Yapay zekadan makale özeti
- Kısa
- Ayrıntılı
- Bu video, Franz Kafka'nın çeşitli kısa hikâyelerinin Betül Güler tarafından seslendirildiği bir anlatım formatındadır. Videoda "Trapez Sanatçısı", "Açlık Sanatçısı" ve "Josef" gibi karakterlerin hikâyeleri aktarılmaktadır.
- Video, Kafka'nın farklı kısa hikâyelerini kronolojik olarak sunmaktadır. İlk bölümde "Trapez Sanatçısı" hikâyesi anlatılırken, daha sonra bir kadın ve adam arasındaki karmaşık ilişki, "Açlık Sanatçısı" hikâyesi ve son olarak Josef adlı ıslık çalma sanatçısının halkıyla olan ilişkisi ve mücadelesi ele alınmaktadır. Her hikâye, Kafka'nın tipik temaslarını yansıtan, insan ilişkileri, toplumsal baskılar ve bireyin varoluşsal çatışmalarını konu almaktadır.
- Videoda her hikâyenin sonunda bir sonraki hikâyenin anlatımı başlamaktadır. "Açlık Sanatçısı" hikâyesinde sanatçı ve menajeri arasındaki ilişki, sanatçıyı kafeste vahşi hayvanlarla birlikte sergilendiren toplumsal bakış açısı ele alınırken, "Josef" hikâyesinde ise ıslık çalma sanatı yapan bir karakterin halkla olan ilişkisi ve mücadelesi detaylı bir şekilde anlatılmaktadır.
- 00:47Trapez Sanatçısı'nın Yaşam Tarzı
- Trapez sanatçısı, büyük varyete tiyatrolarına ait çalışmalarıyla bilinen, insanoglu tarafından en zor kazanılan sanatlardan biri olan bu sanatı yapan biridir.
- Sanatçı, mükemmellik adına çaba göstererek ve alışkanlık haline getirerek hayatını düzenlemiş, gün ve gece boyunca trapez üzerinde kalmayı tercih etmiştir.
- İkincil ihtiyaçları, onu aşağıdan seyrederek nöbetleşe çalışan yardımcılar tarafından özel bir kutu kullanılarak karşılanırdı.
- 01:53Sanatçının Sosyal İlişkileri
- Sanatçı, sıradışı ve yeri doldurulamaz biri olduğu için farklı idareler tarafından hoş görülmüş, insanlar da onun bu tarz yaşamını anlayıp kabul etmişlerdir.
- Kuşatı, yılın ılık zamanlarında kubbe çevresindeki pencereler açıldığında taze hava ve güneş ışığıyla daha sağlıklı bir ortam oluştururdu.
- Sanatçının insanlarla ilişkileri sınırlıydı, bazen jimnastikçi arkadaşları, çatıda çalışan işçiler veya itfaiyeciyle iletişim kurardı.
- 03:33Menajerin Görevi
- Menajer, sanatçının acısını gereksiz yere uzatmaktan kaçınmak için çaba gösterirdi.
- Sanatçının yolculukları için yarış arabaları veya trenlerde özel düzenlemeler yapıldı, ancak bu yolculuklar sanatçının sinirlerini yıpratıyordu.
- Menajer, sanatçının trapezine tırmanıp asıldığı anları hayatının en güzel dakikaları olarak görürdü.
- 04:53Sanatçının İsteği ve Menajerin Tepkisi
- Bir gün, sanatçı menajerine tek trapez yerine sürekli iki trapez kullanmasını istediğini söyledi.
- Menajer fikri kabul etti, ancak sanatçı bunu bir şart olarak belirtti ve bir daha asla tek trapez üzerinde gösteri yapmayacağını söyledi.
- Sanatçı ağlamaya başladı, menajer onu yatıştırmak için ilk istasyona varır varmaz gösteri alanına ikinci trapezden bahseden bir telgraf çekeceğine söz verdi.
- 06:59Menajerin Endişesi
- Menajer, sanatçısının isteklerinin sürekli çoğalması ve bunun varoluşu tehdit eden bir şey olup olmadığı konusunda endişeleniyordu.
- Menajer, sanatçısının hıçkırıklarının sona erip dingin bir uykuya daldığını seyrederek, ilk kırışıklıkların onun kibar, çocuksu anına nasıl kazınacağını hayal etti.
- 07:35Küçük Kadın
- Hikayede bahsedilen küçük kadın, doğuştan ince yapılı, sımsıkı giyinen ve ahşap rengine benzeyen sarımsı gri tonlarda kumaştan yapılmış biri olarak tanımlanır.
- Kadının elbisesi aynı renkteki püsküller veya düğme benzeri saçaklarla süslüdür, asla şapka takmaz ve donuk sarı saçları yumuşak ve gevşek bağlanmasına rağmen dağınık değildir.
- Sımsıkı giyinmesine rağmen vücudu oldukça esnektir.
- 08:07Bir Kadının Öfkesi
- Anlatıcı, karşısındaki küçük kadının kendisiyle ilgili sürekli itirazlar yaparak ve haksızlığa uğradığını düşünerek yaşadığı öfkeyi anlatıyor.
- Kadının öfkesi, anlatıcının kişisel gelişimine ilgisi yokken, kendi çıkarlarını korumak ve anlatıcıdan kaynaklanan işkenceleri önlemek için devam ediyor.
- Anlatıcı, kadının sürekli öfkesinden kaynaklanan fiziksel acı çektirdiğini ve aile üyelerinin de durumunun endişeli olduğunu belirtiyor.
- 11:23Kadının Stratejisi
- Anlatıcı, kadının öfkesinin sebebini biliyor ancak akrabalarının endişelerini paylaşmadığını ve kadının güçlü ve dayanıklı olduğunu düşünüyor.
- Kadının, acısını gizlice göstererek ve dışarıdan izleyenlerin dikkatini kendine çekerek, anlatıcıya karşı genel bir öfke oluşmasını umduğunu düşünüyor.
- Anlatıcı, kendisini inceleyenlerin hiçbir hata bulamayacağını ve kendisinin işe yaramaz biri olmadığını savunuyor.
- 13:31Anlatıcının Durumu
- Anlatıcı, kadının hastalık belirtilerini ciddiye almadığını kabul etmekten veya suçu diğerlerine atmak yerine, ona karşı sempati duymadığını açıkça söylemekten çekiniyor.
- İnsanların ona inanıp inanmayacağını değil, kadının durumunu kayda geçirmelerinden endişe duyuyor.
- Anlatıcı, kadının tutumunda sadık ve samimi olduğunu, ancak kendisini değiştirmeye çalışarak öfkeyi hafifletmeye çalışıyor.
- 17:11Çözüm Arayışı
- Anlatıcı, kendisini değiştirmeye çalışsa bile kadının tatminsizliğinin daha derin sebepleri olduğunu anlıyor.
- Kadının, anlatıcının intihar etmesi durumunda bile öfkesinin sınırsız olduğunu düşünüyor.
- Anlatıcı, bir dostuna durumu anlatınca tavsiye olarak uzaklaşması önerilmesine şaşıyor ve durumun daha karmaşık olduğunu düşünüyor.
- 20:07Bakış Açısı ve Kararlar
- Konuşmacı, dostunun fikirlerinin kendi fikrini sağlamlaştırdığını ve zaman içinde bakış açısının geliştiğini belirtiyor.
- Var olduğuna inandığı meseleye gittikçe daha sakinleştiği ve aslında bu konunun herhangi bir karara bağlanmayacağını fark ettiğini söylüyor.
- Gençken kararın her an kapıda olduğunu düşünürken, aslında hiçbir karar çıkmadığını anlatıyor.
- 21:32Kadınların Yaşadığı Zorluklar
- Kadınların sık sık kendilerini zayıf hissettiğini ve dünyanın her sorunla ilgilenebilecek kadar vakti olmadığını belirtiyor.
- Kadınların yaşadığı olayların çoğu güçlü veya zayıf bir biçimde kendilerini tekrarlayan, sadece sayılarını artıran şeyler olduğunu söylüyor.
- Kadınların güvendikleri tek şeyin sezgileri olduğunu ve bunların onları oyalamaya yeterli olduğunu ifade ediyor.
- 22:13Köşede Bekleyen İnsanlar
- Köşede bekleyen, havayı solumaktan başka bir şey yapmayan insanların hep olduğunu ve yakınlıklarını akraba oluşlarıyla açıkladıklarını belirtiyor.
- Bu insanlar her zaman izlediklerini ve sezginin kokusunu aldıklarını, ancak hala orada durdularını söylüyor.
- Konuşmacı, zamanla bu insanların farkına varmaya başladığını ve yüzleri arasında ayrım yapabildiğini ifade ediyor.
- 23:01Karar ve Yargı
- Konuşmacı, dışarıdan seyredenlerin bu meseleyle ilgileneceğini ve yargılanma sürecinden sağ salim kurtulamayacağını biliyor.
- Kendisini yabancı görüp dulavrat otu olarak değerlendiren insanların, onu en kötü durumda bile sadece çirkin bir karalama ekleyeceğini düşünüyor.
- Şu anki durumda rahatsızlık hissetmediğini, yıllar geçtikçe hafif bir rahatsızlık duymasının meselenin gerçek anlamıyla hiçbir alakası olmadığını belirtiyor.
- 24:19Yaşam ve Şüpheler
- İnsanın fiziksel anlamda bir sezgi ile oluşacaklarına inanmadığı yargıları beklemeye başladığını söylüyor.
- Bu durumun sadece ileri yaşlarda oluşan bir olay olduğunu, gençliğin sonsuz güç pınarında tatlı ayrıntıların kaybolduğunu belirtiyor.
- İleri yaşlara kadar hayatta kalan şeylerin kalıntılardan oluştuğunu ve her birinin dikkatle gözden geçirildiğini ifade ediyor.
- 25:14Açıkalık ve Özgürlük
- Konuşmacı, küçük sorunu elimle hafifçe örtmeye devam ettiğini ve hayatını özgürce sürdüreceğini söylüyor.
- Kadının ne kadar öfkeye boğulsa da, hayatını diğerleri tarafından rahatsız edilmeden sürdürmeyi tercih ettiğini belirtiyor.
- 25:29Açlık Sanatçıları
- Son on yıldır açlık sanatçılara olan ilginin önemli derecede azaldığını, eskiden kazançlı olan bu gösterilerin bugün imkansız olduğunu anlatıyor.
- Eskiden şehir açlık sanatçısıyla ilgilenir, herkes günde en az bir defa onu görmek isterdi ve kafesin önünde oturan müdavimler olurdu.
- Gösteri sırf moda diye ilgilenen yetişkinler için eğlence aracı iken, çocuklar açlık sanatçısının durumunu şaşkınlıkla seyrederlerdi.
- 27:19Nöbetçiler ve Şüpheler
- Açlık sanatçısının kendisini gizli gizli besleyip beslemediğinden emin olmak için gece gündüz nöbet tutan üçlü gruplar halinde seçilen nöbetçiler vardı.
- Bazı nöbetçiler kasten uzak bir köşede oturup açlık sanatçısının yemek yemesine izin vererek kendilerini kaybederlerdi.
- Açlık sanatçısı için bu nöbetçilerden daha ıstırap verici hiçbir şey yoktu ve onlar sanatçının sanatını icra etmesini zorlaştırıyordu.
- 29:04Nöbetçilerin Rolü
- Kafese yakın oturan, fenerle açlık sanatçısını aydınlatan nöbetçiler daha çok tercih ediliyordu.
- Açlık sanatçısı, ışığa ve kalabalığa aldırmaksızın biraz olsun kestirmeyi başarırdı ve nöbetçilerle hikayeler anlatarak vakit geçirirdi.
- En mutlu anlarını, nöbetçilerin yorucu geceden sonra büyük bir iştahla saldırdıkları devasa kahvaltı getirildiğinde yaşardı.
- 30:16Şüpheler ve Tatmin
- Aç kalma gösterisinin asla vazgeçilmez şüpheleri arasındaydı ve kimsenin açlık sanatçısının başında sürekli nöbet tutarak geçirecek zamanı yoktu.
- Aç kalma eylemiyle tamamen tatmin olabilecek tek seyirci kendisiydi, ancak diğer sebepler yüzünden asla tatmin olamıyordu.
- Açlık sanatçısı, aç kalmanın ne kadar basit bir iş olduğunu kimsenin bilmediği kadar iyi biliyordu.
- 31:11Açlık Sanatçısının Duyguları
- Açlık sanatçısı, aç kalmayı en kolay iş olarak gördüğünü ve bunu sır olarak saklamadığını söylüyor.
- İnsanlar ona inanmıyor, en iyi ihtimalle alçakgönüllü olduğunu düşünürken, çoğu onu reklam düşkünü, aç kalma eyleminin kolaylıklarını bildiği için kendisine basit gelen bir sahtekar olarak görüyor.
- Sanatçı, kırk günlük gösterinin sonunda kafesini terk etmek zorunda kalıyor, ancak aslında daha uzun süre dayanabileceğini ve kendini aşıp "akıl almazlık krallığına" ulaşma şansını kaçırdığını düşünüyor.
- 32:29Gösterinin Sonu
- Kırkıncı günün sonunda çiçeklerle kaplı kafes açılır, amfi tiyatro dolu olur, askeri bando çalar ve doktorlar gerekli ölçümleri yapar.
- Sanatçı, kendini korumaya alır ve ayağa kalkmak istemez, çünkü daha uzun süre dayanabileceğini ve kendi kendine "akıl almazlık krallığına" ulaşma şansını kaçırdığını düşünüyor.
- Menajer, sanatçının üzerinde havaya kaldırılır ve gizlice sarsarak bayanlara teslim edilir, ancak sanatçı korunma içgüdüsüyle dizlerinde kenetlenir.
- 36:13Yemek ve Menajerin Rolü
- Yemek gelirken, sanatçı yarı uykulu bir haldeyken menajer ona bir şeyler döker ve seyircilere sanatçının menajere fısıldadığı bir mesaj iletir.
- Orkestra tantanayla destekler, kalabalık dağılır ve artık kimsenin izledikleri gösterilerden memnun olmamak gibi bir şansı yoktur.
- Sanatçı, aç kalmaktan kaynaklanan acılarını açıklamak isteyenlerden çileden çıkıp kafesin parmaklıklarını sarsabilir.
- 38:00Menajerin Savunması
- Menajer, sanatçının açlık nedeniyle gerginlik hali olduğunu ve daha uzun süre aç kalabileceğini iddia eder.
- Fakat bu iddiayı çürütmek için, sanatçının gösterinin kırk gününde zayıflıktan neredeyse erimiş bir halde yatakta yattığını gösteren fotoğraflar ortaya çıkar.
- Bu gerçeklerin çarpıtılması açlık sanatçısı için çok fazla olur ve fotoğrafların her ortaya çıkışı onu parmaklıkları bırakıp inleyerek geriye yığılıp kalmasına neden olur.
- 39:32İlginin Azalması ve Yeni Hayat
- İlgi kaybı ani olarak gerçekleşir ve açlık sanatçısı kalabalıklar tarafından terk edilir.
- Menajer, eski ilginin hala var olup olmadığını anlamak için Avrupa'nın yarısını bir kez daha dolaşır, ancak tüm çabaları boş çıkar.
- Sanatçı, binlerce insanın alkışladığı adam olarak küçük panayırlarda teşhir edemeyeceğini ve başka bir meslek edinebilmek için fazla yaşlı olduğunu fark eder.
- 40:44Sirkte Yeni Başlangıç
- Sanatçı, menajerine veda edip büyük bir sirkte iş bulur.
- Sirk, sadece bir açlık sanatçısı değil aynı zamanda onun eski şöhretini de işe alır.
- Sanatçı, aç kalabileceğini garanti eder ve kendi başına bırakılırsa tüm dünyanın haklı şaşkınlığını kazanacağını iddia eder, ancak bu iddiası ilgili kişilerin sadece gülmelerine neden olur.
- 42:06Açlık Sanatçısının Kafesi
- Açlık sanatçısı, içinde bulunduğu kafesin, sirkin en ilgi çekici gösterisi olduğunu kabullenmişti ve vahşi hayvanların yanında tutuluyordu.
- Kafesin etrafı parlak boyalarla boyanmış posterlerle kaplanmıştı ve gösteriler ilan ediliyordu.
- Seyirciler vahşi hayvanları görmeye giderken açlık sanatçısının kafesinin önünde durmaları kaçınılmazdı.
- 43:02Ziyaretler ve Sinirlilik
- Açlık sanatçısı izleyici topluluğunu büyük bir tutkuyla beklerken, ziyaret zamanları onun aşırı sinirlenmesine neden olurdu.
- Başlangıçta gösteri aralarını sabırsızlıkla beklerdi ve kalabalığın kendisine doğru hücum etmesini seyrederdi.
- Seyircilerin çoğunu hayvanları görmek için orada olduğunu kabullenene kadar, onların çığlıklar atıp küfürler savurduğu grup haline gelmesi onu daha da huzursuz ediyordu.
- 44:05Seyircilerin Davranışları
- İlk grup vahşi hayvanlara ulaşmaktan başka bir niyeti yoktu, ikinci grup ise boş vakitlerini açlık sanatçısını izleyerek doldurmak isterdi.
- Nadiren bir baba, yanında çocuğuyla gelip açlık sanatçısını göstererek eski zamanlardan bahsederdi.
- Açlık sanatçısı kendi kendine sık sık kafesinin hayvanlara bu kadar yakın olmasaydı her şeyin daha iyi olacağını söylüyordu.
- 45:03Açlık Sanatçısının Durumu
- Vahşi hayvanların kokuları, gece yarısı rahat durmaması, yırtıcı hayvanlar için taşınan et parçaları ve beslenme çığlıkları onu huzursuz ediyordu.
- Arasından nadiren de olsa bir hayran çıkabilecek olan ziyaretçi kalabalığı için bu hayvanlara muhtaçtı.
- İnsanlar bir açlık sanatçısına dikkat çekmenin çağları aşan gelişimine alışmışlardı.
- 46:04Açlık Sanatçısının Sonu
- Sanatçının kararı kesinleşti, elinden geldiğinin en iyisini yaparak aç kalmak istiyordu ve bunu da yaptı.
- Güzel posterler kirlenip yırtıldı ve hiç kimsenin aklına onları değiştirmek gelmiyordu.
- Ne kadar süre aç kalacağının yazılı olduğu ilan tahtası uzun zamandır güncellenmemişti.
- 47:24Yetkili ve Açlık Sanatçısı
- Bir gün yetkili kafesi fark etti ve çalışanlara neden kullanılmadığını sordu.
- Açlık sanatçısını gördüklerinde yetkili ona "hala aç mısın?" diye sordu.
- Açlık sanatçısı "lütfen beni bağışlayın" diye mırıldandı ve yetkili bunu takdir ediyoruz dedi.
- 48:32Açlık Sanatçısının Son Sözleri
- Açlık sanatçısı "çünkü aç kalmak zorundayım, başka türlü yaşayamam" dedi.
- "Çünkü sevdiğim yiyeceği bulamıyorum" diyerek son sözlerini söyledi.
- Yetkili "burayı temizleyin" dedi ve açlık sanatçısını samanlarla beraber gömdüler.
- 49:21Panterin Kafesine Taşınması
- Kafese genç bir panter koydular ve uzun zamandır işe yaramayan bu hayvanın kafesin içinde kendisini oradan oraya atışını görmek, en zor anlayan beyinlerin bile fark edebileceği bir gelişmeydi.
- Bakıcılar hayvanın sevdiği tüm yiyecekleri getiriyor ve özgürlüğünü bile aradığı söylenemezdi.
- Panter'in vücudunda, çevresinde özgürlük barındırıyor gibiydi ve hayattan aldığı haz izleyicileri kafesin etrafına toplandırdı.
- 50:14Josef ve Müzik
- Josef, bir şarkıcıdır ve onu dinlemeyen biri şarkının gücünü bilmiyor demektir.
- Halkın çoğu müzikten hoşlanmaz ancak Josef'in söylediği şarkıları dinlediğinde beraberinde uzaklara sürüklenmeyecek kimse yoktur.
- Josef'in ölümüyle müzik uzun süre hayatlarından yok olup gidecektir.
- 51:27Müzikin Etkisi
- Müziğin gerçekte nasıl bir güce sahip olduğu merak edilir, çünkü halk müziğe karşı yeteneksizdir.
- Josef'in şarkısının özünde sıradışı hiçbir şey simgelemediği, sadece ıslık çalmak olduğu düşünülür.
- Halkın tek becerisi ıslık çalmaktır ve bunu yaparken farkında olmadan, hatta çoğu bunun bir becerisi olduğunu bile bilmez.
- 53:52Josef'in Sanatı
- Josef'in ortaya koyduğu şey salt ıslık çalmaktan daha fazlasıdır.
- Onu dinlerken uzaktan normal bir ıslık duyulurken, onun hemen önüne oturulduğunda salt ıslıktan çok daha fazlası işitilir.
- Josef'in sanatını anlayabilmek için sadece onu görmeniz yeterli değildir, aynı zamanda duymanız gerekir.
- 55:22Josef ve Halkın İlişkisi
- Josef, kendimizde beğenmediğimiz bazı şeyleri yaptığı zaman onları beğeniyoruz.
- Josef, halk arasında çok kaba görünüyordur ve soğukkanlılığını korumaya karar vermiştir.
- Josef sadece takdir edilmek değil, aynı zamanda tam olarak kendi buyurduğu şekilde takdir edilmek istiyor.
- 57:00Josef'in Şarkısı
- Josef'in sanatı bize mutluluk verir ve onu dinlerken asla ıslık çalmayız, sessizleşiriz.
- Josef'in şarkısını dinlerken küçük bir budala ıslık çalmaya başladığında, Josef tümüyle uzamış boynu ve gerilmiş kollarıyla zafer ıslığını çalmaya başlar.
- Josef için önemsiz her ayrıntı, her kaza, her dayanıklılık gösterisi şarkısının etkisini artıracak mükemmel birer fırsattır.
- 59:05Josef'in Önemi
- Halkın hayatları kıpır kıpırdır, her gün karşılıkları sürprizler, kaygılar, umutlar ve korkularla doludur.
- Zorluklarla karşılaşınca Josef sıranın kendisine geldiğini düşünür ve dehşet içindeki narin yaratık korkudan titreyerek karşımıza dikilir.
- Josef'in belli olmayan yönlerde hareket etmesi ve şarkı söylemek niyetinde olduğunu gösteren bir tavır takınması, halkı bir araya toplar.
- 1:02:30Halk ve Josef İlişkisi
- Halkın Josef'in şarkısına kayıtsız şartsız bağlı olmadığı, sadece zararsız dedikoduları seven bir toplum olduğu belirtiliyor.
- Josef'in asıl mücadele ettiği mesele, halkta kayıtsız şartsız bağlılığın olmaması.
- Halk Josef'e bağlıdır ancak bu bağlılık kayıtsız şartsız değildir.
- 1:03:19Josef'e Karşı Halkın Tutumu
- Halk genellikle gülmeye eğilimli olsa da Josef'e asla gülmüyor, onu korunmaya muhtaç bir yaratık gibi görüyor.
- Josef'e emanet edilmiş bir şey gibi bakıldığı için onun yanında gülmemek bir sorumluluk olarak görülüyor.
- Halk Josef'i, bir baba çocuğu evlat edinir gibi koruyup kolluyor.
- 1:05:27Josef'in Kendi Görüşü
- Josef, kendisinin halkı koruyan tek kişi olduğuna inanıyor ve şarkısının kötü şartlardan kurtarıldığını savunuyor.
- Josef genelde az konuşur, ağzı kapalı bile olsa ne demek istediğini gözlerinde gösterir.
- Halk kriz zamanlarında Josef'in sesini daha dikkatle dinler ve tehlikeler karşısında daha sessiz ve alçakgönüllü olur.
- 1:08:03Josef'in Şarkısı ve Halkın Tepkisi
- Josef'in şarkıları bir halk toplantısı gibi görünüyor, sessizlik içinde dinleniyor.
- Josef, şarkısını halk toplantısı sırasında feda etmez çünkü sanatının farkında olanlar da var.
- Josef'in yükselttiği zayıf ıslık, düşman bir dünyanın kaosunun ortasında yer alan halkın acıklı yaşamına benzetilebilir.
- 1:09:38Josef ve Müzik İlişkisi
- Josef, kendini kanıtlamaya çalışarak bize açılan bir yol arar, ancak gerçek bir ses sanatçısı olmasa da onu büyük bir samimiyetle dinleriz.
- Gerçek bir ses sanatçısının çabalarına karşılık Josef'in doğuştan bahşedilmiş yetenekleri vardır.
- Josef şarkı söylemeye ve şüphelerini es geçerek ıslık çalmaya devam eder, bunun aksi bile olsa onu teselli edecek şeyler hep vardır.
- 1:10:43Yaşam Tarzı ve Çocukluk
- Halkımız arasında gençlik, hatta kısa bir çocukluk dönemi bile yaşanmaz, çocuklar sorunlardan uzak yaşamayı ve amaçsızca oynayıp eğlenmeyi hak ederler.
- Ekonomik sebeplerle dağınık yaşamak zorunda kaldığımız bölgeler çok geniş, düşmanlarımız çok fazla ve tuzakları önceden görmek zor.
- Çocuklarımız hafiften yürümeye ve çevresini ayırt etmeye başladıklarında tıpkı yetişkin gibi kendi başlarının çaresine bakmak zorundadır.
- 1:12:13Çocukluk ve Toplumsal Yapı
- Diğer toplulukların çocukları özenle büyütülürken, bizim okullarımız yok ve halkımız mümkün olan en kısa aralıklarla çocuklarımızdan oluşan geniş bir kalabalık yaratabilir.
- Bizim çocuklarımız sürekli yenilenir, bir önceki artık kesinlikle çocuk değildir.
- Çocukluk ve yaşlılık dönemleri diğerlerinde olduğundan daha farklı ortaya çıkar, gençlik diye bir şey yoktur, tam o dönemde yetişkin oluyor ve uzun zaman öyle kalıyoruz.
- 1:14:30Müzik ve Toplumsal İlişki
- Müziğe olan ilgimiz muhtemelen bitkinlik ve umutsuzluğa bağlıdır, müzik için çok yaşlıyız ve onun uyarıcı gücü ciddiyetimize uymuyor.
- Josef'in müzik kabiliyeti olsaydı, türdeşlerimizin karakteri gereği daha ortaya çıkmadan baskı altına alınirdı.
- Josef ıslık çalıp şarkı söyleyebilir, ona ulaşmak için en ufak bir çaba sarf etmesek bile belli bir müzikal geleneği sürdürmekteyiz.
- 1:15:18Josef'in Konserleri
- Josef onlara daha fazlasını veriyor, özellikle ciddi anlarda.
- Konserlerinde sadece çok genç olanlar şarkıcı sıfatıyla ilgilenir, diğerleri kendi içlerine döner.
- Josef'ın ıslığı, kısa süren zavallı çocukluğumuza bir daha geri gelmeyecek olan kayıp mutluluğa ve bugünün çalışma hayatına dair bir şeyler içerir.
- 1:16:51ıslık ve Toplumsal Değer
- ıslık halkımızın dilidir, pek çok zaman içimizden birini bilmeden bütün hayatı boyunca ıslık çalar.
- ıslık çalmak günlük hayatın baskılarından bağımsızdır ve kısa bir süreliğine kendimizi özgür hissetmemizi sağlar.
- Josef'ın gösterileri kesinlikle kaçırmak istemeyeceğimiz türden olaylardır, ancak bunun Josef'ın bize yeni bir güç verdiğine dair iddiasıyla ilgisi yoktur.
- 1:17:54Josef'in Toplumsal Konumu
- Josef'in toplumsal konumu, kendisine istediği her şeyi yapma imkanı veren kanunların neredeyse dışında yer alır ve her şey ona bağışlanmıştır.
- Halk Josef'ı anlamıyor, sadece çaresizce takdir ediyor, sanatına değer vermiyor ve onu kendilerine ait olan hakimiyet gücünün ötesine yerleştiriyorlar.
- Josef uzun süre önce şarkı sayesinde çalışmaktan muaf olmuştur, ancak halk onu dinler ama önemsemez.
- 1:21:03Josef'in Mücadelesi
- Josef düzenli bir şekilde çalışır, elinden geldiği kadar iyi şarkı söyler, ancak bu durum bir süreliğindir.
- Josef mantıklı biridir ve çalışmaya karşı herhangi bir nefreti yoktur, çalışmaktan nefret etmek bizim için tamamen bilinmez bir şeydir.
- Josef sadece halk için sanatının çağlar boyu devam edecek olan ve şimdiye kadar bilinen her şeyin ötesinde bir kabul için çabalıyor.
- 1:21:52Josef'in İsteği ve Halkın Tavrı
- Josef'in saldırılarının yönünü değiştirmesi gerekiyordu, ancak yaptığı hatadan geri dönemezdi çünkü geri dönüş ona haksızlık demekti.
- Josef'in hiçbir düşmanı yoktu, halk bu durumda soğuk bir ifade takındı ve Josef'in bu tavrı bile kırk yılda bir görülebilecek bir durumdu.
- Halkın kendi vatandaşlarına karşı anlaşılmaz bir karar verebilme gücüne sahip olması ve büyük bir özveriyle korudukları vatandaşlarına bile acımasız olabilecekleri düşüncesi, herhangi bir eğlence düşüncesini akıllardan siliyordu.
- 1:23:43Josef'in Mücadelesi
- Halkın Josef için duyduğu hayranlık samimi ve kanıtlanmış olsa da, Josef'in isteği o kadar aşırıydı ki, küçücük bir çocuk bile sonucu önceden görebilirdi.
- Josef'in mücadelesi son zamanlarda iyice şiddetlendi, önceleri sadece sözlerle gerçekleştirirken, şimdi kendine daha etkili olduğunu düşündüğü ancak tehlikeli görünen başka araçlar kullanmaya başladı.
- Josef'in yaşlanma ve sesinde zayıflama söz konusu olamaz, istekleri tamamen içsel gereksinimlerden kaynaklanıyor ve dorukta duran tacı uzanıyor.
- 1:25:23Josef'in Fikri ve Taraftarları
- Josef'in düşüncesine göre dünyadaki bütün ciddi yöntemler tam anlamıyla başarısızlığa mahkumdur.
- Taraftarları, Josef'in o kadar değişik bir tarzda şarkı söyleyeceğini ve toplumun her kesiminden kişilere gerçek bir mutluluk verebileceğini söylentilere ekliyorlar.
- Josef'in "gücü olanı bozuk, adil olanı prime vereceğine göre her şey tıpkı eskiden olduğu gibi kalmak zorunda" olduğu fikriyle çalışmaktan muaf olmak için verdiği savaş söz konusu olduğunda durum değişiyor.
- 1:26:19Josef'in Mücadelesi ve Kararları
- Josef'in şarkısı bir mücadele gibi görünse de doğrudan şarkısının gücüne dayanmıyor, bu yüzden kullandığı her araç yeterince iyi kalıyor.
- Josef yüksek perdeden okuduğu doğaçlama parçaları kısaltmak istiyor, ancak bunları tamamen yok etmeyecek.
- Halk parçaların kısaltılması hakkında laf etmeden Josef'i dinliyor ve onun isteklerine karşı tavırlarında değişiklik göstermiyor.
- 1:27:15Josef'in Kararlarının Değişimi
- Josef'in görünümündeki ve düşünce tarzındaki büyüleyici bir şeylerin varlığı kaçınılmaz.
- İlk başta parçaları tekrar bütünlükleri içinde icra edeceğini söyleyen Josef, bir sonraki konserden sonra kararını değiştirerek parçaların tamamen yok olmasını sağlıyor.
- Halk bu açıklamaları, verilen kararları ve yapılan değişiklikleri iyi niyetli fakat anlayıştan uzak bir tutumla duymazdan geliyor.
- 1:28:10Josef'in Yaralanması ve Topallaması
- Josef çalışma sırasında ayağındaki yarayla başı dertte, çünkü sadece ayaktayken şarkı söyleyebiliyor ve şarkılarını kısaltmak zorunda.
- Topallamasına rağmen taraftarlarından kendisini desteklemelerini istiyor, ancak kimse onun gerçekten yaralandığına inanmıyor.
- Halk Josef'in gösterilerini kısaltılmasından dolayı gereksiz yargara koparmaksızın, daha önce olduğu gibi minnettarlık ve zevkle dinliyor.
- 1:29:08Josef'in Konserlerindeki Dramlar
- Josef sürekli yorgunluğunu, kızgınlığını veya güçsüzlüğünü öne sürerek konserlere ek dramlar ekliyor.
- Taraftarları ona şarkı söylemesi için yalvarıyor, teselli ediyor ve iltifatlar yağdırıyor.
- Josef sonunda anlaşılması güç bir ağlama krizine giriyor ve direnmekten vazgeçerek şarkı söylemeye çalışıyor, ancak performansında normal olmayan bir heyecan hissediliyor.
- 1:30:46Josef'in Ortadan Kaybolması
- Josef'in en son gelişmesi, şarkısını söylemesi beklendiği bir zamanda ortadan kayboluşu oldu.
- Onu arama işinde sadece taraftarları değil, pek çok kişi görevlendirildi, ancak tüm çabalar boşunaydı.
- Josef ne şarkı söylemek ne de şarkı söylemesi için yalvarış duymak istemiyordu, bu sefer dönmemek üzere gitmişti.
- 1:31:32Halkın Josef'e Karşı Tutumu
- Saklanıp şarkı söylemeyen Josef, sakin ve görünürde herhangi bir hayal kırıklığı yaşamayan bu kontrolü kitle.
- Halk kendi yolunda ilerlemeye devam ediyor, Josef için işler daha da kötüye gidebilir ve öldürüp tamamen sessizliğe bürüneceği zaman çok yakın.
- Josef'in kaybı halk için kolay olmayacak, ancak Josef dünyevi acılardan kurtulmuş olarak büyük bir neşeyle halkın kahramanlarından oluşan kalabalığın içinde kayıplara karışacak ve kısa sürede unutulup gidecek.