• Yapay zekadan makale özeti

    • "Küresel Oyun" adlı programda Prof. Dr. Giray Saynur Derman, Doç. Dr. Efes Alış ve Dr. Kemal Olçar gibi akademisyenler, deprem sonrası toplumsal etkiler ve Türkiye'nin uluslararası ilişkileri hakkında bir panel tartışması gerçekleştirilmektedir.
    • Video, iki ana bölümden oluşmaktadır. İlk bölümde Türkiye'deki depremlerin (özellikle Hatay, Antakya, Elbistan ve Pazarcık'daki depremler) toplumsal etkileri, psikolojik destek stratejileri, arama-kurtarma çalışmaları ve deprem yönetimi konuları ele alınmaktadır. İkinci bölümde ise deprem sonrası uluslararası ilişkiler, NATO üyelik süreci, Türkiye'nin dış politikası ve Rusya-Ukrayna savaşı analizi tartışılmaktadır.
    • Programda ayrıca deprem sonrası eğitimcilerin rolü, toplumsal dayanışma, deprem eğitiminin sistemli yapılması, İstanbul Marmara depremi öngörüleri ve deprem sonrası sosyal medya kullanımı gibi konular da ele alınmaktadır. Uluslararası ilişkiler bölümünde ise Türkiye'nin NATO üyeliği sürecindeki durumu, İsveç ve Finlandiya'nın Türkiye'ye yönelik talepleri, Mısır ile ilişkiler ve Doğu Akdeniz'deki diplomatik gelişmeler detaylı olarak incelenmektedir.
    00:14Programın Tanıtımı ve Deprem Sonrası Durum
    • Program sunucusu, küresel oyun programında Türkiye'de yaşanan depremler sonrasında toplumsal olarak nasıl bu konuyla baş edilebileceğini ve bundan sonraki süreçte neler yapılacağı konusunu tartışacaklarını belirtiyor.
    • Programda Marmara Üniversitesi, Fenerbahçe Üniversitesi ve Beykent Üniversitesi öğretim üyeleri konuk olarak yer alıyor.
    • Deprem sonrasında yaşanan korku, acı, ard arda gelen artçı depremler ve enkaz altında kalan insanların yaşadığı durumlar programın temel konuları arasında yer alıyor.
    02:15Depremin Sosyal Etkileri
    • Depremden sonra yaşanan korku, endişe ve kaygılar Türkiye'nin deprem bölgesinde olması ve fay hatlarının neredeyse her yerden geçmesi nedeniyle daha da artıyor.
    • İstanbul'da büyük bir depremin beklendiği ve fayın aktif olduğu ancak harekete geçmediği belirtiliyor.
    • Depremle mücadelede binalarla ilgili kontrollerin yapılması, sağlam evlerde yaşamak ve depremle nasıl mücadele edileceği konusunda farkındalık oluşturmanın önemi vurgulanıyor.
    04:56Psikolojik ve Sosyal Boyutlar
    • Depremde hayatını kaybeden vatandaşlar için duygusal bir anlatım yapılarak, özgürlük ve güvenlikin insan hayatındaki önemi vurgulanıyor.
    • Deprem bölgesinin tarihi ve stratejik önemi, özellikle Hatay ve Antakya'nın Türkiye için önemli olduğu belirtiliyor.
    • Deprem sonrası yaşanan travmatik yaraların özellikle çocukların üzerinde etkisi daha fazla olduğu ve en ufak bir şeyde irkilme durumlarının yaşanabildiği ifade ediliyor.
    09:11Deprem Sonrası Destek Stratejileri
    • Deprem sonrası iletişimde duyguları ifade ederken olayın tekrarlanması travmaları artıracağından bahsediliyor.
    • Çocuklarda kalıcı hale gelebilecek travmaların, resim çalışmaları, terapiler ve grup faaliyetleri gibi farklı metotlarla giderilebileceği öneriliyor.
    • Deprem bölgesine gidip bölge halkıyla seminerler yaparak onları çeşitli faaliyetlere dahil etme önerisi sunuluyor.
    11:35Deprem ve Toplumsal Etkileri
    • Özgürlük için yapılan mücadelelerin siyasi tarih tarafından gösterildiği ve insan onuruna yakışır bir yaşamın teminatı olarak yaşam hakkı vurgulanıyor.
    • Elbistan ve Pazarcık merkezli depremlerde kaybedilen vatandaşlara saygı ve yakınlar için sabır dilemekle birlikte, toplumun daha önce COVID-19 pandemisinden sonra yeni bir travma yaşadığını belirtiyor.
    • 45 bin civarında kayıp veren deprem sonrası, özellikle Z kuşağı için önceki depremlerin travmalarına aşina olmayanlar için yeni bir deneyim oluşturmuş.
    13:02Depremle Mücadele ve Farkındalık
    • Deprem sonrası yerin altında çalışan bilim adamları, inşaat mühendisleri, müteahhitlik hizmetleri, yerel ve merkezi yönetimlerle toplum arasında farkındalığın yükseldiği belirtiliyor.
    • İstanbul'da yaşayan bireyler için deprem farkındalığının artması, nerede oturulacağı, ev seçiminde dikkat edilmesi gerekenler gibi konularda önemli bir etki yaratmış.
    • Depremin ülkenin bir gerçeği olduğu ve Japonya'da olduğu gibi deprem anında, sonrasında ve öncesinde yapılması gerekenler konusunda toplumda bir know-how'ın gelişmesi gerektiği vurgulanıyor.
    15:25Eğitim ve Toplumsal Birlik
    • Eğitimciler olarak üniversitede deprem sonrası öğrencilerin travmatize olduğu ve özellikle deprem bölgesinde yaşayan öğrencilerin yakınlarını kaybettiği belirtiliyor.
    • Toplumda deprem sonrası bir birlik ve yardımlaşma gösterisi yaşanmış, bu durumun toplumun kuvvetli birliği ve bağları gösterdiği ifade ediliyor.
    • Eğitim konusunda depremin hayatın bir gerçeği olduğu ve normalleşme sürecinin yaşanması için öğrencilere gerekli bilgilerin verilmesi gerektiği vurgulanıyor.
    16:32Depremin Doğal Afet Olarak Değerlendirilmesi
    • Yeşilli depreminden sonra alınan ciddi önlemler gerektiği ve depremin bir doğal afet olmasına rağmen binaların insanların ölümüne neden olduğu belirtiliyor.
    • 1999 depreminde yaşadığımız korku ve acının, o dönemde sosyal medya ve internet teknolojisinin gelişmemiş olması nedeniyle daha farklı bir deneyim olduğu vurgulanıyor.
    • Deprem sonrası toplumda daha kararlı bir tutum belirlediği ve özellikle İstanbul'da yaşayan insanlar için depremden kaçma eğilimi arttığı belirtiliyor.
    19:34Depremle Mücadele Stratejileri
    • Deprem travmasının atlatılması değil, bu travmayla yaşamayı öğretmek ve öğrenmek gerektiği vurgulanıyor.
    • Deprem öncesinde yapılacak hazırlıklarda gıda ve konutun stratejik ürünler olduğu, özellikle konutların devlet mekanizmaları tarafından üretilmesi ve dağıtılması gerektiği belirtiliyor.
    • Deprem öncesi hazırlıklarda devletler, sivil toplum örgütleri, ulus üstü kurumlar ve uluslararası sivil toplum örgütlerinin rolünün vurgulanmasıyla işbirliğinin önemi vurgulanıyor.
    22:57Depremde Hayatta Kalma Stratejileri
    • Depremde binalar paket şeklinde çöktüğünde, tavan ve taban birleştiği alanlarda "hayat üçgeni" adı verilen alanlar oluşur ve burada kişiler sağ kalabilir.
    • En çok ölümler, kaçmaya çalışanlar (pencereden atlayanlar) ve çocuklarını korumaya çalışanlar arasında sıkışarak oluşur.
    • Ev içerisinde hayat alanlarının önceden tespit edilmesi ve deprem tatbikatları yapılması gerekmektedir.
    24:58Depremde Uygun Davranışlar
    • Deprem belirli bir süre devam ettiği için, bina ayakta ise paniklemeden kontrollü bir şekilde ışıkla önünü görerek çıkılması uygun bir hareket olarak görülür.
    • Enkaz çalışmalarında devlet görevlileri, ordular, polis, madenciler gibi profesyonel ekiplerin eşgüdüm halinde tek merkezden kontrol altına alınması gerekir.
    • Depremde insan hafızası travmayı unutma eğilimine girer, bu nedenle kurumsal ve toplumsal hafıza oluşturmak önemlidir.
    27:59Toplumsal Hafıza ve Eğitim
    • Deprem derslerinin küçük yaştan itibaren zorunlu ders haline gelmesi ve geçme kredi notu olması gerekmektedir.
    • Folklorik çalışmalar, tiyatro, müzik, şarkı ve filmler aracılığıyla afetlerin toplumsal hafızada canlı tutulması önemlidir.
    • Deprem sonrası hayata yeniden dönme safhasında, deprem öncesi zamana dönüş için tedbirler alınması gerekir.
    29:34Eksiklikler ve Çözümler
    • Depremde herkesin sorumlulukları vardır; kurum ve kuruluşların entegre hareket etmesi ve bireylerin depremle her an karşılaşabileceğini bilerek evlerinde önlemler alması gerekir.
    • Doksandokuz depreminde arama kurtarma ekipleri arasında koordinasyon eksikliği yaşanmış, bireysel insiyatiflerle çalışılmıştır.
    • Endonezya ve San Francisco'daki depremlerde, seyyar satıcılar enkaz aralarında halka doğrudan gıda dağıtmak suretiyle gıda sorununu çözmüşlerdir.
    33:19Deprem Sonrası Koordinasyon ve İşbirliği
    • Deprem öncesi, esnasında ve sonrası çalışmalarında devlet mekanizması tarafından koordine ve işbirliği içinde yapılması gerekiyor.
    • Koordinasyon yapılmazsa her noktadan, her bölgeden farklı uygulamalar çıkabilir ve bunları kontrol altında tutmak zorlaşır.
    • Yerel yönetimlerle STK'lar müşterek çalışabilir, gönüllülük esasına dayalı gruplar bu süreçte önemli rol oynar.
    35:12Eş Zamanlı Faaliyetlerin Önemi
    • Deprem sonrası tüm faaliyetler eş zamanlı başlaması gerekiyor; arama kurtarma çalışmalarına ek olarak çadır kentler kurulması önemli.
    • Arama kurtarma çalışmaları on gün sonra biter, insanların çalışmadan sonra sıcak bir yuvaya ihtiyacı olur.
    • Mutfaklar, çadır kentleri ve konteyner kentleri önceden hazırlanmış alanlarda kurulmalı.
    37:03Yardımların Koordinasyonu
    • Yardımların (yurtdışı ve yurtiçi) koordinasyonu, depolama alanları ve sektörlerin (gıda, ilaç, giyim) ihtiyaçlarının karşılanması eş zamanlı yapılmalı.
    • Finans desteğinin belli bir havuzda toplanıp tek elden kontrol edilmesi sinerji yaratır.
    • Tüm bu faaliyetler yerel yönetimler, sivil toplum örgütleri ve merkezi yönetimler tarafından müştereken kurulan konsorsiyumlar tarafından yapılmalı.
    38:46AFAD ve Bölgesel Planlama
    • AFAD'ın oluşturulması 1999 depreminden sonra yapılmaya çalışılan bir düzenleme, ancak tek il üzerinden yapılan planlama 11 ili kapsadığında zorluk yaratıyor.
    • Depremde yerel yönetimler ilk etapta pek fayda sağlamayabilir, çünkü görevliler önce kendi aileleriyle ilgilenir.
    • İlk etapta dinamik olan kurumlar (polis ve silahlı kuvvetler) eşgüdümsel çalışmanın parçası haline getirilmeli.
    40:08İstanbul Marmara Depremi İçin Hazırlık
    • İstanbul Marmara depremi için en büyük problem ulaşım sorunu olabilir, karayolu ve raylı sistem işe yaramayabilir.
    • Deniz ve hava yollarının açık tutulması ve araçların AFAD kontrolünde olması gerekiyor.
    • AFAD kontrolüne girecek olan kadroların kısa süre içerisinde hazır olması önemli.
    41:14Deprem Eğitimi ve Toplumsal Sorumluluk
    • Deprem ve afetlerle ilgili öğrencileri bilinçlendirmek için eğitim verilmesi ve arama kurtarma eğitimlerinin de verilmesi önemli.
    • Hollanda'da yasal olarak vatandaşların afet belirtilerini merkezi yönetimlere haber vermesi gerekli kılıyor.
    • Depremle ilgili eğitim üç basamaklı olmalı: üniversite öncesi dönemde ders, lisans döneminde profesyonel eğitim ve sonraki dönemlerde halk eğitim merkezleri tarafından kurslar.
    44:49Afet Yönetimi ve Eğitim
    • Doğal afetlere karşı proaktif bir yaklaşımla, coğrafya ve zemin etüt eğitimi verilerek yaşadığımız toprağın karakterini, bitki örtüsünü ve hayvan dokusunu öğrenmek önemlidir.
    • Toprak altındaki yapıları basit tekniklerle inceleyerek gelecekteki afetler öngörülebilir veya en azından bilinçli yaşam sağlanabilir.
    • Doğal afetler bireysel, toplumsal, devletsel ve sistemik yapıda ciddi sıkıntılar ortaya çıkartır ve bu bilgiler kamuoyuyla doğru dille sistematik olarak paylaşılmalıdır.
    46:30Afet Yönetimi Stratejileri
    • Proaktif afet yönetimi, sadece deprem değil, heyelanlar, çığ düşmeler, seller ve yangınlar gibi diğer doğal olaylara karşı da önemlidir.
    • Bireysel olarak eğitimlerin verilmesi, arama kurtarma eğitimlerinin sunulması ve coğrafya eğitiminin lisede ve üniversitede geliştirilmesi gereklidir.
    • Afetlere karşı bilinçlendirme ve farkındalığı canlı tutmak için hikayeler, filmler ve oyunlar gibi kültürel kodlar oluşturulmalıdır.
    48:30Sosyal Medya ve Dil Kullanımı
    • Sosyal medya üzerinden bilgi paylaşımı haberleşme ve bilgi akışını sağlarken, dezenformasyon ve yanlış bilgilerin paylaşılması toplumları etkilemektedir.
    • Birlik ve beraberlik dönemlerinde kullanılan dilin nefret ve şiddet içermemesi gerekmektedir.
    • Maslow'un ihtiyaçlar hiyerarşisinde fiziksel ve güvenlik ihtiyaçları sağlandıktan sonra toplumsal aidiyet hissedilir ve bu kaybedilmemelidir.
    49:59Deprem Sonrası Sosyolojik Etkiler
    • Her gün deprem olacakmış gibi yaşamak insanın psikolojisini bozabilir, ancak deprem gerçeğiyle yaşamak gerekir.
    • Deprem bölgelerinde sosyolojik olarak en büyük etkilerden biri göçtür; insanlar akrabalarının yanına, İzmir, Antalya, Mersin ve İstanbul'a gidiyor.
    • Göç edenler bir iş sahibi olup eve yerleştikten sonra kendi şehirlerine geri dönmüyorlar, bu da tarım ve hayvancılık alanlarının boşalmasına neden oluyor.
    51:26Tarım ve Orman Alanlarının Önemi
    • Tarım alanlarının insaat firmalarına teslim edilmesi durumunda yarın kıtlık ve susuzlukla karşılaşılabilir.
    • Ormanların korunması ve arıların önemini anlamak gerekir, çünkü arılar yok olunca dünya yok olacak.
    • Türkiye'de Dicle ve Fırat nehirleri gibi su kaynakları çok önemlidir ve su savaşları çıkabilir.
    52:53İstanbul'un Deprem Riski
    • İstanbul'da deprem riski yüksek ve deprem çok yıkıcı olabilir çünkü binaların eskiliği ve çarpık kentleşme vardır.
    • Şehir bölge planlamacılığının hakim olarak yapılması ve tarihi dokunun korunması gerekmektedir.
    • İstanbul'un 22 milyon nüfusuyla deprem anında bu kadar insanın güvenliğini sağlama konusunda bir çalışma yapılması gerekmektedir.
    54:25Kentleşme ve Nüfus Yönetimi
    • Japonya'daki uzmanların deprem olduğunda ilk olarak okullara gittikleri, okulların ne kadar sağlam olduğuna bakıldıkları belirtilmektedir.
    • Nüfus konusunda önlemlerin alınması ve kentleşmenin sadece büyükşehirlerde değil, başka alanlarda da yapılarak tarım alanlarının korunması gerekmektedir.
    • Deprem sonrası ortaya çıkan toplumsal enerjiyi yönetebilmek çok önemlidir.
    55:32Deprem sonrası insan enerjisinin yönlendirilmesi
    • Deprem sonrası toplumda yüksek seviyede yardımlaşma, destekleme ve can kurtarma faaliyetleri görülüyor.
    • İnsan gücünün toplandığı enerjinin yanlış yönlendirildiğinde daha büyük sıkıntılara sebep olabileceği unutulmamalı, doğru enerjiyi doğru noktalarda kullanmak gerekiyor.
    • Uluslararası yardımların yanı sıra "insani müdahale" adı verilen tehlikeli bir yönü de var, bu enerjinin yönetilmesi için güçlü ve kontrollü bir koordinasyon gerekiyor.
    57:00Deprem dönemlerinde uluslararası ilişkiler
    • Deprem dönemlerinde ülkeler arasındaki diplomasi ve dayanışma daha sorunlu olabilir, ancak olumlu diyaloglar ve görüşmeler gerçekleşebilir.
    • Mısır Dışişleri Bakanı'nın Türkiye'yi ziyaret etmesi ve insani dayanışma amacıyla görüşmeler yapması, Türkiye-Mısır ilişkilerinin normal seyrine dönüştürülmesi için önemli bir adım olarak değerlendiriliyor.
    • Deprem diplomasisi, insani diplomasisinin bir alt kanadı olarak literatürde geçiyor ve bu dönemde yüz'e yakın ülke Türkiye'nin yanında bulunmuş.
    59:35NATO ve Türkiye'nin veto hakkının kullanımı
    • Jens Stoltenberg ve Amerikan Dışişleri Bakanı'nın deprem sonrası ziyaretlerinde, taziye mesajları arasında İsveç ve Finlandiya'nın NATO üyeliği konusu gündeme getirildi.
    • Türkiye, 1949 Washington Anlaşması'na dayanarak İsveç ve Finlandiya'nın NATO'ya üye olmasını engelleyen veto hakkını kullanıyor.
    • İsveç ve Finlandiya'nın Türkiye'nin milli güvenlik menfaatlerine zarar veren teröristleri iade etme ve terörle mücadele konusunda somut adımlar atma ödevleri var.
    1:04:51İsveç ve Finlandiya'nın Türkiye'ye karşı tutumu
    • Türkiye, Finlandiya konusunda daha ılımlı bir tutum sergiliyor, ancak İsveç'te Kur'an-ı Kerim'in yakılması gibi saygısızlıklar yaşanıyor.
    • Cumhurbaşkanı Erdoğan'a karşı yapılan eylemler ve İsveç'teki olaylar, Türkiye'nin hedef olduğu gerçeğini gösteriyor.
    • Deprem sonrası ziyaretlerde önce taziye mesajları ardından NATO üyeliği konusu konuşulması, Türkiye için çirkin ve tenakuzlu bir tutum olarak değerlendiriliyor.
    1:06:37Türkiye-Mısır İlişkileri ve Libya Sorunu
    • Mısır, Libya'da bir sorun alanı olarak değil, gerilim yaşamaktan kaçınıyor ve Türkiye ile normalleşme sürecine girmiş durumda.
    • Mısır, gaz ihracatını artırmak için Türkiye üzerinden doğalgaz boru hattı döşenmesini istiyor, bu da Mısır menfaatlerine uygun bir çözüm.
    • Doğu Akdeniz meselesinde Mısır'ın Yunanistan'la yaptığı anlaşmalar, Türkiye ile olası bir anlaşma sürecinden daha az menfaat sağladığı için Mısır'ın kaybı olarak değerlendiriliyor.
    1:10:01Afet Zamanında Uluslararası Yardımlar
    • 1999 Gölcük depreminde ilk yardım elini uzatan Yunanistan olmuş, ancak bu samimi bir ilişki değil.
    • Azerbaycan'ın Türkiye'ye verdiği yardım daha samimi olarak görülüyor ve "iki devlet, bir millet" sloganıyla vurgulanıyor.
    • Afet olaylarında ülkeler birbirlerine yardım eder, ancak yapısal problemleri çözmüyor, sadece küçük girişimler konusunda tetikleyici rol alabiliyor.
    1:14:19Uluslararası İlişkiler ve Finlandiya'nın NATO Üyelik Süreci
    • Suriye'deki durumda ABD'nin PKK/YPG gibi terör örgütleri üzerinden yardım verdiği iddia ediliyor.
    • Finlandiya'nın NATO'ya katılım sürecinde Türkiye'nin duruşu önem taşıyor, Türkiye'nin Finlandiya'yı ayrı tutması açıklık politikasını desteklemiş olur.
    • İsveç'te yaşanan provokatif saldırılar sonrasında Finlandiya'nın İsveç ile birlikte hareket edeceği belirtildi.
    1:17:24NATO Üyeliği Tartışmaları
    • Stoltenberg ve Blinken'in ziyaretleri sırasında Türkiye'ye taziye mesajları iletmeleri ve Finlandiya ile İsveç'ın üyeliği konusunda verdikleri mesajlar eleştirildi.
    • Türkiye'nin Finlandiya ve İsveç'ın üyeliğine veto hakkını kullandığı ve Madrid Mutabakatı'nın şartlarını yerine getirmesini beklediği belirtiliyor.
    • Stoltenberg'in Temmuz'da yapılacak NATO liderler zirvesinden önce Finlandiya ve İsveç'ın üyeliğinin kabul edilmesinin gerekliliği konusunda verdiği mesajlar vurgulanıyor.
    1:18:57Finlandiya'nın NATO Üyeliği Gereksinimi
    • Finlandiya, savaş yıllarından ve Sovyetler Birliği'nin işgal ettiği dönemde önemli topraklarını kaybetmiş ve askeri bir anlaşma gereği hiçbir askeri örgüte veya pakta üye olmamış.
    • Rusya için Finlandiya'nın NATO gibi bir batı bloku örgüsüne üye olması güvenlik endişeleri açısından çok önemli.
    • İsveç'teki Kur'an-ı Kerim'in yakılması olayından sonra Finlandiya tepki göstermiş ve İsveç girerse kendisinin de gireceğini belirtmiş.
    1:21:27Türkiye'nin Endişeleri ve NATO Süreci
    • Türkiye'nin haklı endişeleri arasında terör örgütleri konusu ve özellikle PKK terör örgütünün desteklenmesi yer alıyor.
    • Türkiye, deprem süreci yaşamakta ve büyük kayıplar vermiş durumda, bu süreçte NATO üyeliği konusundaki acele edici yaklaşım eleştiriliyor.
    • Makedonya örneği verilerek, Yunanistan'ın onaylamaması nedeniyle uzun süre bekletildiği hatırlatılıyor.
    1:25:35NATO'nun Yapısal Özellikleri
    • NATO, homojen bir grup değil, içinde çok farklılıkları barındıran bir yapıya sahip.
    • NATO içinde Balkan grupları, Almanya-Fransa bloğu, İngiltere, Amerika-Kanada, Doğu Avrupa ülkeleri gibi farklı bloklar bulunuyor.
    • NATO'nun temel görevleri kolektif savunma ve caydırıcılık, kriz önleme ve yönetimi, işbirliği güvenliği olarak belirlenmiş.
    1:27:12PKK Sorunu ve NATO İlişkileri
    • Türkiye Cumhuriyeti, NATO Genel Sekreteri'nin gözetmenliğinde icra edilen mutabakat metninde PKK/PYD/PYG'nin tek örgüt olduğu ve terör örgütü olduğuna dair önemli bir adım atılmış.
    • Bu mutabakat metninde yer alan hususların katılım protokolüne dahil edilmesi gerekiyor.
    • NATO ülkelerinin PKK/PYD/PYG liderlerini Amerika gibi ülkelerde kabul etmesi ve terör örgütleri olarak görmedikleri sürece Türkiye'nin endişelerini anlamayacakları belirtiliyor.
    1:27:51NATO Katılım Protokolü ve PKK İlişkileri
    • Her ülkenin meclislerinde farklı politik metotlar bulunur ve Türkiye'de de katılım protokolü meclis tarafından onay gerektirir.
    • PKK, PYD ve YPG liderlerinin teslimi, ofislerin kapatılması ve silah testlerinin durdurulması gibi eylem süreçlerinin takip edilmesi gerekiyor.
    • NATO'nun katılım protokolüne dahil edilen metin, ortaklık mekanizması tarafından onaylandıktan sonra bağlayıcı olacak.
    1:29:38Finlandiya ve İsveç'in NATO Üyelik İstekleri
    • Finlandiya ve İsveç'in NATO'ya girmeye çalışmasının iki sebebi vardır: Rusya'nın agresif tavırları ve güvenlik endişesi, kuzey sahasının ileride bir çatışma alanı haline gelebileceği.
    • İsveç ve Norveç, Çin'den Almanya'ya giden yeni bir yol oluşturabilir ve bu bölgede bakır ve enerji kaynakları bulunabilir.
    • Önümüzdeki 50 yılda İsveç ve Norveç, Finlandiya topraklarına şiddetle ihtiyaç duyacağı için Türkiye'yi bu konuda baskılayabilir.
    1:31:38NATO'nun Yapısı ve Türkiye'nin Duruşu
    • NATO içerisinde Amerika, Fransa ve İngiltere gibi güvenlik konseyi üyeleri, İtalya ve Almanya gibi ülkeler de var ve bu beş büyük ülke gayri resmi toplantılar yaparak kararlar alıyor.
    • Türkiye'nin Finlandiya'nın NATO'ya üyeliği konusundaki duruşu, deprem felaketinin yarattığı iklimden istifade ile fırsatçı bir şekilde görülüyor.
    • Türkiye hala akıllı güç (sert ve soft gücün birleşimi) unsurlarını elinde tutuyor ve deprem bölgesinde meydana gelen yıkımlar tamir olacak.
    1:33:32Akdeniz'deki Bloklaşmalar ve Türkiye'nin Stratejisi
    • Akdeniz'de iki blok oluştu: Yunanistan ve Güney Kıbrıs Rum Yönetimi'nin bir tarafında, İsrail ve Birleşik Arap Emirlikleri'nin diğer tarafında.
    • 2009'dan itibaren Akdeniz'de intikam üzerine inşa edilmiş isimlerle tatbikatlar yapıldı: Dina, Nemesis ve Medusa.
    • Türkiye'nin Libya ile yaptığı münhasır ekonomik bölge anlaşması, bölgedeki blokları çatırdattı ve Türkiye'nin İsrail ve Mısır'la yakınlaşmasına yol açtı.
    1:36:22Türkiye'nin Güvenlik Endişesi
    • Türkiye'nin güvenlik endişesini dile getiren Türkiye Cumhuriyeti Devleti, afetler yaşasa bile bu hedefi satıcıktan geri dönemez.
    • Diplomatik bir nezaketten uzak davranışlar, Türkiye'nin güvenlik endişesini dile getirmesine engel olamaz.
    1:36:48Rusya-Ukrayna Savaşı ve G20 Zirvesi
    • 24 Şubat'ta Rusya-Ukrayna savaşı'nın bir yıldönümü oldu.
    • G20 zirvesinde Türkiye'nin Dışişleri Bakanı Çavuşoğlu ile Lavrov arasında görüşmeler yapıldı.
    • Tartışmalarda Rusya-Ukrayna savaşı ve Amerika ile Çin arasındaki gerilim ele alındı.
    1:38:00Hindistan ve Türkiye'nin Savaş Tavrı Karşılaştırması
    • Hindistan, Rusya-Ukrayna meselesinin bir savaş olduğunu sonuç bildirgesine koymaktan imtina etti ve Rusya'ya karşı harekete geçmedi.
    • Türkiye, Rusya'dan aldığı gazlarda çeşitli indirimlerden faydalanırken, savaşın bir savaş olduğunu kabul etti, Boğazları kapattı ve BM kınamaya katıldı.
    • Türkiye, Ukrayna'ya İHA ve sihaları satmaya devam etti ve hiçbir şekilde Rusya'ya karşı taviz vermedi.
    1:39:49Savaşın Durumu ve Geleceği
    • Savaş bir seneye geliyor ve artık bir blitzkrieg harekatı değil, kitlenmiş bir duruma gelmiş durumda.
    • New York Times'ta çıkan bir yazıya göre, savaş Kore Savaşı'na benzer şekilde ateşkese gidecek.
    • Ukrayna açısından savaşın sonu, Rusların tamamen topraklarından çıkmasıyla; Rusya açısından ise bazı toprakların (özellikle Kırım) Rus toprağı olarak kabul edilmesiyle gerçekleşecek.
    1:42:30Savaşın Gelişimi ve Beklenen Gelişmeler
    • Batı'nın silah ve mühimmat desteği, Ukrayna'nın ofansif hareketlerine olanak sağlıyor.
    • İHA ve sihaların Moskova'ya yakın noktalara düşürülmesi, Ukrayna'nın savaşı Rusya topraklarına taşıma çabasını gösteriyor.
    • Amerika'nın Abrams tankları ve F-16'lar gibi daha güçlü silahları Ukrayna'ya verme kararları, savaşı ofansif bir noktaya taşımaya vesile olabilir.
    1:43:43Savaşın Geleceği ve Beklenen Sonuçlar
    • Son birkaç ay içinde savaş tıkanmış durumda, iki tarafında ciddi kazanımlar elde edilemedi ve nakit ve insan kaybı yaratan bir savaşa dönüştü.
    • Savaş üç senelik bir süreçte devam ederse, iki taraf da bu işin bir anlamı kalmadığını düşünebilir ve ateşkesle sonuçlandırabilir.
    • Savaş gittikçe karmaşıklaşıyor ve kördüğüm haline geliyor, en büyük zarar Rusya ile Ukrayna görecektir.
    1:44:44Savaşın Topografik Durumu
    • Savaş doruk noktasına ulaşmış durumda, hem savunan hem taarruz eden taraf muharebeleri bırakmak zorunda.
    • Kuzeyde Belarus ve Rusya Federasyonu, doğuda Donbas, Luhansk ve Donetsk bölgeleri, Harkiv, Herson ve Kırım Rus işgali altındadır.
    • Rus ordusu geri çekilmiş durumda, cephede Wagner grubu var ve Rusya yeni bir seferberlik yaparak 600 bin kişilik bir orduya hazırlık yapıyor.
    1:47:32Ukrayna Savaşı'nın Stratejik Durumu
    • Rusya'nın güney cephesinde bir problem yok, Kırım ve Herson defacto Rusya toprağı, Türkiye ise arabulucu denge politikası izliyor.
    • Batı, Ukrayna'yı kaybettiği toprakları yeniden kazanmak için değil, Rusya'nın stratejik yıldırım harekatını engellemek için takviye ediyor.
    • Amerika, Ukrayna'yı savunma amaçlı pasif olarak takviye ediyor, çünkü Ukrayna'nın savaşı kazansın istemiyor, ortada kalsın istiyor.
    1:49:22Çin'in Rolü ve Savaşın Doruk Noktası
    • Çin, Almanya'dan sonra Moskova'ya giderek Rusya ile on iki maddelik bir plan açıkladı, bu planın içinde Amerika'yı mutlu eden hiçbir şey yok.
    • Savaşın doruk noktası, savunan tarafın savunamaz hale gelmesi ve taarruz eden tarafın motivasyonunun düşmesi durumudur.
    • Bu savaşta henüz doruk noktasına ulaşılmadı, hava şartları, arazi şartları ve diplomatik müzakerelerle savaşın kızışabileceği emareleri var.
    1:51:44Ukrayna Ordusunun Durumu ve Savunma Stratejisi
    • Uzmanlar baharın (kar ve kış şartları) zırhlı araçları ve hava araçlarının hareketini kolaylaştıracak, ilk saldıran tarafın kazançlı olabileceği bir koşul olduğunu tahmin ediyorlar.
    • Amerika, Ukrayna'ya tank gibi silahları vermekle ilgili birçok sorunla karşı karşıya: ikmal, eğitim, mürettebat ve idame problemi.
    • Ukrayna ordusu artık kendi ordusu değil, harekatı Amerikalılar, lojistiği Almanlar ve istihbaratı İngilizler yönetiyor.
    1:55:20Taarruz Yeteneği ve Rusya'nın Avantajları
    • Havadan desteklenmeyen hiçbir deniz harekatı ve kara harekatı başarıya ulaşma şansı yok.
    • Bir kolordu cephede, bir kolordu ihtiyatı tutmak gerekir, bu üç tugay demektir ve bir tugayın tank mevcudu 160-200 arasındadır.
    • Rusya'nın kara, hava ve deniz güçleri tamamen mevcutken, Ukrayna'nın bu yeteneklerden sadece kara gücüne sahip olması avantaj sağlıyor.
    1:57:46Rusya ve Çin İttifakı
    • Rusya ile Çin arasında birlik örgütü anlaşması var ve Tek Yol, Tek Kuşak projesi bu ittifakın bir parçasıdır.
    • Amerika'nın en çok korktuğu şey, Rusya ile Çin'in ittifakıdır ve Amerika'nın asıl hedefi Rusya'yı güçsüzleştirmektir.
    • Arktik bölgesi önemli bir konu olup, Karadeniz Amerika'nın giremediği tek denizdir.
    1:58:10Karadeniz ve Rusya'nın Stratejik Hedefleri
    • Karadeniz Ekonomik İşbirliği Türkiye'nin girişimleriyle kurulmuş ve geliştirilmiştir.
    • Putin'in temel stratejik noktaları Kırım'da olmak üzere Azak bölgesi ve Odessa'ya kadar olan Karadeniz'e çıkış bölgesini kontrol altına almaktır.
    • Moldovya şu an tehdit altında bekleniyor.
    1:58:46Kırım İşgali ve Sonrası
    • 2014 yılında Kırım'ın Rusya işgali ile Karadeniz'de çok farklı bir sistem ortaya çıkmıştır.
    • Ukrayna ve Avrupa Birliği ülkeleri 2014 işgalini basit yaptırımlarla karşılamış, işgali de facto kabul etmişlerdir.
    • Rusya'ya uygulanan yaptırımlar yeterli olmamış, Rus ekonomisi ciddi şekilde etkilenmiş ancak Rusya'nın alternatifleri de vardır.
    1:59:25Rusya'nın Durumu ve Amerika'nın Stratejisi
    • Rusya şu anda çok güçsüz değil, Gazprom gibi büyük enerji şirketi Avrupa ülkeleri ile değil başka ülkelerle de ticaret yapmaktadır.
    • Kırım Ukrayna'ya aittir ve Budapeşte Antlaşması gibi belgelerde Ukrayna'nın egemen bir devlet olduğu belirtilmiştir.
    • Amerika Birleşik Devletleri hiçbir zaman Ukrayna'nın güvenlik içerisinde kendi sınırlarını koruması derdinde değildir, sadece kendi çıkarları doğrultusunda Rusya'ya güçsüzleştirmeye çalışmaktadır.

    Yanıtı değerlendir

  • Yazeka sinir ağı makaleleri veya videoları özetliyor