• Buradasın

    İslam Öncesi Türk Edebiyatı ve Destanlar

    youtube.com/watch?v=4pN02ZwflH4

    Yapay zekadan makale özeti

    • Bu video, bir eğitimci tarafından sunulan İslam öncesi Türk edebiyatı ve destanlar hakkında bilgilendirici bir içeriktir.
    • Video, iki ana bölümden oluşmaktadır. İlk bölümde sav, sagu, koşuk ve destan gibi sözlü edebiyat türleri tanımlanmakta ve özellikleri açıklanmaktadır. İkinci bölümde ise Türk destanlarının (Ergenekon, Türeyiş, Göç destanları) konuları, oluşum süreçleri ve doğal-yapma destanlar arasındaki farklar ele alınmaktadır.
    • Videoda ayrıca Türk destanları ile dünya destanları (Yunan İlyada, İran Şehname, Sümer Gılgamış, İngiliz Bae Wolf, Alman Nibelungenlid gibi) karşılaştırmalı olarak incelenmekte ve destanların edebi özellikleri hakkında kapsamlı bilgiler sunulmaktadır.
    00:05İslam öncesi Türk edebiyatı ve sözlü edebiyat
    • Bu videoda İslam öncesi Türk edebiyatı, sözlü edebiyat döneminin söz verimlerinden sav, sagu, koşuk ve destan ürünlerine detaylı olarak bakılacaktır.
    • Savlar, İslam öncesi sözlü edebiyat döneminde az sözle çok şey anlatan, insanlara yol gösteren, anlam yoğunluğu bulunan özlü sözlerdir.
    • Savlar, Türklerin eski yaşam biçimlerinden doğan sözlü ürünlerdir ve İslam öncesi dönemde yaşayan Türklerin dünyaya bakış açısını sunması açısından önemlidir.
    01:00Savların özellikleri ve örnekleri
    • Savlar biçim olarak düzyazı şeklinde bir cümle ya da şiire ait bir dize gibi olabilir ve öğüt amacıyla söylenmiş, toplumun gelenek, görenek ve ahlaki özelliklerini yansıtan kelimelerdir.
    • Savlar bugünkü atasözlerine karşılık gelir ve söyleyeni belli değildir.
    • Örnek savlar: "Tak taga kavuşmaz, kişi kişige kavuşur" (dağ dağa kavuşmaz, insan insana kavuşur), "Ermegüke bulut yük, bol" (tembele bulut yük olur).
    02:13Sagu
    • Sagu, İslam öncesi sözlü edebiyat döneminin ürünü olan, Orta Asya'daki toplumu bir araya getiren çeşitli Türk geleneklerinden biri olan yu adı verilen, cenaze törenlerinde sevilen sayılan bir kişinin ölümünün ardından söylenen bir tür ağaç şiiridir.
    • Sagular çoğunlukla ölen kişinin değerini anlatırken duyulan acıyı hissettirmek adına onun iyilikleri, erdemleri, yiğitlikleri, yaptığı işleri üzerinde durulur ve fazlaca doğa tasvirlerine yer verilmiştir.
    • Sagular kopuz eşliğinde söylenmiştir, eski Türk diliyle söylenmiştir, anlatım abartılıdır, açık ve ahenklidir, dil İslam öncesi döneme uygun şekilde yabancı etkilerden uzaktır.
    03:12Sagunun nazım özellikleri ve örnekleri
    • Sagular milli ve iznimiz hece ölçüsüyle söylendiği görülmüştür, yedili hece kalıbı kullanılmıştır, nazım birim değeri dörtlüktür, destan dönemi şiirine uygun şekilde yarım kafiyedir.
    • Ahenk ses, ritim, kafiye ve redifle sağlanmıştır, uyak düzeni koşukla aynıdır (a a a b c c c b d d d b).
    • Sagular sözlü edebiyat döneminin ürünü olduğu için anonim bir özellik taşır ve İslam öncesi sözlü edebiyat döneminde sagu dediğimiz şiirler halk edebiyatında ağıt, divan edebiyatında mersiye adıyla karşılık bulur.
    03:57Alper Tunga Sagusu
    • Bu türün en önemli örneği Divanu Lugatit Türk'teki Alper Tunga Sagusu'dur ve Saka Türkleri tarafından yazılmıştır.
    • Kaşgarlı Mahmut, Divanu Lugati Türk adlı eserinde halk arasında söylenen bu şiirlerin söylenti özetlerini bir araya getirmiştir.
    • Alper Tunga, yüksek bilgiye sahip, şahsında birçok fazileti biriktirmiş, anlayışı ile nam salmış, pek çok ülkede hakimiyet kurmuş kahraman bir Türk beyidir ve İranlı şair Firdevsi'nin Şehname adlı eserinde geçen Efrasiyap olduğu bilinmektedir.
    05:21Koşuk
    • Koşuk, İslam öncesi Türk edebiyatının sözlü verimleri içinde yer alan şiir nazım biçimlerindendir ve sığır adı verilen av şenliklerinde ve şölenlerde kopuz eşliğinde söylenmiştir.
    • Bu törenlerde şaman, baksı, kam, ozan ve oyun adı verilen din adamları tarafından seslendirilmiştir ve genellikle aşk, sevgi, tabiat, güzellik ve kahramanlık gibi konular işlenmiştir.
    • Koşuklar Türk dilinin sade ve milli olduğu, halkın anlayabileceği yalınlıktadır, Türklerin milli vezni olan hece ölçüsüyle söylenmiştir ve hecenin yedi'li, sekiz'li ve onbir'li kalıpları kullanılmıştır.
    06:09Koşukların nazım özellikleri ve örnekleri
    • Koşuklar nazım birimi olarak dörtlük kullanılmıştır, yarım uyaktır ve kafiye düzeni a, a a b c c c b d d, db şeklindedir.
    • Lirik bir söyleyişi hakimdir ve kimin söylediği belli olmadığı için bu şiirler anonim bir özellik taşır.
    • İslam öncesi koşuk dediğimiz nazım biçimine sahip şiirler, İslam sonrası halk edebiyatında koşma, divan edebiyatında gazel adıyla karşılık bulur.
    06:51Sözlü edebiyat ürünlerinin günümüze ulaşması
    • Koşuklar sözlü edebiyat verimleri arasında olsa da bu ürünlerin günümüze kadar ulaşması sözlü gelenekle olmamıştır.
    • Uygarlığın gelişimi için kent kurma gibi bir sabitlenmeye yaklaşamayarak, aynı topraklarda yaşamayıp coğrafya değiştirerek bir gelenek sürdüremeyişleri, sık sık din değiştirmeleri ve bunun sonucunda geçmişleriyle ilgilerini kesmeleri en önemli nedenlerdir.
    • Yazıya kavuşana dek geçen zamanda sözlü geleneklerini elde tutamayışları ve birikimlerini kuşaktan kuşağa aktarmakta elverişli yaşamadıklarından kaynaklanmaktadır.
    08:14Destanlar
    • Türk dili ve edebiyatı için önemli bir kaynak sayılan, Türk tarihi için de aydınlatıcı bir niteliğe sahip destanlar, her ulusun tarihte yer almaya başladıkları dönemin ilk verimleri olarak sözlü edebiyat dönemi ürünlerindendir.
    • Toplum inanışları çerçevesinde ortak olan, düş katkılarıyla oluşmuş, ulusal bir bilincin sezgileri ile bütünlenmiş destanlar, Orta Asya Türklerinin hayatını yansıtan en uygun üründür.
    • Destanların beslendiği en önemli kaynak, ait olduğu toplumdur ve bir milleti özünden ilgilendiren savaş, akın, yiğitlik, zaferler, doğal afetler, göç, kıtlık, kuraklık, yıkım, yenilgi, dağılım, yayılım, birleşim ve devlet kurma gibi tekrarlanmış ortak sevinç ve yas duygularını konu alan ilk çağ destanları, atalarımızın yaşamalarının doğal sonucu olarak birer sözlü ürün olarak doğmuştur.
    09:20Destanların özellikleri
    • Toplumların hayatında derin izler bırakmış olaylar uzun bir şekilde manzum olarak anlatılmıştır ve özellikle de yiğitlik ve olağanüstülükleri manzum öyküleyici tarzı anlatan edebi türlerdendir.
    • Kişi ve olay olmak üzere iki unsur ağırlık kazanmıştır, zaman ve mekan unsurlarına ayrıntılı şekilde yer verilmez, genellikle onbir'li hece ölçüsü kullanılmıştır ve dörtlükler şeklinde oluşturulmuştur.
    • Dörtlük sayısında herhangi bir sayı sınırlaması bulunmamaktadır, sade ve anlaşılır bir anlatım vardır, toplumun konuşma dilinde yer etmiş atasözleri, deyimler ve bazı kalıplaşmış ifadeler içeriği zenginleştirici unsurlardır.
    10:23İslam öncesi Türk destanları
    • İslam öncesi Türk destanları, Altay-Yakut dönemi Yaradılış Destanı, Saka dönemi Alper Tunga ve Şu Destanı, Hun dönemi Oğuz Kağan Destanı ve Attila Destanı, Köktürk dönemi Bozkurt Destanı ve Ergenekon Destanı, Uygur dönemi Türeyiş Destanı ve Göç Destanıdır.
    • Yaratılış Destanı ilk Türk destanlarındandır, evrenin ve insanın yaratılışını, iyilik ve kötülüğün kaynaklarını anlatan yaratılış destanı, Türkler tarafından kabul edilmiş dinlerin, özellikle de şamanizmin izlerini taşımaktadır.
    • Alper Tunga Destanı, Orta Asya'daki Türk boylarını birleştirerek hakimiyeti altına almış ve sonrasında devleti'ni kurmuş olan Alper Tunga'nın hayatı savaşlarla geçmiştir ve bu destan Saka Hakanı Alper Tunga'nın İranlilarla yaptığı savaşları anlatmıştır.
    11:31Diğer destanlar
    • Şu Destanı milattan önce 330-327 yıllarındaki olayları içerir ve Saka hükümdarı olan Şu ismindeki gencin Makedonya Kralı Büyük İskender ile yaptığı savaşlar anlatılmıştır.
    • Oğuz Kağan Destanı, milattan önce 209-174 yıllarında Hun hükümdarı olan Mete'nin hayatında gerçekleşen bazı olaylar, çevresinde gelişen durumlar ve yurdunu evlatları arasında pay edişi anlatılmıştır.
    • Attila Destanı, Batı Hun hükümdarı Attila'nın yaşamı, savaşları ve kahramanlıkları çerçevesinde anlatılmıştır ve Bozkurt Destanı, 552-744 yılları arasında Orta Asya'da hükümranlık sürdüren Köktürklerin hain bir düşman saldırısında kılıçtan geçirilmeleri, sağ kalan tek bir gençle dişi bir bozkurttan yeniden nasıl türedikleri anlatılmıştır.
    12:36Türk Destanları
    • Aşina (Asena) destanı, Köktürk soyunun ve Aşina boyunun oluşum sürecini anlatır; Aşina Türk dillerinde "asil kurt" anlamına gelmektedir.
    • Ergenekon destanı, Köktürklerin düşman tarafından bozguna uğratılmaları, Ergenekon'a kaçmaları ve nüfuslarının artmasıyla oraya sığamayışları ile anavatanlarına dönüşlerini anlatır.
    • Türeyiş destanı, Uygur Hakan'ın kızlarının Tanrı ile evlenmesi ve Uygur Türklerinin soylarının devamını anlatır.
    13:44Göç Destanı ve Ortak Öğeler
    • Göç destanı, Çinli bir prensesle evlenmeye kalkan Galitein'in kutsal taşı istemesi ve Türklerin bu taşı vermesi durumunda Tanrı tarafından cezalandırılıp anavatanlarından göç etmelerini anlatır.
    • Tüm destanlarda Türklerin kurttan türediklerine inanmaları, kutsal hayvanın kılavuzuna inanarak zafere ulaşmaları ve demircilik ustalığına kavuştuktan sonra dört bucağa yayılmaları ortak öğelerdir.
    • Destanlarda ağaç, su, kadın, ışık, kurt, at, çeşitli madenler ve ok-yay gibi motifler sıkça görülür.
    15:01Destanların Oluşumları
    • Destanlar oluşumları açısından doğal destanlar ve yapma destanlar olarak ikiye ayrılır.
    • Doğal destanlar, sarsıcı bir olayın ortaya çıktığı çekirdek dönemden, ozanların olayı saz eşliğinde dinlendirdiği yayılma aşamasına ve destanın değerlendirilip yazıya geçirildiği değerlenme aşamasına üç safhadan oluşur.
    • Türk destanları göçebe hayatı ve geniş coğrafi alanlara yayılma nedeniyle oluşum aşamasında kalmış, doğal Türk destanları için manzum diyemeyiz.
    16:33Türk ve Dünya Destanları
    • Türk edebiyatında doğal destanlar Alper Tunga, Oğuz Kağan, Şu Ergenekon, Bozkurt ve Türeyiş destanlarıdır.
    • Dünyaca ünlü doğal destanlar arasında Yunan İlyada ve Odesya, İran Şehname, Fin Kalevala, Fransız Şansö Dorolan, Sümer Gılgamış, İspanyol Lcd, Hint Ramayana ve Mahabarata, İngiliz Bae Wolf, Alman Nibelungenlid, Rus Igor ve Japonların Şinto destanları bulunmaktadır.
    • Gılgamış, antik Mezopotamya'dan günümüze ulaşan en eski destandır ve piramit metinlerinden sonra en eski ikinci dini metin olarak kabul edilir.
    17:56Yapma Destanlar
    • Yapma destanlar, herhangi bir tarihi olayın destan kurallarına göre yazılmasıyla oluşur ve yazarı bellidir.
    • Yapma destanlarda yakın zamanda gerçekleşen, toplumu derinden etkileyen olaylara yer verilir ve toplumsal katkının bir yeri yoktur.
    • Yapma destanlar anonim değildir, manzum türdedir ve yazılı şekildedir; Türk edebiyatında Mehmet Akif Ersoy'un Çanakkale Şehitlerine ve Cahit Külebi'nin Atatürk Kurtuluş Savaşı'nda örnekleri bulunmaktadır.

    Yanıtı değerlendir

  • Yazeka sinir ağı makaleleri veya videoları özetliyor