İsmail Türüt, "40'dan Sonra" adlı eserinde otantik Karadeniz müziğini ve şöhret olma sürecini anlatıyor. Türüt, çocukluk yıllarında türkü söylemeye başladığını ve İstanbul'a gelerek kaset yapma hayalini gerçekleştirdiğini belirtiyor. Sanatçı, Türkiye'de yerli, milli, Müslüman ve Anadolulu olanların şöhret olma hakkının zor olduğunu ve bu zincirleri kırarak başarıya ulaştığını vurguluyor.