Buradasın
Musul Sorunu ve Türkiye'nin Dış Politikası Üzerine Tarih Sohbeti
youtube.com/watch?v=AzqA5rONKEEYapay zekadan makale özeti
- Kısa
- Ayrıntılı
- "Sıradışı Tarih" programında Profesör Dr. Mehmet Çelik ve diğer konuşmacılarla gerçekleşen bu sohbet, Musul sorunu ve Türkiye'nin dış politikası hakkında kapsamlı bir tarih analizi sunmaktadır.
- Video, Musul'un tarihsel gelişiminden başlayarak Osmanlı İmparatorluğu'nun coğrafi boyutu, Osmanlıca'nın evrimi ve Lozan Konferansı'ndaki Musul meselesi üzerine detaylı bilgiler içermektedir. Konuşmacılar, Türkiye'nin Cumhuriyet sonrası Anadolu'ya hapsolması, Amerika ile ilişkileri, Ortadoğu'daki siyasi gelişmeler ve İslam dünyasındaki Şii-Sünni çatışmaları gibi konuları ele almaktadır.
- Sohbetin diğer önemli konuları arasında Türkçe ve yabancı dil eğitimi sorunları, "öz Türkçecilik" hareketi, Milli Eğitim Bakanlığı'nın dil politikaları ve Türkiye'nin bağımsızlık mücadelesi bulunmaktadır. Konuşmacılar, Amerika'nın Ortadoğu'daki politikalarını eleştirel bir bakış açısıyla inceleyerek, Türkiye'nin bu konudaki duruşunu ve siyasi figürlerin (Tayyip Erdoğan, Kemal Kılıçdaroğlu, Deniz Baykal) bu süreçteki rollerini değerlendirmektedir.
- 00:05Musul'un Güncel Durumu
- Programın sunucusu ve profesör Dr. Mehmet Çelik, Musul konusunu tartışacaklarını belirtiyor.
- Musul günümüzde dünyanın en ateşli ve en hararetli yerlerinden biri olup, Türkiye hem operasyonel hem de diplomatik olarak orada aktif.
- Musul'da birden fazla sorun var ve oradaki gelişmeler Türkiye için çok önemli.
- 01:15Musul'un Stratejik Önemi
- Musul, dünyanın 63 ülkesinin ilgisini çektiği bir bölgedir ve Türkiye için en çok ilgi çekici bir yerdir.
- DEASH (Daesh), vahşi bir terör örgütü olarak tanımlanıyor ve Amerikan yapımı bir proje olarak görülüyor.
- Amerika geçmişte Taliban ve El Kaide gibi terör örgütlerini de benzer şekilde kullanmış.
- 03:21Musul'un Tarihi
- Musul, Mezopotamya'da Dicle Nehri kenarında kurulmuş çok eski bir şehirdir ve Ninova bölgesine aittir.
- Hz. Ömer döneminde Kadisiye ve Nihavend savaşlarından sonra Sasani İmparatorluğu dağıldı ve bölge İslam hakimiyetine girdi.
- Türklerin Ortadoğu'ya gelişiyle Selçuklular bölgeye geldi ve 1055-1923 yılları arasında Musul Türklerin idaresinde kaldı.
- 05:01Osmanlı Dönemi Musul
- Osmanlı Devleti Irak'ı (o dönemde ayrı bir devlet yoktu) ilhak ettiğinde, bölgenin etnik, dini ve mezhebi yapısına bakarak üç eyalete böldü: Basra, Bağdat ve Musul.
- Musul eyaleti en önemlisiydi ve Kerkük, Süleymaniye başta olmak üzere Bağdat'ın bütün kuzeyi ve Güneydoğu Anadolu'ya kadar olan alanlar Musul eyaletine bağlıydı.
- Osmanlı, bu üç eyalette farklı hukuk uyguladı: Basra'da Şii fıkhı, Bağdat'ta Hanefi fıkhı, Musul'da Şafi fıkhı.
- 07:13Musul'un Misak-ı Milli'deki Yeri
- Musul, Misak-ı Milli sınırlarının içindeydi ve Osmanlı Meclisi Mebusan'ı bu sınırı tespit etti.
- Meclis-i Mebusan, güney sınırlarını İskenderun'dan Al-Halep'e, oradan doğuya doğru Musul ve Kerkük'e kadar çizdi.
- Gazi Mustafa Kemal, Meclis'te yaptığı konuşmalarda bu sınırın üzerinde durmuştur.
- 09:19Musul'un Kaybedilmesi
- Musul, Basra ve Bağdat gibi düşünülmedi, terk edilmedi ve Ali İhsan Paşa (Sabis) Musul'da Türk birlikleriyle orayı terk etmedi.
- Mondros Mütarekesi sonrası İngilizler baskı yaptılar ve 10 Kasım 1918'de Musul boşaltmak zorunda kaldı.
- 28 Ocak 1920'de Meclis-i Mebusan'ın ilk toplantısında ve ilk maddesinde Musul ve Kerkük'in Türkiye'nin güney sınırı içinde olduğu belirtildi.
- 10:37Milli Mücadele Dönemi Musul
- Mustafa Kemal, 28 Aralık 1920'de Ankara'da Ziraat Mektebi'nde yaptığı konuşmada özellikle Musul üzerinde durdu.
- Ankara'da Meclis açıldıktan sonra da aynı sınırı, Meclis-i Mebusan'daki birinci maddede yer alan sınırı aynen okudu.
- Lozan Konferansı'nda 23 Ocak 1923'te Musul meselesi gündeme geldiğinde büyük bir hata yapıldı.
- 13:19Lozan Konferansı ve Musul Meselesi
- Lozan Konferansı'nda İngiltere, Fransa, İtalya, Japonya ve Amerika gibi ülkeler kürsülerde yer almıştı.
- İngilizler, İsmet Paşa'ya Musul meselesinin diğer ülkelerle ilgili olmadığını ve kendi aralarında halledeceklerini söyleyerek konuyu dışarıda bıraktılar.
- İsmet Paşa, Lozan'da Musul ve Lozan'ın demografik yapısını detaylı şekilde sunmuş, ancak İngilizler bu rakamları muallata ederek Türkmenleri Türk olarak tanımlamamıştı.
- 15:33Lozan'ın Sonuçları ve Osmanlı İmparatorluğu'nun Coğrafyası
- İngilizler, "Milletlerin kendi geleceklerini tayin etme hakları evrensel bir ilkedir" diyerek Musul meselesini kendi aralarında halledeceklerini söylediler.
- Osmanlı İmparatorluğu bin yıl boyunca dört milyon kilometre karelik bir alanda hüküm sürmüş, son yıkım döneminde ise 22 milyon kilometre kareden eriyerek Lozan'a gelindiğinde yaklaşık 4,7 milyon kilometre kareye ulaşmıştı.
- Osmanlı İmparatorluğu'nun merkeze yakın çevresinde (dört-beş milyon kilometrekarelik) Osmanlıca (Osmanlı Türkçesi) konuşuluyordu, bu da Kuzey Afrika, Ortadoğu ve Balkanlar arasında dil birliği sağlıyordu.
- 18:35Osmanlıca ve Öz Türkçecilik
- Öz Türkçecilik, dil birliğini yok etmek için dışarıdan dayatılmış bir politika olarak görülmektedir.
- Osmanlı tarihinde, bugün üzerinde kırk bağımsız ülkenin yer aldığı coğrafyada, dini, kültürel, dil ve inanç açısından hiçbir baskı yapılmamıştır.
- Osmanlıca, altı yüz yıllık bir süreçte Arapça ve Farsça'dan deyimler, kalıplar alarak bir ümmet dili haline gelmiş, ancak dil devriminden sonra Türkçe'de 15 bin kelime kaybedilmiştir.
- 21:47Milli Eğitim ve İngilizce Eğitimi
- Milli Eğitim Bakanlığı, ilkokul beşinci sınıftan itibaren sadece dil dersi vereceğini ve İngilizce'nin bir dünya dili haline geldiğini açıkladı.
- İngilizceyi öğrenmek için ilkokul beşinci sınıftan başlamak yeterli değildir, daha erken başlanmalıdır.
- İngiliz Dili ve Edebiyatı bölümünden mezun olan öğrenciler, liseye İngilizce öğretmeni olarak atanıyor ve akşam ders çalışıp öğretime devam ediyorlar.
- 23:15Osmanlı Dönemi Dil Eğitimi
- Osmanlı döneminde okullardan yetişen çocuklar mükemmel derecede Fransızca ve İngilizce öğreniyordu.
- 1943 yılında Vasili ve Liev'in "Bizans İmparatorluğu Tarihi" adlı iki ciltlik kitabının birinci cildi Arif Mufid Mansel tarafından mükemmel bir şekilde çevrildi.
- İkinci cildi kimse çevirmeye cesaret edemedi çünkü Arif Mufid Mansel'in çevirisi çok başarılıydı ve hiçbir akademisyen ikinci cildi çevirirse karşılaştırılacağından korkuyordu.
- 25:08Türkçe ve İngilizce Seslendirme Sorunu
- Latin alfabesini aldığımızda seslendirme açısından yanlış yaptık, İngilizlerin seslendirdiği gibi Türkçe'nin seslendirilmesi gerekiyor.
- Öğrenciler yazılışı ve okunuşunu ayrı ayrı öğrenmek zorunda kalıyor, bu da zihinlerini ikiye ayırıyor.
- Dünyada okuryazar olmayan bakkallar bile İngilizce veya Fransızca konuşabiliyor, ancak profesörler bile konuşamıyor.
- 26:56Öztürkçe ve Dil Sorunu
- "Öztürkçe" ifadesi uyduruk bir kavramdır ve Gazi Paşa bundan vazgeçmiştir.
- Agop Dilâçar ve kadroları hala dil derneği kurmuş ve aynı iddiayı devam ettiriyorlar.
- İlkokulda okuma parçalarında "muhteva" gibi yabancı kelimeler kullanılıyor ve öğrencilerin bunları bulup anlamlarını yazması isteniyor.
- 29:54Dil Zenginliği ve Günümüzdeki Durum
- Dilin zenginliği öztürkçeciler tarafından yok edilmeye çalışılıyor.
- Günümüz nesli günlük konuşur üçyüz kelimeyle ve bu durum militan gazeteciler çıkmasına, şairlerin çıkmamasına ve boşanmaların artmasına neden oluyor.
- Adam ve kadın arasındaki anlaşmazlıklarda dil sorunu ortaya çıkıyor, çünkü insanlar yeterince konuşamıyor ve anlatamıyor.
- 31:58Lozan'dan Sonraki Musul Meselesi
- Konuşmacı, Lozan'dan sonra Musul'un ortada kaldığını ve halk oylaması yapılırsa Irak'ı Faysal mi yoksa Ankara mı seçeceğini sorguladıklarını belirtiyor.
- İngilizlerin kendi kamuoyu yoklamasında %98 oranında Irak'ın Türkiye'ye bağlanması sonucuna ulaştıkları ve Türkiye'nin de bu sonuçtan vazgeçtiği anlatılıyor.
- İngiltere'nin "Cahil halk bundan ne anlar?" diyerek halk oylamasını reddettiği ve Haliç Konferansı adı altında kendi aralarında konuyu halletmeye çalıştıkları belirtiliyor.
- 34:10Milletler Cemiyeti'ne Gönderme
- İngiltere'nin konuyu Milletler Cemiyeti'ne göndererek dünya karar vermesini istemesi ve Türkiye'nin bu duruma mecburen sessiz kaldığı anlatılıyor.
- Milletler Cemiyeti'nin (bugünkü Birleşmiş Milletler'in) kurucusu ve başkanı İngiltere olduğu, konseyin İngiltere, Fransa, İtalya ve Japonya'dan oluştuğu belirtiliyor.
- Oylamaya katılan devletlerin hepsinin İngiltere ve Fransa'nın sömürgeleri olduğu ve kararın Türkiye'nin uyma zorunluluğu altına alındığı vurgulanıyor.
- 36:42Türkiye'nin Devlet Geleneği
- Türkiye'nin bin yıllık devlet geleneğini, ahlakını, ilkesini ve prensibini hala muhafaza ettiği belirtiliyor.
- Türkiye'nin Suriye'nin toprak bütünlüğünden yanaydı ve Irak'ta da benzer tavır almasına rağmen dinlenmediği anlatılıyor.
- Bölgede güçlü, huzurlu, ekonomik ve siyasi istikrarını sağlamış bir Türkiye olursa, Irak ve Suriye gibi bölgelerdeki referandumlarda Türkiye'den yana tavır alındığı öngörülüyor.
- 39:15Demografik Yapı Değişikliği
- Amerika'nın PYD gibi terör örgütleri üzerinden demografik yapıyı değiştirmek için tapu kayıtlarını yakıp Türkmenleri oradan göçe zorladıkları belirtiliyor.
- PYD'nin terör örgütü olarak tanımlanmasının tek sebebinin demografik yapıyı bozma çabaları olduğu vurgulanıyor.
- Amerika'nın tüm terör örgütleri üzerinden hareket etmesinin sebebinin "kimyasının bozulması" olduğu ve Türkiye'nin Cumhuriyet kurulduktan sonra Anadolu'nun içine hapsolduğu belirtiliyor.
- 42:09Türkiye'nin Ortadoğu'daki Durumu
- Türkiye Cumhuriyeti'nin Amerika'nın Ortadoğu'daki bir karakolu durumunda olduğu ve ne söyleniyorsa yerine getirdiği iddia ediliyor.
- 1957 yılında Irak'ta Türkmenlerin katledildiği ve Türkiye'nin sınır güvenliği için hareketlilik gösterdiği anlatılıyor.
- Adnan Menderes döneminde Amerikan Büyükelçisi Fletcher'in randevu almadan Bakanlar Kurulu toplantısına girerek "askerlerinizi sınırın ötesinde görmek istemiyoruz" emrini vermesi ve Menderes'in bu duruma karşı çıkamaması örnek gösteriliyor.
- 45:04Amerika ve Türkiye İlişkileri
- Konuşmacı, Amerika hükümetinin tavsiyelerini adım adım takip edeceklerini ve konuyu kamuoyuna nasıl aktaracaklarını belirteceklerini söylüyor.
- Konuşmacı, Türkiye'nin Amerika'ya karşı daha dirençli bir tutum sergilediğini, geçmişteki liderlerin (Ecevit, Demirel) Amerika karşısında duruşunu vurguluyor.
- Tayyip Erdoğan'ın Türk milletinin ve devletinin tarih felsefesinin onurunu kurtardığını, Türk milletinin onun arkasında durması gerektiğini belirtiyor.
- 48:29Ecevit ve Gülen İlişkisi
- Konuşmacı, Ecevit'in Abdullah Öcalan'ı verdikleri ve Fethullah Gülen'i aldıklarını belirtiyor.
- Rahşan Ecevit'in "din elden gidiyor" demesinden sonra yaşanan olayları (Rahip Santoro cinayeti, Malatya Zirve Yayınevi saldırısı) ve bunların FETÖ'nün işi olduğunu, FETÖ'ye Amerika'nın yaptırdığını söylüyor.
- Fethullah Gülen'in iki kişiye şefaat ettiğini, bunlardan birinin Kasım Gülek olduğunu ve Ecevit'in Gülek'in kızını milletvekili yaptığını belirtiyor.
- 52:42Rusya İlişkileri ve Komünizmle Mücadele
- Konuşmacı, İkinci Dünya Savaşı sonrası dünyayı iki kampa böldüklerini, Türkiye'nin Amerika'nın safında yer aldığını ve Türkiye'de komünizmle mücadele derneklerinin kurulduğunu anlatıyor.
- Türkiye'de o dönemde komünistin çok az olduğunu, ancak Amerika'nın Türk milletini Rusya'ya düşman etmek için komünizmle mücadele derneklerini finanse ettiğini söylüyor.
- Tayyip Erdoğan'ın Rusya ile ilişkileri düzelttiğini ve Rusya ile tarihi bir düşmanlığın olmadığını vurguluyor.
- 56:31Amerika'nın Ortadoğu'daki Rolü
- Konuşmacı, Amerika'nın 63 ülkenin koalisyonunda yer aldığını ve 36 ülkenin gücünü kullanarak Irak'a müdahale ettiğini belirtiyor.
- Türkiye'nin Irak'taki durumunu eleştiriyor ve Irak'taki insanların Amerika'ya tazminat talep etmeyi neden yapmadığını sorguluyor.
- Amerika'nın Irak'ta yarattığı yıkımı ve insanların göç etmesini eleştiriyor.
- 58:41PKK ve Amerika İlişkisi
- Konuşmacı, Paralel Yapı ve FETÖ'nün Kuzey Irak'taki Türk askerlerine çuval geçirme olayının 15 Temmuz'daki darbe girişimine benzediğini belirtiyor.
- Amerika'nın PKK ile işbirliği yaptığı ve PKK saldırısı sonrası Türkiye'ye baskı yaptığı iddiasını savunuyor.
- Amerika'nın müttefik askerlerine karşı tutumu eleştiriyor.
- 59:51Amerika'nın Ortadoğu Stratejisi
- CHP'nin Suriye'deki duruşunu eleştiriyor ve "Esed katil" diyenlerin şimdi "Esed katil değil" dediklerini belirtiyor.
- Amerika'nın sömürge gibi kullandığı ülkelerde milli duygusu olmayan kişileri seçtiğini, FETÖ'cülerin de milli duygusu olmadığını iddia ediyor.
- Amerika'nın medya bütçesi ve siyasi partiler için dış yardımları eleştiriyor.
- 1:02:52Amerika'nın Ortadoğu'daki İşbirlikçileri
- Amerika'nın Irak'taki müttefiklerinin PKK ve İran olduğunu, İran'ın Türkiye tarafından uzun süredir düşman olarak görülmesine rağmen Amerika'nın onunla işbirliği yaptığı iddiasını savunuyor.
- İslam coğrafyasının sokaklarının gelecekte Amerika'ya hesap soracağını belirtiyor.
- Ülke yönetimlerinin Amerikan esaretinden kurtarılması gerektiğini vurguluyor.
- 1:04:32terör Örgütleri ve Amerika'nın Tutumu
- Tayyip Erdoğan'ın Musul meselesiyle ilgili konuşmalarının Batı medyasında yer aldığına karşılık, Amerika'nın PYD ve PKK ile işbirliği yaptığı iddiasını savunuyor.
- İran'ın Ortadoğu'ya gönderdiği terör örgütlerini ve özellikle Haşdi Şabi'nin vahşi eylemlerini eleştiriyor.
- İran'ın Suriye'ye güç gönderme gerekçesinin kutsal türbeleri korumak olduğunu, ancak Türkiye'nin mültecileri barındırma yükümlülüğünü hatırlatmadığını belirtiyor.
- 1:07:40Amerika'nın Karakteri ve Türkiye'nin Durumu
- Amerika'nın Saddam kadar onur sahibi bir devlet olmadığını, karakteri olmayan bir devlet gibi davrandığını iddia ediyor.
- Türkiye'nin 2007 yılına kadar İstiklal Marşı'nın dünyanın en duygusal istiklal marşısı olduğunu, bayrağının dünyanın en güzel bayrağı olduğunu vurguluyor.
- Türkiye'nin bağımsızlık için yeterli olmadığını, Amerika büyükelçisinin Türkiye'deki durumunu eleştiriyor.
- 1:09:34Amerika Büyükelçisi ile Görüşmeler
- Kemal Kılıçdaroğlu, Gezi Parkı olayları sonrası ve 17-25 olayları sonrası Amerika büyükelçisi Richard Olson ile görüştü.
- Konuşmacı, Fetö terör örgütünün Amerika tarafından himaye edildiğini ve Hrant Dink'in katilinin Fethullahçı terör örgütü olduğunu iddia ediyor.
- Türkiye'de siyasi partilerin seçimlere girmeden Amerika'yı ziyaret etmesi ve kriz anlarında Amerika büyükelçisiyle görüşmeleri eleştiriliyor.
- 1:11:54Sivil Toplum Kuruluşları ve Amerika İlişkileri
- Dünyanın ve Türkiye'deki önemli bir kısmı sivil toplum kuruluşlarının Amerika'nın maşaları olduğu iddia ediliyor.
- Twitter üzerinden görülmemiş suçlar Türkiye'de müdahale edilemediği halde, Fransa ve Amerika gibi ülkeler anında müdahale etti.
- Türkiye'de nükleer santraller konusunda eleştiri olsa da, Irak ve Suriye'deki savaşlar konusunda eleştiri yapılmadığı belirtiliyor.
- 1:15:57Musul Harekatı ve İslam Dünyası
- Cumhurbaşkanı'nın ısrarıyla Türkiye, Musul harekatına dahil edildi ve Türkiye uçakları bu harekatta yer aldı.
- Musul, Irak'ın ikinci büyük şehri olup nüfusunun %90'ı Sünni, Kürt, Arap, %10'ı Şii ve %1 Asuri/Hıristiyan'dır.
- Konuşmacı, Amerika'nın İslam dünyasını Şii ve Sünni kamplarına böldüğünü ve bu çatışmanın devam etmesini istediğini iddia ediyor.
- 1:22:58İslam Dünyasında Mezhep Çatışması Tehdidi
- Konuşmacı, İslam dünyasında yaşanan olayları "cinnet" olarak nitelendiriyor ve bunun insanlıkla alakası olmadığını vurguluyor.
- Türkiye'nin Suriye'deki duruşunu mezhep çatışması yaratmak için ısrar ettiğini iddia ediyor.
- Mezhepçilik suçlamasına karşı çıkan konuşmacı, Sünnilerin mezhepçilik yapmadığını ve Türkiye'de mezhepçilik yapanların aslında emperyalistlerin oyuncakları olduğunu belirtiyor.
- 1:25:41Amerika'nın Ortadoğu Stratejisi
- Konuşmacı, Amerika'nın Suriye ve Irak'ta Şii devletleri kurmak ve Şii militanlarıyla Sünniler arasında katliam yapmak istediğini iddia ediyor.
- CHP'nin genel başkanı Kemal Kılıçdaroğlu'nun Eşed'i savunduğu ve bu durumun bir planın ürünü olduğu düşünülüyor.
- 1992'den itibaren İslam dünyasının dizaynına geçildiği ve bu planın "Şi'i Hilal" ile kararlaştırıldığı belirtiliyor.
- 1:29:31CHP'nin Siyasi Duruşu
- CHP'nin İran'ı, Hizbullah'ı ve Eşed'i savunduğu, Maliki'nin ayağına gittiği ve her darbe girişiminin ardından Amerikan büyükelçisini ziyaret ettiği iddia ediliyor.
- Konuşmacı, Türkiye'nin Fethullahçı terör örgütü, Gezi Parkı olayları ve PKK gibi belalardan kurtulmasaydı daha güçlü bir ekonomi ve istikrar sahibi olacağını belirtiyor.
- Geçmişte Amerika eleştirilerinin hoşnut bıraktığı, ancak bugün Türkiye'nin hem millet hem yöneticilerin Amerika karşısında güçlü duruşunu sergilediği vurgulanıyor.