Buradasın

Avrupa Yeşil Mutabakatı ve Organize Sanayi Bölgelerinde Sürdürülebilirlik Sunumu

youtube.com/watch?v=Q1INN-HXHuA

Yapay zekadan makale özeti

Kısa
Ayrıntılı

Bu video, Hüsamettin Çoban ve diğer çevre uzmanlarının Avrupa Birliği Yeşil Mutabakatı ve sürdürülebilirlik konularında sundukları bir sunum formatındadır. Hüsamettin Bey, organize sanayi bölgeleri ve çevre sektöründe 28 yıllık tecrübeye sahip bir uzman olarak Avrupa Birliği Yeşil Mutabakatı görev gücü başkanlığı görevinde bulunmaktadır.
Sunum, küresel ısınma ve iklim değişikliği konularını ele alarak başlamakta, ardından Avrupa Yeşil Mutabakatı'nın üç temel hedefini (2050'de sera gazı emisyonlarının sıfıra indirilmesi, ekonomik büyümenin kaynak kullanımından ayrılması ve küresel bir yaklaşım) detaylandırmaktadır. Video, emisyon ticareti sistemi, sınırda karbon düzenlemesi, döngüsel ekonomi, sürdürülebilir binalar ve ulaşım gibi konuları kapsamaktadır.
Sunumda ayrıca Bursa'daki organize sanayi bölgelerindeki karbon maliyetleri, tekstil ve otomotiv sektörlerindeki emisyonlar, su ayak izi hesaplamaları ve yenilenebilir enerji yatırımları gibi konular ele alınmaktadır. Konuşmacılar, Türkiye'nin Avrupa Birliği ile olan ticaret ilişkilerinin önemi, karbon kaçağı kavramı ve sınırda karbon düzenlemesinin sanayicilere etkileri hakkında bilgiler paylaşmakta, ayrıca sürdürülebilirlik için finansal yatırımlar ve yeşil işletme kriterleri konularını da tartışmaktadır.

00:01Konuşmacının Tanıtımı ve Konunun Önemi: Konuşmacı, yaklaşık 28 yıldır çevre sektöründe çalışan, organize sanayi bölge müdürlüklerinde danışmanlık yapan ve sanayi bakanlığı ile birçok projede görev alan biri olarak tanıtılıyor.
Avrupa Yeşil Mutabakatı ile ilgili bir görev gücü başkanlığına atanmış ve bu konuda farkındalık yaratmaya çalıştığını belirtiyor.
Sunumda Avrupa Birliği Yeşil Mutabakatının oluşumu ve organize sanayi bölgelerine yansımaları hakkında bilgi verilecek.
01:37Küresel ısınma ve İklim Değişikliği: Dünyadaki en önemli sorunun küresel ısınma olduğu, insanlar tarafından bu sorunun pandemiden bile önemli bir problem olarak görülduğu belirtiliyor.
Küresel ısınma, insanların faaliyetleri sonucu atmosferdeki sera gazı etkisi yapan gazların fazla birikmesiyle oluşan dünyanın ısınmasıdır.
Küresel ısınmanın en büyük sebepleri arasında elektrik üretimi (%28), ulaşım (%20) ve sanayi (%20) yer alıyor.
02:56Küresel ısınmanın Etkileri ve Zaman Çizelgesi: Küresel ısınmanın en büyük etkisi iklim değişikliğidir ve bunun sonucunda sıcaklık artışları, yağış dengesizlikleri, seller, fırtınalar ve salgın hastalıklar yaşanmaktadır.
Küresel ısınma ve emisyonların artışı 1860 yılında başlamış, 1950 yılından sonra hızlanarak 2000'li yıllarda pik noktalara ulaşmıştır.
Dünya şu anda 0,87 santigrat derece ısınmış durumda ve bu durumun devam ederse 2060'da 44 derece, 2100'de 6 dereceye ulaşacağı tahmin edilmektedir.
05:04Uluslararası İklim Değişikliği Çabaları: İlk defa 1994 yılında Birleşmiş Milletler ile bir iklim değişikliği çerçeve sözleşmesi imzalanmış ve uluslararası arenaya taşınmıştır.
2005 yılında Kyoto Protokolü, Japonya'da Kyoto şehrinde bir toplantıda onaylanmıştır.
Kyoto Protokolü ile ülkelerin yükümlülükleri ve emisyon ticareti konuları gündeme gelmiştir.
05:59Emisyon Ticareti Sistemi: Emisyon ticareti, enerji üretimi yapan veya sanayi tesisleri için karbon salınımı ile ilgili bir tavan belirleyerek her tesise kota verme sistemidir.
Tavanın üzerinde karbon emisyonu salan tesisler, daha az salanlardan bu hakkın fazlasını satın almak zorundadır.
Avrupa Birliği'nde emisyon ticaret sistemi 2005'li yıllardan beri uygulanmakta olup, 11 binden fazla tesis ve ticari havacılık bu sistemde dahil olup Avrupa Birliği'ndeki emisyonların %40'ını kapsamaktadır.
07:34Emisyon Ticareti Sisteminin Uygulama Alanları: Güç ve ısı üretimi, demir-çelik, alüminyum, kağıt, kireç, çimento ve kimyasal üretim gibi enerji yoğun kullanan sanayi tesisleri ve ticari havacılık emisyon ticaret sistemine dahildir.
Türkiye'de sera gazı yönetmeliğine göre 20 megawatt üzerinde ısıl gücü olan tesisler sera gazı hesaplaması yaptırmak ve bunu Çevre Bakanlığı'na vermek zorundadır.
Emisyon ticareti sisteminde kullanılan hesaplama formülasyonu megawatt üzerinden gider ve kullanılan enerji miktarı üzerinden hesaplamalar yapılır.
09:16Paris İklim Anlaşması: 2015 yılında Paris'te yapılan toplantıda ilk defa bir metin üzerinde anlaşmaya varılmış ve Paris İklim Anlaşması imzalanmıştır.
Anlaşma, küresel ortalama sıcaklığın artış hızının 2 derecede, mümkünse 1,5 derecede tutulması hedefini taşımaktadır.
197 ülkeden 189'unu bu anlaşmayı kabul etmiş, ancak Türkiye dahil 8 ülke (Angola, Eritre, İran, Irak, Libya, Güney Sudan, Yemen ve Türkiye) bu anlaşmayı meclislerinden geçirmediği için taraf değildir.
11:33Türkiye'nin İklim Hedefleri ve Avrupa Birliği İlişkileri: Türkiye'nin iklim hedefleri konusunda belirgin bir hedefi yoktur, bu durum hem Türkiye'nin hem de dünya üzerinde problem haline gelmiştir.
Avrupa Birliği ve diğer ülkeler, serbest ticaret anlaşmalarında sürdürülebilirlik ve Paris İklim Antlaşması'nın taraf olmayı ön şart olarak getirmiştir.
Türkiye, İngiltere'nin Avrupa Birliği'nden ayrılması ve AB ile serbest ticaret anlaşmalarının güncellenmesi nedeniyle köşeye sıkışmış durumdadır.
13:15Paris İklim Antlaşması ve Uluslararası Durum: Paris İklim Antlaşması ülkelerin taahhütlerini içeren bir antlaşmaydı, ancak bu taahhütler yerine getirildiğinde bile 1.5 derece hedefine ulaşamayacağı, 2.7-3.7 derece gibi daha yüksek hedeflerin görüldüğü belirtilmiştir.
Çin 2060 yılında karbon nötr bir ülke olmakla ilgili hedefini açıklamış, ABD ise 2050 yılında karbon nötr olmakla ilgili hedef koymuştur.
Avrupa Birliği 2019 yılında 2050 yılında karbon nötr olmakla ilgili Avrupa Yeşil Mutabakatını yayınlamıştır.
15:09Avrupa Yeşil Mutabakatı ve Önemi: Türkiye ekonomisinin %50'si Avrupa Birliği ile ithalat ve ihracatla yürüdüğü için Avrupa Yeşil Mutabakatı önemlidir.
Avrupa Yeşil Mutabakatı, Avrupa Birliği'nin 2050 yılı itibariyle karbon nötr bir kıta olması için tüm politikaların ve ticaretin değişmesini öngörür.
Mutabakatın üç temel hedefi vardır: 2050 yılında sera gazı emisyonlarının sıfıra indirilmesi, ekonomik büyümenin kaynak kullanımından ayrılması ve küresel bir sıkıntı olması nedeniyle hiçbir yerin bu politikadan ayrı tutulmaması.
18:11Yeşil Mutabakatın Stratejileri ve Karbon Kaçağı: Yeşil Mutabakat'ın ana stratejileri sekiz başlık altında toplanmıştır ve 2030-2050 hedeflerinin yeterli olmadığı kabul edilmiştir.
Avrupa Birliği'nde iklim yasası çıkarılması planlanmakta ve emisyon ticaret sisteminin kapsamı ve sınırları genişletilmektedir.
Karbon kaçağı riskine karşı sınırda karbon düzenlemesi düşünülmektedir; bu, karbon emisyonu olan faaliyetlerin karbon düzenlemesi olan ülkeden düzenlemesi olmayan ülkeye gitmesini engellemek için tasarlanmıştır.
21:38Sınırda Karbon Düzenlemesi: Sınırda karbon düzenlemesi, karbon kaçağı olan ürünlere ve emisyon sistemi kapsamına giren ürünler ve faaliyetlerle ilgili bir düzenlemektir.
Bu düzenlemeye "vergilendirme" denilemez çünkü gümrük birliği anlaşmalarına ters çelişen durumlar içerir.
Emisyon ticaret sistemine uyan, Avrupa'daki sektörleri, ısıl güçleri ve kapsamı baz alan bir sınırda karbon düzenlemesi planlanmaktadır.
22:32Sınırda Karbon Düzenlemesinin Etkileri: Demir-çelik, çimento, kağıt gibi sektörlerde Avrupa Birliği'ne ihracat yapanlar, sınırda karbon maliyetini karşılamak zorundadır.
Bu düzenlemeye göre ülkenin içinde bir sistem yoksa Avrupa Birliği'nin miktarı kadar sınırda para alınır, varsa fiyat farkına göre hesaplanır.
Sınırda karbon düzenlemesi sanayi için ciddi bir engel olarak görülüyor.
24:35Türkiye'de Emisyon Ticaret Sistemi: Çevre Bakanlığı'nın açıkladığı iklim değişikliği sonuç bildirgesinde e-ticaret sisteminin hayata geçirileceği belirtilmiştir.
Türkiye'de de bir emisyon ticaret sistemi oluşturulacak ve bunun altyapısı hazır, yönetmelikleri hazır durumdadır.
Tahminen Avrupa Yeşil Mutabakatı'nda sınırda karbon düzenlemesi kuralları açıklanır açıklanmaz Türkiye'de e-ticaret sistemi açıklanacaktır.
25:35Paris Antlaşması İmzalanmaması: Türkiye, Paris Antlaşması'na imzalamamakta direnmesi, Kyoto Protokolü imzalarken kendisine verilen statü ile ilgilidir.
Türkiye, gelişmiş ülke (Ek-1) statüsüne sahip olmak istese de, gelişmekte olan ülkeler (Ek-2) için sağlanan fon ve desteklerden de faydalanmak istemektedir.
Türkiye, gelişmekte olan ülke olarak kabul edilmeyip gelişmiş ülke olarak görülmesine rağmen, bu sistemden para ödemek istememekte ve almak istememektedir.
27:33Sınırda Karbon Düzenlemesinin Ekonomik Etkileri: Sınırda karbon düzenlemesiyle paralel Türkiye'de ticaret sisteminin kurulması devlet için zararlı değil, sanayicilerden para alınacaktır.
Sanayiciler için önemli olan, ödedikleri paraların çevrecilik yatırımlarında fon olarak kullanılması veya dönüşüm için destek olmasıdır.
Sınırda karbon düzenlemesi sadece karbon fiyatlaması ile ilgili değil, ürünlerin standartlarında da değişiklikler öngörüyor.
30:02Karbon Kapsamları: Karbon kapsamı bir, fabrikanın kendi faaliyetleri sırasında ve mülkiyetindeki araçlarıyla saldığı karbon emisyonunu gösterir.
Kapsam iki, elektriğin, buharın veya ısıyı üretirken salınan emisyonları da kapsar.
Kapsam üç, hammaddenin çıkarılması, üretimi, nakliyesi, kullanımı sırasında ve atığın bertaraf edilmesine kadarki süreç içerisindeki tüm karbon emisyonlarını kapsar.
31:48Karbon Maliyeti ve Enerji Kullanımı: TUSIAD'ın raporuna göre, sadece kapsam bir ile ilgili karbon düzenlemesi uygulandığında Türkiye bütçesine 478 milyon euro'luk ek maliyet oluşacak, kapsam iki eklenirse bu maliyet 2,50 kat daha artacak.
Bursa'da ağırlıklı olarak tekstil ve otomotiv sektörlerinde, fabrika üretimindeki karbon emisyonlarından çok daha yüksek maliyeti olan enerji ile ilgili karbon maliyeti bulunmaktadır.
Sınırda ödenecek karbon maliyeti, tekstil ve otomotiv sektörlerinde ciddi bir maliyet anlamına gelecek, bu nedenle bu sektörler enerji tüketimini rüzgar ve güneş enerjisine yönlendirmek isteyecekler.
34:32Organize Sanayi Bölgeleri ve Yenilenebilir Enerji: OSB'lerdeki tesisler enerji sağlama açısından bağımsız değil, organize sanayi bölge müdürlükleri enerji verimliliği ve yenilenebilir enerji oranı ile ilgili kriterler oluşturacak.
Organize sanayi bölge müdürlükleri de bir firma gibi izlenebilirlik sağlamalı, enerjinin nereden geldiği ve yenilenebilir enerji oranı gibi bilgileri kanıtlamalı.
Enerji Bakanlığı'nın çıkardığı etiketleme sistemi ile firma enerjisini yenilenebilir olduğunu kanıtlamak zorunda, bu bilgiler uluslararası ticarette veri olarak kullanılabilir.
40:08Yeşil Mutabakat ve Enerji Hedefleri: Avrupa Birliği Yeşil Mutabakatı'nda temiz, uygun fiyatlı ve güvenilir enerji sağlama stratejisi yer almaktadır.
Avrupa Birliği'nde sera gazı emisyonlarının %75'i endüstride oluşmaktadır, bu nedenle kömür ve gri hidrojenin ortadan kaldırılması ve yenilenebilir enerjiye geçiş gereklidir.
2030 yılına kadar kullanılan elektriğin yarısının yenilenebilir enerjiden sağlanması hedeflenmektedir, ancak bu geçiş için özellikle kömür kullanan ülkelerin ekonomik olarak desteklenmesi gerekmektedir.
42:39Döngüsel Ekonomi ve Kaynak Kullanımı: Döngüsel ekonomi için endüstri harekete geçirmek stratejisi, ekonomik büyümeyi kaynak kullanımdan ayırmayı amaçlamaktadır.
1970-2017 yılları arasında hammadde çıkarımı üç katına çıkmış ve Avrupa Birliği için çıkarılan hammaddenin sadece %12'si geri dönüştürülmektedir.
Hammadde çıkarımları iklim değişikliği, küresel ısınma, biyolojik çeşitliliğin kaybı, ekosistemin bozulması ve su kıtlığı gibi sorunların %90'ı sebebidir.
44:02Avrupa Yeşil Mutabakatı ve Geri Dönüşüm Stratejileri: Avrupa Yeşil Mutabakatı ile tekstil, inşaat, plastik ve elektronik gibi kaynak yoğun sektörlere odaklanarak ikincil hammadde kullanımı ve geri dönüşüm artırılması hedeflenmektedir.
2030 yılına kadar tüm ambalajların tekrar kullanılabilir veya geri dönüştürülebilir olması, biyolojik olarak çözümlenen ambalajların kullanılması ve tek kullanımlık plastiklerin yürürlükten kaldırılması hedeflenmektedir.
Elektronik ürünlerde pasaport getirilerek nasıl üretildiği, sökmesi, takılması ve tamir ile ilgili bilgilerin belirtilmesi hedeflenmektedir.
45:40Döngüsel Ekonomi Hedefleri ve Sürdürülebilirlik: Döngüsel ekonomide ürünün ne kadarının geri dönüştürülebilir olduğunu ve ne kadarının ikincil üründen üretildiğini açıklamak zorunludur.
Lityumlu pillerin geri dönüşümü için ciddi kabuller getirilmektedir.
Ürünlerin ambalajlarında geri dönüştürülebilirlik oranı ve ikincil üründen üretim oranı yazılması talep edilmektedir.
47:12Avrupa Birliği'nin Sürdürülebilirlik Hedefleri: Ürünlerin dayanıklı olması, yeniden kullanılabilmesi, onarılabilmesi ve tehlikeli kimyasalların kullanılmaması hedeflenmektedir.
Enerji verimliliğinin artırılması, ürünlerdeki geri dönüştürülmüş içeriğin artırılması ve çevresel ayak izlerinin azaltılması hedeflenmektedir.
Satılmamış dayanıklı tüketim mallarının imha edilmemesi ve ürünlerin pasaportları ile çevre etiketlerinin gündeme gelmesi hedeflenmektedir.
48:00Yeşil Organize Sanayi Bölgeleri: Döngüsel ekonomi konusunda organize sanayi bölgeleri en önemli aktör olarak görülür.
Dünya Bankası ve Sanayi Bakanlığı'nın yeşil organize sanayi bölgesi ile ilgili çalışması bulunmaktadır.
Yeşil OSB kriterleri farklılaştırılacak ve Avrupa Yeşil Mutabakatı'na uydurulacaktır.
49:08Endüstriyel Simbiyoz ve Performans Kriterleri: Endüstriyel simbiyoz, bir kuruluşun atığının veya yan ürününün başka bir kuruluş için kaynak haline geldiği sistemdir.
Yeşil OSB'nin performans kriterleri içerisinde endüstriyel simbiyoz ve karbon emisyonları konuları yer almaktadır.
OSB'nin performanslarının raporlanması ve beyan edilmesi gerekmektedir.
51:18Avrupa Yeşil Mutabakatı'nın Diğer Stratejileri: Binalardan %40 oranında enerji kaybı olduğu için yeni binalardaki enerji verimliliği artırılması ve enerji uygun olmayan binaların yenilenmesi hedeflenmektedir.
Ulaşım sektörü sera gazı hedefine ulaşmayı %90 etkilemektedir ve karayolu ve denizyolu taşımacılığının emisyon ticaret sistemine dahil edilmesi beklenmektedir.
Akıllı ulaşım, trafiğin durmaması ve Avrupa Birliği içindeki tek bir merkezden hava trafiğinin kontrol edilmesi hedeflenmektedir.
53:36Çiftlikten Çatala ve Ekosistemlerin Korunması: Gıda üretiminde küresel ısınmaya ve iklim değişikliğine etkileri olduğu kabul edilmiştir.
Tarımsal hedefler arasında sulamanın, gübre kullanımının, pestisit oranlarının azaltılması ve organik tarım miktarının artırılması bulunmaktadır.
Ekosistemlere zarar veren tüm sektörlerin ticaret ve finansman imkanlarının kesilerek yaptırım uygulanması hedeflenmektedir.
55:05Zehirsiz Bir Çevre: Tehlikeli kimyasalların su kaynaklarını ve hava kirliliğine sebep olması nedeniyle ciddi önlemler alınmaktadır.
Avrupa Yeşil Mutabakatı sadece Bursa için değil, tüm Türkiye için önemli bir konudur.
55:30Hava Emisyonları ve Ölçüm Yöntemleri: Zehce Vakfı, tekstil sektöründe sıfır tehlikeli kimyasal kullanımını hedefleyen bir vakıftır ve bu sene biyosilerden kaynaklanan hava emisyonları ile ilgili bir bildirge yayınladı.
TSI (Toplam Organik Karbon) ve biyosi arasındaki fark, bir sepet meyve örneğinde olduğu gibi, toplam miktar ve içeriğin türlerine göre ayrıştırılması gibidir.
Türkiye'de birçok ölçüm yöntemi, biyosi türlerini ayrıştırma konusunda ciddi sıkıntılar yaratmaktadır.
58:20Hesaplama ve Ölçüm Yöntemleri: Konu açıldığı için öncelikle yapılması gereken şey kütle bilançosu ile hesaplamadır; ne kadar kimyasal kullanıldığı, ne kadar kumaş boyandığı gibi girdileri hesaplamak önemlidir.
Bakanlık standartta sadece çıktı bakmak yerine, prosese bakan bir anlayışa ihtiyaç vardır.
Ölçüm anlıktır ve fabrikayı genelini yansıtmaz, ancak kitlesel bilanço yıllık kullanılan kimyasal üzerinden gider ve bu iki hesabın birbiriyle paralel olması gerekir.
59:57Finansman ve Hammadde Kaynağı: Avrupa Birliği, emisyon ticaret sistemindeki gelirden %20'sinin bu alana aktarılacağını belirtmiştir.
Geri dönüştürülmüş plastik ambalajdan çıkan atıklar, yeni bir gelir kaynağı olarak kabul edilmektedir.
Çöp yerine, kaliteli ayrıştırılmış hammadde olarak kullanılabilecek plastikler, sanayici için önemli bir hammaddedir ve bunun kullanılması ticarete engel teşkil etmez.
1:03:12Organize Sanayi Bölgesi ve Sürdürülebilirlik: Organize sanayi bölgesi olarak nitelikli ve organize sanayi bünyesindeki fabrikalarda hammadde sağlayacak tesislerin oluşması imkanı vardır.
Sanayici için yeni bir ticari düzen var ve OSB'ler bu düzende sanayicilere nasıl kolaylık sağlayabilirler konusu önem kazanmaktadır.
Finans açısından artık çevreye zararlı yatırımlarda uygun finans kaynağı bulunamayacak ve sürdürülebilirlik ile ilgili bilgilerin açıklanması zorunlu hale gelecektir.
1:06:50Geri Dönüşüm ve Simbiyozun Önemi: Geri dönüşüm ve simbiyoz, özellikle simbiyoz, önemli konulardan biridir ve firma bazında ciddi araştırma yapılması ve veri toplanması gereklidir.
Ana firmalar ve sanayiler, yaşam döngüsü çalışması kapsamında tedarikçilerinden karbon ayak izi hesaplamaları, yenilenebilir enerji oranları ve hammadde miktarları gibi bilgileri istemektedir.
Bu bilgilerin kanıtlanabilir, izlenebilir olması önemlidir; ISO 14001 gibi standartlar artık yeterli olmayabilir, enerji verimliliği ile ilgili kanıtlanabilir veriler sunulması gerekmektedir.
1:09:11Markaların Sıkıştırdığı Kriterler: Zeh tekstil sektöründe tehlikeli kimyasalların kullanılmaması için proses içinden numune alınarak denetimler yapılmaktadır.
Eğer kimyasal bulunursa, firma tedarikçilikten çıkarılıp platformda ifşa edilmektedir.
Markalar, firmaları sıkıştırmak için bağımsız ve tarafsız denetim şirketleri kurmuşlardır.
1:10:07Su Ayak İzi ve Geri Kazanım: Su ayak izi hesaplamalarında mavi su, yeşil su, gri su oranları, su geri kazanımı, temiz su kullanımı, su kıtlık ve kalite indeksleri gibi faktörler dikkate alınmaktadır.
Organize sanayi bölgesi olarak su geri kazanımı, yağmur suları ile ilgili çalışmaları önemlidir ve ticarette etkin rol oynamak için gerekli kriterlerin yerine getirilmesi gerekmektedir.
Tekstil ağırlıklı OSB'lerde su geri kazanımı için %30 gibi hedefler belirlenmiş ve OSB'nin taşın altına elini koyması önerilmektedir.
1:14:19Markaların Beklentileri ve Yenilenebilir Enerji: Markaların elektrik kısmındaki beklentileri oransal olabilir veya tüketimin tamamının yenilenebilir olması gerekebilir.
E-ticaret sistemi kapsamına girip girmediği veya sınırda karbon düzenlemesine takılıp takılmadığı, iş çıkış noktasıdır.
Karbon ayak izi hesaplamasında enerji en büyük çarpan olup, enerji yoğun üretimin varsa bu çarpan daha da artar.
1:15:30Yenilenebilir Enerji ve Ticaret: Firmalar, karbon maliyetinden kurtulmak için enerjisini yenilenebilir enerjiye çevirmeye çalışmaktadır.
Ana sanayi, tedarikçilerden karbon ayak izi hesaplamalarını isteyebilir ve yenilenebilir enerji oranı yüksek olanlara daha fazla iş vermektedir.
Yenilenebilir enerji oranı %100, %30, %40 olabilir, bu tamamen ticaretin şekillendirdiği bir durumdur.
1:17:28Karbon Ayak İzinin Önemi: Avrupa Birliği'nin iklim yasası çıkarılması durumunda, bu konular yasal zorunluluk haline gelecektir.
Organize sanayi bölgesi bazında da bir karbon ayak izi projesi yürütebilir, OSB'nin kendi yaptığı faaliyetlerden kaynaklanan karbon ayak izini hesaplayabilir.
OSB içindeki fabrikaların bireysel karbon ayak izleri ile alakalı veriler toplanarak toplam bir karbon ayak izi verisi oluşturulabilir.

Avrupa Yeşil Mutabakatı ve Organize Sanayi Bölgelerinde Sürdürülebilirlik Sunumu

Yapay zekadan makale özeti

Yanıtı değerlendir