CahitSıtkıTarancı

Cahit Sıtkı Tarancı dört şiir kitabı, bir hikâye kitabı ve iki mektup kitabı yazmıştır. Şiir kitapları: 1. Ömrümde Sükût (1933). 2. Otuz Beş Yaş (1946). 3. Düşten Güzel (1952). 4. Sonrası (1957). Hikâye kitabı: 1. Gün Eksilmesin Penceremden (2006). Mektup kitapları: 1. Ziya'ya Mektuplar (1957). 2. Evime ve Nihal'e Mektuplar (1989).

"İnanırsanız yolun yarısı geçilir" dizesinin hangi şiire ait olduğu belirlenememiştir. Ancak, "yolun yarısı" ifadesiyle başlayan bazı şiirler şunlardır: Cemal Süreya'nın "Yolun Yarısı" Şiiri. Özlem Ayıkol'un "Yolun Yarısı" Şiiri. Özer Ahmet'in "Yolun Yarısı" Şiiri.

35 yaşıma mektup, genellikle 35 yaşından önceki dönemlerde yazılır. Örneğin, Yalnıızca Senem'in "35 Yaşıma Mektup" başlıklı yazısında, mektup 35 yaşına gelmeden önce, yani 32 yaşındayken yazılmıştır. Ayrıca, Yasemin Şenyurt'un "35 Yaş Mektubu" başlıklı yazısında da 35. yaşa gelmeden önceki deneyimler ve duygular paylaşılmıştır. Bu nedenle, 35 yaşıma mektup genellikle 35 yaşından önceki yıllarda yazılır.

"Affan Dede'ye para saydım, sattı bana çocukluğumu" dizeleri, Cahit Sıtkı Tarancı'nın bir şiirinde geçen, çocukluk ve oyuncak temasını işleyen bir dizedir. Şiirde, Affan Dede, İstanbul’un Selimiye semtinde yaşamış bir oyuncakçı olup, dar bir dükkana sahiptir. Şiirin tamamı şu şekildedir: "Affan Dede’ye para saydım, Satttı bana çocukluğumu. Artık ne yaşım var, ne adım; Bilmiyorum kim olduğumu. Hiçbir şey sorulmasın benden; Haberim yok olan bitenden". Bu dizeler, çocukluk döneminin oyuncaklar aracılığıyla satın alınabildiği bir dükkanı ve bu dükkanda geçen olayları anlatır.

"Affan Dede'ye para saydım, sattı bana çocukluğumu" dizeleri, Cahit Sıtkı Tarancı'nın "Çocukluk" adlı şiirinde yer almaktadır.

Cahit Sıtkı Tarancı'nın şiirlerinde yalnızlık temasının önemli olmasının birkaç nedeni vardır: Şairin kişisel deneyimleri: Tarancı, memleketi Diyarbakır'dan İstanbul'a taşındıktan sonra kendini toplumdan soyutlanmış hissetmiş ve içine kapanık bir ruh haline bürünmüştür. Toplumsal ve bireysel yansımalar: Yalnızlık, hem toplumla uyum sağlayamamanın hem de bireyin tercih ettiği bir durumun yansıması olarak işlenmiştir. Şiirlerinde ağırlıklı işlenen temalar: Tarancı, şiirlerinde hem yaşama sevincini hem de karamsarlığı yansıtarak "yalnızlık ve ölüm" temalarını ağırlıklı olarak işlemiştir. Bu nedenle, yalnızlık teması, Tarancı'nın şiirlerinde önemli bir yer tutar ve iç dünyası ile dış dünya arasındaki çatışmayı yansıtır.

Türk edebiyatında "ölüm şairi" olarak bilinen şair Cahit Sıtkı Tarancı'dır. Tarancı, eserlerinde ölümü ve ölüm korkusunu sıkça işlemiştir.

"Atatürk ve sonbahar" temalı şiir, Ülkü Tanrımıza aittir. Şiirin tamamı şu şekildedir: > "Bir güneş gibi, yalnız Sensin ülkü tanrımız, Ey Türk'lüğün bütünü! Uğruna feda canlar... Ne şairane mevsimdi eskiden sonbahar Bahçeli talan eden bir deli rüzgardı Kırılan dal düşen yaprak şaşkın uçan kuşlar Eskiden sonbaharın bir güzelliği vardı Gel gör ki Atatürk'ün ölümünden bu yana Sonbahar dahi bir tuhaf bir başka geliyor Vatan gerçeklerini hatırlatıp insana Türk yüreklerimizi burka burka geliyor".

Şair Cahit Sıtkı Tarancı İlkokulu, Diyarbakır'ın Yenişehir ilçesinde bulunmaktadır. Adres: Dicle Mahallesi, Fiskaya Caddesi, 314. Sokak, Yenişehir / Diyarbakır. Telefon: +90 412 229 26 10. Ayrıca, Diyarbakır'ın Ergani ilçesinde de Cahit Sıtkı Tarancı adında bir ilköğretim okulu bulunmaktadır. Adres (Ergani): Adnan Menderes Mahallesi, Toplu Konut 1. Sokak, Toplu Konut Sitesi No: 7 Ergani / Diyarbakır. Telefon: +90 412 614 00 77.

"Öyle Bir Yıl Olsun Ki" şiiri, Cahit Sıtkı Tarancı'ya aittir. Ayrıca, bu isimde farklı şairler tarafından yazılmış başka şiirler de bulunmaktadır, örneğin Nihat Malkoç'un bir şiiri de bu isimle anılmaktadır.

Cahit Sıtkı Tarancı'nın bütün şiirleri, 1983 yılında Can Yayınları tarafından basılan "Bütün Şiirleri" (veya "Otuz Beş Yaş Bütün Şiirleri") adlı kitapta toplanmıştır. Kitap, Asım Bezirci tarafından derlenmiştir ve altı bölümden oluşmaktadır. Sunu (Asım Bezirci sunuşu). Şiir Üstüne (Cahit Sıtkı Tarancı röportajı). Öncekiler (23 şiir). Ömrümde Sükût (21 şiir). Aradakiler (81 şiir). Sonrakiler (6 şiir). Çeviriler (4 Charles Baudelaire, 1 Jules Laforgue, 1 Guillaume Apollinaire, 2 Paul Verlaine, 1 Alfred de Musset, 1 Gérard de Nerval şiiri). Ayrıca, Tarancı'nın şiirlerinin yer aldığı diğer kitaplar arasında "Ömrümde Sükût" (1933), "Otuz Beş Yaş" (1946), "Düşten Güzel" (1952), "Sonrası" (1957) bulunmaktadır.

"Yaş otuz beş, yolun yarısı eder. Dante gibi ortasındayız ömrün" dizeleri, Cahit Sıtkı Tarancı'nın "Otuz Beş Yaş" şiirinde geçen ve Dante Alighieri'nin İlahi Komedya adlı eserine bir gönderme yapan bir ifadedir. Dante, İlahi Komedya'ya "Hayat yolumuzun yarısında kendimi karanlık bir ormanda buldum" cümlesiyle başlar. Bu dizelerde ayrıca, 35 yaşının insanın yükselme devri olduğu, bu yaştan sonra canlılığın yavaş yavaş azaldığı ve ölümün yaklaştığı ifade edilir.

"Dostlarla da yollar ayrıldı bir bir" dizesi, Cahit Sıtkı Tarancı'nın "Otuz Beş Yaş" (veya "35 Yaş") adlı şiirinde yer almaktadır.

Cahit Sıtkı Tarancı'nın "Otuz Beş Yaş" şiirinde birçok edebi sanat bulunmaktadır. İşte bazıları: Telmih: "Dante gibi ortasındayız ömrün" dizesinde Dante'nin "İlahi Komedya" eserine gönderme yapılır. İstiare: "Delikanlı çağımızdaki cevher" dizesinde "cevher" kelimesi, gençlikteki canlılığı ve delidoluluğu ifade eder. İktibas: "Gözünün yaşına bakmadan gider" dizesinde "gözünün yaşına bakmamak" bir deyimdir. Tecahül-i Arif: "Şakaklarıma kar mı yağdı ne var?" dizesinde saçlardaki beyazlamayı ifade eder. Soru Sorma (İstifham): "Neden böyle düşman görünürsünüz, yıllar yılı dost bildiğim aynalar?" dizelerinde aynaların düşman gibi görünmesi sorgulanır. Ayrıca, şiirde metaforlar ve düzdeğişmeceler de sıkça kullanılmıştır.

"Haydi Abbas, Vakit Tamam" şiiri, Cahit Sıtkı Tarancı'ya aittir.

Cahit Sıtkı Tarancı'nın en iyi kitabının hangisi olduğuna dair kesin bir yanıt vermek zordur, çünkü bu, kişisel zevklere göre değişebilir. Ancak, Tarancı'nın en bilinen ve Türk okurları tarafından en çok tanınan eseri, 1946 yılında yayımlanan "Otuz Beş Yaş" adlı şiir kitabıdır. Bunun yanı sıra, "Düşten Güzel" (1952) ve "Sonrası" (1957) kitapları da önemli eserler arasında yer alır. Cahit Sıtkı Tarancı'nın tüm şiirlerini içeren "Bütün Şiirleri" (1983) adlı eser de dikkate değerdir.

"Gün Eksilmesin Penceremden" şiiri, Cahit Sıtkı Tarancı'ya aittir. Bu şiir, 1946 yılında yayımlanan "Otuz Beş Yaş" şiir kitabının içinde yer almaktadır.

"Ne ölümün hüznü var ne de hayatın neşesi, 'Nasılsın' samimiyetsizliği ile 'İyiyim' sahtekarlığı arasında bir yerdeyiz" sözü, Şair Cahit Sıtkı Tarancı'ya aittir.

"Sıla" şiiri, farklı şairlere ait olabilir. Cahit Sıtkı Tarancı: "Sıla" şiiri, Türk şair Cahit Sıtkı Tarancı'ya aittir. Ali Asaf: Ayrıca, "Sıla" adıyla bir şiir de Ali Asaf tarafından yazılmıştır.

Cahit Sıtkı Tarancı'nın 4 kıtalık şiiri "Abbas" adlı eserdir: > Haydi Abbas, vakit tamam; > Akşam diyordun işte oldu akşam. > Kur bakalım çilingir soframızı; > Dinsin artık bu kalp ağrısı. Diğer 4 kıtalık şiirleri arasında "Gün Eksilmesin Penceremden" de yer alır: > Ne doğan güne hükmüm geçer, > Ne halden anlayan bulunur; > Ah aklımdan ölümüm geçer; > Sonra bu kuş, bu bahçe, bu nur.