Yapay zekadan makale özeti
- Kısa
- Ayrıntılı
- Bu video, bir eğitmen tarafından sunulan hızlı farmakoloji serisinin ikinci bölümüdür ve farmakokinetikten dağılım konusunu ele almaktadır.
- Video, dağılımın tanımı ile başlayıp, zahiri dağılım hacmi, plazma proteinlerine bağlanma, damarlaşma ve seçici dağılım gibi temel kavramları açıklamaktadır. Daha sonra ilaç dağılımının homojen olmadığını, heterojen olduğunu, sekestrasyon, bariyerler (kan-beyin, kan-plasenta, kan-testis bariyerleri) ve yeniden dağılım (redistribüsyon) gibi konuları örneklerle anlatmaktadır.
- Videoda digoksin, grisio flwin, klorokin, trisiklik antidepresanlar, tetrasiklin ve iyot gibi çeşitli ilaçların farklı dokulara nasıl dağıldığı ve bunun tedavi için olumlu veya olumsuz sonuçlar doğurabileceği açıklanmaktadır. Video, farmakokinetik serisinin son iki videosundan biri olup, bir sonraki videoda metabolizma konusunun ele alınacağı belirtilmektedir.
- Farmakokinetikte Dağılım
- Farmakokinetikte dağılım, kan dolaşımından ilacın etki edeceği belirli dokulara geçmesidir.
- Konu kapsamında zahiri dağılım hacmi, plazma proteinlerine bağlanma, seçici dağılım ve yeniden dağılım ele alınacaktır.
- 00:39Zahiri Dağılım Hacmi
- Zahiri dağılım hacmi (sanal dağılım hacmi), ilacın vücuda girdikten sonra kan dolaşımından dokulara dağılırken ilacın dağıldığını varsaydığımız alan olarak tanımlanır.
- Zahiri dağılım hacmi, verilen doz (mg) bölü kandaki konsantrasyon formülüyle hesaplanır.
- Kandaki konsantrasyon azalırsa veya verilen doz artarsa, zahiri dağılım hacmi artar.
- 01:59Dağılım Hacminin Örnekleri
- Suda eriyen ilaçlar tamamen kana dağıldığı için zahiri dağılım hacmi yaklaşık 5 litre civarındadır.
- Yağda eriyen ilaçlar kan dolaşımından dışarıya çıkabildiği için ve birçok dokuya dağılabildiği için zahiri dağılım hacmi artar.
- Hücre dışı kompartmanlara giren ilaçlar yaklaşık 10-15 litrelik, hücre içine giren ilaçlar yaklaşık 40 litreye kadar sanal dağılım hacmine ulaşabilir.
- Bazı ilaçlar bir yerde birikince (sekestrasyon) insan vücut hacminden çok daha fazla sanal dağılım hacmi hesaplanabilir.
- 04:18Dağılımı Etkileyen Parametreler
- Dağılımı etkileyen önemli bir parametre damarlaşmadır; yüksek kan akımı olan yerlere (kalp, karaciğer, böbrek, beyin) ilaç önce dağılır.
- Düşük kan akımı olan yerlerde (kemik, yağ dokusu) dağılım daha yavaş ve geç olur.
- Plazma proteinleri ilacı özgün olmayan şekilde bağlayarak etkisiz hale getirir ve bu ilaçlar etki edeceği yere gidemez.
- 05:54Plazma Proteinlerine Bağlanma
- Plazma proteinlerine bağlanan ilaçlar genellikle lipofilik (yağda erir) ilaçlardır.
- İlaçlar öncelikle albüme bağlanır, ikincil olarak alfa-1 asidik glikoproteinlere bağlanır.
- Kanımızdaki albümen seviyesinin değişmesi, ilaç konsantrasyonunu ve etkisini değiştirir.
- Plazma proteinlerine bağlanma yarışmalı olduğundan, farklı ilaçlar birbirlerinin bağlanmasını engelleyebilir ve ilaç-ilaç etkileşimi olabilir.
- Warfain, sülfonamidler, valproat, nonsteroid anti-inflamatuar ilaçlar, sülfüreler ve nifedipin gibi ilaçlar plazma proteinlerine yüksek oranda bağlanan ilaçlardır.
- 09:08İlaçların Sekestrasyonu
- Sekestrasyon, bir ilacın belirli bir dokuya ilgi göstermesi ve orada birikmesi durumudur.
- Sekestrasyon ve vücuttaki bariyerler, ilaçların vücutta heterojen dağılım göstermesine neden olur.
- Digoksin gibi kalp ilaçları kalp ve iskelet kasına, griseofulvin mantar ilaçları keratinize dokulara, klorokin sırtıma ilaçları retinaya, trisiklik antidepresanlar akciğerlere, tetrasiklin antibiyotikleri kemik dokularına, iot birikinti ilaçları tiroid bezine sekestrasyon gösterir.
- 11:18Vücuttaki Bariyerler
- Vücuttaki bariyerler (kan-beyin, kan-plasenta, kan-testis bariyerleri) bazı dokuların yabancı maddelerden korunmasını sağlar.
- Kan-beyin bariyeri endotel hücrelerin sıkı bağlantılarından, bazal membrandan ve astrositlerden oluşur ve sadece yağda eriyen ilaçlar ve özel kapılara ilgi duyan ilaçlar geçebilir.
- Bu bariyerler, ilaçların belirli dokulara geçişini engeller ve dağılımın heterojen olmasını sağlar.
- 12:21Yeniden Dağılım (Redistribüsyon)
- Yeniden dağılım, bir ilacın bir yere sekestre olduktan sonra başka bir dokuya taşınmasıdır.
- Genellikle yüksek lipofilik (yağda eriyen) ilaçlar yeniden dağılım gösterir: genel anestezikler, benzodiazepinler ve barbitüratlar.
- Genel anestezikler öncelikle santral sinir sisteminde birikir, sonra kas dokusuna, son olarak yağ dokusuna taşınır ve bu süreç etki sonlandırması için kullanılır.
- 14:06Dağılımın Özeti
- Dağılım, ilaçın kana geçtikten sonra kandan dokulara geçiş yapmasıdır ve homojen dağılım varsayımıyla zahiri dağılım hacmi hesaplanabilir.
- Dağılım heterojen olur çünkü plazma proteinlerine bağlanma, sekestrasyon ve yeniden dağılım gibi faktörler etkili olur.
- Yüksek plazma proteinlerine bağlanan ilaçlar (özellikle albüminle bağlananlar) karaciğer hastalıklarında kan konsantrasyonu artabilir ve ilaç-ilaç etkileşimine açık olabilirler.