• 17 Ağustos 1999’da meydana gelen ve 45 saniye süren 7.4 büyüklüğündeki Marmara Depremi, Kocaeli Üniversitesi (KOÜ) Jeofizik Mühendisliği Bölümü Araştırma Görevlisi Dr. Hamdullah Livaoğlu tarafından sese dönüştürüldü. 
    1
    17 Ağustos
    Livaoğlu, çalışmanın amacını “Toplumsal hafızayı canlı tutmak” sözleriyle açıkladı. 
    2
    17 Ağustos
    Depremin 26'ncı yıl dönümünde, depremin titreşim frekansları KOÜ Jeofizik Mühendisliği Bölümü Araştırma Görevlisi Doktor Hamdullah Livaoğlu tarafından sese dönüştürüldü. 
    3
    16 Ağustos

    Diğer konular

    İçerik konuları

  • Yanıt bulun

    Yazeka

    Arama sonuçlarına göre oluşturuldu

    17 Ağustos 1999 Marmara Depremi'nin bazı etkileri:
    • Can kayıpları ve yaralanmalar: Resmi rakamlara göre 17.480 kişi hayatını kaybetmiş, 43.953 kişi yaralanmıştır 14.
    • Yapısal hasarlar: Yaklaşık 77 bin bina tamamen yıkılmış, 285.211 ev ve 42.902 iş yeri hasar görmüştür 14.
    • Ekonomik kayıplar: Vergi gelirlerinde azalma, iş gücü kayıpları ve sanayi bölgesindeki üretim durması gibi nedenlerle büyük ekonomik zarar oluşmuştur 3.
    • Altyapı sorunları: Elektrik, su ve doğal gaz hatları hasar görmüş, yollar kapanmış ve iletişim ağları çökmüştür 4.
    • Çevresel etkiler: İzmit Körfezi'ndeki TÜPRAŞ rafinerisinde çıkan yangın çevre felaketine yol açmıştır 4.
    • Göç: Deprem sonrası Gölcük gibi bölgelerde kentten kıra doğru göç hareketleri yaşanmıştır 5.
    5 kaynak
    Jeofizik mühendisliği, deprem çalışmalarında çeşitli yöntemlerle kullanılır:
    • Sismik tehlike analizi 2. Deprem kaynaklarının belirlenmesi ve gelecekte deprem oluşturma potansiyellerinin değerlendirilmesi 2.
    • Mikrotremor yöntemi 15. Yapıların ve zeminlerin hakim titreşim periyotlarının ölçülmesi, rezonans riskinin belirlenmesi 15.
    • Yer radarı ve doğru akım özdirenç yöntemleri 5. Yapı temel tipi, beton dayanımı ve donatı durumunun hasarsız tespiti 5.
    • Sismik kırılma ve yüzey dalgası analizi 5. Yerin 30 metre derinliğe kadar olan hız modelinin elde edilmesi 5.
    Bu yöntemler, deprem riski analizi, yapı güvenliği değerlendirmesi ve zemin etütlerinde kullanılır 345. Ancak, tek başına mikrotremor ölçümü, bir binanın deprem performansını belirlemek için yeterli değildir 15.
    5 kaynak
    Deprem titreşimlerinin sese dönüştürülmesi, sismik dalgaların zemine ulaşmasının farklı bir biçimde tezahürünün işitilebilir hale getirilmesi anlamına gelir 135.
    Deprem sırasında saçılan titreşimlerin frekansı, insanın duyabildiği ses aralığının çok altındadır 2. Ancak, bazı özel durumlarda depremin kendisinden kaynaklı bazı sesler duyulabilir 2.
    Dr. Hamdullah Livaoğlu'nun da belirttiği gibi, "Depremin kendi sesi olmaz 35. Ancak titreşim frekansları karakterize edilerek insan kulağının duyabileceği forma getirilebilir 35."
    Bu yöntem sismolojide nicel bir ölçüt değildir, fakat odaktan yayılan ve yerküreyi sarsan sismik dalgaların farklı bir biçimde tezahür etmesidir 35.
    5 kaynak
    Deprem frekansları, sismograf adı verilen cihazlar ile ölçülür 13.
    Depremin büyüklüğü ve şiddeti olmak üzere iki farklı ölçüm yöntemi vardır:
    • Depremin büyüklüğü 123. Deprem sırasında açığa çıkan enerjinin bir ölçüsüdür 123. Richter ölçeği veya Moment Magnitude ölçeği gibi yöntemlerle ölçülür 12.
    • Depremin şiddeti 13. Depremin yeryüzündeki etkilerine göre ölçülür 13. Richter ölçeği gibi çeşitli ölçekler kullanılarak ifade edilir 13.
    Ayrıca, deprem frekansları, depremin merkez üssü ile sismograf arasındaki mesafe ve kayıt edilen sismik dalgaların oluşturduğu sapma miktarı gibi faktörler dikkate alınarak Richter ölçeğine göre değerlendirilir 3.
    5 kaynak
    Toplumsal hafızanın önemli olmasının bazı nedenleri:
    • Geçmişle yüzleşme ve sorumluluk alma: Toplumsal hafıza, geçmiş haksızlıkların anısını yaşatarak, geçmişle yüzleşmeyi ve geleceğe yönelik sorumluluk almayı mümkün kılar 2.
    • Kimlik oluşumu: Geçmişin, bir grup tarafından kimlik oluşturmak amacıyla sahiplenilmesini sağlar 2.
    • Tanıklıkların korunması: Özellikle insanlık suçlarının işlendiği dönemlerin tanıklarının artık yaşamadığı durumlarda, toplumsal hafıza, bu olayların unutulmasını engeller 5.
    • Anma kültürünün devamı: Mezarlar, heykeller, anma günleri gibi çeşitli biçimlerde hatırlama kültürünü canlı tutar 2.
    • Toplumsal sürekliliğin sağlanması: Tecrübelerin saklanmasını ve gerektiğinde bu tecrübelerin ortaklaşa sergilenen pratiklere dönüşmesini mümkün kılar 1.
    5 kaynak