• Buradasın

    Lale Akın Gücü ile Kültür ve Eğitim Üzerine Röportaj

    youtube.com/watch?v=C7pnNMqKmgk

    Yapay zekadan makale özeti

    • "Hayalden Gerçeği" programında sunucu, İstanbul Kültür Okulları Yönetim Kurulu Üyesi ve İstanbul Kültür Üniversitesi'nde çalışan Lale Akın Gücü ile bir röportaj gerçekleştiriyor. Lale Akın Gücü, ailesinin üçüncü nesil üyesi olarak kültür ve eğitim alanında faaliyet gösteren bir eğitimci ve yöneticidir.
    • Röportajda kültürün tanımı ve önemi, aile işletmelerinin yapısı ve işleyişi, kadın yöneticilik deneyimleri ve eğitim kurumlarının kültürel faaliyetleri ele alınıyor. Lale Akın Gücü, ailesinin 1932'de dedesinin kurduğu "Kültür Ders Evi" ve 1960'da babasının kurduğu "Kültür Koleji"nin tarihini anlatırken, İstanbul Kültür Üniversitesi'ndeki kültürel faaliyetleri de paylaşıyor.
    • Röportajda ayrıca aile işletmelerinde gelinlerin ve damatların işe alınmaması gibi pratikler, aile anayasası oluşturma süreci ve aile meclisi gibi konular da ele alınıyor. Lale Akın Gücü, babasının eğitimci olması ve sanata olan ilgisinin kendisine etkisini anlatırken, İstanbul Kültür Üniversitesi'nde Fazıl Say'ın açılış konserleri, resim sergileri ve Naci Kalmakoğlu'nun bin yakın tablosunun üniversiteye bağışlanması gibi kültürel faaliyetleri de paylaşıyor.
    00:10Programın Tanıtımı ve Kültürün Önemi
    • Program "Hayalden Gerçeğe" adıyla devam ediyor ve bugün kültür konusunu ele alıyor.
    • Atatürk'ün kültürün muasır medeniyetler seviyesine ulaşmak için ne kadar önemli olduğunu vurguladığı belirtiliyor.
    • Programda İstanbul Kültür Okulları Yönetim Kurulu Üyesi Lale Akın Gücü ile kültür konusu ele alınacak.
    01:13Lale Akın Gücü'nün Kültür Hakkındaki Görüşleri
    • Lale Akın Gücü'ne göre kültür hayatının merkezi, çocukluk, gençlik, ergenlik ve aile sofrasında en az aile kadar adı geçen bir sözcük.
    • Kültür, çalıştığı ve emek verdiği bir mekan olarak tanımlanıyor.
    • Lale Akın Gücü'nün ailesi kültür alanında üçüncü nesil olarak çalışıyor ve dördüncü nesil olarak oğlu da devreye girmiş.
    03:22Ailenin Eğitim Tarihi
    • Lale Akın Gücü'nün dedesi 1932 yılında Türkiye'nin ilk dershanesi olan Kültür Ders Evini kurmuş.
    • Babası 1960 yılında Kültür Koleji'ni açmış ve bu kurum 2000 yılında bir vakfa dönüşmüş.
    • Babası daha sonra İstanbul Kültür Üniversitesi'ni kurmuş.
    03:38Dedesinin Eğitim Anlayışı
    • Dedesi Almanya'da mühendislik eğitimi görmüş ve 1930'lu yıllarda eğitim sisteminin geleceği konusunda öngörülü bir kişilik.
    • 1932 yılında kurulan Kültür Ders Evinde okuma yazma oranı çok düşük olduğu için aileler çocuklarını iyi yerlere getirmek için buraya getirmiş.
    • Dedesi Almanya'daki FNSchule adlı mühendislik okulunun İstanbul mümessili olarak uzaktan eğitimle mühendis yetiştirmeye başlamış.
    06:31Babasının Eğitim Hayatı ve Aile Anlayışı
    • Babası 1960 yılında inşaat mühendisliğini bırakıp Kültür Koleji'ni açmış.
    • Aile, eğitimci ve insana değer veren bir aile olarak tanımlanıyor.
    • Lale Akın Gücü'nün ailesi, çocuklarının eğitimi konusunda onları yönlendirmemiş, özgürlük düşüncesi içinde yetiştirmişler.
    09:05Lale Akın Gücü'nün Kişisel Deneyimi
    • Lale Akın Gücü ilk, orta ve liseyi Kültür Koleji'nde bitirmiş.
    • Ortaokulda İngilizce öğretmenini sevdiği için İngilizce öğretmeni olmak istemiş ve Marmara Üniversitesi'nde İngilizce öğretmenliği eğitimi almış.
    • 1981 yılında 21 yaşında İngiltere'ye gidip yabancı dille öğretimin nasıl olabileceği ile ilgili çalışmalar yapmış ve 1981 yılında Kültür Koleji'nde İngilizce öğretmeni olarak çalışmaya başlamış.
    11:21Aile İşletmeleri ve Vizyon
    • Aile işletmeleri konusu çeşitli programlarda dile getiriliyor ve kuşaktan kuşağa geçmiş işletmelerde ailenin işletmeye sahip olması ve yaşatılabilmesi değerli bir şey olarak görülüyor.
    • Türkiye Cumhuriyeti'nde yeni yeni bu değer hissedilmeye başlanıyor çünkü cumhuriyet henüz yüz yılını dolduramamış durumda.
    • Konuşmacı 1981'de işletmeye girmiş, ablası Bahar ise Boğaziçi mezunu olup Londra'da bilgisayar üzerine master yapmış ve California State Üniversitesi'nde aile işletmelerinde doktorasını tamamlamış.
    12:38Aile İşletmeleri Konferansı ve Aile Anayasası
    • Bahar, aile işletmeleri konferansını üç yılda bir düzenliyor ve İstanbul'un bilinmiş aileleri bu konferansa katılıyor.
    • Konferanslarda yapılan hatalar paylaşılıyor ve bu hatalardan yürüyerek ilerlemek önemli bir değer olarak görülüyor.
    • Bahar, Amerika'da doktorasını yaparken tanıştığı Alan Cars Root adlı profesörden aile anayasası konusunda bilgi almış ve bu anayasayı revize etmeye devam ediyorlar.
    13:44Aile Meclisi ve Yönetim
    • Aile meclisi üç ayda bir toplanıyor ve anne, baba, kızlar ve 18 yaşını geçmiş torunlar katılıyor.
    • Aile anayasası revize ediliyor ve bu revize edilen anayasa kitapçık halinde herkesin masasında duruyor.
    • Dördüncü kuşak şu anda devrede ve hiçbir torunun çalışmak zorunda olmadığı bir madde var, isterse başka şirkette çalışabilir veya kendine bir iş kurabilir.
    15:34Gelinler ve Damatlar
    • Aile anayasasında gelinler ve damatlar işe gire dahil olmuyor, ancak gerekli görüldüğü takdirde fikirler alınabilir ve işe girebilirler.
    • Konuşmacı, aile işletmelerinde gelinlerin işe girmesinin sorunlara yol açabileceğini belirtiyor.
    • Bir aile örneğinde, gelinlerin işe girmesi nedeniyle patronun işlerini yapamadığı ve profesyonel bir yönetim kurulamadığı anlatılıyor.
    18:03Hayaller ve Kültür Eğitim Kurumları
    • Konuşmacı, eğitimci olmasaydı hayvanları çok sevdiği için hayvanlarla ilgili bir iş yapabilirdi veya tasarımcı olmayı isterdi.
    • Kültür eğitim kurumlarının en önemli özelliği nesillerin okulu olmaları ve dört kuşakın çocuklarını okutmuş olmaları.
    • Kültür Üniversitesi'nde bir müze bulunuyor ve bu müzede daktilosundan, radyosundan, eski karnelerden ve defterlerden oluşan koleksiyonlar sergileniyor.
    21:08Kadın Yönetici Olmanın Zorlukları
    • Konuşmacı, kadın yönetici olmanın zorlukları ve kolaylıkları hakkında sorulduğunda hiç pozitif ayrımcılık yaşamadığını belirtiyor.
    21:31Kadın Yönetici Olmanın Zorlukları
    • Konuşmacı, ilk yöneticilik yıllarında eski öğretmenlerinin kendisine saygı göstermediğini ve bunun kendisini rahatsız ettiğini anlatıyor.
    • Çalışan bir kadın olarak kararlarına saygı duyulmasını istediğini ve babasına bu konuda danıştığını belirtiyor.
    • Yönetici olmanın hem zor hem de güzel yönleri olduğunu, çalışan kişileri mutlu edebilirseniz başarı ve mutluluk kendiliğinden geldiğini vurguluyor.
    23:45Eğitim Kurumunun Misyonu
    • Kurumda küçük çocuklardan üniversite öğrencilerine kadar birçok öğrenci olduğunu ve onların geleceklerini tasarlamalarını sağladıklarını belirtiyor.
    • Eğitimci olmanın büyük bir sorumluluk olduğunu, bir başkasının hayatını şekillendirdiğini ifade ediyor.
    • Rehberlik etmek yerine yön vermek gerektiğini, rehberlik bölümlerinin ve danışmanların öğrencilere rehberlik ettiğini vurguluyor.
    24:51Eğitim Deneyimleri
    • Konuşmacının babası eğitimci olduğu için komşuların çocuklarının tercihlerini ona yaptırdıklarını anlatıyor.
    • Babasının çocukların DNA'sını çözebileceğini ve onların ne yapamayacağını anlayabileceğini belirtiyor.
    • Konuşmacının babasının ona doktor olmasını tavsiye ettiğini, ancak kendisinin bunu yapamayacağını anladığını ve hayatın insanı bambaşka yerlere sürükleyebileceğini söylüyor.
    26:50Sanat ve Kültür Projeleri
    • Eğitim kurumlarının sanata gösterdiği duyarlılığı ve davet ettiği sanatçıları anlatıyor.
    • Ailesinin kahvaltılarında Beethoven ve Mozart gibi müziklerle kalktıklarını, kendisinin konservatuvar mezunu olduğunu ve Fazıl Say'ın eşinden ders aldığını belirtiyor.
    • Üniversitede 850 kişilik bir salonun çevre kültür merkezi olduğunu ve yaklaşık on yıldır Fazıl Say'ın açılış konserini verdiğini söylüyor.
    28:41Sanat Koleksiyonu ve Katkılar
    • Üniversitede ayrıca bir resim sergi salonu olduğunu ve değerli sanatçıların burada sergi yaptığını belirtiyor.
    • Babasının Naci Kalmakoğlu'nun tablolarını biriktirdiğini ve bin yakın tablosunu İstanbul Kültür Üniversitesi'ne bağışladığını anlatıyor.
    • Üniversitede ilkokul ve anaokul çocuklarının tablolara bakarak çizim yaptıklarını ve bunun eğitim kurumunun sağlaması gereken bir katkı olduğunu vurguluyor.
    30:34Atatürk Büstü Projesi
    • Babasının müzayedelere katılarak üniversiteye Atatürk büstü almak istediğini anlatıyor.
    • Müzayedede büstü almak için telefonla katıldığını ve müzayedenin sahibinin büstü ona bırakmak istediğini söylüyor.
    • Bu projenin alkışlarla karşılandığını ve şu anda üniversitede Atatürk büstünün bulunduğunu belirtiyor.

    Yanıtı değerlendir

  • Yazeka sinir ağı makaleleri veya videoları özetliyor