Buradasın
Kerbela Olayı ve Sonrası: Hz. Hüseyin'in Şehadeti ve Ailesinin Yolculuğu
youtube.com/watch?v=7keXqV1MQ_UYapay zekadan makale özeti
- Kısa
- Ayrıntılı
- Bu video, Mehmet Hoca tarafından anlatılan Kerbela olayını ve sonrasında yaşanan olayları konu alan bir tarihsel anlatımdır. Videoda Hz. Hüseyin, kızları Sakine ve Fatıma, eşi Zeynep, oğlu Zeynül Abidin ve diğer Ehl-i Beyt üyeleri yer almaktadır.
- Video, Kerbela olayının kronolojik anlatımıyla başlayıp, Hz. Hüseyin'in şehadeti, şehit edilenlerin durumu ve ardından kadınların ve çocukların yaşadığı zorlukları aktarır. Anlatım, Ehl-i Beyt'in Kufe'ye, ardından Şam'a ve son olarak Medine'ye dönüşlerini, özellikle Seyyide Zeynep'in Yezid'e yaptığı konuşmaları ve son yıllarını detaylı şekilde ele almaktadır.
- Videoda ayrıca Muharrem ayının onbirinci gecesinde derviş odasında yaşanan veda töreni, Aşure günü anlatımları ve Kerbela'nın "kan deryası" olarak anlatımı da yer almaktadır. Seyyide Zeynep'in zeki ve cesur kişiliği, Kerbela'da yaşananları anlatması ve Yezid'in onu Mısır'a sürmesi gibi önemli detaylar da anlatımda vurgulanmaktadır.
- 00:05Mehmet Hoca'nın Konuşması
- Mehmet Hoca yaklaşık iki saatten beri konuşuyordu ve dili, damağı kurumuş, konuşmakta zorlanıyordu.
- Seyfi Karagöz, mehmet hoca'nın susuzluğunu fark ederek bardak su getirdi, ancak mehmet hoca "mah-ı muharrem'de suya mesafeli dururuz" diyerek suyu reddetti.
- Mehmet Hoca, Hz. Hüseyin'in şehadeti nedeniyle suya mesafeli durduğunu, ehl-i beyt'in suya ahtı kalmış olduğunu anlattı.
- 02:17Kerbela Savaşı
- Hz. Hüseyin çadırlara döndüğünde, çadırların ateşe verildiğini ve kadınların, çocukların bağırışlarını gördü.
- Hz. Hüseyin, ehl-i beyt'in şehit edilmesini ve kendisinin bir başına kaldığını gördü.
- Malik bin Bişr adındaki melun, Hz. Hüseyin'in başına kılıçla vurarak külahını kesti ve başını yaraladı.
- 03:18Hz. Hüseyin'in Şehadeti
- Hz. Hüseyin külahını atarak başına bir takke giydi ve üzerine sarık sardı, sonra atına bindi ancak artık atının üzerinde zor duruyordu.
- Kufa ordusunun komutanı Ömer, Hz. Hüseyin'e üzerine en seçkin silahşörleri saldırdı.
- Hz. Hüseyin'e bir ok saplandı, Zülcenah adlı atı saldırılara karşı korudu ancak yorulmuş, aç ve susuzdu.
- 04:35Hz. Hüseyin'in Son Anları
- Zira bin Şerif adındaki bir talihsiz, Hz. Hüseyin'e kılıçla vurarak kolunu kopardı.
- Sinan bin Evs adındaki başka bir talihsiz, Hz. Hüseyin'in köprücük kemiğinden mızrağını sapladı.
- Hz. Hüseyin dizlerinin üzerine çöktü, mızrağı kavradı ve "Zeynep kardeşim, bu yetimleri sana, seni de Allah'a emanet ediyorum" dedi.
- 06:03Hz. Hüseyin'in Şehadetinden Sonra
- Hz. Hüseyin'in boğazını kesmek istediklerinde, hançer kesmemiş, sonra başını çevirip boynundan kesmek suretiyle emelini gerçekleştirmişlerdi.
- Zülcenah, Hz. Hüseyin'in bedeninin yanına geldi, başını eğdi, yelelerini imamın kanıyla yıkadı ve çadırlara koştu.
- Seyyide Zeynep, Zülcenah'ın yüzünü, gözünü öpüp "Vah Hüseyin'im" diye hıçkırıyordu.
- 08:11Kadınların ve Çocukların Durumu
- Hz. Hüseyin'in şehadetinden sonra talihsizler sürüsü çadırlara doğru koştular ve kadınlar imam Zeynül Abidin'in yattığı çadıra sığındılar.
- Çapulcular, kadınların değerli eşyalarını çaldı, Ümmü Gülsüm'ün kulağını yırttılar ve çadırları ateşe verdiler.
- Askerlerin ellerinden kurtulan kadınlar ve çocuklar, cansız cesetlere koştular, her biri bir şehidin üzerine kapandı.
- 10:30Hz. Fatıma'nın Gelişi
- Yerle gök arasında ansızın bir ses duyuldu: "Çekilin, kenara çekilin. Peygamberlerin üveyki, dedesi Hüseyin'i görmeye geliyor."
- Hz. Fatıma, altı yaşında anasız kalan yavrusu Hüseyin'in kana bulanmış kesik başını gördü.
- Gece karası kanlı saçlar kum doluydu, en son kendi elleriyle taramıştı o saçları.
- 11:15Kerbela'dan Veda
- Mehmet Hoca, ayrılık ateşiyle yakılmış ve kesik kesik konuşarak ağlamaya başlamıştır.
- Mehmet Hoca, Fuzuli'nin sözlerini hatırlatarak, Ehlibeyt'in zulümlerine karşı duyulan samimi muhabbet ve yürekten kopan ağlamaların günahları yakıp rahmete vesile olacağı konusunda konuşmuştur.
- Seyfi Karagöz, Kerbela Mersiyesini okumaya başlamış ve derviş odası Kerbela'ya dönüşmüştü.
- 13:32Kerbela'ya Dönen Köy
- Dışarıda rüzgar, karlı boranlar ve şimşekler çakarken, köy ve kainat Kerbela'ya dönüştü.
- Sakinleşen Mehmet Hoca, derviş odasından çıkarken, gökyüzü su olup köye boşaldı ve şiddetli bir fırtına başladı.
- Odanın müdavimleri, köyü saran boranların içinde kaybolarak derviş odasının ışıkları söndü.
- 14:48Onbir Muharrem Gecesi
- Onbir Muharrem gecesi Kerbela'ya veda, gece sırılsıklam siyah şalını köyün üzerine atmıştı.
- Köy bataklığa dönüşmüş, her yerde su tabakaları oluşmuş ve derviş odasına doğru tırmananlar vardı.
- Mehmet Hoca, derviş odasına sırılsıklam girdi ve deli Mehmet Dayı, dün geceden beri gözyaşlarının dinmediğini söyledi.
- 16:15Kerbela'da Şafak
- Onbir Muharrem sabahı Kerbela'da şafak kan kızardı ve güneş müthiş bir demir ocağı gibi çöl ufkunda göründü.
- Kerbela gecesi sabaha kadar kan deryasında bekletilen Ehlibeyt kadınları ve çocukları, o gece sabaha kadar bin kere ölüp bin kere dirilmişlerdi.
- Bir gün içinde asırlara sığmayan acılar yaşamışlardı.
- 17:14Kerbela'nın Acısı
- Kerbela'nın acısı tezden de tez duyuldu ve Ümmü Selme annemiz, Hz. Hüseyin'in şehit edildiği an feryadı bastı.
- Abdullah bin Abbas, Medine mescidindeki insanlara, rüyasında Peygamber'in elinde sırça çanakta Hüseyin ve arkadaşlarının kanı olduğunu anlatıyordu.
- Acı haber tezden de tez erişmişti yanık yüreklere.
- 18:50Aşure Günü
- On Muharrem Aşure günü insanlık tarihi boyunca hep kavuşma ve kurtulma günü olmuştu.
- Hz. Adem ile Havva'nın buluşması, Hz. Nuh'un gemisinin selamete çıkması, Hz. İbrahim'in ateşten kurtulması, Hz. Musa'nın Kızıldeniz'den geçmesi ve Hz. Yakup'un Yusuf'a kavuşması Aşure günü gerçekleşmişti.
- Oysa Ehlibeyt için Kerbela'da Hüseyin'imiz bela kuyusuna düştü ve Yezid'in yangınlarında yandı.
- 19:51Kerbela'nın Son Saatleri
- Kerbela binlerce neyin hudiye üflediği bir keder ülkesiydi ve ehl-i beyt'in sırlarını kıyamete kadar söyleyecek bir sırlar ülkesiydi.
- Kufeliler kendi ölülerini gömmüş, Ehlibeyti ve sevenlerini açıkta bırakmışlardı.
- Kadınların ve çocukların şehitlere veda sahnesi Kerbela'nın en acıklı sahnelerinden biriydi ve şehitlerin kanlı bedenlerine son kez sarılan kadınlar ve çocuklar yakınlarından ayırmak mümkün olmuyordu.
- 21:39Kerbela'daki Acılar
- Kerbela'da şehit olan yetmiş iki kişinin yirmi üçü İmam Hüseyin'in ev halkındandı ve bu olay aile katliamı olarak tarihe geçti.
- İmam Hüseyin'in eşi, kızları, gelinleri, torunları ve kız kardeşleri olmak üzere toplam dokuz kadın ve beş çocuk esir alındı.
- Kerbela'da şehit olanlar arasında İmam Hüseyin'in oğulları ve diğer yakınları yer alıyordu.
- 24:22Esirlerin Yolculuğu
- Seyyide Zeynep, Kufe'ye doğru yola çıkan esirler arasında İmam Hüseyin'in cesedini ve ailesinin durumunu anlatarak ağlıyordu.
- Kufeliler İmam Hüseyin'in cesedini kumlar arasında kayboluncaya kadar atların altında çiğnetmişlerdi.
- Kadiriye köylüleri şehitlerin cesetlerini gömmek için geldiklerinde, gül esintisinin peşine düşerek Hz. Hüseyin'i buldular ve defnettiler.
- 25:49Kufe'ye Varış
- Peygamber ailesinin kadınları ve çocukları elleri bağlı bir şekilde Kufe'ye götürüldü.
- Kufeli kadınlar esirlerin şehre girmesiyle birlikte çığlıklar kopararak ağlamaya başladılar.
- Seyyide Zeynep ve Ümmü Gülsüm, babalarının hilafeti zamanında dört yılı aşkın bir süre kaldıkları Kufe'ye yine pek hazin bir şekilde dönmüşlerdi.
- 26:45Seyyide Zeynep'in Konuşması
- Seyyide Zeynep'in Kufe halkına yaptığı konuşma şifahi edebiyatın şaheser örneklerindendir.
- Konuşmasında Kufe halkını yalancı, hain ve bozguncu olarak nitelendirerek günahkar olduklarını söyledi.
- Seyyide Zeynep, Kufe halkının İmam Hüseyin'e karşı giriştiği alçaklığın pis suyuyla sırılsıklam olduğunu ve Allah'ın gazabına uğrayacaklarını belirtti.
- 31:14Hz. Hüseyin'in Başının Konağı
- Kufeli askerler mızrakların ucuna takılı şehit başlarıyla şehre girmişlerdi.
- Hz. Hüseyin'in kesik başını getiren Havaley, evine götürdüğünde eşi Nevvar'a "sana dünyanın servetini getirdim" diyerek başın altına tası koydu.
- Nevvar, eşiyle bir daha yan yana uyumayacağını söyleyerek yataktan fırlayıp giderek odanın bir tarafına oturdu.
- 32:28Ehlibeyt'in Valilik Konağına Getirilmesi
- Ehlibeyt kadınları ve çocukları valilik konağına getirildi, Seyyide Zeynep'in içi acıyla doldu çünkü bu konak babasının döneminde hak ve adalet merkeziydi.
- Vali Ubeydullah'ın odasında İmam Hüseyin'in kesik başıyla karşılaşıldı ve kadınlar çığlıklar kopardı, ancak valinin kalbine ulaşmadı.
- Vali, İmam Hüseyin'in dudaklarına değneğiyle dokunarak alay ederken, Zeyd bin Erkam ona karşı çıkarak "Bu dişleri resulullah'ın öptüğünü gördüm" dedi.
- 34:12Seyyide Zeynep'in Valiyle Karşılaşması
- Seyyide Zeynep, keder ve yorgunluktan sonra bile asaleti dökülen, saygıya layık bir melek gibi duruyordu.
- Vali, Zeynep'i "İmam Ali'nin kızı" olarak tanıdıktan sonra ona hakaretler savurdu, ancak Zeynep kendisini Allah'ın şereflendirdiğini ve rezil edilenlerin sadece fasıklar olduğunu söyledi.
- Zeynep, İmran Suresi'nden okuyarak valinin ahirette İmam Hüseyin'inle muhakeme olacağını söyledi, bu üzerine vali öfkelenip Zeynep'e zulüm yapmak istedi.
- 36:30Zeynül Abidin'in Yakalanması
- Kerbela'dan hasta olduğu için kurtulan Zeynül Abidin, bir Kufeli tarafından saklanıyordu, ancak bir münadinin sesiyle yakalanıp valinin huzuruna çıkarıldı.
- Vali, Zeynül Abidin'i "Ali bin Hüseyin" olarak tanıdı ve onu öldürmek istedi, ancak Zeynül Abidin, Zümer Suresi ve İmran Suresi'nden ayetler okudu.
- Seyyide Zeynep, valiye "Döktüğün kanlarımız sana yeter, onu öldüreceksen beni de öldür" diye seslenerek korkusuzca davrandı ve vali Zeynül Abidin'i bırakmak zorunda kaldı.
- 39:05Ehlibeyt'in Şam'a Yolculuğu
- Ehlibeyt kadınları ve çocukları birkaç gün daha Kufe'de kaldıktan sonra Yezid'e götürülmek üzere Şam'a doğru yola çıktılar.
- İmam Ali'nin Kufe yakınlarındaki mezarına uğramalarına izin verilmedi ve günlerce sürecek bir çöl yolculuğu başladı.
- Ehlibeyt kadınları Medine'den çıkalı altı aydır yollardaydı, çöllerde sıcak, kuraklık ve zorlu koşullarla mücadele ediyorlardı.
- 40:55Manastırda Yaşananlar
- Yolculuk sırasında sıcakta buğulanmış çöl ufkunda bir manastır göründü ve genç rahip kafileyi karşıladı.
- Rahip, kafilede esir muamelesi gören kadınların kim olduklarını öğrenince, görevlilere Peygamber'in torunlarının kafasını kesip kızlarını esir eden Müslümanlara karşı sert sözler söyledi.
- Rahip, Kerbela'nın asırlar sonra bile hesaplaşmaya cesaret edilemeyecek bir vahşet olduğunu söyledi, ancak kafile komutanı Şimir bu sözlerden etkilenmedi.
- 41:54Ehlibeyt'in Şam'a Varışı
- Ehlibeyt kadınları günlerce süren bir yolculuktan sonra bitkin ve yorgun olarak Şam'a ulaştılar.
- Şam'da halk yollara dökülmüş, kadınların ve çocukların yürek yakıcı hallerini görenler gözyaşlarına boğulmuştu.
- Ehlibeyt kadınları Yezid'in huzuruna çıkarıldığında, İmam Hüseyin'in kesik başı da Yezid'in önüne atıldı.
- 42:29Yezid'in Huzurunda
- Zeynül Abidin prangalı bir halde Yezid'in huzurundaydı, yüzünde üzüntülü bir bakış vardı.
- Şimir, İmam Hüseyin'in ey müminlerin emiri olduğunu ve onunla birlikte gelen 18 aile üyesi ve 60 taraftarının nasıl öldürüldüğünü anlattı.
- Seyyide Zeynep, Yezid'in buram buram benlik kokan sözleri karşısında dayanamadı ve Kur'an ayetleri okuyarak karşı çıktı.
- 44:15Seyyide Zeynep'in Sihirli Savaşı
- Seyyide Zeynep, Yezid'e dünyevi başarının yüce şerefinin ve üstün konumunun ileri gelmediğini söyledi.
- Rasulullah'ın ehlibeytinin masumiyetinin ayaklar altına düşürüldüğünü ve şehir şehir dolaştırıldıklarını anlattı.
- Allah'a dua ederek zulmedenlerden intikamını ve kanına girenlerin başlarına gazap yağmasını istedi.
- 45:58Seyyide Zeynep'in Son Sözleri
- Seyyide Zeynep, şehitlerin diri olduklarını ve Allah'tan gıdalarını aldıklarını, yüce şehadetin kutsallığında olduklarını söyledi.
- Davacının dedeminin Allah'ın resulü olacağı ve yardımcınının Cebrail olacağına işaret etti.
- Allah'ın kullarına asla zulmetmediğini, ona dayanmakta ve inanmakta olduklarını belirtti.
- 47:33Seyyide Zeynep'in Etkisi
- Seyyide Zeynep'in sözleri, Ehlibeyt meşalesinin sönmeyeceğini ve Kerbela mateminden muhteşem bir medeniyet doğacağını haykırıyordu.
- Kerbela kasırgasında titrek bir kandil gibi kalan Ehlibeyt, kahraman bir kadının yiğit küreğine sığınmış görünüyordu.
- Kadınların önsezilerinin güçlü olduğunu ve onların medeniyetlerin taşıyıcıları olduğunu vurguladı.
- 48:08Yezid'in Tepkisi
- Yezid, Seyyide Zeynep'in sözleri karşısında kendi sarayında rezil duruma düşmüştü.
- Seyyide Zeynep, Yezid'in siyasi gücüne karşı çıkarak dişi bir kaplan gibi kükredi.
- Yezid, Zeynül Abidin'in zincirlerini çözdürerek ona yardım etti ve kadınlar ve çocukların sarayında misafir edilmesini emretti.
- 49:11Ehlibeyt'in Medine'ye Dönüşü
- Yezid, Hüseyin'e reva görülenlerin Şam halkının vicdan azabı çekmesinden endişe duyunca, Ehlibeyt kadın ve çocuklarını korumalarla Medine'ye gönderdi.
- Aylar önce umutla ayrılan kervan, bitkin ve yaralı olarak geri döndü ve Medine'ye girdiklerinde dövünmeler, çırpınmalar ve feryatlarla yer gök inlemeye başladı.
- Başta Hüseyin olmak üzere, Zeynül Abidin'in dışında Peygamber ailesinin hiçbir genci geri dönmemişti.
- 50:38Seyyide Zeynep'in Rolü
- Seyyide Zeynep, Yezid'in zulmünü anlatmaya başladı ve güçlü hitabetiyle her yerde Kerbela'da yaşananları anlatarak Medine'i sarsıyordu.
- Seyyide Zeynep, Hz. Peygamber, Hz. Fatıma ve Hz. Ali'nin soyuna has vasıfları şahsında toplanmış, çok zeki ve akıllı bir kadın olarak "Okaletü Beni Haşim" lakabını almıştı.
- Seyyide Zeynep'in feryatları her tarafta konuşuluyor, medeniyet sınırlarını aşan konuşmaları Şam'dan, Kufe'den, Basra'dan duyuluyordu.
- 51:46Seyyide Zeynep'in Önemi
- Seyyide Zeynep'in feryatları olmasaydı Kerbela hiçbir zaman vicdanlardaki yerini alamazdı ve yürekler yeteri kadar o acıyı duyamazdı.
- O, Kerbela şehitlerinin mesajını tüm cellat ve canilerin baskılarına rağmen tarihin yüreğine başarıyla ulaştırdı.
- Seyyide Zeynep, Ehlibeyt gemisini dağılıp gitmekten kurtaran, matemlerden medeniyet çıkaran bir kahraman kaptandı.
- 52:37Ümmü Gülsüm
- Kerbela'da öne çıkan isimlerden biri, Hz. Ali ve Hz. Fatıma'nın küçük kızları Ümmü Gülsüm'dü.
- Peygamberin vefatından az önce doğan Ümmü Gülsüm, annesi bu dünyaya gözlerini yumduğunda bir yaşındaydı.
- Ümmü Gülsüm de ablası Seyyide Zeynep gibi fesahat sahibi ve cesur bir kadındı.
- 53:33Seyyide Zeynep'in Son Yılları
- Seyyide Zeynep bir süre daha Medine'de kaldı, ancak Yezid onun etkili konuşmalarının ayaklanmayı tetikleyebileceğinden korktu ve Medine valisine onu uygun bir yere sürmesini emretti.
- Seyyide Zeynep'i Mısır'a giden Mısır valisi Müslim bin Muhalle büyük bir saygıyla karşıladı.
- Seyyide Zeynep, çeşitli hastalıkların ve sıkıntıların içinde zayıf düşerek Miladi 682'de sonsuzluğun sahibine yürüdü ve İslam dünyasının sahip çıktığı bu kadın bugün Medine, Mısır, Şam ve Musul'da da kabir ve makamları mevcuttur.