Yapay zekadan makale özeti
- Kısa
- Ayrıntılı
- Bu video, bir konuşmacının İslam tarihi, dini kavramları ve uygulamaları anlattığı dini bir sohbet formatındadır. Videoda Ömer adında bir konuşmacı da yer almaktadır.
- Video, imanın zati bir kavram olduğu ve sünnetullah kavramının Allah'ın kainata koyduğu cari kanunları ifade ettiği bilgisiyle başlayıp, Kur'an'ı beş farklı şekilde okuma şekillerini, hamaset yerine hamiyet (gayret) ve amel etmenin önemini anlatmaktadır. Daha sonra Osmanlı dönemindeki çeşitli vakıflar ve amel örnekleri paylaşılırken, son bölümde Kur'an'ı ibret cihetinde okumanın önemi ve günümüz toplumunda alternatiflerin eksikliği ele alınmaktadır.
- Konuşmacı, İslam'ın sadece bilgi edinmenin yeterli olmadığını, bu bilginin amel ve aksiyona dönüştürülmesi gerektiğini vurgulamaktadır. Ayrıca, günümüz Müslümanların İslam'ı sadece sosyal medyada paylaşmakla yetinirken, gerçek amel ve aksiyona geçmediklerini eleştirerek, ilim ve amel ile sorunların çözülebileceği mesajını vermektedir.
- İmanın Yenilenmesi
- Abdullah bin Revaha, sahabelerine "gelin imanımızı yenileyelim" (tecdid-i iman) diye çağrısında bulunmuştu.
- Sahabeler arasında sürekli iman tazeleme ve yenileme çağrısı yapılıyordu, Mekke'de Darül Erkam'da, Medine'de ise Suffa'da sistemsel olarak bu uygulama yapılmaktaydı.
- Ebu Derda, sahabelerden biri olarak ömrünü Suffa'da geçirmiş, daha sonra Şam'da yüzelli eksi yüzaltmış Suffa meclisi açmış ve sahabelerin ahlakını örnek almıştır.
- 01:30Günümüzde İman Yenilenmesi
- Günümüzde hem imanımızı yenilemeye hem de bakış açımızı, ufkumuzu ve insanlara ulaşma yöntemlerimizi yenilemeye ihtiyaç duyuyoruz.
- Teknolojik gelişmelerle birlikte TV'den sosyal medyaya geçiş yapılmış, ancak biz daha yenilenmeden bu alanlarda yenilmiş durumdayız.
- İslam adına sosyal medyada etkili olabilmek için, sadece şer miktarını azaltmak değil, orada bir yer edinmeye çalışmalıyız.
- 02:20İman ve Küfür
- Işık, ışığın kaynağı güneşe olduğu için zatidir; karanlık ise bir karanlık kaynağı olmadığı için zat değildir.
- İman zatidir, kaynağı Kur'an ve Sünnet'tir; küfür ise kaynağı olmadığı için zat değildir, bir yerde imanın olmaması orada küfürlü olması demektir.
- Hayalhanem Medresesi'nin Mersin'in en işlek caddelerinin ortasına açılması, sosyal medyada da benzer şekilde düşünülerek ahlaksız meselelerin azalması için çalışılmalıdır.
- 03:33Sünnetullah
- Kur'an'daki ayetlerin neredeyse yarısı tarihi vakaları nakletmektedir, sebebi aynı şeyi yapanların aynı sonuca ulaşmasıdır.
- Sünnetullah, Allah'ın sünneti, azarlamaz ama mehil verir; tövbe edip affedilemesi için veya tövbe etmeyeceklerin zulmü artması için zaman dilimi tanır.
- Zalimlik mesleğine bulaşanlar, Ebrehe, Ebu Cehil, Utbe ve Şeybe, Firavun, Nemrud ve Kabil gibi isimlerin sonucunun ne olduğunu biliyoruz.
- 04:56Sünnetullah Kavramı
- Sünnetullah, Allah'ın kainata koyduğu cari kanunlar anlamına gelir ve bu kanunları yaratan Allah'tır.
- Yer çekmesi, suyun kaldırılması, buharlaşma gibi fiziksel kanunlar ve peygamberleri yalanlayan kavimlerin helak olması gibi olaylar da sünnetullah'dır.
- Sünnetullah'ı inanmak, yerin çekmesi gibi doğal kanunları inanmak kadar önemlidir.
- 05:47Sünnetullah Örnekleri
- "Zulüm devam etmez, küfür devam eder" sözü de sünnetullah'dır; zulüm son bulurken küfür devam edecektir.
- Allah'ın nimetlerini azgınlaşan toplumlardan geri alması da sünnetullah'dır.
- "El hükmü lil eksere" (hüküm çoğunluğa göre olur) ilkesi, insanlar bozulduğunda Allah'ın inayetini geri çekeceği anlamına gelir.
- 06:35Sünnetullah'a Uygun Yaşam
- Rad Suresi 11. ayette, bir toplum kendisini değiştirmedikçe Allah onlarda bulunanı değiştirmez denilmiştir.
- İslam'ın eski günlerini tekrar yaşamak istiyorsak, kendimizi ahlak, iman, özveri ve mücadele cihetinde düzeltmemiz gerekir.
- Muhammed Suresi 7. ayette, Allah'a yardım ederseniz O da size yardım eder ve ayaklarınızı sağlam bastırır denilmiştir.
- 07:38Hz. Muhammed'in Sünnetullah'a İmtihanı
- Hz. Muhammed, Mekke'de zorlu dönemlerden geçerken, kızı Fatma'ya "Allah babanın ismini bir gün bütün evlere ulaştıracak" diyerek teselli vermiştir.
- Hz. Muhammed, Kabe önünde namaz kılarken yedi sekiz cehennemli tarafından işkence görmüş, ancak kızına "Allah babanı zayi etmeyecektir" demiştir.
- Allah'ın sünnetullah'ı, kim onun yolundan giderse onu zayi etmeyeceğinin garantisi olarak geçer.
- 09:56Hamaset ve Hamiyet
- Sahabelerin okuduğu Kur'an'ı bizler onlar gibi anlayamıyoruz çünkü onlar hamiyet (gayret) gösterirken, biz hamaset (boş kahramanlık konuşmaları) yapmaktayız.
- Hamaset kurtarmaz, ancak hamiyet ve gayret kurtarabilir.
- Kur'an'ı beş farklı şekilde okuyoruz: ilk dörtü olumsuz okuma şekli, beşincisi ise olumlu okuma şeklidir; ilk okuma şekli hiç okumamaktır.
- 11:27Bilgiyi Bilenler Ama Dönüştüremeyenler
- İkinci kesimde bilgiyi bilen ama dönüştüremeyenler var, Hz. Ali'nin kerametleri gibi bilgileri sadece özel günlerde paylaşmak yeterli değil.
- Ali Efendimiz beş yıl boyunca siyaseten hem debdebeli günleri yaşamış, en zahmetli zamanlardan geçmiş ve hassas tavırlarda bulunmuş.
- Kur'an ve Allah'ın sünnetullahı (adetullah) sürekli masalarda konuşulsa da, esas alınmamaları durumunda önemli mesajlar kaybediliyor.
- 12:24Ortadoğu'daki Durumlar
- Irak'ın petrollerinin yeryüzü rezervlerinin %19'una sahip olması rağmen, vatandaşlarına renkli şişelerde satılan petrolle fakir bir hayat sürdürüyorlar.
- Sadece hamasette bulunup hamiyet için harekete geçmediğimizde, Arakan'da ve Suriye'de gibi yerlerdeki durumlar oluyor.
- Dünyada en küçük bir fok balığına zarar verildiğinde bütün dünyaya haber olurken, Müslümanlar dünya medyasında yerlerini bulamıyor ve yenilenmeleri gerekiyor.
- 13:50İslam'da Hamaset ve Hamiyet
- İslam'da hamaset (sözlü destek) değil, hamiyet (aksiyonla destek) isteniyor; aylarca küfür edilmesi sevabı olmayan kişiler yerine alternatifler oluşturulmalı.
- Taptuk Emreler, Şeyh Edebali, Akşemseddin gibi kişiler bir gözleriyle mikroskopla mikrop incelerken, diğer gözleriyle gönüllere nasıl girerlerini düşünüyorlar.
- İslam için paylaşımlar atarken sorumluluk altına girmeyenler, yazdıkları mesajlarda samimi olmuyorlar.
- 16:49Sahabelerin Örneği
- Sahabe efendileri, Musab bin Umeyr ve Ammar'ın anne babası gibi, çok az ayet biliyor olmalarına rağmen, aldıklarını içselleştirip yaşamışlar.
- Üçüncü noktada, okuyup anlayıp aksiyona dönüştüremeyenler, ecdadı, Osmanlıyı ve asr-ı saadeti hamaset cihetiyle anlatmaya çalışıyorlar.
- Osmanlı ruhunu fes takıp, giyinip, tespih sallayarak anlamaya çalışmak yerine, hamiyetli bir ruhla harekete geçmek gerekir.
- 18:50Vakıfçılık ve Ecdadın Yaptıkları
- Ecdad, dünyayı hem amel ve aksiyon cihetinde hem gönül cihetinde fethetmiş ve vakıfçılık yapmışlar.
- Vakıf, tüzel bir kişilik ve mal topluluğudur; ecdadın ulaştığı ve yaptığı şeylere bizim hayallerimiz yetmiyor.
- Okuduğumuz vakıfların hangisini hayal edip insanlığa fayda sağlamak için mücadele etmişiz sorusuna cevap vermek zor.
- 19:31Vakıfların Çeşitliliği ve Amacı
- Nakabül eşraf esed efendi vakfiyesi hamallara dinlenme taşı yapar ve ihtiyarlayan hamalların evsiz kalmasın diye maaş temin eder.
- Yaşlılara iş vakfı Sivas'ta açılıyor, özellikle dul hanımlar için gelir sağlanıyor ve onların el işlerini satan dükkânlar onlara daha fazla para ödüyor.
- Süleymaniye tıp medresesi başhekimi Ahmet Çelebi, kırk köyde hastane açıyor ve bu hastaneleri aynı zamanda hekim yetiştirme medresesi olarak kullanıyor.
- 20:37Vakıfların Farklı Alanlarda Hizmeti
- Esirleri kurtarma vakfı, savaşlarda esir düşen Müslümanları kurtarmak için mücadele ediyor.
- Mahkumlara su temini vakfı, deniz kazazedelerine yardım vakfı ve Boğaz'da temiz hava aldıran vakıf gibi çeşitli alanlarda vakıflar kuruluyor.
- Bebekte Peksimetçi lakaplı Hacı Nurettin Efendi, köşkünü vakfa bırakarak insanların gölgelenmesi, dinlenmesi ve Boğaz manzarasında vakit geçirme imkanı sağlıyor.
- 21:46Detaylı ve İnce Düşünceli Vakıflar
- Ankara'da kışın abdest alanlara sıcak su vakfı açılıyor.
- İstanbul'da camilerdeki saatleri tamir etme vakfı kuruluyor ve ehil bir kişi düzenli maaş ile bu işi yapacak.
- Tazmin vakfı, evlerde yardım gelen hizmetçilerin veya evin çocuklarının eşyayı kırdığında azar işitip gururunun incinmesin diye onların zararını karşılama amacıyla kuruluyor.
- 23:00Vakıfların Farklı Alanlarda Hizmeti
- İzmir'de "Ümmet-i Muhammed'in kanadı kırık leyleklerin bakımı vakfı" açılıyor.
- Sultan Fatih, vezir Ahmet Paşa'ya duvar yazılarını silme vakfı kurduruyor.
- Antakya'da yol güvenlik vakfı açılıyor ve yolcuların üç günlük ihtiyaçlarını karşılıksız karşılıyor.
- 24:34İslam Ahlakının Uygulanması
- İstanbul'da mürekkep vakfı kurulmuş, Beyazıt camisinin ön kapısında divit ile gelen herkesin divitine mürekkep dolduruyorlar ki yazma ve ilim faaliyetleri artsın.
- Peygamberler sadece söz söyleyerek değil, söyledikleri her şeyi tatbik etmişlerdir.
- İslam kokusu yayılması cihetiyle boşluk kabul etmez, herkes bu ahlaka sahip olana kadar durma olmaması gerekir.
- 26:52Kur'an'ı İbret Cihetinde Okumak
- Kur'an'ın son ayeti "Andolsun, onların kıssalarında akıl sahipleri için ibretler vardır" şeklinde okunmuştur.
- İbret sadece olumsuz değil, yol haritası olarak da bir ibretlik oluşturabilir.
- Kur'an'ı ibret cihetinde okuyanlar, sefahate alternatif bulmak için uyuduğu saatlerde uyanık ve ayakta olup geceleri dua eden, sabahları da bir süvari gibi atın üstünden inmeyen kişiler olurlar.
- 27:25Züht ve Fakirlik Hakkında
- Gönlünde züht olmak demek cebinde para olmaması demek değildir.
- Müslümanların en hayırlısı en fakiri olan demek değildir; Abdurrahman bin Avf, Hz. Osman, Hz. Ebubekir ve Hz. Hatice fakir değildiler.
- Müslümanların güçlüsü fakirinden çok daha hayırlıdır ve güçlüleri birbirine omuz olmalıdır.
- 27:54Alternatifler Üretme Gerekliliği
- İnsan topluluğunda sürekli alternatifler üretenlere ihtiyaç vardır.
- Mersin sahil yollarında on kilometre boyunca içkisiz bir hamburgerci bile bulmak çok zordur.
- Köyler dedikodudan ve gıybetten öyle hale gelmiştir ki çok üzücü seviyede.
- 28:18Hayata Alternatif Oluşturma
- Kürsüde sohbet sırasında insanlar sahabe gibi hisler ve heyecanlar yaşasa da, sohbetten sonra eski hayat devam eder.
- Hayata alternatif oluşturmamız gerekir; ticari hayat için ona göre alternatifler oluşturmak gerekir.
- Açık mekanlar, küfür kokan yerler yerine, çaylarını içebilecekleri meclis, mektep veya medrese gibi yerler oluşturulmalıdır.
- 29:10Teknolojik Bağımlılığımız Üzerine
- Sağlık alanında kullandığımız röntgen, ultrason gibi cihazların hammaddesi ve beyinlerinin kimler tarafından üretilip satın alındığına dikkat etmemiz gerekir.
- Kolayı korumak için gösterdiğimiz hassasiyeti, ilmi cihazlarda da gösterip vatanımıza faydalı olmamız gerektiği vurgulanmaktadır.
- Elektronik ürünlerimiz, kameralar, saatler, arabalar ve telefonlar gibi teknolojik ürünlerin kimin malı olduğu ve aynı hassasiyeti buralarda göstermemiz gerektiği belirtilmektedir.
- 30:10Tarihsel Bir Olay: Altı Gün Savaşları
- 1967 yılında Mısır, Suriye ve Ürdün, İsrail adlı terör devletine karşı birleşerek baskıcı bir harekete geçmeye karar vermişlerdir.
- İsrail, Mısır'a bir Yahudi asıllı Nazi subayı yerleştirerek, Mısır ve diğer coğrafyalardaki uçakların ve havaalanlarının planlarını üç yıl boyunca çıkarmıştır.
- 5 Haziran 1967'de İsrail'den 200 uçak havalanarak Mısır'a saldırmış, birinci günde 280 Mısır, 50 Suriye, 20 Ürdün ve Irak uçaklarını ve havaalanlarını imha etmiştir.
- 31:41Altı Gün Savaşlarının Sonuçları
- İkinci gün Gazze'yi kuşatmış, üçüncü gün Suveyş Kanalı'nın doğusu, batısı, Şeria ile Kudüs'ü ele geçirmiştir.
- Dört gün Suriye ile çatıştıktan sonra Mısır ile ateşkes ilan edilmiş, beşinci gün Golan Tepelerine girmiş, altıncı gün Suriye'de ateşkes kabul edilmiştir.
- Altı gün sonunda İsrail, üç kat büyüyüp Kudüs'ü ele geçirmiştir ve 1967'de Birleşmiş Milletler'den topraklardan çekilme kararı çıkmıştır.
- 33:02Tarih ve Gelecek
- İsrail Genelkurmay Başkanı, harekatın Yavuz'un Mısır'ı fethi gibi olduğunu söylemiş, bu da Müslümanların kendi tarihini bilmediği ve aynı şeyi yapamadığı acısını dile getirmiştir.
- Aynı şeyleri yaparsan aynı sonuçları elde edersin, bu sonuç kim olduğuna bakmadan herkesin elde edebileceği bir gerçektir.
- Bu sorunları hamasetle değil hamiyetle, sloganlarla değil ilim ve amel ile çözebileceğimiz vurgulanmaktadır.