Yapay zekadan makale özeti
- Kısa
- Ayrıntılı
- Bu video, bir film veya dizinin sahnelerini göstermektedir. Karakterler arasında kaptan, istasyon şefi, Latife, Bakkal Mehmet, Abbas ve çeşitli köy sakinleri bulunmaktadır.
- Video, savaş döneminde çöl ve köy yaşamını konu almaktadır. Hikaye, kış çölünde yalnız kalan bir çift ve çarkçı ile başlayıp, çöl istasyonunda geçen günlük olayları, köydeki telgraf istasyonunun onarılması çabalarını ve sonunda bir tren sahnesiyle devam eder. Karakterler arasında iletişim sorunları, hırsızlık iddiaları ve Ankara'ya gitme planları gibi olaylar yaşanır.
- Hikayede ayrıca Bakkal Mehmet'in düşmanla işbirliği ettiğine dair söylentiler, yaralı beygirin tedavisi ve kasadaki altınların yokluğu gibi gerginlikler de yer almaktadır. Video, düşmanın tepeden aşağı sel gibi inmesi ve Ankara'nın memleketin yüreği olduğu düşüncesiyle sona erer.
- 02:58Evdeki Tartışma
- Karı koca arasında gazete ve sofra örtüsü konusunda tartışma yaşanıyor.
- Kadın, kocasının gazeteleri sattığını ve çeyizindeki keten sofra örtülerini sattığını iddia ediyor.
- Kocası, gazeteleri sattığını kabul ediyor ve bunu "yarın ne olacağı bilinir mi?" diyerek savunuyor.
- 08:36Kocanın Gizli Planı
- Kadın, kocasının gizlice gazeteleri satıp para biriktirdiğini ve kaçacağını düşünüyor.
- Kocası, kadına her şeyi bildiğini ve onun ortadan kalkınca bilgin biteceğini söylüyor.
- Kocası, kadınla birlikte açlıktan gebermek yerine onu öldürmeyi düşünüyor.
- 09:58İstasyonda Kaptan
- İstasyonda çalışan kaptan, kendisini "kaptan" olarak hitap edilmesini istemiyor.
- Kaptan, istasyonda tek müşteri olduğunu ve geminin "mendeburu, denizin ölüsü" olduğunu söylüyor.
- Kaptan, Ankara'dan gelen gazetede ordunun taarruz hazırlıklarının son aşamasında olduğunu öğreniyor.
- 11:47Odun Sorunu
- İstasyonda odun tükenmek üzere olduğu için köylülerden odunu idareli kullanmaları isteniyor.
- Köylü, kör yoldaki tahta vagonu parçalayıp odun çıkarmalarını öneriyor.
- Köylü, devlet malına el sürmekten çekinirken, kaptan ona "harbi umumide elalem çaldı, çırptı ümmet-i muhammed'i" diyerek teşvik ediyor.
- 12:52Altın Kasası
- Kaptan, isgalden önceki son hayvan nakliyatından tahsil edilen yüz- yüzelli altın kasada olduğunu söylüyor.
- Kaptan, bu altın kasasının muhtemete uğramadığından kendisine söylemediğini belirtiyor.
- Kaptan, karların eridiğini ve tipini bastıracak bir ay olduğunu söylüyor.
- 17:26Kitap ve Yalnızlık
- Kaptan, yıllardır tek kitap yaprağı çevirmemiş olmasına rağmen bir şiir kitabı okumak istiyor.
- Kaptan, vagonu parçalamayı düşünüyor ve karların bastırdığını söylüyor.
- Kaptan, kösteği babadan kalma olduğunu ve kullanmak istediğini belirtiyor.
- 20:48Dünya ile Bağın Kesilmesi
- Karlar yüzünden raylar görünmez olmuş ve üç kişi dünya ile bağlarını yitirmiş durumda.
- Kaptan, kitabı okuyup dünya ile bağı yeniden düğümlemek istediğini ama başarısız olduğunu söylüyor.
- Kaptan, Eskişehir'de atölyede çalışırken kalabalık içinde olduğunu ve gazetelerin insanı dünyaya bağladığını hatırlıyor.
- 22:59Telgraf Bağının Kesilmesi
- Kaptan, telgrafın başına geçip Ankara'yı aramaya çalışıyor.
- Cephede durum sorulduğunda "muhabere kesildi" cevabı geliyor.
- Girişteki telgraf direği devrildiğinde, dünya ile son bağın da koptuğu anlaşılıyor.
- 26:14İstasyon Şefi ve Lamba Sorunu
- İstasyon şefi, dolaptan kaybolan lambalar konusunda birini sorguluyor.
- Kişi, üç kuruş, beş kuruş bir şeyler satıp para biriktirdiğini söylüyor.
- İstasyon şefi, İstanbul'a gitmeyi ve altınları kullanmayı öneriyor.
- 29:56Vagonu Parçalama
- İstasyon şefi, vagonun parçalandığını fark ediyor ve mesuliyet istasyon şefine düşüyor.
- Kişi, soğuktan donmamak için hurda bir vagonu parçaladığını iddia ediyor.
- 31:29Kar Altında Dolaşma
- Kişi, yıkanmak istediğini söylüyor ve soğukta giyinmeye başlıyor.
- Atış terliği yaparak gavurun geleceği durumda kendini korumaya hazırlanıyor.
- Tek gözlü olmanın faydası olduğunu belirtiyor.
- 34:26Kar Gecesi
- Gecenin berraklığı ve kar yağışı anlatılıyor.
- Rahmetli annenin "Pencere pencereden kar geliyor" şarkısı söyleniyor.
- 36:03Taş Oyunu
- İki kişi taş oyunu oynuyor ve barıştıklarını belirtiyorlar.
- Bir kişi diğerini sürekli gözetlediğini söylüyor.
- Kar atıştırmaya başladığında biri dışarı dolaşmak istiyor.
- 39:14Ölüm ve Hayat Düşünceleri
- Bir kişi, öleceğini düşündüğünü ama nasıl öleceğini düşünmediğini söylüyor.
- Taş oyununda dama yolu kapalı olduğunda çıkamadıklarını fark ediyorlar.
- Oyunda sürülen taşın geri alınamayacağını, tıpkı namludan çıkan kurşun gibi olduğunu belirtiyorlar.
- 42:40Bahtiyarlık Hayalleri
- Bir kişi, bahtiyarlık hayallerini yemyeşil, içe benzer, beyaz iki katlı bir yuva şeklinde anlatıyor.
- Diğer kişi, bahtiyarlık hayallerini işsiz kaldığında iş bulmak ve cephede peksimete kavuşmak gibi ayrı ayrı gördüğünü söylüyor.
- Atölyede çalıştığı günlerden kalma bir dalgayla daha güzel, daha iyi bir dünya hayal ettiğini belirtiyor.
- 45:50Altın Meselesi
- Bir kişi, köstekli bir şeyin cebine girdiğini söylüyor.
- Diğer kişi, düşürmüş olabileceğini iddia ediyor.
- Oyunun bozulduğunu söyleyerek yeni bir partiye başlıyorlar.
- 52:24Telgraf Direği
- Telgraf direğini yeniden dikmeyi düşünüyorlar.
- Tellerde kopmamış bütün maniple parçaladıklarını belirtiyorlar.
- Lehimle tamir etmeyi planlıyorlar.
- 53:47Ayrılık Kararı
- Bir kişi, çayı bile içmeden gitmek istediğini söylüyor.
- Diğer kişi, ilk trenle gideceğini ve nereye gideceğini bilmediğini belirtiyor.
- İddiaların canına yettiğini ifade ediyor.
- 55:41Çölden Kurtulma
- Bir kişi, çölden kurtulmayı kafasına koyduğunu söylüyor.
- Diğer kişi, onu bırakamadığını ve cephede kim ne etsin elin topalını diye savunuyor.
- Çölden kurtulmayı kafasına koyduğunu tekrar vurguluyor.
- 59:45Altın Taşıma
- Bir kişi, altınları çöle diri diri gömülmekten daha kötü yerine götüremeyeceğini söylüyor.
- Diğer kişi, altınları götürmeyi teklif ediyor.
- Yakalanırsa suçüstü ne suç anlatacağını sorguluyor.
- 1:02:20Karda Yolculuk
- Karda tepeyi aşamadıklarını ve yürüyerek gideceklerini söylüyorlar.
- Harp zamanında devlet malına göz dikenlere ceza verildiğini hatırlatıyorlar.
- Bir kişi, çaldığını itiraf ediyor.
- 1:05:39İstasyon Şefi ve Atlı
- İstasyon şefi, istasyonun çölün ortasına demirlemiş bir gemi benzetmesini hatırlıyor.
- Sabahın bu vaktinde bir atlı geldiğini fark ediyorlar.
- Atlı, memlekete gittiğini ve geceleyin yol alarak gün doğmadan ulaşacağını söylüyor.
- 1:07:15Atlıya Yardım
- Atlı, içeri gelip ısınmak istediğini söylüyor.
- Atın sırtına saman atıyorlar.
- Sabah çorbası içmeye davet ediyorlar.
- 1:08:24Asker ve Bakkal Mehmet
- Bir asker, Sıla'ya gitmek için izin alıyor ve Sekiz Çakallar köyünden olduğunu söylüyor.
- Bakkal Mehmet'in karısı Hanife hakkında konuşuluyor ve onun düşmanla işbirliği ettiği söyleniyor.
- Asker, köy halkını kurtarmak istediğini ve Bakkal Mehmet'in kötü bir adam olduğunu düşünüyor.
- 1:10:13Yaralı Beygir ve Muharebe
- Bir adamın beygirin boynunda taze bir yara olduğu görülüyor ve Yenişehir'de muharebe olduğunu öğreniyor.
- Asker, seferberlikte yaralandığını ve Kafkas cephesinde görev aldığını anlatıyor.
- Muharebe sırasında Deveci Gavur'un Metris Tepesi'ni tuttuğu ve 143. Alayı yenildiği anlatılıyor.
- 1:14:42Askerin Geçmişi
- Asker, Çanakkale'de muharebe ettiğini ve Mısır'da esir kaldığını anlatıyor.
- Muharebenin sonu bayram olacağını ve fakir fukaranın toptan seferber edileceğini umduğunu söylüyor.
- Asker, bir kadınla konuşurken aklının gelişiyle eskisi kadar nefret etmediğini belirtiyor.
- 1:17:43Bakkal Mehmet ile Karşılaşma
- Bakkal Mehmet, askerden altınların kokusunu alıp geldiğini iddia ediyor.
- Asker, Bakkal Mehmet'in kasayı boşaltmaya çalıştığını ve kendisini de alıp götürmesini istiyor.
- Bakkal Mehmet, askerden iftira attığını söyleyerek onu rahat bırakıyor.
- 1:24:03Ankara'ya Yolculuk
- Asker, Ankara'ya gitmiş olduğunu ve orada silah ve cephane yapıldığını öğreniyor.
- Asker, Ankara'ya gideceğini ve orada bir imalat harbiye fabrikası olduğunu söylüyor.
- Asker, köyde bekleyenlere kavuşacağını ve anasından başka kimse olmadığını belirtiyor.
- 1:26:01İstasyon ve Altınlar
- İstasyonda kaçakçılar olduğu ve silahla dolu oldukları söyleniyor.
- Bakkal Mehmet, istasyonun 150 altın için yapıldığını iddia ediyor.
- Asker, istasyonun basılacağını ve altınların kasada olmadığını söyleyerek kaçmaya hazırlanıyor.
- 1:30:19Kasanın Anahtarı ve Tehdit
- Bir kişi kasanın anahtarını bulamadıklarını ancak biraz daha müsaade istediklerini belirtiyor.
- Bir tehdit altında olan kişi, karşısındakine ellerini dikkatini kendilerine döndürmesini ve en yakınındakine odaklanmasını söylüyor.
- Kaptan adlı kişi yaralanmış durumda ve su ve temiz bez istiyor.
- 1:34:13Kaptan'ın Durumu ve Konuşması
- Kaptan iyi olmadığını söylüyor ve çok yara ve ölüm gördüğünü belirtiyor.
- Karşısındaki kişi, kurşunun içeride olmasını ve ilk geçen treni durduracağını söylüyor.
- Kaptan, pencereyi kapatmasını istemiyor ve pencerelerin kapandığı için kötü olduklarını düşünüyor.
- 1:35:03Son Sözler ve Ankara'ya Yolculuk
- Kaptan ışığı gördüğünü ama çok geç olduğunu söylüyor.
- Karşısındaki kişi, Kaptan'ın bir dalgası olduğunu ve daha güzel insanlar o dalgayı kaybetmemesini istiyor.
- Kaptan Ankara'ya gideceğini ve bataklıktan kurtulacağını söylüyor.
- 1:36:16Düşmanın Yaklaşması
- Düşmanın tepeden aşağı sel gibi inmekte olduğu belirtiliyor.
- Ankara'da herkesin "abi" olarak adlandırıldığı ve memleketin yüreğinin orada olduğu söyleniyor.