Çoğulculuk ve Tek Parti Yönetimi
    • Terakkiperver Fırkası'nı oluşturan Mustafa Kemal, İsmet İnönü ve Ferris Çakmak, Cumhuriyet'te egemen olan liderlerden önce Anadolu'ya geçip milli mücadeleyi örgütlemeye başlamışlardır.
    • 1923'teki Şeh Said İsyanı ve Takdir İstikla ile bu partiye hızlı bir şekilde son verilmiştir.
    • 1908'lerden başlayıp gelişmekte olan politik çoğulculuk, o dönemin koşullarında sürdürülebilirdi, ancak tek parti yönetimi kaçınılmaz bir şey değildi.
    12:32Osmanlı'da Demokrasi ve Meclis
    • Osmanlı'nın 1876'dan beri uyguladığı seçim sistemi hiçbir şekilde demokratik değildi; sadece belirli yöredeki, vergi verene, erkeğe ve mülk sahibine anımsama hakkı tanınıyordu.
    • Mecliste kadın ve gayrimüslim temsil edilmiyordu, İttihatçılar dışında diğer Osmanlı Meclisi Mebusan'da temsil edilen çeşitli partiler vardı.
    • İkinci seçmen olayı küçümsenmemeli; belli bir yaş üstünde ve vergi veren eşraf fikriyatı, merkezden belirlenen adaylara oy vererek hep seçmiştir.
    14:22Cumhuriyet Tartışmaları
    • Cumhuriyet fikri bir gecede ilan edilmedi, daha önceden gazetelerde yayınlanması ve tartışmalar başlamıştı.
    • İstanbul basını, cumhuriyetçiler ve lav cumhuriyetçiler diye ikiye ayrılmıştı.
    • İstanbul'daki imparatorluk bakiyesi entelkülüs cumhuriyet'e sıcak değildi, Ankara'ya gelmiş ve milli mücadelede yer almış olan entelektüeller daha sıcaktı.
    16:41Cumhuriyet Fikrinin Gelişimi
    • Mustafa Kemal, bir müddet önce bakanlar kurulu'nun görev ve yetkilerine dair kanun tartışılırken, saltanatta varken bile cumhuriyet kavramını telaffuz etmiştir.
    • Birinci mecliste çoğulculuk yanı sıra saltanat karşıtlığı konusunda da bir mutabakat vardı.
    • İttihatçılar Anadolu'daki milli mücadelenin örgütlenmesini ve kongreleri düzenlemişlerdi, ancak artık eski İttihatçılar değillerdi.
    18:44Anadolu'daki Demokratik Gelişmeler
    • Anadolu'da Sovyetlerin olağanüstü bir etkisi vardı ve eskiden olmayan komünistlik Türk Müslümanlar arasında yaygınlaşıyordu.
    • Aşağıdan yukarı bütün karar mekanizmalarında oy kaldırma ve itiraz etme artık normal ve standart haline gelmiş vaziyetteydi.
    • Mustafa Kemal'in başından beri içinde vardı da diğerlerinin yoktu; saltanatın kaldırılmasından çok önce saltanat ve hilafeti tartışmayalım diyen bir meclis başkanı çıkmıştı.
    20:42Cumhuriyet Fikrinin Gündeme Getirilmesi
    • 24 Ekim 1923'te Ali Fuat Paşa meclis ikinci başkanlığından, Fethi Bey de başbakanlık yanında sürdürdüğü İçişleri Bakanlığı'ndan istifa etmek istiyordu.
    • Mustafa Kemal'in haberi olmadan Cumhuriyet Halk Partisi içinde tartışmalar oldu ve 25 Ekim'de toplandı.
    • Mustafa Kemal, bu iki kişinin de seçilmesini istemiyordu ve Çankaya'da özel bir toplantı yaparak cumhuriyet fikrinin gündeme getirilmesinin nedeni, Heyet-i Vekilenin görev ve yetkilere ilişkin anayasada açıklık olmamasından hareketle kargaşanın düzeltilmesi gerektiğiydi.
    22:52Cumhuriyet İlanı Süreci
    • Cumhuriyet ilanı konusu 11 Eylül'de Halk Fırkası içinde konuşulmaya başlanmış, ancak 23 Eylül'de gazetelerde ve Free Presse'ye verilen röportajda kamuya sızdırılmıştır.
    • Falih Rıfkı Atay'a göre Mustafa Kemal, rejim tartışmasından ziyade hükümet krizi yaratarak insanları kendisine karşı tutmak zorunda bırakmıştır.
    • Cumhuriyet ilanı süreci, 8-9 ay önce saltanatın kaldırılması ve bakanlar kurulu görev ve yetkilerinden başlamıştır.
    24:40Meclis'teki Durum
    • Mecliste, özellikle birinci mecliste cumhuriyete karşı bir itiraz yoktur; Rıza Nur'un hazırladığı önergeyi el birliğiyle onaylamışlardır.
    • Cumhuriyet ilanının nedeni, bakanlar kurulunda kim belirleyici olacak ve önergelerin meclise gelmeden önce hangi mekanizmanın elinden geçeceği konusundaki tartışmadır.
    • Meşruti monarşiden cumhuriyete geçişte, çoğulcu, tartışan ve kararların meclisten alındığı bir meclis egemenlik kayıtsız şartsız yetki sahibi olmuştur.
    27:42Cumhuriyet İlanı Kronolojisi
    • Birinci meclis feshedildi, 11 Ağustos'ta yeni meclis açıldı ve 13 Ağustos'ta Lozan Antlaşması muhalefet oyuna rağmen imzalandı.
    • 11 Eylül'de Halk Fırkası içinde cumhuriyet tartışması başladı, ancak bu tartışma mecliste değil istasyon binasında yürütüldü.
    • Cumhuriyet ilanı, 29 Ekim 1923'te gerçekleşti ve Mustafa Kemal ilk cumhurbaşkanı olarak seçildi.
    33:00Cumhuriyet İlanı Tartışmaları
    • 1 Kasım 1922'den itibaren işlerin nereye doğru gittiği aşikardı ve Çankaya sofrasında karar verildiği söylenir.
    • İstanbul gazetelerinde gün gün cumhuriyet konusunda beyanatlar, başyazılar ve okuyucu mektupları çıkmıştır.
    • Cumhuriyet ilanı tartışması küçük bir grup içinde yürüyordu ve bazı kişiler bunu bir çeşit darbe olarak savunmaktadır.
    34:48Cumhuriyet'in Kuruluşu ve Ankara'nın Tercihi
    • 1922-1923 koşullarında 600 yıl küsur devam etmiş bir imparatorluğun bakiyesi olan, iyi yetişmiş ciddi bir entelejans İstanbul'da bulunuyordu.
    • İstanbul entelejansı Cumhuriyet işine sıcak bakmıyor, asıl işlerin Ankara'dan yürümesi ve İstanbul'un 6 Ekim 1923'te işgalden kurtulması gerektiğini düşünüyorlardı.
    • 6 Ekim 1923'te İstanbul işgalden kurtulduktan sonra 13 Ekim'de Ankara başkent ilan edildi ve bu ilanla Cumhuriyet'in geleceği aşikar hale geldi.
    36:01Ankara'nın Başkent Olarak Seçimi
    • Ankara o dönemde 30-40 bin nüfuslu bir kasaba olmasına rağmen, Milli Mücadele'nin merkezi olması açısından önemli bir yerdi.
    • İstanbul'da başkent ilan edilebilirdi ancak İstanbul'a dönüp hakim olmak ve oradan memleketi yönetmek onlar için daha tehlikeli görünüyordu.
    • Ankara'da kalmaya karar veren entelejans, 600 yıllık imparatorluktan tamamen kopan yeni bir ulus-devlet formatı içerisinde tarih yazmaya başladı.
    37:25Tek Partili Cumhuriyetin Kuruluşu
    • İstanbul yerine Ankara'nın tercih edilmesi, Cumhuriyet'in giderek tek partili ve bir tek adam etrafında şekillenmesinin gerek tercih edilmesi anlamına geliyordu.
    • Bu süreç, İtalya, Sovyetler Birliği ve Almanya'da da görülen tek partili, ebedi şef olarak adlandırılan bir liderin etrafında kuruluş sürecinin tercih edilmesi olarak anlaşılabilirdi.
    • Takrir-i Sükun Kanunu, Şeyh Sait İsyanı gerekçesiyle çıkarılmış ancak İsmet İnönü'nün açıklamasına göre, inkılapları yapmak ve İstanbul entelejan siyasetinin tepesine binmek için kullanılmıştır.
    39:39Cumhuriyet'in İlanı ve Oylama Süreci
    • Cumhuriyet'in ilanı aslında "tavzih" (açıklığa kavuşturmak) olarak nitelendirilir, bir ilan değil, zaten var olan bir durumun açıkça belirtilmesi anlamına gelir.
    • Cumhuriyet 186 milletvekili tarafından 158 oyla ilan edildi, ancak Mustafa Kemal'in kendisine oy vermemesi nedeniyle toplam oy sayısı 159 oldu.
    • Mecliste en az 110 kişinin gelmeyerek bir tavır koyduğu belirtiliyor, ancak bu katılmayanların Cumhuriyet karşıtı olduğu üzerinden okumanın doğru olmadığı vurgulanıyor.
    42:24Meclisin Rolü ve Cumhuriyet'in Demokratik Olması
    • Meclis, özellikle İngilizlerin Ankara'nın yanı sıra İstanbul'u da müzakereye çağırdığı andan itibaren süreç hızlandı.
    • O ana kadar Ankara Meclisi'nde fikir olarak Cumhuriyet karşıtı bir şey yoktu, sadece Sultan'ın kurtarılması konusunda bir problem vardı.
    • Eğer o kritik bir oyla geçtiyse, meclisin görüşülmesi yapılmamış olması ile ilgili, meclisin oy birliğiyle kurulacak bir Cumhuriyet olacağını ve ikinci meclisin çoğulculuğu üretebileceğini varsayabiliriz.
    44:10İkinci Grup ve Cumhuriyet'in İlanı
    • İkinci grup genellikle egemen tarih söylemi içerisinde gerici ve muhafazakar olarak nitelendirilir, ancak bu karmaşık bir konudur.
    • İkinci grubun tasfiyesi için birinci meclis feshedilip ikinci meclis kurulduktan sonra bile bu grup devam etmiştir.
    • Cumhuriyet'in ilanına itiraz etmekten çok, Mustafa Kemal'i seçmemiş olmak için yüz küsur milletvekilinin büyük bir kısmı ikinci gruba katılmıştır.
    45:07Mustafa Kemal ve Enver Paşa Karşılaştırması
    • İkinci grubun birinci meclisteki mücadelesi, Enver Paşa'nın tek adam diktatör gibi memleketi yönetmesine ve Mustafa Kemal'in de benzer bir figür olarak ortaya çıkmasına itiraz etmektir.
    • Dersim mebusu, Enver Paşa'nın Balkan Savaşı'ndan genel savaşa kadar iyi olduğunu, sonra ise vatanı tepetaklak döndürdüğünü belirtmiştir.
    • Mustafa Kemal, Enver'in akıbetine uğratmak kendisinin elinde olmadığını ifade etmiştir.
    46:24Cumhuriyet'in İlan Cümlesi ve Programın Sonu
    • Cumhuriyet'in ilan cümlesi konduktan sonra ikinci maddeye "devletin dini dini İslam'dır" cümlesi eklenmiştir.
    • Bu cümle bir çeşit sus payı olarak kabul edilmektedir.
    • Program, konunun her yönünü inceleyemeden süre bitimine uğrayarak sona ermiştir ve Seyfi Öngderdi'ye teşekkür edilmiştir.

    Yanıtı değerlendir

  • Yazeka sinir ağı makaleleri veya videoları özetliyor