Uyuz

Uyuzun dirençli olup olmadığını anlamak için bir dermatoloğa başvurmak gereklidir. Uyuzun dirençli olduğuna işaret edebilecek bazı durumlar: Tedaviye rağmen belirtilerin devam etmesi. Standart tedavilere yanıt vermemesi. Parazitin ilaçlara direnç geliştirmesi. Dirençli uyuz tedavisinde topikal permetrin ve oral ivermektin tedavisi birlikte uygulanabilir.

Gözle görülür akar böceği, halk arasında genellikle ev tozu akarı veya mite olarak bilinir. Özellikleri: Boyut: Ortalama 0.1 ila 0.5 mm boyundadır. Yaşam alanı: Özellikle yatak, yorgan, yastık, halı ve kumaş kaplı mobilyalarda bulunur. Beslenme: İnsan derisinden dökülen parçalar ve tozlarla beslenir. Üreme: Nemli ve sıcak ortamları sever, 20-30 °C sıcaklık ve %60-70 nem ideal yaşam koşullarıdır. Zararları: Alerjik reaksiyonlara, özellikle burun tıkanıklığı, gözlerde kaşıntı, hapşırma ve astım ataklarına neden olabilir. Isırma yetisine sahiptir ve bu durum ciltte kaşıntıya yol açabilir.

Uyuzlu bir hastanın ne kadar süre kaşınacağı, kaşıntının parazitin deriye bulaşmasından sonra 2-6 hafta içinde ortaya çıkması ve başarılı bir tedavi sonrası 4-6 hafta devam edebilmesi nedeniyle kesin olarak belirlenemez. Kaşıntının süresi, kişinin genel sağlık durumu, bağışıklık sistemi ve parazitin türüne bağlı olarak değişebilir. Kesin süre için bir dermatoloğa başvurulması önerilir.

Uyuz testi, genellikle şu yöntemlerle yapılır: Fiziksel muayene: Doktor, kaşıntılı ve döküntülü bölgeleri inceleyerek tanı koymaya çalışır. Deri kazıntısı testi: Deriden küçük bir örnek alınarak mikroskop altında akar, yumurta veya dışkı aranır. Mürekkep testi: Şüpheli lezyonun üzerine mürekkep sürülüp, birkaç dakika sonra alkolle silinerek akar tünelleri tespit edilir. Dermatoskopi: Lezyonların büyütülerek incelenmesi. Biyopsi: Nadiren gerekli olabilir. Uyuz belirtileri varsa, doğru tanı ve tedavi için bir dermatoloğa başvurulması önerilir.

Uyuz hastalığının geçtiğini anlamak için bir dermatoloji uzmanına başvurmak gereklidir. Uyuz hastalığının geçtiğine işaret edebilecek bazı durumlar: Kaşıntının azalması: Tedaviye başlandıktan sonra kaşıntı birkaç hafta devam edebilir, ancak zamanla azalması gerekir. Cilt tahrişinin iyileşmesi: Cilt tahrişi ve iltihap nedeniyle oluşan hassasiyetin düzelmesi beklenir. Tünel izlerinin yok olması: Akarların oluşturduğu ince tünel izlerinin zamanla kaybolması gerekir. Kesin tanı için deri kazıntısı testi veya dermatoskopi gibi yöntemlerin uygulanması gerekebilir.

Uyuz tedavisinin uzun sürmesinin birkaç nedeni vardır: 1. Akarların ve Yumurtalarının Yok Edilmesi: Uyuz tedavisinde kullanılan ilaçlar, akarları ve yumurtalarını yok etmek için belirli bir süre cilde uygulanmalıdır. 2. Bağışıklık Sistemi: Tedavi sonrası bile, bağışıklık sisteminin ölü akarların kalıntılarına tepki vermesi ve ciltteki tahrişin devam etmesi nedeniyle kaşıntı birkaç hafta daha sürebilir. 3. Dirençli Vakalar: Bazı durumlarda, tedaviye yanıt vermeyen veya tekrarlayan uyuz vakalarında daha güçlü ilaçlar veya alternatif tedavi yöntemleri gerekebilir.

Uyuzun diğer belirtileri şunlardır: 1. Kızarıklık ve kabarcıklar: Ciltte küçük su dolu kabarcıklar ve döküntüler görülebilir. 2. İnce tünel görünümü: Akarların hareket ettiği yerlerde ince, çizgi şeklinde gri-beyaz renkli izler oluşabilir. 3. Deride kalınlaşma ve kabuklanma: Tedavi edilmezse cilt kalınlaşarak yara ve kabuklanmalar meydana gelebilir. 4. Kaşıntıya bağlı egzama benzeri döküntüler: Özellikle çocuklarda yüz, avuç içi ve ayak tabanlarında döküntüler olabilir. 5. Uyku problemleri: Geceleri artan kaşıntı nedeniyle uyku düzeni bozulabilir. Bu belirtiler genellikle parmak araları, bilekler, dirsekler, koltuk altı, bel çevresi ve genital bölge gibi ince derili bölgelerde yoğunlaşır.

Tıpta "gale" terimi iki farklı anlamda kullanılabilir: 1. Uyuz: "Gale" kelimesi, Latince kökenli bir terim olup, uyuz hastalığını ifade eder. 2. Galaktose Epimeraz (GALE): Bu terim, galaktozun glikoz'a dönüşümünü katalize eden bir enzimi ifade eder ve karbonhidrat metabolizmasında önemli bir rol oynar.

Uyuz hastalığı tedavi edilmezse, ciltte kalıcı izler bırakabilir. Kaşıma nedeniyle oluşan yaralar enfekte olursa, yara izleri ve kabuklanmalar meydana gelebilir. Uyuzun ciltte bıraktığı izlerin önlenmesi için, tedavinin doğru uygulanması ve cilt bakımına dikkat edilmesi önemlidir.

Evet, uyuz hastalığı sonrası alerji olabilir. Uyuz tedavisi sonrasında ciltte devam eden kaşıntı ve döküntüler, vücudun uyuz akarlarına karşı verdiği gecikmiş bağışıklık tepkisi sonucu ortaya çıkan uyuz alerjisi olarak adlandırılır. Ayrıca, uyuz tedavisinde kullanılan ilaçlar da bazı bireylerde alerjik reaksiyonlara neden olabilir.

Uyuzun son evresi, tedavi sonrası iyileşme süreci olarak kabul edilebilir. Tedavi başlangıcından sonra kaşıntı ve deri döküntüleri hemen kaybolmayabilir; bu belirtiler tedavinin ardından 4-6 hafta kadar devam edebilir. Bu süre zarfında, cildin kendini yenilemesi ve hasarlı dokuların onarılması zaman alır.

Blok uyuz ifadesi, uyuz hastalığının bir türünü ifade ediyor olabilir. Uyuz, Sarcoptes scabiei adlı küçük bir yuva yapan akarın neden olduğu kaşıntılı bir cilt döküntüsüdür. Uyuzun işe yaradığı veya faydalı olduğu bir durum yoktur, çünkü bu hastalık tedavi edilmesi gereken bulaşıcı bir deri enfeksiyonudur. Uyuz tedavisi, parazitleri öldürmek ve kaşıntıyı hafifletmek için özel ilaçların kullanılmasını gerektirir. Tedavi sürecinde doktorun önerilerine uymak önemlidir.