Yapay zekadan makale özeti
- Kısa
- Ayrıntılı
- Bu video, "Onsekiz" programında bir konuşmacının Kur'an ve risalet nübüvvet konusunu ele aldığı dini bir sohbet formatındadır.
- Videoda konuşmacı, nübüvvet ve risalet kavramlarının birbirinden ayrı değil, aynı peygamberin hem nebi hem de resul olarak adlandırılabileceğini Kur'an ayetleri üzerinden açıklamaktadır. Konuşmacı, Hz. Muhammed'in son peygamber olduğunu vurgulayarak, her peygamberin hem nebi hem resul olduğunu ve her birine kitap verildiğini belirtmektedir.
- Konuşmacı ayrıca, "resul" kelimesinin sadece mesaj iletme anlamında kullanılabileceğini, peygamberlik anlamında kullanılamayacağını vurgulamakta ve peygamberlik istismarına karşı uyarılar yapmaktadır. Video, nebi ve resul kavramlarının kelime anlamlarının incelenmesiyle devam etmekte ve Hz. İsa, Hz. İbrahim, Hz. Musa, Hz. İsmail ve Hz. İdris gibi peygamberlerin Kur'an'daki ayetler üzerinden bu iddiasını desteklemektedir.
- Kur'an ve Risalet Nübüvvet Konusunun Önemi
- Programda Kur'an ve risalet nübüvvet konusu ele alınacak.
- Bu konu hakkında spekülasyonlar ve ayakları yere basmayan söylemler geliştiriliyor.
- Konu istismara açık bir mahiyet arz ediyor.
- 00:51Risalet ve Nübüvvet Kavramlarının Ayrımı
- Risalet ve nübüvvet kavramlarının peygamberlerle alakalı kendisine kitap verilen veya verilmeyen ayrımına konu edinilmesi yanlıştır.
- Kur'an'a uygun değil, önceki kitapla önceki peygamberin risalet öğretileri ile görev yapana nebi denir denmesi yanlıştır.
- Kur'an'da bütün peygamberlere "nebi" ve "resul" kelimeleri tekil ve çoğul olarak kullanılmaktadır.
- 02:12Kur'an'daki Nübüvvet ve Kitap İlişkisi
- Bakara Suresi 213. ayette Allah, insanların tek bir ümmet olduğunu ve nebileri müjdeleyiciler ve uyarıcılar olarak gönderdiğini belirtiyor.
- Ayette "ve enzelehu allah o nebilerle beraber indirdi el kitabe" ifadesiyle nebilere kitap indirildiği söyleniyor.
- Her peygamberin hem nebi, hem resul adı vardır.
- 05:24Nübüvvet ve Risalet Kavramlarının Karşılaştırılması
- Nübüvvet tartışılan bir kavramdır ve risaletten farklıdır.
- Risalet kitap bir kavramken, nübüvvet aktarıma dair bir kavram olarak beyan ediliyor.
- Ali İmran Suresi 79. ayette Allah, kendisine kitap verdiği bir beşeri peygamber olarak tanımlıyor.
- 06:52Nübüvvet ve Kitap İlişkisinin Kur'an'daki Kanıtları
- Enam Suresi 83-90. ayetlerinde Allah, peygamberlere kitabı, muhakeme gücünü ve nübüvveti verdiğini belirtiyor.
- Ankebut Suresi 27. ayetinde Allah, Hz. İbrahim'e İshak ve Yakup'u verdiğini ve onların zürriyetine nübüvvet ve kitap verdiğini söylüyor.
- Nübüvvetin risaletten bu anlamda farkının bulunmadığı ortaya konmaktadır.
- 09:25Hz. İsa'nın Resul ve Nebi Olması
- Hz. İsa'nın kitap alan bir peygamber olması itibariyle ona resul demek gerekiyor.
- Hz. İsa beşikte konuşurken "Ben Allah'ın kuluyum, Allah bana kitap verdi ve beni nebi kıldı" demiştir.
- Nebiler nübüvvet kitabı noktasında resullerden farklı değildir, aynı şahıslardır.
- 11:00Diğer Peygamberlerin Resul ve Nebi Olması
- Meryem suresinde Hz. İbrahim için "Sıddık nebi" denilmesi, onun kitap almadığını göstermez.
- Meryem suresi 51. ayette Hz. Musa için "Musa resul nebi idi" denilmiştir.
- Meryem suresi 54. ayette Hz. İsmail için, 56. ayette Hz. İdris için de "ve resul nebi" ifadeleri kullanılmıştır.
- 12:37Risalet ve Nübüvvet Ayrımı
- Risalet ve nübüvvet ayrımı yapmak doğru değildir, her peygamber hem resuldür hem nebidir.
- Hz. Muhammed için Kur'an-ı Kerim'de hem resul hem nebi göndermeleri vardır.
- Her nebi kitap almış ve muhakeme sahibi kılınarak hikmetle buluşturulmuştur.
- 14:09Peygamberlerin Farklı İsimleri
- Peygamberimiz için "yemem", "müddesir", "nezir", "beşir", "mübeşşirin", "münzir" gibi farklı ifadeler de kullanılır.
- Araf suresi 157-158. ayetlerinde "resulen nebiye ümmiye" ifadeleri peş peşe kullanılmıştır.
- Hz. Muhammed hem resuldür, hem nebidir, hem müzzemmildir, hem müddesirdir, hem beşirdir, hem kardeştir.
- 16:09Resul ve Nebi Kelimelerinin Anlamı
- Resul, risalet, elçilik demektir.
- Allah'ın bir kuluna verdiği görevi, okulunun muhataplara iletmesi noktasında her peygamber resul elçidir.
- Elçi, sahibinden aldığı mesajı ilgililere, muhataplara ulaştıran kişi demektir.
- 16:59Peygamberlik Kavramları
- Nebi, bir peygamberin resul olduğunun bildirildiği, ilahi bilgilerden haberdar edilen ve yüksek bir mertebeyi elde etmiş olan kişidir.
- Nübüvvet son derece yüksek bir mertebedir ve nebi kelimesi "haberdar edilmek" anlamına gelir.
- Her nebi vahiy almıştır ve ilahi mesajlarla buluşturulmuştur.
- 17:43Peygamberlik ve Resul Kavramları Arasındaki İlişki
- Her nebi Allah resuldür, her resul nebidir, ama her peygamber hem nebi hem resuldür.
- Resul kelimesi sözlük anlamıyla başka ilişkilerde de kullanılabilir, ancak peygamberlik kurumunu istismarına sebep olan kitap verilmiş olma veya verilmemiş olma noktasındaki ayrımın yanlışlığına dikkat çekilmektedir.
- Azap Suresi 40. ayette Allah, Hz. Muhammed'in son peygamber olduğunu beyan ederken "Muhammed sizin erkeklerinizden hiçbirinin babası değildir" diyerek Hz. Zeyd'in babası olmadığını vurgulamaktadır.
- 21:50Hz. Muhammed'in Peygamberlik Durumu
- Hz. Muhammed Allah'ın resulüdür ve hatemen nebiyyin (nebilerin sonuncusu) ve hatemen mürselin (resullerin sonuncusu) demektir.
- Hz. Peygamber resullerin sonuncusu değildir, nebilerin sonuncusudur.
- Risalet, bir mesajı birilerine iletme anlamında bir görevdir ve vahiy almış anlamında, peygamberlik anlamında bir işaret değildir.
- 23:14Nübüvvet ve Risalet Arasındaki Farklar
- Vahiy alma anlamında risalet bittiği gibi nübüvvette bitmiştir.
- Her peygamber mutlaka vahiy alır, aldığı vahiy insanlara tebliğ edilmeden önce vahiy alan peygamberin adı nebidir, ulaştırdığı zaman adı resuldür.
- Her peygamber hem rasuldur, hem nebidir, her peygamber önce nebidir, sonra resuldür.
- 24:24Peygamberlik ve Kitap İlişkisi
- Her peygambere kitap verilmiştir ve her peygambere o kitaptan hüküm çıkarma noktasında hikmet verilmiştir.
- Her peygambere kitap ve hikmet verilmekle beraber nübüvvette verilmiştir.
- İlahi mesajı insanlara iletme noktasında, risalet görevini ümmet olarak yerine getirme noktasında vahyi Kur'an'ı insanlara ulaştırmada bir tembellik, bir küsulet ortaya koymamak gerektiği vurgulanmaktadır.