Yapay zekadan makale özeti
- Kısa
- Ayrıntılı
- Bu video, Doğu Türkistan'ın tarihsel gelişimini ve Çin-Sovyet ilişkilerini anlatan bir belgesel formatındadır. Mao rejimi, Sovyetler Birliği, Çinliler ve Doğu Türkistan halkı arasındaki ilişkiler kronolojik olarak ele alınmaktadır.
- Video, 1949'dan günümüze Doğu Türkistan'ın durumunu anlatarak başlıyor ve Çin-Sovyet ilişkilerinin gelişimini, özellikle 1950'lerden 1960'lara kadar olan dönemde yaşanan gerilimleri detaylandırıyor. Çin'in Doğu Türkistan'daki demografik politikaları, asimilasyon stratejileri ve bölgedeki Uygur halkının yaşadığı zorluklar da videoda ele alınan konular arasındadır. Video, günümüzdeki Çin-Rusya ilişkileri ve Doğu Türkistan'daki durum hakkında da bilgiler sunmaktadır.
- Doğu Türkistan'ın Çin Komünizmi Altına Alınması
- 1949 yılından bugüne kadar Doğu Türkistanlılar, Çin komünizmi altında hem bağımsızlıklarını kaybetmiş hem de hak etmedikleri bir hayatı yaşamak zorunda bırakılmışlardır.
- Çin İç Savaşı'ndan sonra Mao rejimi, Doğu Türkistan'da otoriteyi sağlama üzerine planlamalar yapmıştır.
- Osman Batur'un şehit olmasından sonra Doğu Türkistan'daki direniş büyük ölçüde azalmış, 1950'li yılların ortalarına kadar devam eden son direniş kalıntılarını da bastıran Mao rejimi, 1955 yılında Doğu Türkistan'da Sincan Uygur Özerk Bölgesi kurulduğunu ilan etmiştir.
- 01:02Çin-Sovyet İlişkilerinin Deteriorasyonu
- 1953'te Sovyetler Birliği lideri Stalin'in ölümüyle yerine gelen Kruşçev, Stalin dönemindeki büyük yanlışları ve suçları resmi açıklamalarla itiraf etmiştir.
- Mao, Sovyetler Birliği'ndeki bu yumuşama komünizmden sapma olarak adlandırmış ve Çin komünizminin dünya lideri olabilmesi için bir fırsat olarak görmüştür.
- 1953-1956 yılları arasında iki ülke arasında Stalin döneminin göz ardı edilen sorunları başladığı gibi yeni sorunlar da ortaya çıkmış, kardeş gibi hareket ederken birbirlerine karşı sinsi bir rekabet yürütmeye başlamışlardır.
- 02:25Çin-Sovyet İlişkilerindeki Gerilim
- 1957 yılında Çin, Rusya'nın eşit olmayan antlaşmalarla kendisinden aldığı toprakları talep etmiş, Kruşçev ise karşı gelmemiş ve Çin'e yardımlar devam etmiştir.
- 1958-1962 yılları arasında Çin, ülke genelinde "Büyük Atılım" denilen bir reform paketini devreye sokmuş, Doğu Türkistan köylüleri kendi üretimlerini bırakıp devletin çelik fabrikalarında çalışmaya zorlanmıştır.
- Sovyetler Birliği, Doğu Türkistan'da zulüm gören halkları mülteci olarak kabul edebileceğini açıklamış, daha fazla özerklik isteyen bir Kazak ulusal hareketi ortaya çıkmıştır.
- 03:27Çin-Sovyet İlişkilerindeki Çatışmalar
- 1959'da bölgedeki Çinli nüfus 500 bin'den birkaç yıl içerisinde 2,60 milyona çıkarılmıştır.
- 1960'lı yılların başından itibaren Sovyetler Birliği, Taşkent Radyosu'nun yaptığı Türkçe yayınlarla Doğu Türkistan'da yaşayan Uygurları Çin'e karşı kışkırtmaya başlamıştır.
- 1962 yılında Çinlileşmek istemeyen Kazaklar ve Uygurlardan oluşan yaklaşık 500 bin insan Çin'den Sovyetler Birliği'ne göç etmiş, Çinliler bu göçü durdurmaya çalışmışlardır.
- 04:12Çin-Sovyet İlişkilerindeki Ayrılık
- 16 Temmuz 1960'da Kruşçev, Çin'de bulunan tüm Sovyet uzmanlarını ülkelerine geri çağırmıştır.
- Çinliler 1962'de sınıra askeri yığınak yapmış ve Doğu Türkistan'da bulunan Sovyet elçiliklerini kapatarak resmi açıklamalarla Kruşçev'e saldırmaya başlamışlardır.
- 1969 yılında Çin ve Sovyetler Birliği arasında aylarca süren sınır çatışmaları yaşandı, çatışma yaşanan bölgelerden biri de Doğu Türkistan'dı.
- 05:18Doğu Türkistan'da Maoizm Karşıtı Hareketler
- 1963 yılında Doğu Türkistan'da yeraltında Maoizm karşıtı sosyalistler "Doğu Türkistan Halkın Devrimci Partisi" kurdular ve Sovyetler Birliği'nden desteklenmeye başladılar.
- Bu parti 1969'da yaptığı açıklamalarda hedeflerinin bağımsız Marksist-Leninist bir Türkistan devleti olduğunu açıkladılar.
- Maoizm karşıtı sosyalist parti, Sovyetler Birliği'nden her türlü desteği almasına rağmen dini sebepler ve halkın sosyalizmin her türlüsüne karşı olan tavrı nedeniyle başarıya ulaşamadı ve Sovyetler Birliği'nin dağılma sürecine girmesiyle 1989'da kendisini feshedecekti.
- 06:11Çin-Sovyet İlişkilerinin Normalleşmesi
- Mao'nun 1976'daki ölümünden sonra Doğu Türkistan'da daha rahat bir hayat umut edenlerin hayalleri boşa çıktı, baskılar devam etti.
- 1979'da Sovyetler Birliği'nin Afganistan'ı işgal etmesi üzerine Çin, Taşkent Radyosunun etkisini kırabilmek için Sovyetlerin Afganistan Müslümanlarına yönelik soykırım yaptığını radyolarında işledi.
- Türk devletleri bağımsızlığını ilan edip Sovyetler dağıldığında Çin rahat bir nefes aldı ve iki devlet arasındaki ilişkiler eskiye nazaran daha da normalleşti.
- 07:27Günümüzde Çin'in Doğu Türkistan Politikası
- Günümüzde Çin'in en büyük problemi, 1,5 milyarlık çok fazla kalabalık nüfusu içerisinde 55 farklı kültürel kimliğin varlığıdır.
- Komünist Çin yönetimi, zor ve şiddet kullanarak bu farklı kültürleri eğitip bir ulus inşa etmek istemektedir.
- Doğu Türkistan Türklerinin milli kimliklerini korumaları açısından büyük önem taşıyan dil ve din faktörünü ortadan kaldırmak için asimilasyon politikaları Çin'in temel amacıdır.
- 08:04Doğu Türkistan'daki Demografik Değişim
- 1949'da başkent Urumçi'nin nüfusunun %70'i Uygurlardan oluştuğu bilinmektedir, Doğu Türkistan genelinde Çinlilerin nüfus oranı %10'u geçmiyordu.
- Son 50 yılda güneyden getirilip yerleştirilen Han soyundan Çinlilerle demografik yapı tam tersine çevrilmiştir, Urumçi'de bugün %78 oranında Çin nüfusu bulunmaktadır.
- Han Çinlilerinin gelip yerleşmeleri için her türlü imkan sunulmakta, maddi ve idari destekte verilmektedir.