Buradasın

Sultan Abdülhamid ve Osmanlı İmparatorluğu Hakkında Dini ve Tarihsel Bir Sohbet

youtube.com/watch?v=aykQgm_HNN4

Yapay zekadan makale özeti

Kısa
Ayrıntılı

Bu video, bir konuşmacının Sultan Abdülhamid ve Osmanlı İmparatorluğu hakkında yaptığı dini ve tarihsel bir sohbet formatındadır. Konuşmacı, 60'dan fazla kitap yazmış ve tarih konusunda çalışmalar yapmış bir akademisyen olarak görünmektedir.
Video, Sultan Abdülhamid'in şahsiyeti ve fiilleri üzerine odaklanarak başlıyor, ardından İslam tarihi, Hz. Ali, Hz. Osman, Yezid gibi önemli şahsiyetler hakkında bilgiler veriliyor. Daha sonra Osmanlı İmparatorluğu'nun son dönemlerine geçilerek Sultan Aziz'in öldürülmesi, Sultan Murat'ın tahttan indirilmesi ve Sultan Abdülhamid'in tahta geçişi kronolojik olarak anlatılıyor. Son bölümde ise Abdülhamid dönemindeki siyasi olaylar, Ermeni meselesi ve padişahın kişiliği ele alınıyor.
Konuşmacı, İslam'ın mağlubiyetten galibiyete geçmesinin 2050 yılında gerçekleşeceğini ve bu süreçte insanların az emekle çok ücret alacağını belirtiyor. Ayrıca, Osmanlı'nın yıkılışının sebepleri, padişahların taht geçiş kaideleri, masonluğun Osmanlı Devleti'ne etkisi ve Abdülhamid'in rüşvet tahsilatı, sürgün politikaları gibi konular da detaylı şekilde anlatılıyor.

00:02Devlet İhaneti ve İslam'ın Durumu: Devlete ihanetin cezası idam olmalıdır.
Hakaik-i Muhammediye'nin galip olduğu İslam aleminin bugün ve gelecekte lideri Türk milletidir.
00:41Sultan Abdülhamid Hakkında Konuşma: Geçen hafta Sultan Abdülhamid'in vefat yıldönümü dolayısıyla onun içinde bulunduğu şartlar ve tarihi yeri anlatılmıştır.
Bugün Sultan Abdülhamid hakkında zamanın müsaadesi nispetinde tanıtıcı bilgiler arz edilecektir.
01:24Kişisel Bilgiler ve İnanç: Konuşmacı internete el sürmediğini, cep telefonunu kullanmadığını ve televizyonda sadece haber dinlediğini belirtiyor.
Allah'ın lütfu keremiyle çocuk yaşından beri küfre karşı cengiz cidal meyli ile techiz edildiğini söylüyor.
O gün bugündür sözle ve yazıyla kelime-i tevhidin lası üzerinde olduğunu ifade ediyor.
02:13İslam'ın Durumu Hakkında Değerlendirme: Mefsedetin def'i menfaatin cebinden her zaman evli olmakla beraber bu iş daha da büyük ehemmiyet kazanır.
İslam'ın galebe zamanı değildir, ancak temsil planında mağluptur.
İslam mutlak mağlubiyetten nisbi mağlubiyete doğru gitmektedir ve mutlak bir mağlubiyetten kurtuluş istikametinde gelişmektedir.
03:01Din ve Emr-i Maruf: Din, emr-i maruf ve nehy-i anil münker (iyi olanı emretmek, kötü olanı yasaklamak) farz-ı kifayedir, ancak ihtiyaç şiddetine binaen farz-ı ayn olabilir.
Konuşmacı, bu konuda mesailerini harcadığını ve bu tavırın düşman kazanmamaya müncer olmadığını belirtiyor.
Altmışdan fazla kitap yazdığını ve aleyhinde yazılanları kitap haline getirse te'lifatından daha fazla tutacağını söylüyor.
04:56İslam Kanunu ve Namaz: İslam kanunu insanları hazırlaya hazırlaya tedricen varid olmuştur, içki yasak olmadan evvel namaz emredilmiştir.
Namaz kılan insanlarda içki içenler vardı ve onlara içkiliyken namaza yaklaşmayın denmiştir.
Bektaşiler bu metodu kullanarak konuşmacıya karşı "namaza yaklaşmayın" diyerek tepki göstermişlerdir.
06:48Konuşmacının Kişisel Geçmişi: Konuşmacı, Necip Fazıl gibi eski yazdıklarını reddeden bir dalalet devresi yaşamadığını belirtiyor.
Orta mektep talebesi iken Mustafa Kemal meselesinden bir hafta, lisede üç gün kovulduğunu söylüyor.
Ailesi ve muhitinde anasının ehli tarik olmasından, babasının dindar olmasından dolayı çok erken yaşta batıl fikirlerle mütehali olmaktan korunduğunu ifade ediyor.
08:49Peygamberlerin Zelle ve Hata: Peygamberlerin izam hazeratının farik sıfatlarından biri masumiyettir, günah işlemez ve korunur.
Peygamberin iza maaratında da zelle denilen bir hata sadır olur, bu gayrı iradi hatadır ve kastetmez.
İlk insan Hz. Adem'dir ve ilk zelleyi irtikap eden de odur, memnun meyveden yememesi emredilmiştir.
11:27İnsanın Hata Etme Yeteneği: İlk insan ve ilk peygamber ilk hatayı işlemiştir, murad-ı ilahi görme bir an için o zahire bak.
Beşerin mayasında hata etmek vardır, bunun istisnası yoktur.
Peygamberin izomda zelle var, masum insan yoktur.
12:02Hz. Ali ve Tarih Yazımı: Hz. Ali bir büyük şahsiyettir, ilmin sultanıdır ve bütün ehli sünnet alimleri onu tekrim eder.
Konuşmacı, ehli sünnetin görüşünden farklı olarak Hz. Ali'ye bakmak cesaretini kendisinde göremediğini belirtiyor.
Tarih yazıyorsa olan işi doğrusuyla yazmak mecburiyetindedir, kaynaklara bakarak yazmaktadır.
13:48Muhabbet ve Putçuluk: Muhabbette freni olmayan adamın, bir yerde durmasını bilmeyen adamın varacağı yer putçuluktur.
Kelime-i şehadette peygamberin risaletini tasdik ederken başına "at" kelimesini koyuyoruz, "abduhu ve resuluhu" (Allah'ın kulu ve resulu) diyoruz.
Hz. İsa'ya uluhiyet izafe edenler düşmanlıktan değil, muhabbetteki frensizlikten yaptılar.
14:55Nusayrilik ve Hz. Ali: Suriye'deki idareci kadro Nusayridir ve Nusayri inancında Hz. Ali Allah'tır.
Nusayri inancında Hz. Ali peygamberi yaratmıştır, peygamber de Selman-ı Farisi yaratmıştır.
Tesbihleri "ayın mim sindir, ayın Ali'dir mim Muhammed'dir" şeklinde teselsül eder.
16:40Fatih'in Hatası: Fatih'in Bosna'da emanla teslim olan kumandanı öldürmesi bir hatadır.
Her insan hata eder, bu Fatih'i küçültmez çünkü bir insanın büyüklüğü de, iyiliği de, kötülüğü de hata-sevap dengesiyle ortaya çıkar.
Hz. Ali'nin de hataları vardır, bunu cüret saymamak gerekir.
17:43Hz. Ali'nin Cemel Vakası: Hz. Ali Cemel vakası'na giderken Abdullah İbni Sebe'nin 2500 kişiyle gitti.
Abdullah İbni Sebe'nin adamları Hz. Ali'nin karşısına geçti ve "Huve rabbel aziz" (Bu bizim aziz olan rabbimizdir) dediler.
Hz. Ali "Siz kafir oldunuz, tecdid-i iman edin yoksa sizi öldürürüm" dedi ve hırsa kapıldı.
19:05Hz. Ali'nin Eylemleri ve Değerlendirmeleri: Hz. Ali'nin ilmi kelam kitaplarında, Allah'ın varlığını kanıtlayan kişileri öldürdüğünü ve cesetlerini yakmasını ulemalar muhit haklı, cesetlerini yakmasını haksız bulur.
Cemel Savaşı'nda iki taraftan bir heyet gece görüştüler ve sabah yazılı anlaşma yapacaklarını söylediler, ancak Abdullah ibni Sebe'nin emriyle Hz. Ali'nin tarafı saldırıya geçti.
Hz. Ali'nin Hz. Osman'ın evi sarıldığı zaman umre yapması eleştiriliyor, çünkü Hz. Osman iki kere Hz. Ali'nin damadıdır.
22:27Nakşibendi Tarikatı ve Hz. Ali: Nakşibendi tarikatı dışında tüm turuk Ali'ye şeceresi Hz. Ali ile başlar, sadece Nakşibendi tarikatı Hz. Ebubekir ile başlar.
Hz. Peygamber ilini iki kişiye vermiştir: Hz. Ali ve Hz. Ebubekir.
Hz. Ali'yi mübalağalı sevmek kınanmaz, ancak bu sevginin bir haddi vardır.
23:34Muhabbet ve Rabıta Kavramları: Nakşibendi tarikatındaki rabıtada şeyhe muhabbeti taze tutmak içindir, böylece şeyhi kafada canlandırarak rabıta yapılır.
Muhabbet, insanlara tesir alışverişi için gereklidir ve manevi alışverişin yegane vasıtasıdır.
Sevdiğin adamın benzemeye çalışırsın, kötü adamı seversen kötülük sana sirayet eder, iyi adamı seversen iyilik sirayet eder.
25:51Ehl-i Beyt ve Evlilik Kuralları: Ehl-i Beyt'i hakaret etmek eleştiriliyor, Hz. Peygamber sülalesini takip etmek için özel bir nüfus kaydı tutulmuş ve Naki Eşref adında bir kişi bu kayıtların başına konulmuştur.
Evlilikte küfüv aranır, bu görgü, içtimai mevki, kültür ve zenginlik itibariyle değerlendirilir.
Zengin hanımla evlenen fakir insanlar bedbaht olabilir çünkü kızdığı zaman "babamın servetiyle adam oldum" diyerek erkeklik ve gurur sıfır olabilir.
27:46İslam'da Aile ve İctihat: İslam'ın tam yaşandığı zamanki ölçülerde, çingene çocukları hafiflikle yetiştirilirken, şerif veya seyyidin hanımı olduğu zaman ailede ahenk teessüs edemez.
Müslüman olmak iman demektir, amelde imandan bir cüz değildir.
Peygamber ailesini korumak için hiçbir Müslüman için "düşün" demez.
30:24Hz. Ali ve Hz. Muaviye Arasındaki Mesele: Hz. Ali ilmin sultanıdır, ancak siyasette Hz. Muaviye ile arasındaki mesele bir içtihat meselesidir.
Hz. Muaviye, Hz. Ali'ye halife olan adamın tehdidini ika kadir olacağını, Hz. Osman'ın katillerine kısas tatbik etmesi gerektiğini belirtmiştir.
Hz. Ali'nin afeti beş sene devam etmiş, muntazam ordusu olmadığı için kısas edemediği için Hz. Muaviye'nin inşaatı daha doğru görünmektedir.
33:11İslam'da İctihat ve Mezhepler: İslam'da bir kaide vardır: içtihat ile içtihat naks edilmez, içtihatların hepsi aynı değerdedir.
Mezhepler içtihatlardan teşekkül ettiğine göre, İslam edepi "benim mezhebimin inşaatı doğrudur, yanlışa ihtimali vardır" şeklinde ifade edilmelidir.
İctihat ile icatın naksedilememesi İslam'da bir edeptir.
35:02Alimlik ve Mezhepler: Konuşmacı din alimi olmadığını, gerçek alimlerin çok az kaldığını ve insanların birkaç şey bilen adamı alim zannettiğini belirtiyor.
Osmanlı tipi münevver, kendine yetecek kadar din, dil ve edebiyata bilir ve tarifidir.
Mezhepsizlik dinsizliğe yol açar, müştehit mezhep derecesinde olan biri mezhebe ihtiyaç duymaz.
39:40Kainat ve İhtilaf: Kainat ihtilaf üzere kuruludur, farklılık üzerine kurulmuştur.
Kainatta birbirinin kaderde, şekilde her neyse bütün hususiyetleri aynı olan iki zerre yoktur.
Her varlığın yaratılışından yok edilişine kadar kaderi farklıdır.
40:49Kainatın Nizamı ve İnsanın Eşitliği: Kainatın girift bir nizamı vardır; bir kağıdın zerratı birbirine eşit değildir ve bu zerrat bir zaman ağaçtaydı, şimdi peçete oldu, çöpe gidecek, toprağa gidecek ve sonra tekrar bir ağaca, insana veya hayvana geçebilir.
İnsanlar eşit değildir ve Allah'ın emrinin daha fazlasını yapmasını istidadı olana yapma diye bir emir yoktur, orada ruhsat vardır.
Ahkam-ı şeri ifa eden adam cenneti hak eder, ancak cennette ve cehennemde kademelidir; meziyetli kafirle melun bir kafirin cehennemde makam aynı değildir.
42:31Amel ve İman: Bir iyiliğe sebep olana, o iyiliği işleyenin sevabı aynen yazılır ve ondan bir şey eksilmez; bir kötülüğe sebep olana da o kötülüğü işleyenin sevabı aynen yazılır ve ondan da bir şey eksilmez.
İman, mekanın cennet veya cehennem olmasını tayinde yegane kıssastır, amel ise cennette ve cehennemde derecelenmeyi icab ettirir.
Cennetin iyi yerine gitmek istersen, istidadın varsa tarikata girersin çünkü tarikat fetva ile değil, takva ile amel etme yoludur.
43:55Mezhep ve İçtihad: Mezhebim yok diyemezsin çünkü işada taluk eden bir meselede namazı nasıl kılıyorsun sorusuna Kur'an'a bağlanılır.
Kur'an'da namazın tarifi yoktur, bazı meseleler Kur'an'dan ve hadisten çıkarmak mümkün değildir.
İçtihad, ahkam-ı Kur'aniye'nin veya hadis-i şerife'nin mazmunu ile illetlendirilerek zamanın icabına göre bir hüküm çıkarılmasıdır ve içtihad bir ayete veya bir hadise zımından çıkan bir mana ile bağlanmalıdır.
45:11Kıyamet ve İslam'ın Devri: Kıyamete yakın zaman bereketsizdir, ancak Allah bereketi ilk olarak zamandan kaldıracak diye bir hadis vardır.
İslam'ın en şaşalı devri, Sultan Abdülhamid döneminde olmuştur ve Allah'ın izni keremiyle peygamberin vadettiği her şey gerçekleşecektir.
Üçüncü Selim'le başlayan bir bozulmanın nihayet İkinci Mahmut'ta Tanzimat Fermanıyla resmileşmesinden sonra her safhada biraz daha İslam hüviyetten kaçarak Avrupa'yı iktibas istikametinde adım atılmak başlamıştır.
46:43Kemalistler ve Türkiye: Kemalistler insan topluluğuna "sürü" veya "yığın" diyor çünkü insanları hayvan gözüyle görüyorlar.
Kemalistler Türkiye'yi mahvetmişlerdir ve konuşmacı genç bozuk kafalarda ümidi olduğunu, kartlaşmışlarda ümidi olmadığını belirtiyor.
Mevsimin tabi seyrine aykırı bir durum oluşmuş, mevsim yıkılış mevsimidir çünkü bütün varlıklar zevalden kemal'e, kemal'den zevale ebedi bir dönüş halindedir.
48:18Allah'ın İrade ve Sebepler: Allah'ın sıfat tecellilerinde iki sıfatı ilahi eksiktir: bir haliyet, bir beka sıfatı; hali sıfatıyla beka sıfatı Allah'ın zatı uluhiyetine mahsus bir sıfattır.
Alemde her şey bir sebebe mebni vaki olur, ancak sebebin vuku ilk sebebin zuhurunda murad-ı ilahi vardır ve murad-ı ilahi müsebbibül esbabtır.
Yıkılışı murat etmiş, kemal'den zevale dönecek, bu nedenle rical bozuk gelmiş, düşman kavi olmuş vesaire sebepler bulunabilir.
49:52Sultan Abdülaziz ve Osmanlı İmparatorluğu: Sultan Abdülaziz, Necip Fazıl'ın büyük bir gafletle "sirk hayvanı" dediği, takva ölçüleriyle yaşayan, mübarek bir şahsiyettir.
Sultan Abdülaziz, imkanları nispetinde bu gelişmeye karşı durdu ancak kadere ters düşen ne kadar güçlü olursa olsun başarılı olamaz, düşmanlarına mağlup oldu ve öldürüldü.
Osmanlı'da tahta geçmeyi "ekber evlat" kaidesine bağlamışlardır; bu kaidede kime ki taht nasip ola, karnındaşın öldürebilirdi, bu cumhuriyet kafasıyla anlaşılmaz imparatorluk bakışıyla anlaşılmaz.
52:30Fatih'in Kaidesi ve Yavuz Sultan Selim: Fatih'in koyduğu kaidede "kavga edin, kim galip gelirse o başa geçsin" demektir; üç evli mi var, ikisi ölsün ama dirayetlisi başa geçsin.
Yavuz Sultan Selim, en büyük evladı değil, en büyük evladı Şehzade Ahmet'tir ve Konya'da valiydi.
Yavuz Sultan Selim, sekiz sene saltanatı var ve imparatorluğu ikiye katlamıştır; Sultan Selim evveli rahmetli ecel fethi ile meliydi, alemi şanı Muhammed'i ya o kadar erken almasaydı onu dünyayı fethedecekti.
54:29Osmanlı Padişahlarının İsyancılarla İlişkisi: Şeriatta meşru idareye isyan eden idam edilir, Yavuz Sultan Selim döneminde Şehzade Korkut'un isyanı ve Yenişehir Ovası'ndaki savaş binlerce adamın ölümüne neden olmuştur.
Yavuz Sultan Selim, Şehzade Ahmet'in isyanından ders alarak kardeşi Şehzade Korkut'u isyan etmemesi için uyarmış ve ona valiliği teklif etmiştir.
Yavuz Sultan Selim, mevki vermediği bir paşayı korkutarak vezir yapmaya çalışmış, ancak adam kaçtıktan sonra yakalanıp boğdurulmuştur.
57:02Osmanlı Padişahlarının Özel Kuralları: Yavuz Sultan Selim ve Sultan Vahideddin'in benzerliği, padişahların babalarının, kardeşlerinin ve evlatlarının cenazesine iştirak etmemeleridir.
Padişahlar tahta geçinceye kadar sakal bırakmamaları ve evlenmeleri yasaktır, bu kuralların hikmeti vardır.
Yavuz Sultan Selim, Şehzade Korkut'un tabutun altına girmiş ve ağlamış, Sultan Vahideddin de Sultan Reşad'ın cenazesini takip etmiştir.
59:45Osmanlı'nın Yıkılışının Nedenleri: Sultan Aziz'in ölümünden sonra ekber evlat şartı koyulmuş, Sultan Mecid'in büyük oğlu Sultan Murat beşinci padişah olmuştur.
Osmanlı'nın bertaraf edilmesi için Yahudi, Osmanlı'nın karşısında yer alan dini taassupla insanları Osmanlı'ya karşı tahrik etmiştir.
Bir milleti çökertmek isteyenler içeriden kendilerine muavenet edecek adamlar bulmadıkça kolay kolay başaramazlar.
1:02:11Masonluk ve Osmanlı'nın Yıkılışı: Son devirlerde Türkiye'de mason dernekleri büyük bir palazlanma göstermiş, Avrupa'nın teknik terakkisini taklit etme meylini Müslümanların münevverlerinin kafalarına yerleştirmişlerdir.
Fatih Sultan Mehmet'in vefatında, baş doktor Yakup Paşa (bir Yahudi) Venedik'ten para alarak padişahı zehirlemiştir.
Fatih, Gedik Ahmet Paşa'yı İtalya'nın fethine göndermiş, ancak Venedik içeride saraya yerleştirdiği adam vasıtasıyla padişahı zehirlemiştir.
1:06:14Osmanlı'nın Tanzimat Öncesi ve Sonrası: Osmanlı Tanzimat'a kadar İslam'a aykırı bir iş yapmamış, saf İslam tatbikatıdır.
Tanzimat sonrası Osmanlı orijinal Osmanlı değildir, düşman tazyikli olmuştur.
Tanzimat sonrası Türkiye'de seçkin ricalin hepsi mason olmuştur, şeyhülislam dahil.
1:07:58Masonluk ve Osmanlı Padişahları: Beşinci Murat otuzüç dereceli mason olmuştur, padişah olacak diye merdivenleri koşarak çıkarmışlardır.
Beşinci Murat içkiye alıştırılmış, sarhoş, mason, bozuk, kapalı, ismi Müslüman, ruhu gavur ruhu olmuş adamlarla dolu bir köşkte yaşamıştır.
Abdülhamid'in iki kardeşi de mason olmuştur.
1:10:04Osmanlı Hanedanı ve Masonluk: Abdülhamid'in iki erkek kardeşi Nureddin Efendi ve Kemaleddin Efendi masondu.
Sultan Aziz'i öldüren kadro kamilen mason ve haindi, caniyane bir surette öldürdüler.
Sultan Aziz dünyanın en kuvvetli ordusunu ve donanmasını borçlanarak kurmuştu.
1:12:38Sultan Aziz'in Devrilmesi: Sultan Aziz'i devirenler arasında Hüseyin Avni Paşa (serasker), Mütercim Rüşşi Paşa ve Mithat Paşa vardı.
Hüseyin Avni Paşa diktatör olmak istiyordu, Mithat Paşa ise meşrutiyet ilan etmek istiyordu.
Sultan Aziz'in kayınbiraderi Çerkez Hasan, Hüseyin Avni'yi öldürdü ve Beyazıt'ta bir tut ağacına astılar.
1:15:15Beşinci Murat'ın Tahta Çıkışı: Sultan Aziz'in katlinin ertesi günü Hüseyin Avni, Sultan Murat'ı Bab-ı Seraskeriye'ye (bugünkü İstanbul Üniversitesi binası) götürdü.
Sultan Murat şuuru bozulmuş, tedavi bekliyordu ve Cuma selamlığına çıkamıyordu.
Sultan Murat, Yıldız Sarayı'nda kendini elbisesiyle havuza attı ve halkın Cuma selamlığına çıktığı zaman anormallikler yaptı.
1:18:43Hanedanın Geçişi ve Osmanlı'nın Değerlendirilmesi: Beşinci Murat, Abdülhamid'in büyük kardeşiydi ve ekber evlat kaidesine göre tahta geçirildi.
Osmanlı'ya bakarken hata-sevap dengesiyle bakılmalı, kemalistler Osmanlı'ya kusur görmek kastıyla bakıyor.
Derin tefekkür kemalist lisanla olmaz, Kur'an'ın nüzulünden iki bin yıl evvel Arap milletini belagat ve saat edebiyat talakatt meyliyle yarıştırdı.
1:21:47Sultan Abdülhamid'in Hayatı: Sultan Abdülhamid şehzadeliğinde hanedan maaşıyla geçilmiyordu, Maslak'ta hayvancılık ve çiftçilik yaptı.
Tahta geçtiği zaman 31 Ağustos 1876'da 100 bin altını vardı ve ticaret yaptı.
Ticaret, menfaatin mevzubası olduğu için insanların çürüklüklerinin ve zaaflarının en fazla tezahür ettiği bir sahadır.
1:25:40Meşrutiyet ve Dil Değişimi: Mithat Paşa, meşruti idare parçalanmayı kolaylaştırmak için çift başlılığı başlatıyordu.
1876'da "mahsur" kelimesi kullanılıyordu, önümüzdeki referandumda ortadan kalkacak.
"Noter" kelimesi Fransızca kökenli olup, Türkçe karşılığı "katip adil" idi, ancak bu kelime unutuldu.
1:27:09Sultan Abdülhamid'in Tahta Çıkışı: Konfüçyüs'ün "bir milleti yok etmek isteyen dilinden başlasın" sözü, Sultan Abdülhamid'in meşrut idare konusundaki endişelerini yansıtmaktadır.
Sultan Abdülhamid, meşrutiyet ilan edilmesine rağmen, Suriye'den Ermeni milletvekili gönderilmesine karşı çıkmıştır.
Sultan Abdülhamid, Sultan Aziz'in Avrupa seyahatinden sonra edindiği tecrübeleri ve devlet adamlarının dış güçlerle ilişkilerini anlamıştır.
1:30:06Sultan Abdülhamid'in Tahta Çıkışı ve Sırbistan İsyanı: 31 Ağustos 1976'da bir fetva verildi ve Sultan Abdülhamid tahta geçti.
Sultan Abdülhamid tahta geçmeden önce Sırbistan isyanı yaşanıyordu ve Abdülkerim Paşa Sırpları mağlup etmişti.
Ruslar, Osmanlı'nın zaafiyetini fark ederek Sırpları koz olarak kullanarak nüfuzlarını artırmaya çalışıyorlardı.
1:33:24Meşrutiyet İlanı ve Dış Güçlerin Tepkisi: İstanbul'da bir tersane konferansı toplandı ve Ruslar, Fransızlar ve Avrupalılar Osmanlı'ya dayatan kararlar aldılar.
Meşrutiyet ilan edildiğinde, dış güçler bunu ciddiye almadı ve Osmanlı'ya dayatan kararlarını sürdürdüler.
Sultan Abdülhamid, İngiliz büyükelçisini çağırdı ve onlara Ruslara karşı destek veremeyeceklerini söyledi.
1:35:04Kırım Harbi ve Dış Güçlerin Rolü: Kırım Harbi sırasında İngilizler, Rusları meşgul ederek Türkistan üzerindeki güçlerini buraya çekmelerini engellemişlerdi.
Sultan Abdülhamid, Afganistan'ın istiklalini elde ederek Türkistan ile Hindistan arasında tampon koydular.
Rusya'daki rical de Sultan Aziz'in bıraktığı kuvvetli donanmadan ve ordudan korktuğu için taleplerini eksiltti.
1:37:331893 Harbi ve Plevne Kuşatması: Bir kasabayı vermemek yüzünden 1893 Harbi başlatıldı ve Ruslar Yeşilköy'e geldiler.
Cephe kumandanı Mehmet Ali Paşa, Polonya Yahudisi Carl Reid'di ve Osmanlı'ya sığınmış, Müslüman olmuştu.
Sultan Aziz, Amerika'da icat edilen 500 metre menzilli Martini Henry tüfeklerini devlet kasasından bir kuruş harcamadan ısmarlamış ve bunları Türkiye'de ürettirmişti.
1:40:09Plevne Kuşatmasının Sonuçları: Ruslar Gazi Osman Paşa'yı kuşattılar ve kaledeki Osmanlı tüfeklerinin menzili 500 metre iken, Rus tüfeklerinin menzili 200 metre idi.
Ruslar hücum ederken, kaleden sadece 2-3 kişi ölmüş, 3-4 bin zayiat vermişlerdi.
Mehmet Ali Paşa, Sultan Abdülhamid'in gönderdiği kuvvetlere yardım etmedi ve ihtilal yapan ordular harp yapamazdı.
1:41:30İhtilal Sonrası Ordu Değişiklikleri: 27 Mayıs'ta 350 general atıldı, 35 general kaldı ve 10 bin subay atıldı.
İhtilale katılanlar arasında münaferet olur, ihtilale katılmayanları küçük görürler.
1:42:27Ayastefanos Muadesi ve Sonrası: Ruslar Yeşilköy'e geldi, Kal Detroit müdafaa etmedi ve Mehmet Ali Paşa Paşaköy'e kaçtı.
Sultan Hamid, İngiliz'den tazyikiyle Berlin'de bir muade topladı ve Ayastefanos muadesi kağıt üzerinde kaldı.
Kıbrıs'ın İngilizlere verilmesi temlik değildir, İngilizler Türk vatandaşıdır ve vergi geliri Osmanlı'ya bırakılmıştır.
1:45:03Kıbrıs'ın İlhakı: İttihatçılar Boğazları geçip Türkiye'ye sığınan Goben ve Breslav isimli gemileri satın aldıktan sonra İngilizler Kıbrıs'ı ilhak etti.
Lozan Madennamesi'nde 19. madde, Kıbrıs'ın 4 Temmuz 1918'de İngiltere tarafından ilan edilen ilhakını Türkiye'nin kabul ettiğini beyan eder.
Abdülhamit bu durumu kullanarak Meclisi feshetti.
1:46:35Jön Türkler ve Ermeni Meselesi: Jön Türkler önce Genç Osmanlılar, sonra Jön Türkler olarak teşkilatlandılar ve Avrupalılar onlara destek oldu.
Paris'te toplanan Jön Türk kongrelerinde Ermeniler ve Yahudiler de yer aldı.
Ermeni harekatının başlayışı 1862'de Zeytun isyanıyla başladı ve bu isyanı yapanlar Pakraduni denilen Ermenileşmiş Yahudilerdi.
1:50:34Kavalalı Mehmet Ali Paşa İsyanı: Kavalalı Mehmet Ali Paşa isyan ettiği zaman, Kütahya'ya kadar geldiği zaman devlet ona karşı yeniçeri ordusunun ilga etmiş.
Rusya 10 bin asker getirdi İstanbul'a, Kavalalı'yı def etti ama Hünkar İskelesi Anlaşması'nı yaptı ve Boğazların idaresinde söz sahibi oldu.
Avrupalılar Türkiye'yi Rusya'nın kucağına düşürdüklerini fark edince 1853'te Kırım Harbi'ni yaptılar.
1:53:20Ermeni İsyanının Planlanması: Ruslar Boğazlar üzerinde aldıkları imtiyazla sıcak denizlere çıkmak istiyorlardı.
Avrupalılar 1821'de başlayan Mora İsyanı gibi Ermenileri isyan ettirip desteklemeyi planladılar.
Ermeni meselesi, asırlarca teba-i sadıka olarak yaşamış ahlaklı, sanatkar bir topluluk olan Ermenilerin isyan etmesiyle başladı.
1:55:00Sultan Abdülhamid'in Ahlakı ve Siyaseti: Sultan Abdülhamid'in ahlakına dair, takip ettiği siyasete ve memlekette yaptığı kalkınmaya dair üç ana başlık altında anlatılacak.
Abdülhamit devrinde jurnalcilik önüne gelen padişaha jurnal yazılar yalan olup para koparmak için yazıldı.
Sultan Abdülhamid dünyanın en müthiş istihbarat teşkilatını kurmuştur.
1:56:42Abdülhamit'in Rüşvet Sistemi: İngilizlerin Madrid seferi sırasında Abdülhamit'in çelik kasası açılmış ve içinde Avrupa siyasileriyle büyükelçilere kumar tahsisatı verildiği ortaya çıkmıştır.
Abdülhamit, rüşveti kumarda kazanmış gibi formüle ederek "kumar oynadım da kaybettim" şeklinde rüşvet vermeyi sağlamıştır.
Meşrutiyet ilan ederken yapılan anayasa, Yenikapı Mevlevihanesi'nde Mithat Paşa tarafından yazılmış ve 13. maddesi padişaha muzır faaliyeti görülenleri sürme hakkı vermiştir.
1:58:59Sürgün Sistemi ve Maaşlar: Abdülhamit, sürgün edilenlere maaş vermiş ve korkutmak için "Fizan'a" (Trablusgarp'ın güneyi, Libya'nın güneyi çöl) sürme tehdidinde bulunmuştur.
Sürgün edilenlerden hiçbiri Fizan'a gitmemiş, Trablusgarp'ta sahilde oturmuş ve devlette memur ise aynı maaşı almıştır.
Feshettiği Meclis-i Mebusan'ın milletvekilleri ve ayanları 1908'e kadar toplanmayan meclisten maaş almaya devam etmişlerdir.
2:00:14Abdülhamit'in Rüşvet Suçu Örneği: Said Paşa'nın huzurunda bir memur, Çırağan Sarayı'nın önünden geçerken "Sultan Murat efendimiz, sen başımızda olsaydın böyle istibdat olmazdı" demiş.
Said Paşa isyan etmiş, Abdülhamit ise "Ben bu jurnali ben verdirdim, ben onu aslında o suçu sabit olan suçundan sürüyorum" demiştir.
Abdülhamit, rüşvet suçu sabit olan kişiyi o gün sürseydi, ailesi ve akrabaları onun cezası olduğunu düşünerek başı eğik olacaktı, bu yüzden rüşvet suçu bahanesiyle sürmüştür.
2:02:40Ahrar Tahrir Meydanı ve Abdülhamit'in Takvası: İttihatçıların ve Abdülhamit düşmanlarının "Ahrar Tahrir Meydanı" tabiri vardır; "Ahrar" hür, "Tahrir" hürleştirme anlamına gelir.
İttihatçılar kendilerini "ahrardan" (hür tabiatlı) olarak tanımlamış, istibdada oynayamayacaklarını söylemişlerdir.
Abdülhamit'in takvasına bir misal olarak, Behice Kadınefendi'nin cenazesini kendisinin mezara koyduğu ve yastığının altında tuğla bulunduğunu, gözünü açtığı zaman tuğlaya teyemmüm ettiği anlatılmaktadır.
2:05:54Beşik Uleması Sistemi: 18 sene Sultan Hamid'in şeyhülislamlığını yapmış Cemaleddin Efendi'nin oğlu Muhtar Bey, beşik ulemasıdır.
Beşik uleması, Osmanlı'da alimlerin çocuklarına maaş verme sistemidir; alim yetişirse maaş kesilir, yetişmezse devam eder.
Bu sistem, ilmin kıymetini vurgulamak ve alim yetiştirmek için uygulanmıştır.
2:07:47Muhtar Bey'in Padişahla Görüşmesi: Muhtar Bey, propaganda seline kapılmış ve John Türklerle gizli toplantılar yapmıştır.
Saraya gittiğinde padişahın birkaç cümlesi üzerine kafası allak bullak olmuş ve arkadaşlarına "Bu işin esası böyle değilmiş" demiştir.
Arkadaşları onu "şeytan" olarak nitelendirmiş, Muhtar Bey ise birkaç kere tek başına kaldığında tekrar padişahla görüşmüş ve sonunda hastalanmıştır.
1:10:18Osmanlı'da Yurt Dışına Çıkış: Osmanlı zamanında uzun asırlar boyunca Osmanlılar Hıristiyan devletlerde sefil bulundurmazlardı, ancak sonraları istihbarata ihtiyaç duyarak mecbur oldular.
Osmanlı vatandaşları yurt dışına çıkacaksa sarayın izni gerekiyordu, pasaport almak gibi bir süreç yoktu.
Muhtar Bey, tedavi için Fransa'ya gitmek istemiş ancak saraya müracaat ettiğinde ne müspet ne menfi cevap alamamıştır.
2:12:37Abdülhamit'in İzin Verisi: Konuşmacı, sarayın kapısına geldiğinde arabacıya kim arabada olduğunu sorduklarını ve Şeyhülislam Cemaleddin Zade Muhtar Bey'in geçtiğini belirtiyor.
Konuşmacı, yurt dışına tedaviye gitmek istediğini ancak padişahtan izin çıkmadığını söylüyor.
Padişahın selamı şahanesi olarak, Halife-i Müslim'in sıfatıyla bir Şeyhülislamzade'nin diyar-ı küfre gitmesine ve kar-ı İslam'ı muhafaza edememe tehlikesine binaen müsaade edemeyeceğini bildiriyor.
2:14:31Avrupa'nın Durumu: Konuşmacı, Almanya'ya giden işçilerin çoğu bekar kaldıkları yurda fahişe getirdiğini ve bu durumun birçok kişinin günahlara batmasına neden olduğunu anlatıyor.
Avrupa'nın rezil bir yer olduğunu, bank civarı trene binerken çıplak kadınların bittiği yerde olduğunu belirtiyor.
Tarihte şehveti ölçüsüz ve edepsizce kullananların (Sodom, Gomora, Lut Gölü, Pompei) batmış olduğunu, Avrupa'nın da batacağını söylüyor.
2:16:49Abdülhamit'in İkramı: Padişah, konuşmacının hastalığı dolayısıyla masrafı olacağını belirterek maaşına bir maaşla ceb-i humayun'dan tahsis ilave ettiğini söylüyor.
Çamlıca'da şahsi paramla aldığım bir evi hastalığına iyi gelir ve davası temiz olduğu için oraya yerleşmesini, tapusunu kendisine göndereceğini belirtiyor.
Avrupa'ya gittiği takdirde hangi doktora muayene olacaksa adresini versin, parasını cebi muayenedan sarf ederek o doktoru getirip onu burada tedavi ettireceğini söylüyor.
2:17:56Abdülhamit'in Sadakati: Konuşmacı, Abdülhamit'in kendisine bu ikramı yaparken muhalifliğini bildiği halde yaptığını anlıyor.
Abdülhamit, konuşmacının mayanın temiz olduğunu ve Jön Türklerle düşüp kalktığını bildiğini, ancak bir gün doğruyu göreceğini bildiği için ayaküstü izahatlar yaptığını söylüyor.
Konuşmacı, Abdülhamit'in hatıratında Afrika'ya adam göndermek gibi çok iş olduğunu ve dünya siyasetinde o kadar iş yaptığını belirtiyor.
2:19:09Abdülhamit Devri ve Günümüz: Konuşmacı, Abdülhamit devrinin yakın tarihimizin bugüne çok benzeyen bir safhası olduğunu, bir kuyunun dibine iniş çizgisi olduğunu söylüyor.
İnme 1839'da başladı, Tanzimat'la 1939'da dibe vurdu, orada 15-20 sene durdu ve 1950'de çıkma başladı.
Abdülhamit'le Tayyip Bey'in aynı hizada olduğunu, birinin inişin ortasında, birinin çıkışın ortasında olduğunu, birinin yüzünün yıkılış istikametinde, birinin tamir istikametinde olduğunu belirtiyor.
2:21:05İslam'ın Galibiyeti: Konuşmacı, Abdülhamit'in dehasını, dindarlığını ve siyasetteki maharetini gösteren biri olmasına rağmen kadere ters düştüğünü, muradıyla yıkılmayı murad ettiğini söylüyor.
1839'da Kabe'ye dönük yüzümüzü yavaş yavaş Hollywood'a çevirdiğimizi, bu dönmek Mustafa Kemal'de tam olduğunu belirtiyor.
İslam'ın mağlubiyetten galibiyete geçmesinin 2050 yılında olacağına, o güne kadar borsadaki iniş çıkışlar gibi bazenler bazen çıkar ama buna rağmen yükseliştir diyor.
2:24:29İlahi Kanun ve İman: Konuşmacı, Murad-ı İlahi icabı var olduğu için aya giden insanoğlu topyekun birleşse yeryüzünden pireyi kaldıramayacağını, sivri sineği yok etmeye muktedir olamayacağını söylüyor.
İlahi kanunun fiziki alemde de, beşeri alemde de caridir ve bunun sonunun Şeriat-ı Mutahhara'nın galebesi olduğunu belirtiyor.
Bugün dinin mağlup zamanı, çalışanlar için az emekle çok ücret alacakları, galebe zamanında Allah katında mücahit olmak için at sırtında altı ay gideceksin gibi kafir bulasın da onunla uğraşasın diyor.

Sultan Abdülhamid ve Osmanlı İmparatorluğu Hakkında Dini ve Tarihsel Bir Sohbet

Yapay zekadan makale özeti

Yanıtı değerlendir