Yapay zekadan makale özeti
- Kısa
- Ayrıntılı
- Bu video, Kadir Bey adlı bir din adamının İslam dini, metafizik ve kainat hakkında yaptığı kapsamlı bir sohbeti içermektedir. Konuşmacı, kendisini dört defa suikast geçirmiş ve İslam'ın galip gelmesi için çalışmakla hayatının nihai gayesini belirlemiş biri olarak tanıtmaktadır.
- Sohbet, tedib-i ilahi ondokuz kuralı, İslam'ın metafizik hakikatleri, Kur'an-ı Kerim'deki fenî gerçekler, ahir zaman, cihad ve Türkiye'nin İslam dünyasındaki rolü gibi konuları ele almaktadır. Konuşmacı, Kur'an'ın 1400 yıldır değişmediğini, insanın Allah'ın sıfatlarının tecellisi olduğunu ve kainatın mükemmelliğinden Allah'a intikal etmenin önemini vurgulamaktadır.
- Videoda ayrıca Said Nursi, Fethullah Gülen ve Mahmut Efendi gibi dini liderler hakkında değerlendirmeler, tarikatların günümüzdeki yeri, grup içi ihtilafların zararları ve Türkiye'nin İslam dünyasındaki lider rolü gibi konular da ele alınmaktadır. Konuşmacı, kendisini hiçbir gruba bağlı olarak görmediğini ve gruplar üstü bir tavır sergilediğini belirtmektedir.
- 00:05Soru ve Cevap Başlangıcı
- Konuşmacı, dinleyicilerden birinin kendisine sorduğu dört-beş suale cevap vereceğini belirtiyor.
- Soru, "Tertibi İlahi On Dokuz Kuralı" ile ilgili olup, Mustafa Kemal'in 19 Mayıs 1919'da Samsun'a çıkması ve 1938'de ölmesi arasındaki ilişkiyi sorguluyor.
- Soru sahibi, bu kuralın şer'i delillerini, hangi takvime uygulanacağını ve bu kuralın önceden Ehl-i Sünnet alimleri tarafından dillendirilip dillendirilmediğini merak ediyor.
- 02:04On Dokuz Kuralı Hakkında Açıklama
- Konuşmacı, "On Dokuz Kuralı"yı meşhur mülhid kafir Reşat Halife gibi anlayıp söylemediğini belirtiyor.
- Kazasında Kurtoğlu Hoca adında bir hoca olduğunu ve Kemal Paşa'nın vefat ettiği sene çarşıya gelip esnaftan birine "şahıs ölmedi mi?" diye sorduğunu anlatıyor.
- Hoca, Besmele-i Şerife'nin harflerinin 19 olduğunu, Allah'ın tevdib-i ilahiyesinin 19'u tecavüz etmediğini ve Mustafa Kemal'in 1919'da işe başladığını, 19 senesi tamamlandığını, bu alemden geçmesi gerektiğini söylemiş.
- 05:11On Dokuz Kuralı'nın Diğer Alimlerdeki Yeri
- Konuşmacı, on dokuz üzerine daha evvel de başka alimlerin söz söylemiş olduğunu belirtiyor.
- Kur'an-ı Kerim'de "onun üzerine on dokuz vardır" mealinde bir ayetten hareketle Kur'an'ın harflerini, ayet sayılarını, harflerinin sayısını ve surelerin sayısını saymışlar.
- Pakistanlı bir Müslüman, Amerika'da bir kitap yapmış ve Türkiye'de de bu konu üzerine birçok kitap çıkmış.
- 07:29Kur'an-ı Kerim'in Mucizeleri
- Kur'an-ı Kerim'de birçok mucize vardır ve on dokuz bunlardan biri olabilir veya olmayabilir.
- Kur'an'ın azameti ve muhtevasındaki hakikatler dolayısındadır.
- Kur'an, kainatın nazarisidir ve Allah'ın hakikati dışında sıfatlarıyla kendi varlığı dışında bir kainat yaratmıştır.
- 08:33Kainatın Boyutları ve İnsan Beyni
- Günümüzde ilmin tespit ettiği 250 milyar galaksinin her birinde milyar kere milyar yıldız bulunmaktadır.
- Güneş ölçü alınırsa, güneşten büyük olan yıldızların adedi 32 üzeri 32 kadardır.
- İnsan beyni ve idrak gücü sonsuz kainatı kavrayamaz, çünkü beden ve organların fiziki gücü sınırlıdır.
- 10:08Pozitivizm ve Metafizik Hakikatler
- Pozitivistler, hiçbir dinin metafizik hakikatini kabul etmezler ve hakikati sadece laboratuvardan çıkan, duygu organlarına mevzu teşkil eden tecrübeler olarak görürler.
- Pozitivist görüş, küllilik kaidesiyle kendisiyle tezat halindedir; çünkü tüm mevcut olanları tecrübeye tabi tutamaz.
- Din de hayatında tecrübe edebildiği emirleri tetkik ederek mükemmelliklerini görür ve aklını aşanı da mantıkla devam ettirir.
- 14:52İpek Böceği Örneği
- Toplu iğne başı kadar bir ipek böceği, bahar mevsiminde dut yapraklarını kemirerek büyüyerek binlerce metre iplik yapar.
- Bu küçük kurtçuk, Allah'ın verdiği istidatla kendi varlığına reks edilmiş ve vazifeyi ifa eder.
- İslam'da erkeğe ipeğin haram edilişinin hikmetlerinden biri, hayvanın öldürülmesini asgariye indirmektir.
- 18:33Kainatın Mucizeleri
- Kainat bir mucizeler meşeridir sergisi olup, Allah'ın sanatı her an sergilenmektedir.
- Uçan kuşlar, kıvrılan yılanlar, bitkiler ve ağaçlar kainatın mucizeleridir.
- Yan yana iki ağacın birinin çiçeğinde başka renk, diğerininki başka renk açması, Allah'ın kudretine intikal için söylenecek sonsuz sözlerden biridir.
- 20:35İman ve İnsanın Yeri
- Ateizm akıl hastalığıdır ve selim muhakeme sahibi bir insan, yaşadığı hayatın dekoruna bakarsa bir kurdet-i külliyeyi kabule mecbur kalır.
- İman vicdani bir mecburiyettir ve aklı selim'in bir mecburiyetidir.
- Allah kainatta üç eşit varlık yaratmıştır: insan, bela ve temsil.
- 23:39İnsanın Mükemmeliği
- Kainattaki mükemmeliyet itibariyle birinci varlık insandır.
- Allah'ın mazanna-i kiram hazretinin tespitine göre üçbin sıfat-ı ilahiyesi vardır ve insanın eşrefi mahlukat olması, bu sıfatların hepsinden insanda bir nasip olmasındandır.
- Sair varlıklar bir veya birkaç sıfat tecelli terkibiyle vücuda gelirken, insanda Allah'ın bütün sıfatları vardır ve halikiyet sıfatı ile beka sıfatı eksiktir.
- 24:27Allah'ın Sıfatları ve Tecellileri
- Beka sıfatının olmaması sebebiyle Allah fanilikle mahkumdur, halikiyet sıfatının olmaması sebebiyle her yaptığı işte Allah halik sıfatıyla dahildir.
- İkinci tecelli mekanı Kur'an'dır ve Peygamber Aleyhissalatu vesselam "el-insan ve Kur'an'ı teman" buyurmuştur.
- İnsan canlı Kur'an'dır, Allah ise cami lezdattır ve zıt sıfatların sahibidir.
- 25:23Zıt Sıfatların Tecellisi
- Allah'ın sıfat tecellileri ile vücuda gelen masiva Allah'ta bu zıtlık asıldır ve bertaraf edilemez.
- Allah'ın her sıfatı ilahiyesi her an tecelli halindedir ve zıtlar arasında galebe nöbetleşmesi vardır.
- Gündüz aydınlık galip, karanlık gene var; akşam olunca karanlık galip gelecek, aydınlık kaybolacak.
- 26:39İnsanın Yaratılışı ve Bahtiyarlık
- Hiç kimse dünyaya geliş zamanı kendi tayin etmemiştir; ne anamızı babamızı, ne ırkımızı, ne doğacağımız yeri, ne doğacağımız zamanı biz seçtik.
- Allah Azimüşşan kün ol irade-i ilahiyesi sadır olduğu anda bütün ruhları yarattı ve her gün kırk bin civarında ruh ana rahminde yüzyirmi gününü tamamlayan cenine bir melek marifetiyle girer.
- Bahtiyarlığın en büyüğü, Müslüman bir ülkede Müslüman bir ana babadan doğmaktır ve dinin zayıf zamanında dünyaya gönderilmek.
- 28:58Zamanın Değeri
- İslam'ı temsil planında "el-İslam'i yalu vela yu'le aleyh İslam aladır" (ondan ala hiçbir şey yoktur, olamaz) buyurulmuştur.
- Zayıf zamanında az iyilik, İslam'ın galip zamanındaki çok iyilikten Allah katında daha makbuldür.
- Bir şeyin şerefi, ona ulaşmak için katlanılan eziyetle ölçülür; kolaylıkla yapılan bir işe kimse aferin demez, güçlükle yapılan aferini hak eder.
- 30:30Günümüzdeki Hizmet Fırsatları
- Fatih devrinde altı ay sırt üstünde, at sırtında giderek mücahit olabilirdin, ölüm riskine girerek mücahit olabilirdin.
- Bugün kendi evinde, mahallende, belden de mücahit olabilirsin çünkü ceseden diri, ruhen ölü bir sürü insanla her an karşılaşıyoruz.
- Hizmet ayağımıza gelmiş, Suriyeli gariplerin Türkiye'ye gelmesi gibi kolay bir fırsat sunulmuştur.
- 31:50Kur'an ve İnsan İlişkisi
- İnsan için bütün esmanın tecellisiyle Kur'an'a eşittir; Kur'an insan bir tohum züpte aynen bir ağacın tohumu gibi.
- Kur'an canlı insan canlı Kur'an'dır ve Kur'an'da insan hakikatinin nazari ifadesidir.
- Peygamberin beyanıyla üçüncü eşit olan kainattır; kainatta Kur'an'ın fiilisidir ve kainatta ne hakikat varsa Kur'an'ın içinde mevcuttur.
- 33:35Kur'an'ın İçeriği ve Önemi
- Kur'an-ı Kerim'de bir harfin yüklendiği mana, bir harfin sıkıştırılmış bir pamuk balyası gibidir.
- Allah Azı Nişan kıyamete kadar bir daha tebligat-ı ilahiye varit olmayacağı için, kıyamete kadar beşerin ihtiyacına tekabül edecek bütün ahkamı Kur'an'a sığdırmıştır.
- Sair kitaplar tahrifata uğradığı için, tahriften masun kalabilmesi için onu ezberlenebilir bir muhteva ile tahdit etmiş, bu muhteva hakaiki nazari olarak ihtiva edebilmesi için sıkıştırmış bir pamuk balyası gibidir.
- 34:58Kur'an'ın Bilimsel Bilgiye Yaklaşımı
- Kur'an, bilimsel gerçekleri sarahat cihetiyle değil, delalet cihetiyle bildirmiştir ki ilim terakki ettikçe anlaşılsın ve anlaşıldıkça imanları takviye olsun.
- Eğer Kur'an bugün fen ile tespit edilen gerçekleri asikare bir şekilde beyan etseydi, yüzlerce cilt olması gerekirdi ve tahripten korunamazdı.
- İnsanlar fiilen gerçekleştikten sonra ancak inanır, dine itiraz edenler cennete, cehenneme, meleğecine müsaade sahasına girmeyen gerçeklerdir.
- 36:24Kur'an'ın Bilimsel Doğruluğu
- Günümüzde meşhur ansiklopediler her sene kendini yenilemek zorunda kalırken, Kur'an bin dörtyüz senedir hiçbir tetkikat-ı fenniye, keşfiyat-ı fenniye onu tekzip edememiştir.
- 17. asırda Darember adında bir Fransız alimi, dünya güneşin etrafında dönmekle birlikte, güneş bütün sistemiyle bir hattı müstakim üzerinde hareket ettiğini ispat etmiştir.
- Kur'an'da "şems-i tecri li mustekarr aza takdir buyuruyor" ifadesi, güneşin belli bir mekanda belli bir müddetle hareket halinde olduğu ve bir hattı müstakim istikametinde ilerlediği manasını taşımaktadır.
- 39:25Güneşin Hareketi ve Kur'an'ın Bilgisi
- Dünyada güneşin tabi olduğu harekete tabi olduğu için bu hareketin dünyadan kavranması mümkün değildir.
- Dalember, güneşin ABX denilen bir noktaya doğru gittiğini ve gittikçe soğuduğunu, bu soğuma haddi-i azami'ye ulaştığında güneşin ısı kaybından dolayı parçalanacağını belirtmiştir.
- Kur'an'da "izze şemsu kuvvirat" (güneş dağılıp parçalandığı zaman) ifadesi ve Peygamber'in "müstekar ruha tahtel arş" (onun müstekarı arşın altındadır) buyurması, güneşin hareketini ve parçalanma sürecini önceden bildirmiştir.
- 40:56Kur'an'daki Mucizeler
- Merecel Bahreyni yel denizler arasında bir perde vardır ve suları birbirine kavuşmaz, bu daha yeni keşfedildi.
- Kur'an, 1400 sene evvel insanın parmak ucunun birbirine eşit olmadığını söylüyor, bu parmak uçlarının imza gibi kullanılmasının öğrenilmesi 150 senelik bir iş.
- Kur'an'a gitmeden canlı Kur'an olan kainatı temaşa etmek gerekir.
- 41:48Kainatın Mucizeleri
- Kelebek, duvar deliğine bırakılan toplu iğne başı kadar bir tohumdan bahar geldiğinde çıkar ve 15 gün yaşar.
- Kanuni ilahi zeytin ağacı 3000 sene yaşar, kelebek ise 15 gün yaşar.
- Hayatı, kainatı iman şuuruyla bozulmamış hissiz selim ve akl-ı selim ile tetkik eden adam, azamet-i ilahiyeyi kavrar.
- 43:05Allah'ın Sanatı
- Şair Ziya Paşa "Sübhane mentahayyere fi sun'ihil" diyerek Allah'ın sanatının insanları bile hayrette bıraktığını ifade etmiştir.
- Rengarenk kanatlarla bir kuş, yumurtadan çıkar, solucan yedirir, ondan kan yapar, et yapar, kanat yapar, tüy yapar.
- Allah'ın sanatı ve kudreti böyle bağırıyor, ancak insanların bazısı kördürler, sağırdırlar, dönmezler.
- 44:05Kur'an'ın Mucizesi
- İslam alimleri daha önce Kur'an'daki 19 mucizeden tefsirlerde çok bahsetmişlerdir.
- İncil 321 miladi senesinde İznik'te bir kongre toplandı ve 1000'den fazla nüsha çıktı ortaya, 300 sene sonra, 1400 sene sonra Kur'an aynı Kur'an.
- Topkapı Sarayı'nda Hazreti Osman'ın üzerinde şehit edildiği Kur'an bulunmaktadır.
- 45:06Kur'an'ın Meydan Okuması
- Kur'an'da "Ve in küntüm v ray'in minma nezzele ala abdina fettu bi suretin misli" ayeti, şüphe üzerinde olanlara meydan okuyor.
- 1400 senedir misli onun bir suresinin benzerini de siz meydana getirin ve Allah'tan gayrı kime güveniyorsanız da yardıma çağırın.
- İslam ehl-i küfre böyle meydan okuyor.
- 47:45Mucizelerin Teknolojik Gerçekleşmesi
- Nebi ve resullerin vasıtasıyla zuhur eden mucizelerin ahir zamanda teker teker teknolojik olarak gerçekleştirileceğini ve bunun teklifi ortadan kaldırıp kıyametin kopmasına bir sebep teşkil edeceğinden bahsedilmiştir.
- Kardiyolog olarak, İsa aleyhisselam'ın yaptığı gibi günlerce mezarda kalmış birinin teknolojik olarak canlandırılmasının imkansız olduğunu tıbben bilinmektedir.
- Salih aleyhisselam'ın duasıyla Allah'ın izniyle bir dağın yarılıp ortasından hamile bir dişi deve çıkması hadisesinin hangi teknoloji ile yapılacağını düşünmek kabil değildir.
- 49:34Mucizelerin Gerçekleşmesi ve İman Teklifi
- Eğer bu işler teknolojik olarak gerçekleşirse, teklif ortadan kalkar mı yoksa daha da ağırlaşır mı sorusu sorulmuştur.
- Fiziksel olarak yapılan bir şeyde olağanüstülük yoktur, bu durumda insanların imtihanı bırakın kalkmayı gittikçe ağırlaşır.
- Her insan kendi zamanındaki ilmi seviyeye, tekniğin ulaştığı noktaya göre düşünür.
- 50:20İlmin Terakki Etmesi
- Elektrik keşfedilmeden evvel, bu neticeyi hasıl edecek ilahi kanun bu eşyayı tabiyede yoktu, keşfedilip ortaya çıkmadan insanlara bu elektriği anlatsaydın kimse sana inanmazdı.
- Fizik ilmi ilerleyip bugünkü seviyeye gelmeseydi, tonlarca ağırlığında bir uçağın havada durabileceğini bir insana anlatabilir miydin?
- Kainat, kavanin-i tabiiyye-i ilahiye deposudur, insanlar bunları keşfettikçe ilahi kanunlara uyarak bir şey yaparlar.
- 53:11Kıyamete Yakın Dünya
- İlim o derecede terakki edecek ki, o zamanın insanları için, o zamanın insanlarının ilmi seviyesi için aklen ve mantıken izahı olmayan, bugün dahi izahı olmayan, henüz o seviyeye varılmadığı için bir şeyin izahı yapılabilir hale gelecek.
- Kıyamete yakın dünyanın yaradılış hikmeti ortadan kalkacak.
- Dünyanın yaratılış hikmeti idrak seviyesinde iman teklifidir, meçhul olan meşru hale, gayrı mümkün olan mümkün hale gelince teklif olmaktan çıkar.
- 54:41İnsanın İrade ve İmtihan
- İnsan iradeyle teçhiz edilmiş olup doğru veya yanlış yapabilir, bu da teklif sahibi olmanın irade sahibi olmaya bağlı olduğunu gösterir.
- Kainatın varlık sebebi insan ve cin idraki seviyesinde imtihandır; insan iyilik yaparsa mükafat, kötülük yaparsa mücazat mukabilinde olur.
- Allah merhameti gadabından galip olduğu için insanı akılla, idrakle teçhizletmesine rağmen hakikati bulmak için peygamberler göndermiştir.
- 57:14Teklifin Önemi
- Dünyanın varlık sebebi ve beşeri hayatın sebebi tekliftir; teklifin ortadan kalkması için iman mecburiyet haline gelirse mükafat gerekli olmayacak.
- Masnuat-ı ilahiye kainatta Ali'nin sesi gibidir; kemalden, mükemmellikten intikal ederek yaratana ulaşılır.
- Mucize tarzındaki hadiseler efal-i adiye haline gelirse mükafatı gerektirmez.
- 1:59:05Yeniden Diriliş
- İsrail surunu üfürdüğü zaman insanlar nebatların topraktan çıkışı gibi yeniden dirilecekler.
- Her insanın kuyruk sokumunda uc buz zeneb denilen bir hücre vardır; bu hücre toprakta çürümez ve İsrail sur üfürdüğü zaman topraktan mevba-ı tabiiyyesini alır.
- Müekkel cennetlik vücudunun en zinde zamanında, cehennemlikse köhne ihtiyar olarak dirilecek ve mahşere gelecek.
- 1:01:24Ahiret ve Rüya
- Rüyada hayatta olmayacak işleri görürsün, hayatta fiilen olabileni de görürsün, olmayacak olanı da görürsün.
- Ahirette cari olan kanunlar başkadır; bu hayatta da ahirete nazaran aynıdır.
- Allah her varlığı bir maksat için yaratmış, o maksada göre de hususiyetler vermiş.
- 1:02:44İnsanın Vücut Yapısı
- İnsan küçük bir kainattır; kulak ses işitmek için, burun ciğerlerine gidecek havayı süzmek için, dudaklar ve dişler farklı vazifeler için tasarlanmıştır.
- Midenin içinde mikoz adı verilen her zerre dayanıklı bir tabaka vardır; bu tabaka bozulduğunda ülser hastalığı oluşur.
- Mide, gıdaları eritmek için döktüğü zehirlerle kendini korur.
- 1:05:24Yerçekimi ve Dünya
- Yerçekimi, küre-i arzın üzerindeki her şeyin boşlukta dağılıp parçalanmasını önlemek içindir; yerçekimi olmasa okyanusların suları havaya uçar.
- Küre-i arzda bir kilogram gelen bir cismi merih'e götürsen yüzyetmiş kilogram gelir; merih'teki cazibe-i arz dünyanın yüzyetmiş katıdır.
- Günde dört bin ila beş bin meteor, dünyanın merkezindeki cazibe dolayısıyla dünyaya çekiliyor ve elektronik bir zırhla çarpıp geri dönüyor.
- 1:08:06Ağaçların Su Taşıma Mekanizması
- Otuz metre yüksekliğindeki ağaç, yerçekimine rağmen topraktan emdiği suyu otuz metre tepesine çıkarıyor.
- Bu mekanizma yerçekimini mağlup edecek aksine bir itme gücüne sahip olmalı, ancak bugün bu mekanizma ilimle izah edilemiyor.
- Konuşmacı, talebeliğinde ateist olan bir anatomi profesörünün hikayesini anlatıyor.
- 1:10:29Örfi İdare Rüyası
- Konuşmacı, bir rüyada "Sami örfi idarenin kalktığı gece bir ölüm tehlikesi geçireceksin" denildiğini anlatıyor.
- 1950 yılında hürriyetler genişletilmiş, Demokrat Parti iktidara gelmiş ve örfi idarelik kalmamıştı.
- Konuşmacı, rüyasını unuttuğunu düşünürken 6-7 Eylül hadiseleri yaşandı ve İstanbul'da örfi idare ilan edildi.
- 1:12:15Örfi İdarenin Sonu
- Konuşmacı, örfi idarenin kalkacağı gece korkuyla yaşadığını ve Allah'a yalvaracağını söylüyor.
- Örfi idare üç ay daha uzatıldı, ancak konuşmacı "her gelecek yakındır" sözünü hatırlayarak korkuyla yaşadı.
- Örfi idarenin son günü geldiğinde, konuşmacı korkuyla eve döndü ve yatağa girdi.
- 1:13:34Trafik Kazası ve Kalp Krizi
- Konuşmacı uyurken kalbine bir bıçak sokulduğunu hissetti ve feryat ederek uyandı.
- Saat 12:05'te, yerde yarım metre kar varken pijamayla sokağa düştü ve üstü açık bir kamyona bindi.
- Hastaneye gelene kadar iki ay kıpırdamadan yattı ve anatomi profesörü olarak insan vücudunun hücrelerinin dört saniye taze kan alması gerektiğini biliyordu.
- 1:15:10İman ve Dini Yolculuk
- Konuşmacı, hastanede kriz geçirirken dört saniye yerine on dört saniye kriz geçirdiğini fark etti ve ilminin iflas ettiğini anladı.
- Allah'a yalvararak hayatını bağışlatmasını istedi ve mümin oldu.
- Hastaneden tahliye edildikten sonra camiye gitti, hocaefendiyi aradı ve kendisini sıfırdan yetiştirmesini istedi.
- 1:16:50Dini Yolculuk ve Profesörlik
- Konuşmacı, ismini gücünü bıraktı, Kur'an öğrendi, ilmihal okudu ve namaza başladı.
- Ölülerin başında vaiz oldu ve dini hikayeler anlatmaya başladı.
- Hocalar onu çağırdı ve eski hüviyetine dönmesini istediler, ancak konuşmacı "Allah'ın dinine yardım edersen Allah da sana yardım eder" diyerek kendini profesör yaptı.
- 1:19:01İslam'ın Galebe Anı
- Konuşmacı, bu tarz insanların İslam'a imana gelmesinin bir bardağın taşmasına benzediğini söylüyor.
- Hz. Ömer'in Peygamber'i öldürmek üzere yola girmişken hidayete ermesi gibi tecellilerin İslam'ın galebe anının yaklaştığına delil olduğunu belirtiyor.
- 1:19:33İslam'ın Tadi ve Cihat Anlayışı
- Meyhanede olanlar genellikle teadi stajına gitmiştir, bu staj kavga, mücadele ve öfke anlamına gelir.
- İslam tadi dinidir, pasif bir din değildir; Hristiyanlıkta bir yanağına vurulduğunda karşılık verirken, İslam'da dirilik ve hayat dinidir.
- Ferdi ibadetlerin başı namaz, içtimai ibadetlerin başı cihattır ve cihat namazdan evveldir.
- 1:21:02Uhud Muharebesi Örneği
- Uhud Muharebesi'nde Usayrim adında bir müşrik, kılıcından Müslüman kanı damlayarak Peygamber'in çadırına yürüdü ve iman etti.
- Peygamber, Usayrim'e namaz kılmasını değil, içinden çıktığı saplara karşı harbe gitmesini söyledi.
- Usayrim, eski arkadaşlarının arasına vurabildiği kadar vurdu ve şehit oldu.
- 1:22:45İslam'ın Galibi Olması İçin Gerekli Şartlar
- İslam'dan uzaklaşmış veya çıkmış milyonlarca insan var ve bir defa Müslüman olanların çoğu ahlakan Müslüman değil.
- İslam'ı galebe galip hale getirse, inkılabın kurbanları düzelmeden şeriat-ı garra-i Muhammediye bunların çoğunu asması lazım.
- Hilafet gelse bile, Ramazan'ı şerif'te Antalya sahillerinde çıplakları gibi fenalıklara ceza verilmesi gerekir, aksi takdirde hilafet lafta kalır.
- 1:24:54İstanbul'un Fethi ve Gelecek
- Bir hadis-i şerifte iki deniz arasında bir şehrin iki defa fethedileceği, birinci fethi kılıçla, ikinci fethi tekbirle olduğu belirtilmiştir.
- Bu şehir İstanbul'dur ve birinci fethi tahakkuk etmiştir, ikinci fetih tekbirle gerçekleşecektir.
- Bugün yapılacak iş, millet arasındaki imanlı insanları çoğaltmaktır.
- 1:26:06Kemalizm ve Allah'ın Muradı
- Kemalizm, Peygamber'in idare için koyduğu tabiat kanunu kadar istisnasız bir kanundur: "Nasılsanız öyle idare olunursunuz."
- Tayyip Bey'in başbakanlığı istihkakımıza göre değil, Allah'ın lütfu munzam olması şartıyladır.
- Allah'ın murad-ı ilahiyesine ters düşenin istihkakı hüsrandır, mağlubiyettir.
- 1:30:02Allah Korkusu ve Hizmet
- Müslümanlar Allah'tan korkmalı, kul korkusu değil, Allah korur.
- Hayatın umumi ve nihai gayesi, din-i Muhammedi'nin galebesi için çalışmaktır.
- İslam'a dönüş mevsimindeyiz ve bu dönüşte bir hizmet yapmak gerekir, çünkü İslam'ın galip geldiği zamanki hizmet, galip gelmediği zamanki hizmetle kıyaslanmayacak kadar değerlidir.
- 1:34:40Said Nursi Hakkında Değerlendirme
- Said Nursi klasik dini tahsil görmüş veya çok okumuş bir adam değildir.
- Vehbi ilim sahibi insanlar vardır ve her şey kitaptan öğrenilmez.
- Konuşmacı, Said Nursi hakkındaki değerlendirmesinin eserlerinden ziyade Kemalist inkılaplara karşı dik duruşundan kaynaklandığını belirtiyor.
- 1:35:45Alimlerin Hataları
- Her insan hatalıdır, peygamberlerden gayrisi masum değildir.
- En büyük alimlerden biri olan İmami Gazali'nin eserlerinde zayıf hadisler olduğu kabul edilmektedir.
- İnsan her şeyi bilmez ve konuşmacı, Tahrip kitabında Bediüzzaman'ın bir yanlışına işaret etmiştir.
- 1:36:23Bediüzzaman'ın Değerlendirilmesi
- Konuşmacı, Bediüzzaman'ın bazı yanlışlarını kabul etmekle birlikte, iman dava ettiği için onu İslamcı gençliğin el kitabında örnek gösterdiğini belirtiyor.
- Bediüzzaman'ın şeriat dava etmediği, bunun yerine iman kurtarma zamanı olduğunu düşündüğü için bu yolu seçtiği vurgulanıyor.
- Mekke'de Peygamber'in on üç sene ahkam ayeti nazil olmadan akaidi düzeltmek için zaman harcadığı örnek veriliyor.
- 1:39:40Hasan Efendi'nin Örneği
- Konuşmacı, Kayseri'de Hasan Efendi'nin vekili olan Şehzami Efendi'nin, Almanya'dan dönen birine "ne işlediği günahtan korksun, ne işleyeceği günahtan" dediği bir olayı anlatıyor.
- Konuşmacı, Konya'da Hasan Efendi'nin cemaatiyle karşılaştığında, Hasan Efendi'nin oğlunun da aynı düşüncede olduğunu öğreniyor.
- Konuşmacı, Kemal'e itibar eden hiçbir adamı cenazesine görmek istemediğini, ancak Bediüzzaman'ın yanlışlarına meydan okumuş bir insanın nezdinde itibarının sonsuz olduğunu belirtiyor.
- 1:43:37İslam Gayreti ve Değerlendirme
- Konuşmacı, bir kişinin değerlendirmesini yaparken bir hatasıyla bir insanı mahkum etmek istemediğini, İslam gayretinin niyet olduğunu vurguluyor.
- İslam'ın yüz adımlık bir mesafe olsa bile, bir adım atan adama doksandokuz'un hesabını sormamak gerektiğini, bir adımın tebrikini yapmak gerektiğini belirtiyor.
- Konuşmacı, Bediüzzaman'ın hizmetini takdir ettiğini, ancak onun da kendisini daima takdir ettiğini ifade ediyor.
- 1:45:44Tarikat ve Şeyhlik
- Konuşmacı, Mahmut Efendi'nin "hocalık" yaptığını, şeriattan haberi olmayanlara şeriatı hazmettirdiğini ve şeyhlerin onların istidatlarını alıp ahlak ve cila sürmek kabilinden geliştirdiğini belirtiyor.
- Şeyh olmanın bir külfet olduğunu, her nimetin doğurduğu borçun kendi cinsinden ödenmesi gerektiğini, ilmin varsa olmayanlara doğruları anlatmanın şükür olduğunu vurguluyor.
- Bediüzzaman'ın "tarikat zamanı değil, hakikat zamanı" dediğini, şeriatı hazmeden adama tarikat istidadı kadar gereklidirğini belirtiyor.
- 1:49:15Akaid ve Hatalar
- Konuşmacı, akaidde yanlışı olanların tenkidini yaptığını, bunu onlar için değil arkalarından giden insanlar için yaptığını belirtiyor.
- Fethullah'ın arkasından giden adamları acıdığı için doksan beşten beri konuştuğunu, çünkü o adamları Fethullah ahirette kurtaramayacağını söylüyor.
- Bu zamanda evvela iman sağlama alınması gerektiğini, amele ait meselelerin ondan sonra konuşulması gerektiğini vurguluyor.
- 1:50:22Bediüzzaman'ın Hataları
- Konuşmacı, Bediüzzaman'a hürmet duyduğunu, onu gökten zembille inmiş, hiç hata etmez bir adam kabul etmediğini belirtiyor.
- Bediüzzaman'ın "eski Said, yeni Said" hayatının bir devresini reddettiğini, Abdülhamid'in torunundan helallik aldığını anlatıyor.
- Hatadan dönmenin fazilet olduğunu, sevdiği adamı mübalağa etmenin ayağın kaymasına neden olacağını vurguluyor.
- 1:53:21İslam İtikadına Uygun Davranış
- Hz. Ali'yi ilah tanıyanlar muhabbetten dolayı onu yüceltiyorlar, ancak İslam'a girişin anahtarı olan kelime-i tevhidde peygamberin sıfatında "abduhu" (kulu) sözü vardır.
- Şeyhi, lideri veya holding reisini ilah mevkiine güçle tata etmek saçmalıktır ve İslam itikadına aykırıdır.
- Peygamber buyuruyor ki: "Bir hüküm için müftüye sorsan da kalbine danış, için mutmain olsun."
- 1:55:26Müslümanlar Arası Mütareke
- Konuşmacı, 70'li yıllarda dergide yazdığı gibi Müslüman gruplar arasında mütareke ihtiyacı olduğunu belirtmiştir.
- Selçuklu devleti yıkıldığında Anadolu'da 15-20 devletçik (tevaif-i mülk) oluşmuş, bunlar birbirleriyle boğuşurken Osmanlı Beyliği bu kavgaya girişmemiştir.
- Osmanlı Beyliği, küffara karşı harp ederken diğer beyliklerin adamları alttan alttan kaçarak Osmanlı'ya iltihak etmiş, bu sayede 30 senede Söğüt'teki beylik Rumeli'ye sıçramıştır.
- 1:57:19Türkiye'nin Rolü ve Vazifesi
- Bugün Türkiye de tevaifi mülk gibidir, her grup Selçuklulardan sonra Anadolu'da teşekkür etmiş müveylik gibidir.
- Allah müslümanları kardeş ilan ediyor, lider farkından, meşrep farkından dolayı birbirinizi itham etmeyin.
- Konuşmacı her gruba sesini duyurayım diye hiçbir grubun adamı olarak gözükmemiş, gruplar üstü tavrını devam ettirecektir.
- 1:58:41Fetret Devri ve Gelecek
- Bu fetret devri bitiyor, güzel ve saadetli bir devir geliyor, önümüzde çok zaman yok.
- Bugün İslam'ın galebesi için üst üste bir taş koymak, Afganistan'ı kurtarmaktan daha mühimdir çünkü beyin burasıdır.
- Hiçbir ülkede Türkiye'deki kadar İslam'daki gelişmedeki sağlamlık yoktur, en sağlam teşkilat İhvan-ı Müslimindir.
- 1:59:57Allah'ın Lütfu ve Vazifesi
- Konuşmacı, kendisini dinleyenlerin mesuliyetinin daha fazla olduğunu, ihmalinin daha ağır hata olduğunu belirtmiştir.
- Allah, "Ben bir kulumu konuşurdum sizi, size doğruları söylettim" der.
- Bütün nimetler Allah'ın lütu keremi sayesinde, bu yüzden Allah'tan bilin.
- 1:01:30Yezid Hakkında
- Konuşmacı, Yezid'i temize çıkarıyormuş gibi iddialarına karşı İmam Gazali'nin İhya'dan alınmış bir alıntı yapmıştır.
- İmam Gazali'ye göre Yezid'in Hz. Hüseyin'i öldürdüğü veya öldürmek için emir verdiği hiç belli değildir, belli olmayan bir kötülüğü söylemek caiz değildir.
- Bir müslümanı açıkça bilinmeyen bir günahı yüklemek caiz değildir, Hz. Hüseyin'i öldüren lanet olsun da denilmez.
- 1:03:20Türkiye'nin İslam Alemindeki Rolü
- Asıl dünya Müslümanları içinde herkesin Pakistanlısı, Endonezya'sı, hepsinin beklediği Türkiye'dir.
- Tayyip Bey'in Filistin'deki garibim levha kaldırdığı bir tavrında, bir Yahudi bile "Ey Osmanlı" diyerek Türkiye'ye seslenmiştir.
- Osmanlı'nın boşluğunu kimse dolduramadı, hala İslam aleminde oynadığımız rolü oynayacak biri zuhur etmedi, bu millet yakın zamanda o mevkiyi dolduracaktır.