Buradasın
Delilik Kavramı ve Toplumsal Normlar Üzerine Eleştirel Bir İnceleme
youtube.com/watch?v=MMu1Qw2o2NEYapay zekadan makale özeti
- Kısa
- Ayrıntılı
- Bu video, bir konuşmacının delilik kavramı, psikiyatri ve toplumsal normlar arasındaki ilişkileri eleştirel bir bakış açısıyla incelediği bir sunum formatındadır.
- Video, delilik kavramının tarihsel gelişiminden başlayarak, günümüzdeki durumuna kadar uzanan bir yapıya sahiptir. İlk bölümde delilik kavramının tarihsel boyunca nasıl tanımlanıp kategorize edildiği anlatılırken, ikinci bölümde psikiyatrinin toplumdaki rolü ve bireysel-kolektif delilik arasındaki farklar ele alınır. Son bölümde ise kolektif delilik kavramı, toplumsal standardizasyon ve bireysel özgürlük arasındaki ilişkiler incelenir.
- Konuşmacı, Amerikan Psikiyatri Derneği'nin deliliği tanımlama yetkisi, psikiyatrinin toplumsal normları koruma görevi ve kapitalist sistemin temelindeki rasyonalize edilmiş çılgınlıklar gibi konuları eleştirerek, bireysel çeşitliliğin korunmasının önemini vurgulamaktadır. Ayrıca, delilerin toplum içindeki durumu, hakları ve toplumun onlara yaklaşımı da videoda tartışılan konular arasındadır.
- 00:01Delilik ve Özgürlük
- Yirminci yüzyılda delilik artık özgürlüğünden mahrum kalan bir durum haline gelmiştir.
- Gerçeğe benzersiz bir bakış açısından bakmak, deliliğin doruk noktasını oluşturur ve olgular arasındaki ilişkilere kökten farklı bir bakış açısıdır.
- Anarşistler ortak amaçları, sınırlamaları ve simgeleri olabilirken, deliler her biri kendi havasını çalar ve kendine özgü delilik yolunu izler.
- 01:37Delilik Tarihi
- Ortaçağda delilik, açıklanmamakla birlikte tanrının bile etkileyemediği güçlerin etkisi altında olmak anlamına geliyordu ve bu durum en büyük güce eşit bir güç sayılıyordu.
- Aydınlanma çağından sonra delilik, sıradan bir hastalıkla aynı kategoriye alınmıştır.
- Ortaçağ Avrupa'sında deliliğe verilen büyük önemden uzak bir yaklaşım benimsenmiş, delilik artık devlete karşı bir tehdit oluşturmayan sıradan bir hastalık mertebesine indirgenmiştir.
- 03:02Psikiyatri ve Devlet
- Deliliğin bireyselliğini ve hayal gücünü yitirmesiyle birlikte devlet daha da totaliter olmuştur.
- Devlet, deliliği bir hastalık olarak tanımlamak ve kategorize etme yoluyla onu standartlaştırmıştır.
- Amerikan Psikiyatri Derneği, delilik krallığını yönetimi altına almış ve tüm potansiyel muhalefet kaynaklarının önünde gitmiştir.
- 04:09Psikiyatri ve Muhalefet
- Psikiyatri camiası her zaman olası muhalefet güçlerini ustaca özümsemesini bilmiştir.
- APA 1970'lerde eşcinselliğin bir akıl hastalığı olmadığına karar vermiş, bu değişimi mazur gösterecek bilimsel bir tartışma olmamıştı.
- Kararın değişmesini sağlayan, eşcinsel hareketinin gelişmesi ve giderek artan siyasal gücü olmuştu.
- 05:11Psikiyatri'nin Gücü
- Psikiyatri, deliliği yargılama konusundaki yetkilerini sürdürürken, her asimilasyon vakasıyla taraftarlarının sayısını artırıyor.
- Her zaferden sonra, önceleri marjinal olanlar konusunda bu kuruluşun inandırıcılığı artıyor ve diğer marjinalleri ezmek gücü de artmış oluyor.
- Ezilenler arasında en az delilerle ilgileniriz çünkü hepimiz delilerden korkarız.
- 07:17Delilerin Durumu
- Delileri en fazla ezilen grup haline getiren yasal kısıtlamaları ortadan kaldırmak en temel çağrıdır.
- Akıl hastalarının konuşma, seyahat ve örgütlenme özgürlükleri psikiyatristler tarafından kısıtlanmaktadır.
- Akıl hastanelerinde hastaların durumu tek tek bireysel bir temel üzerinde ele alınmaz, genellikle toptan kararlar verilir.
- 08:48Psikiyatri ve Baskı
- Psikiyatri bir baskı aracıdır.
- Amerika'da bir yoksul ailenin çocuğu bisiklet ruhsatı olmadığı için polis tarafından uyarıldıktan sonra psikoloji kliniğine havale edilmiştir.
- Sovyetler Birliği'nde Prag Baharı'ndan sonra Moskova'da toplanan vatandaşlar, devleti eleştirdikleri için akıl hastanesine gönderilmiştir.
- 10:41Delilerin Toplumsal Durumu
- Delilerin yakınmaları başka psikiyatristler tarafından ele alınır ve karara bağlanır, basın toplantıları düzenleyemezler, oy hakkı olmadıkları gibi özel mülkiyetlerini bile diledikleri gibi kullanamazlar.
- Delilerle kısa süre birlikte kaldığımızda beklenmedik şeylerden korkarız çünkü delilerin beklenmedik şeyler yapmaları beklenir.
- Delilik durumunda bulunan biriyle birlikte olmak, beklenmeyen davranışlardan dolayı tedirgin olmamızı ve denetleme gereksinimimizi ortaya çıkarır.
- 12:44Psikiyatri Mesleğinin İkincilite
- Psikiyatri, 20. yüzyılda başarısı hiçbir kriterle ölçülmeden kendi başına ayakta kalabilen pek ender mesleklerden biridir.
- Psikiyatride tedavinin hiç tedavi yapılmamasına göre etkili olduğunu ya da belli bir terapi yönteminin bir diğerinden daha etkili olduğunu kanıtlayan herhangi bir araştırma yoktur.
- Psikiyatrinin başarısızlığı belirlenen hedefleri doğrultusunda ele alınacak olursa ortaya çıksa da, meslek olarak psikiyatrinin toplumda son derece prestijli bir konumu vardır.
- 14:42Psikiyatristin Toplumsal Rolü
- Psikiyatrist bugünün totaliter toplumunda en yüce baskı yetkilisidir; birinin toplum normlarına uymadığını belirttiğinde, bu kararı ancak başka bir psikiyatrist bozabilir.
- Bizler de birey olarak psikiyatristin gücünü doğruruz; normların dışına çıkmaktan ve normal olmadığımızın ilan edilmesinden korkarız.
- Psikiyatrist baskıcı bir rol oynar çünkü temel yükümlülüğü, yönetici seçkin kesimin, sınıfın, partinin ya da kültürün buyurduğu onaylanmış standartları savunmaktır.
- 18:52Deliliğin Rasyonalize Edilmesi
- 20. yüzyılda deliliğin giderek rasyonalize edildiği bir gelişmeye tanık oluyoruz; burada kolektif delilikle bireysel delilik arasında bir ayrım yapmak gerekir.
- Kolektif delilik, devletin ve onun kurumlarının benimsediği bir düzen ve değer sistemidir; kendi içlerinden gelen sesleri işitmeyen bireyler, devletin çılgınlıkları ile kendilerini özdeşleştirme yolunu tutarlar.
- Tüm dünya sistemi, yasaların, tüketici kapılarının, ekonomi teorilerinin, dinin ve benzeri rasyonalize ettiği çılgınca varsayımlar üzerine kurulmuştur.
- 20:55Kolektif Delilik ve İhtilaller
- Kolektif eylem daha çok kolektif deliliğe yol açar; Sovyet ihtilali, yoksullar yararına bir ihtilal yapmak adına on milyona yakın köylünün tasfiye edilmesi örneğidir.
- Fransız ihtilali de kolektif deliliğin bir başka kolektif delilikle yer değiştirmesinin örneğidir; devlet kilisenin yerini alır ve totaliter dini eğitimin yerini alır.
- İktidar tanımı gereği düşmanlarını da beraberinde getirir; düşmanların olmadığı durumlarda onların bulunması, yaratılması, tahrik edilmesi veya hayal edilmesi gerekir.
- 21:53Kolektif Cinnetin Örnekleri
- 1950'lerde ABD'de Makkari döneminin doruğunda çocuklar uyumadan önce yataklarının altında komünist ararlardı, bugün ise hepimiz terörist arıyoruz.
- Orkheimer, Adorno ve arkadaşları Alman faşizminden ABD'ye kaçtılar ve orada Yahudi düşmanlığının daha da yaygın olduğunu gördüler.
- Tarih boyunca halkların başka toplumlardaki totaliter düzenleri eleştirdikleri, buna karşın kendi ülkelerindeki ırkçı, şovenist ve totaliter sistemleri destekledikleri çok görülmüştür.
- 23:29Günlük Yaşamımızdaki Kolektif Cinnet
- Kolektif cinneti savunduğumuz basit örneklerle dolu: hızlı arabalar imal etmek ve satın almak için milyonlar harcarken, aynı zamanda hız limitine denetleme ve azaltma çabasını sürdürüyoruz.
- Dünyada yaşamak için bol miktarda mekan olduğu halde birbirimize öylesine yaklaştık ki, yürümemizi ve durmamızı düzenleyen ışıklara muhtacız.
- Bu çılgın kolektif düzenin rasyonalizasyonu zekanın bir belirtisi sayılıyor; en yaygın zeka testinde "neden kent içindeki arazi kırsal kesimdeki araziden daha pahalı?" sorusu gündeme geliyor.
- 24:18Psikiyatride Kolektif Delilik
- Psikiyatrist bireysel deliğimizi frenleme ve sınırlama konusunda bize yardım ederken, aynı zamanda totaliter kolektif deliliğe uyum sağlamaya ve onu paylaşmaya doğru yöneltir.
- Toplumun durup düşünecek zamanı yoktur, hep hareket halindedir; topluma ayak uyduramayan bireyler saf dışı kalır ve idoller öldüğünde başkaları hemen onların yerini alır.
- Psikiyatriste giden kişi, yeniden yarış pistine çıkmazdan önce yağlama servisinde teknik bakım gören yarış arabasına benzer; yarışın kendisi asla sorgulanmaz.
- 25:16Kolektif Deliliğe Karşı Çıkış
- Kolektif deliliğin totalitarizmine karşı çıkmanın yegane yolu bireyden geçer; Homo sapiensin zenginliği, üyelerinin heterojen olmasında kendini gösterir.
- Yaratıcılık, dünyaya ve evrene bakış açısından sonsuz kombinasyonlar içerir; bu heterojenlik, Homo sapiens türünün bir süre daha sürmesinin bir garantisi olabilir.
- Türümüz biyolojik bakımdan giderek daha standart bir kalıba giriyor; çevreyi kontrol ve standardize etme yoluyla, aynı ısı, besin, uyuma adetleri ve ilaçlar kullandıkça daha tekdüze ve zayıf bir tür haline geliyoruz.
- 26:17Psikolojik Standardizasyon
- Psikolojik standardizasyon da bizim için sağlıksız; başka hiçbir türde bu dikkate alınacak bir sorun değildir.
- Politika, ekonomi, eğitim, eğlence birbirine bağlantılı güçlerin tekerlerinin denetiminde; görünürdeki çeşitliliğe rağmen her şey önceden saptanmış standartlarla uyum halinde olmak durumunda.
- İnsanlar, bir dünya tüketicisinin önceden belirlenen çok seçenekli normallik ölçütlerine göre biçimlendiriliyor.
- 27:08Bireysel Farklılaşma ve Gelecek
- Psikolojik farklılaşmamız, hayatta kalmamız açısından iki bakımdan önemlidir: birincisi, bu totalitarizme karşı bir garanti oluşur; toplum bireysel deliliğe izin verdiği oranda, kolektif deliliğe katılma oranı o derece az olur.
- İkincisi, gelecek yüzyılların bilinmezliğine karşı bize yardımcı olma açısından, bireysel çeşitliliği mümkün olduğu kadar çok korumamız gerekir.
- Robotlar ve en geliştirilmiş bilgisayarlar bile önceden bilinmeyen olaylar karşısında tepki göstermekte başarısız kalabilir; bireysel delilik, türün değişik durumlara tepki gösterme ve onlar üzerine yeni bir şey kurma becerisini artırabilir.
- 28:02Yirminci Yüzyılda Deneyim
- Yirminci yüzyılda deliliğin ve özgürlüğün standartlaştırılması yaşamın kendisindeki yoğunluk duygusunu ortadan kaldırmaktadır; artık hiçbir şey derinlemesine duyum sanmıyor.
- Dostoyevski'nin bir kız çocuğuyla giriştiği cinsel ilişki yüzünden derin bir suçluluk duygusuyla acı çektiği söylenirken, bugün seyahat acenteleri seks turları düzenliyor.
- Tüketilen deneyim ruhu köreltiyor, vicdanı yok ediyor; has turizmi sayesinde insan kurban etme töresi de dahil her şeyi deneme olanağı giderek artıyor.
- 29:22Deneyimin Totalitarizmi
- Deneyimin totalitarizmine bir hayal gücü yoksunluğu eşlik eder; iyi batı restoranlarında bile yemek listesi ve garson bir cezaevindeki iç tüzükle gardiyana benzer.
- Yemek yemek, seks, delilik; bunların hepsi kategorilere indirgenmiştir; artık sınırlanmış çok seçenekli bir listeden belirlenmiş bir deneyim örneğini seçmeye geliyoruz.
- Uygarlığın anti-kahramanı olacaktır; standardizasyon ve totalitarizmin içeri sızmasına karşın hala deli olmayı başarabilenler gerçekten çok güçlü ve eşsiz bireylerdir.
- 30:21Delilerin Durumu
- Deli sözcüğünü hafife almamalı; bu ayrıcalık pek az insana verilebilir çünkü beraberinde çok büyük acılar getiren bir ayrıcalıktır.
- Deli öylesine yalnızdır ki, tuttuğu yolda, dünya ve evrende duygu birliği içinde olsa bile övgü ve cezanın da ötesindedir.
- Hepimizin içindeki totalitarizmin üzerine kurulu totaliter devletin karşısında deliler tek başına, üstelik biyokimyasal teknoloji ve genetik mühendisliğinin tehdidi altında kendilerini koruyamayacaklardır.