Key kelimesi İngilizce'de birden fazla anlama sahiptir:
- Anahtar: Kapıları açmak veya mekanizmaları çalıştırmak için kullanılan metal nesne 24. Örnek cümle: "I need to find the key to the drawer" (Çekmecenin anahtarını bulmam gerekiyor) 4.
- Çözüm Yolu: Bir sorunu çözmek veya bir hedefe ulaşmak için gerekli olan şey 2. Örnek cümle: "The key to hitting the ball well is following through on your stroke" (Topa iyi vurmanın anahtarı, vuruşunu takip etmektir) 2.
- Müzik Terimi: Bir müzik parçasının dayandığı nota veya tonalite 25. Örnek cümle: "The symphony changes key from G major to E minor" (Senfoni, G majörden E minöre geçer) 2.
- Önemli, Kilit Nokta: En önemli veya belirleyici olan şey 3. Örnek cümle: "Defense keyed the victory" (Savunma, galibiyeti sağladı) 2.
- Tuş: Bilgisayar klavyesindeki veya müzik aletindeki tuş 25. Örnek cümle: "He tapped away at the keys, typing his letter" (Mektubunu yazarken tuşlara dokundu) 2.
5 kaynaktan alınan bilgiyle göre: