Buradasın

İngilizce Dilbilgisi Dersi: B1 Seviyesi

youtube.com/watch?v=T9OTHKr9woc

Yapay zekadan makale özeti

Kısa
Ayrıntılı

Bu video, bir eğitmen tarafından sunulan kapsamlı bir İngilizce dilbilgisi dersidir. Eğitmen, İngilizce B1 seviyesindeki çeşitli dilbilgisi konularını örneklerle açıklamaktadır.
Video, İngilizce dilbilgisinin temel konularını sistematik bir şekilde ele almaktadır. Zarflar, ikilemeler, kümülatif ifadeler, belgesiz zamirler, bağlaçlar, past perfect tense, koşul cümleleri, tercih ve istek ifadeleri, yer ve hareket bildiren edatlar, dolaylı aktarımlar ve edilgen cümle yapısı gibi konular detaylı şekilde anlatılmaktadır. Her konu için örnek cümleler verilerek, İngilizce dilbilgisinin pratik uygulamaları gösterilmektedir.
Video özellikle YDS sınavına hazırlananlar ve İngilizce dilbilgisini öğrenmek veya pekiştirmek isteyenler için faydalı bir kaynak niteliğindedir. Her dilbilgisi yapısı için Türkçe karşılıkları da verildiği için, İngilizce öğrenenler için pratik bir rehber niteliğindedir.

00:33İngilizce'de Zarflar: İngilizce'de zarflar manor (durum), frequency (sıklık), time (zaman) ve place (yer) olmak üzere dört şekilde ele alınıyor.
Durum zarfları "how" sorusuyla ortaya çıkarılır ve genellikle sıfatların sonuna "-ly" ekleyerek oluşturulur (slow → slowly, quick → quickly).
Bazı zarflar hem sıfat hem zarf olarak kullanılabilir (fast, hard, well).
02:45Zarfların Kullanımı: Zarflar cümlede fiilden önce veya sonra, nesneden sonra veya cümle başında kullanılabilir.
Aynı cümlede birden fazla zarf kullanılabilir (always ve early gibi).
Zarflar genellikle sıfatların sonuna "-ly" ekleyerek oluşturulur, ancak bazı durumlarda "-way" da kullanılabilir (quickway).
04:25İkilemeler: İngilizce'de "both...and" (hem...hem de), "either...or" (ya...ya da) ve "neither...nor" (ne...ne de) gibi ikilemeler kullanılır.
"Both of them" (onların her ikisi), "either of them" (onlardan herhangi biri), "neither of them" (onların hiçbiri) gibi ifadeler ikilemelerle kullanılır.
"Both of us" ve "we both" aynı anlama gelir ve "her ikimiz" anlamını verir.
06:35"So", "Either" ve "Neither" Kullanımı: "So", "either" ve "neither" ifadeleri bir kişi bir şey söylediğinde "ben de" anlamında kullanılır.
Olumlu bir cümleye karşılık "so" kullanılır, olumsuz bir cümleye karşılık "either" veya "neither" kullanılır.
"Neither" olumsuz anlam verir ve cümle başa gelirken, "either" ise cümle sonuna gelir.
09:19İngilizce'de "of" ile kullanılan ifadeler: "Many of" ifadesi "pek çoğu" anlamına gelir ve çoğul, sayılabilen bir isimle kullanılır (many of us: pek çoğumuz).
"Much of" ifadesi "peki çoğu" anlamına gelir ve sayılamayan bir isimle kullanılır (much of the money: paranın çoğu).
"Some of" ifadesi "bazıları" anlamına gelir ve çoğul, sayılabilen bir isimle kullanılır (some of the students: öğrencilerden bazıları).
11:15Diğer "of" ile kullanılan ifadeler: "Most of" ifadesi "çoğu" anlamına gelir (most of the people: insanların çoğu).
"None of" ifadesi "hiçbiri" anlamına gelir (none of us: hiçbirimiz).
"All of" ifadesi "hepsi" veya "tümü" anlamına gelir (all of the women: kadınların tümü).
13:13Any ile başlayan ifadeler: "Any one" ve "anybody" her zaman aynı anlamda kullanılır ve "herhangi biri" anlamına gelir.
"Any one" cümle başında özne olarak kullanıldığında "herkes" anlamına gelebilir (Any one can make mistakes: herkes hata yapabilir).
"Any one" olumsuz cümlelerde nesne olarak kullanıldığında "hiç kimse" anlamına gelir (I didn't see anybody at home: evde hiç kimseyi görmedim).
15:03Some ile başlayan ifadeler: "Somebody" "biri" anlamına gelir ve kim olduğu belli değil (Somebody is calling me: biri beni arıyor).
"Somewhere" "bir yer" anlamına gelir ve belli bir yer değil (Let's go somewhere at the weekend: hafta sonu bir yere gidelim).
"Something" "bir şey" anlamına gelir ve belli bir şey değil (Would you like something to drink: bir şey ister misin?).
16:07No ile başlayan ifadeler: "No one" ve "nobody" "hiç kimse" anlamına gelir (No one likes the soup: kimse çorbayı beğenmedi).
"Nowhere" "hiçbir yer" anlamına gelir (I want to go nowhere now: hiçbir yere gitmek istemiyorum).
"Nothing" "hiçbir şey" anlamına gelir (I need nothing but a good rest: hiçbir şeye ihtiyacım yok ama iyi bir dinlenmeye).
17:03İngilizce'de Herkes Anlamına Gelen İfadeler: "Everyman" ve "everybody" ifadeleri İngilizce'de "herkes" anlamına gelir ve çoğul bir özneden bahseder gibi görünse de üçüncü tekil şahıs olarak değerlendirilir.
Bu ifadelerde "he" veya "she" gibi zamirler kullanılır, örneğin "Everyman is listening to Carrefly" veya "Everybody was sleeping in the room" cümlelerinde olduğu gibi.
"Everywhere" "her yer" anlamına gelirken, "everything" "her şey" anlamına gelir.
18:02Tek Sorular ve "Değil mi?" İfadeleri: "Değil mi?" anlamına gelen ifadeler, karşı tarafın görüşünü almak ve konuşmaya başlatmak için kullanılır.
Tek sorularda, cümlenin olumsuz hali "değil mi?" anlamını verirken, olumlu hali "mi?" anlamını verir.
Cümledeki özne zamir olarak tekrar kullanılır, örneğin "Ali" isimli kişi için "he" zamiri kullanılır.
20:27Emir Cümleleri ve "Mi?" İfadeleri: Emir cümlelerinde "mi?" anlamını vermek için "won't you" veya "will you" kullanılabilir.
Model cümlelerinde de modları olumsuza dönüştürerek "mi?" anlamını verilir.
"I'm" ile başlayan cümlelerde "mi?" anlamını vermek için "aren't I" kullanılır.
21:56Amaç Belirten Bağlaçlar: "So that" ve "in order that" ifadeleri "amacı için" anlamında kullanılır ve cümlelerde "amacı için yapabilsin diye" anlamını verir.
"In case" ve "lest" ifadeleri "olur da" anlamında kullanılır ve genellikle "in case of" şeklinde "halinde" anlamını verir.
"To", "in order to" ve "so as to" ifadeleri de "amacı için" anlamında kullanılır ve kendisinden sonra gelen fiile bu anlamını verir.
26:49Bağlaçlar: "But" bağlacı "ama" anlamında kullanılır ve olumlu-olumsuz durumlar arasında geçiş yaparken kullanılır.
"Because" bağlacı "çünkü" anlamında kullanılır ve nedeni belirtmek için kullanılır.
"So" bağlacı "bu yüzden" anlamında kullanılırken, "yet" bağlacı hem "yine de" hem de "buna karşın" anlamında kullanılabilir.
"For" bağlacı "için" anlamında kullanılır ve nedeni belirtmek için kullanılır.
28:29Past Perfect Tense: Past perfect tense, geçmişte bahsedilen iki olaydan daha önce olanı ifade eder.
Past perfect tense'in özellikleri: öznenin ardından "had" kullanılarak fiilin üçüncü halinin kullanılmasıdır.
Past perfect genellikle "by the time", "after", "before" gibi bağlaçlarla kullanılır.
29:30Past Perfect Tense Örnekleri: "When the villagers key out of the church, he had already gone away" örneğinde, kişinin gitmesi köylülerin kiliseden çıkmasından önce olduğu için past perfect kullanılmıştır.
"By the time we got to the airport, the plane had taken off" örneğinde, uçağın kalkması daha önce gerçekleştiği için past perfect kullanılmıştır.
İki cümlede özne aynıysa, "after" bağlacı yerine "having" + fiilin üçüncü halini kullanarak kısaltma yapılabilir.
31:32Conditional Closes Type 3: Type 3 koşul cümlelerinde ifli taraftan sonra past perfect, diğer taraftan sonra "would" + fiilin üçüncü halini kullanırız.
"If we had left home earlier, we could have arrived" örneğinde, evden erken ayrılamadıklarından dolayı bir pişmanlık ifade edilmiştir.
"If" kelimesini başa alarak "Had we left home earlier, we could have arrived" şeklinde de ifade edilebilir.
33:40Wish Closes: "Wish" kelimesi dilemek anlamında kullanılır: "I wish you success in your life" (sana başarı dilerim).
"Wish to" + fiilin birinci halini kullanarak istemek veya arzu etmek anlamında ifade edilir.
Hayali durumlar için "wish" + fiilin özne formu kullanılır: "I wish I were in the USA now" (keşke şu anda Amerika'da olsam).
35:47Wish ile Fiil Kullanımı: Fiil kullanıldığında "wish" + fiilin geçmiş zamanı (simple past) kullanılır: "I wish I had a new car" (keşke yeni bir arabam olsa).
"You", "he", "she", "it" özneleri için "wish" + "would" kullanılabilir: "I wish you would help me" (keşke bana yardımcı olsan).
Yapabilmek, edebilmek, görebilmek gibi ifadelerde "could" kullanılır: "I wish I could speak English fluently" (keşke İngilizceyi akıcı bir şekilde konuşabilsem).
37:20Past Perfect ile Wish: Geçmişe yönelik pişmanlık ifadelerinde "wish" + past perfect kullanılır: "I wish I hadn't left the door open" (keşke kapıyı açık bırakmasaydım).
"As soon as" ifadesi "yapar yapmaz, gelir gelmez" anlamında kullanılır: "As soon as he came home, he went to bed" (O eve gelir gelmez yatağa gitti).
"As long as" ifadesi "sürece" anlamında kullanılır: "As long as you study hard for your goals, you will never fail" (Hedeflerin için sıkı çalıştığın sürece asla başarısız olmayacaksın).
40:03Prefer, Would Prefer, Would Like ve Would Love: "Prefer", "would prefer", "would like" ve "would love" ifadeleri tercih etmek anlamında kullanılır.
"Would like" ve "would love" aynı zamanda istemek anlamında da kullanılır.
40:32Prefer Kullanımı: "Prefer" tercih etmek anlamında kullanılır ve "prefer"den sonra fiilin yalın hali veya "-ing" hali kullanılabilir.
"Prefer doing something to doing something" yapısı bir şeyi başka bir şeye tercih etmek için kullanılır.
"Prefer" kullanırken tercih edilen şey önce yazılır, sonra "to" gelir ve tercih edilmeyen şey yazılır.
42:26Would Prefer Kullanımı: "Would prefer" yapısında "would"den sonra "rather" gelir, ardından "to" ve fiilin yalın hali kullanılır.
"Would prefer" yapısı "prefer" yapısına benzer ancak "would"den sonra "to" gelirken "rather" gelir.
"Would prefer" yapısı tercih etmek için kullanılır ve "would" kısaltması "d" şeklinde de yazılabilir.
44:36Would Rather Kullanımı: "Would rather" yapısında "would"den sonra "rather" gelir, ardından özne ve fiilin yalın hali kullanılır.
"Would rather" yapısı "hayır" anlamında kullanılır, örneğin "I'd rather you took a taxi" ifadesi "Sizin bir taksi tutmanızı isterim" anlamına gelir.
"Would rather" yapısı geçmişteki pişmanlıkları anlatmak için "would rather have" + fiilin üçüncü halı şeklinde de kullanılır.
47:20Would Like ve Would Love Kullanımı: "Would like" yapısı genellikle restoranlarda veya misafirliklerde bir şey isterken veya ne istediğini sorarken kullanılır.
"Would like" yapısında "would"den sonra "to" gelir ve fiilin yalın hali kullanılır.
"Would love" yapısı "would like" yapısına benzer ancak biraz daha samimi bir istek ifade eder.
49:05Must ve Can't Kullanımı: "Must" yapısı bir çıkarım yaparken "olmalı" anlamında kullanılır.
"Can't" yapısı bir çıkarım yaparken "olamaz" anlamında kullanılır.
"Must" ve "can't" yapısı, bir delil veya bilgiye dayanarak çıkarım yapmak için kullanılır.
50:39İngilizce'de Yer ve Hareket Bildiren Edatlar: İngilizce'de yer ve hareket bildiren edatlar inceleniyor.
"In" edati "içinde" anlamına gelirken, "on" edati "üzerinde" anlamını verir.
"Et" edati "yakınında", "under" edati "altında", "over" edati "üzerinde ama değmeden" anlamını ifade eder.
51:08Edatların Anlamları ve Kullanım Farkları: "Round" ve "a round" edatları arasındaki fark, "round" içinin etrafında, "a round" dışının etrafında anlamını vermesidir.
"Through" edati "içinden" anlamını verirken, "among" edati birçok şeyin arasında, "between" edati iki şeyin arasında anlamını ifade eder.
"Behind" edati "arkasında", "in front of" edati "önünde", "along" edati "boyunca" anlamını verir.
52:07Diğer Edatların Anlamları: "Across" edati bir taraftan diğer tarafa anlamını, "up" edati "yukarıda", "down" edati "aşağıda" anlamını verir.
"Opposite" edati "karşısında", "on to" edati "üzerine ya da üzerine doğru", "off" edati "aşağı ya da uzağı" anlamını ifade eder.
"Into" edati "içine doğru", "out of" edati "dan dışarı", "past" edati "yanından geçerek" anlamını verir.
53:08Edatların Örnek Kullanımları: "My socks are in the drawer" cümlesinde "in" edati "içinde" anlamını verir.
"The vase is on the table" cümlesinde "on" edati "üzerinde" anlamını ifade eder.
"There is someone at the door" cümlesinde "at" edati belirli bir konum vermediğimiz durumlarda "civarında" anlamını verir.
53:50Diğer Edatların Örnek Kullanımları: "Our school is near the sea" cümlesinde "near" edati "yakınında" anlamını verir.
"The cat is under the table" cümlesinde "under" edati "altında" anlamını ifade eder.
"The sun is over the mountains" cümlesinde "over" edati "üzerinde ama değmeden" anlamını verir.
54:09Edatların Farklı Kullanımları: "It's the temperature below zero" cümlesinde "below" edati "aşağısında" anlamını verir.
"Displaces fire above the sea level" cümlesinde "above" edati "yukarısında" anlamını ifade eder.
"We walked round the park" cümlesinde "round" edati parkın içinde yürüdüğümüzde, "a round" edati parkın dışının etrafında yürüdüğümüzde kullanılır.
54:43Edatların Diğer Örnek Kullanımları: "The train went through the tunnel" cümlesinde "through" edati "içinden geçerek" anlamını verir.
"A big snake among the bushes" cümlesinde "among" edati "çalılıkların arasında" anlamını ifade eder.
"The post office is between the shop and the library" cümlesinde "between" edati "iki şeyin arasında" anlamını verir.
55:16Edatların Hareketi Belirten Kullanımları: "I am behind the cinema now" cümlesinde "behind" edati "arkasında" anlamını verir.
"The restaurant is in front of my house" cümlesinde "in front of" edati "önünde" anlamını ifade eder.
"We walk along the beach in the evening" cümlesinde "along" edati "boyunca" anlamını verir.
55:39Edatların Hareketi Belirten Diğer Kullanımları: "We went across the bridge" cümlesinde "across" edati "köprünün öteki tarafına geçerek" anlamını verir.
"We got on the ship" cümlesinde "on" edati "gemiye bindik" anlamını ifade eder.
"We are walking up/down the hill" cümlelerinde "up" ve "down" edatları sırasıyla "yamaçtan yukarıya" ve "yamaçtan aşağıya" anlamını verir.
56:01Edatların Diğer Kullanımları: "He always sits opposite the TV" cümlesinde "opposite" edati "karşısında" anlamını verir.
"They climbed on to the building's roof" cümlesinde "on to" edati "üzerine tırmandılar" anlamını ifade eder.
"He fell off the horse" cümlesinde "off" edati "attan aşağı düştü" anlamını verir.
56:28Edatların Diğer Kullanımları: "Pour some butter into the pan" cümlesinde "into" edati "içine dök" anlamını verir.
"We went out of the kitchen" cümlesinde "out of" edati "mutfaktan dışarı çıktık" anlamını ifade eder.
"Go past the library" cümlesinde "past" edati "kütüphaneyi geç" anlamını verir.
56:56Edatların Diğer Kullanımları: "Stop by the road" cümlesinde "by" edati "yolun kenarında durduk" anlamını verir.
"I lean against the wall" cümlesinde "against" edati "duvara karşı yaslandım" anlamını ifade eder.
"He jumped over the fence" cümlesinde "over" edati "çitin üzerinden atladı" anlamını verir.
57:55"Through" ve "Through out" Edatlarının Farkları: "Through" edati "içinden" veya "yoluyla, vasıtasıyla" anlamını verir.
"Through out" edati "baştan başa her tarafında" anlamını ifade eder.
"The burglars broke through the window" cümlesinde "through" edati "pencereden yoluyla" anlamını, "Grass grows through out the world" cümlesinde "through out" edati "dünyanın her tarafında" anlamını verir.
59:22İngilizce'de "Should Have" Yapısı: "Should have" yapısı, geçmişte gerçekleşen bir olayın olamaz, etmiş olamaz anlamını verir ve çıkarımda bulunma ifadesi olarak kullanılır.
"Could have" yapısı, geçmişte bir şeyi yapabilirdin, edebilirdin, olabilirdi anlamında sitem ifadelerinde kullanılır.
"Must have" yapısı, olmalı, olmalıydı anlamını verirken, "Should have" yapısı pişmanlık bildiren bir ifade olarak kullanılabilir.
1:01:24İngilizce'de "Would Have" Yapısı: "Would have" yapısı, yapacaktık, edecektik anlamını verir ve geçmişte gerçekleşmeyen bir durumu ifade eder.
Örneğin: "We would have gone for a picnic if it hadn't rained yesterday" (Eğer dün yağmur yağmamış olsaydı pikniğe gidecektik).
Bu yapının doğru kullanımı için Türkçe'ye hangi anlamı kattığını bilmek önemlidir.
1:02:06İngilizce'de "Need to" Yapısı: "Need to" yapısı, bir şeye ihtiyaç duymak veya bir şeyin yapılması gerektiğini belirtmek için kullanılır.
"Need to" yapısında fiilin önüne "to" getirilir, örneğin: "I need to have a shower now" (Ben duş almaya ihtiyacım var).
"Don't need to" yapısı, bir şeyin yapılması gerektiğini belirtmek için kullanılır, örneğin: "I don't need to go shopping" (Alışverişe gitmeme gerek yok).
1:03:26İngilizce'de "Should" Yapısı: "Should" yapısı, tavsiye cümlelerinde "bence" anlamında kullanılır.
"Should" yapısı olumsuzluk ifadelerinde de kullanılır, örneğin: "You shouldn't eat too much candy" (O kadar fazla şeker yemesen iyi olur).
"Should" yapısı bazen "if" anlamında da kullanılabilir, örneğin: "Should you need any help, call me" (Eğer yardıma ihtiyacın olursa beni arayabilirsin).
1:05:13İngilizce'de "Used to" ve "Get Used to" Yapıları: "Used to" yapısı, geçmişteki alışkanlıklarımızdan bahsederken kullanılır ve "yapardım, ederdim ama şimdi yapmam" anlamını verir.
"Get used to" yapısı, alışmak anlamına gelir ve fiilin önüne "to" getirilir, örneğin: "It takes time to get used to living abroad" (Yurt dışında yaşamaya alışmak zaman alır).
"Be used to" yapısı, alışık olmak anlamında kullanılır ve fiilin önüne "to" getirilir, örneğin: "I'm used to living alone" (Ben yalnız yaşamaya alışığım).
1:07:17İngilizce'de Dolaylı Aktarımlar: Dolaylı aktarımlar, bir kişinin ağzından çıkan cümleyi üçüncü bir şahsa aktarmaktır.
Özne değiştiğinde (örneğin "Ben bir öğretmenim" ifadesi "O bir öğretmen olduğunu söylüyor" şeklinde aktarıldığında) zaman değişmez.
"Söyledi" fiili kullanıldığında zamansal dönüşümler olur ve direkt cümledeki zaman bir sonraki zamana (bir alt basamak) dönüşür.
1:08:18Zamansal Dönüşümler: Geniş zaman (Present Simple) dolaylı aktarımda geçmiş zaman (Simple Past) olur.
Şimdiki zaman (Present Continuous) dolaylı aktarımda geçmiş zaman (Past Continuous) olur.
Geçmiş zaman (Simple Past) dolaylı aktarımda geçmişteki kişi (Past Perfect) olur.
Geçmişte devam eden zaman (Past Continuous) dolaylı aktarımda geçmişteki kişi (Past Perfect) olur.
Geçmiş tam zaman (Past Perfect) dolaylı aktarımda geçmişteki kişi (Past Perfect) olur.
Şimdiki tam zaman (Present Perfect) dolaylı aktarımda geçmişteki kişi (Past Perfect) olur.
Gelecek zaman (Will) dolaylı aktarımda geçmiş zaman (Would) olur.
Şart ifadeleri (Would) dolaylı aktarımda geçmişteki kişi (Had) olur.
Şart ifadeleri (Should) dolaylı aktarımda değişmez.
1:11:19Zaman İfadelerinin Dönüşümleri: "Today" dolaylı aktarımda "that day" olur.
"Tomorrow" dolaylı aktarımda "the next day" olur.
"Yesterday" dolaylı aktarımda "the day before" olur.
"Now" dolaylı aktarımda "then" olur.
Bu dönüşümler konuşma İngilizcesinde çok önemli olmasa da YDS sınavına girecek kişiler için faydalıdır.
1:13:04Soru Cümlelerinin Dolaylı Aktarımları: Soru cümlelerini aktarırken "if" veya "whether" kullanılır ve "yapıp yapmadığımı", "bilip bilmediğimi", "söyleyip söylemediğimi", "olup olmadığımı" anlamını verir.
Aktarılan cümlede "ask" (sordu), "want to know" (bilmek istedi), "wonder" (merak etti), "was wondering" (merak ediyordu), "wanted to know" (öğrenmek istedi) gibi ifadeler kullanılabilir.
Soru cümlelerinde zaman dönüşümleri olur ve olumlu cümle gibi yazılır.
1:15:10Emir Kipi Cümlelerinin Dolaylı Aktarımları: Emir kipi cümlelerini aktarırken "asked me to" (benden istedi), "advised me to" (tavsiye etti), "warned me not to" (uyardı) gibi ifadeler kullanılır.
Olumlu emir kipi cümlelerinde "to" kullanılır (örneğin "O benden ışığı açmamı istedi").
Olumsuz emir kipi cümlelerinde "not to" kullanılır (örneğin "O benden ışığı açmamamı söyledi").
1:17:01Edilgen Çatılar: Edilgen çatılar İngilizce'de oluşturmak kolaydır.
Aktif cümlede fiilden sonra gelen nesne, pasif cümlede cümlenin en başına alınır.
Geniş zamanda (Present Simple) edilgen çatılar "be" artı fiilin üçüncü halini kullanır.
1:17:44İngilizce'de Edilgen Cümle Oluşturma: Edilgen cümlede nesne başa alınıp, fiilin üçüncü hali kullanılır.
Edilgen cümlede özne kaybolur veya "by" edatıyla cümlenin sonuna eklenir.
Çoğul nesnelerde fiilin sonuna "-r" eklenir, tekil nesnelerde ise "-s" eklenir.
1:18:24Edilgen Cümle Örnekleri: "We grow vegetables in the village" cümlesi edilgen hale getirildiğinde "Vegetables are grown in the village" olur.
"They sell computers in their shops" cümlesi edilgen hale getirildiğinde "Computers are sold in their shops" olur.
Geçmiş zamanda edilgen cümlede "was/were" kullanılır ve fiilin üçüncü hali gelir.
1:19:50Edilgen Cümle Uygulamaları: "They built a school near the lake" cümlesi edilgen hale getirildiğinde "A school was built near the lake" olur.
"I gave the students some presents" cümlesi edilgen hale getirildiğinde "The students were given some presents" olur.
Dolaylı nesne şahıslar ise "-to" eklenir, şahıslar değilse "-to" eklenmez.

İngilizce Dilbilgisi Dersi: B1 Seviyesi

Yapay zekadan makale özeti

Yanıtı değerlendir