Yapay zekadan makale özeti
- Kısa
- Ayrıntılı
- Bu video, "Babil Kulesi" adlı tartışma programının kaydıdır. Programda Aydın Çubukçu, Erdoğan Aydın ve diğer konuşmacılar yer almaktadır. Program, 2014-2015 yıllarında Türkiye'de yaşanan tarihsel olaylar ve konuları ele almaktadır.
- Video, Türkiye'deki tarihi eserlerin korunması, kent planlaması, saray mimarisi, Ahmet Davutoğlu'nun dış politikası, Türkçenin felsefe üretmeye uygunluğu, işçi hakları ve tarihsel materyalizm gibi konuları kapsamlı bir şekilde ele almaktadır. Program, tarihin ideolojik amaçlarla nasıl yeniden yazıldığını, modern yapıların tarihi eserleri nasıl etkilediğini ve Türkiye'nin tarih anlayışının demokratik bir ülkeye uygun olup olmadığını tartışmaktadır.
- Programda ayrıca Selimiye Camii'ni boğan cami köprüsü, Ayasofya'yı gölgelenen gökdelenler, Van'daki Halime Hatun Kümbeti, Hasankeyf ve Bergama gibi tarihi yerlerin durumu, Nur Topu yapımı, Dersim Katliamı ve işçi cinayetleri gibi güncel meseleler de incelenmektedir. Video, tarihin "aslanların gözüyle" değil, üretim, bilim ve çoğulculuk açısından yeniden yazılması gerektiği vurgusuyla sona ermektedir.
- 00:45Babil Kulesi Programı ve Tarih Anlayışı
- Babil Kulesi programı, 2014 tarihe ilişkin çeşitli programlar ve tartışma konuları sunmaktadır.
- Programın başlığı "2014 Tarihe Nasıl Baktı?" şeklinde belirlenmiş ve tarihe tartışmalar, iktidarın tarihe bakış açısı gibi konular ele alınacaktır.
- Programda tarihsel referanslar veren ve tarihe atıf yapan kişilerin tarihsel varlıklara verdiği değer değerlendirilecektir.
- 01:44Zeug Antik Kenti Kazıları ve Mozaikler
- Gaziantep Büyükşehir Belediye Başkanı Fatma Şahin'in katıldığı Zeug Antik Kenti kazılarında çıkarılan mozaiklerin üzerinde ayak basma durumu sosyal medyada alay konusu olmuştur.
- AKP'nin tarihi "çanak çömlek, yerdeki taşlar, eski taşlar" gibi tabirlerle yaklaşan bir zihniyetle, mozaiklerin üzerine ayak basmanın önemli bir şey ifade etmediği düşünülmektedir.
- Tarihsel kalıntıların değerini anlamayan, umursamazlık ve bilmezlik gösteren bir yaklaşıma işaret edilmektedir.
- 05:03Tarih Anlayışının İdeolojik Boyutu
- Ön plana çıkartılmaya çalışılan tarih anlayışında devlet en üsttedir ve bilim insanları ona tabidir.
- İslam kimlik oluşumuna hizmet etmeyen hiçbir şey tarihten sayılmamaktadır.
- Türk-Islam birikimleri dışındaki tarihin reddedilmesi, demokrasiyi, laikliği, hukuk devletini ve çoğulculuğu sindirememe çabasına karşılık gelmektedir.
- 07:15Tarihin İdeolojik Kullanımı
- Osmanlı tarihinin bile kendisi değil, şan, şöhret, efsane gibi kahramanlık öykülerinden ibaret bir masal olarak kullanıldığı belirtilmektedir.
- Nesnel veya bilimsel bir bakış açısı yerine, ayıklanmış efsaneler ve kahramanlık öyküleriyle tarih anlatımı yapılmaktadır.
- Osmanlı tarihini nesnel bir şekilde anlatan, Osmanlı üretim yapısını öğreten veya Osmanlı'nın çöküş nedenlerini açıklayan bir tarih yazımı bulunmamaktadır.
- 08:49İstanbul'un Tarihi Silueti
- Zeytinburnu'ndaki 16-9 kuleleri (hançer kuleleri) İstanbul'un siluetini bozan gökdelenler olarak görülüyor.
- 2014'te dava sonucu bu binaların tıraşlanmasına karar verilmiştir.
- İstanbul'un tarihi siluetini bozan yapılar arasında Unkapanı Köprüsü'ne paralel yapılan tramvay köprüsü de bulunmaktadır.
- 10:14Süleymaniye Camii'nin Perdelenmesi
- Süleymaniye Camii, İstanbul'un tarihsel eserlerinden biri olmasına rağmen, yeni inşa edilen köprü tarafından perdeleyecek bir konuma getirilmiştir.
- Köprünün tasarımcısı, bugünkü belediye başkanı olan zat tarafından tasarlanmış ve köprünün ayakları boynuz şeklinde yapılmıştır.
- Köprü, Süleymaniye Camii'nin görünümünü engelleyen ve İstanbul'un tarihi görünümlerini bozan yapılar arasında yer almaktadır.
- 13:53Tarihi Mirasın Tehlikede
- Toprakların farklı kimliklerini temsil eden tarihi miras silinip atılmaktadır.
- Camilerin önemi rantın karşısında ikinci plana düşmektedir.
- Türk-İslam sentezi diğer kültürlere galebe çalmış olsa da, rant camilerin üstüne pekala çıkabilir.
- 15:24Tarihi Yapıların Tehlikede Olduğu Örnekler
- Van'da Halime Hatun Kümbeti'nin güneybatısına yedi yıl önce yurt binası yaptırılmış, tarihi yapıya görüntü açısından zarar vermiştir.
- Hasankeyf'te İllüzyon Barajı ile kültürel varlıkların bir kısmı su altında kalmış, Zeynel Bey Türbesi taşınma ihalesine verilmiştir.
- Bergama'daki Allianoi Antik Kenti baraj suları altında kalmış, "üstüne kum dökeceğiz" diyerek gizlenmiş durumdadır.
- 17:38Diğer Tarihi Miras Tehlikeleri
- Şanlıurfa'nın Halfeti ilçesindeki tepeye AKP'li bir iş adamı tarafından beş katlı bir otel yapılmıştır.
- Antalya'da Kemer ilçesindeki dünyaca ünlü Passelis Antik Kenti sınırında Rixos Otel sahibi beş yıldızlı bir otel yapmak istemiştir.
- Bursa'da Mudanya'daki 2700 yıllık İreli Antik Kenti üzerine Kipa AVM inşa edilmiş, bilirkişi raporlarında birinci derece arkeolojik sit alanı olan yer üçüncü dereceye düşürülmüştür.
- 19:34Tarihi Mirasın Korunması ve Değerlendirilmesi
- Tarihi kalıntıların sergilenmesi sadece "burada bir taş var" demek değildir, onun neye ait olduğunu, hangi bir bütünün parçası olduğunu göstermek önemlidir.
- Cam kutunun içinde sergilenen tarihi kalıntılar, gerçek değerini kaybetmiş olup, zamanla kaldırılıp normal parke yerine konulabilir.
- Tarihi kalıntıları koruma adı altında yapılan bu tür çabalar, aslında önemini silmeye yönelik kandırmacalardır.
- 21:10Tarihi Mirasın Tehlikesi Arka Planında Kişiler
- Tarihi mirasın tehlikesi sadece hükümetin zihniyeti meselesi değil, kapitalist gelişme, yeniden inşa ve restorasyon gibi faktörler de dahilinde bir sorundur.
- Bazı kişiler, tarihi kalıntıları koruduğunu iddia ederken aslında üzerinde alışveriş merkezi inşa etmişlerdir.
- Tarihi kalıntıları cam kutularına koyarak gösteriş olsun diye yapmışlardır.
- 23:11Tarihi Mirasın Tehlikesi Arka Planındaki İdeoloji
- Tarihi bir ideolojik inşa nesnesi olarak görülen zihniyet, rant ekonomisini gizlemenin aracı olarak kullanmaktadır.
- Medeniyet kavramına sürekli atıfta bulunan iktidar, dünyanın en önemli medeniyet birikimlerinin var olduğu topraklara karşı saygısız davranmaktadır.
- Tarihe bakış açısıyla gerçek bir medeniyete ulaşma, demokrasi ve çoğulculuk kurma, sanayileşme mümkün değildir.
- 26:38Erdoğan'ın Topçu Kışlası Hakkındaki Konuşması
- Erdoğan, Topçu Kışlası'nın yeniden yapılması için kuruldan reddedildiğini ve kendisinin "reddimize red" dediğini belirtiyor.
- Erdoğan, tarihi eserleri korumak için kurulların var olduğunu ve denizin dibindeki çanak çömleklerin korunduğunu ancak Taksim Meydanı'ndaki devasa kışlanın reddedildiğini eleştiriyor.
- 2013'te Başbakan Erdoğan'ın konuşması, 2014'te Marmaray kazılarından çıkarılan eserlerin sergilenmesi ve demir çağına kadar uzanan kalıntıların bulunmasıyla ilişkilendiriliyor.
- 28:59Erdoğan'ın Tarih Anlayışı ve İdeolojik Bakış Açısı
- Erdoğan'ın kafasında tarih Türk-Islam eksenli bir perspektifle sınırlı ve onun öncesi, onun dışındaki tarih küçümseyici bir bakış açısıyla değerlendiriliyor.
- Bu ideolojik bakış açısının arka planı müminler ve kafirler eksenli dünyayı ikiye bölmek, müminlere ait olanı abartıp göze batırmak ve kafire ait olanı itibarsızlaştırıp ötekileştirmektir.
- Bu bakış açısı kutsal savaş, ötekileştirme, haklarda eşitsizlik, çoğulculuğun ve evrenselliğin reddini beraberinde getiriyor.
- 30:04Topçu Kışlası Projesinin Gerçek Amacı
- Erdoğan'ın söz konusu olduğu "tarihi kışla" aslında daha önceden varmış ama yıkılmış olan bir kışla değil, olmayan bir şeyi yaratma çabasıdır.
- Projenin amacı, İstanbul'un en merkezi alanında kitle yürüyüşlerinin ve protestoların yapılacağı alanın bir Osmanlı egemenlik alanının ideolojik merkezi haline getirilmesidir.
- Daha sonra öğrenildiğine göre, bu kışla aslında merkezi meydana bir cami yapmanın aracıydı ve yeni İslamcı sermayedarlara rezidans ve özel konutlar yapmak için bir araç olarak kullanılmıştır.
- 31:41Kent Muharebesi ve Tarih Koruma
- 2013-2014 yılları arasında kent hareketleri ve kent mücadelesi çok öne çıkan bir mücadele oldu çünkü yağma çok büyüktü.
- Kenti savunmak, kent mücadelesi aynı zamanda kentin tarihini de savunma mücadelesi olarak yaşanabilir.
- Avrupa'nın kentleri dokunulmaz bir koruma altındadır ve kentin geçmiş tarihiyle barışık olmasını ve insan eksenli yaya eksenli bir trafiğin düzenlenmesini sağlar.
- 32:59Topçu Kışlası'nın Gerçek Tarihi ve Yeni Şehir Planlaması
- Topçu Kışlası'nın öncesi aslında bir Ermeni mezarlığıdır ve mülkiyeti Ermenilere aittir.
- Eğer tarihe saygı ve çoğulculuğa saygıdan söz edilecekse, önce Ermenilerin mezarlığını ihya etmek ve Ermenilere ait olan mülkiyet hakkını geri vermek gerekiyor.
- Bu tarih tartışması altında şehrin en temel merkezini, 34 emekçinin anısını unutturmaya çalışan yeni bir şehir figürü yapılıyor.
- 36:04Nur Topu Projesi ve Milli Parklara Kamu Binaları Yapma
- 2014'te Nur Topu projesi, yeni Türkiye'nin sembolü gibi anılıyor ancak ideolojik ve estetik açıdan eleştiriliyor.
- Şubat 2014'te bir kanunla milli parklara ve tarihsel yerlere sit alanı yapılmasına izin verilmiş ve kamu binalarının yapılmasına ön açılmış.
- Nur Topu'nun mimari açıdan bir fiyasko olduğu, ışıklandırıldığında lamba lunapark gibi göründüğü ve kişiliği olmadığı belirtiliyor.
- 38:26Nur Topu'nun Ekonomik Yorumu
- Nur Topu'nun maliyeti Türkiye'deki herkesin (bebekler dahil) cebinden 15 lira çıkmış olacak kadar yüksek.
- Bu gösteriş merakı sadece masrafıyla anılabilecek işler yaparak büyüklük göstermeye çalışmak ve ucuz ticaret kafası olarak yorumlanıyor.
- Bu proje, ne kadar çok param var diye övünen bir zihniyetin eseri olarak değerlendiriliyor.
- 39:12Sarayın Mimarik Değerleri ve Ulusal Mimari
- Saray mimari değeri yok, sit alanı işgal etmiş, yasal değil ve kişisel yönetimin simgesi olarak hem siyasal hem kültürel olarak bir ulusal hakaret olarak görülüyor.
- Saray, cumhuriyet dönemi adliye binaları ve vilayet binalarına benzeyen birinci ulusal mimari girişi olarak tanımlanabilir.
- Birinci ulusal mimari, ikinci ulusal mimari ise Selçuklu ve Osmanlı'nın sentezi olarak tasarlanmış, ancak 1930'lardan itibaren Alman mimarisi etkisi altına girmiştir.
- 42:02Ulusal Mimari ve Medeniyet İlişkisi
- Mevcut hükümet "yeni Türkiye" kavramı ve "yeni bir medeniyet kurma" iddiasını dile getirmektedir.
- Medeniyet ve mimari arasında bir ilişki vardır; bir medeniyet kendi mimarisi ile birlikte yürür, yapay olarak dikte edilmez.
- Yapay olarak ortaya çıkarılan mimari, medeniyetin gerçek bir yansıması değildir.
- 43:46Sarayın Siyasi ve Ekonomik Boyutları
- Saray, demokrasiyi ezip monarşinin egemen olduğu dönemin zihniyetini hakim kılmaya çalışmanın bir göstergesidir.
- Saray başbakanlık binası olarak tasarlanmış, ancak mevcut liderin cumhurbaşkanı olmasının ardından devlet kurumlarını yeniden organize etmeye çalıştığı bir alan haline gelmiştir.
- Sarayın ihtişamı, demokrasinin aksine, sömürgeci imparatorlukların sarayları gibi görünmektedir.
- 48:33Tarihsel Yeniden Yorumlama ve Davutoğlu
- AKP'nin 2014'te en çok baskın olduğu konulardan biri tarihi tartışmak ve yeniden yazmaktır.
- Ahmet Davutoğlu, Konya doğumlu bir entelektüel olarak, Mevlana'nın şehrindeki birleştirici ruhu dış politika diline dönüştürerek siyasi duruş haline getirmiştir.
- Jön Türk hareketi, demokratik ve devrimci bir hareketti, İttihat Terakki gibi bir hareketin temellerini atmış ve 1908 devriminde yer almıştır.
- 51:15Jön Türkler ve Davutoğlu Karşılaştırması
- Jön Türkler, Fransız Devrimi başta olmak üzere Avrupa'nın demokratik kültür birikiminden yararlanmış, entelektüel kapasiteleri yüksek bir grup olmuştur.
- Jön Türkler ulus devlet fikrinin ilk tohumlarını atmışlardır.
- Davutoğlu, yüreğinde Osmanlı'nın dağılış acısını taşıyarak ihya etmeye çalışırken, Jön Türkler Avrupa devrimci-demokrat kültürünün ürünüydüler.
- 52:42Davutoğlu'nun Dış Politikası ve Suriye Meselesi
- Davutoğlu, Amerikan emperyalizminin strateji okullarında eğitilmiş bir uluslararası diplomat olarak yetiştirildi, ancak kitabında Amerika Birleşik Devletleri ile Avrupa Birliği arasında denge siyaseti vurgulanıyor.
- Davutoğlu'nun "komşularla sıfır sorun" politikası, Suriye meselesinde başarısız oldu çünkü Esad, Türkiye'ye Suriye'yi verme teklifini reddetti.
- Türkiye, Suriye'nin kendisine katılması yönünde hayaller kurmuştu ve pasaport kaldırılması, sınırların açılması gibi hazırlıklar bu hayalin üzerinden gidiyordu.
- 55:59Tarih Yeniden Yazma ve Ideoloji İnşa Etme
- Ideoloji inşa etmek için sadece propagandalarla değil, mimari, tarih, siyaset ve sanat gibi alanlarda da çalışmalar yapılmalı.
- Tarihi yeniden yazmak, mevcut kayıtları ayıklamak, tahrif etmek ve senaryoyu tamamen tersine çevirmeyi gerektirir.
- Suriye meselesinde "bu iş bizim suçumuz değil, Suriyeliler kelek yaptı" şeklinde suçlamayı Suriyelilere yüklemek isteniyor.
- 59:43Jön Türkler ve Osmanlı İmparatorluğu
- Jön Türk hareketi, Abdülhamid despotizmine karşı parlamenterizm ve anayasalcılığı savunmak için ortaya çıkmıştır.
- Jön Türkler, Abdülhamid'in babadan oğula geçen diktatörlüğünü değiştirmek için parlamenter ve anayasal bir meşrutiyeti hakim kılmaya çalışmıştır.
- Osmanlı'daki çok milliyetli yapı, despota düzenli vergi vermek ve tabi olmakla mümkün olmuş, ayrıca milliyetler arasında eşitsizlikler vardı.
- 03:42Suriye'deki Valilik Sistemi
- Davutoğlu'nun Suriye'de hakim kılmaya çalıştığı çok uluslu zihniyet, Müslüman kardeşler ideolojisiyle bir valilik sistemi kurmak içindi.
- Esad'ın diktatörlüğünde aleviler, sünniler, süryaniler ve ermeniler artı bir vergi vermek zorunda değillerken, Müslüman kardeşlerin hakim olacağı bir Suriye'de egemenlik Ankara'ya geçecekti.
- Bu durum, Suriye'nin demokratikleşmesini istediğimiz durumdan bile daha geriye gidecekti.
- 1:05:34Türkçenin Bilimsel ve Felsefi Yetersizliği
- Türkçenin bilim yapmaya ve üretmeye elverişli bir dili olduğu halde, binlerce kelime ve kavram unutturulmuş, sözlüklerden çıkarılmış ve dil yapısı törpülendirilmiştir.
- Türkçenin mevcut kelime hazinesi ile felsefe yapılamaz; ya Osmanlıca kelime ve kavramlara ya da İngilizce, Almanca, Fransızca kelime ve kavramlara başvurulmalıdır.
- 1:07:22Felsefe ve Dil İlişkisi
- Almanca felsefe dili değildir; Almanlar felsefe yaparak felsefi kavramlar kazanmıştır, dil felsefe geliştirmez.
- Türkiye'de ve Osmanlı'da felsefe olmadığı için bir felsefe dili yoktur; Türk filozofu diyebileceğiniz bir sistem kurucu filozof yoktur.
- Arap dünyasında bile filozof diyebileceğiniz tek kişi Gazali'dir, ancak o da felsefe düşmanıdır ve sistemi kurmamıştır.
- 1:10:54Felsefe Üretmenin Engelleri
- Felsefe yapmaya uygun bir dil yaratamamıştır, felsefe yoksa dilin de olmaz.
- Türkçede felsefe üretmeyi engelleyen sorun, Türkiye'deki siyasal, ekonomik ve toplumsal atmosferin felsefe üretmeye uygun olmamasıdır.
- Tek tipleştirmeci zihniyet, 12 Eylül darbesi ve İslamcı zihniyet, felsefe üretebilecek aklın altyapısını ortadan kaldırmıştır.
- 1:12:18Osmanlıca ve Bilim İlişkisi
- Osmanlı'da bilim gelişmediği için, Kanuni'den itibaren bilimsel potansiyeller tasfiye edildiği için Osmanlıca dilinde de bilimsel kavramlar gelişmemiştir.
- Osmanlıca, o dönemin halkı tarafından anlaşılmayan, halkına yabancı olan bir devşirme zihniyet dünyasının ürettiği yapay bir dildir.
- Osmanlıca'nın dil sistemi açısından problemli olması nedeniyle, o dönemde bilim ve felsefe yapıldığı iddiası gerçekçi değildir.
- 1:15:09Dersim Otuz Sekiz Katliamı
- Dersim Otuz Sekiz olayında, fotoğrafta diz çöken çocukların anneleri, babaları öldürülmüş, sadece bir kız çocuğu kurtulmuştur.
- AKP'nin Dersim sürecini kendi siyasi amaçlarıyla manipüle etmesine rağmen, bu trajik tarihi görmezden gelmek mümkün değildir.
- Dersim olayında, çok sayıda çocuk kendi kimliğini, ailesini ve kültürel ortamını yabancılaştırılarak büyütülmüştür.
- 1:18:00Ermeni Soykırımı Paralellikleri
- Dersim olayında Ermeni soykırımı sırasında uygulanan politikanın devamı görülmüştür; çocuklar ailelerinden ayrılıp yetimhanelerde müslümanlaştırılmıştır.
- Ermeni soykırımı sırasında binlerce çocuk yetimhanelerde müslümanlaştırılmış, anne-babalarıyla birlikte öldürülmüş veya tehcire gönderilmiştir.
- Dersim olayında çocukların öldürüldüğü haber, Ermeni soykırımı ile benzer bir trajiklik taşımaktadır.
- 1:20:19İşçi Katliamları
- 2014 yılında Türkiye'de madenlerde 11 ayda 1723 işçi hayatını kaybetmiş, son 12 yılda ise 14.455 işçi hayatını kaybetmiştir.
- Zonguldak'ta işçilerin fazla çalıştırılıp dışarı çıkamayacak şekilde kilitlenerek tutulduğu bir fotoğraf dava konusu olmuştur.
- Modern dönemde, iş güvenliği ve sendika hakları sayesinde büyük yapıların inşaatında işçi ölümleri azalmış olsa da, Türkiye'de bu durum tersine gitmektedir.
- 1:25:41İşçi Ölümlerinin Nedenleri
- Türkiye'de işçi ölümlerinin özellikle maden ve inşaat alanlarında olması, ekonomiye bu alanların önemli olduğu bir yapı verilmesiyle ilgilidir.
- Kömür madenlerinde elde edilen kârın bölüşülmesi için AKP'nin iç örgütlenmesi vardır ve maden sahiplerinin AKP üyeleri veya yerel yöneticileri olması rastlantı değildir.
- İşçi sağlığı yerine kömür üretiminin ve inşaat sektörünün ekonominin lokomotifi olarak görülmesi, işçi hayatının önemsiz hale gelmesine neden olmuştur.
- 1:28:13Tarihle Yüzleşme ve Solun Görevi
- Almanların başlattığı ve Osmanlı'yı da peşlerinde sürükleyerek dünyayı ateşe veren savaşın sonu gerçek anlamda bir yıkım oldu, ancak Almanlar bu yıkımla yüzleşemediler.
- Tarihiyle yüzleşmeyen halklar kendi egemenlerinin aracı olurlar ve daha büyük bir faciaya dahil olurlar.
- 2015 için önemli bir ders olarak, tarih bilinci ve fetihçilik anlayışı güncel ekonomi politikasında rant ekonomisini getirir.
- 1:29:23Tarihe Yeni Bir Bakış
- Tarihe bakarken yazılmış olanın emekçisi, köylüsü, kızılbaşları ve diğer inançlara sahip halkların hak ve özgürlüklerinin eksik olduğu sorusuyla bakmamız gerekir.
- Doğru bir tarih yazmak için saraylarla değil, bilim üretme sorununun tarihe kaydını geçirmek ve üretimi ve çoğulculuğu gerçekleştirmeyi öne çıkarmak gerekir.
- Sol, tarihle ilgilenmeyi unuttuğu en önemli eksikliklerinden birini gidermeli ve tarihi aslanların gözüyle baktığımızda hem dünümüzü gerçekliğe uygun yeniden yazmış olacağız, hem de evrensel kardeşliği savunan bir halkın inşasının koşullarını oluşturacağız.
- 1:31:55Endonezya'dan Yeni Bir Keşif
- Endonezya'nın Sulavesi adasında keşfedilen duvar resimleri, şimdiye kadar bu denli eski resimlerin yalnızca Avrupa'daki mağaralarda bulunduğu düşünülen inancını sorguluyor.
- Bu resimlerde Avrupa ve Afrika mağaralarında da görülen el baskı tekniği kullanılmış, kırk bin yıl öncesinden insan elinin önemini vurgulayan bir mesaj gönderilmiş.
- İnsan eli, hayvanlardan ayıran ve insanın beş parmağı kullanılabilir olmasıdır; bu keşif, insanın kırk bin yıl öncesinden bile var olduğunu gösteriyor.
- 1:34:09İnsanlaşma Süreci
- İnsanlaşma bir süreçtir, maymundan insana birdenbire geçilmedi, bu süreç milyonlarca yıl sürdü.
- Evrim teorisini reddedenlerin en büyük yanılgısı zamanın ne kadar büyük olduğunu asla düşünmemeleridir.
- İnsanlığın gelişmesi yeryüzü genelinde olmuştur, Lenin'in "eşitsiz ve sıçramalı gelişme" yasası bu gerçeği kanıtlamıştır; 2015'in mesajı, yeryüzünün tekrar insanlığın alanı olana kadar insanlaşma macerasının devamı olacaktır.