Yapay zekadan makale özeti
- Kısa
- Ayrıntılı
- Bu video, bir eğitimci tarafından öğrencilerine sunulan, "Küresel İklim Değişikliği ve Türkiye" konulu interaktif bir seminer formatındadır. Konuşmacı, Defne Hanım ve bir iklim bilimci hoca olarak da tanıtılmaktadır.
- Seminer, atmosferin yapısı ve boyutu ile başlayıp, iklim değişikliğinin tarihsel boyutunu, doğal ve insan kaynaklı nedenlerini, sera gazlarının rolünü ve Türkiye'deki etkilerini detaylı şekilde ele almaktadır. Video, Türkiye'deki iklim değişikliği simülasyonları, sıcaklık artışları, tarım ve su kaynakları etkileri, afet artışları ve afet yönetimi konularını kapsamlı bir şekilde incelemektedir.
- Sunumda ayrıca Türkiye'nin iklim değişikliği politikasının eksiklikleri, su kaynaklarının azalması, kıyı erozyonu ve turizm sektöründeki değişimler gibi konular eleştirel bir bakış açısıyla incelenmektedir. Konuşmacı, bireylerin alabileceği önleyici adımları (az tüket, yeniden kullan, geri dönüştür) ve Türkiye'nin iklim değişikliği konusundaki hazırlıksızlığını vurgulayarak videoyu sonlandırmaktadır.
- 00:17Seminerin Tanıtımı
- Konuşmacı, "Küresel İklim Değişikliği ve Türkiye" başlıklı seminerin açılışını yapacağını belirtiyor.
- Konu, İstanbul'da yaşayanların mevsim ve coğrafyayla ilişkilerini kaybettiği bir noktada, dünyanın geleceğini daha iyi kavrayabilecekleri bir konu olarak değerlendiriliyor.
- Seminer öncesinde, konuyu hazırlamak için hocanın gazetelerde yer alan makaleleri paylaşarak tüketsel damaklara bilgi verme çabası gösterilmiş.
- 02:09Konuşmacının Tanıtımı
- Konuşmacı, hafta sonu bile bile gelmiş olmasına rağmen katılımcıları canlı ve taze göründüğünü belirtiyor.
- Türkiye'de iklim değişikliği konusunun farkındalığının uzun yıllardır konuşulduğunu, özellikle Amerika'dan döndükten sonra 1991'lerde bu konunun insanlara hikaye gibi geldiğini anlatıyor.
- 1999'da "Havaların Sonu" adlı bir kitap yazdığı, ancak kitabın kimse tarafından okunmadığını ve kitabevinin batmasıyla kitabın ortada kaldığını söylüyor.
- 04:45İklim Değişikliği Anlatım Yöntemi
- Konuşmacı, iklim değişikliğini eğlendirerek öğretme yöntemiyle anlatacağını belirtiyor.
- Dünya, bir balığın denizin dibinde yaşadığı gibi, büyük bir gaz atmosferinin dibinde bulunduğumuzu anlatıyor.
- Havaya atılan her şeyin, sonsuz görünen uzayın aslında sınırlı olduğunu ve daha tehlikeli bir şekilde geri döneceğini vurguluyor.
- 06:39Hava ve Oksijen Yanlış Anlamaları
- Türkiye'de bazı yanlış anlamlar var, örneğin yükseklerde oksijen miktarının arttığı düşünülürken aslında yükseğe çıktıkça hava azalır.
- Yeryüzünün her tarafında hava bulunmaz, hava çok ince bir tabaka olup en fazla 4 km yükseklikte nefes alınabilir.
- Atmosfer çok ince ve nadir bir şeydir, bu nedenle kirletmek çok tehlikelidir.
- 08:15Türkiye'de Bilgi Kirliliği
- Türkiye'de iklim değişikliği hakkında bilgi kirliliği vardır ve insanlar kulaktan dolma bilgileri paylaşır.
- Türk toplumunda "bilmemek ayıp" düşüncesinden dolayı herkes kendini uzmana sanır.
- İklim değişikliği konusunda formatlama gereklidir çünkü insanların beyni bu konuda yanlış bilgilere bombardıman görmüştür.
- 11:05İklim Değişikliğinin Geçmişi
- İklim değişikliği tarihe sürekli var olan bir şeydir ve değiştiğinde ekstrem zamanlarda büyük sosyo-ekonomik problemler yaratmıştır.
- Roma'nın çöküşü, Vikinglerin Tuna Nehri'ni geçmesi, Fransız Devrimi ve Ekim Devrimi gibi olaylar iklim değişikliğiyle ilişkilendirilmiştir.
- Yale Üniversitesi'nden bir araştırmacı, Osmanlı arşivlerini inceleyerek "Beyaz İsyankarlar" kitabını yazmış ve 17. yüzyılda küçük buzul çağında Celali isyanlarını araştırmıştır.
- 12:49İklim Verilerinin Kaynağı
- İklim değişikliğinin verileri 1880'den sonra meteorolojik kayıtlarla toplanmaya başlanmış, ancak daha önceki yıllarda insan gözlemi yoktur.
- Doğa ve tabiat kendi kayıtlarını tutar; toprak katmanları, ağaç halkaları ve buzullar iklim bilgisi kaynağıdır.
- Vostok Antarktika'daki 3,5 km'lik buzul katmanı içindeki katmanlar, yağış miktarı, rüzgar ve sıcaklık bilgilerini içerir.
- 13:54Dünya Sıcaklığının Değişimi
- 750 bin yıllık dünya sıcaklık grafiğinde ilk görülen şey, dünya var olduğundan beri iklimin sürekli değiştiğidır.
- Sıcaklıklar yaklaşık 1 derece azalıp artarak dünya buzul çağına girip çıkarmıştır.
- Dünya yaklaşık 150 bin yılda 1 derece ısınıp 1 derece soğuyarak buzul çağına girip çıkmıştır.
- 15:47İklim Değişikliğinin Nedenleri
- Dünya sıcaklığının değişmesini sağlayan doğal etkenler arasında güneşteki etkinlikler, patlamalar, rüzgarlar ve enerji farklılıkları bulunmaktadır.
- Dünya'nın yörüngesi elips şeklinde olup 100 bin yılda bir daireye dönüşebilir.
- Dünya'nın eğimi 40 bin yıl sonra değişerek mevsimler yer değiştirebilir, örneğin şu anda kışa girerken 40 bin yıl sonra yaza girilebilir.
- 16:51Volkan Etkileri ve Tektonik Hareketler
- 1815'te Endonezya'da patlayan Tambora volkanı, 1816 yılında dünyada hiç yaz olmamasına neden oldu çünkü külleri stratosfere çıkarak güneş ışınlarını engellemişti.
- Tektonik hareketlerle kıtalar sürekli hareket ediyor; 180 milyon yıl önce süper kıta olan kıtanın konumu hem kendi iklimi hem de dünya iklimini etkiliyor.
- Hindistan 180 milyon yılda milim milim ilerleyerek Asya kıtasının altına saplanmış, Everest ve Himalaya dağları yükselmiş, musonlar Asya'ya giremiyor ve Takla Makan çölü ortaya çıkmış.
- 18:50İklim Değişikliğinin Periyodik Etkileri
- Güneşte 11 yıllık, astronomik hareketlerde 41 bin yıllık ve 100 bin yıllık periyodiklikler bulunuyor.
- Bu faktörler toplandığında dünya 150 bin yılda bir derece ısınıp soğuyor, eskiden bu ısınma ekolojik sistem tarafından ayak uydurulabiliyordu.
- 1950-2000 yılları arasında dünya bir derece ısındı, yani eskiden 150 bin yılda olan ısınma şimdi 150 yılda gerçekleşti, bu da bin kat daha hızlı bir ısınma anlamına geliyor.
- 20:11İnsan Etkisi ve İklim Değişikliği
- İklim değişikliğinin asıl problemi ani ısınma olup, bin yıllık bir süreçte bu ani ısınma ekolojik sistem tarafından ayak uydurulamıyor.
- İnsan etkisi şu anda %98 oranında iklim değişikliğine katkıda bulunuyor.
- Kuzey'deki gelişmiş ülkeler, sanayi devrimi sırasında fosil yakıtlara bağımlı olup, enerji kullanımında yoğun karbon salınımı yapan ülkelerdir.
- 21:42İklim Değişikliğinin Etkileri
- Akdeniz'in su seviyesi 60 cm yükselirse Nil nehrinin suları tuzlanacak ve Mısır gibi ülkelerin geleceği tehlikeye girecek.
- Bangladeş gibi düşük seviyede yaşayan ülkelerin nüfusu okyanusun kıyısında yoğun ve bu ülkeler iklim değişikliğinden zarar görecektir.
- İklim değişikliği, kuzeydeki zengin ülkelerin sorumluluğu olup, zarar gören en çok güneydeki fakir ülkeler olacak ve bu durum dünya barışını tehdit edecek.
- 23:56Karbondioksit Miktarının Zamanla Değişimi
- 1071 Malazgirt'te ve 1461 Trabzon'un fethinde havadaki karbondioksit miktarı 280 parçaydı (1 milyon molekülün 280 tanesi karbondioksit).
- Sanayi devrimi ile 1750-1850 yılları arasında karbondioksit miktarı roket gibi yükselmeye başladı çünkü insanlar kas gücünün yerine buhar gücü kullanmaya başladı.
- İnsanlar toprağın altındaki kömür, petrol ve doğalgaz gibi fosil yakıtları çıkarıp yakıp havaya veriyor, bu da sera gazlarının sıçramasına neden oluyor.
- 26:04Güneydeki Ülkelerde Karbon Döngüsü
- Güneydeki fakir ülkelerde tarım ekonomisi var, nüfus kontrolü yok ve nüfus çok fazla artıyor.
- Bu ülkelerde insanlar bataklıkları kurutup, ormanları kesip tarım alanı yapıyor, araziye büyük baskı yapılıyor.
- Araziye baskı yaptığı zaman arazinin karbonu yutma özelliği yok oluyor, bu da havadaki karbonun %15-20 civarında sorumlusu oluyor.
- 26:44Karbon Döngüsü ve Suyun Çevrimi
- Ağaçlar karbondioksiti alıp gövdesinde karbon depolar, bu da bir karbon depolama sistemi oluşturuyor.
- Ağacı kesmek, havadaki karbonu yutma özelliğini yok ediyor ve havada karbon miktarı artıyor.
- Su çevrimi için bataklıklara, göllere ve ağaçlara ihtiyaç var, ancak insan etkinlikleri bu döngülerin bozulmasına neden oluyor.
- 28:24Sera Gazları ve İklim Değişikliği
- Sera gazları karbondioksit, metan, su buharı ve azot oksitlerinden oluşuyor ve bunların hepsi artıyor.
- Sera gazları olmasaydı, Dünya'nın ortalama sıcaklığı -18 derece olurken, sera gazları sayesinde +15-16 derece oluyor.
- Sera gazları, kısa dalga boyundaki güneş enerjisini alıp, uzun dalga boyundaki enerjiyi tutarak Dünya'ya geri gönderiyor.
- 31:36Fön Etkisi ve İklim Sistemi
- Fön etkisi, hava yükselirken her 100 metrede 1 derece soğurken, alçalırken her 100 metrede 1 derece ısınmasıdır.
- Toroslar ve Karadeniz'de coğrafik yağış oluşurken, İç Anadolu'da fön etkisi nedeniyle yağmur gölgesi oluşuyor.
- Sera gazlarını artırdığımızda, Dünya Venüs'e (havada %96 sera gazı, sıcaklık 420 derece) doğru gidiyor.
- 35:09Dünya'nın İsim Dengesi
- Dünya'nın dengesi, kutupların çok soğuk, ekvatorun çok sıcak olmasıyla sağlanıyor.
- Bu sıcaklık farkı dünyanın enerjisi ve motorudur, paraklini stabil denilen bu sistemle ısıl dengeye ulaşmaya çalışıyor.
- Kutuplardaki ısınma, sıcaklık farkını düşürdüğü için hava hareketlerinin yörüngeleri ve iklim değişiyor.
- 36:41Türkiye'de İklim Değişikliği ve Sıcaklık Artışı
- Dünyada ve Türkiye'de ısınma yaşanıyor, özellikle yazın İç Anadolu ve Ege'de 4-5 derece artış gösteriyor.
- 2030 yılına kadar kışın hava sıcaklığı 2 derece, yazın 3 derece artacak.
- Ortalama sıcaklık artışının yanında, uç değerlerin beş-on kat arttığı vurgulanıyor.
- 37:41Tarım Alanlarının Değişimi
- Kahve üretim bölgelerinde sıcaklık artışı nedeniyle tarımsal uyum değişiklikleri yaşanacak.
- Türkiye'de ekin eşliği yokken, Uganda gibi ülkeler arazi koruma tedbirleri alıyor.
- Sıcaklık artışıyla tarım desenleri tamamen değişiyor ve üretim alanları kayboluyor.
- 39:08Sıcaklık Artışının Etkileri
- Türkiye'nin ortalama sıcaklığı 15 dereceyken, 35 derece ve üzeri sıcaklıklar nadir görülürken, ortalama sıcaklık artışıyla ekstremler beş kat artıyor.
- Vücut sağlığı ve bitkilerin büyüme sıcaklıkları değişmiyor, mısır örneğin 10-30 derece arasında büyür.
- Türkiye 26-38 derece enlem arasında yer alıyor ve yarı kurak bir ülkedir.
- 40:42Akdeniz İkliminin Değişimi
- Akdeniz iklimi normalde yazları sıcak ve kurak, kışları ılık ve yağışlıyken, kışları ılık ve kurak hale geliyor.
- Kuzeye çekilen alçak basınç merkezi ve sıcak-soğuk cepheler, Akdeniz bölgesine yağış getirmiyor.
- Afrika, Makrep bölgesi, Akdeniz çanağı, Ortadoğu ve Güney Avrupa kuraklaşıyor.
- 41:44Avrupa Birliği'nin Endişeleri
- Avrupa Birliği Kyoto Protokolü ve ötesini destekliyor, hedeflerini 8 yerine 18 derece yapıyor.
- Avrupa Birliği, Makrep bölgesi ve Anadolu üzerinden kitlesel göçten korkuyor.
- Güney Avrupa kuraklaşıyor, gıda güvenliği tehlikede ve göçleri "çekirgeye benzetiyorlar".
- 42:38Türkiye'de Yağış Değişimi
- Türkiye'de sadece Doğu Karadeniz'de yağış artışı varken, diğer bölgelerde yağış azalıyor.
- Akdeniz iklimi olan bölgeler tamamen kuraklaşıyor ve nüfus yoğunluğu artıyor.
- Türkiye'de hem hava sıcaklıkları artarken hem de yağış azalıyor, bu da ülke daha çok kuraklaşmasına neden oluyor.
- 44:01Deniz Seviyesi Yükselişi ve İklim Değişikliğinin Hızı
- Deniz su seviyesi 2100'e kadar 60 santim yükselecek.
- Dünya'nın 4,59 milyar yıllık yaşını insan ömrüne indirgediğimizde, 46 yaşında düşünüldüğünde insanlık 4 saat önce var olmuş.
- Sanayi devrimi bir dakika önce yapılmış ve bu süre içinde dünyadaki ormanların yarısı yok edilmiş.
- 46:10İklim Değişikliği ve ısınma
- 1980'lerden sonra yılların sıcaklıkları genel olarak artmakta, iklimde genel trendlere bakıldığında ısınma net bir şekilde görülüyor.
- Bu ısınma zamanla daha da hızlanacak çünkü buzullar ve karlar eriyerek, güneş enerjisinin yansımasını azaltacak ve yer yüzeyi daha fazla ısıya maruz kalacak.
- Önümüzdeki on yılda dünyayı bir derece daha ısıtmasından korkuluyor.
- 47:49İklim Değişikliğinin Doğal İşaretleri
- Kuşlar havada kimyasallara karşı çok duyarlıdır ve küçük narin kuşların kitlesel yok oluşu iklim değişikliğinin bir işareti.
- Eskiden okullarda görülen kırlangıçlar artık nadir olurken, karga ve martı gibi çöp kuşları artmış durumda.
- İklim değişikliği sadece sıcaklık ve yağmur değil, doğa ve ekolojik işaretleri de etkilemektedir.
- 49:15Afetlerin Artışı
- 1960'lara göre 1990-2000'li yıllarda meteorolojik afetlerin sayısı üç kat artmıştır.
- Türkiye'de seller (taşkınlar) son yıllarda hızlı bir artış göstermektedir.
- Şehir selleri (urban flat) aşırı yağışlarda trenaj sisteminin aşırı yağışları kaldıramaması sonucu oluşan bir problem.
- 51:30Gelecekteki Riskler
- Geçtiğimiz 150 yılda bir derece ısındığımız halde, önümüzdeki yüzyılda 4-5 derece ısınmayı bekliyoruz.
- Türkiye'nin iklim değişikliği politikası "hiçbir şey yapmamak" olarak tanımlanıyor.
- Sağlık sektörü, tarım, orman, su kaynakları, kıyı alanları, doğal afetler ve ulusal güvenlik gibi her sektörde iklim değişikliğine uyum ve adaptasyon çalışmalarına ihtiyaç var.
- 52:31Sağlık ve İklim Değişikliği
- Ozonun azalması, hava kirliliğinin artması, küfler, mantarlar, mitlar, böcekler, sivrisinekler ve aşırı sıcak hava dalgaları sağlık açısından büyük riskler.
- Erken hasat (erken ömür) konusu önem kazanıyor.
- Trafikte oluşan ozonun akciğer kanserinin en büyük nedenlerinden biri olduğu bilinmekte ve cilt kanserinin artması da bir sorun.
- 54:46İklim Değişikliğinin Etkileri
- Tropikal gündüz sıcaklığı 30 derece, tropikal gece sıcaklığı 20 derece olarak tanımlanır ve bu sıcaklıklar arttıkça sıcak hava dalgaları ölümleri artmaktadır.
- 2080 yılında kolera ve sıtma tüm Avrupa'ya yayılması beklenmektedir.
- Kene gibi hayvanlar Türkiye'nin her tarafında artış göstermekte ve bazıları ölümcül türler haline gelmektedir.
- 56:39Tarım Alanlarının Kaybı
- Türkiye tarım ülkesi olmayacak, her taraf betonla kaplanacak ve insanlar "rant" yiyecekler.
- Tarım alanları aşırı şekilde yanlış kullanılıyor ve su havzaları amaç dışı kullanılıyor.
- Fransa'nın kirli sanayisi, özellikle çimento fabrikaları, Anadolu'nun tarlalarında kurulmaktadır.
- 58:58Ormanların Kaybı
- Ormanlar "dumansız yangın" olarak adlandırılan durumda, Latin ağaçları Karadeniz'de dev kabuk böceği yüzünden ayakta kuruyor.
- Doğada erken çiçek açma ve diğer doğal süreçler bozulmaktadır.
- Yağmur ormanları hızla yok olup yerine mera yapılarak fast food restoranları için et üretimine dönüştürülüyor.
- 59:58Yağış ve Su Kaynakları
- Yağış oluşması için bulutta buz kristalleri ve aşırı soğumuş sıvı sulamaları gerekmektedir.
- Kar her yağışın başlangıcıdır, inerken sıcaklıktan dolayı eriyerek yağmura dönüşür.
- İstanbul gibi büyük kentlerde şehir ısısı nedeniyle kar yağışı az görülür ve daha çok yağmur olarak görülür.
- 1:01:32Su Kaynaklarının Yetersizliği
- İz şeklinde yağış, yere ulaşamadan buharlaşarak virka olarak adlandırılır.
- İstanbul'a yağan yağmurlar kanalizasyona gider, çatılardan ve yollardan temize akar, bu nedenle barajların seviyesi artmaz.
- Türkiye'nin her tarafında kuraklık yaşanıyor ve şehirlerarası su problemi ortaya çıkacak.
- 1:03:33Yapısal Çözümlerin Yetersizliği
- Büyük inşaat projeleri, boru döşemeleri ve barajlar susuzluğun çözümü değildir.
- Her afetin iki çözümü vardır: yapısal ve yapısal olmayan; Türkiye'de sadece yapısal çözümler tercih edilmektedir.
- 1990'da Türkiye'de kişi başına düşen su miktarı 3000 metreküptü, ancak iklim değişikliği ve nüfus artışıyla bu durum değişmektedir.
- 1:04:29Türkiye'de Su Kaynakları ve İklim Değişikliği
- Türkiye'de 1990'larda kişi başına düşen su miktarı 3000 metreküpten 2020'de 1240 metreküpeye düşmüş, iklim değişikliği ve nüfus artışı nedeniyle.
- Türkiye'de iklim değişikliği bir planlama parametresi olarak alınmıyor, bu durum bir kültürel sorun olarak değerlendiriliyor.
- Türkiye'de yağış dağılımı ciddi şekilde farklılık gösteriyor; bazı bölgelerde 2 ton yağış düşerken, diğerlerinde sadece 200 kilogram yağış görülüyor.
- 1:05:33Su Yönetimi ve İklim Değişikliği Sorunları
- Çöllerde yağış oluşuyor ancak virg olarak geliyor, bu da çöllerde toz fırtınaları oluşmasına neden oluyor.
- 2020 yılına kadar kırmızı bölgeler su yetersizliği yaşayacak, Türkiye bununla ilgili hiçbir önlem almıyor.
- Dijital Fırat Nehri anlaşması kapsamında Türkiye'nin Suriye'ye saniyede 500 metreküp su vermesi isteniyor, ancak bu iklim değişikliğine bağlı olmamalı.
- 1:06:48Su Havzaları ve Yağmur Hasatı Sorunları
- Sultanbeyli gibi bölgelerde yağmur eski toprağa sızıp Ömerli Baraja giderken, şimdi çatılardan ve yollardan kanallara toplanıp denize akıyor.
- Azalan yağışları toplayamadığımız için yağmur hasatında sorun yaşıyoruz ve bunun için hiçbir tedbir alınıyor.
- Karadeniz'de otoyollar deniz içine yerleştiriliyor, bu da denizden taş gelmesine neden oluyor.
- 1:08:01Van Gölü Olayı ve Burun Kuralı
- 1996 yılında Van Gölü iki metre yükselmiş, ancak gölün derinliği değişmemiş, bu olayda çeşitli açıklamalar yapılmış.
- Burun kuralı, su seviyesi düşey yönde bir birim yükselirse yatayda yüz birimlik etki yarattığı kuraldır.
- 60 cm su seviyesi yükselmesi, diz seviyesine kadar suyun gelmesi anlamına gelmez, 60 metrelik kıyının yok olması anlamına gelir.
- 1:10:58Kıyı Alanları ve Turizm Etkileri
- Türkiye'de kıyı kullanımında sorunlar var, İngiltere ve Amerika gibi ülkeler yıllardır çalışmalar yapıyor.
- Kıyıları açıp yerleşime açmak yerine, son alınan karar kıyılardan geri çekilmek ve bin yıllık su seviyesine göre planlamak.
- İklim değişikliği turizmi etkileyecek, yaz turizmi ikiye bölünecek ve insanlar daha soğuk bölgelere (örneğin Trabzon) gitmeye başlayacak.
- 1:13:22Kış Turizmi ve Kar Değişimi
- Türkiye'de kış turizmi için tesisler ezbere yapılıyor, örneğin İsparta'da kar yağmadığı halde kış turizm tesisleri inşa ediliyor.
- 2014 yılında kar yağışı azalacak ve bu sadece kış turizm merkezlerini değil, yıldız suyunu ve derelerdeki akışı da azaltacak.
- Kar yağışı azalması, böcek ve haşere artışıyla birlikte olacak, bu da hayvanlar için sorun yaratacak.
- 1:15:12Ekolojik Günahlar ve Hesap
- Öteki dünyaya gidince ekolojik günahlar için hesap sorulacak.
- Kutsal ekoloji diye bir kavram var, örneğin Boğaz Beddualısı'nda kimse ağaç kesmez.
- Van'da Murat Nehri'nde inci kefali balıkları yumurtlarken, bunların Şeyhlerini ziyarete gittiği söyleniyor.
- 1:16:50Ekolojik Sorumluluklar
- Bir haritada zarar veren ülkeler gösteriliyor; Amerika şişmiş, Afrika ise küçülmüş durumda.
- Dünyada binlerce yıl boyunca "kirlet-göçet" mantığıyla yaşamışız.
- Dünyadaki su kaynakları tükenmiş durumda, uzayda bir bardak su bulunması durumunda kıyamet kopacak.
- 1:20:19Afet Yönetimi
- Afet yönetimi döngüsünde zarar riski, hazırlık, izleme, tahmin, erken uyarı, etki, ihtiyaç analizi, müdahale ve iyileştirme aşamaları bulunuyor.
- Türkiye'de bu döngünün alt kısmı var, üst kısmı (zarar azaltma ve hazırlık) eksik.
- Türkiye'de kriz yönetimi mantığı varken, risk yönetimi mantığı zayıf durumda.
- 1:22:24Tüketim ve Geri Dönüşüm
- Amerikalıların ve İngilizlerin üç R'si vardır: Reduce (az tüket), Reuse (yeniden kullan), Recycle (geri dönüştür).
- Türkiye'de tüketim aşırı bir şekilde gerçekleşiyor ve geri dönüşüm zaten yok.
- 11 Eylül'de ikiz kuleleri vuran teröristler ve George Bush'un televizyonda yaptığı açıklamadan bahsediliyor.