Buradasın

80'ler Mint Dizisi 206. Bölüm

youtube.com/watch?v=XREYOwgg6Uk

Yapay zekadan makale özeti

Kısa
Ayrıntılı

"80'ler Mint" adlı Türk dizisinin 206. bölümüdür. Dizide Fehmi Rasim Öztekin, Rukiye Özlem Turkat, Ahmet Şoray, Gülden Ayşe, Çağatay, Suat, Butik, Dilek, Funda ve diğer karakterler yer almaktadır.
Bölüm, birkaç farklı hikaye hattını takip etmektedir. Ana hikaye hattı olarak Çağatay'ın emlakçı Suat'ın yanında işe başlaması, aile içi evlilik planları ve aile içi anlaşmazlıklar ele alınmaktadır. Ayrıca Butik ve Dilek arasındaki aşk ilişkisi, Bahtiyar'ın borç sorunları ve Adana'daki arsasını satma kararı gibi yan hikayeler de bulunmaktadır.
Bölümde ayrıca Sami'nin modern teknoloji hakkında yaşadığı rüya ve Türkiye'nin geleceği hakkında görüşleri de yer almaktadır. Karakterlerin günlük yaşamları, iş hayatındaki sorunları ve aile içi ilişkileri üzerinden 80'ler Türk toplumunun yaşam tarzı ve değerleri gösterilmektedir.

Film Tanıtımı: 80'ler 206. bölüm, www.sebeder.org adresinde yayınlanıyor.
Filmde Fehmi Rasim Öztekin, Rukiye Özlem Turkat, Ahmet Şoray, Gülden Ayşe, Tolga Nazlı, Yasemin Conka ve diğer birçok oyuncu yer alıyor.
Filmde kurgu, işık şekli, kostüm tasarımı, sanat yönetmeni, dekor tasarımı, görüntü yönetmeni, yardımcı yönetmen, prodüksiyon hizmetleri, müzik, yapımcı ve yönetmen gibi ekibin üyeleri tanıtılıyor.
01:56Çağatay'ın Gemi Yolculuğu: Özdemirler ailesi, Çağatay'ın gemiyle gittiğini ve iki gündür haber alamadıklarını konuşuyor.
Nazlı, Çağatay'ın kendisini çok beklediğini ve "gitme" demediğini söylüyor.
Elvan, Çağatay'ın uzun süre olmayacağını ve döndüğünde kendisini unutmuş olabileceğini düşünüyor.
04:04Geminin Durumu: Geminin telefonu olmadığı, sadece acil durumlarda kaptan için telsiz olduğu belirtiliyor.
Çağatay'ın ilk gemici olmadığı ve bilmediği yerlere gönderildiği söyleniyor.
Fethi, Çağatay'ın gemisine mi battığını merak ediyor ve annesinden her şeyi bilmek hakkı olduğunu belirtiyor.
06:42Çağatay'ın Dönüşü: Çağatay evde görünüyor ve Ahmet şaşkınlıkla ona bakıyor.
Çağatay, gemiye bindiğini ve neden bilmediğini açıklıyor.
Ahmet, Çağatay'ın annesinin üzüldüğünü ve geminin çoktan İzmir'i geçtiğini söylüyor.
07:47Aile ve Arkadaşların Endişesi: Nurten'in eski kocası, Çağatay'ın gurbete gittiğini ve dönmemek ihtimalini düşünüyor.
Fethi, deniz fırtınası ve köpek balığı gibi tehlikelerden bahsediyor.
Ahmet, Çağatay'ın güçlü ve kuvvetli bir çocuk olduğunu, fırtınayla baş edebileceğini söylüyor.
09:39Çağatay'ın İstanbul'da Kalma Sebebi: Çağatay, gemiye, denize ve İstanbul'a baktıktan sonra burada kalmak istediğini belirtiyor.
Çağatay'ın burada kalma sebebi, babasının yanında olmak istemesi.
Çağatay, babasının kendisine çok azarlayacağını ve bu sefer kurtulamayacağını düşünüyor.
11:45Seyfi'nin Evlat Sorunu: Seyfi, evlat sahibi olmadığını ve bu durumun kendisini etkilediğini ifade ediyor.
Seyfi'nin yanında annesi Elif'i örüyor ve Seyfi evlatlarından ayrılmak istemiyor.
Seyfi, evlat sahibi olmadığını kabul ediyor ve bu durum onu etkiliyor.
13:04Suat ve Butik'in İş Görüşmesi: Suat ve Butik ofiste para sayıyor ve Suat, Butik'in lif işini çok iyi yaptığını söylüyor.
Suat, Butik'e Mahmutpaşa Mısır Çarşısı bölgesinde bir acente açmayı düşünüyor.
Butik, satışta iyi olduğunu ancak alışta iyi olmadığını belirtiyor.
13:38Nurten Cadısı ve Kız İsteme: Butik, Nurten Cadısı'nın kızını alamadığını ve kızın gönlünün var olduğunu söylüyor.
Suat, Butik'e kızı isteyeceğini ancak Mesut'un çayın içine ne koyduğunu öğrenirse diyor.
Butik, Mesut'un meşhur harman'dan örnek alarak bu bilgiyi öğrenmeyi planlıyor.
15:14Nazlı'nın Durumu: Nazlı, Seyfi'nin cins tip olduğunu ve kendisinin onu sevdiğini ancak tansiyonunun sevmediğini söylüyor.
Nazlı'nın moralinin düzelmediğini ve çocuğundan haber almadıkça iyileşmeyeceğini belirtiyor.
Nazlı, kısır döngüye gireceğini düşünerek kalkıp dışarı çıkmayı düşünüyor.
16:20Evdeki Durum: Evde televizyon karşısında kanepe, sağında iki koltuk, yemek masası, pencere, solda tekli koltuk, soba ve kanepenin arkasında antre bulunuyor.
Sinan elleri cebinde antreye yürüyor ve dükkanda mermer tezgahı asılıyor.
Sinan ve kardeşi kavurmalı yumurta yapmaya çalışıyor, ancak kavurma ve yumurta hazırlama sırası konusunda anlaşamıyorlar.
18:33İcra Sorunu: Yenge kahveyi aramış ve Sinan eve gitmek zorunda kalıyor.
Çağatay kanepenin köşesinde oturuyor ve kapıya dolanırken bahtiyar satılıyor.
Ahmet koridordan yaklaşıyor ve Çağatay panikleyerek kot montuyla ayakkabılarını alıp odaya kaçıyor.
19:17Aile Ziyareti: Ahmet ve Mehmet evde ziyarete geliyor ve Aslı'yı görmek istiyorlar.
Aslı'nın annesi ve babası onları karşılayıp kahve içiyorlar.
Ahmet ve Mehmet, icra gelmiş ve eşyaları götürülmüş durumda olduklarını söylüyorlar.
20:57Gazete Haberleri: Gazetede 1987'de Boğaz'da üçüncü, Haliç'te dördüncü köprü yapılacağı haberi var.
Basri ve diğer kişiler, üçüncü köprüyü yaptırmanın Türkiye'nin gelişmesini engelleyeceğini düşünüyorlar.
Bahriye ve Asiye, Batı'nın Türkiye'yi AYT'ye almayacağını ve oyalayacaklarını söylüyorlar.
22:49Aile Sohbeti: Aslı, Rukiye'nin kucağında ve aile üyeleri onu seviyorlar.
Ahmet, kardeşini aramak istiyor ama annesi onu üzmemesini söylüyor.
Çağatay usulca koridorun başında duruyor ve cevap bekliyor, ancak babası onun gelmesini istemiyor.
25:25Butik ve Cemal: Uke ile sırtları antreye dönük düşünceli butik, kapıdan kurnazca kahvenin içini tarıyor.
Cemal tezgahta bardak kuruluyor ve normal görünmeye çalışarak sakince giriyor.
Cemal çay almak istiyor ve Ali Kazan'ın olduğu ara tezgahın önünde gözlerle bakarak tezgahın arkasına geçiyor.
26:06Ocak Tarafına Geçiş Yasak: Ali abi, ustanın kesin emriyle ocak tarafına geçilemeyeceğini söylüyor.
Kişi, üşüdüğünü ve ısınmak istediğini belirtiyor, ancak Ali abi ustanın emrini ihlal etmemesini istiyor.
Kişi, ustanın Milli Güvenlik Konseyi Başkanı Kenan Evren olmadığını hatırlatıyor.
27:02Çağatay Hakkında Konuşma: Butik, Çağatay'ın bindiği geminin arıza yapması durumunda eve dönebileceğini düşünüyor.
Rukiye, Çağatay'ın orada bir iş bulduğunu ve çalışmasına gerek olmadığını söylüyor.
Butik, Çağatay'ın söz verdiği şeyi sonuna kadar tuttuğunu ve inatçı bir çocuk olduğunu belirtiyor.
28:43Çay Getirme Planı: Cemal, balıkçı İdris'e iki çay getirmesini söylüyor.
İdris, bardakları yıkmak istiyor ancak Cemal onu durduruyor.
İdris, Mesut'un gelip tokat atmasını istemediğini söylüyor ve bardakları yıkmayı kabul ediyor.
29:51Haciz Haberi: Butik, eve haciz gelmiş olduğunu ve eşyaları toparlamaya gelen kişilerin olduğunu anlatıyor.
Mesut, borçtan dolayı eve haciz gelmiş olduğunu söylüyor.
Butik, Mesut'un çok para harcadığını ve bon çarptığını belirtiyor.
31:05Mesut'un Çay Harmanı: Mesut, bulaşıklara yardım ettiğini söylüyor.
Butik, Mesut'un meşhur çay harmanının peşinde olup olmadığını soruyor.
Mesut, çay harmanının formülünü araştıranlara kızdığını ve terbiyesizlik olduğunu belirtiyor.
32:47Suat'ın Silah Çantası: Suat, Mesut'un meşhur harmanından ördek aldığını söylüyor.
Suat, silah çantasını alıp neşeyle gidiyor.
Suat, olayı çözeceğini söylüyor ve olay bittikten sonra yardım edileceğini belirtiyor.
34:01Çağatay'ın Dönüşü: Suat, Ahmet ile karşılaşıyor ve bir konu hakkında konuşuyorlar.
Çağatay, evden gitmediğini ve ailesini bırakamadığını söylüyor.
Fehmi, Çağatay'ın gitmediğini öğrenince rahatlıyor ve ona ekmeğini başka yerde kazanacağını söylüyor.
37:50Nazlı ve Niyazi: Nazlı, Niyazi'ye kaseti verdiğini ve kötü niyeti olmadığını açıklıyor.
Niyazi, kaseti vermek istemediğini ve abisinin duyarsa fena olacağını söylüyor.
Nazlı, Niyazi'nin abisine söylemek istediğini belirtiyor ve Niyazi apartmana ters bakışlar atarak giriyor.
39:32Alper ve Dilara: Elvan, Alper'e Dilara'yı aramasını istiyor çünkü kızın ailesi baskıcı ve onunla konuşmasına izin vermiyor.
Alper, Dilara'yı aramak istemiyor ve Elvan'ı vazgeçirmeye çalışıyor.
Alper, aşkın kendisini nasıl etkilediğini anlatıyor ve kendini eridiğini söylüyor.
41:19Mesut ve Çay: Mesut, emekli olan Bekir'i çay toplamaya yardım etmeye davet ediyor.
Mesut, çayını tescil ettirmek istediğini söylüyor.
Mesut, kaçak çayın harmandan çıkarıldığında tadının bozulduğunu belirtiyor.
44:16Alper ve Dilara'nın Telefon Görüşmesi: Alper, Dilara'yla telefon görüşmesi yapmaya çalışır ancak Dilara panikle telefonu keser.
Şahin, Alper'e dalga geçerek gülümser ve Nevzat'ın yanında dikilir.
Sinan, beyaz eşyaların kaldırıldığını ve borcu ödemediğini itiraf eder.
46:36Nevzat ve Suat'ın Konuşması: Nevzat, Dilara'nın abilerinin sinirli olduğunu ve kızın başına iş açılmasın diye telefonu kapattığını söyler.
Suat, Dilara'nın abilerinin solcu olduğunu ve onlara vuramayacağını belirtir.
Şahin, fırına girer ve bardakları toplayıp tezgaha geçer.
47:51Suat ve Mehmet'in Sohbeti: Suat ofisinin önünde sandalyeye oturmuş, ajandasında yazanlara göz atarken Mehmet ona yeni bir faks gösterir.
Mehmet, ajanda ve fihrist bir arada bulunan bir cihaz gösterir ve cumartesi günü Kuşadası'na gideceğini söyler.
Suat, Mehmet'e bir çırak ihtiyacı olduğunu belirtir.
49:36Çağatay ve Nurten'in Konuşması: Çağatay, annesiyle konuşurken evlenme konusunda bir terslik olduğunu söyler.
Nurten, kızının istemeye gittiğini ancak ailenin kabul etmediğini anlatır.
Çağatay, mahalleli bir adamla selamlaşırken evrak işi yerine gönül işi olduğunu söyler.
51:55Çağatay ve Funda'nın Buluşması: Çağatay, Niyazi Özdemirlerin penceresine bakarak dalıp gitmiş ve Funda'nın adını söyler.
Funda, Çağatay'ın gitmediğini öğrenince çok üzülür ve ağlar.
Çağatay, Funda'yı sarılarak sakinleştirir.
52:58Eşyaların Kaldırılması ve Borç Sorunu: Kasabanın önü televizyon, sehpa ve diğer eşyaların kaldırıldığını görürler.
Nevzat, avukat olan Bahtiyar'ı bulup eşyaları kurtarmalarını ister.
Mehmet, pavyoncularla olan işin çözülmediğini ve çok büyük bir borç bırakıldığını söyler.
54:59Çikolata Meselesi: Bir kadın, erkek tarafının kızını almak için çikolata götürmemesi nedeniyle reddedildiğini söylüyor.
Anne, kızına en güzel çikolatayı yaptırmasını ve kendisinin de birlikte gelmesini öneriyor.
56:19Arsa Satışı: Suat, Bahtiyar'a Adana'daki arsayı satmaları gerektiğini söylüyor.
Bahtiyar, borçlarını ödemek için arsayı satmak zorunda olduğunu belirtiyor.
Suat, komisyon olarak yüzde beş alacağını söylüyor.
57:49Hatice ve Suat: Hatice, Suat'ın kendisini görmek için geldiğini söylüyor.
Suat, Hatice'ye çay ısmarlıyor ve evlenme teklif ediyor.
Hatice, babasının onun çalışmasını istemediğini hatırlatıyor.
59:40Çağatay'ın İş Bulması: Saat, Çağatay'a iş aradığını soruyor.
Saat, Çağatay'ı asistanı olarak işe alıyor ve ona her şeyi öğreteceğini söylüyor.
Çağatay, heyecanlanarak yeni işine başlıyor.
1:00:46Bahtiyar'ın Borç Problemi: Bahtiyar, Nevzat ve Sinan ile kahvede buluşuyor.
Nevzat ve Sinan, borçlarını çözdüklerini ve ödeme planı yapacaklarını söylüyor.
Bahtiyar, Sinan'ın borcunu ödemek için yardım ediyor.
1:01:55Rukiye'nin Resim Kursu: Rukiye, resim kursuna yazıldığını ve meşgul olmak istediğini söylüyor.
Fehmi, Rukiye'nin resim kursuna gitmesini destekliyor.
Fehmi, Rukiye'nin babasının model olup olmaması konusunda tartışıyor.
1:03:23Mesut'un İşinden Ayrılması: Mesut, kahveden çıkıyor ve Bekir'e haftalığını veriyor.
Mesut, Bekir'e kahve yapmasını ve dertleşmelerini öneriyor.
Mesut, Çınar'ın altında saçlarını değiştirerek imajını değiştiriyor.
1:04:31Çağatay'ın Emlakçı Olması: Rukiye, kahvaltıyı hazırlayıp herkesten önce oturuyor.
Çağatay, takım elbise giyerek eve geliyor ve iş bulduğunu söylüyor.
Çağatay, emlakçı olarak işe başlayacağını ve Suat'ın teklif ettiğini belirtiyor.
1:06:14Emlak Ofisinde Yeni Çalışan: Çağatay emlakçı Suat'ın yanında işe girmiş ve SSK'sı yapılması gerekiyor.
Sami masada kollu makineden hesap yapıyor, Şahin arkasında.
Şahin, eski hesap makinelerinin yerine bilgisayar almanın gerektiğini söylüyor.
1:07:36Bilgisayarların Geleceği: Sami, bilgisayarların gelecekte her yerde olacağını ve her işi yapacağını söylüyor.
Şahin, bilgisayarların gelecekte herkesin elinde ve cebinde olacağını, hatta el içi kadar küçüleceğini belirtiyor.
Sami, teknolojinin gelecekte kapıların otomatik açılmasını ve çay-kahve makinelerinin olacağını anlatıyor.
1:10:48Teknolojinin Etkileri: Şahin, teknolojinin düşman olabileceğini ve herkesin elinde bilgisayar olunca yüz yüze konuşmanın tarih olacağını söylüyor.
Fehmi, Suat'ın oğullarını işe aldığını öğreniyor ve onlara iyi bakmalarını istiyor.
Suat, Fehmi'ye çocuklarının da olduğunu söylüyor.
1:12:47Emlak Ofisindeki İşler: Elvan, para çekme makinalarının çıktığını ve gelecekte her şeyi oturduğumuz yerden halledebileceğimizi söylüyor.
Yıldız Hanım, kız istemeli için güzel bir çikolata hazırlamak istiyor.
Çağatay emlak ofisine giriyor ve ilk gününde disiplin sorunları yaşıyor.
1:15:32Emlak Ofisindeki Planlar: Suat, Çağatay'a sabah dükkanı açıp ilk sorulara yanıt vermesini söylüyor.
Çağatay'ın ilk işi Sami Usta'dan poğaça ve Bucalı Mesut'tan çay almak.
Suat, emlak portföyünün zayıf olduğunu ve Çağatay'ın mahalleyi dolaşarak sahibinden satılık/kiralık ev ilanlarını bulmasını istiyor.
1:18:36Çağatay'ın İş Bulması: Çağatay, emlakçı Suat'ın yanında işe başlıyor ve ilk görevi etraftaki sahibinden satılık veya kiralık evleri derlemek.
Suat, Çağatay'a evleri kiralayıp komisyon alacaklarını söylüyor.
Çağatay, işi anlamadığını belirtiyor ve Suat'ın verdiği görevi yapmaya karar veriyor.
1:19:11Bekir'in Emeklilik Hayatı: Bekir, emeklilikten sonra kahvehanede servis yapmaya başlıyor.
Ahmet, Bekir'in yaşına rağmen çalıştığını ve boş oturmak istemediğini anlıyor.
Ahmet, Bekir'i sarıp sarmalayarak onu teselli ediyor.
1:21:03Evlilik Planları: Elvan, Funda'nın evlilik planlarını süslemeye çalışıyor.
Funda'nın babası, Çağatay'ı Niyazi'ye yumruk atarken ve babasına sinirlenirken gördüğünü, onu "serseri'nin teki" olarak tanıdığını söylüyor.
Elvan ve arkadaşları, Rukiye ablaya çikolata gösterip kız evine doğru yola çıkıyorlar.
1:22:43Nazlı'nın Ziyareti: Nazlı, Gülden'in evine gelip evlilik muhabbetlerinden sıkıldığını söylüyor.
Gülden, Nazlı'ya kahve yaparak onu teselli ediyor.
Nazlı, Gülden'e Niyazi'nin kendisiyle evlenmek istediğini ve ona şarkı verdiğini anlatıyor.
1:26:59Butik'in Çay Tahlili Çalışması: Butik, çay tahlili yapmak için Mısır Çarşısı'na gidip baharat ustalarını ve çay ustalarını ziyaret ediyor.
Usta, çayın muhtemel malzemelerini belirliyor.
Butik, bu malzemeleri deneyerek ve tadarak formülü öğrenmeyi planlıyor.
1:28:09Çağatay'ın İş Başlangıcı: Çağatay işe girdi ve SSK'sı yapılacak.
Rukiye abla, Çağatay'ın SSK'sı için emin olmak istiyor çünkü itibarlı biri olarak yalan haber götüremez.
Çağatay'ın emlakçı Suat'ın yanında işe başladığı belirtiliyor.
1:29:35Borç Problemi: Bahtiyar, eşyaları kurtardıklarını ama borçlu olacaklarını söylüyor.
Sinan, Adana'daki ortak arsayı satmaya karar veriyor.
Bahtiyar, parayı kendisinin alacağını ve pisliği temizlemek için bunu yaptığını belirtiyor.
1:30:52Emlak İşleri: Çağatay, mahalledeki kiralık satılık evlerin listesini getiriyor.
İstanbul'un büyümesiyle kiracı çok fakat ev yok olduğu için emlak işi kolay.
İlyas, evini kiraya vermek istiyor ve muhtarlığa soran olursa haber vereceğini söylüyor.
1:33:25SSK Sorunu: Rukiye abla, Çağatay'ın SSK'sının yapıldığını soruyor.
Çağatay, SSK'nın hemen yapılamayacağını, evrakların toplanması ve kuruma gönderilmesi gerektiğini söylüyor.
Rukiye abla, SSK işi halletilmezse çocuğun çalışamayacağını belirtiyor ve yarın gelip evrakları göreceğini söylüyor.
1:35:56Veli Toplantısı: Veli, ilk gün olduğu için merak ettiğini söylüyor.
Veli, veli toplantısı yaptığımda herkesin velisine haber vereceğini belirtiyor.
Alper, kızla yarın görüşeceğini söylüyor.
1:37:01Nazlı ve Gülden: Nazlı, Gülden'in evine gidiyor ve yemek hazırlıklarına yardım etmek istiyor.
Gülden, Nazlı'nın Niyazi'den çok daraldığını söylüyor.
Nazlı, eve gitmek istiyor ama abisi onu eve bırakmıyor ve yemek yiyip kahve içmek istiyor.
1:38:25Rukiye Abla ve Yıldız: Rukiye abla ve Yıldız, yeni açılan kapıda somurtuyorlar.
Rukiye abla, Çağatay'ı çok iyi ve sevdiğini anlatıyor.
Yıldız, Çağatay'ın iyi bir çocuk olduğunu söylüyor.
1:38:55Çağatay'ın Evlilik Sorunu: Rukiye abla, Çağatay'ın evlenme konusunda babasının "Nuh" demesine rağmen "peygamber" demediğini söylüyor.
Rukiye abla, Çağatay'ın evlenme konusunda inat ettiğini ve babasının hayır dediğinde çok zor olduğunu belirtiyor.
Çağatay'ın evlenme konusunda bir intiba bıraktığı için onu silmek için bir plan yapılıyor.
1:40:39Bekir ve Butik'in Çay Dükkanı: Akşam vakti, Bekir ve Butik çay dükkanında çay dolduruyorlar.
Butik, Mesut'a yardım etmek için çay formülünü öğrenmek istiyor.
Bekir, otuzbeş yıllık devlete bekçilik etmiş olduğunu ve Mesut'a güvenmediğini söylüyor.
1:42:44Çağatay'ın Evlilik Planlarının Ertelenmesi: Çağatay'ın evlenme işi ertelendi çünkü kız tarafı hayır dedi.
Nurten ve Seyfi, komşuları olan Rukiye abla ve ailesine gelip durumu anlatıyorlar.
Kız tarafının Çağatay'a güvenmediği ve damadına güvenmek istediğini belirtiyorlar.
1:45:02Rukiye ve Sami'nin Tartışması: Rukiye ve Sami, gelecek kitapları bilgisayardan okuyacaklarını konuşuyorlar.
Sami, Türkiye'de değişimin olacağını, eski binaların yıkılacağını ve yerine gökdelenler, köprüler, havaalanları yapılacağını söylüyor.
Rukiye, Sami'nin konuşmalarını anlayamadığını ve kafasını karıştırdığını belirtiyor.
1:46:26Sami'nin Rüyası: Sami, lacivert pijamasıyla yatağında uyuyor ve rüyasında sahilde bir palmiye ağacının önünde şaşkın karşıya bakıyor.
Rüyasında işlek bir cadde, vızır vızır geçen araçlar ve yüksek apartmanlı bir site görüyor.
Sami, rüyasında "Gün gelecek herkesin arabası olacak ama arabayı koyacak yer bulamayacaklar" dediğini hatırlıyor.
1:47:04Şahin ve Usta'nın İstanbul'u Keşfi: Şahin ve Usta, İstanbul'u keşfediyorlar ve şehrin Almanya gibi olduğunu söylüyorlar.
Üçüncü köprü yapıldığını ve Türkiye'nin nikaha geliştiğini öğreniyorlar.
Şahin, telefonla konuşurken "tatlı" kelimesini kullanıyor ve Usta bu durumu sinirlenerek eleştiriyor.
1:49:17Sami ve Şahin'in Kafede Deneyimi: Sami ve Şahin, bir yerde kilitli bir yerden çıkıp üşüdüklerini söyleyerek bir kafeye giriyorlar.
Kafede müşteriler telefonlarıyla meşgul ve Sami, Türk kahvesi istediklerinde garsonun farklı kahve çeşitleri (latte, espresso, macchiato, karamel) sunmasına şaşırıyor.
Sami, kafede insanların akıllı telefonlarına bakıp görüntülü görüşmeler yaptığını ve görüntülü konuşma teknolojisinin ilerlediğini öğreniyor.
1:53:10Sami'nin Rüyası: Sami ve Şahin, melodileri çalan telefonlara döndüklerinde, Sami bir rüya görüyor ve gelecekte ekranların olmayacağını, gözlerin birer ekran olacağını ve uçan arabalarla gidip geleceğimizi düşünüyor.
Sami uyandığında kabusun etkisinde kalmış halde düşünüyor ve sırtüstü yorganla battaniyeyi üstüne çekiyor.
1:54:23Fehmi ve Rukiye'nin Kahvaltıda: Sabah seferinde bir yolcu vapurunda Fehmi ve Rukiye kahvaltı yapıyorlar.
Fehmi, emlakçılık işlerinde Suat'ın emin olmadığını ve yasal çerçeve içinde kalınması gerektiğini söylüyor.
Mehmet, Bahtiyar'ın Adana'daki arsasını Sinan'a sattığını ve Sinan'ın önce kayınpederinin arsasını yedi bitirdiğini, şimdi babasının arsasını sattığını anlatıyor.
1:56:08Emlakçılıkta Zorluklar: Emlakçılar bir evi görmeye gidiyorlar ancak anahtarın çırakta kalmış olması nedeniyle evi göremiyorlar.
Emlakçı, evin üç geniş oda, ıslak zeminler, fayans kat ve kaloriferli olduğunu anlatıyor.
Emlakçılar, evi görmeden komşudan rica ederek içeri girmeye çalışıyorlar.
1:58:32Sami'nin Pastanede: Sami, mekandan içeri ters ters bakarak pastaneye giriyor ve Basri'nin karşısına dikiliyor.
Sami, insanların ekranlara bakıp tık tık tık tık tık tık tık tık tık tık tık tık tık tık tık tık tık tık tık tık tık tık tık tık tık tık tık tık tık tık tık tık tık tık tık tık tık tık tık tık tık tık tık tık tık tık tık tık tık tık tık tık tık tık tık tık tık tık tık tık tık tık tık tık tık tık tık tık tık tık tık tık tık tık tık tık tık tık tık tık tık tık tık tık tık tık tık tık tık tık tık tık tık tık tık tık tık tık tık tık tık tık tık tık tık tık tık tık tık tık tık tık tık tık tık tık tık tık tık tık tık tık tık tık tık tık tık tık tık tık tık tık tık tık tık tık tık tık tık tık tık tık tık tık tık tık tık tık tık tık tık tık tık tık tık tık tık tık tık tık tık tık tık tık tık tık tık tık tık tık tık tık tık tık tık tık tık tık tık tık tık tık tık tık tık tık tık tık tık tık tık tık tık tık tık tık tık tık tık tık tık tık tık tık tık tık tık tık tık tık tık tık tık tık tık tık tık tık tık tık tık tık tık tık tık tık tık tık tık tık tık tık tık tık tık tık tık tık tık tık tık tık tık tık tık tık tık tık tık tık tık tık tık tık tık tık tık tık tık tık tık tık tık tık tık tık tık tık tık tık tık tık tık tık tık tık tık tık tık tık tık tık tık tık tık tık tık tık tık tık tık tık tık tık tık tık tık tık tık tık tık tık tık tık tık tık tık tık tık tık tık tık tık tık tık tık tık tık tık tık tık tık tık tık tık tık tık tık tık tık tık tık tık tık tık tık tık tık tık tık tık tık tık tık tık tık tık tık tık tık tık tık tık tık tık tık tık tık tık tık tık tık tık tık tık tık tık tık tık tık tık tık tık tık tık tık tık tık tık tık tık tık tık tık tık tık tık tık tık tık tık tık tık tık tık tık tık tık tık tık tık tık tık tık tık tık tık tık tık tık tık tık tık tık tık tık tık tık tık tık tık tık tık tık tık tık tık tık tık tık tık tık tık tık tık tık tık tık tık tık tık tık tık tık tık tık tık tık tık tık tık tık tık tık tık tık tık tık tık tık tık tık tık tık tık tık tık tık tık tık tık tık tık tık tık tık tık tık tık tık tık tık tık tık tık tık tık tık tık tık tık tık tık tık tık tık tık tık tık tık tık tık tık tık tık tık tık tık tık tık tık tık tık tık tık tık tık tık tık tık tık tık tık tık tık tık tık tık tık tık tık tık tık tık tık tık tık tık tık tık tık tık tık tık tık tık tık tık tık tık tık tık tık tık tık tık tık tık tık tık tık tık tık tık tık tık tık tık tık tık tık tık tık tık tık tık tık tık tık tık tık tık tık tık tık tık tık tık tık tık tık tık tık tık tık tık tık tık tık tık tık tık tık tık tık tık tık tık tık tık tık tık tık tık tık tık tık tık tık tık tık tık tık tık tık tık tık tık tık tık tık tık tık tık tık tık tık tık tık tık tık tık tık tık tık tık tık tık tık tık tık tık tık tık tık tık tık tık tık tık tık tık tık tık tık tık tık tık tık tık tık tık tık tık tık tık tık tık tık tık tık tık tık tık tık tık tık tık tık tık tık tık tık tık tık tık tık tık tık tık tık tık tık tık tık tık tık tık tık tık tık tık tık tık tık tık tık tık tık tık tık tık tık tık tık tık tık tık tık tık tık tık tık tık tık tık tık tık tık tık tık tık tık tık tık tık tık tık tık tık tık tık tık tık tık tık tık tık tık tık tık tık tık tık tık tık tık tık tık tık tık tık tık tık tık tık tık tık tık tık tık tık tık tık tık tık tık tık tık tık tık tık tık tık tık tık tık tık tık tık tık tık tık tık tık tık tık tık tık tık tık tık tık tık tık tık tık tık tık tık tık tık tık tık tık tık tık tık tık tık tık tık tık tık tık tık tık tık tık tık tık tık tık tık tık tık tık tık tık tık tık tık tık tık tık tık tık tık tık tık tık tık tık tık tık tık tık tık tık tık tık tık tık tık tık tık tık tık tık tık tık tık tık tık tık tık tık tık tık tık tık tık tık tık tık tık tık tık tık tık tık tık tık tık tık tık tık tık tık tık tık tık tık tık tık tık tık tık tık tık tık tık tık tık tık tık tık tık tık tık tık tık tık tık tık tık tık tık tık tık tık tık tık tık tık tık tık tık tık tık tık tık tık tık tık tık tık tık tık tık tık tık tık tık tık tık tık tık tık tık tık tık tık tık tık tık tık tık tık tık tık tık tık tık tık tık tık tık tık tık tık tık tık tık tık tık tık tık tık tık tık tık tık tık tık tık tık tık tık tık tık tık tık tık tık tık tık tık tık tık tık tık tık tık tık tık tık tık tık tık tık tık tık tık tık tık tık tık tık tık tık tık tık tık tık tık tık tık tık tık tık tık tık tık tık tık tık tık tık tık tık tık tık tık tık tık tık tık tık tık tık tık tık tık tık tık tık tık tık tık tık tık tık tık tık tık tık tık tık tık tık tık tık tık tık tık tık tık tık tık tık tık tık tık tık tık tık tık tık tık tık tık tık tık tık tık tık tık tık tık tık tık tık tık tık tık tık tık tık tık tık tık tık tık tık tık tık tık tık tık tık tık tık tık tık tık tık tık tık tık tık tık tık tık tık tık tık tık tık tık tık tık tık tık tık tık tık tık tık tık tık tık tık tık tık tık tık tık tık tık tık tık tık tık tık tık tık tık tık tık tık tık tık tık tık tık tık tık tık tık tık tık tık tık tık tık tık tık tık tık tık tık tık tık tık tık tık tık tık tık tık tık tık tık tık tık tık tık tık tık tık tık tık tık tık tık tık tık tık tık tık tık tık tık tık tık tık tık tık tık tık tık tık tık tık tık tık tık tık tık tık tık tık tık tık tık tık tık tık tık tık tık tık tık tık tık tık tık tık tık tık tık tık tık tık tık tık tık tık tık tık tık tık tık tık tık tık tık tık tık tık tık tık tık tık tık tık tık tık tık tık tık tık tık tık tık tık tık tık tık tık tık tık tık tık tık tık tık tık tık tık tık tık tık tık tık tık tık tık tık tık tık tık tık tık tık tık tık tık tık tık tık tık tık tık tık tık tık tık tık tık tık tık tık tık tık tık tık tık tık tık tık tık tık tık tık tık tık tık tık tık tık tık tık tık tık tık tık tık tık tık tık tık tık tık tık tık tık tık tık tık tık tık tık tık tık tık tık tık tık tık tık tık tık tık tık tık tık tık tık tık tık tık tık tık tık tık tık tık tık tık tık tık tık tık tık tık tık tık tık tık tık tık tık tık tık tık tık tık tık tık tık tık tık tık tık tık tık tık tık tık tık tık tık tık tık tık tık tık tık tık tık tık tık tık tık tık tık tık tık tık tık tık tık tık tık tık tık tık tık tık tık tık tık tık tık tık tık tık tık tık tık tık tık tık tık tık tık tık tık tık tık tık tık tık tık tık tık tık tık tık tık tık tık tık tık tık tık tık tık tık tık tık tık tık tık tık tık tık tık tık tık tık tık tık tık tık tık tık tık tık tık tık tık tık tık tık tık tık tık tık tık tık tık tık tık tık tık tık tık tık tık tık tık tık tık tık tık tık tık tık tık tık tık tık tık tık tık tık tık tık tık tık tık tık tık tık tık tık tık tık tık tık tık tık tık tık tık tık tık tık tık tık tık tık tık tık tık tık tık tık tık tık tık tık tık tık tık tık tık tık tık tık tık tık
59:34Butik ve Dilek'in Aşk Hikayesi: Butik, Dilek'in apartmandan çıktığını görünce ona yaklaşıyor ve çay demlediğini, Mesut abisinin harmanını yapmak için uğraştığını anlatıyor.
Dilek, Butik'in aşkından çayın ne alakası olduğunu sorgularken, Butik Mesut abiden harman'ı öğrenmek için gideceğini söylüyor.
Seyit balkona çıkınca Butik'i görüp onu kovuyor ve Dilek'i de yukarı çağırıyor.
2:01:46Emlak İşleri: Temk Etik Mahsun ofisinde Nejat ve Suat, ev sahibiyle kira kontratı yapmak için gidiyorlar.
Emlakçı, boş kontratı doldurup imzalamalarını istiyor ve Nejat komisyonunu ödüyor.
Emlakçı, ev sahibini kahveye götürüyor ve orada İlyas Bey ile karşılaşıyorlar.
2:03:23Ev Sahibinin Şoku: Nejat ve Suat, İlyas Bey'e evini kiraladıklarını söyleyince İlyas Bey şaşırıyor ve emlakçısı olmadığını belirtiyor.
Fehmi kahveden bahçeye çıkıp yanlarına yaklaşıyor ve İlyas Bey'e emlakçısı olmadığını, sadece ilan astığını söylüyor.
Nejat ve Suat, İlyas Bey'i kazıkladıklarını fark ediyorlar ve durumu açıklamaya çalışıyorlar.
2:05:17Muhtar'ın müdahalesi: Muhtar, Nejat ve Suat'ın ev sahibinden komisyon aldıklarını öğrenince onları eleştiriyor.
Muhtar, mahallenin birbirini seven ve güvenen insanlarla dolu olduğunu, güvenin kolay kazanılmadığını vurguluyor.
Nejat ve Suat, Muhtar'ın eleştirilerine karşı çıkıyor ve durumu açıklamaya çalışıyorlar.
2:07:46Çağatay ve Funda'nın İlişkisi: Çağatay, babasının onu azarladığını ve dinlemek zorunda kaldığını anlatıyor.
Funda, Çağatay'ın babasının onu görür görmez vazgeçtiğini söylüyor.
Çağatay ve Funda, birlikte her şeyin üstesinden geleceklerini ve önce birbirlerinin babalarının gönlünü kazanacaklarını konuşuyorlar.
2:09:20Bölüm Sonu: Bölüm sonunda Mint Motion 3 yazısı gökyüzüne yerleşiyor.
Programın prodüksiyonu, yayın, reklam ve turizm sanayi ticaret A.Ş. tarafından yapıldığı belirtiliyor.
2016 yazıyla bölüm sona eriyor.

80'ler Mint Dizisi 206. Bölüm

Yapay zekadan makale özeti

Yanıtı değerlendir