Yapay zekadan makale özeti
- Kısa
- Ayrıntılı
- Bu video, iki konuşmacının dünya tarihi konularını ele aldığı bir sohbet formatındadır. Konuşmacılardan biri Inka medeniyeti hakkında bilgi sahibi olduğunu ve diğer konuşmacı Balkan kökenli olduğunu belirtmektedir.
- Video, Amerika ve Güney Amerika tarihi, Osmanlı İmparatorluğu'nun modernleşme süreci, Rus edebiyatı ve siyaseti, Polonya'nın tarihi ve Amerika İç Savaşı gibi çeşitli tarihsel konuları kapsamaktadır. İçerik, kronolojik bir yapıda ilerleyerek, her bölümden önemli tarihsel olayları, önemli figürleri ve toplumsal değişimleri ele almaktadır.
- Videoda özellikle Amerika'daki ırk ilişkileri, Güney Amerika'nın bağımsızlık mücadelesi, Osmanlı'nın Tanzimat Fermanı, Rus sosyalizminin gelişimi ve John Wilkes Booth'un Abraham Lincoln'i vurması gibi önemli tarihsel olaylar detaylı olarak anlatılmaktadır. Konuşmacılar, tarihsel olayların coğrafi, kültürel ve siyasi bağlamını da vurgulayarak, tarihin daha derin anlamlarını açıklamaya çalışmaktadır.
- 19. Yüzyıl ve Seçimler
- Asırlardır yapılan seçimlerden bazıları milat niteliğinde olup her şeyi değiştiriyor.
- 19. yüzyılda Ruslarla Osmanlı cephede savaşlar yaşanmış ve bu savaşlar çok kanlı olmuştur.
- 19. yüzyıl, normal yüzyıllardan farklı olarak "en uzun yüzyıl" olarak nitelendirilir ve günümüzün altyapıları bu yüzyılda oturmuştur.
- 02:24Rus-Ösmanlı Savaşları
- Rus-Ösmanlı savaşları bitmek bilmeyen bir süreç olup, 1677'den 1918'e kadar 241 yılın 57'sinde savaşlar yaşanmıştır.
- Bu savaşlar sırasında donanmalar yakılıp imha edilmiş, Beyaz Ruslar gibi demografik değişimler yaşanmıştır.
- Ruslar anlaşmalara biat etmemeleri ve tekrar saldırılar yapmaları nedeniyle sürekli savaşlar yaşanmıştır.
- 05:39Kırım Savaşı
- Kırım Savaşı, Ruslarla yapılan 13 temel savaşın en önemli savaşlarından biridir ve can kaybı açısından 600 bin sivil ve asker öldüğü söylenir.
- Kırım Savaşı uluslararası bir savaşa dönüşmüş, Florence Nightingale gibi figürler ortaya çıkmış ve ilk fotoğraflanan savaş olmuştur.
- Savaş teknolojisinin geliştiği bir döneme denk gelmiş ve birinci dünya savaşı gibi kanlı savaşların öncüsü olmuştur.
- 07:3519. Yüzyılın Önemi
- 19. yüzyıl, Osmanlı-Rus cephesinde, Amerikan cephesinde, Avrupa ve Güney Amerika cephesinde önemli olaylar yaşanmış bir dönemdir.
- 19. yüzyıl, günümüzü anlamak açısından, kapitalizmi, dünya ülkelerinin sınırlarını ve konumlandırılması açısından çok önemli bir yüzyıldır.
- Bu yüzyıl, Osmanlı'nın son çırpınışlarının yaşandığı ve Ruslarla olan savaşların Osmanlı'ya dış mihraklar olarak yardımcı olduğu bir dönemdir.
- 09:1619. Yüzyılda İmparatorlukların Sonu
- 19. yüzyılda Osmanlı İmparatorluğu'nun Tanzimat'ı ve farklı fermanlarla vatandaşlarının hayatını düzenlemesi, ancak imparatorluğun ölmeye yüz tuttuğu bir duruma geldi.
- 19. yüzyılın sonunda Osmanlı, Habsburg ve Prusya imparatorlukları ölmeye yüz tutmuş vaziyetteydi.
- 19. yüzyılda monarşiler artık sembolik bir hale gelmiş, taç giydirme ritüelleri Disney Land kıvamında görünüyordu.
- 10:37Rus İmparatorluğu'nun Gelişimi
- Rus İmparatorluğu, Konstantinopolis sevdası ve kendilerini "üçüncü Roma" olarak görme arzusuyla güneye doğru ilerleme çabası gösterdi.
- Büyük Petro, kendisi tersanelerde çalışan bir vizyona sahip bir liderdi ve bataklığı kurutarak Petersburg'u inşa etti.
- Büyük Petro'nun vizyonu, Avrupa'ya benzeyen, Aydınlanmadan beslenmiş bir Rusya inşa etmekti.
- 13:23Osmanlı-Rus Savaşları
- Rusya, Osmanlıya karşı sistematik bir taarruz ve yok etme politikası izledi, sadece Konstantinopolis'i almak değil, aynı zamanda tarım ve Karadeniz'i kontrol altına alıp Avrupa'ya da oradan kontrol etmek istedi.
- Lehistan (günümüz Polonya), Romanya, Eflak, Boğdan gibi topraklar Osmanlı ve Rusya arasında sürekli el değiştirdi.
- Osmanlı-Rus savaşları (1677-1711, 1713, 1736, 1768) sürekli olarak gerçekleşti ve Rusya sürekli ilerleyerek toprak alıyordu.
- 15:13Osmanlı'nın Rusya Karşısındaki Durumu
- Ruslar, Yeşilköy'e kadar ilerleyerek Osmanlı'ya büyük darbeler vurdu ve Plevne kalesi savaşı gibi önemli zaferler kazandı.
- Ruslar, Osmanlı'da Aya Sofya anıtı gibi sembollerin yıkılmasını sağladı ve Rus elçiliği gibi devasa yapılar inşa etti.
- Rusların meydan okuması özellikle İngiliz ve Fransızları rahatsız etti çünkü bu güçlü bir Rusya demekti ve onlara da kafa tutacaklardı.
- 17:14Birinci Dünya Savaşı'na Giden Yol
- Osmanlı, Birinci Dünya Savaşı'na girmek istemediğine rağmen, İngiliz ve Fransızlarla birlikte savaşmak istedi.
- Osmanlı'nın geri alabileceği topraklar zaten karşı tarafta olduğu için, İttifak Devletleri yanında girmek mantıklı görünüyordu.
- Almanya'nın yükselişi ve hızlı silah üretimi, Avrupa'da tehlikeli bir durum yarattı ve İngilizler, Fransızlar ve diğer ülkeler panik halindeydi.
- 19:14Türk-Rus Savaşları ve Osmanlı'nın Durumu
- Türk-Rus savaşları, özellikle 1853-1856 yılları arasındaki Kırım Savaşı, Osmanlı'nın can kaybı, moral ve demografik açıdan büyük zararlar veren savaşlar olarak değerlendiriliyor.
- Balkan Savaşları ve Kırım Savaşı'ndan sonra Osmanlı, birinci dünya savaşı'na daha zayıf bir şekilde girmiş ve modernleşmeyi ayağı yere basan şekilde gerçekleştirememiş.
- Kırım Savaşı, 1853'te Rusların Kırım'a istilasıyla başlamış, 1853-1856 arasında gerçekleşmiş ve 600 bin kişinin öldüğü en kanlı savaşlardan biri olmuştur.
- 21:14Kırım Savaşı'nın Detayları
- Kırım Savaşı'nda İngilizler, Fransızlar ve Osmanlılar Ruslara karşı müttefiklik ederken, Sardinya (Piemont) da Osmanlı'ya yardım etmek için savaşa katılmıştır.
- İngilizler Kırım Savaşı'nda askerlerini, silahlarını, hemşirelerini ve gazetecilerini göndermiş, savaş İngiltere'de büyük yankı uyandırmış ve modern gazetecilik açısından önemli bir savaş olmuştur.
- Türk filosu Sinop'ta imha edilmiş, Ruslar Karadeniz'de zaferler elde etmiş, şehirleri topa tutup istila etmiş ve Kırım Savaşı'nda Osmanlı ordusu imha edilmiştir.
- 23:07Kırım Savaşı'nın Sonuçları
- Kırım Savaşı'ndan üç yıl sonra, 1856'da barış antlaşması imzalanmış ve bu olay Tolstoy gibi Rus yazarları da etkilemiştir.
- Rus entelejansiyası savaşın acılarını yaşamış, Rus köylüler (mujikler) cephede hayatını kaybetmiş, ancak Çar sarayında Avrupa tarzında yaşam sürdürülmüştür.
- Rusya'da arka arkaya yaşanan devrimler, ekonomik zulüm ve yokluk nedeniyle yaşanmıştır.
- 25:32Serflik Sistemi ve Kaldırılması
- Rusya, ortaçağdan çıkmaya en geç kalan ülkelerden biri olup, köylüyü toprak ağasına ömrünün sonuna kadar bağlayan sert bir kas sistemi vardı.
- Tolstoy gibi toprak ağaları, serflerin haklarını savunup da aynı zamanda onları köle gibi çalıştırmıştır.
- Kırım Savaşı'nın sonunda Rusya'nın Avrupa karşısında gücü kırılmış, Osmanlı İmparatorluğu'nun lağvedilmesi ve İtalya'nın şekillenmesi gibi coğrafi değişimler yaşanmıştır.
- 29:43Serflik Sisteminin Kaldırılması
- Ortaçağdan 19. yüzyıla kadar serfler, toprağına bağlı, toprağının kölesi olan bir halktan oluşuyordu ve nüfusun yaklaşık %40'ını oluşturuyorlardı.
- Kırım Savaşı'ndan sonra, 1861'de serflik sistemi kaldırılmış, 28 milyon serfin özgürlüğü sağlanmıştır.
- Serfliğin kaldırılmasıyla birlikte, yakın zamanda Romanov ailesinin kurşuna dizilmesi ve 1917 devrimi yaşanmış, sosyalizm ve halkçılık akımları teoriden pratiğe dönüşmüştür.
- 33:0719. Yüzyılda Rusya'nın Sanayileşmesi
- 19. yüzyılda Rusya'da sanayileşme hızlanıyor ve kapitalist ilişkiler güçleniyor, ancak sonuç itibariyle daha çok tarım toplumu.
- Serfliğin ortadan kaldırılmasıyla şehirlerde fabrikalar inşa ediliyor ve Rusya, Batı güçlere kafa tutabilmek için endüstrisini genişletmeye ve geliştirmeye başlıyor.
- Fabrikalarda işçi sınıfı örgütlenmeye başlıyor ve bu kısa sürede gerçekleşiyor, teoriden pratiğe dönüşünü tanıklık ediyoruz.
- 34:37Almanya ve Rusya'da İşçi Sınıfı Karşılaştırması
- Almanya'da Rosa Lüksemburg gibi güçlü marksistler ve sosyalistler olsa da, Rusya'da fabrika fabrika örgütlenme çok daha hızlı gerçekleşiyor.
- Almanya'da yaklaşık 5 milyon işçi varken, Rusya'da bir milyona yakın farkla daha fazla işçi var, ancak nüfus büyüklüğüne göre beklenti daha fazla işçinin olması gerekiyordu.
- Rus devrimi için yeterince işçi ve sanayileşme olmadığı, hala köylülük yüksek oranda olduğu eleştirileri getirilebilir.
- 36:31Rus Edebiyatının Gelişimi
- Serfliğin kaldırılmasının geç olması ve büyük bir olgu olarak var olması, Rus edebiyatına büyük bir katkı sağlıyor.
- Aydınlanma çağından itibaren Avrupa'yla kıyaslandığında Rus edebiyatı 1860'lara kadar gelişmemiş, Puşkin'e kadar Rusça bile kullanılmıyordu.
- Puşkin ilk Rusça yazdığında aşağılanırken, Tolstoy ve Dostoyevski'ye gelindiğinde gerçek anlamda bir edebiyat devrimi oluyor.
- 38:02Rus Edebiyatının Halkı yansıtması
- Tolstoy, Dostoyevski gibi yazarlar sadece Rusça yazmakla kalmayıp, halkın sefaletini, zorluklarını, kumarıyla, yeraltı dünyasıyla, köylüleriyle yaşadığı hayatları aynalayan edebiyatlar yaratıyorlar.
- Ataol Behramoğlu, Rus edebiyatı, din ve edebiyatı profesörü olarak Rus edebiyatının Rus hayatında, felsefesinde ve halk hareketlerindeki öneminin tanıtıcısıdır.
- Rus edebiyatçıları fildişi kulelerinde oturmayıp, Krema tabakası olmalarına rağmen halkın dertlerini, yoksulluğunu ve ikilemlerini güzel bir şekilde yansıtıyorlar.
- 41:15Edebiyatın Devrimdeki Rolü
- Rus edebiyatçıları, halkın sınıf mücadelesini, ezikliğini, kompleksini ve öfkesini o kadar iyi yazmışlardır ki, devrimi onlarsız konuşmak mümkün değildir.
- Lenin, Rusya tarihinin bu dönemini anlatırken Tolstoy'un birçok büyük sorunları ortaya atmayı başarmış ve yüksek bir sanatsal güce eriştiğini, yapıtlarının dünya edebiyatının en büyükleri arasında yer aldığını belirtiyor.
- 43:17Tolstoy'un Eserlerinin Sosyal Etkisi
- Tolstoy'un eserleri, köle sahiplerinin altında ezilen bir ülkenin devrime hazırlık sürecinde önemli bir adım olarak görülmektedir.
- Rus toplumu o dönemde gerçek anlamda bir kast sistemindeydi; bir tarafta inanılmaz zenginlik ve balolar, diğer tarafta ise halk çamur içinde eziliyordu.
- Tolstoy'un romanları okuyan halk, kendilerinin böcek gibi ezildiğini fark ederek artık bu sistemle tahammül edemeyeceklerini beyan etmiş ve Ekim Devrimi'nde bu öfkeyle harekete geçmiştir.
- 46:01Tolstoy'un Hayatı ve Felsefesi
- Tolstoy kendisi de "toprağına dön" çağrısında bulunmuş, tarım işçileriyle birlikte çalışmış ve aristokrat olarak sade bir yaşam tarzı benimsemiştir.
- Hayatı bir ironi olarak nitelendirilebilir; aristokrat olmasına rağmen sade, minimal bir yaşam tarzını savunmaya yönelmiştir.
- Halkçılık hareketini romanlarında işleyen Tolstoy, yaşadıklarını yansıtarak insanlara ilham vermiştir.
- 47:23Dostoyevski ile Karşılaştırma
- Dostoyevski daha şehirli bir yazar olup, karakteri ve tutumu gerici olarak değerlendirilmektedir.
- Dostoyevski'nin edebiyatı güçlü olmasına rağmen, karakterleri Tolstoy'un çok boyutlu ve farklı sınıflara mensup karakterlerine kıyasla daha sınırlı olarak görülür.
- Dostoyevski'nin hayatta aldığı tutum gerici olsa da, 19. yüzyıl Rusya'sında dış düşmanların baskısı altında milliyetçilik yaparak varlığını sürdürme ihtiyacı anlaşılmaktadır.
- 50:56Edebiyatın Sosyal Etkisi
- Bu konuşmacılar, Rus siyasetine ve felsefesine edebiyatın nüfuz ettiğini vurgulamaktadır.
- Fransız yazarlar (Zola, Flaubert, Maupassant) genellikle gözlemlediklerini yazarken, Tolstoy birebir yaşadıklarını yansıtabilmektedir.
- Tolstoy, toprak ağası olmasına rağmen fakirlerin açlığını ve öfkesini çok güzel yansıtmıştır.
- 53:41Dostoyevski'nin Eserleri
- Dostoyevski'nin romanlarında sistem eleştirisi ve toplum eleştirisi yapılmaktadır.
- "Suç ve Ceza" romanında bir katilin psikolojisine ilk kez bu kadar derin bir şekilde anlatılmıştır.
- Dostoyevski hem Rus milliyetçiliğini yansıtırken hem de sınıfsal kopuşları ve nüansları güçlü bir şekilde betimlemektedir.
- 56:00Rus Edebiyatı ve Toplum
- Rus edebiyatçıları toplumun sadece aynası değil, aynı zamanda toplumun mimarı olarak görülüyor.
- Tolstoy, Dostoyevski ve Puşkin gibi yazarların eserleri, 60-70 yıl sonra devrimi gerçekleştirecek kişilerin karakterlerini vücutluyor.
- Lenin, Troçki ve diğer Rus siyasetçileri Rus edebiyatının önemli bir rol oynadığını tanıklık ediyorlar.
- 57:57Eleştirmenler ve Felsefi Etkiler
- Rus edebiyatının felsefi ve eleştirel boyutunda Belinsky, Herzen, Chan, Şevskiy ve Stasof dört isim ön plana çıkıyor.
- Bu düşünürler ve eleştirmenler Lenin'den Dostoyevski'ye kadar birçok kişiyi etkilemişler.
- Belinsky, Marx'tan Engels'e kadar birçok kişinin gençliklerinde etkili olan bir yazar, eleştirmen ve filozof olarak kabul ediliyor.
- 58:54Belinsky'nin Etkisi
- Belinsky, Hegel'in diyalektik felsefesinden ve Alman romantizminden beslenmiş, Rus aydınlanmasının altyapısını oluşturan sosyalist felsefenin temel taşlarından biri.
- Eleştirmenler genellikle sanatçılar tarafından parazitik olarak görülürken, Belinsky'nin eleştirileri edebiyatı şekillendiriyor.
- Gogol gibi yazarların yazı yazma tarzını etkileyen yapıcı eleştiriler yapıyor.
- 1:01:20Herzen ve Şevskiy
- Herzen de Batı'daki romantik akımlardan etkilenmiş ve Rus sosyalizmi fikrini ortaya çıkaran bir düşünür.
- 1869'da "Eski Yoldaşlar Mektupları" adlı kitabında kapitalist düzenin sosyalist düzene geçişinin nüvelerini veriyor.
- Şevskiy, ulusalcı bir dünya görüşüyle bilimsel sosyalizmi birleştiren devrimci düşüncenin sözcülerinden.
- 1:03:46Şevskiy'nin Devrimci Yönü
- Şevskiy, sarayı ve çarlığı eleştirdiği için Sibirya'ya sürülüp 20 yılını orada geçiriyor.
- Sürgünde yazdığı "Ne Yapmalı?" adlı romanı, Lenin'in "Ne Yapmalı?" adlı eserini etkileyen bir ilham kaynağı.
- Lenin, 1904'teki bir söyleşisinde Şevskiy'nin gençliğinde kendisini etkileyen bir yazar olduğunu belirtiyor.
- 1:05:47Rus Devrimcileri ve Batı Karşıtlığı
- Bu Rus devrimcileri, Marx ve Engels'ten Lenin'e kadar politik düşünürlerin altyapısını oluşturuyor.
- Bu düşünürlerin ortak özellikleri hegelci duruş, diyalektik bakış ve romantizm.
- Stasof'da doğuculuk ve Auryacılık güçlü, Rus halklarının birleşmesi ve Batı düzenine karşı kafa koyma hayali var.
- 1:07:21Polonya'nın Tarihsel Geçmişi
- Polonya, Balkanlar'ın veya Orta Avrupa'nın "Paris'i" olarak nitelendirilir çünkü Napolyon, Almanlar ve Ruslar gibi büyük güçler sürekli olarak onu işgal etmeye çalışmıştır.
- Varşova'da Stalin döneminden kalma devasa bir kültür merkezi bulunmaktadır; eski jenerasyon Stalin'den ve Ruslardan dolayı onu yıkmak istese de, yeni jenerasyon bu eseri çok umursamamaktadır.
- Polonya, Osmanlı ve Ruslar tarafından sürekli savaşa maruz kalmış, Osmanlılar ona kafa tutarken Ruslar ise Polonya'yı işgal etmeye çalışmıştır.
- 1:09:17İkinci Dünya Savaşı ve Sonrası
- İkinci Dünya Savaşı sırasında Polonya'da korkunç toplama kampları kurulmuş, özellikle Yahudilere karşı soykırım yapılmıştır.
- Rusların da bu toplama kamplarında parmağı vardır ve savaşın sonunda Ruslar tarafından açlıktan ve zorla çalıştırılarak birçok insanın ölümü olmuştur.
- Polonya'da 19. yüzyıl devrimci kültürüne büyük etki yapmış bir köklü bağımsızlık mücadelesi vardır, hem Ruslara hem de bazı bölgelerde Almanlara karşı.
- 1:11:56Polonya'nın Kültürel ve Siyasi Yapısı
- Polonya, Avrupa'nın göbeği olarak düşünülen merkezde yer alır ve bu nedenle sürekli Batı'dan Prusyalılar ve gelişen Fransa'dan tehdit altında kalmıştır.
- Napolyon savaşları sırasında (1805) Napolyon Prusya'ya girmek isterken Polonya üzerinden geçmiştir ve bu dönemde Varşo Dükliği gibi tuhaf yapılar ortaya çıkmıştır.
- Polonya, Avrupa'nın merkezindeki en Katolik ulus olarak bilinir ve Katolik Kilisesi orada çok güçlü bir kimlik oluşturmuştur.
- 1:13:32Milliyetçilik ve Ayaklanmalar
- Katoliklik ve milliyetçilik birleşerek Polonya'da güçlü bir kimlik oluşturmuştur çünkü her zaman büyük ve daha güçlü uluslar kendi tarafına çekmek veya işgal etmek istemiştir.
- 18. yüzyıldan itibaren Polonya'da ciddi bir milliyetçilik akımı gelişmiştir ve işbirlikçilere karşı şiddetli bir nefret patlaması yaşanmıştır.
- Ruslarla veya Napolyon'la işbirliği yapanlar ağır şekilde cezalandırılmış ve Polonya'da milliyetçi Katolik akımın desteğiyle ayaklanmalar olmuştur.
- 1:14:41Polonya'nın Tarihi Ayaklanmaları
- 1860'dan itibaren Polonya'da birçok ayaklanma gerçekleşmiş olup, bu ayaklanmalar Leh milliyetçiliği ve vatansız bir kimlik oluşumu olarak okunabilir.
- Polonya'da sanayileşme geç gelmiş, büyük bir coğrafya ve tarım toplumu olan ülke içinde şehirli ve köylü tayfları arasında kırılmalar yaşanmıştır.
- Polonya'nın tarihinde 1863, 1846, 1848, 1863 ve 1905 yıllarında ayaklanmalar ve devrimler yaşanmış, bu devrimlerin genel temalı pozitivizm, romantizm ve Katoliklik'in bir sentezidir.
- 1:16:45Polonya'nın Coğrafi Konumu ve Milliyetçilik
- 20. yüzyıla girildiğinde Polonya, Almanlar ve Ruslar için yutulacak bir parça olarak görülmüştür.
- Polonya'nın coğrafi konumu nedeniyle sürekli komşularının tehdidi altında olduğu ve kendini korumak için milliyetçiliği depreştirme ihtiyacı hissettiği belirtilmiştir.
- 1:17:35Amerikan İç Savaşı'nın Nedenleri
- Amerika'nın kuzey ve güney eyaletleri arasındaki farklar, İç Savaşı'nın temel nedenlerindendir.
- Kuzey eyaletleri soğuk bir coğrafyaya sahip olup, tarıma müsait olmadığı için endüstriyel devrimin daha fazla etkisi altındaydı.
- Güney eyaletleri ise pamuk, şeker pancarı gibi ürünler üzerine dayalı bir tarım toplumu olarak, kölelik sisteminin üzerine kurulmuştu.
- 1:20:04İç Savaşı ve Sonuçları
- Lincoln başkan seçildiğinde, güney eyaletleri köleliği ortadan kaldırmak isteyen kuzeyle birlikte kalmayı reddedip ayrılmak istemişlerdir.
- 1861-1865 yılları arasında gerçekleşen kanlı savaşta, Gettysburg'de 600 bin insanın öldüğü düşünülmektedir.
- Savaşın sonunda kuzeyliler kazanmış, Robert Edward Lee liderliğindeki güneyliler teslim olmuş ve yeniden doğma dönemi başlamıştır.
- 1:23:26Lincoln'in Suikastı ve Köleliğin Kaldırılması
- Lincoln, 1865 yılında tiyatroya giderken John Wilkes Booth tarafından suikaste uğramış ve ertesi sabah hayatını kaybetmiştir.
- Lincoln'in ölümünden sonra 1865'ten itibaren kölelik ortadan kaldırılmıştır.
- Köleliğin kaldırılmasıyla birlikte siyahi hakları tam olarak elde edilmemiş, günümüzde bile siyah-beyaz arasında ayrımcılık ve sürtüşmeler devam etmektedir.
- 1:27:48Amerika'da Siyahi Başkanlık ve Latin Amerika'ya Giriş
- Amerika'da siyahi bir başkan olan Obama'nın seçilmesi büyük bir başarı olarak görülse de, siyaseti çok etkilemedi.
- Konuşmacı, Inka hayranı olarak Latin Amerika'nın tarihini anlatmak istediğini belirtiyor.
- İnka medeniyeti, Türkiye'de çok bilinmeyen bir konu olup, özellikle 250-500 tonluk taşları 3600 metreye nasıl taşıdıkları hala bir gizem.
- 1:29:14Güney ve Orta Amerika'nın Gerçek Durumu
- Son yıllarda Güney ve Orta Amerikalı tarihçiler ve antropologlar, konkistadorların düşüncesinin aksine, bu bölgelerde çok gelişmiş ve kalabalık medeniyetler olduğunu gösteriyor.
- Yaklaşık 90 milyonluk Inka medeniyeti ve Aztekler, sadece 100 yıl içinde 1-2 milyona kadar düşmüş.
- Bu nüfus azalmasının başarısız askerler veya teknolojik aksiliklerden değil, kendi aralarındaki savaşlardan ve hastalıklardan kaynaklandığı belirtiliyor.
- 1:30:36Konkistadorların Girişi ve Sonuçları
- Avrupalıların (özellikle İspanyollar ve Portekizlilerin) girdiği çoğu yerde yerli halklar savaşları kazanmışlar, ancak ilk şok sonrası panik yaşanmış.
- İspanyolların gelmeden çok önce Karayipler'den gelen hastalıklar yerli halkları zaten dökülmeye başlamış.
- Kralların çiçek hastalığından ölmeleri üzerine taht savaşları başlamış, bu da Avrupalıların işini kolaylaştırmış.
- 1:32:51İspanyolların Etkileri ve Sonuçları
- İspanyollar ve kiliseleri birlikte gelerek müthiş bir Hristiyanlık propagandası yapmışlar.
- Yerel halkların pagan tanrıları ve eserleri yok edilmiş, mumyalar yakılmış.
- İspanyollar, yerel halkları köleleştirip, İnka, Aztek ve Maya'nın inşa ettiği şehirlerin taşlarını kendi binaları için kullanmışlar.
- 1:34:31Güney Amerika'nın Bağımsızlığı Hareketi
- 1800'lerden itibaren Simon Bolivar gibi figürler ortaya çıkmış ve "Bolivarizm" adı verilen bir hareket başlamış.
- İspanya Kralı Ferdinand'ın ölümü üzerine yerel halklar kendi hükümetlerini kurma fırsatını bulmuşlar.
- Bolivar, İspanya'da eğitim almış ve düşmanını iyi tanıyan bir asker olarak İspanyolları alt etmek için harekete geçmiş.
- 1:36:29Güney Amerika'nın Yönetimi ve Dil Yapısı
- Brezilya Portekiz'e, diğerleri İspanya'ya ait olup, kendi yerel yöneticileri ve İspanyol temsilcileri bulunuyordu.
- 19. yüzyılda ülkelerin sınırları tam çizilmiş vaziyette değildi.
- Tüm İspanyolca konuşsa da, yüzlerce farklı yerel dil ve lehçe bulunuyordu.
- 1:37:49Güney Amerika'nın Bağımsızlık Mücadelesi
- Simon Bolivar, Venezuela'ya dönerek bağımsızlık mücadelesinin başlangıcını vermiş ve bu isyan ateşinin Güney Amerika'nın pek çok yerine yayılmıştır.
- 1825'e gelindiğinde Güney Amerika'daki pek çok ulus İspanyollar'dan bağımsızlığını kazanmış, ancak bu ülkeler tek bir Bolivarcı ülke kurmak yerine parçalanmıştır.
- 19. yüzyılın ikinci yarısından itibaren yeni devletler mantar gibi doğmaya başlamış, Paraguay Savaşı (1864-1870) ve Pasifik Savaşı gibi iç savaşlar yaşanmıştır.
- 1:39:44Güney Amerika'nın Coğrafi Değişimi
- Güney Amerika'nın çok büyük toprakları nedeniyle, haritada küçük görünen ülkeler bile aslında oldukça büyüktür.
- 19. yüzyılın ikinci yarısında, 1850'lerden itibaren Güney ve Orta Amerika'da ülkeler müttefiklik kurup kendi aralarında savaşarak günümüzdeki konumlarına ulaşmıştır.
- Bu süreçte "Odiansa" adı verilen temyiz mahkemeleri kurulmuş ve kraliyet izleyiciler gelerek vahşetleri gözlemlemiştir.
- 1:41:24Kuzey Amerika ile İlişkiler
- Kuzey Amerika ile Güney Amerika arasında da didişme yaşanmış, Amerikan Birleşik Devletleri'nin günümüz coğrafyasındaki eyaletleri aynı anda değil, zamanla genişlemiştir.
- Meksika'dan çok fazla toprak alınmış, eskiden Aztek toprağı olan yerlerin pek çoğu ABD'ye geçmiş olup, bu toprakların elde edilmesi için de savaşlar yaşanmıştır.
- Güney Amerika'da sosyalist akımlar ve kilise mensupları arasında diktatörlerle mücadele eden sosyalist Hristiyanlar vardır.
- 1:42:52Bağımsızlık Savaşlarının Sonuçları
- 1808-1833 arasında 25 yıl süren bağımsızlık savaşlarında yaklaşık 600 bin insan hayatını kaybetmiştir.
- Kırım Savaşı'nda İngiltere, Amerika ve Haiti ayrılıkçıları desteklerken, Rusya İspanyolları desteklemiştir.
- Savaş bittiğinde İspanya sadece Küba ve Porto Riko dışında tüm topraklarını kaybetmiş, herkes parça parça bağımsız olmuş ve Brezilya imparatorlukla yönetilmiştir.
- 1:46:48Osmanlı'nın Modernleşme Süreci
- 19. yüzyıl Osmanlı'da Türk Aydınlanması olarak bilinen modernleşme süreci, özellikle Abdülmecid döneminde 1839'da Gülhane Parkı'nda Tanzimat Fermanı'nın beyanıyla sembolik, felsefi ve maddi anlamda bir modernleşme önünü açmıştır.
- Avrupa'da gerçekleşen endüstriyel devrim ve bilimsel ilerlemeler nedeniyle Osmanlı ekonomik ve ordu anlamda geride kalmış, bu durumdan kurtulmak için modernleşme gerekliliği ortaya çıkmıştır.
- 1830'larda İstanbul nüfusunda Hristiyan, Müslüman ve Yahudi popülasyonu yarı yarıya olup, şehir çok kozmopolit ve zengin bir yapıya sahipti.
- 1:50:07Tanzimat Dönemi ve Modernleşme
- 1839'dan itibaren Osmanlı'da bir Fransız Devrimi'nin Osmanlı versiyonu gibi bir değişim yaşanmış, aydınlar inanılmaz şeyler yazıp çizerek "ulus nasıl kurtulur" meselesine kafa patlatmışlar.
- İstanbul'daki düşünce kulüplerinde kadınlar örgütlenmeye başlamış, önce sadece gayrimüslim kadınların değil, Türk kadınlarının da dahil olması bu dönemde başlamış.
- Tanzimat Fermanı ile birlikte hemşirelik okulları, güzel sanat okulları ve diğer eğitim kurumları arka arkaya açılmış, Harbiye'de de önemli reformlar yapılmış.
- 1:52:17Genç Osmanlılar ve Modernleşme
- Modernleşme hamlesi okullarda yeni aydın kadrolar yetiştirmemiş, bunun yerine "Genç Osmanlılar" gibi hareketler ortaya çıkmış.
- Genç Osmanlılar arasında saraya mensup şehzadeler, damatlar ve Karbona gibi teşkilatlardan çıkan insanlar bulunuyordu.
- Selanik gibi yerlerde güçlüler toplanmış, "Bu imparatorluk çökmeye yüz tutmuş" diyerek fikirlerini genç jenerasyonda yaymışlar.
- 1:54:13Abdülaziz ve Abdülhamit Dönemi
- Abdülaziz 1876'da öldürülür (intihar olduğu söylense de, bir tırnak makasıyla iki bilek kesilmesi olası değil).
- Abdülhamit, belki de Avrupa'yı görmüş yegane sultan olarak tahta çıkar ve Londra seyahati yapmış.
- Abdülhamit döneminde müze kurulmuş, tren yolları imparatorluğun dört bir tarafına yaptırılmış ve Almanlarla işbirliği yapılmış.
- 1:56:10Abdülhamit Dönemindeki Paranoyaklık ve Savaşlar
- Abdülhamit, Abdülaziz'in katlini görmüş ve paranoyaklaşmış, Yıldız Hafiye Devri başlamış.
- Abdülhamit, Yıldız Köşkü çevresinde kendi adasında kapanmış, Sherlock Holmes romanlarını okuyor ve "burun" kelimesini coğrafya kitaplarından çıkarttırmış.
- Bu dönemde arka arkaya çok sayıda savaş (Kırım Savaşı, Balkan Savaşları, Mısır Sorunu, isyanlar) yaşanmış, toprak kaybı ve ekonomik borçlar artmış.
- 1:58:33Sanayileşme ve Ekonomik Zorluklar
- Abdülhamit döneminde sanayileşmeye çalışılmış, fabrikalar açılmış ancak yetişememiş.
- Bursa'da açılan tekstil fabrikalarının çoğunun ortağı veya en büyük kazananı İngilizler olmuş.
- Gayrimüslimler vergi imtiyazları ve kapitülasyonlardan yararlanarak ticarete daha rahat girebiliyorlardı.