“Günaydınım, Narçiçeğim” şarkısının hikayesi, Hint efsanesi Anarkali’den ilham alınarak yazılmıştır 12.

Efsaneye göre, Cihangir Hanlığı’nın genç prensi Salim Şah, bir gün raksını görüp hayran kaldığı Anarkali isimli genç ve güzel bir rakkaseye aşık olur 23. Ancak ülkenin kuralları, bir prensin halktan bir kızla, hele ki bir rakkase ile evlenmesine izin vermez 23.

Bütün yasaklara rağmen bu aşk büyür ve dillere destan olur 23. Prens Salim Şah’ın babası Han Akbar, bu durumu kabul etmez ve aşıkların birbirini görmesini yasaklar 23.

Sonunda Anarkali, kentin ortasında inşa edilen, penceresi olmayan, dört duvardan ibaret dar bir odaya hapsedilir ve ölüme terk edilir 23. Salim Şah, sevdiğini yalnız bırakmaz ve her gün kapının önünde, hanın güzel Anarkali’yi affetmesini bekler 23.

Mevsimler geçer, doğa yeniden canlanır ve günlerden bir gün o taş duvarda bir kıpırtı başlar 3. Duvarın arasından ince zarif bir dal filizlenir ve bu, bir nar ağacının dalı olduğu ortaya çıkar 3. Bunu gören halk, tekrar hücrenin önünde toplanmaya başlar ve her gün bu yaşam filizini izler 3.

Bir sabah duvarın önüne gelenler, duvarın baştan başa kırmızı nar çiçekleriyle kaplı olduğunu görürler 3. Prens Salim Şah, nar çiçekleri arasında mutlu bir ifade ile ruhunu teslim etmiştir 3.