Erken dönem insan göçleri
Erken İnsan Göçleri
Yazeka
Arama sonuçlarına dayanarak oluşturuldu
Erken insan göçleri, modern insanların Afrika'dan çıkarak dünya üzerindeki yayılımını ifade eder. Afrika'dan Çıkış Hipotezi'ne göre, insanlar yaklaşık 70.000-50.000 yıl önce Afrika'yı terk ederek Orta Doğu ve Avrupa'ya yerleşti. Bu süreçte Neandertallerle sınırlı genetik karışım yaşandı.12
Neolitik Göçler ise tarımın yayılmasıyla Anadolu üzerinden Avrupa'ya gerçekleşti ve yerleşik hayata geçişi sağladı. Holosen Dönemi'nde Sahra'nın kuraklaşması, Kuzey Afrika'dan Akdeniz'e göçleri tetikledi. Tarihi dönemlerde Fenikeliler ve Arap istilaları gibi göçler de kültürel etkileşimleri artırdı.1
İlgili gündem
Daha önce Yontma Taş Devri’ne ait hiçbir kalıntının bulunmadığı Ayvalık’ta, bu döneme ait 138 taş eser bulundu. İnsanlık tarihinde Ayvalık’ın yerini değiştirecek bu yeni araştırmaya göre, erken insanlar Türkiye’den Avrupa ana karasına Ayvalık üzerinden yürüyerek geçmiş olabilir
gazeteoksijen.com29 Eylül
SON yapılan araştırmaya göre ilk insanlar Avrupa anakarasına Türkiye’den yürümüş olabilir.
hurriyet.com.tr20 Eylül
Bilim insanları, 12bin yıl öncesine uzanan nadir bir DNA izi sayesinde insanların Avrupa’dan Amerika’ya nasıl ulaştığına dair gizemi aydınlatmaya çok yaklaştı. Haplogroup X adı verilen bu genetik bulgu, tarihin en ilginç göç hikayelerinden...
anlatilaninotesi.com.tr2 Eylül
Tarihte yaşanan göçler sadece geçmişin bir hatırası değil, bugünün toplumsal yapısını da derinden etkiliyor. Bugün bile sıkça sorulan “Sen göçmen misin?” sorusu, aslında bireysel bir kimlik sorgulamasından öte, toplumun hâlâ çözemediği kolektif bir hafızaya işaret ediyor. Balkan sürgünlerinden Kırım göçlerine, Anadolu'ya doğru zorunlu hareket eden milyonların hikâyesi hâlâ aile albümlerinde, kuşaktan kuşağa aktarılan hatıralarda yaşıyor. Bu göçler sadece nüfus hareketleri değil; bir imparatorluğun kaybı, halk çatışmaları, sürgünler ve kırılmalarla dolu bir sürecin izleri. İRAM Araştırmacısı Oral Toğa, yaşanan bu tarihsel travmaların günümüz toplumuna yansımasını anlattı. Toğa'ya göre, Osmanlı'nın son 250 yılı sürgünler, çatışmalar ve parçalanmalarla geçti. Bugün Balkanlar'dan Pakistan'a, Kafkasya'dan İran'a kadar geniş bir coğrafyada benzer travmaların izlerini görmek mümkün. Toplumsal hafıza hâlâ bu acılarla şekilleniyor ve kimlik tartışmaları da bu nedenle canlılığını koruyor. 📌 Peki bu sorunun asıl nedeni ne? 🔗Tamamını izlemek için linke tıkla
gzt.com16 Ağustos