Yapay zekadan makale özeti
- Kısa
- Ayrıntılı
- Bu video, Hünkar Hacı Bektaş-ı Veli'nin bir yol evladı olarak Bektaşilik hakkında bilgi veren bir konuşmacının sohbet formatında yaptığı anlatımı içermektedir.
- Video, iki ana bölümden oluşmaktadır. İlk bölümde Bektaşilik'in birleştirici bir öğreti olduğu vurgulanarak "Hü" kavramı detaylı şekilde açıklanmaktadır. İkinci bölümde ise ilahi kitaplardaki melek, cin, şeytan gibi kavramların modern bilimsel anlayışla nasıl ilişkilendirilebileceği sorgulanmaktadır.
- Konuşmacı, Atatürk'ün bir çınar ağacını kesmeyi reddettiği anekdot ve çift yarık deneyi gibi bilimsel örneklerle bitkilerin ve elektronların bilinç sahibi olduğu konusunda bilgiler vermektedir. Ayrıca, meleklerin Allah enerjisinin taşıyıcıları olabileceği, cin ve şeytanların ise beyindeki negatif enerjiler olabileceği gibi teoriler sunulmaktadır.
- 00:01Bektaşilik'in Günümüzdeki Yeri
- 1826'da yeniçeriliğin ilgasından beri sır olan Bektaşilik, ilk günkü disiplini ile devam ederek dizilerde, haber programlarında ve sanat dünyasında gündeme gelmeye başladı.
- Hünkar Hacı Bektaş-ı Veli'nin bir yol evladı olarak bu durumu endişeyle karşılamıyor, yadırgamıyor hatta memnun oluyor.
- Kurtuluş Savaşı'nda en ön saflarda bedel ödemiş bir felsefenin öğrencileri olarak Bektaşiliğin gizlenecek, saklanacak hiçbir şeyi olmadığını düşünüyorlar.
- 01:49Bektaşilik'in Temel Anlayışı
- Bektaşiler "yetmişiki millete bir gözle bakar" diyerek, bu sayının kesretten (çokluktan) kinaye olup, ırktan ziyade topluma dikey giren bir anlayışı ifade ettiğini belirtiyorlar.
- Bektaşilik ayrıştıran değil, birleştiren bir öğreti ve inanç sistemidir; erkek-kadın, zengin-fakir, ünlü-ünsüz tüm ayrılıklar hak yolunda bir olur.
- Hünkar Hacı Bektaş-ı Veli'nin kucağında ceylan ile aslanın bir olması, diğerini farklı görmemesi gibi bir anlayışa sahiptir.
- 02:36Hü Kavramı
- Alparslan Büyük Selçuklu dizisinde Alplerin aşkla andığı "Hü", Arapça'daki "ivazsız, kararsız" anlamına gelir ve hiçbir gizli eriği bulunmaksızın açık açık yaratıcıyı almaktır.
- Mutasavvıflar ulu yaratıcıyı Arapça'da üçüncü tekil şahıs zamiri olan "Hü" ile işaret ederler.
- Dünya üzerinde ne kadar dil varsa o kadar yaratıcıyı ifade etmek için farklı sözcükler kullanılmıştır, ancak o ne Mekke'ye, Medine'ye, ne Sina Çölü'ne, ne İran eline, ne de Olimpos'a ya da Tanrı Dağlarına sığmaz.
- 03:54Hü'nün Özellikleri
- Kur'an'daki ifadesiyle "Hü" evveldir, ahirdir, zahirdir, batındır; zamanın bile kapsayamadığı gözümüzle gördüğümüz her şey ama aynı zamanda gizli kalan, göremediğimiz her şeydir.
- Bize şah damarımızdan daha yakın ama diğer yandan bize melek, yani ışık hızıyla elli bin yıl mesafe kadar, yani algılayabileceğimizin çok ötesinde uzak, sonsuz boyuttaki sonsuzluktur.
- Gerçek yolda ilerleyenler, "Hü" yani o şeklinde verilen selama "İlla Hü" yani ondan başka bir şey yok şeklinde cevap verirler ve her şeyin o olduğu bilinciyle bir ağacı kesmektense bir köşkü kazıklar üzerinde yürütürler.
- 05:38Atatürk ve Ağaç
- 1930 yılında Atatürk, Yalova'da yaptırdığı köşkü'ne doğru çıkarken, bir bahçıvanın koca bir çınar ağacını kesmek üzere olduğunu görür.
- Bahçıvan, çınar ağacının köklerinin köşkün temelini kaldırdığını ve yapraklarının köşkün pencerelerine müdahale ettiğini söyler.
- Atatürk, "Gerekirse köşkü ağaçtan uzaklaştırırız" der çünkü Tanrı'nın varlığı kendinden yarattığının ve yarattıklarında açığa çıkmış ve onların içinde de kendisini gizlemiş olduğunun bilincindedir.
- 06:43Bitkilerin Bilinçli Davranışı
- Bilinç daha çok insanlara ya da hayvanlara atfedilen bir özellik gibi görünse de, çevre koşullarına göre değişimleri, birbirleriyle kurdukları iletişim, etkilere karşı verdikleri tepkiler göz önüne alındığında bitkilerin de bilinç sahibi olduğu gün gibi ortadadır.
- Yapraklarına elektrot bağlanan bitkinin gövdesinden zayıf bir elektrik akımı geçirilerek meydana gelen en küçük titreşimler galvanometre göstergesinde gözlemlenmekte ve bilgisayara bağlı graf kağıdının üstündeki yazıcı ucun oynamasıyla görsel olarak da kaydedilebilmektedir.
- Yong deneyi ve çift yarık deneyi olarak bilinen deney bilim insanlarını çok şaşırtsa da vahdeti vücut öğrencilerine evet budur dedirtmekle birlikte çok da şaşırtmadı.
- 07:51Çift Yarık Deneyi
- Çift yarık deneyinde, bir duvarın önünde üzerinde dikdörtgen şeklinde iki yarık olan bir panoya seri şekilde yeteri sayıda demir bilye fırlatıldığında, yarıkların izdüşümünde bilyelerin duvar üzerinde bıraktığı izlerden iki dikdörtgen oluşacaktır.
- Bu yarıklara su dalgaları gönderildiğinde, her iki yarıktan geçen su tanecikleri panonun arkasında etkileşime geçerek birleşir ve değişik boyutlarda dalgalar oluşturur.
- Bu dalgaların birleşimi ile yarıkların izdüşümünde iki dikdörtgen çizgi değil de ince ve kalın olmak üzere sıralı pek çok çizgi oluşurdu.
- 09:04Kuantum Fiziği ve Ölçüm Problemi
- 19. yüzyılda Newton ışığın bir parçacık olarak davrandığını düşünürken, Thomas Young iptidai şartlarda yaptığı çift yarık deneyiyle ışığın dalga şeklinde hareket ettiğini ispatlamıştı.
- Kuantum işine kafa yoran bilim insanları, atom altı parçacıklar dünyasında işlerin nasıl ilerlediğini gözlemlemek istemişler ve Yong'un 19. yüzyılda yaptığı çift yarık deneyini modern şartlarda tekrarlayarak elektronun parçacık gibi mi yoksa dalga gibi mi hareket ettiğini test etmek istemişler.
- Yapılan deneyde tek tek gönderilen her bir elektron parçasının bir dalga gibi hareket ederek hedefte bir girişim deseni oluşturduğunu tespit etmişler.
- 10:10Ölçüm Probleminin Keşfi
- Bilim insanları tek bir parça olarak gönderilen elektron parçasının hangi delikten geçtiğini ve tam olarak nasıl tek bir parça olmasına rağmen kendiyle etkileşime geçerek dalga gibi hareket ettiğini ve hedefte bir girişim deseni oluşturduğunu bir kayıt cihazıyla tespit etmek istemişler.
- Kayıt cihazıyla elektronun hangi yarıktan geçtiğini görebilmiştir, ancak bu sefer hedefte bir girişim deseni değil, aynı atılan bilye örneğinde olduğu gibi yarıkların izdüşümüne denk gelen iki çizgi oluşmuş.
- Bu deney defalarca tekrarlanmış ve her defasında elektron hangi delikten geçtiğini bilmediğimiz anda dalga gibi hareket ederek bir girişim deseni oluştururken gözlemlendiği ve hangi delikten geçtiği bilindiği noktada parçacık gibi hareket ederek çift çizgi oluşturmuş.
- 11:19Bitkilerin Bilinçli Davranışı
- Kuantum fiziğinde ölçüm problemi olarak adlandırılan bu durum, elektronun gözlemlendiğinde gözlemlendiğinin farkındaymışçasına, bir bilinç sahibiymiş gibi farklı hareket ettiğini gösteriyor.
- Çift yarık deneyi ile elektronun gözlemlenmediği anda dalga gözlemlendiğinde ise parçacık olarak davrandığını bilen bizler, çok daha yüksek bir form olan bitkinin bilinçli davranışına şaşırıyoruz.
- Mutasavvıflar yüzlerce yıl önce bilim bu düzeyde değilken, derin tefekkürle her varlığın bir titreşimi ve bu titreşim oranında az ama çok bilinçli olduğunu ve bütün kainatın bir özden geldiğini akıl etmişlerdir.
- 12:03Melekler ve Cin Kavramlarının Anlamı
- Kainatın yaratılış aşamasında ortaya çıkan güçler ve enerjiler, bugün cin ve melek olarak tasvir edilen güçler olabilir mi?
- İlahi kitaplar, geldikleri toplumun anlayış seviyesinde ve kelime sözlüğünü kullanarak tasvir edilmişlerdir.
- Melekler, Allah enerjisinin taşıyıcısı ve uygulayıcısı güçler olabilir, yerçekimi de adını bilmediğimiz bir melek olabilir.
- 13:09Cin ve Şeytan Kavramlarının Felsefi Yorumu
- Cin ve şeytan denilen görünmez enerjiler, beyinde düşüncede ortaya çıkan negatif enerjiler olabilir mi?
- Binlerce yıl önceki insanlar bu enerjilerden habersiz oldukları için onu bir varlık gibi algılamış ve ilahi kitaplardan tanımlamalar yapmış olabilir.
- Şeyh Bedrettin Varidat'ın eserinde, cennet, köşkler, ağaçlar gibi kavramların sadece görüntülerle izah edilemeyeceği, başka anlamları da olduğu belirtilmiştir.
- 14:50Aykırı Fikirler ve Tefekkür
- Gerçeği arayanlar aykırıdır, mesafe kat edilmeyeceğini bilen, bulunduğu toplumda bir olan ama toplumdan farklılaşanlardır.
- Derviş, bir saat tefekkür bir sene ibadetten hayırlıdır hadisine uyarak beyin loblarını zorlayan, soran, sorgulayandır.
- Tefekkür etmek dans etmek gibidir, müzik durduğunda pistin neresinde olacağını bilemezsin.
- 15:41Tanrı ve Varlık Anlayışı
- Tanrı tektir, her şey onun içinde görünür hep başka, başka biçimde.
- Var vardır, yok yok, yasa böyledir, sonu da yoktur elbet.
- Seversen bu ay onu seversin, görürsen yetimi ona varırsın, ararsan her yerde onu bulursun.