Buradasın

İklim Değişikliği ve Sürdürülebilirlik Üzerine Kapsamlı Sunum

youtube.com/watch?v=7JgMziz8CPM

Yapay zekadan makale özeti

Kısa
Ayrıntılı

Bu video, Prof. Dr. Canan Madran, Prof. Dr. Bilgehan Güzel, Hasan Bey ve Can adlı sunucu tarafından sunulan bir eğitim konferansıdır. Konuşmacılar mühendislik, kimya ve sürdürülebilir kalkınma alanlarında uzmanlaşmış akademisyenlerdir.
Sunum, iklim değişikliği ve sürdürülebilir kalkınma konularını kapsamlı şekilde ele almaktadır. İlk bölümde "Antroposen Çağı" kavramı ve küresel ısınmanın nedenleri anlatılırken, devamında 17 küresel hedef ve özellikle iklim eylemi (13. hedef) detaylandırılmaktadır. Daha sonra Türkiye'deki iklim değişikliğinin etkileri, altyapı sorunları, hava kirliliği ve karbon emisyonları ele alınmakta, son bölümde ise yenilenebilir enerji çözümleri ve gaz temizleme teknikleri (scubber sistemleri) hakkında teknik bilgiler sunulmaktadır.
Sunumda İzmir Sürdürülebilir Kentsel Gelişme Ağı'nın tanıtımı, 1990'lardan günümüze kadar Türkiye'deki iklim değişikliğinin görsel kanıtları, şehirlerdeki altyapının iklim değişikliğine maruz kaldığı sorunlar ve çözüm önerileri gibi konular detaylı şekilde işlenmektedir. Ayrıca Ergil Grup'un Çukurova Teknokent'teki laboratuvarları ve endüstri ile iç içe çalışan pilot sistemleri de tanıtılmaktadır.

02:40İzmir Sürdürülebilir Kentsel Gelişim Ağı Tanıtımı: Konuşmacı Can Profesör Doktor Canan Madran, dünyadaki iklim krizi ve bunun sebeplerinden bahsedecek.
Canan Madran, Dokuz Eylül Üniversitesi İşletme Fakültesi'nden emekli olmuş ve şu an İzmir Sürdürülebilir Kentsel Gelişim Ağı İcra Kurulu Üyesi olarak çalışıyor.
İzmir Sürdürülebilir Kentsel Gelişim Ağı, büyükşehir belediyesi'nin inisiyatifinde kurulan, kurumlar arası işbirliğini artırmak ve sürdürülebilir şehirler yaratmak için çalışan bir platform.
06:03Antroposen Çağının Özellikleri: Antroposen, insanın dünyaya olan etkisinin üst düzeye çıktığı, özellikle endüstri devrimi sonrası sanayi devrimi'nden bugüne geçen sürece verilen yeni bir çağ ismidir.
1950 sonrasında dünyadaki sosyo-demografik ve sosyo-ekonomik değişkenlerde büyük bir ivmelenme (akselerasyon) görülmektedir.
Nüfus, GDP, doğrudan yabancı sermaye yatırımları, baraj yapımı, su kullanımı, gübre kullanımı gibi tüm göstergelerde 1950 sonrası müthiş bir artış yaşanmıştır.
08:01Dünya Nüfusu ve Riskler: Dünya nüfusu şu anda 7,8 milyar civarındadır ve kötü projeksiyonlara göre yüzyılın sonuna kadar 11 milyar olabilir.
Dünya Ekonomik Formu'nun (WEF) 2023 risk raporunda en büyük riskler: ekstrem hava olayları, iklim eyleminin başarısızlığı, doğal afetler, biyoçeşitlilik kaybı, insan eliyle yaratılan çevre felaketleri ve sahtekarlık, siber ataklar, su krizi, devletlerin yönetişim başarısızlığı ve varlık köpükleri olarak sıralanmıştır.
Etkisi bakımından en büyük risk iklim eyleminin başarısızlığıdır ve bu riskin neredeyse yedi'sinin çevre bazlı ekolojik riskler olduğu belirtilmiştir.
10:47Çözüm ve Dönüşüm: Dünya'nın sorunlarının çözümü, döngüsel ekonomiye ve tüketim bazında paylaşım ekonomisine geçiş olarak tanımlanmaktadır.
Döngüsel ekonomi, sıfır atıkla hiçbir şeyi üretip hiçbir şey atmayan ve üretilen her şeyi tekrar sisteme giren bir ekonomik anlayıştır.
Paylaşım ekonomisi ise tüketmekten çok üretmek veya birlikte paylaşmak yönlü ekonomik anlayışlardır.
11:5317 Hedefli 2030 Küresel Amaçlar: 2015 senesinde belirlenen 17 hedefli 2030 Küresel Amaçlar, yoksulluk, açlık, sağlık, eğitim, cinsiyet eşitliği, temiz su, erişilebilir enerji, iş ve ekonomik büyüme gibi alanları kapsıyor.
Bu hedefler 169 alt hedef ve 234 gösterge ile takip ediliyor ve artık küresel iş dünyasında işletmelerin temel kavramları haline gelmiş durumda.
Her şirketin en az üç-dört tanesinde sorunu var ve bu sorunların çözümünde katkı sağlayabilir.
13:58Sorumlu Üretim ve Tüketim Hedefi: 12. hedef olan "sorumlu üretim ve tüketim" tüm işletmeleri ve kurumları kapsayan bir hedef olup, doğal kaynakların sürdürülebilir yönetimi ve kullanımıyla ilgili sorumluluklar yüklemektedir.
11.6 hedefi ise "sürdürülebilir şehirler ve topluluklar" kapsamında şehirlerin çevresel etkilerinin azaltılması konusunda işletmelere sorumluluklar yüklemektedir.
Şehirlerin çevresel etkilerinin azaltılması, özellikle şehirlerde ve çevresinde faaliyet gösteren işletmeler için önemli bir sorumluluktur.
16:26İklim Eylemi ve İklim Krizi: 13 numaralı hedef olan "iklim eylemi" 2015 yılında Paris Antlaşması ile somutlaşmış ve 2016 yılında yürürlüğe girmiştir.
İklim krizinde, güneş enerjisi atmosfere girip dünyayı ısıtarken, karbondioksit ve metan gibi sera gazları atmosferde birikince, ince bir pike olan atmosfer kalın bir battaniyeye dönüşmektedir.
İnsanlık 24 saatte 152 milyon ton sera gazı üretmektedir ve bu gazlar atmosferde enerji hapsolup bize tokat olarak geri dönüyor.
19:12İklim Değişikliğinin Etkileri: Fosil yakıtların (kömür, doğalgaz ve petrol) tüketiminin artmasıyla ortaya çıkan karbondioksit ve diğer gazlar, atmosferi kalınlaştırarak yüzey sıcaklıklarını artırıyor.
Türkiye'nin iklim projesiyonuna göre, 2021-2050 döneminde neredeyse Türkiye'nin yarısının kuraklık tehdidiyle karşı karşıya kalacağı tahmin edilmektedir.
Okyanusların ısınması, daha fazla su buharı üretmesine neden oluyor ve bu da kasırgaların artmasına yol açıyor; 2018 yılında Akdeniz'de bile kasırgalar görülmüştür.
22:15Klima Değişikliğinin Etkileri: 2018 yılında Medica'nın İzmir'e gelmesi ve bir proje olarak İzmir'ı saatte 80-100 km hızla esen rüzgardan ve yağıştan koruması anlatılıyor.
Sakız Adası'na vuran kasırga, İzmir'e teğet geçti ve bu yıl Balıkesir'e vuran Melike adlı kasırga da Akdeniz kasırgası olarak teyit edildi.
Endüstri devriminden beri yeryüzünün ortalama sıcaklığı 14-15 dereceden 1 derece artarak, atmosferdeki su buharı miktarı %7 artmış durumda.
23:29Sağanak Yağışların Etkileri: Artan su buharı sağanak yağışların devleşmesine neden oluyor ve bu yağışlar şehirleri "tokatlıyor" veya "vuruyor" gibi bir etki yaratıyor.
Rüzgar sistemleri ve hidrolik sistemler beklenmeyen biçimde değiştiği için etkileri çok yüksek oluyor.
Hortumlar gibi etkiler eskiden sadece Amerikan filmlerinde görülen olaylar haline geldi ve özellikle Antalya hortum merkezi haline geldi.
24:06Türkiye'de Hava Değişiklikleri ve Etkileri: Türkiye'de zarar verici hortumlar 1990'larda yılda iki kere gözlenirken, şimdi yılda 90'a kadar çıkıyor.
İzmir'de meteoroloji müdürlüğü sarı, turuncu ve kırmızı alarm sistemine geçerek rüzgar ve yağmur şiddetine göre uyarı veriyor.
Alaçatı, Şubat ayında hortumla vurulmuş ve zenginliğin sembolü olan yatlar, kontralar ve yazlık evler ciddi hasara uğramış.
25:14Yağış Anomalileri ve Şehirlerdeki Etkileri: Aşırı yağışlar sadece yağış olarak gitmiyor, derelerin hızının artması beraberinde yer kaymaları ve toprak kaymaları getiriyor.
İzmir'in Mavişehir bölgesinde 2020'deki manzara değişmedi, belediye villaların önünde suyun karaya gelmemesi için yeni bir proje yapıyor.
2021 Şubat ayında İzmir'in iki yakasını birbirinden koparan şiddetli yağışlar, belediyelerin altyapı hizmetleri yerine yağış anomalilerinin sorumluluğundadır.
27:48Dünyada Yağış Anomalileri: Amerika, Güney Kore, Japonya, Çin, İran, Ukrayna, İngiltere ve Meksika gibi ülkelerde de şiddetli sel baskınları yaşanıyor.
Meksika 2019'da otuz dakika içinde neredeyse bir metre boyunda dolu yağışa sahne olmuş.
İstanbul'da artık doludan çok korkuluyor çünkü atmosfer battaniye gibi olmuş ve beklenmeyen yerlerde dolular gelebiliyor.
29:18Şehirlerde Altyapı Sorunları: Nüfusun yüzde 55-60'ı şehirlerde yaşıyor ve bu rakam 2075'te daha da artacak.
Barajlar, istinat duvarları, kanalizasyon, bina temelleri, su kemerleri, iletişim ve enerji hatları, santraller, yollar, köprüler ve boru hatları tehdit altında.
Düzce'de otobanda yer kayması, Rize'de aşırı yağış ve yükselen dereler altyapıyı yok ediyor.
30:54İklim Değişikliğinin Diğer Etkileri: Sıcaklık artışları rayları eritiyor ve formunu bozuyor, Almanya gibi ülkelerde rayları beyaza boyuyorlar.
1980-2019 döneminde sel, kasırga, sıcaklık, kuraklık ve toprak kayması eş zamanlı olarak artarak ivmeleniyor.
Kuraklık, orman yangınlarıyla ilişkili; sıcaklık arttıkça yangınlar artıyor, kurak ortam yangının artışına sebep oluyor.
33:39Küresel İklim Değişikliği ve Paris Antlaşması: Paris Antlaşması, endüstri devrinin başladığı güne göre sıcaklık artışının 1,5 dereceye kadar, iyi niyetli bir şekilde 2 dereceye kadar kalması için yapılan bir anlaşma.
Şu anda sıcaklık 1 dereceyi tamamlamış durumda ve 2020-2100 arasında bu artışın bu seviyede tutulması bekleniyor.
Son yıllarda 1,5 ve 2 derece rakamları yerine 3 derece sıcaklık artışı gibi daha yüksek rakamlar projekte ediliyor.
34:29Türkiye'deki İklim Değişikliği Etkileri: Adana'nın ortalama sıcaklığı çocukluk döneminde 40-42 dereceyken, şimdi 50 dereceye kadar çıkıyor ve güneşte 60 dereceye kadar ulaşabiliyor.
2021 yılında Adana'nın yağışı 523 kilogram olarak, 92 yıllık ortalama olan 670 kilogramın altında kalmış, 150 kilogramlık bir azalma var.
NASA'nın 2021 Ocak ayında yayınladığı tabloda Türkiye'de yeraltı sularının yok oluşuna dair kuraklık beklentisi gösteriliyor.
35:53Küresel Su Kaynakları ve Kuraklık: Türkiye'de sadece değil, Kırım, Fransa, Çin ve Hindistan gibi bölgelerde de rezervuarlar ve barajlar kuraklık nedeniyle azalıyor.
Van'da Akgöl tamamen kurumuş durumda ve artık görülmek mümkün değil.
Buzulların erimesi ve aşırı yağmur, deniz seviyelerinin yükselmesine neden oluyor.
36:54Deniz Seviyelerinin Yükselişi ve Etkileri: Kalküta, Mumbay, Danzo, Şangay, Bangkok ve Maya gibi yüksek nüfuslu şehirler 2070'e kadar su altında kalma riski altında.
Okyanuslar ısındıkça ve asitlendikçe mercan kayalıkları beyazlıyor, örneğin Gred Bear 30 yılda mercan miktarının yarısını kaybetmiş.
Mercanlar balıkların ve diğer deniz canlılarının yaşam alanları olduğu için mercan kaybı deniz ekosistemini olumsuz etkiliyor.
38:06Ölü Deniz Alanları ve Balık Stokları: Okyanuslar endüstri devrimi öncesine göre %30 daha fazla asidik hale gelmiş durumda.
İzmir, Antalya açıkları ve Karadeniz gibi kıyısal alanlarda ölü deniz alanları oluşmuş durumda.
Suların ısınması balıkların yumurtlama dönemlerini bozuyor, balık türlerinin %40-60'ı risk altında ve balık stokları tehlikede.
39:15Ormanlar ve Biyoçeşitlilik Kaybı: Ormanlar iklim düzenleyicisi olarak karbondioksiti alıp toprağa gömer, en iyi karbon yakalama sistemi.
Dünyanın iki büyük yağmur ormanı (akciğeri) Brezilya ve Kongo'da bulunuyor, Brezilya'daki yağmur ormanlarının büyük bir kısmı yok edilmiş durumda.
Karasal canlıların %50'ini bu yüzyılda kaybetme riski altındayız ve 1960-2016 ortalamasında türlerin %60'ı yok olmuş.
40:45Tarım ve Besin Kaynakları: Küresel tarımsal verimlilik son 60 yılda yaklaşık %20 oranında azalmış, 60 yılda 7 yıllık ürün kaybedilmiş.
Her bir derecelik ısınma tahmin edilen verim kayıpları %7 mısır kaybı ve %6 buğday kaybı gibi sonuçlar doğuruyor.
Küresel ısınma, taşkınlar, toprak göçmenliği, açlık, su yoksunluğu, ekosistem kaybı ve bulaşıcı hastalıklar gibi sorunlarla birlikte geliyor.
43:14Yenilenebilir Enerji Çözümleri: Dünyadaki enerji yapımızı değiştirmeli ve yenilenebilir enerjiye geçmeliyiz.
Rüzgar enerjisi kapasitesi ivmeleniyor ve maliyeti düşüyor, karasal rüzgar enerjisinin maliyeti megavat saat başına sıfır virgül elliler seviyesinde.
Fotovoltaik enerji de büyük bir artış gösteriyor, 2010 sonrası roket hızında büyüme yaşanıyor ve 20 watt başına 20 dolar maliyetle güneş paneli kurulabiliyor.
44:49Yenilenebilir Enerji Uygulamaları: İzmir'de birçok fabrika ve otopark fotovoltaik sistemlerle kaplı durumda.
Suudi Arabistan, Afrika, Bangladeş, Hindistan ve Çin gibi ülkeler güneş enerjisi hasatına başlıyor.
Vatikan'ın tepesi ve çiftliklerin tepeleri fotovoltaik kaplı hale getirilmiş.
45:42Elektrikli Araçlar ve LED Aydınlatma: Küresel elektrikli araçlarda çok hızlı bir büyüme var, özellikle kentlerde kullanılan otobüslerde.
Norveç 2025'te fosil yakıt üretim ve satışını yasaklayacak, Almanya da benzinli araçlardan çıkma eğiliminde.
LED aydınlatma sektöründe oransal büyüme var, LED ampullerin satışı maliyeti düşüyor.
46:33Şirketlerin Temiz Enerji Yaklaşımları: Şirketler kurumsal temiz enerji satın alma konusunda önemli adımlar atıyor.
Şirketler kömürden gelen enerji yerine temiz enerji satın alarak karbon ayak izlerini düşürüyor.
Avrupa'da elektrik yatırımlarının 2018'de %88'i güneş ve rüzgar enerjisine ait.
47:28Türkiye'nin Enerji Durumu: Türkiye'nin enerji yapısının %50'si hala kömürden geliyor.
Türkiye'de elektrik enerjisinin %9'u rüzgardan, %4'ü güneşten geliyor.
Türkiye'de rüzgar ve güneş endüstrisinin pazar payı %12-13 civarında.
48:08Yenilikçi Çözümler: Almanya'da hidrojen santrali ile hidrojenden elektrik üretiliyor.
İsveç'te bir demir çelik işletmesi fosil yakıt tüketmeden hidrojen kullanarak metali eritme işlemi gerçekleştirmiş.
Dünyadaki tüm karbon yakalama sistemleri toplam karbondioksit emisyonlarının sadece binde birini yakalayabiliyor.
48:50Dünya Ekonomik Forum'un Kampanyası: Dünya Ekonomik Forumu 2020 yılından itibaren bir trilyon ağaç dikme kampanyası başlatmış.
Bir trilyon ağaç dünyanın en büyük karbon yakalama yöntemidir.
Planete Bleu adlı ücretsiz bir ders öneriliyor, bu ders tüm ekosistemler üzerinde işletmelerin etkisini anlatıyor.
52:35Hava Kirliliği ve Kaynakları: Varlığını sürdürebilecek bir toplumun sürdürülebilir bir çözme sistemine sahip olması gerekiyor.
Hava kirliliği, sanayi devriminden bu yana karşı karşıya olduğumuz bir sorundur ve hem doğal (yanardağ faaliyetleri, orman yangınları, çöl tozları, hayvan türleri) hem de yapay kaynaklardan (ulaşım, sanayi, ısınma) kaynaklanmaktadır.
Nüsr kaynaklı hava kirliliği, hava akımlarının olmadığı bölgelerdeki tesisler, yeterli teknik tedbirler alınmadan havaya bırakılan atık gazlar ve yakıtların yakılması sonucu oluşmaktadır.
54:04Hava Kirleticiler ve Etkileri: Hava kirleticiler arasında karbonmonoksit (zehirli bir gaz), karbondioksit, azot oksitleri, kükürt oksitleri, partiküller, ozon, uçucu organik bileşikler ve ağır metaller bulunmaktadır.
Hava kirliliği sadece yerel değil, hava akımlarıyla tüm dünyaya bulaşmaktadır (Amerika'daki kirlilik Afrika'ya, Afrika'dan Avrupa'ya ulaşabilmektedir).
Hava kirliliği, asit yağmurları oluşturarak ormanları yok ediyor, tarım alanlarının faaliyetlerini bozuyor ve özellikle çocuklarda astım hastalıklarına neden olabilmektedir.
56:24Önlemler ve Çözüm Önerileri: Hava kirliliğini önlemek için temiz yakıt ve ham madde kullanımı, kirliliği kaynağında yok edecek teknolojilerin kullanılması, yakma hücrelerinde vasıflı yakıtlar kullanılması ve bacalardaki filtrelerin kullanılması gerekmektedir.
Ekolojik ayak izi, mevcut teknoloji ve kaynakları yönetimi ile bir bireyin, toplumun ya da faaliyetin tükettiği kaynakları üretmek ve yarattığı atıfı bertaraf etmek için gereken biyolojik olarak verimli toprak ve su oranıdır.
Karbon ayak izi, kullanılan bir ürünün üretilmesi aşamasında ne kadar enerji kullanıldığını ve bunun karbon karşılığını izlemeyi amaçlamaktadır.
58:37Küresel ısınma ve Yeşil Mutabakat: Dünya bir derece ısındı ve eğer gerekli önlemler alınmazsa, küresel ısınma büyük tehlikelere yol açacaktır.
Yeşil Mutabakat kapsamında 2007-2011 arasında eylem planları düzenlendi ve 2009-2050 arasında karbon emisyonunun %80-95 oranında azaltılması hedeflendi.
2018-2019'da Yeşil Mutabakat başlığı altında daha sıkı tedbirlerle 2050'de net sıfır emisyon hedefine ulaşmak planlanmaktadır.
1:00:56Hidrojen ve Yenilenebilir Enerji: Hidrojen üretimi ve kullanımı, rüzgar ve güneş enerjisinden hidrojen elde etmek ve bu hidrojenle birçok sektörü tutmak planlanmaktadır.
Tuz yatakları, hidrojen ve doğalgazın depolanabileceği büyük mağaralara dönüşebilecek alanlardır.
Doğalgaz piyasalarında hidrojen taşınmasını sağlamak için hidrojenin doğalgazla karıştırılması çalışmaları başlatılmıştır.
1:03:34Atmosfer Kirliliği ve Kontrol Yönetmelikleri: Avrupa Yeşil Mutabakatı önemlidir ve endüstriyel üretimlerde ve elektronik senaryolarda hızla uygulanmaktadır.
Sanayi Bakanlığı'nın "Sanayi Kaynaklı Hava Kirliliği'nin Kontrolü Yönetmeliği" atmosfere atılan ısı dumanı, toz, gaz ve buhar emisyonlarını kontrol altına almayı amaçlamaktadır.
Yönetmelik, endüstriyel işletmelerde baca kaynaklı kirletici emisyonların sınır değerlerini belirlemekte ve tüm kirletici emisyonların kontrol altına alınmasını istemektedir.
1:05:11Kirlilik Sınırları ve İzleme: Enerji tesisleri, demir çelik fabrikaları, çimento, kimya, otomotiv, tekstil, cam ve seramik gibi tesisler bu yönetmelik kapsamındadır.
Ulusal hava kalitesi indeksi, belirlenen sınır değerlerle bağlantılı olarak incelenmekte ve bölgeler bu değerlere göre denetlenmektedir.
İzmir, İstanbul ve İzmit arasındaki bölgede hava kalitesi zaman zaman kırmızı veya mor alarma kadar yükselmiştir.
1:06:17Uçucu Organik Bileşikler ve Önlemler: Uçucu organik bileşikler daha önce dikkate alınmamış olsa da bundan sonra özenle ele alınacaktır.
Benzin depolama ve akaryakıt istasyonlarında, boyahanelerde ve som sombent kullanılan tesislerde büyük önlemler alınacaktır.
Depolardan atmosfere atılan gazların geri dönüştürülmesi ve atmosfere atılmaması için önlemler alınması gerekmektedir.
1:07:05Zararlı Gazların Temizlenmesi Yöntemleri: Partiküller seclar, ventureler, ıslak filtreler, tepsi ve yıkayıcılarla temizlenebilir.
Elektrostatik toplama cihazları veya çöktürücüler toplama için kullanılırken, tostlar torba filtrelerle toplanabilir.
Gaz ve buharları uzaklaştırmak için yoğunlaşma, absorpsiyon ve yakma gibi teknikler kullanılmaktadır.
1:07:53Absorpsiyon Teknikleri: Ergil Grup absorpsiyon yöntemiyle ıslak kayacılar ve absorpsiyon kolonları kullanmaktadır.
Karbon, alümina, silika ve moleküler jel gibi gözenekli yapıya sahip tutucular absorpsiyon işleminde kullanılmaktadır.
Aktif karbon, alümina, silika ve moleküler jel her işletme için özenle seçilmesi ve modifikasyonu gereken absorpsiyon vasıtalarıdır.
1:09:06Yakma Yöntemleri: Yakma yöntemleri genellikle baca çıkışında uygulanmakta ve oldukça maliyetlidir.
Katalitik yakmalar platin ve paladyum gibi değerli metallerle yapılmaktadır.
Absorpsiyon ve scrubber sistemlerinde gaz tutucu ve gidericiler üzerinde çalışılmaktadır.
1:09:59Absorpsiyon ve Modifikasyon: Absorpsiyonda yüzeyin mutlaka motive edilmesi gerekir çünkü her gaz her yüzeyde tutunmaz.
Aktifleştirilmiş kömürde gözenek boyutu önemli olup, sadece modifikasyon yeterli değildir.
Absorpsiyonda gaz direkt tutulabilir veya kimyasal bir yıkayıcıyla tutulabilir.
1:12:17Scrubber Sistemleri: Scrubber sistemi (ıslak yıkama sistemi) gazları seçilen sıvıyla yıkanarak temizlemektedir.
Sıvı seçiminde yaz-kış dayanıklılığı, -40'dan +70 dereceye kadarki iklim koşullarındaki davranışları önemlidir.
Laboratuvarlarda bu sistemlerin performansı test edilmekte ve çözüm önerileri bulunmaktadır.
1:13:32Laboratuvar İmkanları: Çukurova Teknokent'teki Kimya Vadisi'nde üç adet yaş kimya laboratuvarı ve iki adet kromatografik ve spektropotometrik cihazlar bulunmakta.
Laboratuvarlar absorpsiyon ve scrubber'da yıkama sonrası gazların tutulma durumunu incelemektedir.
Gelişmiş bir laboratuvar sistemi, her türlü kimyasal reaksiyonu deneme imkanı sunmaktadır.
1:15:53Scrubber Sistemleri ve Avantajları: Dünyadaki kirliliklerin yaklaşık %70-80'i sanayi kaynaklı emisyonlardan kaynaklanmaktadır.
Scrubber sistemleri bu kirlilikleri azaltmak için kullanılmaktadır.
Scrubber tipleri, dizayn parametreleri, performans parametreleri ve kullanılan sektörlerle avantaj-dezavantajları incelenecektir.
1:16:48Scrubber Sistemleri ve Tarihi: Scrubber sistemleri, solvent yardımıyla endüstriyel hava kaynaklarını, kirletici kaynaklardan oluşan tozları ve gazları temizleyen bir sistemdir.
Bu sistemler yaklaşık altmış yıllık bir geçmişi vardır ve Türkiye'de son zamanlarda kullanılmaya başlanmıştır.
Emisyon kaynakları daha önceden kuru filtrelerle tutulmaya çalışılırken, asidik veya bazik gruplar ve gazlı emisyon kaynaklarını kullanmak daha verimlidir.
1:17:48Scrubber Sistemlerinin Türleri: Scrubber sistemleri ikiye ayrılmıştır: kurut scrubber sistemleri ve ıslak scrubber sistemleri.
Kurut scrubber sistemleri absorpsiyon temelli çalışır ve düşük hava hızlarına ve düşük kirletici oranlarında kullanılabilir.
ıslak scrubber sistemleri ise sıvı kirleticiler, gaz fazlı kirleticiler ve ventury plakalı veya orfistik scrubberlar olarak üç gruba ayrılır.
1:18:57ıslak Scrubber Sistemleri: Sıvı-sıvı emisyonlarda püskürtme veya dolgu yataklı PET ve scrubberlar kullanılır.
Venturi etkisiyle havanın hızlandırılarak içindeki tozun ayrıştırılması ve kimyasalın üstüne püskürten sonra nötralizasyonu sağlanır.
Verimliliği artırmak için çapraz plakalar konulabilir ve plakalı yıkayıcılar arasında delikli plakalar kullanılır.
1:20:17Scrubber Tasarımı ve Kullanımı: Her scrubber her sektörde kullanılmaz ve aynı sektördeki iki firmanın bile scrubberları birbirinden çok farklı olabilir.
Scrubber tasarımları, firmanın kirletici oranının, kirli kaynaklarının ve parametrelerinden bağımsız olarak terzi usulü üretilir.
Su tuvaletizasyonuna dayanarak gelen kirli gazın tutulmasına olanak sağlayan sistemler vardır.
1:21:32Dolgu Yataklı Gaz Yıkayıcılar: Dolgu yataklı gaz yıkayıcılar (betpack scrubber) endüstride sıkça kullanılan tip scrubberlardır.
Kirletici gaz bu bölgeden girdikten sonra dolgu plakalı plakaların arasında ıslatılmış olan sıvıyla reaksiyona girip kimyasal reaksiyona girip kirletici gazın içindeki emisyon kaynağı temizlenir.
Kulelerin yüksekliği kirletici oranına göre değişir ve kulenin yüksek olması firmanın için avantaj olabilir çünkü baca yüksekliğinin bir kısmını bu kule oluşturur.
1:22:42Scrubber Tasarım Parametreleri: Scrubber tasarımı sırasında basınç kayıpları, kilitli gaz debisi, gaz kompozisyonu, gaz sıcaklığı, kirlilik oranı, solvent oranı ve ölümü önemli parametrelerdir.
Basınç kayıpları hesaplanarak dolgu malzemelerinin yarattığı basınç kayıpları belirlenir ve fan ve po seçiminde kullanılır.
Kimyasal reaksiyon gerçekleşirken gazın homojen dağılması için akış profilleri hesaplanmalıdır.
1:24:36Scrubber Performans Parametreleri: Kirletici gaz kompozisyonu, yıkama solventini seçerken çok önemlidir, yanlış seçilmiş solventler topaklaşma veya tortular oluşur ve sıkın durmasına sebep olur.
Kirletici gaz sıcaklığı kimyasal reaksiyon için önemli bir faktördür; çok yüksek veya çok düşük sıcaklık verimsizlik yaratır.
Kirletici oranı ve solvent akışı, gazları temizleme ve işletme maliyetini optimize etmek için hesaplanmalıdır.
1:27:46pH Ölçümü ve Performans: Scrubberlerde asit-baz reaksiyonları gerçekleştiği için pH ölçümünün düzenli ve sürekli yapılması gerekir.
pH belirli bir seviyeye geldikten sonra anında müdahale edilmezse sistem çalışmayı durdurabilir.
Performans parametreleri olarak yukarıda sayılan parametreler kullanılır ve müşterilerden bu parametreler talep edilir.
1:29:10Performans Parametreleri ve Önemi: Gelen tekliflerin yaklaşık %70'i yanlış tasarlanmış scrubber sistemleri veya yıkama sistemleri ile ilgilidir.
Performans parametreleri doğru hesaplanmazsa işletmeye hem kurulum maliyeti hem de kayıp olarak yansıyacaktır.
Performans parametreleri arasında hava akım hızı, dolgu malzemesi yüksekliği, dolgu malzemesinin seçimi, reaksiyon sıcaklığı, ıslatma alanları ve otomasyon parametreleri bulunmaktadır.
1:30:08Hava Akım Hızı ve Dolgu Malzemesi: Hava akım hızı, kirletici gazların verimli temizlenmesi için kritik bir parametredir, homojen akım sağlanamazsa gazlar temizlenmeden çıkacaktır.
Scrubber sistemleri, çevreye ciddi zarar verecek asit yağmurlarına sebep olan çeşitli kimyasalları (karbonmonoksit, karbondioksit, nitröz, amonyak gibi) temizler.
Dolgu malzemesi seçimi, kirli gaza ve kullanılan solvente göre hesaplanarak yapılmalı, seramikler, polietilenler, paslanmaz çelikler gibi çeşitli malzemeler kullanılabilir.
1:32:17Dolgu Malzemesi Yüksekliği ve Reaksiyon Sıcaklığı: Dolgu malzemesi yüksekliği, gaz-solvent temasının sürekli olması için kritik bir parametredir, yetersiz yükseklikte verimsiz çalışma, yükseklikte ise pompa yükü artar.
Reaksiyon sıcaklığı, reaksiyonun gerçekleşmesi için gerekli olan sıcaklık ve kimyasalların bertaraf edilmesi için önemli bir parametredir.
Scrubber sistemi, -46°C ile +70°C dış hava sıcaklıklarında test edilebilir ve farklı iklimlere göre özel ekipmanlarla imal edilebilir.
1:35:05ıslatma Alanı ve Nozzle Seçimi: ıslatma alanı, dolgu malzemelerinin yüzey alanı tarafından oluşturulur ve optimize edilmelidir.
Nozzle seçimi, damlacık büyüklüğünün optimize edilmesi için önemlidir, damlacıklar çok küçük veya çok büyük olursa reaksiyon istenilen performansı göstermez.
Dozajlama ve pompa seçimi, solventin doğru PH değerlerinde tutulması ve sistemin sürekli nötre doğru kayması için kritik öneme sahiptir.
1:37:39Solvent Hacmi ve Otomasyon: Depolanmış solvent hacmi, kirletici hava debisine göre değişir, yetersiz hacimde sistem çalışmayacaktır, fazla hacimde ise maliyet artışı olacaktır.
PH ayarlama, dozajlamayı doğru şekilde yapmanın ve sistemin verimli çalışması için önemlidir.
Otomasyon, scrubber sisteminin beyni olarak adlandırılır ve tüm parametrelerin (pompa, dozajlama, PH ölçümü, kule yükseklikleri, gaz debileri) yönetilmesi için gerekli olup, mobil cihazlardan veya fabrika kontrol sistemlerinden izlenebilir.
1:41:18Sıkıntı Sistemlerinin Avantajları: Sıkıntı sistemleri uzaktan kontrol ve müdahale imkanı sağlar, bu da firma için avantaj sağlar.
Raporlama kısmında ne zaman ne kadar temizlendiği gibi bilgiler görüntülenebilir, bu da çevre denetlemelerinin sıklaşmasıyla zorunlu hale getirilen otomasyon kullanımını kolaylaştırır.
Otomasyonlu sistemle otomasyonsuz sistem arasında işletme maliyetinde yaklaşık üç katlık fark oluşabilir, hem kimyasal kullanımında hem elektrik sarfiyatında.
1:42:49Sıkıntı Sistemlerinin Kullanım Alanları: Sıkıntı sistemleri tüm sanayi kaynaklı endüstrilerde kullanılabilmektedir.
Özellikle kimya fabrikaları, biyogaz tesisleri, medikal sektör, gübre tesisleri, atık su arıtma tesisleri, petrokimya, madenler, gıda fabrikaları, demir çelik sektörü, cam sanayi ve tekstil fabrikalarında yoğun olarak kullanılmaktadır.
1:43:29Ergin'in Sıkıntı Sistemlerinin Özellikleri: Ergin'in sıkıntı sistemleri hem dolgu yataklı hem de plakalı olup, toz taneleri ve kiti gazları aynı anda tutabilir.
Düşük sıcaklıklarda yapılan optimizasyonlarla scrubber boyutları küçültülebilmekte, bu da baca maliyetlerini azaltıp yer tasarrufu sağlıyor.
Tutulan partiküller sıvının içinde hapsolduğu için çevreye toz olarak verilmesi söz konusu değil ve sistem sürekli bakım gerektirmiyor.
1:44:54Özel Çözümler ve Atık Geri Dönüşümü: Ergin, gaz grubu için özel çözümler sunmaktadır.
Çözümlenirken bertaraf edilmesi gereken ürün grubu, çalışılan sektör veya partilere özel kimyasal grubuyla rehabilite edilip ekonomik olarak satabileceklerine dönüştürülebilmektedir.
Amonyasal asit grubuyla temizlenerek gübre üretilmesi gibi örnekler verilmektedir.
1:46:01Teknik Özellikler ve Verimlilik: Yüksek basınç düşünceleri ve sirkülasyon pompası kayıpları optimize edilmektedir.
Yüksek korozyon riski taşıyan kimyasallarla yüzde 99'a kadar temizleme oranı sağlanabilmektedir.
Kimya Vadisi'nde ve merkezde yapılan deneyler sonucunda, farklı sıcaklık aralıklarında (eksi 40 dereceden artı 70 dereceye kadar) çalışan sistemler tasarlanabilmektedir.
1:47:50Özel Çözümler ve Soru-Cevap: Her fabrika için özel çözümler sunulmaktadır, örneğin iki tekstil fabrikası için bile farklı çözümler geliştirilebilir.
Su bazlı ve solvent bazlı kimyasallara göre özel çözümler geliştirilmektedir.
Kirlenen solventler tekrar temizlenebilir ve kullanabilir halde yapılabilir, ayrıca kirletici gazlar bazen sıcaklık bazen kimyasal reaksiyonlarla bertaraf edilebilir.
1:50:29Döngüsel Ekonomi ve Sistem Özellikleri: Konuşmacı, döngüsel ekonomiden bahsederek sistemin iki çıktısını ve kirlenen solventin kullanımını sorguluyor.
Sistem yerli imalat ve yerli teknoloji olarak geliştirilmiş, laboratuvar destekli bir projeden doğmuş.
Konuşmacı, sanayi-universite işbirliğinin güzel bir örneğini gördüğünü ve Türk üreticilerini tebrik ettiğini belirtiyor.
1:51:21Sistemin Çıktıları ve Döngüsel Olarak Kullanımı: Sistemin kullandığı malzemelerin yüzde yüz geri dönüştürülebilir olması ve çıktıların kullanılabilir hale gelmesi önemli bir nokta olarak vurgulanıyor.
Çimento fabrikalarında üretilen ürünün taş gibi veya fabrikanın tekrar kullanabileceği bir hale getirilebileceği belirtiliyor.
Tekstil grubundaki kimyasalların derecelik sanayinde kullanılan kimya sanayinin girdisi olarak kullanılabilmesi planlanıyor.
1:52:34Filtreleme ve Toprakta Çözünen Filtre Çalışması: Yüzde yüz toprakta çözünen bir filtre çalışması yapıldığı ve filtrelerin toprağa gömülmesi planlandığı belirtiliyor.
Bu çalışma tamamlandığında döngüsel bir sistem kurulacağı ve çevresel etki azaltılacağı vurgulanıyor.
1:53:05Solventlerin Seçimi ve Kullanımı: Solventlerin kimyasal özelliklere göre değişiklik göstermesi gerektiği ve her gaz kombinasyonuna özel olarak seçildiği belirtiliyor.
Laboratuvarda sentez yapılarak hangi solvent grubunun kullanılabileceği belirleniyor ve bazen birkaç solvent kullanmak gerekiyor.
Kirlenmiş gaz grubunun kaynağında yok edilip, fabrikanın tüm emisyonlarının bu şekilde bertaraf edilebileceği açıklanıyor.
1:55:18Webinar Kapanışı ve Teşekkürler: Webinar iki saate yaklaştığı için uzun olduğu belirtiliyor ve dinleyicilere teşekkür ediliyor.
İletişim bilgileri paylaşılıyor ve sorular için mail atılmaya davet ediliyor.
Üniversite-sanayi işbirliğinin iyi bir örneği olduğu ve Türkiye'ye katkılı çevresel çözümlerin artması temenni ediliyor.

İklim Değişikliği ve Sürdürülebilirlik Üzerine Kapsamlı Sunum

Yapay zekadan makale özeti

Yanıtı değerlendir