• Buradasın

    Hz. Musa Aleyhisselam'ın Hayatı ve Peygamberliği

    youtube.com/watch?v=ZKvzMEZkDpk

    Yapay zekadan makale özeti

    • Bu video, Hz. Musa Aleyhisselam'ın hayatını ve peygamberliğini anlatan kapsamlı bir dini anlatımdır. Videoda Hz. Musa, Hz. Harun, Firavun, Hz. Şuayb, Hz. Hızır ve diğer İslam tarihindeki önemli şahsiyetler yer almaktadır.
    • Video, Hz. Musa'nın doğumundan başlayarak, Mısır'daki Beni İsrail kavmiyle Firavun arasındaki mücadeleyi, peygamberlik yolculuğunu, Kızıldeniz'in yarılması, İsrailoğullarının nankörlükleri, Tevrat'ın nüzulü, Karun kıssası ve Hz. Musa ile Hızır'ın yolculuğu gibi önemli olayları kronolojik olarak anlatmaktadır. Ayrıca Hz. Musa'nın Allah'a olan sabrı, tevhid yolunda gösterdiği kararlılık ve Kur'an-ı Kerim'deki konumu da ele alınmaktadır.
    • Videoda Hz. Musa'nın asası, yed-i beyza gibi mucizeleri, Firavun'un helakı, İsrailoğullarının nankörlükleri ve Allah'ın onlara verdiği nimetler detaylı şekilde açıklanmaktadır. Ayrıca Mevlana, Gazali gibi İslami alimlerin Hz. Musa ve Hızır kıssalarına dair yorumları ve bu hikayelerin manevi anlamları da videoda yer almaktadır.
    00:13Hz. Musa Aleyhisselam'ın Kimliği
    • Hz. Musa Aleyhisselam, Ülül Azm peygamberlerin üçüncüsüdür ve Yakup Aleyhisselam'ın neslindendir.
    • Beni İsrail peygamberidir ve Kur'an-ı Kerim'de ismi en çok zikredilen peygamberdir, muhtelif ayetlerde yüzotuzaltı defa zikredilmektedir.
    • Hz. Musa Aleyhisselam ile Harun Aleyhisselam kardeştir.
    00:40Mısır'da Beni İsrail'in Durumu
    • Hz. Yusuf Aleyhisselam'ı ülkesinin maliye nazırı yapan Mısır firavunlarından Reyyan bin Melik mümin idi, ancak kendisinden sonra gelen Kabus firavun ona iman etmedi.
    • Yusuf Aleyhisselam dan sonra İsrail oğulları Mısır'da kaldı ve Yusuf, Yakup, İshak ve İbrahim Aleyhimüsselam'ın dinine bağlı idiler.
    • Mısır'ın eski yerlileri olan Kıptiler putperestti, yıldızlara ve putlara taparlardı ve Beni İsrail kavmini hor ve hakir görürlerdi.
    01:27Firavunların Zulmü
    • Firavunları gaddar ve zalim insanlardı, Beni İsrail'in çoğalmalarından endişe duymaktaydılar çünkü çoğalırsa iktidar onların eline geçebilirdi.
    • Kıptiler, başta firavunları olmak üzere Siptilere zulüm ve eziyet etmeye başladılar.
    • Siptiler gittikçe şiddetlenen zulümlerine dayanamayıp içinde bulundukları halden usandılar ve Yakup Aleyhisselamın yurdu olan Kenan diyarına gitmek istediler.
    02:20Firavunların Zulümleri ve Musa'nın Gönderilmesi
    • Oniki kabile olan İsrail oğullarının her biri Yakup Aleyhisselam'ın oğullarından birine bağlıydı ve firavun onları zor şartlarda çalıştırıyor, zulmediyor ve devamlı baskı altında tutuyordu.
    • Firavun, çalışamayacak olanlara dahi ağır vergiler koyuyor, güneş batmadan vergisini getirmeyenlerin kollarını bağlatıyor ve bir ay o şekilde bırakıyordu.
    • Bu zulüm ve buhran devrinde Hak Teala, Musa Aleyhisselam'i gönderdi ve güçsüz düşürülenlere lütufta bulunmak, onları önderler yapmak ve onları mukaddes topraklara varis kılmak istiyordu.
    03:41Firavunu Korkutan Rüya
    • Firavun bir gece rüyasında Beyt-i Makdis'ten bir ateşin çıkıp Kıptilerin evlerini yaktığını, ancak İsrail oğullarına bir zarar vermediğini gördü.
    • Rüyayı tabir ettirdiğinde, Beni İsrail'den bir çocuk çıkacak ve senin saltanatını yıkacak dediler.
    • Bunun üzerine firavun, İsrail oğullarından doğacak olan bütün erkek çocukların öldürülmesini emretti ve doğumu yaklaşmış olan kadınların karınlarına kamıştan aletler saplayıp büyük bir eziyet ile onlara doğum yaptırırlardı.
    04:36Hz. Musa'nın Doğumu ve Korunması
    • Hz. İbrahim'in soyundan bir peygamberin geleceği ve Firavun'un helakının onun eliyle gerçekleşeceği müjdesi İsrailoğulları arasında meşhur olmuştu.
    • Firavun, bu haberi duyunca doğan bütün erkek çocukların öldürülmesini emretti, ancak bu tedbir takdir-i ilahiyi değiştirmeyecekti.
    • Hz. Yakup'un neslinden olan İmra'nın oğlu Hz. Musa dünyaya geldi ve doğduğunda alnında parlak bir nur görüldü.
    05:55Hz. Musa'nın Nil Nehri'ne Bırakılması
    • Musa'nın annesi, Firavun'un adamlarının gelmesi üzerine çocuğu tandırın içine koydu ve askerler çıkınca tandırı açtı.
    • Allah'tan gelen ilhamla Musa'nın annesi, çocuğunu emzirmesi, tehlike anında Nil nehrine bırakması emredildi ve evladının kendisine geri verileceği müjdelendi.
    • Musa'nın annesi bir marangoza sandık yaptırdı, çocuğu içine koyarak Nil nehrine bıraktı ve sandık Nilden sarayın bahçesine geldi.
    07:25Hz. Musa'nın Firavun'un Sarayında Yetiştirilmesi
    • Cariyeler sandığı alıp Firavun'un hanımı Asiye Validemize götürdüler ve Asiye, Musa'yı kucağına alıp Firavun'a "Bu bizim çocuğumuz olur" dedi.
    • Firavun'un karısı, sandığın içinden erkek çocuk çıkınca kocasına "Onu öldürmeyin, belki bize faydası dokunur ya da onu evlad ediniriz" dedi.
    • Musa'ya bir süt anne arandı, ancak çocuk hiçbir anneyi emmiyordu; Musa'nın ablası Meryem, annesinin süt annesi olabileceğini haber verdi.
    09:27Hz. Musa'nın Annesinin Süt Anne Olması
    • Musa'nın annesi, Firavun'un sarayında emzirmesi hususundaki talebini, kendisinden şüphelenmesinler diye hemen kabul etmedi.
    • Firavun ile hanımı, Hz. Musa'yı evlat edinmek isterlerken, onun kendi inisiyatiflerin terbiye edilmekle kendilerine tabi olarak yetişeceğini sanmışlardı.
    • Hz. Musa'nın annesi onu Firavunun sarayında emzirmeye başladı, ancak vezir Haman durumdan şüphelendi ve Musa'nın annesinin kalbini Allah pekiştirmişti.
    12:11Hz. Musa'nın Firavun'un Odasında Olayları
    • Bir gün Musa Firavunun odasına götürüldü, Firavun onu kucağına aldı, Musa sertçe Firavunun sakalını çekti, kıl kopardı ve bir de tokat attı.
    • Firavun kızdı ve Musa'nın katledilmesine karar verdi, ancak Asiye Validemiz imtihan etmek istedi.
    • Musa elini cevher dolu tabağa götürürken, Allah'ın emriyle Cebrail Aleyhisselam müdahale etti ve elini itti, o da ateş korunu aldı, ağzına götürdü, dili yandı ve peltek oldu.
    14:25Hz. Musa'nın Peygamberlik ve Hikmeti
    • Nihayet kendisine peygamberlik verildi, Musa yiğitlik çağına erip olgunlaşınca Allah ona hikmet ve ilim verdi.
    • Hz. Musa, Firavunun dininin bozuk ve batıl olduğunu tebliğ etmeye başlamıştır.
    • Firavunun kıptilerden Faun isimli zalim bir ekmekçisi vardı, bu kişi bir gün Samiri isimli bir Sbti'yi dövmekteydi, Samiri Hz. Musa'dan yardım istedi ve Musa onları ayırmak için araya girdi.
    15:35Hz. Musa'nın Kıptiyi Öldürmesi ve Kaçışı
    • Musa, Faunu iteledi ve ona vurdu, bu kadarcık bir müdahale karşısında Hatun yere düşerek can verdi.
    • Musa bu duruma çok üzüldü, büyük bir kederle Allah'a iltica etti ve mağfiret diledi.
    • Kıptiler Firavuna ölen Kıpti'nin katilinin bulunması için şikayette bulundular, Firavun kimin öldürdüğüne dair şahit istedi ve herhangi bir şahit getiremediler.
    18:32Hz. Musa'nın Kaçışı ve Tevekkülü
    • Hz. Musa şehirde korku içinde etrafı gözetleyerek sabahladı, bir de ne görsün dün kendisinden yardım isteyen kimse feryat ederek yine ondan imdat istiyor.
    • Şehrin öbür ucundan bir adam koşarak geldi: "Ey Musa, ileri gelenler seni öldürmek için hakkında müzakere ediyorlar, derhal buradan çık."
    • Musa korka korka etrafı gözetleyerek oradan çıktı ve "Rabbim, beni zalimler güruhundan kurtar" dedi.
    19:50Musa Aleyhisselam'ın Medyen'e Yolculuğu
    • Musa Aleyhisselam, istişare, azim, karar, tedbir, uygulama ve neticeyi Allah'a emanet etmek şeklinde gerçek tevekkülle Mısır'dan Medyene doğru hareket etti.
    • Musa Aleyhisselam şehir dışına hiç çıkmamıştı, nereye gideceğini bilmiyordu ve yanına yiyecek bile almamıştı.
    • Allah Teala, Cebrail Aleyhisselam'ı göndererek Medyan yolunu gösterdi ve Medyen o zaman Mısır'dan sekiz günlük bir mesafede idi.
    20:56Medyen'de Musa Aleyhisselam'ın İlk Karşılaşması
    • Musa Aleyhisselam Medyen'e ulaştığında, Medyen halkı kalesinden sürülerini çıkarıyordu ve bir su kuyusu vardı.
    • İki hanım, çobanlar gitmedikçe hayvanlarını sulayamadıklarını ve babalarının çok yaşlı ve halsiz olduğunu söyleyerek Musa Aleyhisselam'ın dikkatini çekti.
    • Musa Aleyhisselam, sekiz gündür aç olmasına rağmen kuyudan su çekti ve Sahura ile Süfeyra'nın hayvanlarını suladı.
    22:52Musa Aleyhisselam'ın Dua ve Şuayb Aleyhisselam'ın Tanışması
    • Musa Aleyhisselam gölgeye çekildi ve "Rabbim, doğrusu bana indireceğin her hayra muhtacım" diyerek Allah'tan azık ihsan etmesini niyaz etti.
    • Şuayb Aleyhisselam, kızlarının davarları sulamaktan erken döndüklerini görünce şaşırdı ve bunun sebebini sordu.
    • Musa Aleyhisselam, Yakup Aleyhisselam neslinden İmran oğlu Musa olduğunu ve başından geçenleri anlattı.
    24:27Şuayb Aleyhisselam'ın Musa Aleyhisselam'a Yardımı
    • Şuayb Aleyhisselam, Musa Aleyhisselam'ı yanına çağırttı ve ona "Korkma, burada Firavun'un hükmü geçmez" dedi.
    • Musa Aleyhisselam, aç olmasına rağmen yemekte tereddütlüydü ve "Biz öyle bir aileyiz ki, bütün dünyayı verseler bir ahiret ameli ile değişmeyiz" dedi.
    • Şuayb Aleyhisselam, Musa Aleyhisselam'ı yemek ikram etti ve "Bu ikramımız yaptığın yardım için değil, misafirimiz olduğun içindir" dedi.
    25:29Sahura'nın Musa Aleyhisselam'ı Çoban Tutması
    • Sahura, babasına Musa Aleyhisselam'ı ücretle çoban tutmasını tavsiye etti.
    • Sahura, Musa Aleyhisselam'ın güçlü, güvenilir, yüzlerine bakmadığı ve yolda geriden yürüdüğü için emin bir kimse olduğunu belirtti.
    • Firaset bakımından kadınların en üstünü ikidir: Firavunun hanımı Asiye ve Şuayb Aleyhisselam'ın kızı.
    27:02Firasetin Özellikleri
    • Firaset, salih müminlerde meydana gelen isabetli sezgidir, keşif halidir ve kalpte vuku bulan manevi bir idrak kabiliyetidir.
    • Firasetin şartı, helal lokma yemek ve kalbi hayatı inkişaf ettirmektir.
    • Firaset, kalpte parıldayan nurun ışığıdır, kalpte yerleşen marifettir ve Allah'ı kalben bulabilme kabiliyetidir.
    30:39Musa Aleyhisselam'ın Evliliği
    • Şuayb Aleyhisselam, Musa Aleyhisselam'ı çok beğenmişti ve onu yanında alıkoymak istedi.
    • Şuayb Aleyhisselam, Musa Aleyhisselam'ın kızı Sahura ile evlenmesini teklif etti ve sekiz sene koyunlarına bakması şartıyla kızıyla evlenebileceğini söyledi.
    • Musa Aleyhisselam, "Bu seninle benim aramdadır. Bu iki süreden hangisini doldurursam doldurayım, bana karşı bir husumet duymak yok" dedi.
    32:20Musa Aleyhisselam'ın Çobanlık Hizmeti
    • Musa Aleyhisselam, Şuayb Aleyhisselam'ın sürülerini gütmek suretiyle hizmete başladı ve koyunlarını hiçbirine değnek bile vurmadan, eziyet etmeden ve aç bırakmadan bakardı.
    • Allah, Musa Aleyhisselam'ı İsrailoğullarına peygamber olarak gönderdi ve peygamberliğinden sonra da çobanlığa devam ederek milletini kötülüklerden korudu.
    • Allah'ın yarattıklarına şefkatli davranmayan Allah'ın dostu olamaz, kim de onun mahlukatını aziz tutar ve şefkatle muamele ederse hak ehlinin ulaştığı mertebelere nail olur.
    33:09Çobanlık Mesleğinin Önemi
    • Çobanlık hemen hemen bütün peygamberlerin mesleği olmuştur ve Allah onlara tebliğ vazifesini vermeden önce idarecilikte gerekli mesuliyet hissi, vazifeyi hakkıyla ifa etme şuuru, şefkat ve merhamet gibi hususiyetleri kazandırmıştır.
    • Allah, Musa Aleyhisselam'a koyunları sulamak istediğinde asasını bulunduğu yere vurup su çıkarmasını ilham etti.
    • Musa Aleyhisselam çobanlık hizmetinde sekiz seneyi doldurdu, ancak hizmetini on seneye kadar devam ettirdi ve on sene koyunların hepsi ikiz ve benekli doğdu.
    34:17Musa Aleyhisselam'ın Asası
    • Musa Aleyhisselam'ın koyunlarını yırtıcı hayvanlardan korumak için elinde bir asası vardı; asanın bir ucu tutma yeri, diğer ucu da sivri idi.
    • Asanın nereden geldiği hakkında muhtelif rivayetler bulunmaktadır; bir rivayete göre Adem Aleyhisselam'dan Şuayb Aleyhisselam'a kadar gelmiştir.
    • Musa Aleyhisselam, asasını hiç yanından ayırmıyordu çünkü bulundukları yerin sağ tarafı dağlık, sol tarafı otluktu ve dağ tarafında vahşi hayvanlar vardı.
    35:15Medyen'den Mısır'a Gidiş
    • Musa Aleyhisselam, on yıllık müddetin dolması üzerine Şuayb Aleyhisselam'dan izin isteyerek zevcesi Sahura ile beraber Mısır'a dönmeye karar verdi.
    • Koyunlarını yanlarına alarak kış mevsiminde yola çıktılar ve gayesi kardeşi Harun'u da yanına alıp İsrailoğullarını zulüm altında bulundukları Mısır'dan çıkarmak idi.
    • Yolda şiddetli bir yağmur bastırdı, bir kış akşamıydı ve her yer zifiri karanlıktı; geceyi geçirmek üzere Bereketli Tur Dağı'na sığındılar.
    36:10Tuva Vadisi'nde Peygamberlik
    • Musa Aleyhisselam çakmak çakıyor, yanmıyordu ve sıkıntılar içinde iken uzakta parlak bir ışık gördü; ailesine oradan bir ateş alıp döneceğini ve bulundukları yerden ayrılmamasını tembih etti.
    • Musa Aleyhisselam işık tarafına doğru gitti ve oraya varınca yeşil bir ağaç üzerinde parlak bir ışık sütunuyla karşılaştı.
    • Ağaç tarafından kendisine "Ey Musa, ben bütün alemlerin rabbi olan Allah'ım" denildi ve Musa Aleyhisselam'a "Naillerini, ayakkabılarını çıkar çünkü sen kutsal Tuva Vadisi'ndesin" emri verildi.
    37:50Allah'ın Musa Aleyhisselam'a Verdiği Mesajlar
    • Allah, Musa Aleyhisselam'a "Muhakkak ki ben yalnızca ben Allah'ım, benden başka ilah yoktur, bana kulluk et, benim zikrim için namaz kıl" dedi.
    • Kıyamet günü mutlaka gelecektir ve herkes peşinde koştuğu şeyin karşılığını bulsun diye neredeyse onu kendinden gizleyeceğim.
    • Müfessirler, ayet-i kerime'deki "Naillerini çıkar" ifadesine farklı izahlar getirip işari manalar vermişlerdir; iki nalin dünya ve ahireti temsil etmektedir.
    38:44Teslimiyet ve İman
    • Kalbi dünya ve ahiret ile ilgili meşguliyetlerden boşalt, hak için her şeyden tecerrüt edip sıyrıl ve Allah'ın marifet ve müşahedesinde fani olmaya bak.
    • Beşer idrakinin hudutları mahduttur, bu sınırlı idrak ile nihayetsiz olan ilahi azamet ve esrarı layıkıyla kavrayabilmek mümkün değildir.
    • Marifetullah'a nail olabilmek de teslimiyetin büyüklüğü nispetindedir; tabiat ve nefsten sıyrıl, nefsini ve ona bağlı şeyleri düşünmeyi bırak.
    40:08Tuva Vadisi'nde Peygamberlik
    • Allah Teala, Hz. Musa'ya mukaddes Tuva Vadisi'nde naillerini çıkar diye emretti çünkü orası Hak Teala'nın huzuru yaygısıydı ve oraya ayakkabıyla basılması uygun değildi.
    • Orada yalınayak yürümek tevazu ve edep cihetinden en münasip olanıydı; Hz. Mevlana "İman nedir?" diye sorduğunda "İman edepten ibarettir" diye fısıldadı.
    • Mukaddes mekanda naillerin çıkarılması emri, Musa Aleyhisselam'ın ayaklarının oranın bereketinden istifade edip şeref ya bulması içindi.
    41:29İki Büyük Mucize
    • Hitabından sonra Musa Aleyhisselam'a asasını yere atması emrolundu ve asa dev bir yılan haline geldi.
    • Musa Aleyhisselam korktu, kendisine korkmaması, zira emniyet içinde olduğu bildirildi.
    • Musa Aleyhisselam'ın asası önceleri bir hikmet idi, sonra kudret oldu; kendisi taşıyamadığı zamanlar onun azığını taşıyan bir kudret, yürümekten aciz kaldığı zamanlar ona binerdi.
    42:49Allah'ın Musa Aleyhisselam'a Verdiği Mesajlar
    • Musa Aleyhisselam da asa vasıtasıyla Allah'ın kudreti ile ünsiyet etti.
    • Allah Teala, Musa Aleyhisselam'ı peygamber olarak tayin edip onunla konuşunca ve ona bazı teklifler verince kendisine hitaben "Şu sağ elindeki nedir?" buyurdu.
    • Musa Aleyhisselam "O benim asamdır, ona dayanırım, onunla davalarıma yaprak silkelerim" dedi ve Allah "Yere at onu" buyurdu.
    43:44Mucizelerin Anlamı
    • Abdülkadir Geylani bu ayetleri şu şekilde açıklar: Ayetlerde beyan olunan hadiselerin maksadı, Musa Aleyhisselam'ı Allah'ın kudretine muttali kılmak idi.
    • Diğer bir ilahi gaye de Firavun ve kavmi ile harp etmeyi Musa Aleyhisselam'a öğretmek idi; böylece Allah onu Firavun ve ahalisi ile savaşmaya hazırladı.
    • Bazı müfessirler de Musa Aleyhisselam'ın asasını yere atmasıyla ilgili ayetin açıklamasında, bu hadiselerin Hz. Musa'nın iç dünyasına ait bir irsat mahiyetinde olduğunu beyan etmişlerdir.
    45:04Musa Aleyhisselam'a Nefsin Hakikati Gösterildi
    • Musa Aleyhisselam'a nefsin hakikati gösterildiğinde korktu, ürktü ve ondan kaçtı.
    • Yılan, Allah'tan başka şeylere bağlılık vasfının ta kendisidir ve bu nefsani vasıf sahibine gösterilince ondan ürker ve kaçar.
    • Ayeti kerimede "ası at" emri, Musa'nın tevhid sıfatıyla sıfatlanmış olduğunu ve fani bir varlığa dayanmanın doğru olmadığını göstermektedir.
    45:59Tevhid Yolunda İlk Adım
    • Tevhid yolunda ilk adım sebepleri terktir, yani mutlak tevekkül ve teslimiyettir.
    • Bu durum her türlü talep ve istekten vazgeçmektir.
    • Hz. İbrahim Aleyhisselam melekler dahil bütün fanilerin yardımından müstağni kalarak izafetlerden sıyrılmıştı.
    46:36Allah'a Tevekkül ve Teslimiyet
    • Tevilat-ı Necmiye adlı eserde, Allah'ın nidasını işiten ve cemalinin nurunu gören kişinin Allah'tan başka dayandığı her şeyi bıraktığı belirtilmiştir.
    • Allah'ın fazl-u kereminden başka bir şeye dayanmayan ve nefsin arzularından sıyrılan kişi, Allah'a tevekkül ve teslimiyet okyanusuna dalmıştır.
    • Bir rivayette "Ümmetimin alimleri beni İsrail peygamberleri gibidir" buyurulmuştur, bu ifade ümmet-i Muhammed'in alimlerini tekrim ve taltif içindir.
    47:11Hz. Musa'nın Rüyası
    • Evliyaullahtan Şeyh Ebu'l-Hasan Şazeli'nin rüyasında Hz. Muhammed, diğer peygamberler ve salih ulema bir tahtın üzerine oturmuş, Hz. Musa ise onlara bakmaya başlamıştır.
    • Hz. Musa, Hz. Peygamber'e "Ümmetimin alimleri beni İsrail peygamberleri gibidir buyurmuştunuz, şimdi bana onlardan birini gösterir misiniz?" diye sormuştur.
    • Hz. Peygamber, Hz. Musa'nın sorusuna İmam Gazali'yi göstermiş, Hz. Musa'nın Gazali'ye sorduğu soruya Gazali on tane cevap vermiş, Hz. Musa ise cevabın suale uygun olmadığını söylemiştir.
    49:21Hz. Musa'nın Mucizeleri
    • Hz. Musa'ya ikinci bir mucize olarak elini koynuna sokması emredilmiş, eli her türlü illet ve hastalıklardan salim ve parlak bir güneş gibi bembeyaz bir hale gelmiştir.
    • Allah, Hz. Musa'ya "Elini koynuna sok, kusursuz bembeyaz çıkacaktır" buyurmuş, bu mucize "Yed-i Beyza" olarak anılmıştır.
    • Allah, Hz. Musa'ya iki büyük mucize ile birlikte peygamberlik vazifesi vermiş ve dini tebliğ etmesini bildirmiştir.
    50:52Hz. Musa'nın Firavuna Gitmesi
    • Allah, Hz. Musa'ya önce Firavuna gitmesini emretmiş, Hz. Musa ise onlardan birini öldürdüğünü ve onların kendisini öldürmelerinden korktuğunu söylemiştir.
    • Hz. Musa, kardeşi Harun'u kendisine yardımcı olarak istemiş, Allah da onu kardeşiyle destekleyeceğini ve onlara öyle bir kudret vereceğini bildirmiştir.
    • Hz. Musa, aile efradını ve davalarını emanet edeceği bir kimse olmadığından endişelenmiş, Allah ise onu muhafaza edeceğini ve meleklerini ailesine muhafız kılacağını söylemiştir.
    52:46Hz. Musa'nın Vazifesine Hazırlanması
    • Hz. Musa, Mısır'a geldiğinde Firavunun büyük bir ordusu olduğunu düşünmüş, Allah ise ona "Siz ikiniz benim ordularımdan iki büyük ordususunuz, zayıf ve ezik olamazsınız" buyurmuştur.
    • Hz. Musa, büyük vazifenin ağırlığı karşısında Allah'a tazarru ve niyazda bulunmuş, Allah da onun ilticasını kabul etmiştir.
    • Allah, Hz. Musa'ya olan nimetlerini ve ilahi muhafazasını hatırlatmış, onu kendisi için elçi seçtiğini ve Firavuna gitmesini emretmiştir.
    55:06Zikrin Önemi
    • Kalbi eğitim her mümin için zaruridir, iman cevherinin merkezi kaybolduğu gibi, zikir cevherinin merkezi de kalptir.
    • Zikir kalbe oturduğu zaman hakiki huzur haline kavuşulur, kalpler ancak Allah'ın zikriyle itminana erer ve huzur bulur.
    • Allah, ibadetlerin sadece şekil planında kalmasından razı olmaz, namazın kalbi bir teyakkuz ile kılınmasını murad eder.
    57:07Hz. Musa ve Hz. Harun'un Firavuna Gitmesi
    • Hz. Musa ve Hz. Harun, Nil nehri kenarında buluşup kucaklaşmış, Hz. Musa kardeşi Harun'a Firavuna gitmelerini söylemiştir.
    • Allah, onlara "Korkmayın, çünkü ben sizinle beraberim, işitir ve görürüm" buyurmuştur.
    • Allah, Firavuna yumuşak söz söylemelerini emretmiş, belki o aklını başına alır veya korkar diye düşünmüştür.
    58:16Hz. Musa'nın Tebliğ Metodu
    • Cenab-ı Hak, Firavun'un tevhid akidesine gelmeyeceğini bildiği halde, Hz. Musa'ya ona karşı leyyin bir lisan kullanmasını emretmiştir.
    • Bu talimat, Hz. Musa'nın şahsında bütün emr-i bil ma'ruf ve nehy-i anil münker yapan müminlere bildirilmektedir.
    • Hz. Peygamber'in müşfik, yumuşak, merhametli ve müsamahakar tebliğ metodunu Allah ayet-i kerimede medh-ü sena buyurmuştur.
    59:28Hz. Musa ve Firavun'un Karşılaşması
    • Hz. Musa ve Hz. Harun, emr-i ilahi mucibince birlikte Firavun'a gittiler.
    • Firavun, Hz. Musa'ya çocukken sarayda büyüdüğünü ve fırıncısını katlettiğini hatırlatarak öfkelendi.
    • Hz. Musa, fırıncıyı kasten öldürmediğini, o işi sonunun ne olacağını bilmeyerek yaptığını ve korkunca kaçtığını açıkladı.
    1:01:03Hz. Musa'nın Allah'ı Tanıtması
    • Firavun, Hz. Musa'ya "Rabbiniz de kimmiş?" diye sorduğunda, Hz. Musa "Bizim Rabbimiz, her şeye hilkatini, varlık ve özelliğini veren, sonra da doğru yolu gösterendir" dedi.
    • Hz. Musa, Allah'ın göklerin, yerin ve ikisi arasında bulunan her şeyin Rabbi olduğunu, yeri beşik yapan ve gökten su indiren olduğunu anlattı.
    • Firavun, Hz. Musa'nın sözlerine sinirlenerek onu deli olarak nitelendirdi.
    1:02:24Hz. Musa'nın Mucizeleri
    • Firavun, Hz. Musa ve Harun'u işkenceli bir ölüm çeşidi olan hapisle tehdit etti.
    • Hz. Musa asasını atıverdi ve asa büyük bir yılan oluverdi, Firavun korku ve dehşete kapıldı.
    • Hz. Musa elini koynuna sokup çıkardı ve seyredenlere bembeyaz görünen, gözleri kamaştıran bir nur oluverdi.
    1:03:35Sihirbazların Müdahalesi
    • Firavun, veziri Haman'ın tahrikiyle neredeyse Hz. Musa'ya iman edecekti.
    • Firavun, çevresindeki ileri gelenlere Hz. Musa'yı kastederek "Bu doğrusu çok bilgili bir sihirbaz, sizi sihri ile yurdunuzdan çıkarmak istiyor" dedi.
    • Firavun, Hz. Musa'yı ve kardeşini bekletip şehirlere toplayıcı vazifeliler göndererek bilgisi derin sihirbazları getirmesini istedi.
    1:05:08Sihirbazlar ve Hz. Musa'nın Karşılaşması
    • Hz. Musa, buluşma zamanını bayram günü, kuşluk vaktinde insanların toplandığı zaman olarak belirledi.
    • Firavun, sihirbazları topladı ve halka "Siz de toplanıyor musunuz? Haydi hemen toplanın" dedi.
    • Sihirbazlar, Firavun'a "Eğer biz üstün gelirsek, muhakkak bize bir mukafat vardır, değil mi?" diye sordular ve Firavun "Evet, o takdirde hiç şüphe etmeyin, gözde kimselerden olacaksınız" cevabını verdi.
    1:06:42Musa ve Sihirbazların Müsabakası
    • Musa, sihirbazlara Allah hakkında yalan uydurmamalarını ve iftira edenin perişan olacağını hatırlattı.
    • Sihirbazlar, Musa ve Harun'un onları yurdundan çıkarmak ve örnek yollarını ortadan kaldırmak isteyen iki sihirbaz olduğunu düşündüler.
    • Musa, sihirbazlara hilenizi kurun ve sıra halinde gelin dedi, üstün gelen kazanacağını belirtti.
    1:07:46Sihirbazların Sihirleri
    • Sihirbazlar iplerini ve değneklerini atarak Firavun'un kudreti için galip geleceklerini söylediler.
    • Musa, sihirbazların büyüleri sayesinde ipleri ve sopaları kendisine koşuyor gibi göründüğünü gördü.
    • Musa, içindeki korkuyu bastırdı ve asasını attı, sihirbazların uydurduklarını yuttu.
    1:09:07Sihirbazların İmanı
    • Sihirbazlar, Musa'nın asasının ejderha olup meydandaki sihir aletlerini yuttuğunu görünce, bu beşeri bir sanat değil ilahi bir mucize olduğunu anladılar.
    • Sihirbazların reisi, Musa'nın hal ve tavırlarını dikkatle süzdü ve onun rengi atıyor, haşyetullah içerisinde olduğunu gördü.
    • Sihirbazların reisi, Musa'nın işi değil Allah'ın tecellisi olduğunu anlayarak hak peygamber olduğuna iman etti.
    1:12:09Firavun'un Tepkisi
    • Firavun, sihirbazların kendisine izin vermeden Musa'ya iman ettiğini görünce öfkelenerek onları cezalandırmaya karar verdi.
    • Firavun, sihirbazların ellerini ve ayaklarını çaprazlama kesip hurma dallarına asacağını söyledi.
    • Sihirbazlar, menfaatle sınırlı birlik yerine ebedi nimeti tercih ettiler ve Firavun'un tehditlerine karşı Allah'a iltica ettiler.
    1:14:48Sihirbazların Sonu
    • Sihirbazlar, Allah'tan bol bol sabır vermesini ve Müslüman olarak canlarını almasını dilediler.
    • Sabahleyin kafir bir hüviyetle müsabakaya çıkan sihirbazlar, kısa bir müddet sonra kolları ve bacakları çapraz kesilerek şehit ve veli olma şerefiyle Allah'a kavuştular.
    • Sihirbazlarla Musa arasındaki hadise, Kur'an-ı Kerim'de siyak ve sibak bakımından farklılıklarla dört ayrı surede zikredilmektedir.
    1:16:54Mevlana'nın Sihirbazlar Hakkındaki Yorumu
    • Mevlana Celaleddin-i Rumi, sihirbazların Hz. Musa'ya gösterdikleri nezaket ve iltifatın tevhid akidesine gelmelerine vesile olduğunu belirtir.
    • Sihirbazların Hz. Musa ile müsabakaya çıkmaları sebebiyle cezaya uğradıkları, ancak ona tazim göstermelerinin gönüllerinde imana açılan bir pencere olduğu vurgulanır.
    • Mevlana, layıkına muhabbet ve müste hakkına husumetin hayatı alabildiğine ulvileştiren müstesna bir müessir olduğunu ifade eder.
    1:17:42Firavun ve Sihirbazlar Arasındaki Diyalog
    • Firavun, sihirbazları imanlarından dolayı ölümle tehdit ederek ellerini ve ayaklarını çaprazlama olarak kestireceğini ve bastıracağını söylemiştir.
    • Firavun, sihirbazların korkacaklarını ve kendisine boyun eğeceklerini sanırken, sihirbazlar korku ve endişeden kurtulmuş, ilahi esrar ve hakikatlere vakıf olmuşlardır.
    • Sihirbazlar, ruhun asıl, bedenin ise bir gölge olduğunu anlamış ve fena fillah makamına ermişlerdir.
    1:19:06Maşita Hatun'un İmanı ve Şehadeti
    • Maşita Hatun, Firavun'un kızının hizmetkarıydı ve bir gün besmele çektiğinde Firavun'un kızı bunu duydu ve babasına haber verdi.
    • Firavun, Maşita Hatun'u çağırtıp hesap sorduğunda, o cesur bir şekilde "Sen de bizim gibi bir fanisin, nasıl olur da tanrı olabilirsin?" dedi.
    • Firavun, Maşita Hatun'a işkence etmeye başladı ve beş yaşındaki kızını onun önüne getirerek tehdit etti, ancak Maşita Hatun imanından dönmedi.
    1:20:09Maşita Hatun'un Son Anları
    • Firavun, Maşita Hatun'un kızını gözlerinin önünde katletti ve kanlarını onun yüzüne sürdü, ancak o hala "Allah birdir, Allah birdir, Musa onun resulüdür" diyordu.
    • Firavun, Maşita Hatun'un üç aylık çocuğunu getirdi ve ona doğru uzattı, ancak çocuk süt emmek için annesinin göğsünü aramaya başladı ve hemen geri çektiler.
    • Çocuk fırına atıldı ve ateşlerin arasında "Anneciğim, sakın imanından vazgeçme, sabret. Cennet ile senin aranda bir adım mesafe kaldığını görüyorum" dedi, bu sözü duyanların çoğu Hz. Musa'ya iman ettiler.
    1:21:21Maşita Hatun ve Hz. Asiye
    • Hz. Peygamber'in Miraç gecesinde duyduğu güzel koku, Maşita Hatun'un iki çocuğunun ve kocasının kabirlerinin kokusuydu.
    • Hz. Asiye, Firavun'un zulmü karşısında Musa'ya iman ettiğini itiraf etti ve Firavun onu dört liraya bağlattı, üzerine değirmen taşı koydurdu ve işkence etti.
    • Hz. Musa, Asiye'nin işkencelerini gördüğünde dua etti ve Asiye acı ve ıstırap duymaz oldu; Kur'an-ı Kerim'de ondan övgüyle bahsedilir.
    1:24:20Firavun'un Kulesi ve Zulmü
    • Musa'nın tevhid akidesini tebliğ ettikçe müminler çoğalırken, Firavun'un hıncı ve zulmü arttı.
    • Firavun, Musa'nın rabbi ile görüşmek için yüksek bir kule yaptırdı ve bu kuleden semaları bakarak Musa'nın tanrısını görüp halka yayacağını düşünüyordu.
    • Allah, Cebrail'e emretti ve o kanadı ile kuleye vurdu, bina üçe ayrıldı, binlerce asker öldü ve tuğla pişirenler yandı.
    1:26:09Kıptilerin Zulmü ve Musa'nın Kavmi
    • Firavun, Kıptilerin oğullarını öldürüp kadınlarını sağ bırakarak onları ezeceğini söyledi.
    • Musa kavmine Allah'tan yardım isteyip sabretmelerini tavsiye etti, ancak kavmi peygamberlerine sıkıntı veriyor ve sabırsızlık gösteriyordu.
    • Musa, kavmine Allah'ın düşmanlarını helak edeceğini ve onların yerine onları yeryüzünde hakim kılacağını söyledi.
    1:27:35Kıptilere İndirilen Belalar
    • Hz. Musa'nın duası üzerine Kıptilere tufan, çekirge, haşere, kurbağalar ve kan gibi belalar indirildi.
    • Kıptiler belaları gördüklerinde Musa'ya büyük alim diye hitap ediyorlardı, ancak azap kalkınca isyanlarına devam ediyorlardı.
    • Belalar, zulüm kemale erdiği zaman gelmeye başlar ve Kıptilerin zulmü şiddetlenip kemaline erince üzerlerine birçok musibetler indirildi.
    1:29:07Musa'nın Mucizeleri
    • İlk bela tufan oldu, Kıptilerin evleri su ile doldu ve Musa dua edince sular çekildi, ardından büyük bir bolluk başladı.
    • İkinci bela çekirge sürüleri oldu, bahşedilen bolluğu yediler, ancak İsrail oğullarına zarar vermediler.
    • Üçüncü bela bit ve pire oldu, yemek yerlerken kapları bit ve pire ile dolardı, Musa dua edince azap kalktı.
    1:30:53Kurbağalar ve Nil Nehri
    • Dördüncü bela kurbağalar oldu, Nil Nehri'ne gitti, asasıyla vurdu ve bütün kurbağalar Mısır'ı işgal etti.
    • Beşinci bela Nil Nehri'nin kan haline gelmesi oldu, Kıptiler içecek su bulamadılar, ancak Musa dua edince bela kaldırıldı.
    • Mevlana Celaleddin-i Rumi, Nil Nehri'nin kan haline dönmesi bahsini Mesnevi'sinde tasavvufi olarak izah etmiştir.
    1:34:11Firavun'un Korkusu ve Musa'nın Dua'sı
    • Firavun, Musa'yı öldürmek istedi ancak etrafındakilerin buna mani olduğu için bunu yapamadı.
    • Firavun, Musa'nın putperestlikten vazgeçeceğinden veya yeryüzünde fesat çıkaracağından korkuyordu.
    • Musa, Firavun'un bu tavırları karşısında "Ben hesap gününe inanmayan her kibirliden benim de rabbim, sizin de rabbiniz olan Allah'a sığındım" dedi.
    1:35:51Kibir ve İman
    • Kibirli kimse herkesi kendinden aşağıda görmek ister ve bu sebeple kibir hadis-i şerifte büyük bir günah olarak zikredilir.
    • Kalbinde hardal tanesi kadar iman bulunan bir kimse cehenneme girmez, ancak kalbinde hardal tanesi kadar kibir bulunan kimsede cennete giremez.
    • Lokman aleyhisselam'ın oğluna kibir ve gururla alakalı nasihati: "Küçümseyerek insanlardan yüz çevirme ve yeryüzünde böbürlenerek yürüme. Zira Allah kendini beğenmiş, övünüp duran kimseleri asla sevmez."
    1:37:18Firavun ve Avanesi
    • Allah, kibir ve gurur bataklığına düşen Firavun ve avanesini cezalandırmasının hikmetini şöyle beyan eder: "Onlara gösterdiğimiz her bir ayet mucize diğerinden daha büyüktü. Doğru yola dönsünler diye onları azaba uğrattık."
    • Belalarla terbiye edilen bu millet, sıkıntı ve azap anlarında kuzu kesiliyor, üzerlerindeki azap kaldırılınca da adeta canavarlaşıyorlardı.
    • Firavun, Hz. Musa'nın mucizeleri karşısında acze düşen ve halkının tevhid dinine gireceğinden korkan, Nil'in kenarında bir otağı kurmuş ve iki sene müddetle gelip geçenlere "Musa'ya inanmayın" diyordu.
    1:39:00Firavun'un Propagandası
    • Firavun kavmine seslendi ve şöyle dedi: "Ey kavmim, Mısır mülkü ve altından akıp giden şu irmaklar benim değil mi? Hala görmüyor musunuz? Yoksa ben, zayıf ve neredeyse söz anlatamayacak durumda bulunan şu adamdan daha hayırlı değil miyim?"
    • Firavun kendisinin saltanat, kudret, servet ve ihtişamını ortaya koymak istiyor, buna mukabil Musa'nın dilinde tutukluk bulunan fakir ve zayıf bir kimse olduğunu söylüyordu.
    • Firavun kavmini aldattı, onlar da kendisine boyun eğdiler.
    1:39:54Mısır'dan Çıkış
    • Firavun ve adamları, dünyevi üstünlüklerini kullanarak Allah'a iman edenlere zulmediyorlardı ve gördükleri mucizelere ve ilahi azap tecellilerine rağmen bir türlü uslanmıyor, iman etmek istemiyorlardı.
    • Musa onlar hakkında beddua etmek mecburiyetinde kaldı ve Allah da Musa ve Harun'a ikinizin de duası kabul olunmuştur.
    • Bundan sonra Kıpti halkında cilt hastalığı başladı, üç gün kuraklık oldu ve her Kıpti ailesine ayrı ayrı musibetler geliyordu.
    1:41:17Kızıldeniz Mucizesi
    • Musa aleyhisselam, Allah'ın emri mucibince İsrailoğulları ile beraber Süveyşe doğru gece vakti hareket etti.
    • O sabah Firavun'un ailesindeki bütün kızlar Tauna yakalanıp öldüler ve Firavun'un bunların defne ile meşgul olması Hz. Musa'ya epey bir zaman kazandırmıştı.
    • Allah, Musa'ya "Kullarımı geceleyin yola çıkar. Çünkü takip edileceksiniz diye vahyettik" diye vahyetti.
    1:43:07Kızıldeniz'in Yarılması
    • Musa aleyhisselam'ın önünde Kızıldeniz, arkasında ise Firavunun ordusu vardı ve Allah'a "Asan ile denize vur" diye vahyettik.
    • Vurunca deniz derhal yarıldı, oniki yol açıldı ve her bölük koca bir dağ gibi oldu.
    • İsrailoğulları Hz. Musa'ya "Aramızda pencereler aç da birbirimizi seyredelim" dediler ve Musa aleyhisselam dua etti, dalgaların arasından pencereler açıldı.
    1:43:47Firavun'un Sonu
    • Firavun istidraç sahibiydi ve ordusuna "Denize bakın, benim önümde yürüyüp gitmiş olan kölelerime yetişmem için heybetimden nasıl da yarılıp yollar haline geldi" dedi.
    • Firavun, denizin yarılmasını Musa aleyhisselam'ın mucizesi olarak değil de kendi istidracı olarak görecek kadar gaflet, hamakat ve dalalet içindeydi.
    • Firavun askerlerine "Onların hepsini öldüreceğim, yürüyün denize" dedi ve sonunda bütün ordu harekete geçti.
    1:44:44Kızıldeniz'de Helak
    • Allah, "Ötekilerini de oraya yaklaştırdık. Hz. Musa ve kavminin ardından Firavun ve ordusu da denizde açılan yollara girdiler" diye buyurdu.
    • Fakat ilahi kahrın tecellisiyle o engin derya içinde helak olup gittiler, Musa ve beraberinde bulunanların hepsini kurtardı.
    • Allah, "Biz de ayetlerimizi yalanlamaları ve onlardan gafil kalmaları sebebiyle kendilerinden intikam aldık ve onları denizde boğduk" diye buyurdu.
    1:46:18Firavun'un İmanı
    • Firavun ve askerleri zulmetmek ve saldırmak üzere onları takip etti ve su onu boğmaya başlayınca "İnandım, gerçekten İsrailoğullarının iman ettiğinden başka ilah yokmuş, ben de Müslümanlardanım" dedi.
    • Allah, "Şimdi mi iman ediyorsun? Halbuki sen bundan evvel ömrün boyunca isyan etmiş, daima fesatçılardan olmuştun" diye buyurdu.
    • Allah, "Ey Firavun biz de bugün seni cansız bir beden olarak karada yüksek bir yere atıp bırakacağız ki, arkandan geleceklere bir ibret olasın" diye buyurdu.
    1:47:57Firavun'un Cesedi ve Kızıldeniz
    • Firavun'un cesedi şu an British Museum'da halka teşhir edilerek ibret manzarası sergilenmektedir.
    • Firavun'un cesedi asırlarca Kızıldeniz'de kalmasına rağmen Allah'ın kudretiyle çürümemiştir.
    • Üçbin yıl sonra bulunup İngiltere'de bir müzeye konmuştur.
    1:48:35Musa ve İsrailoğulları'nın Yolculuğu
    • Kızıldeniz'i geçtikten sonra Musa, İsrailoğullarını Kenan diyarına doğru götürmüştür.
    • Yolda puta ve öküze tapan bir kavimle karşılaşmışlardır.
    • İsrailoğulları Musa'dan da onlar gibi bir ilah yapmasını istemişlerdir.
    1:49:29Musa'nın İsrailoğullarına Uyarısı
    • Musa, İsrailoğullarına "Siz cahil bir toplumsunuz" diyerek onların içinde bulundukları dinin yıkıldığını ve yaptıklarının batıl olduğunu belirtmiştir.
    • Allah'ın İsrailoğullarını alemlere üstün kılmışken onlara başka bir tanrı aramalarını istememiştir.
    • Firavun'un adamlarından İsrailoğullarını kurtardıklarını hatırlatmıştır.
    1:50:05İsrailoğullarının Mısır'a Dönüşü
    • Musa, oniki bin kişilik iki ordu yaparak Mısır'a göndermiştir.
    • Ordunun birinin başında Yuşa bin Nun, diğerinde Kab bin Yuhne kumandanlık etmiştir.
    • Ganimetlerle dönen İsrailoğulları, taşıyamayacaklarını sattılar ve Kıptiler tamamen perişan olmuşlardır.
    1:50:31Firavun ve Kavminin Helakı
    • Allah, Firavun ve kavmini bahçelerden, pınarlardan, hazinelerden ve değerli bir yerden çıkarmıştır.
    • Hor görülüp ezilmekte olan İsrailoğullarını içini bereketle doldurduğu yerin doğu ve batı taraflarına miras çıkarmıştır.
    • Firavun ve kavminin yapmakta olduklarını ve yetiştirdikleri bahçeleri helak etmiş, İsrailoğullarını mirasçı yapmıştır.
    1:51:56Musa'nın Amalika Kavmi ile Savaşı
    • Musa, kavmine Allah'ın onlara lütfettiği nimetleri hatırlatmıştır.
    • Allah'ın İsrailoğullarına peygamberler çıkardığını, onları hükümdarlar kıldığını ve hür insanlar yaptığını belirtmiştir.
    • İsrailoğullarının alemde hiç kimseye verilmemiş nimetlere mazhar olmaları ve Arz-ı Mukaddesin onlara vatan olarak yazılmış bulunması o zamana aittir.
    1:52:54Mukaddes Toprakların Varisi
    • Allah, Mukaddes topraklara varis olacağı hususunda "Zikirden Tevrat'tan sonra Zebur'da da yeryüzüne salih kullarım varis olacaktır" diye yazdığını belirtmiştir.
    • Bu ayet, zulmün ve zalimlerin sürekli payidar olmayacağı, iyiliğin asıl, kötülüğün ise arızi olduğu ve hakimiyetin eninde sonunda salihlerin eline geçeceğinin mukadder olduğunu ifade etmektedir.
    • Bu da İslam'ın dünya hayatı hususundaki cihanşümul görüşünü sergilemektedir.
    1:53:32İsrailoğullarının Amalika Kavmiyle Karşılaşması
    • Musa, kavmini Kenan diyarına götürmek için yola çıkmış ve Arz-ı Mevut denilen yere yerleşeceklerdi.
    • Musa, her koldan bir temsilci seçerek Yuşa bin Nuh'un ve Talib bin Yuhne'nin reisliğinde oradaki kavmi keşfe göndermiştir.
    • Gidenler Amalika kavmini çok güçlü bulmuş ancak bunu kavimlerine anlatmamak üzere anlaşmışlardır.
    1:54:11İsrailoğullarının Amalika Kavmiyle Savaşma Kararı
    • Yuşa bin Nuh'un ve Talib bin Yuhne'nin dışındakiler durumu kavimlerine anlatmış ve İsrailoğulları harp etmekten kaçınmıştır.
    • Musa, kavmine Allah'ın vatan olarak yazdığı mukaddes toprağa girip arkanıza dönmemelerini söylemiştir.
    • İsrailoğulları, Amalika kavminin orada bulundukları müddetçe oraya asla girmeyeceklerini söylemişlerdir.
    1:55:20İsrailoğullarının Nankörlüğü
    • Firavunun zulmünden kurtulduktan sonra kötü günleri unutan İsrailoğulları, dünya nimetlerine kavuşmuş ve rahata alışmışlardır.
    • Dünya nimetlerine alışan İsrailoğulları, Hz. Musa'dan kudret helvası ve bıldırcın eti istemişlerdir.
    • Musa, asası ile taşa vurmuş ve oradan oniki pınar fışkırmıştır.
    1:55:49Allah'ın İsrailoğullarına Verdiği Nimetler
    • Allah, İsrailoğullarını bulutla gölgelemiş, kudret helvası ve bıldırcın göndermiştir.
    • İsrailoğullarını oymaklar halinde oniki kabileye ayırmıştır.
    • İsrailoğullarına "Allah'ın rızkından yiyin, için, sakın yeryüzünde bozgunculuk etmeyin" demiştir.
    1:57:01İsrailoğullarının Nankörlüğü ve Allah'ın Uyarısı
    • Allah, İsrailoğullarını düşmanlarından kurtardığını ve Tur'un sağ tarafına gelmeleri için vade tanıdığını hatırlatmıştır.
    • İsrailoğullarına rızık olarak verdiklerinin temiz olanlarından yemelerini ve taşkınlık etmemelerini söylemiştir.
    • İsrailoğulları isteği bitmeyen, şükürsüz ve sabırsız bir kavim oldukları için yine peygamberlerine yük olmakta devam edip nankörlük ediyorlardı.
    1:57:50İsrailoğullarının Nankörlüğü ve Allah'ın Cezası
    • İsrailoğulları, Musa'ya verilen nimetlere karşılık sadece bir yemekle yetinemeyeceklerini söyleyerek daha fazla yiyecek istemişlerdir.
    • Musa'nın bu duruma tepkisi üzerine İsrailoğulları'na aşağılık ve yoksulluk damgası vurulmuş, Allah'ın gazabına uğramışlardır.
    • Bu musibetler, İsrailoğulları'nın Allah'ın ayetlerini inkara devam etmeleri ve peygamberleri öldürmeleri sebebiyle gelmiştir.
    1:59:16Allah'ın İsrailoğullarına Verdiği Vaad
    • Allah, İsrailoğullarından söz almış ve onlara namazı dosdoğru kılmaları, zekatı vermeleri, peygamberlere inanmaları ve Allah'a güzel borç vermeleri şartıyla günahlarını örter ve cennetlere koyacağını vaat etmiştir.
    • İsrailoğulları, Allah'ın kendilerine bahşettiği nimetlere nankörlük ederek Musa'ya tavır koymaya devam etmişlerdir.
    • Allah, İsrailoğullarını kırk sene boyunca sıkıcı ve dar bir yer olan Tih Sahrasında kalmaya mahkum etmiştir.
    1:00:36Arzı Mevuda'ya Giriş
    • Yeni bir nesil yetişince, imanlı ve zinde nesil ile oradaki zorba kavme galip gelinip Arzı Mevuda'ya girilmiştir.
    • Şeria Nehri'nin doğu kıyısındaki yerler ele geçirilmiş ve Arzı Mevuda yerleşilmiştir.
    • Musa Aleyhisselam'ın vaadi yerine gelmiştir.
    1:00:58Tevrat'ın Nüzulü
    • Musa Aleyhisselam, İsrailoğulları ile birlikte Mısır'dan çıkıp düşmandan kurtulunca ümmetine Allah katından bir kitap getireceğini söylemiştir.
    • Harun Aleyhisselamı yerine vekil bırakarak Tur Dağı'na gidip otuz gün oruç tutacağını ve Allah'tan nazil olacak yeni bir kitap ile döneceğini belirtmiştir.
    • Musa Aleyhisselam, vadedilen kitabı Allah'tan niyaz etmiş ve Allah ona otuz gün oruç tutmasını emretmiştir.
    1:02:04Musa'nın Kırk Günlüğü
    • Allah Teala, Musa ile otuz gece ibadet etmesi için vaatleşmiş ve ona on gece daha ilave etmiştir.
    • Musa Aleyhisselam, kırk günlüğüne Tur-i Sina'ya davet edilmiş, bu süre içinde Allah ile mülakata hazırlanmıştır.
    • İlk otuz gün oruç ve ibadetlerle bir tehzip olmuş, sonraki on günde de Tevrat'ın nüzulü ve Allah ile mukaleme vuku bulmuştur.
    2:07:46Kırk Sayısının Hikmeti
    • Kırk sayısı ruhi olgunluk bakımından pek ehemmiyetlidir.
    • Hz. Adem'in çamurunun mayalanması kırk gün sürmüştür.
    • Her bir insan anne karnında kırk gün nutfe, kırk gün aleka ve kırk gün mud'a halinde bulunur, sonra ruh üflenir.
    2:09:03Kırk Sayısının Diğer Anlamları
    • Peygamberlerin Allah'ın kelamını işitmeleri bakımından kırk günün büyük bir ehemmiyeti olduğu gibi, evliyaullah'ın kalplerinden hikmet pınarlarının fışkırması için de bunun ehemmiyeti büyüktür.
    • Tasavvufta manevi terakki için kırk gün müddetle tatbik edilen ve çile yahut erbain diye tabir olunan usulün esbab-ı mucibeleri de bu hadis-i şerif ile Musa Aleyhisselam'ın Tur Dağı'nda yaşadığı kırk günü bildiren ayet-i kerimelerdir.
    • Cismaniyetin ruhaniyete bağlanması kırk'a mahsus olduğu gibi, ondan ayrılması da yine kırk'a mahsustur.
    2:10:18Musa Aleyhisselam'ın Allah'ı Görmek İsteği
    • Musa Aleyhisselam, Allah'la konuşurken gözünden perdeler kalkmış, zamansız ve cihetsiz bir şekilde Arş-ı Ala'yı seyrediyordu ve Levh-i Mahfuzu yazan kalemin gıcırtılarını duymaktaydı.
    • Musa Aleyhisselam, Allah'la konuşmasından lezzet alarak Allah'ı görmek istedi ve bu arzusunda ısrar etti.
    • Allah, Musa'ya "Sen beni göremezsin" buyurdu, ancak Musa ısrar edince Allah, Zübeyir adlı dağa bakmasını söyledi.
    2:11:25Zübeyir Dağı'nın Tecelli Etmesi
    • Allah, Musa'ya yetmiş hicap arkasından dirhem kadar nur gösterdi ve nur dağa tecelli etti, dağ infilak etti.
    • Musa Aleyhisselam bu kudret ve azametin ihtişamına dayanamadı, korktu ve bayıldı.
    • Ayet-i Kerimede bu vakıa, Musa'nın Allah'ı görmek istediğini ve Allah'ın ona dağa bakmasını söylediğini, dağın tecelli edince onu un ufak ettiğini ve Musa'nın baygın düştüğünü anlatır.
    2:12:12Musa Aleyhisselam'ın Tövbesi
    • Musa Aleyhisselam, Allah'ın tecelli anında baygın düştüğünde "Seni bütün noksan sıfatlardan tenzih ederim, sana tevbe ettim, ben inananların ilkiyim" dedi.
    • Tasavvuf erbabı, Musa'nın beşeri idrak ile sonsuz mana unvanının hakikatini müşahede etmek istediğini, ancak isteğine verilen cevabın arzu ettiği gibi olmadığını belirtmişlerdir.
    • Musa Aleyhisselam, tecelli anında baygın düştüğünde kendisine hal lisanıyla "Bu mazhariyet senin için değildir, senden sonra gelecek yetime aittir" denildiğini ve Hz. Muhammed Mustafa'nın bu mazhariyete vasıl olabileceğini tasdik ettiğini anlatmıştır.
    2:13:32Musa Aleyhisselam'ın Yüzündeki Nur
    • Rivayete göre, Musa Aleyhisselam Tur Dağı'ndan döndüğünde Allah'ın nuru hala yüzünde in ikaz halindeydi ve bu yüzden üç gün müddetle yüzünü örtmüştü.
    • Hz. Peygamber, Musa'nın yüce huzur ve makamdan sonra ona kim baksa ölüyordu ve bu yüzden yüzünü bir örtü ile örttüğünü belirtmiştir.
    • Musa Aleyhisselam, Allah ile her mükalemasının ardından üç gün boyunca yüzünde müthiş bir nur görülürdü.
    2:15:10Hz. Peygamber ve Hz. Musa Arasındaki Fark
    • Hz. Peygamber, Miraçta Sidretül Müntehanın ötesinde Kur'an'ı beyan ile Kabe Kavseyn Ev Edna birleştirilmiş iki yay arası kadar, hatta daha da yakın olarak tavsif edilen bir vuslat anında mükaleme ve müşahede nimetine ermişti.
    • Ehlullah, Hz. Musa'nın telvin sahibi iken Hz. Peygamber'in temkin sahibi olduğunu, Hz. Peygamber'in daimi bir müşahede huzurundaydı ve Miraç'ta sadece bir huzurdan diğer bir huzura geçirildiğini belirtmiştir.
    • Hz. Peygamber, "Ben sizden biriniz gibi değilim, Rabbimin yanında gecelerim, Rabbim beni yedirir, içirir" demiştir.
    2:16:39Allah'ın "Sen Beni Göremezsin" Hitabının Anlamı
    • Ehlullah, Allah'ın "Ya Musa, sen beni göremezsin" hitabını isari olarak "Sen mevcud oldukça, yani sen bende fani olmadıkça ben senin için gizliyimdir" şeklinde tefsir etmişlerdir.
    • Allah'ta fani olanın izafi ve turabi vücudu Hakta fani olur ve kendisine yabancılaşır.
    • Mevlana Celaleddin-i Rumi ve Hallacı Mansur gibi tasavvuf erbabı, nefsin esaretinden kurtulmak için ölüm anını beklemişlerdir.
    2:18:05Musa Aleyhisselam'ın Baygın Düşmesi ve Tevrat'ın Nazil Olması
    • Musa Aleyhisselam, Allah'ın sözlerini duyunca dünyada olduğunu unutmuş, ahirete cennet ve Cemalullah'a kavuştuğunu zannetmişti.
    • Nuri ilahinin kırıntı kabilinden bir tecellisi ile infilak eden dağ, her parçası bir yere dağıldı ve deryalara düştü.
    • Hz. Musa Aleyhisselam'ın mükalemesinden sonra Tevrat nazil olmaya başladı, yedi veya on levha halinde inzal buyruldu ve kırk cüz idi.
    2:20:02Tevrat'ın Nazil Olma Süreci
    • Tevrat nazil olurken Cebrail Aleyhisselam ile beraber her harf için bir melek vazifelendirildi.
    • Bu melekler Tur Dağı'nın başında Tevrat'ı Hz. Musa'ya takdim ettiler.
    • Hz. Musa Aleyhisselam, kendisine has olduğunu sandığı altı hususiyetten ve sevmediği yedinci vasıftan Rabbine sualde bulundu: "Ya Rabbi hangi kulun en müttakidir?"
    2:20:42Kulun Özellikleri
    • Devamlı zikreden ve asla unutmayan kul, hidayete tabi olan, kitap ve sünnetin muhtevasında yaşayanlardır.
    • Hüküm vermede en adil kul, insanlar hakkında kendi hakkında hükmettiği gibi hükmedendir.
    • En alim kul, ilimden asla doymayan ve ilmini irfana çeviren, yaşayışıyla tebliğ edendir.
    • En şerefli kul, güçlü iken affetmesini bilendir.
    • En zengin kul, kendisine verilene razı olan ve infak edendir.
    • En fakir kul, sahibi menkus yani hali noksan olan, kendisine verileni az bulup fazlasını isteyen, kanaatten mahrum olandır.
    2:21:32Altın Buzağı Kıssası
    • İsrailoğulları, Kızıldeniz'den geçtikten sonra sığırbaşı şeklinde putlara tapan bir kabileye rastlamış ve Musa'dan da bir ilah yapmasını istemişlerdi.
    • Musa, bunun büyük bir şirk olduğunu bildirmiş, onlar da pişman olup tövbe etmişlerdi.
    • Musa, Harun'u vekil bırakıp Tur Dağı'na gittiğinde, Samiri isimli nankör bir Yahudi, Musa'nın yokluğunu fırsat bilerek halktan altın toplayıp bir buzağı yaptı.
    • Samiri, buzağıyı ustalıkla yaparak içine rüzgar girdiğinde canlıymış gibi böğürüyordu ve halka "ilahınız sizinle konuşuyor" diyerek onları yoldan çıkardı.
    • Harun, kavmine ısrarla ikazda bulundu ancak onlar dinlemediler.
    • Musa, Tur'da bulunan Allah'ın buyruğuyla kavmine döndüğünde, onların buzağıya tapmalarını gördüğünde öfkeli ve üzgün bir halde onlara sitem etti.
    • Harun, Musa'nın kendisini zayıf gördüğünü ve öldüreceklerini düşünerek onu bu zalim kavimle beraber tutmamasını istedi.
    • Musa, Allah'a dua ederek kendisini ve kardeşini bağışlamasını istedi.
    • Kavim, Musa'ya "biz sana olan vadimizden kendi kudret ve irademizle dönmedik, Samiri'nin telkini ile ziynetleri eritmek ve buzağı yapmak için ateşe attık" dediler.
    • Musa, kavmine tövbe etmelerini istedi ve tevbe şartının çok pişman olmak ve ölüm olduğunu bildirdi.
    • Kavim, Musa'nın emriyle öldürüleceklerin başında ellerinde birer kılıç olduğu halde beklemeye başladılar.
    • Pişman olup kendilerinin gerçekten sapmış olduklarını görünce, Allah'ın onlara acımaz ve bağışlamazsa ziyana uğrayanlardan olacaklarını söylediler.
    • Musa ve Harun şefkatlerinden dolayı ağlayarak dua ettiler ve Allah tevbelerini kabul etti.
    • Allah, "kötülükler yaptıktan sonra ardından tevbe edip de iman edenlere gelince, şüphesiz ki o tevbe ve imandan sonra rabbin elbette bağışlayan ve merhamet edendir" buyurdu.
    • Samiri, halkın görmeyip kendisinin gördüğünü iddia ettiği elçinin izinden bir avuç toprak alıp altınları erittiği ateşe attığını itiraf etti.
    • Musa, Samiri'ye "çekil git artık sen hayatın boyunca bana dokunmayın diyeceksin" dedi ve buzağıyı yakacaklarını, parça parça edip denize savuracaklarını belirtti.
    • Rivayete göre, Musa'nın bedduasından sonra Samiri ağır ve bulaşıcı bir hastalığa yakalandı ve ömrü boyunca insanlardan uzak durmak zorunda kaldı.
    • Buzağıyı tanrı edinenler için Allah'tan bir gazap ve dünya hayatında bir alçaklık erişecektir.
    • Musa'nın öfkesi dinince levhaları aldı ve onlarda rablerinden korkanlar için hidayet ve rahmet haberi vardı.
    • Allah, Musa'ya buzağıya taptıkları için pişman olan İsrailoğullarını temsilen yetmiş kişi seçerek huzuruna getirmesini ve hep beraber tövbe etmelerini istemişti.
    • Musa, emr-i ilahi mucibince yetmiş kişi ile Tura gitti, ancak nankör kavim Allah'ı görmek isteme cüretinde bulundu ve şiddetli bir deprem oldu.
    • Musa, Allah'a yalvardı ve bu afet kaldırıldı.
    • Musa, Allah'a "dileseydin onları da beni de daha evvel helak ederdin" diyerek Allah'ın imtihanından bahsetti.
    • Allah, "azabım vardır ki, onu dilediğine isabet ettiririm. Rahmetim de vardır ki o her şeyi kaplamış ve kuşatmıştır. Onu da müttakilere, zekatini verenlere ve ayetlerimize inananlara mahsus kılacağım" buyurdu.
    • Allah, "onlar ki, o ümmi peygambere, Hz. Muhammed'e tabi olurlar, yanlarındaki Tevrat ve İncil'de yazılmış bulacakları o peygambere uyup onun izinden giderler ki, o onlara iyiyi emreder ve kötülüklerden alıkoyar" buyurdu.
    • Musa, Allah'a levhalarda bahsedilen en hayırlı ümmetten bahsedildiğini görünce "onları benim ümmetim kıl" dedi ve Allah "onlar Ahmet'in ümmetidir" buyurdu.
    • Musa, levhalarda dünyaya gelişte son, cennete girişte ilk olan bir ümmetten bahsedildiğini görünce "onları benim ümmetim kıl" dedi ve Allah "onlar Ahmet'in ümmetidir" buyurdu.
    • Musa, levhalarda incilleri, kitapları sadırlarında dır, ezberden okurlar, önceki ümmetlerin kitaplarını bakarak yüzünden okurlar ve kitapları kaybolunca hiçbir şey hatırlamazlardı.
    • Musa, levhalarda hem önceki kitaplara hem de son kitaba iman eden, her türlü sapıklıkla savaşan bir ümmetten bahsedildiğini görünce "onları benim ümmetim kıl" dedi ve Allah "onlar Ahmet'in ümmetidir" buyurdu.
    • Musa, levhalarda bir iyilik yapmaya niyet etse de onu yapamazsa, ona karşılık ondan yediyüz katına kadar sevap verilmektedir.
    • Musa, elindeki levhaları bir kenara bırakıp "beni de ümmeti Muhammed'den eyle" diye yalvardı.
    • Bizler hamdolsun ki meccanen, yani hiçbir bedel ödemeden ümmeti Muhammed olarak dünyaya geldik.
    • Fakat her şeyin bir bedeli olduğu gibi bu nimetin de bir bedeli vardır.
    2:35:18Ümmet-i Muhammed'in Mesuliyeti
    • Ümmet-i Muhammed olmanın mesuliyetini idrak etmeli ve hayırlı bir ümmet olarak yaşamalıyız ki, kıyamet günü şefaati uzmasına ermeye liyakat kazanabilelim.
    2:35:34İsrailoğulları'nın Hikayesi
    • İsrailoğulları bir müddet sakin yaşadıktan sonra azdılar ve Tevrat'ın hükümlerinin ağır olduğunu bildirdiler.
    • Allah, Tur-i Sina'yı mucize olarak üzerlerine kaldırdı, İsrailoğulları korktular ve secdeye kapandılar.
    • İsrailoğulları sözlerini bozdular ve Allah onları lanetledi, kalplerini katılaştırdı.
    2:37:44İsrailoğulları'nın Tahrifi
    • Tevrat yalnızca bir nüsha idi ve kimsenin ezberinde tamamı mevcut değildi.
    • İsrailoğulları Babillilere esir düşünce bu tek Tevrat nüshası kayboldu.
    • Bugün elde bulunan Tevrat'ta tahrif edilmiş halde eksik bölümler ve kısmen Hz. Musa'nın hayatı yazılıdır.
    2:38:15İnek Kurban Edilmesi Hikayesi
    • İsrailoğulları'nda Amil isminde zengin biri, amcasının oğulları tarafından servetine hased ederek öldürüldü.
    • Hz. Musa, katilin kim olduğu meselesinde tereddütte kaldı ve Allah'a dua etti.
    • Allah, İsrailoğulları'na bir inek kurban etmelerini emretti, ancak İsrailoğulları bu emri alaycı bir şekilde karşıladılar.
    2:40:02İnek Kurban Edilmesi Süreci
    • Hz. Musa, Allah'ın emriyle inek hakkında detaylı bilgiler verdi: yaşlı değil, körpe değil, sarı renkli, parlak tüylü, salma renginde, hiç alacası bulunmayan, henüz boyunduruk altına alınmayan, yer sürmeyen, ekin sulamayan, serbest dolaşan bir inek.
    • İsrailoğulları, yetim olan kadının sırrını anlamak için sürekli itiraz ettiler ve ücreti artırdılar.
    • Sonunda ineği aldılar, ancak ücretini ödemediler ve Hz. Musa "ücretini ödemezseniz ölü dirilmez" buyurdu.
    2:42:50Mucize ve Dersler
    • Allah, "haydi şimdi öldürülen adama kesilen ineğin bir parçasıyla vurun" dedi ve hayvanın dilini ölüye dokundurduklarında ölü kanlar içinde kalktı.
    • Ölü, cinayeti işleyen iki gence kısas tatbik edildi.
    • İsrailoğulları'nın itirazları ve hadlerini bilmeyişleri onları ağır neticelere sürükledi.
    2:46:09Peygamberimizin Miraçta Musa ile Görüşmesi
    • Peygamberimiz Miraçta Hz. Musa ile birkaç defa görüşmüştür.
    • Hz. Musa, elli vakit namazın İsrailoğulları'nın da güç yetiremeyeceğini söyleyerek Allah'tan elli vaktin azaltılması talebinde bulunmasını tavsiye etti.
    • Hz. Peygamber, Allah'a beş defa müracaat etti ve namaz her seferinde biraz tenkis edilerek beş vakte indirildi.
    2:47:22Karun Kıssası
    • Karun, Hz. Musa'nın amcası veya amcasının oğlu idi ve Tevrat'ı Musa'dan sonra en güzel okurdu.
    • Hz. Musa'nın duası bereketiyle kendisine simya yani kıymetli maddelerden altın yapma ilmi verildi.
    • Karun, Musa'ya iman etmeden evvel İsrailoğulları'nın Firavun'un yanındaki temsilcisiydi ve idaresi altında bulunanlara eziyet ederdi.
    2:47:52Karun'un Dünyevi İhtiraslarına Düşüşü
    • Karun iman ettikten sonra ilim, hikmet ve ibadete verdi, ancak şeytan insan kılığında yanına geldi ve onunla arkadaş oldu.
    • Şeytan, Karun'a haftada bir gün çalışıp altı gün ibadet etme fikrini sundu, sonra haftanın yarısında çalışıp yarısında ibadet etme teklifini de kabul ettirdi.
    • Karun, Hz. Musa'nın duasıyla kendisine verilen simya ilmi ile çok zengin oldu, ancak kalbi dünyevi ihtiraslarla doldu ve güzel hasletlerini kaybetti.
    2:49:38Karun'un Hz. Musa'ya Karşı Hıncı
    • Karun, Hz. Musa'nın kavminden idi ve onlara karşı azgınlık etmişti, kavmi ona "şımarma, Allah şımarıkları sevmez" demişti.
    • Harun'a kurban kesme vazifesi verildiğinde, Karun öfkeye kapıldı ve Hz. Musa'ya "ben Harun'dan daha üstünüm" diyerek haksızlığa dayanamayacağını söyledi.
    • Hz. Musa, Harun'un asasının yeşillenmesiyle açık bir mucize gösterdi, ancak Karun bunu sihirbazlık olarak reddetti ve Hz. Musa'nın emrine karşı çıktı.
    2:52:03Karun'un Helakı
    • Karun'un Hz. Musa'ya hıncı arttı, etrafındakileri kendisine çekmek için ziyafetler vermeye ve üstünlüğünü belirtici sohbetler yapmaya başladı.
    • Hz. Musa, Karun'un zekatını hesap edip vermesini talep edince, Karun "bu serveti ben kazandım" dedi ve Allah'ın emirlerine karşı çıktı.
    • Karun, kavmine "keşke bize de Karuna verilenin bir benzeri verilseydi" diyerek dünya hayatını arzuladı, ancak ilim verilmiş olanlar ona "iman edip salih amel işleyenler için Allah'ın mükafatı daha üstündür" dediler.
    2:53:43Karun'un İftirası ve Sonu
    • Karun, Hz. Musa'ya hırsızlık ve zina yapanların durumunu sorduktan sonra, kalabalığın arasından bir kadına seslendi ve ona Hz. Musa ile yaptığı çirkin fiili anlatmasını istedi.
    • Kadın, Karun'un kendisine bolca para verdiğini ve Hz. Musa'ya iftira atmak için kendisini kandırdığını itiraf etti.
    • Hz. Musa dua etti ve yer yarıldı, Karun ve ona tabi olanlar hazineleriyle birlikte yerin dibine geçti.
    2:55:52Haset ve Karun Kıssası
    • Ayet-i kerimede haset edenlerin şerrinden Allah'a sığınmamız gerektiği bir dua halinde bildirilmektedir.
    • Haset edenlerin akıbeti hüsrandan başka bir şey değildir, Karun ve avanesinin helakını görünce halk ona ettikleri gıptaya pişman oldular.
    • Allah rızkı kullarından dilediğine bol veriyor, dilediğine de az; inkarcılar iflah olmazmış demeye başladılar.
    2:57:00Karun Kıssasının İbreti
    • Karun kıssasında ümmete ibret olarak kibirlinin, haset ehlinin ve ahireti unutup dünyaya dalanların feci akıbeti sergilenmektedir.
    • Musa aleyhisselam'ın ilahi vahye dayanmadan yaptığı Fat'un hafifçe itip ölmesine sebep olması, sonraları onun gönül evini perişan etmiştir.
    • Allah, Musa'ya "sen bir insan öldürdün" buyurarak onu muaheze etmiştir.
    2:58:17Hz. Musa ve Hızır'ın Yolculuğu
    • Firavun Kızıldeniz'de boğulduktan sonra Hz. Musa kavmine fasih vaazlar vermekteydi ve kavmi onun ilim ve marifetteki derinliğine hayran kaldı.
    • Allah, Hz. Musa'ya iki denizin birleştiği yerde bir kulum var ki, ona has bir ilim ledünni ilim vermişimdir buyurarak Hızır'ı bulmasını emretti.
    • Hz. Musa, kız kardeşinin oğlu olan Yuşa bin Nun ile Hızır'ı bulmak için sefere çıktı.
    59:50Yolculuğun Anlamı
    • Mevlana, bu hadiseyi ibret ve hikmet dolu noktalarıyla tasvir ederek Hz. Musa'nın manevi iştiyakını vurgulamıştır.
    • Hz. Musa, kavmine "ben peygamberlik hilaliyim, Hızır ise velilik güneşidir" diyerek Hızır'ın velilerin en üst makamındadır dedi.
    • Hz. Musa, zamanın sultanı bir veli ile sohbet için iki denizin birleştiği yere gideceğini ve hakikat ve marifete ulaşmak için Hızır'ı vesile kılacağını belirtti.
    1:01:35Hızır'ın Bulunması
    • Hz. Musa ve Yuşa bin Nun iki denizin birleştiği yere varınca balıklarını unuttular ve balık denizde bir yol tutup gitmişti.
    • Yuşa bin Nun, balığın denize atladığı yerde unuttuğunu hatırladı ve Hz. Musa "işte aradığımız yer orasıydı" dedi.
    • Hızır aleyhisselam, Allah'tan bir ilim öğretilmiş bir kul olarak bulundu ve tasavvuf bilgisi bir kısım ehil zevata mahsustur.
    1:03:13Ledünni İlim
    • Tasavvuf bilgisi bir kısım ehil zevata mahsustur ve onun özü zühttür, ihsan duygusuna vasıl olabilmektir.
    • Ledünni ilim, tasavvuf içinde manevi eğitim sonucu ulaşılan hak vergisi vehbi bir ilimdir ve zahiri bilgi ile elde edilemez.
    • Hz. Ali'den rivayet edildiğine göre, ilmin Allah'ın esrarından bir sır ve hikmetlerinden bir takım hikmetlerdir ki, o ilmi kullarından dilediklerinin kalbine verir.
    1:04:25Hz. Musa ve Hızır'ın Karşılaşması
    • Hz. Musa, kendisine vahiy ile işaret edilen zatı bir kayanın üstünde hırkasına bürünmüş olarak gördü ve selam verdi.
    • Hızır aleyhisselam, Hz. Musa'ya "Allah bana bir ilim vermiştir, o sende yoktur; sana da bir ilim vermiştir, o da bende yoktur" dedi.
    • Hz. Musa, Hızır'dan bu ilmi telakki etme arzusunu bildirdi ve Hızır aleyhisselam "sen benimle beraberliğe sabredemezsin" dedi.
    1:05:42Hz. Musa ve Hızır'ın Yolculuğu
    • Hz. Musa'nın psikolojik durumunu ilk keşfeden Hızır, ona kendini anlatmış ve Musa'nın alacağı hisse kendi yerini bilmek ve sabır dersi almaktı.
    • Hızır, Musa'ya sırrını açmadıkça hiçbir şey hakkında sual sormamasını emretti.
    • Kur'an-ı Kerim'de anlatılan yolculukta, Hızır gemiyi deldi, bir erkek çocuğu öldürdü ve yıkılmak üzere olan bir duvarı doğrulttu.
    1:08:53Hızır'ın Eylemlerinin Açıklanması
    • Hızır, geminin denizde çalışan yoksul kimselerin olduğunu ve onları gasp eden bir kralın olduğunu açıkladı.
    • Erkek çocuğun ebeveyninin mümin kimseler olduğunu ve çocuğun onları azgınlık ve nankörlüğe boğmasından korktuklarını belirtti.
    • Duvarın altında iki yetim çocuğun hazinesi olduğunu ve Allah'ın onların güçlü çağlarına erişip hazinelerini çıkarmalarını istediğini açıkladı.
    1:10:32Ledünni İlmin Önemi
    • Ledünni ilminde sual yasaktır ve talebenin nefsi faaliyetten çok kabiliyette hazırlanacaktır.
    • Hz. Musa'nın Ledünni ilmi bilen Hızır'a gönderilmesi, her şeyi bilen bir peygamber olmadığı ve Allah'ın ilminden kendisine verilmeyen ilimlerin de bulunduğu anlatılmıştır.
    • Bu ilmin kendisinden daha aşağı mertebedeki Hızır vasıtasıyla verilmesi, peygamberlerin dahi ilahi ilim karşısında acz içinde bulunduklarını bildirmektedir.
    1:12:18Aklın Hudutları ve Hakikat Arayışı
    • Hızır kıssası, aklın hadiseleri ve vukuatı ancak sebeplerle düşünüp kavrayabildiği gerçeğini ortaya koymaktadır.
    • Hz. Musa şeriat sahibi bir peygamberdir ve onu tatbik ile mükelleftir, Hızır ise Allah'ın kendisine vermiş olduğu Ledünni bir ilimle hareket etmektedir.
    • Kainatta aklın hudutları dahilinde kavranamayacak hakikatler bulunmaktadır ve hakikat arayışında sırf akla istinad etmek doğru değildir.
    1:14:35Gazali'nin Felsefi Yaklaşımı
    • Gazali, "Tehafütü'l-Felasife" eserinde felsefeleri çürüterek aklın acizliğini ortaya koymuştur.
    • Gazali, tefekkür, riyazat ve zikir gibi manevi terbiye neticesinde ruhaniyet-i Rasulullah'a kavuşmuştur.
    • Hızır kıssasındaki hadiseler akılla tahlil edilirse zulüm gibi görünse de, hakikatte fukaranın geçim vasıtasını korumak gibi hayırlı amaçlara hizmet etmektedir.
    1:16:13Kaderin Sırrı ve İlim
    • Kaderin sırrı sırf akılla idrak edilemez çünkü kaderi tam olarak kavramak beşer idrakinin üzerinde bir keyfiyettir.
    • Mevlana, ilmin bir nasip işi olduğunu ve bunun ancak kalbi, istidadı olanlara lütfedildiğini Yakup ve Yusuf örneğiyle ifade etmiştir.
    • Çok alim vardır ki irfandan nasibi yoktur, ilim hafızı olmuştur da Allah'ın habibi olamamıştır.
    1:17:35Salih Kişi Hikayesi
    • Resulullah, üç salih kişinin mağarada taşla kapatıldığını ve Allah'ın rızasını kazanmak için yaptıkları amellerle kurtulduklarını anlatmıştır.
    • Birinci kişi, ihtiyar annesine ve babasına karşı gösterdiği sadakatle beladan kurtulmuştur.
    • İkinci kişi, sevdiği kadını Allah'ın rızası için terk etmesiyle beladan kurtulmuştur.
    • Üçüncü kişi, ücretini almadan giden amele mal çoğaltarak Allah'ın rızasını kazanmış ve beladan kurtulmuştur.
    1:22:06Musa'nın Cennetteki Komşusu
    • Musa, Allah'a cennetteki komşusunun kim olduğunu sormuş ve Allah, kasaplık yapan bir kulunu cennetteki komşusu olarak belirtmiştir.
    • Musa, kasabın evine gittiğinde, kasap ihtiyar annesine hizmet ettiğini ve annesinin ona "Musa aleyhisselam'a komşu eylesin" diye dua ettiğini öğrenmiştir.
    • Musa, kendisinin Musa olduğunu açıkladığında, kasap büyük bir sevinçle Musa'nın elini öpmüştür.
    1:26:06Musa'nın Fezaili ve Şemaili
    • Allah, Musa'yı şerefli ve mevki sahibi bir kimse olarak tanımlamıştır.
    • Musa, kardeşi Harun'u Allah katında şefaatte bulunarak nebi kılmasını istemiştir.
    • Rasulullah, Musa'nın çok hayali ve örtünen bir kimse olduğunu, cildinden en küçük bir yer dahi gözükmeyen bir kimse olduğunu belirtmiştir.
    1:27:39Hz. Musa'nın Hayatı ve Özellikleri
    • Hz. Musa'ya Allah rahmet eylesin, ona bundan daha çok eziyet edildi de sabretti.
    • Allah Teala, Kur'an-ı Kerim'de Hz. Musa aleyhisselam'a ve kıssasına geniş yer vermiş ve pek çok yerde onunla Peygamber Efendimizi ve Tevrat ile Kur'an-ı Kerim'i yan yana zikretmiştir.
    • Hz. Musa aleyhisselam'ın şemaili hakkında İbn-i Abbas'dan rivayete göre Peygamber Efendimiz, İsa bin Meryem'in kırmızı renkli, kıvırcık saçlı ve sadrı geniş olduğunu, Musa'nın ise iri cüsseli ve düz saçlı olduğunu belirtmiştir.
    1:28:35Hz. Musa'nın Vefatı
    • Hz. Musa aleyhisselam'ın vefatı hususunda muhtelif rivayetler bulunmaktadır.
    • En meşhur rivayete göre Hz. Musa aleyhisselam yüzyirmi yaşında vefat etmiş ve Kudüs civarında defnedilmiştir.

    Yanıtı değerlendir

  • Yazeka sinir ağı makaleleri veya videoları özetliyor