• Buradasın

    Maliye Dersi: Devlet Borçları ve Kamu Finansmanı

    youtube.com/watch?v=mPy-rH6kCGo

    Yapay zekadan makale özeti

    • Bu video, bir eğitmen tarafından sunulan maliye dersinin dördüncü bölümüdür. Eğitmen, tahtada notlar alarak ders anlatmakta ve öğrencilere hitap etmektedir.
    • Videoda devlet borçları (istikraz) konusu detaylı şekilde ele alınmaktadır. Klasik ve modern mali anlayışlarında borçlanma görüşleri karşılaştırılmakta, vergi ile borç arasındaki farklar açıklanmakta ve 4749 sayılı Kamu Finansmanı ve Borç Yönetiminin Düzenlenmesi Hakkında Kanun'a değinilmektedir. Ayrıca bono ve tahvil gibi devlet borçlanma senetleri, finansal piyasalar ve sermaye birikimi kavramları da anlatılmaktadır.
    • Video, sınavlarda sorulabilecek önemli noktaları vurgulayarak konuyu açıklamakta ve günlük hayattan örneklerle (dükkan açma örneği) finansal piyasaların işleyişini göstermektedir. Ayrıca, devletin borçlanma stratejilerinin ekonomi üzerindeki etkileri ve yurtiçi tasarrufların sabit olduğu durumda borçlanma maliyetlerinin artması durumunda işsizlik gibi ekonomik sorunlara yol açabileceği de anlatılmaktadır.
    00:03Maliye Video Derslerinin Durumu
    • Maliye video derslerinin dördüncü bölümü olan devlet borçları (istikraz) konusu ele alınacak.
    • Dersler yoğun bir dönem olmasına rağmen, normal örgün derslerin yanında çekimlere imkan buldukça devam edilecek.
    • Türk vergi sistemi ve vergi hukuku konuları çok fazla talep alıyor, ancak vergi ile ilgili sürekli değişiklikler nedeniyle bu konular sona bırakılacak.
    01:06Vergi Çalışmalarının Zamanlaması
    • Kitapların genellikle Aralık gibi geç basıldığı için, vergi değişiklikleri kitapta tam olarak yansımamış olabilir.
    • Vergi çalışmalarını sona bırakmak, en güncel haliyle çalışmak için faydalı olacaktır.
    • Türk vergi sistemi ve vergi hukuku konuları karşılaştırmalı bir şekilde anlatılacak, böylece kafa karışıklığı giderilecek.
    02:36Devlet Borçları Konusu
    • Devlet borçları (istikrar veya kamu kredisi) konusu mali açısından çok eski bir konu değildir.
    • 1776'dan 1929 krizine kadar dünya ekonomilerine yön veren temel ekonomik sistem klasik sistemdi.
    • Klasikler, zorunlu olmadıkça ve olağanüstü dönem olmadıkça devletlerin borç almaması gerektiğini savunmuşlardır.
    03:18Klasiklerin Borçlanma Görüşü
    • Klasikler borçlanmayı tamamen reddetmemiş, olağanüstü dönemler hariç devletlerin borç almaması gerektiğini belirtmişlerdir.
    • Klasikler, devletlerin olağan giderlerini vergi ile karşılaması ve olağanüstü giderlerini borçlanarak gerçekleştirmesi gerektiğini savunmuşlardır.
    • Klasiklere göre devlet borçlanması olağanüstü dönemler hariç olmamalı ve devlet borçları olağanüstü gelir kaynağıdır.
    04:12Klasik ve Modern Mali Anlayışında Borçlanma Görüşleri
    • Klasik mali anlayışa göre devlet borçları olağanüstü gelir kaynağıdır ve olağanüstü dönemler hariç devletler borç almamalıdır.
    • Klasiklere göre devlet borçları verimsizdir çünkü devlet kendisi verimsizdir ve borçlanma yoluyla sağladığı kaynağı üretken olmayan devlete aktarır.
    • Klasikler borçlanmanın sınırlandırılması gerektiğini savunur çünkü devlet borçları gelecek nesiller üzerinde yük bırakır.
    06:46Klasik Anlayışta Borçlanmanın Etkileri
    • Klasiklere göre borçlanma verginin iskonto ettirilmiş şeklidir; bugün alınan borç vadesi geldiğinde vergi toplanarak ödenir.
    • O anda yaşayan nesil için alınan borç bir gelirdir, gelecek nesil için ise bir giderdir.
    • Klasikler devlet borçlanmasını topyekun reddetmezler, sadece belli durumlarda devletin borçlanması gerektiği görüşünü savunurlar.
    08:44Modern Mali Anlayışında Borçlanma Görüşleri
    • 1929 sonrası dönemde modern maliye oluşmaya başlamış ve borçlanmaya klasikler gibi bakmamıştır.
    • Modern maliyeciler, ekonomik istikrarsızlıklar ve talep yetersizliği durumlarında devletin harcamalarını artırıp vergileri azaltması gerektiğini savunur.
    • 1929 sonrası dönemde bütçe açıkları olağanlaştıkça devlet borçları da olağan gelir haline dönüşmüş ve devlet borçları olağan gelir kaynağı olarak görülür.
    10:30Modern Anlayışta Borçlanmanın Verimliliği
    • Modern maliyecilere göre devlet verimli olabilir ve borçlanma verimli olabilir.
    • Devlet borçlanma yoluyla sağladığı kaynağı verimli bir alanda kullanırsa, o alan devlete kar getirir ve bu karlarla devlet borcu kapatabilir.
    • Bu durumda borç gelecek nesiller üzerinde yük bırakmaz, ancak modern maliyeciler borçların koşullu olarak verimli olabileceğini söylerler.
    12:48Devlet Borçlanması ve Bütçe Açığı
    • Ülkeler zaman zaman borç krizleri yaşayabilir ve borçlarını ödeyemeyebilirler, bu durumda farklı borçlanma yolları ve borç yönetimi metotları geliştirilmiştir.
    • 1929 sonrası dönemde devlet borçları olağan gelir kaynağı haline gelmiştir.
    • Bütçe açığına yol açan neden, vergi gelirlerinin devletin olağan giderlerini karşılamaya yetmemesidir.
    13:54Vergi ve Borç Arasındaki İlişki
    • Vergilemenin ekonomik, mali, psikolojik ve sosyal sınırları vardır, örneğin gelir vergisi gibi vergilerde verginin bir üst sınırı vardır.
    • Borç ve vergi birbirinin alternatifi, telafi eden veya tamamlayan gelir türleridir.
    • Borç alındığında gelir, ödendiğinde giderdir ve borçlanma alındığında bir gelir kaynağı olarak değerlendirilir.
    15:44Vergi ve Borç Arasındaki Farklılıklar
    • Verginin önemli özelliği karşılıksız olmasıdır, borç ise karşılıksız değildir, faiz ve benzeri karşılığı vardır.
    • Vergi cebri olarak alınırken, borçlanma genellikle gönüllüdür, sadece savaş gibi zorunlu durumlarda devletler zorla borç alma yoluna başvurabilir.
    • Vergi ülke içinde tahsil edilirken, borç ülke içinden de alınabiliyor, ülke dışından da alınabiliyor.
    17:30Vergi ve Borç Arasındaki Diğer Farklılıklar
    • Vergi kesin bir ödemedir, ödenmiş olan bir vergi geri istenemezken, borç geçici bir ödemedir.
    • Vergi devlet açısından sürekli olağan bir gelir kaynağı iken, borç geçici bir gelir kaynağıdır ve olağan değildir.
    • Toplanan verginin nerede kullanılacağı önceden belli değildirken, borç alırken bu borcu nereden nerede kullanacağı öncesinden bellidir.
    18:58Kamu Borçları ve Özel Borçlar
    • Kamu borçları kamu hukuku alanına giren kanunlara tabidir.
    • Türkiye'de devlet borçlanmasına ilişkin kanun 4749 sayılı ve kamu finansmanı ve borç yönetiminin düzenlenmesi hakkında kanun bulunmaktadır.
    • Kanunlarda değişiklikler mevcut olabilir, en güncel halini mevzuat.gov.tr'de bulabilirsiniz.
    20:40Kamu Finansmanı ve Borçlar
    • Kamu finansmanı, devlet borçlanması anlamına gelir ve Türkiye'de bu konuda 4749 sayılı kanun düzenlenmiştir.
    • Kamu borçları kamu hukuku alanına girerken, özel borçlar özel hukukun alanına girer.
    • Kamu borçlarında vadeler ve miktarlar çok yüksektir ve vadeler uzundur, özel borçlarda ise vadeler daha kısa ve tutarlar daha düşüktür.
    23:15Devlet Borçlanma Senetleri
    • Devlet borçlanma senetleri iki ana başlık altında ayrılır: bono ve tahvil.
    • Bono, vadesi bir yılın altında olan devlet borçlanma senedidir, tahvil ise vadesi bir yılın üstünde olan devlet borçlanma senedidir.
    • 4749 sayılı kanuna göre hazine bonosu vadesi 364 güne kadar olan, devlet tahvili ise vadesi 364 gün ve daha fazla olan borçlanma senedidir.
    26:57Bono ve Tahvil İhraç Nedenleri
    • Bonoların ihraç nedeni bütçeyi zaman bakımından denkleştirmektir.
    • Bütçenin zaman bakımından denkleştirilmesi, bütçelerin yıl sonu itibariyle denk olsa bile yıl içinde oluşan açıkların finansmanında bonoların kullanılmasıyla sağlanır.
    • Tahvillerin ihraç amacı ise yatırımların finansmanıdır ve tahviller sermaye piyasasına ihraç edilir.
    30:11Para ve Sermaye Piyasası
    • Maliye disiplini iktisat, hukuk, muhasebe ve işletme disiplinleriyle doğrudan ilişkilidir.
    • Para piyasası, para gibi likit bir varlığın çok hızlı (kısa vadeli) döndüğü bir piyasadır.
    • Bir yıldan kısa süreli fon arz ve talebi para piyasasında buluşur ve fonları arz edenler tasarruf sahipleridir.
    31:29Tasarruf Sahipleri ve Fonlar
    • Tasarruf sahipleri, tasarruf edecek gelirleri olan kişilerdir ve bu tasarruflarını döviz, faiz veya faizsiz bankalarda kar payı olarak değerlendirmek isterler.
    • Tasarruf sahipleri paralarını değerlendirmek için fonlarını arz etmek isterler.
    • Fonları talep edenler yatırımcılar, tüketiciler ve borçlanmak isteyen devlettir.
    33:05Finansal ve Reel Piyasalar
    • Fonları arz edenlerle talep edenler finansal piyasada buluşur.
    • Mal veya hizmet üretenler yatırımcılar, mal ve hizmetleri talep edenler tüketicilerdir ve bunların oluşturduğu piyasanın adı reel veya gerçek piyasadır.
    • Finansal piyasa, reel piyasalara finansman sağlar.
    35:23Finansal Sistem ve Sınıflandırma
    • Finansal sistem, fonları arz edenler, talep edenler, aracılık edenler (bankalar, borsalar) ve bunları düzenleyen yasal kanunları (bankacılık kanunları, borsa kanunları, sermaye piyasalarına dönük kanunlar, para piyasalarına dönük kanunlar) içerir.
    • Yatırımcılar yatırımına ihtiyaç duydukları borcu finansal piyasadan sağlar; kısa süreli ihtiyaçları için para piyasasına, uzun süreli ihtiyaçları için sermaye piyasasına giderler.
    • Finansal piyasalar çeşitli kriterlere göre sınıflandırılabilir; örneğin süreye göre, menkul kıymetlerin ilk ihraç edildiği piyasa birincil, işlem gördüğü piyasa ikincil olarak ayrılır.
    37:30Sermaye Birikimi ve Borçlanma
    • Bir işletme kurarken, tüm sermayeyi yatırım sermayesi olarak kullanmak yerine, bir kısmını işletme sermayesi olarak kasaya koymak ve diğer kısmını borçlanarak yatırım sermayesi olarak kullanmak önemlidir.
    • Sermaye birikimi, yatırımcının özkaynakları ve borçlanarak elde ettiği sermayenin toplamıdır; örneğin 100 bin lira özkaynak ve 50 bin lira borçla 150 bin lira sermaye birikimi elde edilir.
    • Yurtiçi tasarruflar sabitken devletin borçlanması, özel kesimin (yatırımcı ve tüketici) borçlanma maliyetini artırır, bu da yatırım ve tüketimi azaltır, işsizlik artar.
    42:49Bonolar ve Tahviller
    • Bonolar sadece iskontolu (indirimli) ihraç edilir; örneğin 1000 TL nominal değeri olan bir bono 900 TL'ye ihraç edildiğinde, aradaki 100 TL fark faiz getirisini ifade eder.
    • Tahviller ise çeşitli ihraç şekilleriyle ihraç edilebilir: kuponlu, kuponsuz, sabit faizli, değişken faizli, primli, piyangolu veya ikramiyeli.
    • Değişken faizli tahviller, özellikle ekonomik istikrar olmayan ülkelerde tercih edilir çünkü tasarruf sahipleri faizin ne olacağını önceden kestiremediği için devlete borç vermeyi tercih ederler.

    Yanıtı değerlendir

  • Yazeka sinir ağı makaleleri veya videoları özetliyor