• Buradasın

    Uluslararası Enerji Ajansı Başkanı Birol: Enerji güvenliğinde en büyük risk kritik minerallerde

  • Uluslararası Enerji Ajansı (UEA) Başkanı Fatih Birol, küresel enerji sektöründeki son gelişmelere ilişkin değerlendirmelerde bulundu. 
    1
    25 Kasım
    Birol, kritik mineral tedarikinde çeşitlendirme yerine konsantrasyon görüldüğünü ifade ederek, konuşmasını şöyle sürdürdü: “Şu anda enerji güvenliği için en büyük riskin kritik mineraller alanında olduğunu düşünüyorum. 
    2
    Dün
    Çin hakimiyetiKritik mineraller, temiz enerji teknolojileri başta olmak üzere çip ve otomobil üretimi, savunma sanayi teknolojileri, veri merkezleri ve yapay zeka teknolojileri gibi birçok kritik sektörde önemli rol oynuyor. 
    3
    Dün
    IEA'nın bu ay yayımladığı Dünya Enerji Görünümü (WEO) raporuna göre, enerji sektöründe yoğun olarak kullanılan ve aralarında bakır, nikel, kobaltın da bulunduğu 20 stratejik kritik mineralin 19'unun rafine süreçlerinde Çin hakimiyeti bulunuyor. 
    4
    25 Kasım
    Kasım 2025 itibarıyla, söz konusu 20 kritik mineralin yarısından fazlası ihracat kontrollerine tabi tutuluyor. 
    5
    25 Kasım

    Diğer konular

  • Yanıt bulun

    Yazeka

    Arama sonuçlarına göre oluşturuldu

    Dünya Enerji Görünümü raporu, Uluslararası Enerji Ajansı (IEA) tarafından yayımlanır ve enerji talebindeki eğilimleri, enerji arzını, karbon emisyonlarını, yenilenebilir enerji kaynaklarının yükselişini ve fosil yakıtların azalan rolünü içerir 145.
    Raporda yer alan bazı veriler:
    • Küresel enerji talebi: 2023 yılında %2 artarak 592 exajoule seviyesine ulaşmıştır 3.
    • Karbon emisyonları: 2024 yılında %1 artarak 40,8 GtCO₂e ile rekor kırmıştır 3.
    • Yenilenebilir enerji: Güneş ve rüzgar enerjisi, enerji talebinden 9 kat daha hızlı büyümüştür 3.
    • Fosil yakıt tüketimi: Kömür, petrol ve doğalgaz tüketimi artmaya devam etmiştir 3.
    • Bölgesel trendler: Çin, hem fosil yakıtlarda hem de yenilenebilir enerjide dünyaya öncülük etmiştir 3.
    • Elektrik talebi: %4 artmış ve bu artışın %53’ü rüzgar ve güneş kaynaklıdır 3.
    Rapor, enerji sisteminin gidişatının, dünya çapındaki hükümetler tarafından benimsenen enerji politikaları da dahil olmak üzere değişen temel değişkenlerden nasıl etkilenebileceğini de gösterir 1.
    5 kaynak
    Çin'in kritik minerallerdeki hakimiyeti, son 20-25 yılda bu alanda büyük ilerleme kaydetmesi ve yeşil enerji ile ileri teknoloji tedarik zincirinde belirleyici bir güç haline gelmesiyle oluşmuştur 1.
    Çin'in bu hakimiyeti kazanmasında etkili olan bazı faktörler:
    • Yatırımlar: Çin, dünya çapında birçok madencilik yatırımı yaparak kritik minerallerin üretiminde büyük pay sahibi olmuştur 4.
    • Üretim ve işleme: Çin, kritik minerallerin büyük bir kısmını üretip işleyerek küresel tedarik zincirlerinde belirleyici rol oynamaktadır 12.
    • Tekelleşme: Nadir toprak elementleri ve bazı kritik minerallerin üretiminde neredeyse tekel konumunda olup, bu durumu ihracat kısıtlamaları ve stratejik koz olarak kullanabilmektedir 13.
    • Teknolojik üstünlük: Çin, nadir toprak elementlerinin ayrıştırılması ve rafine edilmesi gibi karmaşık işlemlerde de üstünlüğe sahiptir 3.
    5 kaynak
    Kritik mineraller, çeşitli sektörlerde kullanılmaktadır:
    • Enerji sektörü: Rüzgar ve güneş enerjisi sistemlerinde, enerji depolama pillerinde ve elektrikli araçlarda 135.
    • Savunma sanayi: Yüksek teknolojili savunma endüstrisinde, hassas güdümlü silahlarda ve insansız hava araçlarında 5.
    • Otomotiv ve elektronik: Elektrikli araçların ve elektronik cihazların üretiminde 35.
    • Yarı iletken üretimi: Çip ve yarı iletken üretiminde 23.
    • Kimya ve havacılık: Havacılık ve kimya sektörlerinde 3.
    Ayrıca, kritik mineraller katalizör, fosfor ve lüminesan malzeme olarak da kullanılmaktadır 1.
    5 kaynak
    Kritik minerallerin ihracat kontrollerinin önemli olmasının bazı nedenleri:
    • Enerji ve ekonomi güvenliği: Tek bir ülkenin kritik mineraller üzerinde yüzde 70-80'lere varan hakimiyet kurması, 1970'lerin petrol krizine benzer bir risk oluşturur 12. Bu durum, diğer enerji güvenliği risklerinin yanı sıra jeopolitik bağımlılık riski de yaratır 5.
    • Tedarik zinciri güvenliği: Kritik minerallerin belirli ülkelerde yoğunlaşması, küresel tedarik zincirlerinin kırılganlığını artırır 5.
    • Fiyat istikrarı: Arzın belirli ülkelerde yoğunlaşması, bu minerallerin fiyatlarının aşırı dalgalanmasına yol açabilir 35.
    • Adil enerji dönüşümü: İhracat kontrolleri, adil ve eşitlikçi bir küresel enerji geçişini engelleyebilir 4.
    Bu nedenlerle, kritik minerallerin tedarikinde kaynak ve ticaret yollarının çeşitlendirilmesi ve ihracat kontrollerinin azaltılması önem taşır 12.
    5 kaynak
    Enerji güvenliği için çeşitlendirme, birkaç nedenden dolayı kritik öneme sahiptir:
    • Jeopolitik bağımlılığın azalması 23. Çeşitlendirme, tek bir enerji tedarikçisine veya sınırlı sayıda transit güzergaha bağımlılığı azaltarak ülkelerin jeopolitik baskılara karşı daha dayanıklı olmasını sağlar 23.
    • Arz kesintilerine karşı dayanıklılık 12. Bir enerji kaynağındaki kaybın, diğer kaynaklar tarafından telafi edilebilmesini mümkün kılar 2.
    • Ekonomik istikrar 2. Enerji kaynaklarının çeşitlendirilmesi, ekonomik istikrarı teşvik eder 2.
    • Teknolojik yeniliklerin desteklenmesi 1. Yenilenebilir enerji kaynaklarına geçiş gibi teknolojik yenilikleri kolaylaştırır 2.
    Bu nedenlerle, enerji güvenliğinin "altın kuralı" olarak kabul edilen çeşitlendirme, enerji arzının güvenilir, uygun maliyetli ve sürdürülebilir olmasını hedefler 123.
    5 kaynak