• Yapay zekadan makale özeti

    • Bu video, 30 Ağustos Zafer Bayramı özel yayınıdır. Programda sunucu, İstanbul Üniversitesi Edebiyat Fakültesi öğretim üyesi Prof. Dr. Cezmi Eraslan ile Büyük Zafer'in 100. yıldönümünde 30 Ağustos'un önemi ve Büyük Taarruz'un hikayesi hakkında sohbet etmektedir.
    • Video, Osmanlı İmparatorluğu'nun son dönemlerinden başlayarak Birinci Dünya Savaşı, İstanbul'un işgali, Anadolu'daki direniş hareketleri ve Büyük Taarruz planının hazırlanışını kronolojik olarak anlatmaktadır. Mustafa Kemal Paşa'nın liderlik özellikleri, kurmayların karşı çıkmasına rağmen planı uygulaması ve 26 Ağustos'ta başlayan Büyük Taarruz'un 30 Ağustos'ta Başkomutan Meydan Muharebesi ile imha aşamasının gerçekleştirilmesi detaylı şekilde ele alınmaktadır.
    • Program ayrıca Sakarya Muharebesi sonrası Türk milletinin bir bütün olarak Büyük Millet Meclisi ordularının etrafında kenetlenmesi, Misak-ı Milli'nin kabulü, Fahrettin Altay Paşa komutasındaki süvari kolordunun çevirme harekatı ve 9 Eylül'de İzmir'e varış süreci gibi önemli tarihsel olayları da kapsamaktadır.
    00:3130 Ağustos Zafer Bayramı'nın Önemi
    • 30 Ağustos Zafer Bayramı'nın 100. yılında Gazi Mustafa Kemal Atatürk ve milli mücadelede yer alan Türk halkı saygıyla anılıyor.
    • Büyük Zafer'in 100. yıldönümünde 30 Ağustos'un neden önemli olduğu, zafere giden yolda yaşananlar ve taarruz planının nasıl hazırlandığı konuşulacak.
    • Büyük Taarruz 26 Ağustos'ta başlamış, 30 Ağustos'ta ise Başkomutan Meydan Muharebesi ile imha aşaması gerçekleştirilmiş.
    01:5430 Ağustos'un Tarihi Önemi
    • 30 Ağustos, 30 Ekim 1918'den itibaren başlayan mütarekeyle başlayan milli mücadelemizin askeri kısmının dönüm noktasıdır.
    • Bu tarih, Türk milleti için varlık-yokluk mücadelesinin başarıyla sonlandırıldığı ve 300 yıllık geri çekilme haliyle geçen makus talihin yenildiği tarihtir.
    • Klasik bir Türk savaş taktiği uygulanarak önce cepheyi yarıp daha sonra imha hareketiyle sonuç alınmıştır.
    04:08Milli Mücadele Dönemi
    • Son on yıl fiilen savaşta geçmiştir: Trablusgarp'ın İtalyan işgaline düşmesi, Balkan Savaşları, Birinci Dünya Savaşı ve 30 Ekim'de Osmanlı merkezi yönetiminin yenilgiyi kabul etmesi.
    • Mütarekeden hemen sonra başlayan mücadelede öncelikle self-determinasyon ilkesi hayata geçirme çabaları söz konusudur.
    • Batı'nın bu tür söylemlerinin oyalama taktiği olduğu anlaşıldıktan sonra, bağımsız olmak için kuvvetle mücadele edilmesi gerektiği idrak edilmiştir.
    05:18Mustafa Kemal Paşa'nın Rolü
    • 19 Mayıs, Türk milletinin bağımsızlığa yönelik mücadelesinin en önemli dönüm noktasıdır.
    • Mustafa Kemal Paşa, 19 Mayıs'ta Samsun'a çıkarak tüm güçleri tek bir merkezde toplamak ve ülkenin bütününü kurtarmaya yönlendirmiştir.
    • Mustafa Kemal Paşa, uluslararası camianın neyi yapıp neyi yapmayacağını doğru değerlendirerek mücadeleyi adım adım bağımsızlığa götürmüştür.
    06:47Büyük Taarruzun Hazırlığı
    • 26 Ağustos 1922, Anadolu'nun ilelebet Türk milletine vatan olarak kalacağının bir ilahi müjdesidir.
    • Sakarya'ya kadar İstanbul'daki yönetimin faaliyetleri nedeniyle Türk milleti bir bütün olarak Büyük Millet Meclisi ordularının etrafında kenetlenemedi.
    • 11 Nisan 1920'de İstanbul yönetimi, Büyük Millet Meclisi sürecine katılan herkesi cezalandırdı ve dinen bunların katillerinin öldürülmelerinin caiz olduğunu belirten bir fetva yayınladı.
    09:10Sakarya Arefesindeki Gelişmeler
    • Sakarya arefesinde 5 Ağustos 1921'de Başkomutanlık Kanunu çıkarıldı ve Mustafa Kemal Paşa başkomutan olarak vazifelendirildi.
    • Meclisin yetkilerini kullanarak "Tekalif-i Milliye" emirleri çıkarılarak her Türk ailesinin gücü nispetinde askeriye için malzeme vermesi istendi.
    • Savaştan sonra Tekalif-i Milliye emirleriyle alınan malların bedeli ödenmiştir, devlet el koymamıştır.
    11:21Büyük Taarruzun Gerçekleştirilmesi
    • Büyük Taarruz'a giden yoldaki en önemli adımlardan biri, her Türk ailesinin bir bütün olarak Büyük Millet Meclisi ordularının etrafında kenetlenmesidir.
    • Ordu komutanlarından Ali İhsan Paşa, ordunun gerekli yiyecek, içecek ve cephane ihtiyacının tamamlanmamış olduğu düşüncesiyle taarruza karşı çıkmıştır.
    • Atatürk, Büyük Taarruz ve Başkomutan Meydan Muharebesi'ni milletlerin mücadelesi olarak değerlendirmiştir.
    13:24Büyük Taarruz Planı ve Diplomatik Gelişmeler
    • Konuşmacı, 30 Ağustos Başkomutan Meydan Muharebesi'ne gelen sürecin öncesinde yaşanan diplomatik gelişmeleri ve sonrasında yaşanan olayları adım adım anlatacağını belirtiyor.
    • Sakarya Savaşı sonrası bir yıllık süreçte Yunan orduları içinde, özellikle İngiltere üzerinden ateşkes çağrıları yapıldı.
    • İngilizler, Sevr Antlaşması'nı yumuşatarak barış ve ateşkes önerdiler, ancak bu teklifler oyalama ve geciktirme çabaları olarak değerlendirildi.
    15:07Taarruz Hazırlıkları ve Diplomatik Çabalar
    • Sakarya'da son atımlık barutu kullanmış olan Türk ordusu, silah, cephane ve asker sayısı itibariyle takviye edilmek istiyordu.
    • Büyük Millet Meclisi, Malta'dan dönen Ali Fethi Okyar'ı Londra'ya göndererek İngiltere ile barış görüşmesi yapmaya çalıştı.
    • Fethi Okyar, İngiltere'den "güçümüzü ve galibiyet gelme şeyimizi göstermemiz" gerektiğini öğrendi, ancak İngiliz tarafı bu teklifi kabul etmedi.
    18:34Diplomatik Blokların Parçalanması
    • Türk milleti, Büyük Millet Meclisi hükümeti diplomatik alanda ciddi çabalar ortaya koydu.
    • Sakarya'dan sonra küçük kapitülasyonlar ve tavizlerle İngiliz-Fransız blokunu ayırdı, Ankara İtilafnamesi ile Fransa kenara çekildi.
    • İtalya Antalya bölgesini işgal etti, ancak daha sonra kenara çekildi; İngiltere ise tarafsız olduğunu iddia etse de Yunanistan'a mali ve askeri desteği sağladı.
    19:54Büyük Taarruz Planı ve Komutanlar Arasındaki Anlaşmazlıklar
    • Bir senelik hazırlıktan sonra bile Türk ordusu, nüfus olarak büyük Yunan ordusuna karşı sadece süvari kuvvetlerinde fazlalık sahibi oldu.
    • Savaş aksamında Yunan kuvvetleri, Türk kuvvetlerinden çok daha fazlaydı.
    • Büyük Taarruz planı (Sat Savaş Planı) ortaya konulduğunda, Batı Cephesi Komutanı İsmet Paşa, Yakup Şevki Paşa, İkinci Ordu Komutanı Ali İhsan Paşa gibi komutanlar karşı çıktılar.
    21:00Mustafa Kemal Paşa'nın Liderliği
    • Mustafa Kemal Paşa'nın en büyük desteği, İkinci İnönü'den itibaren hayati müdahaleleri ile Atatürk'ün övgülerini hak eden Fevzi Çakmak Paşa verdi.
    • Savaştan sonra yapılan teşekkür konuşmasında, tüm kuvvet komutanları bir bütün halinde kadroyu kucaklayan bir yüce gönüllü lider olarak görüldü.
    • Atatürk, tüm sorumluluğu kendisine alarak "bu plan uygulanacak" dedi ve sonuç odaklı bir yaklaşım sergiledi.
    23:35Atatürk'ün Askerlere Güveni
    • Atatürk, Türk milletinin birlikte bir ferdi hariç kalmamaksızın yaptığı bir mücadele olduğunu ve başarı milletin başarısı olduğunu vurguladı.
    • Albay Reşat Bey gibi komutanlar, verilen görevleri yerine getirmek için canlarını sakınmazlardı.
    • Atatürk, Sakarya'da Gazi unvanı ve Mareşal rütbesi verildiğinde, 19 Eylül'de orduya yayınladığı beyannamede "her zaferin mayası sendedir" diyerek askerlere hitap etti.
    26:29Birinci Dünya Savaşı Öncesi Siyasi ve Askeri Dengeler
    • Birinci Dünya Savaşı, dönemin büyük güçlerinin az gelişmiş toprakları paylaşma süreci ve sömürgecilik yarışının bir sonucu olarak göz göre göre gelen bir savaştır.
    • 1890'lardan itibaren taraflar netleşmeye başlamış, Türkiye de bu durumu fark ederek 1877-78 Osmanlı-Rus Savaşı'ndan sonra II. Abdülhamit, İstanbul Boğazı ve Çanakkale'yi tahkim etmiştir.
    • II. Abdülhamit, Osmanlı'nın son dönemde en büyük takip ettiği politika Rusya ve İngiltere arasında bir dengedir; bu iki güç anlaşırsa Türkiye'nin yaşama şansı kalmayacağı düşüncesiyle hareket etmiştir.
    28:01Almanya'nın Yükselişi ve Osmanlı'nın Dış Politikası
    • Fransa 1870'te Almanya'ya yenildikten sonra ikinci seviyede bir güçtür ve 20 yılda Almanya devreye girerek dünyanın dördüncü büyük gücü olacaktır.
    • II. Abdülhamit, Almanya'yı ekonomik çıkarlar ve askeri fabrikalara siparişler vererek çıkarmıştır, ancak İngiltere ve Fransa'yı tamamen dışlamamıştır.
    • 1894'te Fransa ve Rusya, 1904'te İngiltere-Fransa, 1907'de İngiltere-Rusya anlaştığında üçlü İtilaf ortamı oluşmuş ve maksat Osmanlı'yı parçalamak ve Ortadoğu'yu kontrol etmektir.
    29:35Balkan Savaşları ve Osmanlı'nın Yenilgisi
    • Fransa'nın İtalya'nın 1911'de Trablusgarp'ı işgal etmesi ve Rusya'nın patronajında Yunanistan-Bulgaristan-Sırbistan'ın Balkan Savaşı'nda bir üçlü ittifak oluşturup Osmanlı'ya saldırması, Osmanlı'nın yenilgisine yol açmıştır.
    • İkinci Meşruiyetten sonra Avrupa devletleri Türkiye'nin iyiliğini ve çağdaşlaşmasını istiyormuş gibi, tecrübeli askerlerin terhis edilmesi ve yeni silah altına alınan askerlerin Balkan Savaşı'nda büyük bir yenilgiye uğraması yaşanmıştır.
    • 1908'de bağımsızlığını kazanan Bulgaristan, 1911-12'de Çatalca'ya kadar Osmanlı ordusunu darmadağın edip gelebilmiştir.
    31:02Osmanlı'nın Sömürgecilik Dönemi
    • Osmanlı 1856'dan sonra fiilen yarı sömürgedir; Batılı devletlerin 1853-56 Kırım Savaşı'nda Rusya'ya karşı Osmanlı Devleti'ni desteklemeleri karşılığında toprak reformu, rejim değişikliği ve eğitim sistemini Fransa'nın istediği hale çevirmiştir.
    • Sömürgeciliğin 19. yüzyılın ikinci yarısından itibarenki şekli, az gelişmiş yerlerin topraklarında demiryolları yapmak, madenlerini işletmek ve hammaddelerini alıp mamul madde satmaktır.
    • Bu durum Osmanlı ekonomisini ciddi manada iflasa sürükleyecek şekilde başarılmıştır.
    32:25İttihat ve Terakki'nin Dış Politikası
    • İttihat ve Terakki yönetimi, II. Abdülhamid'den sonra İngiltere ile ittifak yapmak, Rusya ile beraber olmak istemiştir.
    • Her üç devlete de büyük kapitülasyonlar ve imtiyazlar sunulmuş, ancak her üç devlet de ayrı ayrı reddetmiştir çünkü 1894-1904 ve 1907 anlaşmalarıyla üç devlet birbirinden habersiz bir başka devletle işbirliği yapmama konusunda anlaştılar.
    • Sırbistan-Avusturya-Macaristan veliahtının öldürülmesi meselesi sadece bir kıvılcımı çakmak şeklinde ortaya çıkmış, asıl hedef Osmanlı'ydı ve Birinci Dünya Savaşı sonunda İstanbul yönetiminin imzaladığı Sevr Antlaşması ile bunu başardılar.
    33:44Sevr Antlaşması ve Milli Mücadele
    • Birinci Dünya Savaşı'nın bütün mağlupları önce mütareke yaptılar; Eylül 1918'den itibaren Bulgaristan, sonra Almanya, sonra Avusturya-Macaristan vesaire.
    • İstanbul'daki Osmanlı hükümeti de Mondros'ta mütareke yaptı, ancak Türk milleti kabul etmedi ve Mustafa Kemal Paşa'nın önderliğinde İstiklal Harbi ile Sevr Antlaşması yırtıldı.
    • Meşru kabul edilen devlet Sevr Antlaşması'nı kabul etmiş, ancak Türk milleti bu antlaşmayı kabul etmemiştir.
    35:19İzmir İşgali ve Milli Mücadele
    • 15 Mayıs 1919'da İzmir işgal edildi, altı saat süren işgal ameliyatından sonra hükümet konağının önünde bayrak dalgalanıyor, hakimiyet sürüyor, telaşa gerek yok, ağırbaşlı olun, karşı koymayın şeklinde bir yazı gönderildi.
    • Yunanistan, Anadolu'nun batısını almak, orada bir ayrı devlet kurmak ve kendine ilhak etmek yetmedi, Doğu Karadeniz'de bir Pontus devleti uyandırabilmek için çabalıyordu.
    • Milli Mücadele, 30 Ekim'den sonra başlamış, bu milletin elindeki son imkanları kullanarak yaptığı, bütün emperyalist dünyaya karşı verilen bir mücadeledir.
    36:54İstanbul İşgali ve Anadolu'daki Durum
    • Birinci Dünya Savaşı bitti, İstanbul İngilizler işgali altında, Atatürk "Geldikleri gibi giderler" sözünü sarf etmiştir.
    • 13 Kasım İstanbul'un işgal günü, fiilen işgal edildi ve İstanbul üç bölgeye ayrıldı; İtalyanlar, Fransızlar, İngilizler kendi bölgelerini aldılar.
    • Osmanlı yönetimi İstanbul'da emniyet müdürü dahi atayamayacak pozisyondaydı, her şey isgal kuvvetlerinin kontrolündeydi.
    38:16İstanbul'un İşgali ve Saray Merkezli Yönetim
    • İşgal subayları, hanedandan kişilerin yaşadığı binayı karargah olarak seçiyor ve hanedanı saraydan çıkarmak zorunda bırakıyor.
    • İstanbul son üç asırda halkla teması ciddi manada kopmuş, saray merkezli bir yönetim oluşmuş ve devleti yönetenler milletle yakınlığı kaybetmişler.
    • Hanedan, işgal kuvvetlerinin iyi niyetini kazanmak için silahla karşı koyamayacaklarını, ciddi borçları olduğunu ve ordunun reforma ihtiyacı olduğunu belirtiyor.
    39:50Mütareke Dönemi ve Anadolu'daki Mücadele
    • Mütareke sonrası Mustafa Kemal Paşa Yıldırım Orduları Grup Komutanlığı'na atanıyor, ancak İngilizler İskenderun'u işgal etmek istiyor ve Mustafa Kemal Paşa'ya karşı koymaması emrediliyor.
    • Mustafa Kemal Paşa 13 Kasım'da İstanbul'a geliyor ve önce Adana'da mahalli eşrafla görüşüyor, silah istiyor ve savaşacaklarını söylüyor.
    • Mütareke sonrası Trakya Paşaeli Müdafaa-i Heyeti Milliyesi, Kars İslam Şurası, Aras Türk Hükümeti ve Cenubi Garbi Kafkas Hükümeti gibi yerel mücadeleler başlıyor.
    42:04Anadolu'daki Zorluklar ve Milletin Mücadelesi
    • Anadolu'da asayişsizlik, ekonomik sıkıntılar, yolsuzluk ve eşkıyalık gibi sorunlar var, merkezi otorite İstanbul'dan sonrasını kontrol edemiyor.
    • Millet kongrelerle iktidar tutuyor, 5 Kasım 1918'den Büyük Millet Meclisi'nin açılışına kadar Adana ve Pozantı'da kongreler yapılıyor.
    • İstanbul'un görevini yapamadığını idrak eden Türk milleti, din adamlarının desteğiyle mücadeleye hazırlanıyor.
    43:29Cihat İlanı ve Milli Mücadele
    • Birinci Dünya Savaşı'na girerken cihat ilan ediliyor, ancak İstanbul işgal edilmiş ve halife esir olduğu için bu görevi yapamıyor.
    • İzmir'in işgal edilmesi önemli bir kırılma noktası oluyor, Denizli Müftüsü Ahmet Uluğzi Efendi cihat ilanı fetvası yayınlıyor.
    • Atatürk 22 Haziran'da Amasya Tahmini'nde "İstanbul'un pozisyonu bizi ölmüş gösteriyor, milleti ancak Türk milletinin azmi ve kararı kurtaracak" diyerek milli iradeyi vurguluyor.
    45:12Sivas Kongresi ve Milli Yemin
    • Son Osmanlı Mebusan Meclisi'nin açılmasını sağlayan irade Sivas Kongresi ve kararlarıdır.
    • Erzurum ve Sivas kongrelerinden sonra son Osmanlı Mebusan Meclisi Misak-ı Milli'yi kabul ediyor, bu Türk milletinin barışa ulaşmak için yapacağı azami fedakarlığı gösteren belgedir.
    • 23 Nisan 1920'den itibaren Türk tarihinde yeni bir sayfa açılmış, hakimiyet Osmanlı hanedanının değil, milletin başına geçmiştir.
    46:21İstiklal Mücadelesinin Devamı
    • 30 Ağustos'ta askeri mücadeleyi kazandıktan sonra ekonomik, kültürel ve sosyal manada bağımsızlık için mücadele devam etmiştir.
    • İstiklal mücadelesi askeri safhası 30 Ağustos'ta bitmiş, ekonomik, sosyal, kültürel ve hukuki safhası Türkiye Büyük Millet Meclisi vasıtasıyla yapılan inkılaplarla ortaya çıkmıştır.
    • Devlet büyükleri "bugün de bir varlık-yokluk mücadelesi veriyoruz" diyerek coğrafyanın önemini vurguluyorlar.
    47:32Büyük Taarruz Planı
    • Büyük Taarruz başlamadan önce Atatürk'ün planına diğer kurmayların birçoğu itiraz ediyor, "bu çok iddialı, bunu gerçekleştiremeyiz" diyorlar.
    • Atatürk "bunu gerçekleştiririz, bunu gerçekleştiremezsek zaten bitti bu iş, bunu yapmalıyız" diyerek kararlılığını gösteriyor.
    • Plan, Afyon'da cepheyi yarmak, Kütahya-Eskişehir tarafındaki kuvvetlerin yardıma gelmesini engellemek ve Yunan kuvvetlerini çember içine alarak imha etmek üzerine kurulmuştur.
    50:02Afyon Zaferi ve Çevirme Harekatı
    • 27 Ağustos öğleden sonra cephe yer alıyor ve Afyon kurtarılıyor, Fahrettin Altay Paşa komutasındaki süvari kolordusu Yunan ordusunun gerilerine sarkarak kaçmayı önlemek ve birleşmeyi engellemek için çeviri harekatını gerçekleştiriyor.
    • Savaş sırasında İkinci Ordu'da yukarıdaki kuvvetler Yunan kuvvetlerinin gelmesini engelliyor ve kaçışı engelleme faaliyetleri yapıyor.
    • Mustafa Kemal Paşa 30 Ağustos'a gelindiğinde, 25-26 Ağustos'ta Şuhut'tan başlayıp Afyon'da gece sabaha karşı Kocatepe'ye çıkıyorlar.
    51:08Zafer Yürüyüşü ve Taktikler
    • Yunan kuvvetleri ve İngilizler kuvvetlerin yer değiştirmesini ve taarruza hazırlık için yapılan yürüyüşleri anlamasınlar diye gece yapılan yürüyüşler var.
    • Ses çıkmaması için kağnıların tekerlerine ve taşıyıcı hayvanların ayaklarına keçe bağlanıyor.
    • Ankara'da Mustafa Kemal Paşa oradaymış gibi çay ziyafeti ve diğer etkinlikler düzenleniyor, Azerbaycan, Sovyet ve Afganistan elçilikleriyle oyalama taktikleri yapılıyor.
    51:54Başkomutan Meydan Muharebesi
    • Mustafa Kemal Paşa sabah saat 5 buçukta topçu atışlarının tanzim atışı yapıyor, sonra cepheyi tarama atışı yapacaklar.
    • 30 Ağustos'ta Tulupınar'da çevirme harekatı ve imha harekatı gerçekleştiriliyor, başında bulunduğu için başkomutan meydan muharebesi adını veriyoruz.
    • 1 Eylül'de Mustafa Kemal Paşa'nın "Ordular ilk hedefiniz Akdeniz'dir ileri" emri yayınlanıyor.
    52:42İzmir'e Varış ve Zafer
    • Mustafa Kemal Paşa Uşak Göğem köyünde Kafkas Tümeninin bir şerefli askerine teslim oluyor, Albay Dadaylı Halit Bey başkomutana götürüyor.
    • 30 Ağustos'taki emirden sonra 9 Eylül'e kadar Türk orduları 340 kilometre yol kat ediyorlar.
    • Türk orduları sadece yürüyüş değil, geri çekilirken her tarafı yakan, insanlara tecavüz eden, öldüren Yunan bakiyelerini takip ederek 9 Eylül'de İzmir'e varıyor.
    53:44Zaferin Anlamı
    • Vatan müdafaası ve zulmü engelleme gayreti Türk ordusuna insanüstü bir güç ve şevk vermiştir.
    • 9 Eylül'de bu savaş kısmının sonlandığı, noktalandığı tarihtir ve aynı zamanda Türk milleti bir araya geldiği zaman asla yenilmezdir onu göstermiştir.
    • Büyük Zafer'in 100. yılında 30 Ağustos Zafer Bayramı kutlanıyor ve Gazi Mustafa Kemal Paşa, Atatürk, silah arkadaşları ve milli mücadelede yer alan büyük Türk halkı saygıyla anılıyor.

    Yanıtı değerlendir

  • Yazeka sinir ağı makaleleri veya videoları özetliyor