Yapay zekadan makale özeti
- Kısa
- Ayrıntılı
- TV Net ekranlarında yayınlanan bu belgesel formatındaki programda, sunucu ve Yeni Şafak gazetesinin sinema yazarı Ali Murat Güven ile gazeteci-yazar Bünyamin Yılmaz'ın görüşleri yer alıyor.
- Video, 1930'lardan başlayarak Hollywood'un Amerika'nın siyasi fikirlerini dünyaya nasıl empoze ettiğini, CIA ve Pentagon'un sinemayı nasıl yönlendirdiğini anlatıyor. Franklin Roosevelt'un sinemayı politik araç olarak kullanması, İkinci Dünya Savaşı, Vietnam Savaşı ve 11 Eylül sonrası Hollywood'un Amerika'nın dünya politikasını nasıl yansıttığı detaylı şekilde inceleniyor.
- Programda ayrıca Rocky 4, Top Gun, "Kara Şahin Düştü" ve "En Büyük Korku" gibi filmlerin Amerika'nın dünya politikasını nasıl yansıttığı, 1975 yapımı "Akbaba'nın Üç Günü" filminin Amerikan yönetimini rahatsız ettiği ve 2003'ten sonra Amerikan yönetiminin kendi içine gelen filmlerin yapılması için Hollywood ile işbirliğine devam edeceği bilgisi de paylaşılıyor.
- 00:19Hollywood, Pentagon ve CIA Arasındaki Stratejik Ortaklık
- Hollywood, Pentagon ve CIA arasında kurulan stratejik ortaklık konusu ele alınacak.
- Sinema sektörü, dünyanın en ücra köşesindeki insanları etkileyen ve kültürü empoze etme yolu olarak Hollywood tarafından kullanılıyor.
- Pentagon ve CIA, Hollywood yapımcılarına ne tür filmler yapılması gerektiği konusunda talimatlar vermiş ve istedikleri filmlerin biçimlerini anlatmışlar.
- 01:29Amerika'nın Hollywood Aracılığıyla Dünyayı Etkilemesi
- Sinema sektörü ve teknoloji geliştikçe Hollywood, Amerika'nın izlediği politikalarla uyumlu filmler çekmeye başlamış.
- 1970'li yıllarda başlayan Rambo ve Rocky serileri, 1980'li yıllardaki siyasi içerikli filmler ve 2000'li yıllardan sonra yapılan fantastik filmler Amerika'nın siyasi fikirlerini dünyaya empoze etmek için kullanılmış.
- "You Got the Mail" (Mesajınız Var) filmi, bugün sıklıkla kullandığımız Messenger'ın ve laptopların önemini vurgulayarak insanlara empoze etmiş.
- 03:10Roosevelt Dönemi ve Hollywood
- 1930'lu yıllarda ekonomik buhranda umutları yıkılan kitlelerin trajediden kaçış olarak sinemalara akın etmesi, Franklin Roosevelt'ın dikkatini çekmiş.
- Roosevelt, 1933'te hükümetin film yapımına doğrudan müdahalesini yasalaştırmış ve stüdyo sahiplerine sınırsız yetkiler vermiş.
- Roosevelt, Amerika'nın Birinci Dünya Savaşı sonrasında dünyada aktif bir rol oynaması konusunda kararlıydı ve bunu hazırlamak için büyük çaba sarf ediyordu.
- 04:16Kazablanka Filmi ve İkinci Dünya Savaşı
- 1942 yapımı Kazablanka filmi, Humphrey Bogart ve Ingrid Bragman'ı bir araya getirmiş ve gişe rekoru kırmış.
- Filmde, Alman toplama kamplarından kaçarak Kazablankaya gelen direnişçilerin Lizbon üzerinden Amerika Birleşik Devletleri'ne iltica etmeleri romantik bir aşk hikayesi ekseninde gösterilmiş.
- Filmin ilk gösterimi 1943 Kasımında General Divide Ashover komutasında Kuzey Afrika'daki Alman birliklerini yenerek Kazablankaya giren İngiliz ve Amerikan askerlerine yapılmış.
- 05:30Amerikan Derin Devleti ve Muhalif Filmler
- Amerika Birleşik Devletleri liberal bir ülke ve ekonomisi tamamen kapitalizmin ilkelerine dayanıyor.
- Michael Moore, Amerikan sistemini, nükleer silahlarını ve aşı savaşlarını eleştiriyor, ancak bu eleştirilerin göz boyamak olduğu iddia ediliyor.
- Yeni Şafak gazetesinin sinema yazarı Ali Murat Güven'e göre, Michael Moore insanları çok fazla rencide etmediği için Amerika bunlara müsaade ediyor.
- 06:38Hollywood ve Pentagon İlişkilerinin Gerçekliği
- Hollywood'un Washington'daki Amerikan yönetim mekanizmalarıyla ve Pentagon'la kurduğu yakın ilişkiler, uzun yıllar boyunca sinema yazarları arasında şehir efsanesi gibi konuşulmuş.
- Bu ilişki 1940'lardan itibaren John Wayne ile birlikte yapılan İkinci Dünya Savaşı'ndaki Amerikan kahramanlıklarını yücelten filmlerden bu yana malum olan bir şeydi.
- Hollywood bazen ekip ve ekipman temin edebilmek, çekim kolaylıkları sağlayabilmek veya şovanist-milliyetçi duygularla Pentagon ve Washington'daki çevrelerle yakın temas halinde olmuştur.
- 08:33Vietnam Savaşı ve Hollywood
- Bazı vicdan sahibi Amerikan sinemacıları, Amerika'nın 11 yıl süren Vietnam Savaşı'nda bozguna uğradığını sinema filmlerinde anlatmaya başladıklarında, Hollywood ile Pentagon arasındaki ilişkiler ortaya çıktı.
- Francis Ford Coppola'nın "Apocalypse Now" (Kıyamet) filmi Amerika Birleşik Devletleri ordusunun desteğiyle değil, Filipinler ordusunun verdiği ekip ve ekipmanla çekilmiştir.
- 1979 yazında, Vietnam üzerine aykırı söylem içinde olan Amerikan solu yönetmenlerin elinden çıkan filmlerle ilişkilerin bozulduğunu, hatta bu filmlerin vatansever olmadığını iddia ettiklerini gördük.
- 09:57Amerika'da İki Sinema Yönü
- Amerika'da 1980'ler sinemasıyla birlikte iki yönelim oluştu: ordunun papağanı olan yeni sağ hareketi ve Susan Sarandon, Shawn Penn, Michael Moore gibi farklı düşünen yönetmenlerin temsil ettiği vicdan sineması.
- Yakın dönemin Amerikan değerlerinin ve ordusunun propagandasını yapan filmlerine baktığımızda, yönetmen koltuğunda oturanların Amerikalı bile olmadığını görüyoruz.
- Amerika 1950'lerden sonra dünyanın süper gücüydü ve dünyaya istediği gibi hükmediyordu, tek rakibi Sovyetler Birliği'di.
- 11:19Vietnam Savaşı ve Hollywood'un Rolü
- Amerika Birleşik Devletleri sosyalizmin ve komünizmin yayılmasını engellemek için bazı yerlerde savaş çıkartmıştı, Vietnam bunlardan bir tanesiydi.
- Vietnam yüzünden Amerika Birleşik Devletleri öyle bir tepki çekmişti ki, Beyaz Saray'ın yardımına Hollywood filmleri yetişmişti.
- Özellikle Rambo, Rocky serisi ve Chuck Norris'in filmleri Beyaz Saray'ın işini kolaylaştırmış ve Amerika'nın Vietnam'a karşı haklı bir savaş yürüttüğünü vurgusu yapmış.
- 12:28Ronald Reagan Dönemi ve Hollywood
- Aktörlükten Amerika Birleşik Devletleri başkanlığına geçiş yapan Ronald Reagan, politikaları için sinemayı profesyonelce kullandı.
- Beyaz Saray, 1980'li yıllarda bir yandan Soğuk Savaşta galip taraf olmayı, diğer yandan da Vietnam Savaşı'nın toplumda oluşturduğu travmayı telafi etmeyi gündeminin ilk sırasını aldı.
- Sylvester Stallone, Arnold Schwarzenegger, Chuck Norris ve Bruce Willis gibi oyuncular korkusuz kovboyların yerini alarak güçlü kaslarıyla kötülere hadlerini bildirdi.
- 13:36Hollywood ve Amerikan Emperyalizmi
- Rocky 4'te Amerikan bayraklı şortu ile Rus rakibi Ivan Drago'yu kendi ülkesinde ve Sovyet yöneticilerinin hazır bulunduğu salonda ringe seren salon, finalde "Herkes Değişebilir" adıyla komünist dünyaya çağrıda bulunur.
- Top Gun filminde Donanma pilotu Tom Cruise, Sovyetlere ait Mig uçaklarıyla havada yaptığı mücadeleyi kazanır ve rakibi Sovyetler Birliği'nin kıtalararası balistik füzelerinin uzaydan kontrol edilmesini öngören savunma programına "Yıldız Savaşları" adını veren Vegan medyanın desteğiyle kısa sürede ülkesini süper güç yapan kahraman bir başkomutan figürüne büründü.
- Time dergisi Reagan'ı yılın adamı seçerken, Hollywood, süper başkan figürüne göndermeler yapan kahraman filmlerine ağırlık verdi; Superman, Robocop, Batman, Cehennem Silahı, Amerikan Ninja filmleri gerçekte Reagan döneminin felsefesini parlatan yapımlar olarak dikkat çekti.
- 15:09Hollywood'un Kültürel Etkisi
- Hollywood dünyanın en güçlü sinema sektörlerinin başında geliyor ve bu gücü sayesinde istediği şeyde insanlara dayatabiliyor; çektiği bir savaş filmi, korku filmi dünyanın her yerinde rahatlıkla konuşuluyor.
- Hollywood bu gücü sayesinde dünyada hangi sinemalarda nelerin gösterileceğini bile belirleyebiliyor ve böylece kültürünü de bir şekilde empoze etmiş oluyor.
- Gazeteci-yazar Bünyamin Yılmaz, Amerika Birleşik Devletleri'nin Hollywood sayesinde aslında dünyaya kültür empoze ettiğini ileri sürüyor ve bu gücü sayesinde de başka hiçbir kültürün kendisini ön plana çıkaramadığını söylüyor.
- 16:10Hollywood'un Kültürel Yönlendirme Amacı
- Avrupa biraz daha sanat sinemasıyla yoğrulduğu için filmi tabiri caizse gözünden anlıyor, ancak Ortadoğu'da ya da İslam dünyasında İran eksenli olarak çıkan filmlerde onların ilgisini çekecek gerçekten şeyler var.
- Amerika'nın ve Avrupa'nın sinemayı kontrol etme amacının olması açık; Amerika'da, Avrupa'da kendisine düşman olarak bellenen ülkelerle ilgili ilişkilerinde tamamıyla muhalifleri yanına çekerek bir şeyler yapmak zorunda.
- Sinemanın bütün dünyayı etkileyebilecek olan sanat dalı olduğu düşünülürse bu alanı kontrol etmek, bu alanda kitleleri daha yakına getirmek mümkün olabilir.
- 17:31Hollywood'un Kültürel Stratejileri
- Coğrafyada ilişkiler çok hızlı gelişiyor ve çok şey çabucak yer değiştiriyor; Amerika'nın ya da Avrupa'nın böyle bir planı varsa da bu plan ciddi manada akamete uğrayabilir.
- İran konusunda Amerika'nın ciddi manada planları var ve daha doğrusu siyonist lobinin de ciddi planları var; sinemayı biz siyonist lobiden de çok uzakta tutarak bakamayız.
- Melezleştirme dönemine doğru gidiyoruz ve muhaliflerinden ziyade bütün sinema ülke sinemalarını Hollywood'a benzetme gayreti, Avrupa gibi içeriği tamamıyla boşaltma çabası ön plana gelebilir.
- 19:05CIA'nın Hollywood Üzerindeki Etkisi
- Amerika'nın gerçekten bir istihbarat ülkesi olduğunu düşünürsek, bu istihbaratın en güçlü kullanabileceği yer olan sinemayı es geçmesi mümkün değil.
- CIA'nın kendi ajanları üzerinden Hollywood'u bir güncelleme yaptığı ve kendi istediği şekilde yönlendirdiği biliniyor; McCarthy döneminde yaşananlar tamamıyla o ülkedeki savaş karşıtı yapıları da bir anlamda dışarıda bırakan bir şeydi.
- Amerikan sistemi eğer bir şeye inandırmak istiyorsa, halkını bununla ilgili ortadaki bütün ayrıksı otları temizlemek zorundaydı; savaşları yönlendirme ve önleyici savaşlar dedikleri önceden tedbir alma noktasında sinemayı kullanma Amerika için olmazsa olmazlar arasına girdi.
- 20:1711 Eylül Sonrası Hollywood
- Amerika Birleşik Devletleri'nin Hollywood üzerindeki en net etkisi 11 Eylül sonrası görüldü; 11 Eylül 2001 yılında ikiz kulelerin çökmesiyle beraber Amerika'nın dünyaya bakışı da çok net bir şekilde değişmişti ve yapılan filmler de bundan ciddi bir şekilde etkilendi.
- Amerika Birleşik Devletleri özellikle 1998 yapımı "Er Ryan'ı Kurtarmak" filminin elde ettiği büyük gişe başarısını görünce savaş filmlerine daha da bir ağırlık verdi ve bu yüzden de Hollywood'dan bu tür filmler yapmasını bizzat istedi.
- 11 Eylül sonrasında Pentagon'un Hollywood'dan bazı istekleri olmuştu; üçüncü dünya savaşı üzerine çekilecek olan bir filmi iptal ettirmişti ve terör konusundaki filmlerin en azından belli bir süre askıya alınmasını bizzat Beyaz Sarayı istemişti.
- 22:0311 Eylül Sonrası Savaş Filmleri
- 11 Eylül 2001'de derin darbe ile şoka giren Amerika Birleşik Devletleri'nde o dönem vizyona giren filmlerin büyük bir çoğunluğunu savaş filmleri oluşturuyordu.
- Bu savaş filmlerinden bazıları olarak Ridley Scott'un Somali'deki Amerikan bozgunun anlattığı "Kara Şahin Düştü", Kuzey Vietnam ordusu ile Amerikan ordusu arasındaki savaşın yeniden işlendiği "Bir Zamanlar Askerlik" ve "Filden Robinson'un Nükleer Savaş Kabusu" sayılabilir.
- 1980'lerin ikinci yarısında vizyonu saran "Müfreze", "Hamburger Hill" gibi savaş filmleri konusunda böyle bir dönem yaşanmamıştı; bu geri dönüşün 11 Eylül'den çok Steven Spielberg imzalı "Er Ryan'ı Kurtarmanın" elde ettiği başarıyla başladığını söylemek mümkün.
- 22:59Pentagon ve CIA'nın Sinema Üzerindeki Rolü
- Amerika Birleşik Devletleri Savunma Bakanlığı Pentagon, 2001'de "Kara Şahin Düştü" filmi için yaklaşık kırk seçkin askerini pasa göndermesi üzerine eleştiri oklarına hedef olmuştur.
- Helikopter ve askerlerin pasa gönderilmesine Amerika Birleşik Devletleri Savunma Bakanı Donald Runsweld onay verirken, Pentagon içinde ciddi tartışmalar çıkmıştı; karara karşı çıkan çevreler, Pentagon'un sinemanın emrine girmesi doğru değil, bu ülkenin ulusal çıkarlarına hizmet etmiyor görüşünü dile getirmiş.
- "Bir Zamanlar Askerlik" adlı filmde benzer resmi muameleye tabi tutulmuştu; Gibson'ın filmi özel bir gözlerimde George Bush, Donald Transfelt, Condolezza Rice ve birçok Pentagon görevlisine izletilmiş, "En Büyük Korku"nun dünya çapındaki ilk gösterimi de ilk kez Washington'da gerçekleştirilmiş.
- 24:59Hollywood ve Amerikan Yönetimi Arasındaki İlişki
- Amerikan yönetimi zaman zaman Hollywood'un çektiği bazı filmlerden olumsuz anlamda etkilendiği dönemler oldu.
- 1975 yapımı "Akbaba'nın Üç Günü" filmi, Amerika'nın Ortadoğu'daki petrol gelirlerini almak için senaryolar uydurduğu iddiasını savunarak Beyaz Saray'a darbe indirmişti.
- Amerikan yönetimi, Rambo ve Rocky gibi filmlere alışkın olduğu için "Akbaba'nın Üç Günü" gibi filmler onları rahatsız etmişti ve sinemanın gücünü gören yönetimi bu konuya yatırım yapmıştı.
- 26:02Soğuk Savaş Dönemi ve Hollywood
- 1980'lerden itibaren Amerika'nın Ruslarla ciddi bir mücadelesi vardı ve Soğuk Savaş tam gaz devam ediyordu.
- Bu dönemde çekilen filmlerde özellikle düşman olarak Ruslar ve Kızıllar gösteriliyordu.
- Beyaz Saray o dönem çekilen filmlere bizzat müdahale ediyor, Rusların kötü gösterilmesi için ellerinden gelen her şeyi yapıyorlardı.
- 26:292001 Sonrası Dönem
- Beyaz Saray'ın Hollywood'a bakışı 2001 yılından sonra daha da değişecekti.
- Afganistan ve Irak'a müdahale eden Amerikan yönetimi, bazı eleştirel filmlerle beraber daha da zor duruma girecekti.
- Amerikan yönetimi 2003'ten sonra kendi içine gelen filmlerin yapılması için Hollywood ile işbirliğine devam edecekti.