Yapay zekadan makale özeti
- Kısa
- Ayrıntılı
- Bu video, Uğur Köyü'nde yaşayan yaşlı köylülerin hayat hikayelerini anlattığı bir belgesel formatındadır. Avni Kapıcı, Satılmış Heyder, Şerif Abla ve Abdullah Alay gibi yaşlı köylüler kendi deneyimlerini paylaşıyorlar.
- Video, insanın yaşam aşamalarını anlatan bir şiirle başlayıp, köy yaşamının değişimini konu alıyor. Yaşlı köylüler, köylerinin eskiden çok kalabalık olduğunu, komşuların birbirlerine yardım ettiğini, ancak günümüzde nüfusun azaldığını ve köy yaşamının zorlaştığını anlatıyorlar. Ayrıca, köy yaşamının yalnızlık, sağlık sorunları ve ekonomik zorluklar gibi zorlukları da ele alınıyor.
- İnsanın Yaşam Döngüsü
- Allah bir insana evlat verince, bahçede dikilmiş fidana benzer; bir yaşına girip kadem basınca bülbüller ötüşür, gülşene benzer.
- İnsanın yaşamı farklı yaşlarda farklı şekillerde gelişir: altısında dişini değiştirir, yedincide beyan eder işini, sekizinde cadde koyar işini, dokuzunda bağ gibi bostana benzer.
- Ondörtünde giyim kuşam çağıdır, onbeşinde göklü cennet bağıdır, onaltıda güzelliğin çağıdır, onyedide gözler mehtebe benzer, onsekizde ihmal eder arını arar yasin'i, yirmi'sinde eve koyar gelini.
- 01:34Yaşlıların Köy Hayatı
- Avni Kapıcı, Uğur köyünde yetmişüç yaşında ve köyü eli ayağıdır; demir işi, ağaç, duvar, su işi, oluk beton avlu gibi her şeyi yapar.
- Köy verimsiz yer, su yok yazdan ya da geliyor, yazlık olarak kullanılıyor; çoluk çocuk geliyor gidiyor, kimsenin göz kulağı yok.
- Köyde altmış hane var, şu anda mahallede yedi hane var, Avni ve eşinin dışında kimse yok; Avni bypass ameliyatlı olduğu için gece hasta olsa ne yapacak, ne verecek götürecek zorlukları var.
- 03:27Yaşlıların Hayat Deneyimleri
- Satılmış Heyder, 1939 doğumlu, 1939 Şubat ayında dünyaya gelmiş, belki bir sene daha noksan yazılmış seksen'e gidiyor.
- Köy yeri kolay değil, soluk çocuk besledik, altı tane çocuğum oldu, birisi rahmetlik oldu, beş tanesi dünya hayatta sağlık, hepsinin yerine az çok ekmeklerini aldılar.
- Onsekiz tane torunum var, şu anda köylerdeyiz, yaşlandık böyle pkah çocukların yanına gidiyoruz kah burada kalıyoruz, artık kendi kafamıza göre, şeyimize göre oyalanıyoruz.
- 05:20Köydeki Yaşam Zorlukları
- Kendi imkanlarımla geçirdim burada, dolu çocuk besledim onları okuttum, okudu kızlar Ankara İstanbul'a evlendirdik.
- Yazın geliyorlar şimdi diyorlar ne diyeyim bencide dursun evler, tabii ben İstanbul'da bir iş olmayacak gidemiyoruz bir şey olmayacak demiyoruz.
- Erkeğim öldü, kuşağımız olmadı, kayın öldü kala kala ben kaldım, ben gelmeden de kayın ölmüşümmüş, bu zamana atana bu zamanadi gayri hiç bir iş göreme.
- 08:13Köydeki Yaşam Değişimi
- Küçüklüğümde köy çok şen şakraktı, çok kalabalıktı, sen bize gelirdin, ben size gelir, komşuda her akşam birbiriyle gelir giderdik.
- Köy konağı vardı, köy konağı'nda toplanırdık, akşam namazı, yatsı namazı hep orada kılardık, girdik içerdik, herkes elinde el feneri ile.
- O zaman telefon yoktu, bir şey yok, hiçbir şey yok, mektup yazıyorsun gönderiyorsun o da kazada postane, ardakaya, muhtara veya bir hafta sonraya elliye geliyor, bir ölümcül olsa yok ulaşılmıyor.
- 09:43Köydeki Ekonomik Zorluklar
- Eskiden her yer ekiliyordu, şimdi hiç kimse yok, bir gelir nasıl eksi millet olmuş beş milyon insan bir bak yok derman yok.
- Benzin bugün üçyüz milyon lira bir geliri olmayınca ne bu hayali böyle hayal yaşıyoruz, eskiden ne adamlar vardı ne vardı burada ne geldi geçti.
- Eskiden birlik vardı, beraberlik vardı ama şimdi o birlik beraberlik yok, kimse kimseyi istemeye, eskiden komşunun bir işi bir yerde kaldığı zaman hepimiz bir yürürdük, giderdik, yapardık.
- 11:54Yalnızlık ve Köydeki Yaşam
- Abdullah Alay, 1950 doğumlu, 1992'de emekli oldu, köye geldi, hala köydeyim, gurbet bir şey yok, gurbet git gidersem bir kontrole gidiyorum ondan başka da bir şeyim yok.
- Yalnızlık çok zor, çok zor, hem de o kadar zor ki, yalnızlık Allah'a mahsustur sadece Allah, Allah kimseyi yalnız etmesin.
- Köylerde herkes gurbete gidiyor, yazın geliyor, başka bir sorun yok.