Yapay zekadan makale özeti
- Kısa
- Ayrıntılı
- Bu video, bir eğitimci tarafından sunulan kapsamlı bir tarih dersidir. Eğitimci, öğrencilere hitap ederek ilk Türk devletlerindeki kültür ve uygarlık konusunu detaylı şekilde anlatmaktadır.
- Video, Türklerde yönetim anlayışını etkileyen temel unsurlardan başlayarak, devlet yapısı, kurultay sistemi, Türk ordusu ve taktikleri, toplum yapısı, din inancı, ekonomik ve kültürel gelişim, Orhun kitabeleri ve Türklerin alfabeleri gibi konuları sırasıyla ele almaktadır. Ders, TYT ve AYT sınavlarına hazırlık amacıyla önemli bilgileri vurgulamakta ve soru tarzlarını paylaşmaktadır.
- Videoda ayrıca Türklerin "ordu millet" anlayışı, Metehan'ın onlu sistemi, Hilal taktiği, Türk toplumunun aile, sülale, boy, budun, il yapısı, gök tanrı inanışı, ahiret inancı, serbest ticaret pazarları, tarım, bankacılık, para sistemi, sözlü ve yazılı edebiyat, Orhun yazıtları ve Türklerin kullandığı çeşitli alfabeler (Orhun, Uygur, Sot, İbrani, Kiril, Arap ve Latin) hakkında detaylı bilgiler sunulmaktadır.
- 00:08İlk Türk Devletlerinde Yönetim Anlayışı
- İlk Türk devletlerinde kültür, uygarlık, ekonomi, ticaret ve sanat konuları incelenecektir.
- Türklerde yönetim anlayışını etkileyen üç temel unsur vardır: coğrafya, kut anlayışı ve cihan hakimiyeti anlayışı.
- Türklerde devlete "il" veya "el" denilir ve ülkeyi Kaan yönetir.
- 01:52Kut Anlayışı ve Yönetim
- Kut anlayışı, hakimiyetin kaynağının Tanrı'ya dayandırılmasıdır ve ülkeyi yönetme yetkisi Tanrı'dan alınır.
- Kut anlayışı belli ailelere verilir: Kumlarda Tuk ailesi, Uygurlarda Yağlakar ailesi, Göktürklerde Aşina ailesi.
- Kut anlayışının uygulanmadığı tek Türk devleti Memlüklerdir, burada güçlü olan her komutan başa geçebilir.
- 03:43Devletin Temel Unsurları
- Bir devletin olabilmesi için halk (kün), vatan, bağımsızlık (oklık) ve teşkilatlanma gereklidir.
- Türklerde üç önemli tabir vardır: Türk cihan hakimiyeti anlayışı (dünyaya hükmetme), nizam-ı alem ülküsü (dünyaya Tanrı adına hükmetme) ve kızılelma (hedef belirleme).
- İlk Türk devletlerinde ülkenin başında Kağan vardır, doğuda Kağan, batıda Yabgu (batıkan) bulunur.
- 06:00Teşkilat Yapısı ve Kaan'ın Görevleri
- Türk devletinde önemli yapılar kurultay (toy, keleş, kengeş), ayyuk (hükümet) ve shot (vali) olarak geçer.
- Kaan devleti, milleti, töreyi düzene koymak, adaleti sağlamak ve halkın ihtiyaçlarını karşılamak zorundadır.
- Kaan töreyi değiştirebilir, kurultay'ın onayı gerekir, kurultayı toplantıya çağırır, orduyu toplar ve diplomatik ilişkiler kurar.
- 09:15Eski Türklerde Hükümdarlık Ünvanları ve Sembolleri
- İslam öncesi Türklerde hükümdarlık ünvanları şanyü, tanhu, yabgu, kud, ilteber, erkin, kaan, han, ilteris gibi olup sultan unvanı yoktu.
- Sultan unvanı İslam'la beraber Gaznelilere Gazzeli Sultan Mahmut döneminde kullanılmaya başlandı.
- Hükümdarlık sembolleri arasında örgün (taht), otağ (çadır), davul (nevbet), kotz (başlık), tuğ ve yay bulunmaktadır.
- 10:37Devlet Yönetimi ve Temel Unsurlar
- Devlet yönetiminde coğrafyanın etkisi, kut anlayışı ve Türk cihan hakimiyeti anlayışı önemlidir.
- Türklerde devletin temel unsurları halk, vatan, bağımsızlık ve teşkilattır.
- Türk cihan hakimiyeti, nizamalem ve kızılelma kavramları önemlidir.
- 11:47Hatun'un Yetkileri
- Türk devletlerinde hatunlar yetki sahibi olarak görülmüş ve değer verilmiştir.
- Hatun elçi kabul edebilir, bu siyasi yetkiye sahip olduğunu gösterir.
- Hatun kurultaya üye olabilir ve hükümdar başkente değilse naiplik (vekillik) edebilir.
- 13:04Tigin ve Ataman
- Tigin, hükümdarın çocuklarıdır ve onların eğitmeni ataman olarak adlandırılır.
- Atamanlar tiginleri yetiştirir ve tecrübe kazanmasını sağlar.
- Selçuklularda atabey, Osmanlı'da ise lala olarak karşımıza çıkan bu uygulama Türk kültürünün sürekliliğini gösterir.
- 14:26İkili Teşkilat Sistemi
- İslam öncesi Türklerde ülke ikili teşkilat sistemine göre doğu ve batı olmak üzere ikiye ayrılır.
- Doğu'da kağan, batıda ise kağan'ın kardeşi veya ailesinden biri (yabgu) bulunur.
- Her iki tarafın da kendi ordusu vardır ve biri doğu, diğeri batı yönünde sefer yaparak sınırları genişletirler.
- 15:37İkili Teşkilat Sisteminin Sonuçları
- İkili teşkilat sistemi, dinamik Türk toplumunu daha kolay yönetmek için uygulanmıştır.
- Bu sistemin olumsuz sonucu devletlerin kısa ömürlü olmasıdır.
- Kağan vefat ettiğinde, yabgu ve diğer hanedan üyeleri taht kavgasına girer ve bu kavgalar iki ordu arasında gerçekleşir.
- 16:28Osmanlı Devleti ve İkili Teşkilat
- Osmanlı Devleti 622 yıl yaşamış, tek bir başkent ve tek bir orduya sahip olduğu için bu süre boyunca tek merkezden idare edilmiştir.
- İkili teşkilat, federal yapı olarak da bilinir ve içişlerinde serbest, dışişlerinde merkeze bağlı yapılardır.
- Türklerde federal yapıyı gösteren iki şey vardır: boylar ve merkeziyetçiliğin zayıf olması.
- 18:44Kurultay ve Toy
- Kurultay (to) şölenler için kullanılan bir tabirdir ve sosyal devlet anlayışının göstergesidir.
- Kurultaylarda son söz Kaan'a aittir, Kaan yoksa Hatun aylik yapar, Aygucu ise başkanlık yapar.
- Hatun kut almış sayılır, çünkü hükümdar "babam Kaan ile anam Hatunu Tanrı tahta oturttu" diyerek hatunun da kut aldığı inancını ifade etmiştir.
- 21:13Kurultay Üyeleri ve Özellikleri
- Kurultay üyelerine "toygun" denir ve en başta Kaan, Hatun, hanedan mensupları, hükümet, boy beyleri ve bağlı devletler yer alır.
- Boy beylerinin kurultaya üye olması halkın temsil edildiğini ve demokratik uygulamanın olduğunu gösterir.
- Kurultayda dini meseleler görüşülmüş olsa da ülke töreye göre yönetilmiştir.
- 24:42Kurultay'ın Yetkileri
- Kurultay danışma meclisi niteliğindedir ve zaman zaman yetkileri kısıtlanabilmiştir.
- Kurultay Hakan'ı seçmez, çünkü Hakan kut alıyordu ve Tanrı'nın gönderdiği bir hükümdardı.
- 25:13Kurultay'ın Görevleri
- Kurultay, Hakan'ı seçmek gibi bir görevi vardır ve Hakan öldüğünde o aileden birisi seçilir.
- Kurultay en üst mahkemedir ve ülke karşı isyan çıkarsa isyan edenler de kurultayda yargılanır.
- Kurultay ülkenin genel politikasını belirler, orduyu teftiş eder, töre koyar ve yılda bir kez Atalar Mağarası'nda dini törenlere katılır.
- 26:58Türk Ordusu Anlayışı
- Türklerde "ordu millet" anlayışı vardır çünkü bozkırlarda yaşayan göçebeler her an saldırıya karşı savunmaya hazır olmak zorundadır.
- Türklerde kadın erkek herkes askerdir ve Metehan Türk tarihinde ilk düzenli orduyu kuran ve onlu sistemi oluşturan kişidir.
- Metehan'ın tahta çıkışı (MÖ 209) günümüz Kara Kuvvetlerinin kuruluş tarihi kabul edilir ve Türk kültürü süreklilik göstermiştir.
- 28:32Türk Ordusu Özellikleri
- Türklerde süvari (atlı) birlikler ön plandadır ve ücretli askerlik yoktur.
- Türklerde ok ve yay gibi hafif silahlar kullanılmıştır.
- Peçenekler ve Uzlar devlet kuramamış, Bizans ordusunda paralı askerlik yapmışlardır; Hazarlar ise kendi ordularını paralı askerlerle kurmuşlardır.
- 30:44Türk Ordusu Taktikleri
- Türk ordusu hilal taktiği, turan taktiği, ricat (sahte geri çekilme) ve pusu taktiği gibi farklı taktikler kullanmıştır.
- Savaş meydanı seçerken özel yerler tercih edilir ve genellikle iki tarafta da yüksek bir tepenin olduğu yerler seçilir.
- Sahte geri çekilme taktiğinde, Türkler düşmana saldırır, yenecek gibi görünür, geri çekilir ve düşman göbeği çekir, sonra tekrar saldırarak düşmanı ortaya alır ve yok eder.
- 31:37Türk Ordusu Sistemi ve Etkileri
- Moğollar Türk ordusu sistemini etkilemiş ve kullanmıştır.
- Çinliler Türklerle savaşırken at arabası kullanmış, ancak Türkler sadece süvari olarak at yana yatıp ok atarak saldırmıştır.
- Bizans ve Roma Türk ordusu sistemini etkilemiştir.
- 32:13Türklerin Askerlikte İyiliği
- Türklerin askerlikte iyi olması genlerinden ve bozkır coğrafyasından kaynaklanmıştır.
- Bozkır coğrafyası Türkleri sert ve mücadele etmeye hazırlamıştır.
- Türkler madencilikte ileri gitmiş, sağlam silahlar yapmış ve atı kullanarak uzaklara gidebilmiştir.
- 33:53Türk Toplum Yapısı
- Toplumun en küçük yapı birimi ailedir (oğuş), aileler sülale (uruk) oluşturur.
- Sülaleler birleşirse boy (kabile), kabileler birleşirse budun (millet) oluşur.
- Budun (millet) devlet kurarsa il veya el olarak geçer.
- 35:35Toprak Mülkiyeti ve Din İnanışı
- Türklerde toprak mülkiyeti gelişmemiştir çünkü hayvancılıkla uğraşıyorlardı.
- Toprak mülkiyetinin olmayışı sosyal sınıf ayrımının oluşmasını engellemiştir.
- Türklerin en yaygın dinin gök tanrı inanışı idi, güneş, ay ve deniz kutsal sayılırdı.
- 36:28Atalar Kültü ve Din Değişimi
- Atalar kültü, ölen ataların ruhlarının bizi koruduğuna inanma inancıdır.
- Uygurlarda Buda heykellerine "burkan", tapınaklara "stupa" denir.
- Din değiştiren ilk Türk devleti Uygurlar'dır (Bögü Kağan zamanında), Musevi'yi kabul eden ilk Türk devleti Hazarlar'dır.
- 38:00Hıristiyanlık ve Türk Kimliği
- Hıristiyanlığı kabul eden Türkler benliğini yitirmiştir çünkü İncil'i Latince'den başka dile çeviremezler.
- Hıristiyanlığı kabul eden Türklerin dilini de değiştirmişlerdir.
- Din ve dil değiştiğinde milli kimliği kaybetme ihtimali vardır.
- 38:29Önemli Terimler
- Can box'ı (şaman) din adamı olarak geçer ve şifa dağıtan olarak bilinir.
- Yuh cenaze töreni demektir.
- 38:57Türklerde Ahiret İnancı Göstergeleri
- "Yuh" töreni, ölen kişinin vasiyetini yerine getirerek "Hep Beraber" şarkısını söyleyerek gerçekleştirilir.
- "Yuh" töreni doğrudan ahiret inancı göstermez, ancak ölen kişinin çadıra konulması, akrabaların hayvanlarla gelmesi ve kurban etme gibi uygulamalar vardır.
- "Kurgan" (mezar) içine eşyalar konulan mezar demektir ve ahiret inancını gösterir.
- 40:45Ahiret İnançının Diğer Göstergeleri
- Bazı bölgelerde mezarların başına su koyma gibi uygulamalar vardır.
- "Uçma" cennet, "cehennemlik" ise cehennem anlamına gelir ve ahiret inancını gösterir.
- Mezar başına dikilen heykeller (balbal) ölen düşman sayısı kadar dikilir ve kahramanlığa önem verildiğini, Türklerin savaşçı olduğunu ve öbür dünyada hizmet edeceklerine inanıldığını gösterir.
- 43:05Türklerde Töre ve Hukuk
- Türklerde sözlü hukuk kuralları vardır ve yaşam biçimi hukuk kurallarını etkilemiştir.
- Göçebe yaşamdan dolayı hapis cezaları kısa süreli verilmiştir.
- Törenin kaynakları: Kaan'ın koyduğu kurallar, kurultayda alınan kararlar, hükümet ve ayyuk, örf ve adetlerdir.
- 44:33Türk Toplum Yapısı ve Sosyal Yaşam
- Türkler bozkırlarda yaşaması ve madencilik gibi yöntemlerle askerde ilerlemişlerdir.
- Toplum yapısında akrabalık ilişkisi vardır ve siyasi yapılanmalar boy, budun, ilin şeklinde düzenlenmiştir.
- Türklerde konar göçer yaşam sosyal yaşamı etkilemiştir ve hayvancılık temel geçim kaynağıdır.
- 46:25Türklerin Ticari Çalışmaları
- Türkler serbest ticaret pazarları kurmuşlardır.
- Sınır kasabalarında ticaret serbest olacak şekilde şehirler kurulmuştur.
- İpek ve baharat yolu üzerinde ticaret yapılmıştır.
- 47:04İpek ve Baharat Yolları
- İpek yolu, Türkiye'nin yukarı kısmında Karadeniz'e doğru giden, Orta Asya'ya ulaşan bir yoldur.
- Baharat yolu, Türkiye'nin aşağı kısmında Akdeniz'e doğru giden, Kıbrıs, Mısır ve Hindistan'a ulaşan bir yoldur.
- İslamiyet öncesi dönemde sadece ipek yolu söz konusudur, baharat yolu daha sonra Türklerin İslamiyet'i kabul etmesiyle etkili olmuştur.
- 48:12Tarım ve Bankacılık
- Uygurlar verimli tarım havzasına sahip olmuşlardır.
- Bankacılık çalışmaları Türklerde Uygurlarla başlamıştır.
- Borç alıp verme ve para bulma ihtiyaçları arttığı için yerleşik yaşamda bankacılık çalışmaları Uygurlarla başlamıştır.
- 48:36Para Sistemi
- Adını ilk kez para bastıran Türk devleti Türgişler'dir.
- Türgişler'in para bastıran ilk hükümdarı Baga Tarkan'dır.
- Türklerin parayı kullandığına dair iki kavram vardır: yarmak (madeni para) ve çav (kağıt para).
- 50:39Yazı, Dil ve Edebiyat
- Türkler sözlü edebiyat gelişmiştir ve göçebe yaşam nedeniyle sözlü edebiyat ön plana çıkmıştır.
- Sav atasözleri, sagu ağıt, koşup kopuz eşliğinde söylenen coşkulu şiirler ve destanlar sözlü edebiyat ürünleridir.
- Ana destanlar arasında Alper Tunga Sagusu (İskitler), Oğuz Kağan Destanı (Asya Hun Devleti), Ergenekon ve Bozkurt Destanı (Göktürkler) ve Türeyiş ve Göç Destanı (Uygurlar) bulunmaktadır.
- 51:42Yazılı Edebiyat
- Yenisey yazıtları Orhun yazıtlarına göre daha eskidir ve Kırgızlara aittir.
- Orhun yazıtları, Türklerde yazılı edebiyatın ilk ürünü olarak kabul edilir ve İkinci Köktürk Devleti'ne aittir.
- Orhun yazıtları Moğolistan'da bulunmuştur ve Kül, Tigin, Tonyukuk ve Bilge Kağan adına dikilmiştir.
- 53:09Orhun Kitabeleri ve Anlamları
- Orhun kitabelerinde yer alan sözlerin anlamları TYT sınavında sorulabilir.
- "Üstte mavi gök, altta yağız yer kılındıkta ikisi arasında insanoğlu yaratılmış" sözü cihanşümul bir devlet anlayışını ifade eder.
- "Doğuda gün doğusuna, güneyde günü ortasına, batıda gün batısına, kuzeyde gece ortasına kadar onun içindeki millet hep bana tabidir" sözü nizam-ı alem ülküsünü gösterir.
- 54:45Orhun Kitabelerindeki Diğer Anlamlar
- "Tanrı gibi gökte olmuş Türk Bilge Kağan'ı bu zamanda oturduğum Türk milletinin adı sana yok olmasın diye babam Kağan'ı annem Hatun yükseltmiş olan Tanrı" sözü egemenlik anlayışının ilahi temellere dayandığını gösterir.
- "Türk milleti için gece uyumadım, gündüz oturmadım" sözü sosyal devlet anlayışını ifade eder.
- "Babam İleris onyedi er ile harekete geçti. Haberi işiten ormandakiler, ovadakiler toplanıp geldiler. Yetmiş kişi sonra yediyüz kişi oldular. Kağanlığı atalarının törelerini kurdular" sözü devletin kuruluşunda halkın katkısından bahsetmektedir.
- 56:35Türklerin Kullandığı Alfabeler
- Türklerin kullandığı alfabeler arasında Orhun alfabesi ve Uygur alfabesi bulunmaktadır.
- Uygurlar yerleşik yaşama geçmişken, Göktürkler göçebe yaşamdaydı.
- Uygurlar Sot alfabesini geliştirerek eski Moğol alfabesini oluşturmuşlardır.
- 58:00Türklerin Bilim, Sanat ve Eğitim Alanındaki Gelişmeleri
- Türkler takvim kullanarak astronomi bilimi alanında ilerlemişlerdir.
- Türkler hayvan motiflerini kullanarak heykel sanatı geliştirmişlerdir.
- Türkler sanatta özellikle maden işlemeci alanında ileri gitmişlerdir.
- 58:40Türklerin Mimari ve Spor Alanındaki Gelişmeleri
- Tapınak mimarisi Uygurlarla beraber gelişmiştir ve kubbeli yapılar Uygurlarda bulunmaktadır.
- Selçuklulardaki kümbetler Uygurlardaki kubbeli yapılardan eklenerek yapılmıştır.
- Yapılan bütün spor faaliyetleri Türklerin özellikle askerlik alanında gelişmesine katkı sağlamıştır.
- 59:25Margos Antlaşması Örneği
- Doğu Roma İmparatorluğu ile Avrupa Hunları arasında 434 yılında Margos Antlaşması imzalanmıştır.
- Antlaşmada Doğu Roma'nın Hunlara bağlı kavimlerle anlaşmalar yapmayacağı ve Hunlardan kaçanlara sığınma hakkı vermeyeceği belirtilmiştir.
- Doğu Roma'nın ödediği yıllık vergi iki katına çıkarılmış ve ticari münasebetlerin belirli sınır kasabalarında devam edeceği belirlenmiştir.