Buradasın

Sinop Üniversitesi Radyosu: "Bir Yardım Eli De Sen Uzat" Programı

youtube.com/watch?v=3f9I2wFhpok

Yapay zekadan makale özeti

Kısa
Ayrıntılı

Bu video, Sinop Üniversitesi radyosunda yayınlanan "Bir Yardım Eli De Sen Uzat" adlı bir röportaj programıdır. Programı Ertan Özkök sunmakta olup, konuklar arasında Sinop Üniversitesi İlahiyat Fakültesi öğrencileri Hamza İlya Sino (Suriye'den), Kübra Güneysu (Samsunlu) ve Hüsnü Altun (Amasyalı) bulunmaktadır.
Programın ana konusu, öğrencilerin kurdukları "İhsan" adlı yardım projesi ve Suriye'deki mültecilere, özellikle yetimlere yönelik yardım çabalarıdır. Program boyunca Kur'an-ı Kerim'deki yetimler hakkındaki ayetler, Suriye'deki zorlu durum, mültecilerin yaşadığı zorluklar ve projenin çalışma şekilleri hakkında bilgiler paylaşılmaktadır.
Programda ayrıca, ayda 100 TL tutarında destek vererek yetimlerin ihtiyaçlarını karşılayan "bir kardeş edinme" projesi, Sinop'ta yapılan yetim tespiti çalışmaları ve sponsorluk projeleri hakkında bilgiler verilmektedir. Programın sonunda, 30 Aralık'ta Sinop Üniversitesi'nde "Güncel Gelişmeler Işığında Suriye Türkmenleri" konferansı ve "Mekke'nin Fethi" programı düzenleneceği duyurulmaktadır.

01:51Programın Tanıtımı: Sinop Üniversitesi Radyo Stüdyoları'ndan sunucu Ertan Özkök, Sinop Üniversitesi İlahiyat Fakültesi öğrencileriyle birlikte bir program sunuyor.
Programa Suriye'den gelen Hamza İlya Sino, Kübra Güneysu, Hüsnü Altun ve Muhammet Özenli (telefonda) katılıyor.
02:53Katılımcıların Tanıtımı: Hamza İlya Sino, Suriye'den Türkiye'ye üç buçuk senedir yaşamakta ve Sinop Üniversitesi İlahiyat Fakültesi'nde okuyor.
Kübra Güneysu, Samsunlu olup Sinop Üniversitesi İlahiyat Fakültesi birinci sınıf öğrencisi.
Hüsnü Altun, Amasya'dan gelen Sinop Üniversitesi İlahiyat Fakültesi birinci sınıf öğrencisi.
04:33"İhsan" Projesi Hakkında: Grup kendilerine "İhsan" adını vermiş olup, Arapça'da "iyilik eden kişi" anlamına gelen bu kavram, projenin temelini oluşturuyor.
İhsan, görevini hakkıyla yerine getiren kişi olma ve görme ihtiyacı hissetmeden iyiliğe sarılma çizgisini üstleniyor.
Kübra, Sinop Üniversitesi'nde okuyan arkadaşlarıyla yolda yürümek ve onlarla beraber yürüyüp koşmak istediğini belirtiyor.
07:03Projenin Amacı ve Tetikleyicileri: Projenin tetikleyicisi, geçen günlerde Sinop'ta gerçekleşen Tülay Gökmen'in belgesel gösterimi olmuş.
Belgesel, dünya çocuklarının, savaşın çocuklarının halini birinci ağızdan dinlemeyi ve görmek etkileyici bir deneyim olarak sunmuş.
Projenin ana hedefi yetimlerle hemhal olmak ve onlara yardım etmek.
09:20Mevcut Projeler ve Suriye'den Gelenlerin Deneyimleri: Grup Türkmenlere yardım projesi gibi çeşitli projelerde bulunmuş ve kış şartları ile ilgili projeler üzerinde çalışıyor.
Kübra, eğitim projesinin ana hedeflerinden biri olduğunu ve sürekli yeni projelerle çalışmaya devam edeceklerini belirtiyor.
Hamza, Suriye'de yaşanan savaşın getirdiği zorlukları anlatıyor: elektrik ve su sıkıntısı, yemek yiyememe durumları.
12:09Suriye'deki Çocukların Durumu: Suriye'deki çocukların yaşadığı durum çok zordur ve savaş iyi bir şey değildir.
Hamza, akrabalarını 23 kişiyi kaybeden Yusuf adlı bir çocuğun hikayesini anlatıyor.
Yusuf, dedesini kaybettiğinde oturup düşünüyor, bazen ağlıyor ve konuşmak istemiyor.
13:51Eğitim Seçimi: Hamza, ilahiyat fakültesini seçmesinin nedeninin ilahi şeylerle ilgilenmek istediğini belirtiyor.
Sinop Üniversitesi'nin seçilmesinin nedeni tesadüf olduğunu söylüyor.
19:56Radyo Programı ve Proje Tanıtımı: Sinop Üniversitesi İlahiyat Fakültesi öğrencileri radyo programında yer alıyor.
Ekibin başında bulunan bayan, arkadaşlarının tercihi sonucu liderlik görevini üstlenmiş.
Ekibin amacı sadece Müslümanlara değil, dini, dili, ırkı ne olursa olsun insanlara yardım etmek.
21:25Toplumsal Değerlendirme ve Çocukların Durumu: Toplum fark eden ancak gereğini yerine getirmekte zorluk çeken bir toplum olarak değerlendiriliyor.
Bir kız çocuğunun evinin bombalanması ve yaralanması hikayesi paylaşılıyor.
Çocukların çok az şeylere sahip olmalarına rağmen, çoğu ölümü beklemekte.
23:01Toplumsal Sorumluluk ve İsrar: İnsanların günlük hayatta israf ettiğini, ancak yardım edilmesi gereken yetimlere karşı sebep gösterdiğini vurguluyorlar.
Allah'ın mearic suresinde "onların mallarında isteyen ve istemeye utananlar için belli bir hak bulunan kimselerdir" buyurduğu belirtiliyor.
Sadece dini, dili, teni, ırkı farklı diye insanlara el uzatmamak zalimlere yakışır bir hal olarak değerlendiriliyor.
24:33Yetimler ve Çocukların Durumu: Yetimler sudan mahrum çiçeklere benzetiliyor ve onların ibrikleri olmak isteniyor.
Savaşta çocuklar öldürülürse, orda savaş değil katliam olduğu vurgulanıyor.
Çocukların resimlerinde anneler, babalar, kardeşler yatay çizildiği, çünkü artık onların yok olduğu belirtiliyor.
26:43Projenin Amacı ve Hamza'nın Katkıları: Projenin amacı çığır açmak, Sinop'ta yeni bir devir açmak ve iyilik hareketinin imzasını Sinop'a atmak.
Hamza, Suriye'deki zor durumu anlatıyor: uçakların bombalarıyla evlerin yıkıldığı, yakıldığı ve yerlerin bir edildiği.
Hamza'nın Suriyeli olarak kendi problemi başından aşkın olmasına rağmen projeye katılması önemlidir çünkü İslam'ın uyandırdığı bir şey vardır: kendi derdini bir kenara bırakıp mazlumun derdiyle dertlenmek.
31:09Kur'an ve Peygamber'in Yetimlere Dair Buyrukları: Kur'an-ı Kerim'de Bakara Suresi'nde yetimleri soranlara "onların işlerini düzeltmek hayırlıdır" buyrulmaktadır.
Peygamber Efendimiz, yetimleri himaye edenlerin cennette kendisiyle yan yana olacaklarını müjdelenmektedir.
Yetimlere sahip çıkmadığımızda kötü kişilerin onlara sahip çıkacağını, çocukları organ mafyalarına, fuhuş çetelerine satıp asker olarak cepheye sürdüklerini belirtmektedir.
33:19Yetimlere Yardım Çağrısı: Konuşmacı, kötülük devrinde insanlar yetimlere sahip çıkıyor, ancak gençlerin kendilerini salmış olduğunu belirtmektedir.
Herkesin üç lira ayırarak aylık bir yetim sponsorluğunu üstlenebileceğini, bu miktarın çoğu insan için önemsiz olduğunu vurgulamaktadır.
Uyanma çağrısı yaparak, sessizlikten, görmezden gelmeden ve bilmezlikten gelmeden vazgeçmeleri gerektiğini, birbirlerinin umutları olduklarını hatırlatmaktadır.
37:16Suriye'deki Durum: Suriye'de Arap Baharı ile birlikte korku duvarı yıkılmış, ancak rejim bu duvarları tekrar kurmak için şiddet kullanmaktadır.
Suriye'deki çocuklar yaşamlarının acılarını gözlerinde taşıyor, rejimin güçleri tarafından üç yüz bin fazla çocuğun katledildiği bildirilmektedir.
Konuşmacının dayısı hapishaneye girmiş, hastalığından ve işkence sonucu vefat etmiş, Suriye'de günde yüzlerce insanın ölüyor ve bazı bölgelerde insanlar acıkmaktan ölüyor durumda.
41:35Suriye'deki Zorlu Durum: Konuşmacı, Suriye'de bir kampa gittiğini ve orada çocuklarla yaşadıklarını anlatıyor.
Çocukların elbiselerinin yok olduğunu, çadırda yaşadıklarını ve çok zor durumda olduklarını belirtiyor.
Bu durumun bir zulüm olduğunu ve yardım etmenin gerekliliğini vurguluyor.
43:12Yardım Kaynakları: En çok yardımın Türkiye'den geldiğini, ikinci sırada Suudi Arabistan'dan ancak bunun sadece yüzde bir olduğunu belirtiyor.
Diğer bölgelerden de yardım geldiğini ancak süreklilik olmadığını, insanların sürekli ihtiyaçları olduğunu ifade ediyor.
İnsanların israf ettiklerinin yüzde on'ına bile sahip değilmelerini ve bu durumun nankörlük olduğunu söylüyor.
44:48Uyanış ve Sorumluluk: Konuşmacı, Suriye'deki durumun aslında onların değil, bizim imtihanımız olduğunu belirtiyor.
Uyanmamız gerektiğini ve bir köprü oluşturmak istediğimizi ifade ediyor.
İlahiyat fakültelerinin bu konuda en duyarlı fakülteler olduğunu ve Türkiye'nin her yerinde çalışmaları olduğunu söylüyor.
46:53İnsanlık ve Sorunun Çözümü: Konuşmacı, bu sorunun dinden önce insanlığın ortak problemi olduğunu vurguluyor.
İnsanları bu soruya yönlendirmek için bir hedef belirlemek gerektiğini, kavak ağacı gibi uzun uzaylı olmak gerektiğini söylüyor.
Bilgiyi aktarırken görselliğe dayanmak yerine, insanların tarihini, geçmişini ve hayat hikayelerini okuyup anlatmanın önemli olduğunu belirtiyor.
49:33Türkiye'nin Bakış Açısı: Konuşmacı, Türklerin mültecilere iyi davrandığını ve onları "muhacir" olarak gördüklerini, kendilerini ise "ansar" olarak tanımladıklarını belirtiyor.
Suriyeli konuşmacı, Suriye'yi çok sevdiğini ancak savaş nedeniyle dönmek istese de beklediklerini söylüyor.
İhsan grubu oluşturduklarını ve adım adım gideceklerini ifade ediyor.
55:38Şiir Okuma: Hamza Elyasin adlı konuşmacı, bir şiir okuyor.
Şiirin devrim, savaş ve zulüm hakkında konuştuğunu belirtiyor.
Şiirin içeriğinin zulmü ele aldığını vurguluyor.
59:24Radyo Programına Katılımcıların Selamları: Programda konuşmacı, grubundaki arkadaşlarına selam gönderiyor ve dinleyicilerden birinin "insanlığı yaşatan bir nesil yetiştirebiliriz" sözüne teşekkür ediyor.
Konuşmacı, çocukların arkasında durulduğunda cesaret kazandıklarını ve kalplerinin bilimle dolu olacağını belirtiyor.
Kübra, yaşamlarının güzel noktalarda olduğunu ve grubun geniş bir samimiyet içinde olduğunu ifade ediyor.
1:01:31Programın Uluslararası Etkisi: Programın yurt dışında da dinleyiciye sahip olduğunu, Danimarka, Almanya ve Hollanda gibi ülkelerden mesaj aldıklarını belirtiyorlar.
Mahmut Çelik adlı biri programın başarılarını dilediğini belirten mesaj göndermiş.
Programda Sinop ilinde de destek gelmesi ve kurumların üyelerinin programı dinlediği belirtiliyor.
1:02:53Sinop Hakkında Görüşler: Konuşmacı, Sinop'un düzeninin yüksek olduğunu ve memurların ve yaşlıların çok olduğunu belirtiyor.
Sinop halkının hiç sorgulandığını, "neler yapabilirsiniz" sorusu sorulmadığını ifade ediyor.
Sinop'un üç tarafı denizle kaplı olduğunu ve gelişmeye ihtiyacı olduğunu, ancak yapılmayacak şeyler olmadığını vurguluyor.
1:04:18Yetim Projesi Hakkında Bilgiler: Yetim projesinin, ilin gönüllü kişilerince tespit edilen yetimlerin projeye eklenmesi sonucunda farklı bir ilden veya ülkeden onlara temiz bir kahvenin sponsor olması şeklinde çalıştığını anlatıyorlar.
Projede ayda sadece 100 lira gibi bir meblağ ile bir yetimin yıllık ihtiyaçları karşılanabiliyor ve ilk ödeme sonrası sponsorlara yetimin resmi ve bilgileri gönderiliyor.
Dünyada şu an 56 ülkede aktif olarak hareket edildiği, savaş ve afetlerden sonra sayısının arttığı ve düzenli yardım edilen yetimlerin varlığı belirtiliyor.
1:07:10Projenin Etkileri ve Ailelerin Düşünceleri: Bir sponsorun yetimini görmek için ülkeye gittiği ve yetimin kendisine sarıldığını anlatan bir hikaye paylaşılıyor.
Sponsorlukta bir öğretmenin, sınıf yetiminin veya bir grup öğrencinin de yer alabildiği belirtiliyor.
Konuşmacılar, ailelerinin projeden haberdar olduğunu ve iyi şeylerin ucundan tuttuklarını bilmelerinin onlara yettiğini ifade ediyorlar.
1:10:40Üniversite Hayatı ve Hedefler: Konuşmacı, üniversite hayatında sadece okul ve hocaların kaprisiyle geçmeyen, daha farklı bir duruşla gideceklerini belirtiyor.
Daha güzel nesiller yetiştirmek için yola çıktıklarını ve Allah'ın daim etmesini dilediklerini söylüyorlar.
1:11:52Radyo Programı ve Aile Desteği: Konuşmacı, radyo programına çıkacağı için babasına haber verdiğini ve babasının onun amelinin Allah'ın rızası olması gerektiğini, insanların küssesi önemli olmadığını söylediğini anlatıyor.
Programda bir telefon bağlantısı alınıyor ve Ebru adlı bir katılımcı, İhsan grubunu temsil ettiklerini ve Tülay hocasının katkılarıyla ve Hüseyin'in bir araya getirmesiyle ESTAGFUR yola başvurduklarını belirtiyor.
Konuşmacı, Ebru'ya teşekkür ederek yayına katıldığı için teşekkür ediyor ve programın davetli bir kişi tarafından hazırlanan afişlerle ilgili çok uğraştığını belirtiyor.
1:14:44Şiir Okuma: Programda Hüsnü adlı bir katılımcıdan bir şiir okunuyor.
Şiirde mazlumların durumu, Müslümanların zayıf bırakılması, silahsız ve bombasız insanların zulüm görmesi anlatılıyor.
Şiirde Allah'a havale edildiği ve "Allah saldırganlardan daha büyüktür, kurşunlardan ve zincirlerden daha büyüktür" ifadesi kullanılıyor.
1:17:32Şiirin Arapça Okunması: Şiirin Arapça versiyonu Hamza adlı bir katılımcı tarafından okunuyor.
Konuşmacı, Hamza'nın şiirleri okuma konusunda kendini çok iyi adapte edebildiğini ve duygularıyla işi yürüttüğünü belirtiyor.
Hüsnü, şiirleri okurken küçük kardeşlerine düşündüğünü ve onlara yapılan zulümlerin aynısının onlara yapıldığını düşününce tahammül edemediğini söylüyor.
1:20:55Teşekkür ve Destek: Konuşmacı, Konya'da dinleyen Elif adlı bir arkadaşa selamlarını iletiyor ve yurt dışından mesajlar aldıklarını belirtiyor.
Sinop Üniversitesi Meslek Yüksekokulu Müdürü Doçent Doktor Mustafa Öztabak ve Basın Yayın Müdürü Tuna Kuzu'ya teşekkür ediyor.
Konuşmacı, bu faaliyetin sadece onların başlattığı bir şey olmadığını, Sinop ve Sinoplu öğrencilerle birlikte yürümek ve köprü olmak istediğini vurguluyor.
1:23:13Topluma Yönelik Mesajlar: Kübra, günümüzün internet ve bilgisayar çağı olduğunu, her şeyin göz önünde olduğunu ancak görmek istemediğini belirtiyor.
İnsanların kendilerine bakmak yerine dışarıdakine bakmaları gerektiğini, çünkü kendilerinden daha aşağıda birileri olduğunu ve İslam'ın da öğüdü kendimizden aşağıyı görmek olduğunu söylüyor.
Türkiye'de de yardıma ihtiyacı olan insanların olduğunu, Sinop'ta yetim tespiti yapıldığını ve bunların projeye dahil edildiğini, Sinop'un yetimlerine dünya çapında insanlar sponsor olduğunu belirtiyor.
Konuşmacı, bu faaliyeti sadece yardım olarak değil, yarınımıza bir yatırım olarak görmek gerektiğini vurguluyor ve ilahiyat fakültesi dışında daha çok yayılmak istediğini söylüyor.
1:27:08Programın Sonu ve Mesajlar: Programın sonuna gelindi ve dinleyicilerden mesajları paylaşmaları isteniyor.
Bir Hüsnü Hanım'ın yönetim kurulu başkanı olarak ilan edilmesi ve ona destek olunması isteniyor.
Programda bir şiir okunmuş ve yurt dışında bulunan Mahmut amca tarafından çok etkilenilmiş ve duygulanmış.
1:28:56Duyurular: 30 Aralık Çarşamba günü saat 14:00'te Subitam Konferans Salonunda "Güncel Gelişmeler Işığında Suriye Türkmenleri" adlı bir konferans düzenleniyor.
Konferansa konuşmacı olarak Suriye Türkmen Meclis Başkanı Abdurrahman Mustafa katılacak.
Sinop'ta iki tır yardım kampanyası düzenleniyor ve bu yardımların Suriye'ye gönderileceği belirtiliyor.
1:30:37Diğer Program Duyuruları: Aynı gün içerisinde saat 14:00'te Eğitim Fakültesi Konferans Salonunda "Mekke'nin Fethi" programı düzenleniyor.
Programın sunuculuğunu Ertan Özkök yapacak ve yardımcı doçent doktor Hüseyin İmamoğlu katılacak.
Sinop Üniversitesi İlahiyat Fakültesi öğrencileriyle "Yardım Eli De Sen Uzak" programı gerçekleştirildiği belirtiliyor.
1:32:34Programın Kapanışı: Programda Hamza Elya Sino, Kübra Güneysu ve Hüsnü Altun ile birlikteyken olduğu belirtiliyor.
Radyo dinleyicilerine teşekkür ediliyor ve bir sonraki programda görüşmek üzere veda ediliyor.
Program sonunda bir dua okunuyor.

Sinop Üniversitesi Radyosu: "Bir Yardım Eli De Sen Uzat" Programı

Yapay zekadan makale özeti

Yanıtı değerlendir