Yapay zekadan makale özeti
- Kısa
- Ayrıntılı
- Bu video, 1965 doğumlu, 1988'de Selçuk Üniversitesi Fen Edebiyat Fakültesi Arkeoloji-Sanat Tarihi Bölümü'nden mezun olmuş ve 1994'ten beri Tokat'ta müze müdürlüğü görevlerinde bulunan bir arkeolog ve sanat tarihçisinin Tokat'ın tarihini ve mimarisini anlattığı bir sunum formatındadır.
- Video, Tokat'ın tarihsel gelişimini kronolojik olarak ele alarak, Paleolitik dönemden başlayarak Danişmendliler dönemine, Osmanlı dönemindeki mimari eserlere ve Mevlevilik'in Tokat'taki yayılımına kadar uzanan kapsamlı bir anlatım sunmaktadır. Konuşmacı, Tokat'ın Anadolu'nun en eski Türk camisi ve medresesi gibi önemli mimari eserlerin bulunduğu, "Dokuzyüz adım yürüyerek Türklerin Anadolu'daki dokuzyüz yıllık mimarlık serüveninin kesintisiz izlenebileceği tek şehir" olduğunu vurgulamaktadır.
- Videoda ayrıca Tokat'ın tarihsel isimlerinin etimolojik kökeni, Danişmendliler'in 1344'te şehri fethetmesi, Mevlana'nın müridi Fahrettin-i Irakki'nin Tokat'a görevlendirilmesi ve Tokat Mevlevihanesi'nin tarihi gibi önemli bilgiler de paylaşılmaktadır. Konuşmacı, yerel tarihçilerin uzun süreli gözlem yapabilme imkanları ve batılı kaynaklardan bağımsız düşünmenin önemini de vurgulamaktadır.
- 00:48Pazar Kasabası ve Çocukluk Deneyimleri
- Konuşmacı 1965 yılında Tokat Pazar kasabasında doğmuştur, şu anda bir ilçe olan Pazar, konuşmacının çocukluğunda Turhal'a bağlı bir kasabaydı.
- Pazar kasabasında 1237 tarihli Alaaddin Keykubad'ın eşi Mahbere Hatun tarafından yaptırılan güzel bir kervansaray bulunmaktadır.
- Kasabanın orijinal adı "Hazine Pazarı" olup, "hazine" Farsça'da "Cuma" anlamına gelir ve Cuma günleri pazar kurulurdu.
- 02:06Eğitim ve Kelime Merakı
- Konuşmacının babası kasaptı ve konuşmacı çocukluğunda kendi hayvanları için çobanlık yapmıştır.
- Çobanlık yaparken kendine bir oyun yaratmış, kafasına gelen kelimelerin anlamını düzgün cümlelerle ifade edebilip edemediğini kontrol ederek kelime merakını geliştirmiştir.
- Ev ortamında annesi köylü bir kız olmasına rağmen Cumhuriyet'in erken döneminde yapılmış tüm Doğu ve Batı klasiklerini okumuş bir kadındı ve evde okuma programları vardı.
- 03:05Lise ve Üniversite Dönemi
- Konuşmacı Pazar kasabasında ilkokul, ortaokul ve liseyi tamamlamıştır.
- Lise eğitiminde bir hocasının "ders" ve "medrese" kelimelerinin köklerini açıklaması, konuşmacının kelime merakını daha da derinleştirmiştir.
- 1982'de Pazar'da liseyi bitirip, 1984-1988 yılları arasında Selçuk Üniversitesi Fen Edebiyat Fakültesi Arkeoloji-Sanat Tarihi Bölümü'nde eğitim görmüştür.
- 04:23Müzecilik Kariyeri
- Mezuniyetinden sonra Kültür Bakanlığı'nın açtığı müze araştırmacılığı sınavında başarılı olup, 1989 yılında Yozgat Müze Müdürlüğü'nde araştırmacı olarak görev yapmaya başlamıştır.
- 1994'e kadar Yozgat'ta görev yapmış, bu süre içinde müzenin kütüphanesinde çeşitli sözlüklerle karşılaşmış ve kelime merakını sürdürmüştür.
- 1994'ten beri Tokat'ta arkeolog ve sanat tarihçisi olarak çalışmakta, uzun süreli gözlemi sayesinde Tokat'ı doğru ve tam olarak algılayabilmektedir.
- 04:54Dil Araştırmaları
- Yozgat Müzesi'nde "Divan Lügat-it Türk" sözlüğünü baştan sona okumuş ve bu sözlüğü hala kullanmaktadır.
- 16. yüzyılda yazılan Türkçe Kuran kelime meali olan "Muhammed bin Hamza Akşemseddin" ve "Molla Fenari" sözlüklerini, Ahmet Topaloğlu'nun doktora tezi olarak çalıştığı "Kur'an'ın o dönemdeki sözcüklerden oluşan sözlüğü" okumuştur.
- Kültür Bakanlığı'nın yayınladığı Divan Edebiyatı sözlüğü, karşılaştırmaları ve Türk lehçeleri sözlüğü, Hakkas lehçesi sözlüğü, Yakut lehçesi sözlüğü ve Moğolca sözlüğü gibi çeşitli sözlükleri incelemiştir.
- 07:39Tokat'ın Tarihi ve İsim Kökeni
- Tokat klasik dönemde önemli bir ticaret merkeziydi ve imparatorluğun bakır sanayisi ve tekstil sanayisi için önemli bir yerdi.
- 1994-2007 yılları arasında Tokat Müze Müdürlüğü'nde müze araştırması ve müze müdür vekili olarak görev yapmıştır.
- Tokat'ın ilk yerleşim 5. yüzyılda gerçekleşmiş, Roma yolları üzerindeki kale dışında başka yerleşim yoktu ve ilk yerleşim, Hristiyanların İmparatorun kız kardeşi Evdoksi'nin himayesinde Tokat kalesinin etrafına yerleşmesiyle oluşmuştur.
- 11:07Tokat'ın İsim Hikayesi
- Tokat'ın ilk ismi "Doksia" olarak isimlendirilmiştir, bu isim "Hz. Cenap" anlamına gelen bir ek olan "doksi"den mülhemdir.
- Türklerin fethinden sonra "Doksia" kelimesi Arap harfleriyle yazılarak "Tokat" olarak dönüşmüştür.
- Anadolu'daki şehirlerin isimleri genellikle böyle bir dönüşüm geçirmiştir, örneğin komşu Sivas şehrinin ismi de "Sebas" kelimesinden gelmektedir.
- 12:03Tokat'ın Tarihi Dönemleri
- 3300'ler dönemi Bakır Çağı'nın sonu olarak kabul edilmekte ve Erba Horopeda'da bulunan "Çocuğunu Emziren Kadın" heykeli bu döneme aittir.
- Konuşmacı, Tokat'ta Paleolitik dönem mağara yerleşimini arazide bir mağarada görmüş, ancak bu bulguyu üniversiteler ve bakanlığa ulaştırmaya çalışsa da dikkat çekememiştir.
- Tokat'ta milattan önce 10-11 bin yıllarına kadar uzanan bir tarihi varlığı bulunmaktadır.
- 12:57Tokat'ın Tarihi Dönemleri ve Önemi
- Tokat'ta Kronoloji: MÖ Tunç Çağı, Bakır Çağı, Eski Tunç Çağı, Demir Devri, Hititler, Frigler, Persler, Helenistik Dönem ve Roma dönemleri bulunmaktadır.
- MÖ 30'da Roma İmparatoru Caesar, Pontus'u Zile'de yenerek "Veni, Vidi, Vici" (Geldim, Gördüm, Yendi) sözünü söylemiştir.
- Karadeniz fetihleri, özellikle Pontus, dağlar sebebiyle zor olmuş ve Roma'yı uzun süre uğraştırmıştır.
- 14:18İslam Öncesi Dönemde Tokat
- İslam öncesi dönemde Tokat önemli bir piskoposluk merkezi olarak Hristiyanlar ve Ortodokslar için önemli bir yerdir.
- Sulu Sokak'ta mevcut olmayan kiliseler ve havra bulunurken, Yahudiler için de bir dini merkez vardır.
- Yahudiler Sokağı, Sulu Sokak'ın 20 metre gerisinde ve paralel bir sokağa sahiptir, bu da Yahudilerin ekonomik nedenlerle burada yaşadığını göstermektedir.
- 15:22Danişmendliler ve Tokat
- Danişmendliler 1074'te Tokat'ı fethedip Niksar'ı başkent haline getirmiş, Karadeniz fetihlerini Trabzon'a kadar, Orta Anadolu'ya kadar geniş bir alana yaymıştır.
- Danişmendliler Türklerin Çepni koluna mensup, cihat delisi insanlar olup, 13. yüzyılda kalmışlardır.
- 1280 yılında Selçuklu'ya topraklar katılmış, ancak Danişmendliler devam etmiş ve Balıkesir civarında Karesioğulları Beyliği kurmuşlardır.
- 16:14Danişmendlilerin Etkileri
- Sungurlu ismi Danişmendlilerin Sungur Bey adlı komutanından, Osmancık ismi ise Osman Bey adlı komutanından gelmektedir.
- Büyük Selçuklu'nun büyük birikimi önce Tokat'a uğrayıp sonra Anadolu topraklarına yayılmıştır.
- Danişmendliler 1150-1200 yıllarında Anadolu'nun en eski medreselerini kurmuş, bu medreseler Nizamiye medreselerinin devamıdır.
- 17:10Danişmendlilerin Önemli Yapıları
- Davulu Kayseri, Osmanlı medreselerinin kurucusu, 12 yıl Niksar Yağıbasan Medresesi'nde eğitim görmüştür.
- Anadolu'nun en eski Türk camisi, Malazgirt sonrası Danişmend Ahmet Gazi tarafından Tokat'ta yapılmıştır.
- Danişmend Ahmet Gazi'nin yaptırdığı cami bugün Garipler ismiyle anılmakta, ancak vakıf kayıtlarında Danişmend Ahmet Gazi Camii olarak kayıtlıdır.
- 18:26Anadolu'nun En Eski Türk Camisi
- Garipler Camii, Anadolu'nun en eski Türk camisi olup, 1040 yılında Hazar Denizi kenarında Buhara'ya yakın bir yerleşim olan Degaron'da yapılmış olan caminin plan tipine sahip.
- Bu plan tipi, Türk mimarisinin Orta Asya'dan Anadolu'ya getirildiğinin bir belgesi olarak kabul edilmektedir.
- Cami içinde 1333 tarihli kitabesi olan ve üzerinde muhakkak yazı stiliyle celi (büyük) yazı bulunan önemli bir mihrap bulunmaktadır.
- 21:03Tokat'taki Mimari Yapılar
- 12. yüzyılda Anadolu'nun en eski Türk medresesi olan Niksar Yağıbasan ve Tokat Yağıbasan Medresesi, Danişmend Ahmet Gazi'nin torunu veya torunun oğlu tarafından yapılmıştır.
- 13. yüzyılda Tokat'ta beş tane ayakta günümüze ulaşmış zaviye (dergah) bulunmaktadır ve bu zaviye mimarisi Bursa'daki erken dönem camilerine etki etmiştir.
- Gök Medrese, iki katlı ve açık avlulu bir medrese olup, avlu yüzeyleri tamamen çini kaplıdır ve Anadolu'nun tek örneğidir.
- 22:54Tokat'ın Tarihi Dönemleri
- 14. yüzyıl Tokat için karışık bir dönemdir; 1308'de Selçuklu yıkıldı, 1335'te İlhanlı devleti kuruldu ve 1370'e kadar sürdü.
- 1370'den sonra Kadı Burhanettin devleti kuruldu ve 1392'de Osmanlı Tokat'a geldi, Yıldırım Beyazıt tarafından Osmanlı topraklarına katıldı.
- 15. yüzyıl Tokat için mimari patlama dönemidir; bu dönemde Sulu Sokak'ta birçok yapı yapılmıştır.
- 24:41Önemli Kişiler ve Yapılar
- Hacı İvazpaşa, Tokatlı bir mimar olup, Yeşil Camii'nin mimarı olarak kabul edilmektedir.
- Hacı İvazpaşa, Karamanoğluların Bursa'yı saldırısı esnasında II. Murat'ı korumuş ancak II. Murat döneminde cezalandırılmıştır.
- 15. yüzyılda Deveciler Hanı (1420) ve dokuz kubbeli bedesten yapılmıştır, bu yapılar Tokat'ın ticari önemini göstermektedir.
- 26:28Tokat'ın Mimarlık Değeri
- "Dokuzyüz adım yürüyerek Türklerin Anadolu'daki dokuzyüz yıllık mimarlık serüveninin kesintisiz izlenebileceği tek şehir Tokat" sloganı, Tokat'ın mimari öneminin bir göstergesidir.
- 1080'den 1902'ye kadar her türlü döneme ait yapılar Sulu Sokak'ta görülebilmektedir.
- Tokat, Anadolu Türk mimarisinin özeti ve laboratuvarı gibi bir yer olmasına rağmen, bunun ne sanat tarihçileri ne de mimarlık tarihçileri farkında değildir.
- 29:14Tokat'taki Osmanlı Dönemi Yapıları
- Çelebi Mehmet'in emirleriyle yapılan hamamlar ve hanlar, merkezi kubbeye geçişte önemli bir aşamayı temsil ediyor.
- 15. yüzyıla ait süslü bir cami yakınında, aynı dönemde yapılmış umumi hela (havuz) bulunmaktadır.
- Şehrin dışında kalan Meydan Camii veya Hatuniye Camii, Yıldırım Beyazıt tarafından kendisi için büyük, annesi için ise daha küçük ama süslü bir cami olarak yaptırılmıştır.
- 30:3115. Yüzyıl Tokat Yapıları
- 15. yüzyılda Horozoğlu Zaviyesi ve Hamza Bey Zaviyesi gibi yapılar bulunmaktadır.
- Çelebi Mehmet'in fetret döneminde Tokat ve Amasya'dan gördüğü desteğe teşekkür olarak yapılar yaptırılmıştır.
- Osmanlıların Anadolu'ya bakmadığı iddiasına rağmen, Tokat'ta Danışmentlerden itibaren kesintisiz önemli yapılar bulunmaktadır.
- 31:1916. Yüzyıl Tokat Yapıları
- 16. yüzyılda Ali Paşa Camii ve Ali Paşa Hamamı yapılmıştır.
- Ali Paşa, "Temerrüt Ali Paşa" olarak bilinen, inatçı, mert ve takva ehli bir paşa olmuştur.
- Ali Paşa Camii ve Hamamı, Anadolu'daki en güzel hamamlardan biri olarak değerlendirilmektedir.
- 32:4517. Yüzyıl Tokat Yapıları
- 17. yüzyılda Tokat'ta ahşap camiler bulunmaktadır.
- Ulu Camii 15. yüzyılda yapılmış olup 17. yüzyılda restorasyon görmüş ve süslü ahşap tavanı ile dikkat çekmektedir.
- Çelik Mahallesi'nde 17. yüzyıla ait Genç Mehmet Paşa Camii ve Erbaa'nın Fidiköy köyünde 17. yüzyıla ait ahşap tavanlı camiler bulunmaktadır.
- 33:3118. Yüzyıl Tokat'ın Ekonomik Durumu
- 18. yüzyılda Tokat'ta gümrükleme yapılmakta, ancak zamanla Samsun'a kaymıştır.
- Tokat, ana güzergahların dışında kalması nedeniyle önemini kaybetmiş, ancak ticaret tamamen bitmemiştir.
- Su Sokağı civarında ve Meydan civarında yaklaşık 30-40 han bulunmaktadır.
- 34:27Tokat'taki Mevlevihane Tarihi
- 19. yüzyılda Tokat'ta Mevlevihane bulunmaktadır.
- Hz. Mevlana'nın vefatından 100 yıl sonra, Mevlana'nın müridi Muhittin Süleyman Pervane ve Tokat Emiri Gök Medrese, Tokat'a Mevleviliğin ilk halifesini göndermesini istemiştir.
- Hz. Mevlana hayattayken Fahrettin Irakki'yi Tokat'a görevlendirmiştir, böylece Mevleviliğin soluğu Tokat'a gelmiştir.
- 1850 yılında Sultan Abdülmecid, mevcut binayı yaptırıp Tokatlı Mevleviyelere hediye etmiştir.
- 36:46Tokat ve Mevlevihane
- Anadolu'nun en güzel mevlevihanesi olan küçük ahşap mevlevihane, Hz. Mevlana'nın "Tokat'a gitmek gerek, Tokat'ta iklim mutedil" sözüyle de önem kazanmıştır.
- Hz. Mevlana'nın Tokat ile ilişkisi, Muhittin Süleyman Pervane adlı önemli bir müridiyle bağlantılıdır.
- Muhittin Süleyman Pervane, Mevlevilik tarihi ve 13. yüzyılın ikinci yarısında Selçuklu tarihi açısından önemli bir şahsiyet olup, 15 yıl boyunca Anadolu'da huzurlu bir dönem yaşatmıştır.
- 38:13Mevlana'nın Türbesi ve Mevlevihane
- Mevlana'nın vefatından sonra kubbe-i hadra olarak anılan türbe yapımında finans krizi yaşanmış ve bu türbe Muhittin Süleyman Pervane ve eşi Gürcü Hatun tarafından finanse edilmiştir.
- Mevlevihanenin en meşhur simalarından Kani adlı şair, kırk yıllık kai olur mu diyerek Hıristiyan olmamıştır.
- Konuşmacı 2007-2015 yılları arasında Mevlevihane'de idareci olarak görev yapmış ve Tokat merkez camilerinden toplanan yaklaşık 700 şamdanın neredeyse tamamının üzerinde vakfiyeler olduğunu belirtmiştir.
- 42:43Tokat'ın Tarihi ve Ekonomik Önemi
- Doğu'dan gelen ipek yolu Tebriz üzerinden ve güneyden gelen baharat yolu Bağdat üzerinden Tokat'ta kesişerek büyük ekonomik, kültürel ve estetik zenginlik getirmiştir.
- 19. yüzyılda Tokat'ta çok görkemli ahşap tavan göbekleri, ahşap süslemeler ve kalem işi süslemeleri olan büyük konaklar bulunmuştur.
- Latifoğlu Konağı'ndaki ahşap tavan göbeği benzeri bulunmamaktadır.
- 43:5220. Yüzyıl ve Danişmendler
- 20. yüzyılda Mevlevihane'ye yakın, 1902 tarihli Sultan Abdülhamid'in 25. saltanat yılı sebebiyle halk tarafından yaptırılan bir saat kulesi bulunmaktadır.
- Danişmend Ahmet Gazi ile birlikte gelen Turasan Bey, İstanbul surlarına kadar giden fetihler yapmış ve İstanbul'da kuşatma düzenlemiştir.
- Danişmendname, Anadolu'da yazılmış en eski kitaplardan biri olup, fetihleri anlatan bu kitap saray Türkçe'sinin oluşumunda da önemli bir kaynak olmuştur.
- 47:16Yerel Tarihçiliğin Önemi
- Konuşmacı, 1994'ten beri Tokat'ı izleyerek her gün yeni bilgiler edindiğini belirtiyor.
- Tarih araştırmalarında uzun süre bakmak mümkün olmadığı için, kısa süreli araştırmalar yapılarak bilgiler ortaya konuluyor.
- Konuşmacı, uzun süre bakabilen yerel tarihçilerin akademik tarihçilerin hatalarını fark edebildiğini ve bunu ifade edebildiğini vurguluyor.
- 48:18Tarihçilikte Yapılması Gerekenler
- Tarihçilerin önce Osmanlıca öğrenmesi ve sadece Türkçe veya Batılı kaynaklara bağımlı kalmaması gerektiği belirtiliyor.
- Batılı kaynakların Türkiye'yi yanlış değerlendirdiği ve "Türkler göçebeydi, mimarisi yoktu" gibi yanlış ifadeler sunduğu vurgulanıyor.
- Türklerin dünyada en geniş alana mimari iz bıraktığı, Doğu Türkistan'dan Afrika'nın kuzeyine kadar Türk mimarisinin yayıldığı belirtiliyor.
- 49:34Türk Mimarisi ve Osmanlı Hakkında Yeni Bilgiler
- Orta Asya'daki Türk mimarisinin kerpiçten oluştuğu ve erozyona uğrayabileceği, bu nedenle bazı yapıların kaybolduğu belirtiliyor.
- Yeni bilgilerin, Osmanlı Beyi'nin köklü bir Türk ailesi olduğunu, Selçuk döneminde Sultan Alparslan'la birlikte önemli komutanların soyundan geldiğini gösterdiği ifade ediliyor.
- 51:04Genç Tarihçilere Tavsiyeler
- Genç tarihçilere çaba göstermeleri öneriliyor, çaba gösterildiğinde beklenmedik bilgilere ulaşılabileceği belirtiliyor.
- Tarihçilik gibi alanlarda kapıların zorlandıkça açıldığı, istek, aşk ve şevk gerektirdiği vurgulanıyor.