• Buradasın

    Gezegenimizin Mucizeleri: Seyşeller, Mauritius, Kongo ve Bolivya

    youtube.com/watch?v=3VyOj73n2po

    Yapay zekadan makale özeti

    • Bu video, "Gezegenimizin Mucizeleri" adlı belgesel serisinin bir bölümüdür. Sunucu, dünyanın çeşitli bölgelerini keşfeden bir gezi belgeseli formatında bilgiler sunmaktadır.
    • Video, üç ana bölümden oluşmaktadır: İlk bölümde Seyşeller ve Mauritius adalarının tarihi, doğal yaşamı ve kültürel özellikleri anlatılmaktadır. İkinci bölümde Kongo Cumhuriyeti'nin Güney Kivu bölgesindeki dağ gorilleri ve maden arama faaliyetleri gösterilmektedir. Son bölümde ise Bolivya'nın Antipilano platosu, dünyanın en büyük tuz gölü Salar de Uyuni, Fotosi şehri, Titicaca Gölü ve Los Yungas bölgesi tanıtılmaktadır.
    • Belgeselde ayrıca Seyşeller'deki Michael Adams gibi yerel sanatçıların çalışmaları, Antonio gibi yerel korsanların yaşam tarzları, Victoria Amazon nilüferi bahçesi, kaplumbağalar, dodo kuşunun nesli tükenmesi hikayesi, Kongo'daki koltan madeni ve altın arama faaliyetleri, Bolivya'daki koka yetiştiriciliği ve "Ölüm Yolu" gibi önemli noktalar da ele alınmaktadır. Video, bir sonraki bölümde Afrika'ya, ardından Letonya ve Gürcistan'a gidileceği bilgisiyle sona erer.
    00:36Seyşeller'e Yolculuk
    • Seyşeller'e yola çıkarak yağmur ormanlarında bitki örtüsü ve hayvanlarla karşılaşılacak.
    • Morrius'a geçilecek ve nesli tükenmiş dodo kuşu hakkında bilgi edinilecek.
    • Demokratik Kongo Cumhuriyeti'nin güneyindeki dağ gorililerinin yaşadığı bölgede ziyaret yapılacak.
    01:20Seyşeller'in Coğrafi Özellikleri
    • Madagaskar'ın kuzeydoğusunda Hint Okyanusu'nda 115 farklı ada bulunmaktadır.
    • Adalar dış adalar (ıssız düz mercan adaları) ve iç adalar (granit kayalardan oluşan, tatlı suya sahip yerleşime uygun adalar) olarak iki gruba ayrılmaktadır.
    • Seyşeller yüzyıllar boyunca ıssız kalmış, 16. yüzyılın başlarında Portekizliler tarafından keşfedilmiş ve 18. yüzyılın başında Fransızlar tarafından ilk koloni kurulmuştur.
    02:46Seyşeller'in Tarihi ve Kültürü
    • Seyşeller Napolyon savaşları sırasında İngilizler tarafından işgal edilmiş ve 1976 yılında bağımsız bir cumhuriyeti olmuştur.
    • Londra'daki Big Ben'in küçülmüş kopyası 1903 yılında buraya getirilmiş ve başkent Victoria'nın merkezini süslemeye devam etmektedir.
    • Seyşeller'in en büyük takımadası Mahey'dir ve ada sakinlerinin çoğu Fransız yerleşimciler ve Afrikalı kölelerin torunları olmak üzere melezlerdir.
    04:29Seyşeller'in Doğası
    • Seyşellerin doğasının büyük bir bölümüne insan eli değmediği için hala hiç ayak basılmamış pek çok yer bulunmaktadır.
    • Moon Eşya Sıra Dağları deniz seviyesinden 905 metre yükseklikte dik ve engebeli bir şekilde uzanmakta ve adadaki tatlı suyun tek kaynağı olan ılık tropik sağanak yağışlara neden olmaktadır.
    • Dev kaplumbağa bölgenin faunası arasında en görkemlisidir ve kabukları ve buruşuk derileriyle neredeyse tarih öncesi zamanlardan gelmiş gibi görünmektedir.
    06:13Seyşeller'in Bitki Örtüsü
    • Karambola (yıldız meyvesi) iştah kabartıcı görünse de oksalik asit barındırdığı için fazla miktarlarda tüketilmemelidir.
    • Monse Sheel 900 metre yüksekliğin biraz üzerindedir ve dağın eteğinde bulunan yağmur ormanında kaybolmak oldukça olağandır.
    • Dağın etekleri sıra dışı ve bölgeye has bir bitki olan ibrik bitkisine ev sahipliği yapmaktadır; bu bitki kendi içerisine böcekleri çekmek için bitki özünü kullanan etçil bir bitkidir.
    07:15Seyşeller'in Sanatçıları
    • İngiltere Kraliçesi tarafından şereflendirilmiş sanatçı Michael Adams, kabukları boya paleti olarak kullanmakta ve tropik faunanın geçici güzelliğini yakalamaya çalışmaktadır.
    • Seyşeller'e ilk olarak 1972 yılında tatil yapmaya gelen Michael Adams, adaların büyüsüne kapılıp tatilini İngiltere'ye dönmemek üzere uzatmıştır.
    • Atölyesi kırk yıllık kariyerinin en iyi örneklerini sunmaktadır ve yerel doğanın güzelliklerini kitch kartpostallarının hepsinden daha iyi yakalamaktadır.
    08:32Seyşeller'in Kumsalları ve Deniz Hayatı
    • Hint Okyanusu'nun ılık suları ile çevrelenen kıyı ve bembeyaz kumsallar, kayalarının hafif pembe tonuna sahip olması nedeniyle adalardan birine ilk olarak pembe adı verilmiştir.
    • Okyanus, ada sakinlerine hayatlarını sürdürebilmeleri için her türde ve boyutta deniz mahsulü sunmaktadır.
    • Seyşeller, bir başka sıradışı ve bölgeye has bitki örtüsü olan coco de palmiyelerine ev sahipliği yapmaktadır; bu palmiyelerin çoğunluğuna ev sahipliği yapan May Vadisi UNESCO Dünya Mirası listesindedir.
    10:30Seyşeller'in Korsanları
    • Seyşellerin iklimi sadece yemyeşil bitkisinden ibaret değildir, aynı zamanda aşırı bir şekilde hayal gücünü de beslemektedir.
    • Antonio, 1941 yılında İtalya'da doğdu ve ailesiyle beraber 1955 yılında Almanya'ya göç etti; ailesinin dondurma dükkanında 30 yıl çalıştıktan sonra Seyşelleri ziyaret etti ve orada kaldı.
    • Antonio usta bir heykeltıraştır ve şu an adanın önde gelen sanatçılarından biridir; doğrudan oturma odasında bulunan gölet gibi hepsini kendi yaptığı tuhaf ama havalı aletlerinin bulunduğu büyülü korsan meskeni ile haklı bir gurur duymaktadır.
    12:12Seyşeller'in Başkenti Victoria
    • Seyşellerdeki yolculuk başkent Victoria'da sonlandırılmaktadır.
    • Yerel pazar 1840'da kurulmuştur ve Kreol, Fransızca ve İngilizce'nin bir arada kullanıldığı, sömürge geçmişini hatırlatan çok uluslu bir yerdir.
    • Her gün taze balık, yerel baharatlar, meyveler ve sebzeler satılmaktadır.
    13:35Morrius
    • Seyşeller takımadası'nın sadece birkaç yüz kilometre ötesinde Hint Okyanusu'nun incisi Morrius bulunmaktadır.
    • Morrius'un resmi dili İngilizce'dir ve bu durum İngiliz hakimiyetinin bir hatırlatıcısıdır; ancak Kreol yerel nüfusun %80'inin ana dilidir ve fonetik olarak Fransızcadır.
    • Nüfusun üçte ikisi Hint kökenlidir ve geri kalanı ise melezdir.
    14:46Morrius'un Doğal Güzellikleri
    • Ada, ince beyaz ve altın kumları, kristal berraklığında suları, yemyeşil yağmur ormanları, kraterleri, şelaleleri, egzotik kuşları ve maymunları ile güzel plajlar sunmaktadır.
    • Okyanusun yüzeyi altında sayısız balık ve mercanla karşılaşılabilir.
    • Adanın öne çıkan özelliği olan Aslan Dağı, bu harikulade toprakları tepeden seyretmek için güzel bir yerdir.
    15:35Pamplemus Botanik Bahçesi
    • Pamplemus Botanik Bahçesi ulusal öneme sahip bir alandır.
    • Bölgeye has nesli tükenmekte olan bitkilerin yanı sıra dünyanın dört bir yanından getirilen fauna, 37 hektarlık ekili bir arazide asırlık ağaçların gölgesinde büyümektedir.
    16:21Mauritius'un Doğal Zenginliği
    • Mauritius'un en değerli bitkisi dünyanın en büyük Amazon nilüferi olan Victoria amazonica'dır, bu dev yaprakların çapı iki metreye kadar çıkabilir ve suyun üzerinde bir çocuğu tutabilir.
    • Fransız biyolog Pierre Power, 250 yıl önce bu inanılmaz bahçeyi kurmuştur.
    • Mauritius'un vahşi doğası da hayranlık vericidir; dev kaplumbağa ve kara kaplumbağası gibi pek çok türde kaplumbağaya ev sahipliği yapmaktadır.
    18:16Dodo Kuşunun Kaderi
    • 17. yüzyılda Hollandalı yerleşimcilerin acımasız tutumlarının en üzücü örneği dodo kuşunun kaderidir, ilk yerleşimden yüz seneden daha az bir süre içerisinde nesli tükenmiştir.
    • Dodo kuşunun eti pek de iştah açıcı değildi ve Hollandalılar tarafından "iğrenç kuş" anlamına gelen "valf" adı verilmişti.
    • Asıl sorun, yerleşimcilerin yanlarında getirdiği ve dodo kuşunun yuvalarını dağıtan domuzlar, fareler ve maymunlardı.
    19:05Sega Dansı
    • Minik sinek kuşları güzel kumsallardaki sakin yaşamı seyrediyor ve kıyılardan duyulabilen müziğin adı segadır.
    • Sega, şeker kamışı tarlalarında çalışan Afrikalı kölelerin kötü durumlarını unutmak için sahildeki açık ateşin etrafında dans ettikleri bir dansdır.
    • Günümüzde sega, dinleri veya renkleri ne olursa olsun bütün ada halkını birleştirmekte ve yaradılışı ve cinsel yönelimiyle tüm Morukusluların yaşama arzusunu ifade etmektedir.
    20:16Güney Kivu'daki Dağ Gorilleri
    • Demokratik Kongo Cumhuriyeti'nin Güney Kivu bölgesi, bitmek bilmeyen ormanlarla neredeyse ülkenin dörtte üçünü kaplamaktadır.
    • Güney Kivu'da şempanzelerden sonra insanlara en yakın hayvan olan dağ gorillerinin tek popülasyonunu buluyoruz.
    • Kaçak avcılar, başlangıçta onbinlerce bulunan dağ gorillerinin sayısını büyük ölçüde azaltarak sadece birkaç yüze indirdiler.
    22:27Kongo'nun Maden Rezervleri
    • Kongo'da maden rezervinin yüzde seksen'i dünyanın yüzeyinin altında saklıdır ve koltan, opyum ve tantl elementlerinin çıkarıldığı donuk siyah metalik bir cevherdir.
    • Koltandan elde edilen tantl, cep telefonları ve bilgisayar gibi tüketici elektroniği ürünlerinin yapımında kullanılan elektronik kapasitörlerin üretiminde kullanılmaktadır.
    • Güney Kivu'da elmas kadar altın bolca bulunmaktadır ve ilkel yöntemlere rağmen bazen şansları yaver gidiyor ve değerli metal buluyorlar.
    24:35Güney Amerika Yolculuğu
    • Gezegenimizin harikulade köşelerine olan yolculuğumuz şimdilik sona eriyor ve bir sonraki keşfimizde Güney Amerika'yı ziyaret edeceğiz.
    • Antipilano platosundaki yolculuğumuza dünyanın en büyük tuz gölü olan Salar de Uyuni gölü'nün yanından başlıyoruz.
    • Bolivya'daki yolculuğumuzu dünya'nın seyahat edilebilir en yüksek gölü olan ünlü Titicaca gölü'nde tamamlayacağız.
    25:47Salar de Uyuni Gölü
    • Antipilano platosunda deniz seviyesinden 3700 metre yükseklikte dünyanın en büyük tuz gölü olan Salar de Uyuni gölü yer almaktadır.
    • Bolivya'nın Kuaterner dönemine ait gölü neredeyse tamamen buharlaşarak geride 10.500 kilometrekarelik bir alana sahip bir tuz gölü bırakmıştır.
    • Salar, Bolivya için dipsiz bir tuz kaynağıdır ve bugünkü üretim hızıyla yılda yaklaşık 25.000 ton tuz üreterek 400 yıl daha faaliyette kalabilir.
    28:21Fotosi Şehri
    • Salar yaklaşık 200 kilometre kuzeybatısında Bolivya'nın en güzel şehirlerinden biri olan Fotosi şehri vardır.
    • Fotosi, deniz seviyesinden 4000 metre gibi inanılmaz bir yükseklikte yer almaktadır ve bir zamanlar Güney Amerika'nın en büyük ve en zengin şehriydi.
    • Fotosi, büyüleyici pembe bir dağ olan ve zengin dağ anlamına gelen Serro Rico'nun eteklerinde yer almaktadır.
    29:05Serro Rico Dağı
    • Antik Inkalar'in bu dağın altında yatan büyük bir gümüş rezervinden haberleri olduğu söylenir, ancak gümüşü 16. yüzyılda İspanyollar çıkarmaya başlamışlardır.
    • Madenciler her vardiyadan önce Eltio'ya uğrar ve adak olarak sigara, alkol ve biraz kurutulmuş koka yaprağı sunarlar.
    • Dağın içinde bol miktarda gümüş kaynağı bulmak hala mümkün, ancak bu iş giderek daha da zorlaşmaktadır ve burada her yıl yaklaşık 20 madenci ölüyor.
    30:52Antipilano Platosu
    • Antipilano platosu inanılmaz yüksekliği nedeniyle ve aynı zamanda bu yükseklikte çok az evcil hayvan yetişmesinden dolayı oldukça seyrek nüfusludur.
    • Plato'da yaşayan yerleşimci aileler lama guanako yetiştirmektedir, çift parmaklı bir hayvandır ve pusuya yatar, yani bir seferde her iki sol bacağını, ardından da her iki sağ bacağını kullanarak yürür.
    • Antipilano'nun engin düzlükleri misafirperver olmayabilir ancak inanılmaz manzaralar sunar ve doğa ana burada gerçekten gücünü, güzelliğini ama aynı zamanda da kırılganlığını gözler önüne seriyor.
    32:45Ölüm Yolu ve Los Yungas Bölgesi
    • Antipilano platosundan Los Yungas bölgesine giderken dünyanın en tehlikeli otoyollarından biri olan "ölüm yolundan" geçmek gerekiyor.
    • Yaklaşık 70 kilometrelik tehlikeli inişe başlamadan önce tüm araçların teknik kontrolden geçmesi gerekiyor, aksi takdirde Bolivya'nın başkenti La Palaya ile Los Yungas bölgesini birbirine bağlayan tek yol kapanabilir.
    • Devlet, yolun en tehlikeli bölümünün yeniden inşası için büyük yatırımlar yaptı; yol genişletilerek iki şeride çıkarıldı, asfalt kullanılarak yüzey yeniden yapıldı ve şelaleler yolun altına doğru kaydırıldı.
    34:40Los Yungas Bölgesi'nin Doğal Özellikleri
    • Hava gittikçe kapanıyor, yağmur ve sis olağan bir durum olsa da yolcular için daha fazla sıkıntı yaratmaktadır.
    • Yükseklik azaldıkça iklimde yavaş yavaş değişmektedir; Los Yungas eyaletinin yağmur ormanlarına yaklaşıldığında hem sıcaklık hem de nem oranı artıyor.
    • Fauna ve flora, Bolivya'nın kuzeyinin tropik bölgelerde yer aldığını ve bu nedenle Amazon ormanlarının bir kısmının yavaş yavaş ortaya çıktığını gösteriyor.
    35:29Koka Yetiştiriciliği
    • Los Yungas'ta yetiştirilen en önemli ürünlerden biri koka'dır; yerel halk koka'nın pek çok kullanım alanının farkındadır.
    • Koka yaprakları şakakları ovmak için baş ağrısını geçirir, balla karıştırılan koka mide rahatsızlığı için mükemmeldir ve iddiaya göre koka yapraklarını çiğnemek yüksekliğe alışmaya yardımcı olur.
    • Bolivya, koka yetiştirmenin yasal olduğu birkaç ülkeden biridir; yaklaşık yarım metre boyundaki çalıların parlak yeşil yaprakları vardır ve düzgün küçük arazilerde yetiştirilir.
    36:17Koka Yetiştiriciliğinin Ekonomik Boyutu
    • Koka yetiştiriciliği Amerika Birleşik Devletleri için uzun zamandır bir sorundur; beyaz kristal bir toz olan kokain, ormandaki gizli laboratuvarlarda koka yapraklarından üretilmekte ve sık sık ABD pazarına girmektedir.
    • Koka yetiştiriciliği yerel halk için çoğu zaman geçimlerini sağlamanın tek yoludur; bir kese kurutulmuş koka yaprağı 40 dolar değerindedir ve her bir kese 12 kişinin geçimini sağlıyor.
    • Bu da buradaki yaşam standardının ne kadar düşük olduğunun bir kanıtıdır.
    37:10Altın Arayışı
    • Dağlardan daha aşağılara indiğimizde kendimizi altın bir üçgenin içinde buluyoruz; burada yağmur ormanları, Rio Coroico, Rio Ma, Piri ve Rio Tipuani olmak üzere üç güzel ve vahşi nehrin yanından geçerek dik vadilere uzanıyor.
    • Gölgedeki sıcaklık 35 derece civarındadır ve çevredeki sulak alanlarda bitmek bilmeyen sivrisinek sürüleri için ideal bir yaşam alanıdır.
    • Bolivya'da kokoya bazen yeşil altın dense de burada normal altında bulunur; yerel altın arayıcıları geçici barınaklarda yaşayıp, ilkel tekniklerle yapay şelalelere yönlendirilen akarsularda maden arıyor.
    38:57Titicaca Gölü
    • Bolivya zıtlıklar ve doğal mucizeler ülkesidir; bugünkü maceramızı Antipilano platosunda deniz seviyesinden yaklaşık 4000 metre yükseklikte yer alan ünlü Titicaca Gölü'nün kıyısında sonlandıracağız.
    • Bu muazzam göl 58.000 metrekarelik bir yüzölçümüne sahiptir ve aynı zamanda dünyada gezilebilen en yüksek göldür; gölün en dar yeri olan Tikina Boğazı'nın uzunluğu bir kilometreden daha azdır.
    • Su ulaşımı olmadan Bolivya'nın San Pedro ve San Pablo köylerine ancak Peru üzerinden çok uzun bir yoldan ulaşılabilinir.
    39:46Titicaca Gölü'nün Özellikleri
    • Duba tarzı feribot tekneleri çok güvenli görünmese de sağlamdır; ağırlık tüm yüzeye dağıtılmıştır ve bu yüzden elverişsiz hava koşullarına rağmen yolculuk şaşırtıcı derecede sakindir.
    • Boğazın 270 metre derinliğe sahip olduğunu bilmek şaşırtıcı ve biraz daha korkutucu olabilir.
    • Ünlü Güneş Adası gölün ortasında yer almaktadır; efsaneye göre ada ilk Inkalar olan Manko Kapaka ile kız kardeşleri Mama ve Oslo'nun doğum yeri olarak kabul edilmektedir.
    40:49Güneş Adası ve Tarihi Eserler
    • Ada Güneş Adası olarak adlandırılsa da hava durumu tahmin edilemezdir; yerel halk buranın derinliklerinde antik bir kentin yattığına inanmaktadır.
    • Bu şehrin Titicaca Gölü ortaya çıkmadan önce de var olduğu söylenmektedir; aralarında ünlü Jacquussto'nun da bulunduğu pek çok kişi bu şehri bulmaya çalışmış ancak başarısız olmuştur.
    • Adadaki su, ziyaretçilerine aşk, sağlık ve hic bitmeyen bir gençlik bahşetmektedir; yamuk pencereli ve oyukları olan iki katlı Pilkokana Tapınağı'nın kalıntıları iki kilometre ilerde yer almaktadır.
    42:02Titicaca Gölü'nün Ekonomik Önemi
    • Bu göl, tarihi eserlerinin yanı sıra yerel halk içinde önemli bir geçim kaynağıdır; en popüler yerel balık olan alabalık, 1939'da yapay olarak bırakıldığından beri burada yetiştirilmektedir.
    • Yerel halkın çoğu, çok sayıda balıkçının yanı sıra tarımla uğraşmaktadır; makineleşmenin çok az olduğu ya da hiç olmadığı tarlalardaki yoğun emek her zaman iyi bir hasatla ödüllendirilmemektedir.
    • En yaygın ürünler mısır ve patatestir; kimileri bu ürünlerin çıkış yerinin Titicaca Gölü çevresinde olduğuna inanmaktadır.
    43:07Siroki Adası ve Kamış Tekneleri
    • Göldeki bir diğer adanın adı Siroki'dir; Siroki ünlü kamış teknelerin evidir.
    • Kamış tekne yapımının Inkalardan miras kalan bir gelenek mi yoksa daha da eski bir gelenek mi olduğunu kimse bilmiyor; geleneksel bir teknik olan kamıştan tekne yapımının yerini artık kalaslar ve çiviler almaktadır.
    • Adada bu klasik kamış teknelerinin yapımında uzmanlaşmış sadece tek bir atölye kalmıştır; birkaç metre uzunluğundaki bir teknenin yapımı sadece üç gün sürüyor ve yaklaşık elli kucak dolusu kamış dalı gerektiriyor.
    44:04Kamış Teknelerinin Durumu
    • Düşük maliyetli olmasına rağmen, bu tür yüzen araçların üretimi karlı değildir; bir teknenin ömrü hiçbir zaman bir sezonu yani ortalama sekiz ayı geçmemektedir.
    • O zamana kadar sazlıklar ıslanır ve tekne dibe sürüklenir; yine de bu atölye, 1970 yılında ünlü Norveçli gezgin Thor Heerdal tarafından RA-2 gemisini inşa etmesine yardımcı olması için seçilmiştir.
    • Tehlikeli görünümlü kamış tekneler anlamına gelen Balsas Detotora, şu anda sadece en yoksul balıkçılar tarafından kullanılıyor; kendilerini sırıklarla hareket ettiriyorlar ve bu da teknelerin nispeten sığ sularda kullanılabileceğini gösteriyor.
    45:16Titicaca Gölü'nün Arkeolojik Mirası
    • Gölden yaklaşık yirmi kilometre uzaklıktaki açık bir düzlükte belirgin bir tepe var; burada arkeologlar şu anda eski bir gözlemevi olan gizemli Akapna Piramidinin temellerini ortaya çıkarmaktadır.
    • Dikilitaşlar anlamına gelen Kalasasai adlı yükseltilmiş dikdörtgen platform, eskiden bir mezarlık alanıydı; insan yüzü taş blokların yanı sıra üç metre yüksekliğinde devasa bir güneş kapısı da bulunmaktadır.
    • Ağırlığı on ton olan taş blok daha önceki kullanımı sırasında zarar görmüştür.
    46:18Copacabana Kasabası
    • Copacabana sadece Rio de Janeiro'nun dünyaca ünlü bir plajı değil, aynı zamanda Titicaca Gölü'ne doğal bir geçit oluşturan iki dik yamacın arasında yer alan bir kasabanın da adıdır.
    • Kasabanın başlıca özelliği, 16. yüzyıldan kalma ve bu tapınaktan hiç ayrılmamış siyah bir heykel tarafından temsil edilen Copacabana Bakiresine adanmış bir katedraldir.
    • Tüm Bolivya'nın kurucusu 1620 yılında İspanyollar tarafından inşa edilen görkemli bir mekanda yer almaktadır; yine de katedralin mağribi tarzına sahip olduğu göz ardı edilemez.
    48:05Yolculuğun Sonu ve Gelecek Planlar
    • Bolivya'nın doğa mucizelerini araştırdığımız bugünkü yolculuğumuzu Titicaca Gölü'nün gizemli ve büyüleyici yüzeyinde sonlandırıyoruz; her yerde olduğu gibi burada da doğa ve insan kültürü bir araya gelerek nefes kesici bir manzara oluşturuyor.
    • Gezegenimizin mucizevi köşelerine yaptığımız yolculuk şimdilik sona eriyor; ilgi çekici ve zengin dünyamızın bir sonraki keşfinde Afrika'ya gidicez.
    • Daha sonra kuzeye doğru Letonya'ya Kuzeme şehrine gidicez; burada Avrupa'nın en geniş şelalesine ve nesli tükenmek üzere olan bazı hayvanlara hayran kalacağız; Gürcistan, sekizbin yıllık şarap yapma geleneğiyle şarabın vaat edilmiş topraklar olduğunu vurguluyor.

    Yanıtı değerlendir

  • Yazeka sinir ağı makaleleri veya videoları özetliyor